mynovemberwas
mynovemberwas
My November Was
5 posts
Don't wanna be here? Send us removal request.
mynovemberwas · 7 years ago
Text
Her şeyin bir başlangıcı ve bir sonu var. Zaman çizelgesi, film şeridi doğrusal olarak akarken iki nokta arasında bulunma zorunluluğu var. Özünde zamanın doğrusallığından kaynaklanıyor. Mekan ve zaman birbirinden ayrıldığında olabilecek ihtimalleri düşüncelerimizde pişirdiğimiz sürece de bilimkurgu alanında takdir edilen işler çıkıyor. 
Hayat da başı ve sonuyla anlamlı. Ölümsüzlüğü arayan insanları anlatan yapımlardaki gibi, bu çaba sadece hayatı daha anlamlı kılıyor. Bir şeyin bitecek olduğu gerçeğini kabullenmek insanda çok ciddi değişimler yaratıyor. 80 yaşında artık vücudunun işlememeye başladığın an yolun sonunu da hissediyorsun. Yaşlandıkça bazı yerlerinin ağrıması ve geçmemesi ise bunun ilk sinyalleri. Ancak o kadar yolunun uzun olduğunu düşünerek koyvermek daha kolay.
Hayatı bir insan için en uzun başlangıç ve bitiş noktası olarak konumlandırabiliriz. Çünkü insan ömrünün görebileceği en uzun süreç o. Fakat şimdi daha küçük süreçlere dönelim. Mesela akademi gibi, özel ilişkiler, cinsel birliktelikler, kariyer ve şehirler arası otobüs yolculuğu gibi. Her şeyin bir gün biteceğini sürecin içindeyken kavrayınca, tünelin sonundaki ışığı görünce daha farkında hamleler yapıyor insan. Varacağı noktaya yönelik düşünüyor. Ölmeden önce dünyada iz bırakmak gibi. Otobüs yolculuğunu katlanılabilir kılmak gibi.
Olgunluk, yetişkinlik, yaş almak ne derseniz diyin insanın dünya üzerinde geçirdiği zamandaki artış doğru orantılı olarak süreç farkındalığı getiriyor. On yaşındaki bir çocuğa bir şeyleri beklemeyi veya sıkılmamayı öğretebilir misiniz? Hele ki tabletlerin, telefonların ve onlarca dikkat dağıtan, hızlı tüketilen ürünün arasındayken.
Ben de bu evdeki süremin bir gün dolacağını biliyordum. Bunun için adım da attım. Fakat ilk adımlarında düşmemeyi başaramadım. Bugün ise başardım. Adeta bir spor müsabakası sonrası değerlendirme yapar gibi bu evin sürecini ele almalı ve analiz etmeliyim. Tespitler öğüttür.
Bir saniyenin dahi başının ve sonunun olduğunu düşünsene? Zamanı anlamlandırabilmek için büyük parçaları küçültmüşüz. Böle böle saniyeye indirmişiz. Nefes alma süresi adeta. Bir noktada başlıyor ve kısa bir süre sonra bitiyor. 
0 notes
mynovemberwas · 7 years ago
Text
Bir insan kendi ölümünü tayin edebilir mi? Etmeli mi? Ölüme yaklaştığını hissetmek, ölüme yakın deneyimler bunların tamamı dışarıdan bakıldığında tam olarak anılaşılamayan şeyler. Büyümek gibi. Bazı deneyimler, hisler anlatılarak değil yaşayarak aktarılıyor. Bu da onlardan birisi. 
Birine ölmenin nasıl bir his olduğunu anlatamazsın. Öldüm ve dirildim desen de gözünü açtığın dünyaya gördüklerini doğru kelimelerle anlatmayı başarabilir misin? Sanmıyorum. Karşı tarafın idrak edebilmesi gerekiyor. Sadece bilinmez bir gizem olarak hayal etmeye çalışırsın. Tıpkı geçmişte uzaya gitmeyi, uçmayı hayal etmemiz gibi. En nihayetinde bunları da başardık insanlık olarak.
Ölmeyi ve bunu aktarmayı başarabilir miyiz ki? Ölmenin nasıl bir şey olduğunu bilirsek, hayatın ne derece kırılgan olduğunu anlarsak biz yaşama ne kadar tutunacağız? Koyuverir miyiz yoksa daha sıkı mı tutunuruz.
Yaşamak için motivasyonumuz nedir?
Daha iyi evler, daha büyük mücevherler, daha görkemli yaşamlar mı?
Neyin dahasını istiyoruz yaşamak için?
0 notes
mynovemberwas · 7 years ago
Text
Konumuz emekli tişört. Üstün emekleri ve yoğun uğraşlarının karşılığı olarak rafa kalkan değerlerimiz. O kadar çok giymişsin ki üzerinde yüzlerce anı taşıyor. O kadar çok terlemiş ki artık kendi içinde bir cumhuriyet kurmuş. Özel cumhuriyet ama. Bazılarının bira madalyası var bazılarının kola. Emekli tişörtler arasında da rütbeler var. 
Özel günlerde giyilenler.
Özel birini anımsatanlar.
Özel anları temsil edenler.
Emekliliğini doldurmasına rağmen hizmete devam edenler de var. Onlar gerçek emekçiler. İnatla çalışmaya devam eden, rafların cazibesinden kaçan emekçiler. Onlar için hala bitmiş değil. 
O kadar komik ki yazamıyorum.
Peki emekliliğe ayrıldığında yer bezi olanlar? Onlar asıl garibanlar. Has emekçiler. Emekliliğini bağ evinde değil huzurevinde geçirenler onlar. Boş vakitlerini balık tutarak değil televizyon izleyerek geçirenler. 
Kederden beslenmemek lazım. Üzgün tişörtler kervanı İpek Yolu’nu turluyor.
Bir de bağışlananlar var. Onlar gurbetçiler. Vatan hasretiyle hizmet ediyorlar.
Tövbe estağfurullah.
0 notes
mynovemberwas · 8 years ago
Text
Bu kadar öfkeyi nerede saklayacağız? Nerede biriktireceğiz? Bu öfkenin enerjisi ile Ay’a gidebilir misin?
0 notes
mynovemberwas · 8 years ago
Text
Sürekli olarak karar almam gerekiyor. Ne yapacağıma, ne yiyeceğime, ne giyeceğime, ne söyleyeceğime, ne söylemeyeceğime sürekli karar vermem gerekiyor. İçinde bulunduğumuz bu bok çukuru içinde etki eden her şeye karşı bir duruşumuz olması gerekiyor.
Dile getirmek.
Bense bir noktada sürekli olarak aynı karambolü yaşamaktan yoruldum. İnsan doğasının kaçınılmazı beklenti ya. Sosyal olmanın, toplum olmanın sonucu. Kendi başının çaresine kendin bakamıyorsun. Sürekli olarak birileri ile iletişim halinde olarak bakabiliyorsun. Başkalarına ihtiyacın var çünkü. Bir anlamda, muhtaçsın. Çünkü onlar olmadan yaşayamazsın. Ekmek alacaksın, yemek yapacaksın yine insan lazım.
Her yer insan.
Nereye gittiğimizi biliyor muyuz? Nereye gideceğini? Kaybetmek en zoru ama. Bir daha kavuşamamak. Bu insanlar arası sevgi de değil. Bu bir çıkmaz sokak. 
Belki de açıklanamaz ancak yine de konuşmak lazım. Hiç kimse yoksa bile boş sayfa var, bakkal var. Ekmek aldığın. 
Ne olmasını bekliyordun ki? Metiyeler düzmeyi mi?
Bağ kurmak niye bu kadar güçlü ve yıpratıcı? 
0 notes