Susarak anlattım bütün gizliyi / Sakladım duygumu ben konuşarak #freepalestina
Last active 2 hours ago
Don't wanna be here? Send us removal request.
Text
-Kimsiniz siz?
-Eski bir deyiştir : Ben ben olanım! ’
2 notes
·
View notes
Text
Dünyaya düşünce nefsim ruhumu öldürdü ve kindar bir kargadan görüp öğrendiği gibi şehrin günahkâr odalarından birine gömdü."









'tapestry'
monotype prints with oil paint and pastel.
5K notes
·
View notes
Text
Yağmur yağıyor. En güzel insan dışarıya çıkıyor ve başını açıyor. Artık yağmur damlaları mübarek vücuduna değmektedir. “Neden” diye soruluyor. Cevap hayatın şifresi hükmündedir: “Onların ahdi benimkinden daha taze…” Demek yağmur tanelerinin bir ahdi vardır. Demek bu ahit daha yeni kopup geldikleri için âlemlere rahmet olarak gönderilmiş Peygamberin ahdinden daha tazedir. Demek ahdimizi sürekli taze tutmak gibi bir dert vardır. Ve demek bir yağmur tanesi bile bu tazelikten istifade için vesile olabilmektedir. Bu ne büyük bir mânâdır? Aktarılabilir de anlatılabilir mi? Bu mânâyı anlatmak kolay değil; anlatsak da zihnimizin dar çeperleri bu manayı kolay hazmedesi değil. Bu mânâyı ancak kalbimiz anlar.
Bir ahdimiz olduğunu fark etmezsek anlayamayız. Ahdimizi anlamazsak onu sürekli taze tutmamız gerektiğini de bilemeyiz. Yağmur tanelerinin ahdinin tazeliği varsa, bütün var edilenlerle ortak bir kader paylaşıyoruz demektir. Bu kader, mahiyetini bilemediğimiz bir zaman ve zeminde bizi Yaratan Rabbimizle yaptığımız buluşma ile başlamıştır.
Hepimiz oradaydık. Hepimiz, bizi var etmiş Yaratanımıza nazarlarımızı çevirmiş, O’nu seyrediyorduk. O bize bir soru sordu. Dedi ki: “Ben sizin Rabbiniz değil miyim?” Dedik ki: “Evet Ya Rab! Sen bizim Rabbimizsin!” Bu bir sözleşmeydi. O söz ve kulaklarımıza çarpan o ses mahiyetimizde bir yerlerde saklıdır. Hayat, bu sırrı çözmek için verilmiştir. Ne zaman gözümüz dalıp gitse bir yerlere, ne zaman bilemediğimiz bir hüzün çökse üzerimize, biliriz ki o hal, bu sırdan bir yansımadır. Hayat, sözümüzü tutalım diye verilmiştir. Sözümüz sürekli hatırımızda tutmamız gereken yükümlülüğümüzdür. Onunla hayatımızı diri tutarız. Diğer türlü bayatlarız, bize tazeliğimizi veren sözümüze sadakatimizdir.
Etrafımızdaki her şey, her oluş ve her yaratılan sözümüzün yeniden hatırlanması için bir vesiledir, çünkü her şey ve her oluş tıpkı bizim gibi, kopup geldiği Yaratanı ile bir sözleşme içindedir. Gün gelecek tekrar Rabbimize döneceğiz. Sözümüzü ne kadar tuttuğumuz ve sözümüzün ne kadar arkasında durduğumuz ortaya çıkacak. Tıpkı ilk buluşmadaki gibi… Bu yüzden her dem taze kalmaya muhtacız. Geldiğimiz gibi diri ve taze dönmek zorundayız. Tazelik, bir yağmur tanesinden bile istifade eden Peygamberimizdedir. O’ndaki neşve bayat hayatlarımızı diriltecek yegâne tazeliktir. O’na dönen hiç pişman olmamıştır. O’ndan istifade eden hep taze kalmıştır.
3 notes
·
View notes
Text
Küçük kardeşim Kül Tigin vefat etti. Kendim düşünceye daldım. Görür gözüm görmez gibi, bilir aklım bilmez gibi oldu. Kendim düşünceye daldım. Zamanı Tanrı yaşar. İnsan oğlu hep ölmek için türemiş. Öyle düşünceye daldım. Gözden yaş gelse mani olarak, gönülden ağlamak gelse geri çevirerek düşünceye daldım. Müthiş düşünceye daldım. "
7 notes
·
View notes
Text

Man tending to olive trees in Palestine (2022)
5K notes
·
View notes
Text

2 notes
·
View notes
Text








bazı yaralar konuşmaz'
0 notes
Text



2 notes
·
View notes
Text

gögsümde bir üşümek
cübbemi giydim durdum topladım eteğimi
bana mana vermeni diledim
onca gülüş boşa gitmez demiştim, bak nereye
denk geldin"
0 notes
Text

bir haber bir muştu bir şehir bir gün bir asır bin soru
1 note
·
View note
Text

Çıkıp dağlara yaylalara
Susmak istersin
Ama yalnızca susar gibi görünürsün
Derviş olamadın
Ama başıboş da kalmadın''
1 note
·
View note
Text
Birlikte, sessizlik içinde yollarına devam ettiler. Fakat Arren artık dünyayı yıl arkadaşının gözleriyle görüyordu; etraflarındaki bu sessiz, ıssız topraklarda, sanki tüm güçlerin üzerinde bir büyü gücü sayesinde kendini göstermiş olan bu yaşayan ihtişamı, rüzgarın savurduğu her ot tanesinde, her gölgede, her taşta gördü. Sonuç olarak, geriye dönüşü olmayan bir yolculuğun başında, son kez, değer verilen bir yerde duran insan, her şeyi daha önce göremeyeceği kadar bütün, gerçek ve sevgiyle görür."
0 notes
Text

Kalbimde bir hüzünle, sanki buralardan hiç geçmemişim ilk defa gelmişim gibi, bir hayali bin hayretle izliyorum,,
"Gözler asılı, yok ne karaltı, ne de bir ses
Batmış kulağım, gör ne düşürmekdedi darı
3 notes
·
View notes
Text
Seni yarama kabuk ettim bağladım,
Sana bakmak çehreni incitir diye,
yüzüne yakın bir kelime aradım söylemesi zor, unutması kolay.
Sana baktıkça anladım kalbimin üstüne gök kurmuştu Yaradan
|Cengizhan Konuş
2 notes
·
View notes
Text

Utanç, öfke, çaresizlik, acı, üzüntü..
(Ok Seung Chul)
0 notes