ozgurungolgesi - Tumblr blog

[ozgurungolgesi]



august

[ozgurungolgesi]

I love the smell of autumn rain…

[ozgurungolgesi]

“Bazen, susmak en öldürücü zehirdir. Dudaklarına vurduğun kilit, kalbinin etini kemirir. Bilemezsin.”

[ozgurungolgesi]

Özgür demişti bana çünkü rüyamda da özgürdüm. Özgür’düm.

[ozgurungolgesi]

Bir ailem yoktu, aile verebilirlerdi; işim yoktu, iş verebilirlerdi; itibarım yoktu, itibar verebilirlerdi ama sonra derlerdi ki, bunlara sahip olmak için, Lâl’i unutacaksın.

İmkanı yoktu, Bartu’suz Lâl’in imkanı yoktu.

[ozgurungolgesi]

[ozgurungolgesi]

izmarit: özür dilerim.

izmarit: üzülme sen.

izmarit: üzüleceksen… sevmem ben. (17.59)

[ozgurungolgesi]

Yet- I lie here thinking of you.

The stain of love is upon the world.

[ozgurungolgesi]

“Benim kalbimin dayanamadığı tek bir şey var.”

#egemenoztuna

[ozgurungolgesi]

“Savaş ya da kaç.”

“Savaşırsam kendimi, kaçarsam da seni kaybederim.”

#kuzgun

[ozgurungolgesi]

Elini kalbimin üzerine koyduğunda kafamı eğip eline baktım. Elini çektiğinde, kalbimin üzerine ‘Kıymetlidir’ etiketi yapıştırmış olduğunu gördüm.

“Serserilik sana yakıştı.”

“Angaralıyım ben.”

[ozgurungolgesi]

And all at once, summer collapsed into fall.

Oscar Wilde

[ozgurungolgesi]

“Cennet çiçeğim.”

[ozgurungolgesi]

Ulaş'a birisi Arya'yı her şeyiyle tarif et dese... Ulaş nasıl tarif ederdi?

Sevimli ve güzel biri. Yalnızca yüzü değil bilhassa içi. Gülümseyişleri, yüzünü güneşe dönüşleri ve bana uzanan elleri...

[ozgurungolgesi]

“Sen neden yüzmedin?”

“Güneş yoktu.”

“Güneş batmamış ki.”

“Batmasın tabii,” dedi gözlerime bakarak ve o an benden bahsettiğini fark ettiğimden kalbimin ritmi hızlandı.

“Aşk olsun ama.”

“Olsun tabii.”

[ozgurungolgesi]

“Bir kediyi kıskanacağım aklımın ucundan geçmezdi,” diye mırıldandım sağ kolumu kaldırıp elimi ufak bedeninin üzerinde gezdirdim.

“Ne zaman senin tüylerini okşasa güzel parmakları benim de saçlarımda gezinsin isterken buluyordum kendimi. Ne zaman seni öpse beni de öpmesini dilerdim, çocuk gibi.” Alayla gülümsedim.

“Ben makul bir adamımdır, haddimi bilirim hep ama o, o kadar alıyor ki aklımı başımdan bir kediyi, bir oyuncağı, yastığı yorganı ve aramızda duruyor diye bir duvarı bile kıskandırıyor bana.”

İçim kavruluyordu resmen. Gözlerimi kapattım yavaşça. “Ne yapacağımı bilmiyorum ufaklık. Dua etmekten başka çıkış yolum kalmadı. Çok çaresizim.”

[ozgurungolgesi]