Tumgik
#susuzluğun etkileri
falancaportal · 7 months
Text
Ramazan Ayının Önemi ve Müslümanlar İçin Anlamı
New Post has been published on https://renklihobi.com/ramazan-ayinin-onemi-ve-muslumanlar-icin-anlami/
Ramazan Ayının Önemi ve Müslümanlar İçin Anlamı
Tumblr media
İçindekiler
Ana Noktalar
Ramazan Ayının Tarihsel Kökenleri
Ramazan Ayının Başlangıcı
Ramazan Ayının Önemi
Ramazan Ayının Toplumsal Etkileri
Ramazan Ayının İbadet ve Spiritüel Boyutu
Ramazan Ayında İbadetler
Ramazan Ayının Spiritüel Boyutu
Ramazan Ayının Toplumsal ve Kültürel Etkileri
Toplumsal Etkileri
Kültürel Etkileri
Sonuç
Ramazan Ayının Sağlık Üzerindeki Etkileri
Açlık ve Susuzluğun Vücuda Etkileri
Beslenme Alışkanlıklarının Değişmesi
Fiziksel ve Ruhsal Etkiler
Özetle
Ramazan Ayının Dayanışma ve Yardımlaşma Kültürüne Katkıları
Toplumsal Yardımlaşma Faaliyetleri
Ramazan Ayı’nın Modern Dünyadaki Yeri ve Anlamı
Ramazan Ayının Modern Dünyadaki Yeri
Ramazan Ayının Anlamı
Sıkça Sorulan Sorular
Ramazan ne zaman başlar?
Oruç tutmak zorunlu mu?
Oruç tutarken hangi davranışlardan kaçınılmalıdır?
İftar ve sahur vakitleri nasıl belirlenir?
Ramazan boyunca hangi ibadetler yapılır?
Ramazan Ayının Önemi ve Müslümanlar İçin Anlamı Ramazan ayı, İslam takviminin dokuzuncu ayıdır ve Müslümanlar için büyük bir öneme sahiptir. Bu kutsal ay, oruç tutmanın yanı sıra ibadet, yardımlaşma, manevi temizlik gibi birçok değeri de barındırır. Müslümanlar için Ramazan, manevi olarak kendilerini sınama, bağışlama ve yakınlaşma fırsatıdır.
(adsbygoogle = window.adsbygoogle || []).push();
Ana Noktalar
Ramazan ayının İslam dünyasındaki yeri ve önemi
Oruç tutmanın manevi ve bedensel faydaları
Ramazan’ın Müslümanlar için anlamı ve etkisi
Ramazan Ayının Tarihsel Kökenleri
Ramazan ayı İslam inancına göre çok önemli bir dönemdir. Oruç tutulan bu ayın tarihsel kökenleri, İslam inancının ilk dönemlerine kadar uzanmaktadır. Ramazan ayının tarihsel kökenleri hakkında daha fazla bilgi edinmek için aşağıdaki başlıklara göz atabilirsiniz.
Ramazan Ayının Başlangıcı
Ramazan ayının başlangıcı, İslam inancına göre Hz. Muhammed’in Hira Mağarası’nda ilk kez vahiy almasıyla başlamıştır. Bu olay, İslam inancındaki ilk adımlardan biri olarak kabul edilir. Ramazan ayının başlangıcı, İslam takvimine göre belirlenir ve her yıl değişen bir tarihe denk gelir.
(adsbygoogle = window.adsbygoogle || []).push();
Ramazan Ayının Önemi
Ramazan ayı, İslam inancına göre inananlar için çok büyük bir öneme sahiptir. Bu ayda oruç tutmak, sabır ve dayanıklılığı artırmanın yanı sıra manevi bir arınma süreci olarak kabul edilir. Ayrıca Ramazan ayı, Hz. Muhammed’in Kuran’ın indirilmeye başlandığı ay olarak da bilinir.
Ramazan Ayının Toplumsal Etkileri
Ramazan ayı, İslam toplumlarında birlik ve dayanışma ruhunun güçlenmesine de katkıda bulunur. İftar sofraları ve yardımlaşma faaliyetleri, insanların birbirine yardım etme ve paylaşma duygularını artırır. Bu sayede toplumsal dayanışma ve yardımlaşma, Ramazan ayının toplumsal etkileri arasında önemli bir yer tutar.
Ramazan Ayının İbadet ve Spiritüel Boyutu
Ramazan ayı, İslam takvimine göre dokuzuncu aydır ve Müslümanlar için büyük bir öneme sahiptir. İbadetleri ve manevi yönden değerleriyle dolu olan bu ay, bireyleri ruhsal anlamda daha da güçlendirmektedir.
Ramazan Ayında İbadetler
Ramazan ayı, oruç tutmak, namaz kılmak, Kur’an okumak gibi ibadetlerle doludur. Bu ayda oruç tutmak, Müslümanlar için bir farz olduğu kadar manevi bir temizlik ve denge sağlamaktadır. Namaz kılmak ise ruhun beslenmesi ve Allah’a yakınlaşma adına yapılan en önemli ibadetlerdendir. Ayrıca Kur’an okuma geleneği de bu ayda daha da belirgin hale gelir ve bireyler, manevi olarak daha fazla doyuma ulaşırlar.
Ramazan Ayının Spiritüel Boyutu
Ramazan ayı, sadece ibadetlerle sınırlı kalmayan bir manevi boyuta da sahiptir. Bu ay, bireylerin yardımlaşma, dayanışma ve sadaka gibi güzel değerleri daha da ön plana çıkarmaktadır. İftar sofraları, komşularla yapılan yardımlaşmalar, fakirlerin doyurulması gibi eylemler, Ramazan ayının spiritüel boyutunu oluşturur. Bu sayede, insanlar manevi olarak daha da zenginleşir ve toplumsal dayanışma güçlenir.
İbadetler Spiritüel Boyut Oruç tutmak Yardımlaşma ve dayanışma Namaz kılmak Sosyal sorumluluk bilinci Kur’an okumak Toplumsal barış ve huzur
Önemli olan bu ibadet ve manevi değerlerin yanı sıra, dua, sadaka ve sabır gibi kavramları da Ramazan ayında özellikle vurgulanmasıdır. Bu sayede, bireyler hem manevi olarak daha güçlü hale gelirler hem de toplumsal dayanışma ve birlik duygusu pekişir.
Ramazan Ayının Toplumsal ve Kültürel Etkileri
Ramazan ayı, İslam takviminin dokuzuncu ayıdır ve Müslümanlar için çok önemli bir dönemdir. Bu ay boyunca tutulan oruçlar, toplumun genelinde bir birlik ve dayanışma duygusunu pekiştirir. Ramazan ayının toplumsal ve kültürel etkileri ise oldukça önemlidir.
Toplumsal Etkileri
Ramazan ayı, toplumda dayanışma ve yardımlaşma duygularını güçlendirir. Oruç tutan bireyler, birlikte açılıp, bir araya gelerek birlikte ibadet etmenin verdiği manevi bir bağ oluştururlar. Ayrıca iftar sofraları, aile bireylerinin bir araya gelmesine vesile olur ve aile içi ilişkileri güçlendirir. Toplumun genelinde ise ramazan ayı boyunca yapılan yardımlaşmalar artar ve ihtiyaç sahiplerine yardım eli uzanır.
Kültürel Etkileri
Ramazan ayı, Türk kültüründe de önemli bir yer tutar. Ramazan ayının gelmesiyle birlikte, sokaklarda ve evlerde birçok geleneksel aktivite ve etkinlik düzenlenir. Ayrıca Türk mutfağının da vazgeçilmezleri arasında yer alan iftar yemekleri ve tatlıları, ramazan ayının kültürel etkileri arasında yer alır. İftar sonrası yapılan sema gösterileri ve manevi etkinlikler de kültürel bir birikim olarak kabul edilir.
Sonuç
Ramazan ayı, toplumsal ve kültürel açıdan oldukça zengin etkilere sahip bir dönemdir. Bu dönemde toplumda birlik ve dayanışma duyguları güçlenirken, kültürel etkinlikler ve gelenekler de yaşatılarak gelecek nesillere aktarılır. Ramazan ayının getirdiği toplumsal ve kültürel etkiler, Türk toplumunda önemli bir yer tutar.
Ramazan Ayının Sağlık Üzerindeki Etkileri
Ramazan ayı, Müslümanlar için önemli bir dönemdir. Oruç tutmanın dini boyutunun yanı sıra sağlık üzerinde de önemli etkileri bulunmaktadır. Ramazan ayının sağlık üzerindeki etkilerini şu başlıklar altında inceleyebiliriz:
Açlık ve Susuzluğun Vücuda Etkileri
Oruç tutmak, vücutta birçok değişikliğe neden olabilir. Özellikle uzun saatler boyunca besin alınmaması ve su içilmemesi, metabolizmanın yavaşlamasına ve kan şekeri düzeylerinin düşmesine neden olabilir. Bu durumda vücut, enerjiyi korumak için yağ depolarını kullanmaya başlar. Ayrıca, su eksikliği de vücut fonksiyonlarını etkileyebilir ve dehidrasyona yol açabilir.
Beslenme Alışkanlıklarının Değişmesi
Ramazan ayında beslenme alışkanlıkları da değişir. Özellikle iftar ve sahur öğünleri, genellikle kalorili ve ağır yemeklerle geçebilir. Bu durum, sindirim sistemi üzerinde ekstra bir yük oluşturabilir ve sindirim sorunlarına yol açabilir. Aynı zamanda, düzensiz beslenme kan şekerinin dengesizleşmesine ve kilo artışına neden olabilir.
Fiziksel ve Ruhsal Etkiler
Oruç tutmak, kişinin fiziksel ve ruhsal sağlığı üzerinde de etkiler yaratabilir. Özellikle uzun süreli açlık ve susuzluk, kişide halsizlik, baş ağrısı, dikkat dağınıklığı gibi şikayetlere neden olabilir. Ayrıca, düzensiz beslenme ve uyku düzeni, ruh halini etkileyebilir ve stres seviyesini artırabilir.
Özetle
Ramazan ayı, sağlık üzerinde birçok etkiye sahip olabilir. Oruç tutarken dikkat edilmesi gereken en önemli nokta, dengeli ve sağlıklı beslenme alışkanlıklarını sürdürmektir. Ayrıca, düzenli su tüketimi ve yeterli vitamin ve minerallerin alınması da önemlidir. Bu sayede, Ramazan ayının sa��lık üzerinde olumsuz etkileri minimize edilebilir.
Ramazan Ayının Dayanışma ve Yardımlaşma Kültürüne Katkıları
Ramazan ayı, İslam dünyasında birçok farklı anlam ve öneme sahip olan bir dönemdir. Oruç tutmanın yanı sıra, bu ayın manevi atmosferi ve toplumsal etkileri de oldukça önemlidir. Ramazan ayı, dayanışma ve yardımlaşma kültürünün en yoğun yaşandığı zamanlardan biridir.
İftar
Her gün oruç açmak için yapılan iftar sofraları, insanların bir araya gelerek dayanışma ve yardımlaşma duygularını pekiştirdiği bir zaman dilimidir. Farklı insanların bir araya gelerek sofralarını paylaşmaları, toplumsal birlikteliği ve dayanışmayı arttırır.
Zekat ve Sadaka
Ramazan ayı, zekat ve sadaka vermenin en fazla teşvik edildiği zamanlardan biridir. İhtiyacı olan insanlara destek olmak, toplumsal dayanışmanın en temel göstergelerindendir. Ramazan ayında zekat ve sadaka vermek, toplum içindeki farklı kesimler arasındaki bağları güçlendirir ve yardımlaşma kültürünü destekler.
Toplumsal Yardımlaşma Faaliyetleri
Ramazan ayında birçok dernek, vakıf ve kuruluş, ihtiyaç sahiplerine yardım etmek amacıyla çeşitli faaliyetler düzenler. Gıda yardımları, maddi destek ve kıyafet yardımları gibi faaliyetler, toplumun dayanışma ve yardımlaşma kültürünü güçlendirir.
Ramazan ayı, toplumsal dayanışma ve yardımlaşmanın en yoğun yaşandığı dönemlerden biridir. İftar sofraları, zekat ve sadaka verme geleneği, toplumsal yardımlaşma faaliyetleri gibi etkinliklerle ramazan, dayanışma kültürüne büyük katkı sağlar.
Ramazan Ayı’nın Modern Dünyadaki Yeri ve Anlamı
Ramazan ayı, İslam dünyasında büyük bir öneme sahip olan ve her yıl Müslümanlar tarafından büyük bir coşkuyla karşılanan bir dini aydır. Bu ay, modern dünyadaki yeri ve anlamıyla da önemli bir konuya işaret etmektedir. Ramazan ayı sadece oruç tutmakla kalmaz, aynı zamanda Müslümanlar için manevi bir arınma ve dayanışma ayıdır.
Modern dünyada Ramazan ayı, Müslümanlar için önemli bir dini ibadet dönemi olarak kabul edilmektedir. Bu süreçte insanlar, oruç tutarak sadece bedenen değil, aynı zamanda ruhen de arınma fırsatı bulurlar. Aynı zamanda Ramazan ayı, Müslümanlar arasında dayanışma ve yardımlaşma duygularını güçlendiren bir dönemdir. Ramazan ayında yapılan yardımlar, dini bir görev olmanın yanı sıra, toplumsal dayanışmanın da bir göstergesidir.
Ramazan Ayının Modern Dünyadaki Yeri
Modern dünyada Ramazan ayı, sadece Müslümanlar arasında değil, tüm dünya genelinde dikkat çeken bir dönemdir. Her yıl Ramazan ayı boyunca, İslam dünyasının yanı sıra diğer dinlere mensup olanlar da Ramazan’ın manevi gücünü hissederler. Ramazan ayının modern dünyadaki yeri, dini bir ibadetin ötesinde, insanların birlikte yaşama ve birbirlerine destek olma çabalarının bir yansımasıdır.
“Ramazan, sabır, dayanışma ve manevi arınmanın temsil edildiği önemli bir dönemdir.”
Ramazan Ayının Anlamı
Ramazan ayının anlamı, modern dünyada da büyük bir öneme sahiptir. Bu ay, Müslümanlar için bir manevi arınma ve ibadet dönemi olarak kabul edilir. Aynı zamanda Ramazan, sabrı ve dayanışmayı ön plana çıkaran bir aydır. Ramazan ayı, modern dünyada insanların birbirlerine destek olma, paylaşma ve yardımlaşma duygularını güçlendiren bir anlam taşır. Bu nedenle Ramazan ayının anlamı, sadece dini bir açıdan değil, aynı zamanda toplumsal bir boyutta da büyük bir öneme sahiptir.
Sıkça Sorulan Sorular
Ramazan ne zaman başlar?
Ramazan, İslam takvimine göre her yıl değişen bir tarihte başlar. Ramazan ayı, İslam takvimine göre 29 ya da 30 gün sürebilir.
Oruç tutmak zorunlu mu?
İslam’a göre oruç tutmak, ergenlik çağına ulaşmış ve sağlıklı durumda olan her Müslüman için farzdır. Ancak sağlık sorunları, seyahat durumu veya hamilelik gibi durumlarda oruç tutma zorunluluğu ortadan kalkabilir.
Oruç tutarken hangi davranışlardan kaçınılmalıdır?
Oruç tutarken yalan söylemek, kötü söz söylemek, kavga etmek gibi kötü davranışlardan kaçınılmalıdır. Ayrıca oruç tutan kişilerin cinsel ilişkiden uzak durmaları da gerekmektedir.
İftar ve sahur vakitleri nasıl belirlenir?
İftar ve sahur vakitleri, İslamî takvime göre hesaplanır. Bu hesaplama genellikle güneşin batışı ve doğuşu zamanına göre yapılır. Ayrıca İslamî kurallara uygun olarak, yerel alimler tarafından da belirlenebilir.
Ramazan boyunca hangi ibadetler yapılır?
Ramazan boyunca oruç tutulur, namaz kılınır, Kur’an okunur, sadaka verilir ve dua edilir. Ayrıca ramazan ayının son 10 gününde ise Kadir Gecesi’nde ibadetlerin arttırılması önerilir.
0 notes
shahananasrin-blog · 1 year
Link
[ad_1] Su, yaşamsal bir kaynaktır ve vücut fonksiyonlarının sağlıklı şekilde işlemesi için kritik öneme sahiptir. Ancak birçok insan, yoğun iş temposu veya günlük koşuşturmacalar nedeniyle yeterli su içmeyi ihmal edebiliyor. Vücudun susuzluğa verdiği tepkiler, sağlık uzmanları tarafından giderek daha fazla vurgulanıyor.SUSUZLUĞUN ETKİLERİ VE VÜCUDUN TEPKİLERİVücut, susuzluğa karşı çeşitli tepkiler verir. İşte bunlardan bazıları:Azalan Zihinsel ve Fiziksel Performans:Su, zihinsel netlik ve fiziksel performans için gereklidir. Susuz kalmak, konsantrasyon eksikliği, halsizlik ve yorgunluk gibi durumlara yol açabilir.Düşük Enerji Seviyeleri: Yetersiz su alımı, vücudun enerji seviyelerini düşürebilir. Susuz kalmak, günlük aktiviteleri tamamlamakta zorlanmanıza neden olabilir.Baş Ağrıları ve Odak Kaybı:Susuzluk, baş ağrılarına neden olabilir ve odaklanmayı zorlaştırabilir. Bu durum, iş ve günlük yaşamda verimliliği olumsuz etkileyebilir.İdrar Rengi ve Sıkışıklık:İdrar rengi, vücut su seviyelerini yansıtabilir. Açık renkli idrar, yeterli su alımını gösterirken, koyu renkli idrar susuzluğu işaret edebilir. Ayrıca idrar yapma sıklığında azalma ve idrar miktarında azalma da görülebilir.Cilt Sorunları:Susuzluk, cildin nemini koruma yeteneğini etkileyebilir. Kuru cilt, döküntüler ve tahriş gibi cilt sorunları görülebilir.Sağlıklı Su İçme Alışkanlıkları Oluşturmanın ÖnemiSağlık uzmanları, vücudun düzenli su alımının sağlığı korumak için hayati öneme sahip olduğunu vurguluyor. Günlük su tüketimi, kişinin yaşına, cinsiyetine, yaşam tarzına ve çevresel faktörlere bağlı olarak değişebilir. Ancak genel bir hedef olarak, günde en az 8 bardak su içmek öneriliyor.Vücudun susuzluğa verdiği tepkileri anlamak ve sağlıklı su içme alışkanlıkları oluşturmak, enerji seviyelerini artırabilir, zihinsel netliği artırabilir ve genel sağlığı destekleyebilir. Unutmamak gerekir ki, vücut sağlığına gereken özeni göstermek, içten dışa doğru bir iyilik hali sağlamak adına hayati bir adımdır [ad_2]
0 notes
silehaberleri · 5 years
Text
Orucun faydaları neler? Oruç tutan kişinin vücudunda olan değişiklikler!
Tumblr media
Yaradanın bizlere sunmuş olduğu nimetler arasında önemli bir yere sahip olan oruç ibadetinin faydaları saymakla bitmiyor. Oruç, nefsin isteklerinden iradi olarak uzak durma olması yönüyle bir irade eğitimine, açlık ve susuzluğun verdiği sıkıntıya dayanma yönüyle de bir sabır eğitimine dönüşmektedir. Nefsin isteklerinin kontrol altına alınmasında, ruhun arındırılıp yüceltilmesinde oruç etkili bir yoldur. Oruç, yoksulların durumunu daha iyi anlamaya, dolayısıyla onların sıkıntılarını giderme yönünde çaba sarfetmeye de vesile olur. “Tok, açın halinden anlamaz.” atasözü de bunu ifade eder. Peki oruç tutmanın faydaları nelerdir? ORUÇ TUTMANIN FAYDALARI NELER? Oruçla ilgili olarak Peygamberimiz şöyle buyuruyor: “Her bir iyilik için on mislinden yedi yüz misline kadar karşılık olabilir; fakat oruç başkadır. Çünkü oruç benim içindir ve onun ecrini ben vereceğim.” (Müslim, “Sıyâm”,164; Nesaî, “Sıyâm”, 42) Mide ve Bağırsaklara İyi Gelir! Oruç tutarken gün içinde yemek yemek gibi bir durum söz konusu olmadığı için iftar ve sahurda ölçüyü kaçırmadan, aşırıya kaçmadan yemek yenmesi durumunda mide ve bağırsaklar koca bir sene yorulmuş olsa bile kendini düzenleme fırsatı buluyor. Mide asidinin düzenlenmesi sayesinde sindirim sistemi çok daha iyi çalışıyor. Ancak söylediğimiz gibi, bunun için iftar ve sahur vakitlerinde aşırıya kaçmadan, ölçülü ve yetecek kadar yemek önem taşıyor. Hafızayı Güçlendirir! Oruç tutarken uzaklaştığımız fiziksel istekler, beynimizin yapılan işlere yoğunlaşmasını sağlıyor. Gereksiz aktivitelere yoğunlaşan vücut, algılama ve öğrenmeye odaklanarak hafızamızın daha iyi çalışmasını sağlıyor. Az yemek zihin açar ve kişisel gelişime katkıda bulunuyor. Ramazan ayında oruç tutmak hem fiziksel hem de zihinsel sağlığımıza katkı sağlıyor. Oruç, gün içinde insanları anlamayı ve gün içinde hoşgörü içinde hareket etmemizi öğretirken, zihnimizin daha pratik çalışmasına fırsat verir. Sindirimle zaman harcamayan vücudumuz, düşünmemizi, hafızamıza odaklanır. Yaşlanmayı Geciktirir! Ramazan orucu tutanlarda kandaki lipit ve kolesterol düzeyi azaldığı için damarlar kendini tamir eder. Oruç sayesinde damarlar temizlenir ve kan dolaşımı artar. Yani oruç tutmak, hücrelerin yenilenmesini sağladığı için bedenimize ve zihnimize sağlık getirir ve yaşlanmaya büyük ölçüde geciktiriyor. Kansere Karşı Savaşır! Kanser, vücudun herhangi bir yerinde birkaç anarşik hücrenin başkaldırması ile başlar. Vücudumuz sürekli metabolizma ile uğraşıyorsa vücudumuzun genelini kontrol edemez. Oruçlu kişide ise organizma kendini kontrol etmeye vakit bulur, böylelikle kötü faaliyetlere anında müdahale eder. Bunun sonucunda kanser hücrelerinin oluşumunu başından engellemiş olur. Kötü Alışkanlıkların Bırakılmasına Yardım Eder! Oruç tutulan zamanlarda alkol kullanımı çoğunlukla tümden terk ediliyor ya da çok daha aza iniyor. Aynı şekilde sigara tüketimi de gün içinde söz konusu olmadığından iftar ve sahur arasındaki zamanda da dikkatli davranarak ve iradenize sahip çıkarak bu kötü alışkanlıkları tümden bırakma fırsatı bulabiliyorsunuz. Alkol ve sigara gibi kötü alışkanlıklarınız varsa ve ramazan ayı boyunca bu konuda çok daha dikkatli davranıyorsanız oruç tutmadığınız zamanlarda da bunu yapmaya özen göstererek çok daha sağlıklı bir yaşama adım atabilirsiniz. Karaciğerin Dinlenmesine Yardımcı Olur! 7 gün 24 saat çalışmaya devam eden, tüketttiğimiz onlarca zararlı zararsız yiyecek ve içecek nedeniyle oldukça hırpalanan karaciğerimiz, oruç tutulduğunda kendisine biraz zaman ayırabiliyor ve dinleniyor. Bu dinleme süreci de vücudumuzun çok daha sağlıklı bir şekilde çalışmasına, karaciğerimizin her zamankinden daha iyi bir duruma gelmesine olanak sağlıyor. Zihinsel Fonksiyonları Artırır! Beyinde yeni kök hücrelerin oluşmasını sağlayan oruç, parkinson ve alzheimergibi zihinsel hastalıklara karşı koruyucu bir role sahiptir. Ayrıca bilimsel faaliyetlerde orucun zihinsel fonksiyonları arttırdığını ortaya koymaktadır. Cildi Temizler! Sindirim sisteminizin temizlenmesine bağlı olarak tüm vücudunuz temizlenir. Bu durum karaciğer ve böbreklerinizdeki toksinlerinizin de temizlenmesini sağlar. Dolayısıyla cildiniz de temizlenir ve aknelerinizin azalmasına katkıda bulunur. Sabırlı Olmayı Öğretir! Oruç tutarak belirli bir zaman boyunca yemek yemeyip bir şey içmemeye alıştıran kişinin,sabretme özelliği artar ve bu özellik insanlar için önemli bir psikolojik gelişmedir. Yeme Alışkanlığınızı Geliştirir! Oruç, yemek yeme alışkanlığı bozuk olan kişilerin yeme alışkanlığını düzenler. Oruç yardımıyla yeme alışkanlığı düzene sokulurken doğru beslenme alışkanlıkları da kazanılmış olur. Bu şekilde de aşırı yemek yeme alışkanlığı düzeltilirken, obezite ve aşırı kilo alma probleminin de önüne geçilmiş olur. ORUÇ TUTARKEN AŞAMA AŞAMA VÜCUDUMUZDA OLANLAR 3. VE 7. GÜN SU İÇMEYE DİKKAT EDİN Vücudunuz oruç tutmaya alışmaya başlıyor. Yağı tüketti ve kan şekerine dönüştürdü. Sahur ve iftar vakitleri arasında su alımı azaldığı için vücutta terleme hızlanırken, sıvı kaybı da artıyor. 8. GÜNDEN 15. GÜNE VÜCUT ORUCA ALIŞIYOR Bedeniniz artık 3. aşamaya geçti ve vücut oruca neredeyse tamamen uyum sağladı. İngiltere'deki Cambridge Üniversitesi Hastanesi'nin Anesterzi ve Yoğun Bakım Danışmanı Dr. Razeen Mahroof, bu aşamanın vücutta bazı olumlu etkileri de olduğunu söylüyor. "Gündelik hayatta çok daha fazla kalorili gıda alıyoruz ve vücudumuz hastalıkları atlatmak gibi önemli görevleri yerine getiremez oluyor" diyen tıp uzmanı, şöyle devam ediyor: "Oruç sırasında bu durum yeniden dengeleniyor. Vücut yeniden daha önemli fonksiyonlarına odaklanıyor, enfeksiyonlarla savaşması ve hastalıklardan iyileşmesi de kolaylaşıyor." 16. GÜNDEN 30. GÜNE DETOKS ETKİSİ Ramazan ayının 2. yarısında, kalın bağırsak, böbrek ve deri toksinlerinden arınmaya başlıyor. Dr. Mahroof bu dönemde organların maksimum kapasitesine döndüğünü söylüyor. Hafıza ve konsantrasyon yeniden güçlenirken, enerjinin de arttığını vurguluyor. Mahroof sözlerine şöyle devam ediyor: "Oruç şafak vaktinden gün doğumuna kadar olan dönemi kapsar. Böylece enerji veren gıda ve sıvıları alabilme fırsatı olur. Oruç kasları korurken kişinin kilo vermesine de yardım eder. Ancak bedeniniz enerji için protein almaya başlarsa, ileri açlık moduna geçip kaslarınızı kullanmaya başlar. Bu en sık, günlerce ve haftalarca uzatılan oruç dönemlerinde görülür." ORUÇ TUTMANIN MÜKAFATI Orucun, dinimizde önemli bir yeri olan sabır konusuyla irtibatı da burada hatırlanmalıdır. “Namaz ve sabırla yardım isteyin” (el-Bakara 2/153) ve “Sabredenlere ecirleri hesapsız olarak tastamam  verilir”(ez-Zümer  39/10) gibi âyetler, “Oruç sabrın yarısıdır” (Tirmizî, “Da‘avât”,  86) diyen ve orucun Allah için olup mükâfatını da kendisinin hesapsız olarak vereceğini bildiren hadislerin ortak anlamı, orucun sabır boyutunu ve bunun fazilet ve sevabının yüksekliğini anlatır. Read the full article
0 notes