Tumgik
#moize
sircesimblr · 9 days
Text
Tumblr media Tumblr media Tumblr media
Further away in the bay, Leila watched her children. She'd heard her daughter sing. She saw her getting on her feet and take a few wading steps. She saw her hesitating. Then, her son, stumbling and splashing towards her, pulled his sister through. His thin child voice, a question. Always a question. And Hannah answered him.
A little pop of relief touched Leila. Her chin resting on the piece of broken mast, she dared letting go with one hand, straightening her back. She allowed herself to relax, watching her children get out of the water, wobbly and weak, holding each other by the arm. Then, immediately, she covered it, with a big black cloak, heavy, full of absorbed seawater. She pulled herself under it, wanted to see nothing, know nothing.
The children. Two, not three.
Leila closed her eyes. Floating, she vividly saw her husband rocking their newborn, singing the lullaby. Vividly she heard his voice and those of the sleepy children in their hammocks, singing, safe, sure, content. And along that tune so familiar, baby Ezra had murmured.
One night only, they had been a family of five. Now they would be a family of three.
Tumblr media
prev < | ◦ beginning
13 notes · View notes
holiestsorrow · 1 month
Text
I'm going to make my profile look pretty like everyone else so. Ibis paint time...
Tumblr media
It's going to be Mana/Moi Même Moitié themed, fyi.
9 notes · View notes
mudsar · 2 days
Text
There is so much good and life-changing stuff out there If you have problems in your life, then visit this channel Open the link to view
0 notes
zemaribeiro · 6 months
Text
Gerô é o homenageado de hoje da Rádio das Tulhas
Moizes Nobre e Gerô. Reprodução Ontem (22) completaram-se 17 anos do assassinato de Jeremias Pereira da Silva, o Gerô (1961-2007). Artista popular, cantor, compositor, escritor, cordelista e repentista, ele foi “confundido” – era negro – com um assaltante e torturado até a morte por policiais militares. O episódio causou indignação na classe artística e na sociedade geral, à época. A então…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
aushadhiauryog1 · 2 years
Text
0 notes
genderkoolaid · 9 months
Text
This article is about the experiences of trans men in Pakistan; one of the men interviewed is also intersex. It discusses their experiences with anti-transmasculine transphobia and intersexism, but I also found this part at the end interesting:
“I am an official chela in the transgender community,” smiles Shahzaib [one of the trans men]. A chela lives under the advice and support of his guru, an older, experienced, transgender woman who is the head of the Khwaja Sira household, he explains. “If you look at history, transmen, or those women who didn’t want to marry or didn’t consider themselves women, had a place in Khwaja Sira households. So, to this day, they carry this tradition on.” “The Khwaja Sira community has had a longstanding relationship with Mai Munday,” explains Dr. Mehrub Moiz Awan, a Khwaja Sira social media activist. Mai Munday are transmen in Khwaja Sira Farsi. “They used to come to the Dera of the Khwaja Siras, and act as their brothers, and sometimes even they lived in our Deras. All masculine responsibilities were undertaken by these transmen.”
I have never heard of this, but it makes sense that transmasculine & other genderqueer people would take shelter in these communities!
283 notes · View notes
nevzatboyraz44 · 3 months
Text
‘Soyadı özgürlüğü’ mü ‘soysuzlaştırma projesi’ mi?
“Herkesin ailece anılmasına yarayan öz adından sonraki adı, aile adı, aile ismi, soy ismi.”
TDK,  “soyadı”nı böyle tarif ediyor.
Soyadını tarihte ilk kez, bundan beş bin yıl önce “Çinliler” kullandı.
Avrupa’da ise “Romalılar” aile isimlerine göre soyadını belirliyordu.
Soylular, mensubu oldukları hânedânın, hâkim oldukları bölgenin, hatta oturdukları şatonun ismiyle anılırken…
Diğer insanlar yaptıkları hizmet veya meslekleriyle tanınıyordu.
Bugünkü şekliyle soyadı kullanımının Avrupa’daki öncüsü İngilizler oldu.
Sırp, Hırvat, Leh, Çek gibi Slav toplulukları ile Yunan, Romen, Boşnak gibi Balkan halkları da soyadlarında “oğlu”, “çocuğu” manasına gelen veya “meslek” bildiren ekler kullandı.
Araplar ise soyadı kullanmak yerine;
“oğlu, babası, mesleği, kabilesi ve memleketiyle anılmayı” tercih ediyorlardı.
 “Yiğit lâkabı ile anılır” atasözünden de anlaşılacağı üzere, Türkler;
“babalarının verdiği isim, kazandıkları lakap, mevki ve memleketleriyle” bilinirdi.
Mesela!
Fatih Sultan Mehmed’in unvanı “Sultanü’l-barrayn ve hakamül’l-bahrayn…”
Yani;
“Anadolu, Rumeli ile Karadeniz-Akdeniz’in Sultanı” idi.
*
Dünyada ilk “soyadı kanunu” 1787 yılında, Yahudileri asimile etmek için Avusturya’da çıkarıldı.
Kanun, Yahudilerin “Almanca” isimler ve soy isimleri almasını zorunlu kılıyordu.
Hali vakti yerinde olanlar rüşvet karşılığında “çiçek” ve “kıymetli taş” anlamına gelen güzel soyadları alırken…
Fakir Yahudilere “eşek kafası”, “yankesici” gibi soyadları layık görülüyordu.
Avusturya’nın ardından dünyada “soyadı kullanmanın kanunla dayatıldığı” ikinci ülke Türkiye oldu.
“İmparatorluk”tan “ulus devlet”e geçmekle “yeni bir millet yarattıkları” vehmine kapılan CHP’liler, halkın geçmişiyle bağını koparmak için “Harf Devrimi” ve “Kılık-Kıyafet Devrimleri”nin yetmeyeceğini düşünmüş olmalılar ki, 1934’te “Soyadı Kanunu” yürürlüğe soktular.
Kanuna göre; her Türk vatandaşı bir “soyadı” almaya mecbur tutuluyordu fakat
“aile ve memleket isimleri, hoca, hafız gibi unvanlar” ve “Osmanlıca kelimelerin” kullanılması yasaktı.
Böylece, geçmişe dair bütün kültürel, dinî, ideolojik bağlar koparılmış oluyordu.
Soyadı Kanunu’nun yürürlüğe girmesiyle aristokrat geçinen kalburüstü kesim, kendi aile isimlerini tescil ettirirken…
Tıpkı Avusturya’nın Yahudilere yaptığı gibi, CHP tek parti diktası da ayak takımına;
“Ördek, Kör, Camuz, Ahmak, Çakal, Armut, Davul, Yosma” gibi, onları aşağılayan soyadlarını verdi.
“Milletin Efendisidir” dedikleri köylülere ise;
“Karakoyun, Danabaş, Malak, Rençber, Semerci, Küfeci” gibi soyadları layık görüldü.
Örneğin…
Trakya gezisine çıkan Mustafa Kemal, bir iki kez sözüne karıştığı gerekçesiyle kızdığı Salih ismindeki köylüyü; “Sus bire Şirret adam” diye fırçaladığı için, “Köylü Salih”e “Şirret” soyadı verildi.
Bu arada ne kadar hamaset meraklısı ve asimile edilmek istenen etnik köken varsa onlara da içerisinde “Türk” ibaresi bulunan soyadları dayatıldı.
Atatürk’ün gönderdiği topçu birliklerince evi bombalanan DEM Partili Ahmet Türk’ün dedesi “Oduncu Hacı Sinan”a, ceza alarak bizzat Mustafa Kemal tarafından “Türk” soyadı verildi.
Tabii bir de Atatürk’ün elinden soyadı almak için kıyasıya mücadele eden seçkinci bir zümre vardı.
İsmet Paşa’ya “İnönü..”
Türkiye'nin ilk dünya güzeli Keriman Halis’e, “Ece..”
Emekli banka müdürü Berç Keresteciyan Efendi'ye, ‘‘Türker…’’
Günümüzde kullandığımız alfabeyi hazırlayan Ermeni dil bilgini Agop Martayan'a, “Dilaçar” soyadı bizzat o sıralar elinde sözlükle dolaşan Mustafa Kemal tarafından verildi.
Babası haham olan “Moiz Kohen” adlı Yahudi de bu kanundan faydalanarak “Munis Tekinalp” adını ve soyadını aldı.
*
Görüldüğü üzere, insanların “soylarını” ve “köklerini” belirtmesi gereken “soyadları” tam bir asırdır “Türkiye’de geçmişinden kopuk yeni bir nesil vücuda getirmek” için kullanıldı.
Bunun gerçekleştiğini görenler, şimdi kirli planın ikinci safhasına, yani “aileyi parçalama aşamasına” geçti.
CHP ve avaneleri ile feminist oluşumların baskısıyla, evlenen kadına kocasının soyadını almasını zorunlu kılan “Medeni Kanun’un 187. Maddesi” AYM tarafından iptal edildi.
28 Ocak 2024’e yürürlüğe giren iptal kararıyla, bu tarihten sonra evlenen kadınların diledikleri soyadını kullanmalarının önü açıldı.
“Kuşaktan kuşağa geçen ad” olan ve “aile adı” olarak kullanılan soyadı zorunluluğunun ortadan kalkmasıyla ailenin en önemli bağı koparılırken…
Çocuklar da anne-baba soyadı arasında tercih yapma riskiyle karşı karşıya kaldı.
Tabii bu uygulama ile eşler arasında “çocuğun hangi soyadını kullanacağı tartışmasının” da önü açıldı.
Soy bağının tehlikeye düştüğünü gören AK Parti, Meclis’e gelmesi beklenen “9. Yargı Paketi” ile AYM’nin yaptığı bu tarihi hatayı düzletmek için önemli bir adım attı.
Seçilmesi halinde ilk icraat olarak 24 saat içeresinde aileyi dinamitleyen “İstanbul Sözleşmesi”ni geri getirme vaadinde bulunan CHP ve avaneleri, sanki ortada bir zulüm varmış gibi, “Koca soyadı geri geliyor” diyerek, ortalığı ayağa kaldırdı.
Koca soyadını kullanmamayı “Kimlik mücadelemiz, var olma mücadelemizdir" diye nitelendiren CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Kadın Kolları Genel Başkanı Aylin Nazlıaka, önceki gün “Bu hukuksuzluğu kabul etmiyoruz” diyerek teklife karşı çıktı…
“Bu zihniyet kadını bir birey olarak görmüyor. Kadını sadece aile kavramı içine hapsetmek istiyor” şeklinde ifadelerle AK Parti’yi hedef aldı.
“Koca” ile “evlatları” içinde barındıran “aile kavramı” niye “anne”ye hapis oluyor, izah etme gereği bile duymadı.
Çünkü niyetleri belli…
Önce “soyadı kanunu” ile bizi geçmişimizden kopardılar. İnsanlar artık en fazla dedesinin ismini sayabiliyor.
Şimdi de;
Belli bir ailenin bireylerini diğer ailelerin bireylerinden ayırmaya yarayan ve soy bağının doğru bir şekilde tespit edilmesini ve kaydedilmesini sağlayan “soyadı birlikteliğini” yerle yeksan etmek istiyorlar.
Güya “özgürlük” kisvesiyle, “aile” ve “sülale” aidiyeti olmayan nesiller yetiştirmeyi amaçlıyorlar.  
Uzmanlar bunun bir “soysuzlaştırma” projesi olduğunu söylüyor.
Üç-dört kuşak sonra neler olabileceğini düşündüğünüzde, bu söz kulağa hiç de mantıksız gelmiyor.
Dolayısıyla, 11 Temmuz’da Meclis’e gelmesi beklenen “9. Yargı Paketi” oldukça önem arz ediyor.
*
Bu arada…
Yaklaşan tehlikeyi 1400 yıl önce fark eden Peygamber Efendimiz (sas) bir Hadis-i Şerif’inde şöyle buyuruyor:
“Akrabalık ilişkilerinizi sürdürebilmeniz için neseplerinizi (sülâlenizi) tanıyın. Çünkü akrabalık bağlarının canlı tutulması ailede sevgiyi güçlendirir.”
Haber 7 Yazarı : Zekeriya SAY 08.07.2024 08:38
25 notes · View notes
papayafiles · 6 months
Text
PLEASE READ
hi! i've been in contact with a palestinian student & blogger (lobna esmail), who needs help funding her and her parents' evacuation from gaza, and i want to share her gofundme here. there's about 200 of you following me and more who have interacted, so if you've ever seen me on your timeline yelling about formula 1 or lando norris, please PLEASE take a second out of your day to donate to her gofundme. she's about 8.7k canadian dollars (~6.5k us dollars) short of her goal, so if you have the means, please do help out!
below are screenshots from the gofundme's description, with more specific details, including her instagram account:
Tumblr media Tumblr media Tumblr media
39 notes · View notes
Text
A man who assaulted worshippers at a mosque in Mississauga, Ont., last year had been planning the attack for a year and was motivated by hatred of and a desire to intimidate Muslims, court documents show. Mohammad Moiz Omar "intended to perpetrate a mass casualty event" when he entered the Dar Al-Tawheed Islamic Centre during early morning prayer on March 19, 2022 and sprayed bear spray toward congregants while swinging a hatchet, according to an agreed statement of facts read at the Ontario Superior Court of Justice in Brampton, Ont. Wednesday. Omar, who was 24 years old at the time of the attack, pleaded guilty to three charges, according to one of his lawyers, Jacob Roth of Robichaud Criminal Lawyers. Those charges include administering a noxious substance with intent to endanger life or cause bodily harm, assault with a weapon, and mischief to religious property with motivation of bias, prejudice or hate based on religion. "As part of his plea, Mr. Omar acknowledged that guilt on those three charges constitutes terrorist activity," Roth said in a phone call Wednesday. [...]
Continue Reading.
Tagging: @politicsofcanada
30 notes · View notes
thethirdman8 · 11 months
Text
7 notes · View notes
baybaykus · 3 months
Text
Bir zamanlar Kayseri'ye bir Yahudi gelmiş. Adı da Moiz’miş. Ticaret yapmak için çarşı'da bir dükkân tutmuş.
Komşularına sormuş;
-Bu çarşıda en çok
kimden çekinmeliyim?
diye.
Tüccarlardan biri,
birkaç dükkân ötesini gösterir;
-Bak! Orada bir İhsan Ağa var, ona git. Lakin
onun yanına desturla yanaş. demişler.
Moiz, İhsan Ağa'nın yanına gitmiş. Dükkânın içi ise, bomboş.
Moiz;
- Ne iş yaparsın İhsan Ağa?
- Her şeyi alıp satarım!
- O da ne demek?
- Mesela, kabul edersen
senin dişlerini satın alırım!
- Olur mu öyle şey?
- Neden olmasın? Dişlerine 10 altın veririm. Ömrünün sonuna kadar ağzında kalsın, öldükten sonra da benim olsun!
Moiz içinden;
-Bu saf adama mı kurnaz diyorlar? diye gülmüş.
-İyi ki bu Kayseri'ye gelmişim
-Çok güzel paralar kazanırım diye içinden geçirmiş ve;
-Kabul, ver 10 altını!
demiş
Aradan birkaç gün geçmiş. İhsan Ağa yanında iki-üç kişiyle Moiz'in dükkânına gelmiş;
-Dişlerine müşteri çıktı, malı görmek istiyorlar, aç ağzını da görsünler malı!” demiş.
Moiz;
-Hani dişlerim ölünceye kadar benimdi? diye kızmış.
İhsan Ağa;
-Canım ölümünden
sonra teslim etmek
üzere satacağım!” demiş.
Müşteriler Moiz'in dişlerine
12 altın vermişler, İhsan Ağa az bulup reddetmiş.
Ertesi gün İhsan Ağa
bir başka müşteri grubuyla
yine Moiz'in dükkânına damlamış.
Yine dişleri muayene,
yine pazarlık, müşteriler 15 altına çıkmış. İhsan Ağa yine reddetmiş.
Üçüncü gün başka müşteri,
dördüncü, beşinci gün derken... Sonunda Moiz patlamış;
-Beni hayvan pazarında
dişleri kontrol edilen
eşek durumuna düşürdün. Al şu 10 altınını! demiş.
İhsan Ağa gülmüş;
-Olur mu? Bu dişler 20 altını gördü! 30 altından aşağısına geri vermem!
Moiz çaresiz;
Her gün ağzını kontrol ettirmektense
30 altın vermeyi
kabul etmiş.
İhsan Ağa gülmüş;
-Gördün mü? Ben sana her şeyi alıp satarım dediğimde inanmamıştın!
(Alıntıdır)...
Tumblr media
2 notes · View notes
sircesimblr · 3 days
Text
Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media
Bickering. He could not believe he heard bickering, behind him in the bay. That people, after all this, had energy, left, to sneer at each other.
Captain Beaudard's shoulders rocked with his violent crying. And yet, in the midst of that, he was relieved to recognize voices. Edmundsen, his second mate. And Von Tenele, one of the more dilligent deckhands. Peeping through his fingers he caught glimpses of children on the beach, of a woman walking towards them. Even the bickering behind him, out of breath he counted all the different voices.
At least a few of the passengers and crew were spared. What, like, seven? Seven. Out of a hundred and nine.
Then a heartbreaking cry shook Captain Beaudard to his core.
"Paapaaa!" The boy, clenching his fists and shaking, repeating it, again and again until his voice gave out. The woman hushed him. "Daddy is not here with us. Yet," she said, strangely calm. With a hug the girl followed. "The heavenly father will look after papa, Moize. Daddy will be all right, like us."
Captain Beaudard's hands fell down. He cried openly now. It was too heavy, too much. He remembered that woman, he remembered the impractical husband, he remembered the baby the both of them welcomed to life aboard the Marianna, when his first mate was already reporting signs of an upcoming storm.
Feeling defeat all through his body, Captain Beaudard sank to the ground.
Tumblr media
prev < | ◦ beginning
6 notes · View notes
manfrommars2049 · 1 year
Photo
Tumblr media
"Futuristic Samurai Concept" by Moiz Uddin via ImaginaryFutureWar
12 notes · View notes
mahoganygold213 · 2 years
Text
Tumblr media Tumblr media Tumblr media
MOTIA Concept,Costume Design,Photography: Sajall Sajjad Styling: Moiz Tirmizi
17 notes · View notes
itzlemozxd · 1 year
Note
Tumblr media
Moize
He's honestly so real!!!
6 notes · View notes
Text
Welcome to Eternal Life Foundation - ELF
🏠 Eternal Life Foundation 🌟
🤲 Assalamualaikum! 🤲
🌼 Purpose: Embrace Eternal Life Foundation, where we strive to help the elderly and earn Allah's blessings.
1️⃣ Quranic & Hadith Inspiration: "Spend in the cause of Allah and do not let your own hands throw you into destruction ˹by withholding˺. And do good, for Allah certainly loves the good-doers. (Surah Al-Baqarah, 2:195) Let us show mercy to others, and Allah will shower mercy upon us. (Sahih Bukhari)
2️⃣ Contributions: Be a part of our noble cause by supporting our foundation. With your generous contributions, we can provide a safe haven for senior citizens, ensuring they receive nutritious meals, medical care, and engaging recreational activities.
3️⃣ Respect and Dignity: Let us honor the elderly with profound love, care, and companionship, embracing their wisdom and experiences.
4️⃣ Eternal Rewards: By selflessly supporting the less fortunate, we can attain Allah's blessings and eternal rewards.
🙌 Join Eternal Life Foundation Today: Make a difference by donating a minimum of Rs 200.
💸 Accounts for Donations:
Holder Name: Haider Ali
Jazzcash: 0306 4518552
Easypasa: 0306 4518552
Bank Account: Account Number: 13367905337703 Bank: Habib Bank Limited Title: Nawal Sultan
📞 Membership Contact:
Abdul Moiz: 03334700631
Haider Ali: 03177754874
🤝 Let's strive to earn Allah's pleasure by extending our assistance to the elderly, fostering a community built on compassion and love. Together, we can make a meaningful impact.
Tumblr media
2 notes · View notes