Tumgik
merhababenannapakk · 8 years
Photo
Tumblr media
53K notes · View notes
merhababenannapakk · 8 years
Photo
Tumblr media Tumblr media
17K notes · View notes
merhababenannapakk · 8 years
Text
Bok gibi günler geçirip soluğu onun yanında alınca bütün derdin, tasanın, sinirin gitmesi ne kadar mucizevi bir şey öyle.
4 notes · View notes
merhababenannapakk · 8 years
Photo
Tumblr media
27.01.16 -Bebeğim arkadaşım Atina'da kalan kıyafetlerimi kargolayacak. İş yerine gelmesin bizim evde de pek duran yok ondan dolayı senin evine gelse olur mu nasılsa sende daha çok vakit geçiriyorum. Sen de içinden istediğin tişörtleri falan alırsın. +Olur bebeğim gönder gelsin. 28.01.16 +Bebek bu ne? *.* -Bebeğim benim müzik dinlemeyi ve film izlemeyi ne kadar çok sevdiğini biliyorum kaliteli bir şekilde dinlemen için sana bu ses sistemini aldım. +NASIL YA BU SES SİSTEMİ BENİM Mİ ŞİMDİ GERÇEKTEN. NASIL YA NİYE Kİ NE HEDİYESİ BU ŞİMDİ. YA BEBEK NASIL YANİ?!!1 -Hahah güle güle kullan sevgilim şarkılarını daha keyifle dinle. Ne bileyim yeniyıl hediyesi de istersen istersen başka bir şey. İçimden geldi aldım işte mutlu olacağını biliyordum. İleride evimize daha iyisini alırım şimdilik bunu alabildim. +SENİ ÇOK SEVİYORUM YA!!!
2 notes · View notes
merhababenannapakk · 8 years
Video
youtube
(via https://www.youtube.com/watch?v=O0YcfiSR-wg)
0 notes
merhababenannapakk · 8 years
Photo
Tumblr media
11-year-old Warwick Davis and Carrie Fisher
“George Lucas, the creator of Star Wars, gave me the part of Wicket, the Ewok who has a five-minute scene with Carrie Fisher. Wicket finds Carrie, as Princess Leia, unconscious after she crashes her speeder bike.
When she appeared on set, Carrie showed her concern for my wellbeing in the sweltering Ewok costume. ‘Are you OK in there, Warwick?’ she said. ‘It must be so hot.’
She reached down behind a log and pulled out a carton of chocolate milk with a long straw and fed me cookies in between takes. She was everything an 11-year-old Ewok could possibly wish for…” [Daily Mail interview covering Davis’ career]
58K notes · View notes
merhababenannapakk · 8 years
Photo
Tumblr media
132K notes · View notes
merhababenannapakk · 8 years
Photo
Tumblr media
267 notes · View notes
merhababenannapakk · 8 years
Text
09.01.16
   Bir önceki gece çok güzel vakit geçirip ertesi sabah erkenden uyandık. Normalde en erken 12de uyanırız hafta sonu. 9.30′da uyandık ben duşa girdim o da alışverişe gitti ki normalde motora atlar dışarıda kahvaltı ederiz.O gün bana kahvaltı hazırlayası geldi. Regl sancımdan dolayı gidip nutella brownie falan da aldı. Ben duştan çıkmış çayımı içerken onu izliyordum ocakta bir şeyler yapıyordu laf aramızda oldukça da seksi görünüyordu. 
Bir ara odaya gidip beni çağırdı. ‘Anna yanık kablo kokusu var prizden çek istersen telefonunu bilgisayarını falan’ dedi. Gerçekten de bir koku vardı fakat benim kablomdan gelmiyordu. Neyse çektim çıktım odadan. Yine koltuğuma geçip onu izlemeye başladım o sırada da onu snap çekiyorum. Bir dakika geçti geçmedi ev arkadaşım ‘odalarımız duman altı oldu dışarıda yangın çıktı’ diye bağırarak geldi. 
Koridorun sonundaki odama baktığımda alevler ve penceremden giren siyah dumanları gördüm. Arkamı döndüğümde Dinçer yoktu. Odamda olduğunu düşündüm o siyah dumanların içinde. Koşa koşa odaya gittim nefesim kesildi Dinçer’i göremedim. Salona gittiğimde dumanlar daha hızlı eve girmeye başlamıştı. Ev arkadaşımla sevgilisine bağırdım dışarıya çıkmaları için galiba biraz sert bağırdım bir bozuldular. Tam o sırada Dinçer geldi kollarıma yığıldı. Koridorda dumanların altında onu sakinleştirmeye çalışıyordum. Motoru yanıyordu o sırada. Evladı gibi sevdiği motorunun yanışını izledi. Kollarımda ağlamaya başladı. Dışarıya çıkmamız gerektiğini söylüyordum o sırada. Kaldırdım çıkardım dışarıya. Teyzeler geliyor cana geleceğine mala gelsin nasihatlerini veriyor. Dinçer dinlemiyor bile ben de ‘tamam teyzeciğim ben onu sakinleştiririm siz gidin’ demekle yetiniyordum. Ölen birinin yakınına gidip ölenle ölünmüyor demek gibi bir şey. Onu tanıyan herkes biliyordu o motorun onun için ne kadar özel olduğunu manevi değerinin ne kadar yüksek olduğunu. 
Babasını aradı. Bütün ailesi itfaiye ile aynı anda belirdi. Aşağıda yangını ve itfaiyenin onu söndürüşünü izledik. Dinçer omzumda ağlıyor bense onu bu halde gördükçe daha da mahvoluyordum. Kendimi suçluyorum. O an o kadar ağlamak istedim ki  ağlayamadım tuttum kendimi. Dinçer’in yanında güçlü olmalıydım daha da büyütmemeliydim olayı. Yangın söndükten Dİnçer biraz sakinleştikten sonra annesi ve ablası geldi. O sırada tanıştım onlarla da. ‘Anne Anna Anna Annem’. :)))))
Ailesi varken uzağında duruyordum biraz. Çekindiğimden dolayı. Klasik içine kapalı bir Türk ailesi nihayetinde. Hatta daha sonra ablasına ‘Anna bizimkilerden çok çekiniyor abla’ dediğinde ablası ‘e bizimkiler çok çekinilecek insanlar da o yüzden ama rahat ol olmaya çalış’ demişti. Onu da anlatacağım. 
   Bornova’ya gidecekti benim de gelmemi istedi. Yanında olmamı istiyorsan gelirim tabii dedim çünkü ev gerçekten sikimde değildi. Hala değil. Ortalığı bok götürüyor ama keşke bütün ev yansaydı da Dinçer’in motoru yanmasaydı. O koskocaman motordan geriye kalan sadece iskeleti oldu. Her şey eridi gitti. 
İlk defa evlerine gittim salonda oturdum bekledim. Babası kahvaltı yap gibi bir şeyler söylüyordu. Emekli ast subay gibi sert mizaçlı bir adam bana nasılsın diye sorsa dahi geriliyorum neyse. Diçer’le Küçüpark’ta yürümeye başladık. Birer poğaça aldık ikimizin de suratları beş karış. Poğaçayı bile yiyemedim ki çok aç uyanmıştım o gün de. 
Oradan çıktık bira içmeye gittik. Sonra karakola ifade vermeye gitmemiz gerekeceği için içmeden bıraktık. Kalktık yürüdük biraz sonra babası bizi karakola bıraktı. Yaklaşık 4 saat karakolda bekledik. 10 dakika ifade vermek için saatlerce durduk orada. Bütün gün bastırdığım duygular Dinçer’in ‘neyin var anlatsana konuş benimle’ baskılarından dolayı gün yüzüne çıkıp hüngür hüngür ağlamaya başladım. Sakinleşmeye çalıştıkça daha da ağlıyordum. ‘Ben senin ailenim. Ben senin arkadaşınım, sevgilinim, ailenim... Unutma bunu.’ diyordu saçlarımdan öperken. Akşam için tartışıyorduk. Arkadaşımın evinde kalmak istemiyordum. Kimseyi rahatsız etmek istemiyordum. Biraz da yalnız kalmak istiyordum. İfademi verdikten sonra ‘akşam bizde kalacaksın konuştum şimdi bizimkilerle hayır hiçbir şey söylemeni istemiyorum tartışmaya açık bir konu değil bu. Şimdi eve gidip eşyalarını hazırla ben de ifademi verip geleceğim seni almaya’ deyip yollattı beni ve eve geldiğinde de bir posta bu konu yüzünden tartıştık. Oğluna aşık ve oğlunu her şeyden kıskanan bir anne ve ast subay emeklisi gibi yüzünde hiçbir duygu olmayan babayla ve biricik oğullarının kız arkadaşı aynı ortamda. Düşünürken gerildim ama tıntıntın gitmek zorunda kaldım. 
Gün içerisinde Dinçer’le hiç baş başa kalıp adam akıllı konuşamadık. Akşam annesinin yatmasını bekledim onunla konuşmak için fakat annesi biz yatana kadar yatmadı ve bana hazırladıkları oda yani Dinçer’in odası direk onların odasının yanında olduğundan dolayı kaçma şansım yoktu. Kaldır ki troll anne kapıyı açık bırakıp uyudu. Bir süre sallamadım sonra bütün gün bastırdığım bütün duygular gün yüzüne çıkacak gibi olunca sikerim dedim indim aşağıya Dinçer’in yanına. Ağlamaya başladım konuşmaya başladım. Koluna yattım göğsünde ağlıyordum. O da sarılıyordu. Aşkın en masum haliydi belki de o an annesi alt kattaki tuvalete girip salondan Dinçer’in ağzına sıçana kadar. Kalktım odama geri gittim ağlarken uyuyakaldım. 
Sabah kahvaltıya inmeye çok çekindim ama annesi gülümsedi. Bazlama bile verdi. Kızarmış biberden sohbet bile açtı. İlginçti. 
Kabus gibi geçen günün yorgunluğu bugün çıkıyor. Evimde kalacağım bu akşam. Dinçer yok. Ev arkadaşım babasıyla otelde kalıyor. Merhaba yalnız geceler. 
3 notes · View notes
merhababenannapakk · 8 years
Photo
Tumblr media
8K notes · View notes
merhababenannapakk · 8 years
Quote
If you don’t end up smiling while you are kissing someone, you are probably kissing the wrong person.
746K notes · View notes
merhababenannapakk · 8 years
Text
108
Küçük kardeş 1: Anna, Dino nerede? 
Ben: Geri döndü İzmir’e
Küçük kardeş 2: Anna Dino neden İzmir’e gitti? Neden bizimle kalmıyor?
Ben: Çünkü orada yaşıyor. İşi orada evi orada. 
KK1: Neden işe gitti Dino? 
B: Para kazanıp buraya tekrar gelebilmek için canım
KK2: Anna senin paran yok mu? Sen de mi gideceksin? Herkes burada kalsın. 
B: Yok canım ben de gideceğim İzmir’e. Okulum var benim de sizin gibi. 
KK1 ve KK2: Anna Dino’yu çok sevdik hep gelsin! 
 Kardeşlerimi anlatmak isterim öncelikle. İnsan seçen ve herkesle muhabbet edip oynayan tipler değildirler. Sevmek bir yana yanına bile yaklaşmazlar genelde yabancıların. Dinçer’i ise iki günde sevdiler. İşin komik yanı Dinçer de onları sevdi ve vedalaşırken herkesin gözleri doldu. En çok benim. Minik erkeklerimin sevdiğim adama kocaman sarılıp ‘gitmesene’ dedikleri anı izlemek o kadar güzeldi ki anlatamam. 
 Aşık oldum ben bu adama. Üç gün sonra göreceğimi bilmeme rağmen havaalanında uğurlarken istemsizce ağlamak olacak iş değil. Arkadaşlarıma en az benim kadar değer vermesi, ailemle vakit geçirmek için can atması, baş başa yemeğe çıktıktan sonra ‘hadi eve gidip çocuklarla oynayalım’ demesi, her şeyin bu denli pürüzsüz olması o kadar alışılmış değil ki, ben daha önce hiç sevilmemişim. Anladım. 
 Öyle bir adam seviyorum ki her şey tam kararında. Bazen fazla. İyi anlamda ama. Annemin ve arkadaşlarımın tanıştığı ilk sevgilim. Hayatıma girmiş olan ilk adam. Ailemin ve arkadaşlarımın hepsinin onayladığı ve sevdiği ilk sevgilim. Pek çok ilki bana yaşatan adam. Pek çok iyi ki kalıbıyla başlayan cümleleri kurduran adam. Adam gibi adam adfhjsjfkhs 
 ‘All I want for Chritmas is you!’ dedim ve 25inde havaalanında buluşup Kıbrıs’a geldik. Tatlı tesadüfler bunlar elbette. Yeni yılda ikimiz de ayrı ayrı plan yapmıştık aylar öncesinde. Beraber değildik. İkimizin de arkadaşları geliyordu İzmir’e. Onlar Alaçatı’ya gidecekti. Ben de benimkilerle takılacaktım. Beraber olmaya başladığımız andan beri aklımdaki tek düşünce ‘yeni yılı bu adamla kutlamak için her şeyimi verirdim’. Arkadaşlarıma elbette gelmeyin ulan sevgilimle olacağım diyemezdim. Sevgilim de dönüp Alaçatı’ya sen de gel derdim fakat arkadaşların var deyince ona hiçbir şey belli etmedim ama içim içimi yedi. Hayatımın plot twisti olan bu adam Kıbrıs’tayken İzmir’e gelecek olan arkadaşlarım ayrıldı ve İzmir biletini iptal etti. Sevgilim de durur mu yapıştırdı hemen ‘yarın İzmir’e dönünce oteli arayayım’. 
Her istediğim oluyor hem de ben hiçbir şey yapmadan. Karma bana bu sıralar iyi davranıyor. Aynı performansı 2016′da da bekliyorum!
2 notes · View notes
merhababenannapakk · 8 years
Text
"Bebeğim Cuma günü kaçtaydı uçağın?"
-10 falandı sanırım dur bakiyim bir... Aynen 22.05 Pegasus. . . 1.5 saat sonra Ekran görüntüsü atıyor. Ekran görüntüsü aldığı Kıbrıs biletinin! -OHA BEBEK KIBRIS'A MI GELİYORSUN SEN ŞİMDİ?! +Beraber gidiyoruz bebek! -OHA EVET OHA NASIL YA BİZ ŞİMDİ BERABER KIBRIS'A GİDİYORUZ DÖRT GÜN SONRA ÖYLE Mİ OHA +Tek lafınla beni Kıbrıs'a getiriyorsun valla. Bir buçuk iki saat uğraştım Yunan bankasıyla. Bankayı arıyorum, Yunanistan'daki eski iş arkadaşımı arıyorum, babamı arıyorum kart bilgilerini alıyorum o da olmuyor, sonra direkt Pegasus'u aradım ablamın kartıyla alabildim bileti. Normalde biliyorsun beni siksen uğraşmazdım, Kıbrıs'ı sikeyim der geçerdim gitmediğim yer değil sonuçta. -Mutluluktan yerimde zıplıyorum şu an. Bütün gün o kadar yoruldum ki bütün yorgunluğum gitti şimdi mutluluktan ve heyecandan uyuyamayacağım sanırım. Gel de sevme gel de aşık olma. Daha önce hiç sevilmemiş, daha önce hiç sevmemiş gibi hissediyorum. Her şey yeni baştan. Bütün hisler bütün duygular yeni baştan başlıyor. Daha iki ay olmadı sevgili olalı böylesine nasıl sevebilir, değer verebilirdi ki bana anlamıyorum. 500 lira verilir mi iki gün için Allah aşkına bu nasıl bir sevgidir, bu nasıl muhteşem bir adamdır arkadaşlar anlatsanıza biraz. Ağlıycam mutluluktan galiba. Dün akşam gittiği için ağlıyordum bu akşam mutluluktan. İki hafta görüşemeyecek olmak çok koyuyordu ki bunu değiştiren bir adamla beraberim.
3 notes · View notes
merhababenannapakk · 8 years
Text
Her şey o kadar güzel ki bu adamla sanki bir rüyanın içindeyim ve hiçbir zaman uyanmak istemiyorum. Böylesine güzel bir insan, böylesine nasıl sevebilirdi beni aklım almıyor. İlk defa bir adam için hem çok yeterli hem de çok yetersiz hissediyorum. Kendimi yeni baştan tanıyorum yanındayken, ondan uzaktayken. ‘Bebek’ deyişini düşünüyorum sonra da sırf sarılmak için kalkıp geldiği zamanları. Hadi uyuyalım deyip aşağı yukarı 2 saat boyunca ettiğimiz muhabbetleri düşünüyorum. Sevişiyoruz sonra. Sonra bir daha ve daha fazla. Sevişmek ne güzel şeymiş öyle dedirten adam. Seks ile sevişmek arasındaki farkı bana hissettiren insan. Utanmadan sıkılmadan her şeyimi anlattığım, kocaman kollarında uyumaya bayıldığım sevgilim benim. Sanki daha önce bu denli sevmemiş ve de sevilmemiş gibi hissediyorum. Belki de öyledir. Bilemiyorum. 
2 notes · View notes
merhababenannapakk · 8 years
Text
Hissetmek istemediğim şeyler hissediyorum. Fazla büyük, fazla derin, fazla sevgi dolu.
1 note · View note
merhababenannapakk · 8 years
Text
‘’Bebek yer kalmaz diye 4 tane bilet aldık Star Wars’a yarın için haberiniz olsun. İstemezseniz gitmeyiz tabii size sormadan aldık ama sorun olmaz diye düşündüm.’’  
Sabah böyle mesajlara uyanmak ne ka güzel bir şey. Çok seviyom. 
0 notes
merhababenannapakk · 8 years
Photo
Tumblr media
36K notes · View notes