goksimsu

[goksimsu]

Çıkmaz ayın çarşambasında; mavi kuşun kanadında buluşur muyuz gerçekten? Nasıl beklerim seni, nasıl özlerim. Gözlerim kapalı yol alıyorum o kadar eminim ki yolumdan elalem kimmiş elli alem gelse yanlış gittiğime inandıramaz beni. Bu yolda sen ilerlemişsin belli kokun var; ileride ki ağaçta soluklanmışsın belli nefesin var; güneşe sırtını vermişsin belli gölgen var.

[goksimsu]

Odamı her dağınık gördüğüne diline bir şiir tutturursun:

“Bu odanın hali ne

Yeni ütüledim ben bunları

Şu odada nasıl duruyorsun?

Oda oda değil çöplük, beni insan yerine koyan yok.”

 O kadar gür çıkıyor ki sesin susturabilene aşk olsun. Şiir bitince verdiğim her cevaba söylenirsin yanına da şunu eklersin “ben olmasam ne yapacaksın?” işte ben bunu düşünmekten korkuyorum, düşünmüyorum. Yüzüne yerleşen her bakışından tanıyorum seni. Kimi kırgınlıklarını, içinde kalmışların olduğunu görüyorum; belli ki sen farketmeden büyüyorum. Herkesi  bir demet çiçek gibi bir arada tutma gayretin çok değerli. Birinin diğeri olmadan varlığını tamamlayamayacağını bilişin ve bunu bana öğretmiş olmanda çok değerli.

İnce belli çay bardağını tutuşun, onu parmaklarınla sıkıca kavrayışın ve bükülen bileğin...  Dişlerinin hepsini aynı anda gösterdiğinde bazı parçalarım tamamlanıyor, öyle hissediyorum. Bunu her zaman yapmazsın ama hüznümü gördüğünde beni karşına alıp konuşman çok hoş, gerçi bende o halimi sana çok az gösteriyorum. Bir gün gidersen bil ki senin gibi güçlü olacağım, herkesin gönlünü yapmaya çalışırken kendimi unutursam seni hatırlayacağım. Bugün 45 oldun akrep kadını.

[goksimsu]

Gecenin birinde mutlu olduğum kadar mı güldüğümü yoksa güldüğüm kadar mı mutlu olduğumu anlamaya çalıştım. Uzun uzun düşündüm tavanımla bakıştığım her saniye bir anlam kazandı, neticesinde anlatamadığım herşey basık tavanımda saklıydı. Işıkları kapatmış uzandığım yatağın gıcırtısından sokaktan hızla geçen araba sesine kadar her türlü sesi kısmıştım beynimde. Uzun zamandır yüzleşmekten çekindiğim kendimi, dinleme vaktiydi. İçimde ne çok şey birikmiş aslında. Küçücük bedenim, koyu kahve saçımın her bir teli, tombul kısa ellerim, öne çıkan dudaklarım, minik burnum, her bir ayrıntım taşımış bu yükü. Kaçarken kazandığım vakit yüzüme bir tokat gibi çarparken, tavanımla buluştu kapalı gözlerim. Bir "Nasılsın?" sorusunu işitmemiş kulaklarım annemin sesiyle açıldı. Yatıyor muyum?.. Sahiden ne yapıyorum ben(!)

[goksimsu]

Ayak bastığın heryerden kaçmak yakışır şimdi. Sanki hiç karşılaşmamışız, hiç hayal kurmamışız gibi... En çokta nice aşıklara şahit olmuş Kadıköy'den kaçmak yakışıyor. Teninle buluşmanın bir anlamı yok artık ama yinede seni düşünmek güzel şey. Bugün kendime Sertab Erener'in Ben Yaşarım şarkısını armağan ediyorum. Seninle sensizliğe...🍷

[goksimsu]

En doğru insan sendin benim için, bende senin en büyük yanlışın. Bazen bizim için doğru olanlara biz iyi gelemiyoruz bugün gerçekten ilk defa vedalaştık. Aramızdaki binlerce kilometre hatrına, elimin sana ilk deyeceği an hatrına, karşılıklı içeceğimiz sert kahvenin hatrına gel diyemiyorun. Sen, beni değil senin için kurduğum hayalleri sevdin. Gelme, gelmezsin ki zaten kaçarsın; olmayan güveninden, kendinden, benden. Ben sana kendi gözlerimle güzel bakamadım, sen kendine güzel bak seni seven herkes için.

[goksimsu]

In the arms of a dream so beautiful 🌙

[goksimsu]

Kafamın içindeki seni yazmak, çizmek, söylemek; bir çiçek gibi büyütmek; seni kalbim olduğun için sevmek istiyorum. Fotoğrafına her baktığımda yanına beni çiziyorum, söylediğin her kelimenin yanına adımı ekliyorum, mutlu olduğun her anı kalbime yazıyorum. Aklımdan çıkmayan bir seni, bir sensizliği kimseler görmesin diye; senin için atan kalbimi kimse duymasın diye üstünü bulutlarla kapadım. Şimdi sen yağmur oldun üzerime yağıyorsun.

[goksimsu]

Biri var çok yakın ama uzak dokunamıyorum kalbine izin vermiyor. Oysa çok sevdim onu içime çekemediğim kokusunu hayal ettim bulutlarla kapattım kimse görmesin diye. Kavuşamadığım biriyle vedalaşıyorum. Sen güzel birisin azıcık görsen içimdeki seni. Bir çocuk kokusunda, bir serçenin kanadında, bir annenin merhametinde, kendi kalbimde aradım seni. Seninle sensiz yapamıyorum...

[goksimsu]

Geçtiğimiz günlerin birinde annemin canı sıkkınken keyiflenmesi adına bir kitap hediye etmiştim. İlk başlarda okuduğu için aşırı sevinirken sonrasında ona kitap hediye ettiğimi unutacak kadar az görüyordum elinde. Yatağına uzanmış dikkatli bir şekilde telefonuyla ilgilenirken komodinin üzerinde duran kitabı farkettim. Usulca elimi uzatıp kitabı aldım sayfalarını karıştırdım 500 küsur sayfa sahip olan kitabı neredeyse yarılamıştı. Kitabın kapağına bakmak istememle üzerine yapışkan biri sıvı bulaşmış haldeydi benden gelmediği kesindi, nerden bulaşmıştı ki? Daha aklımdaki soruları susturmadan annemden cevap beklemeye başladım neyin nesiydi bu? Benim öve öve bitiremediğim keyiflen diye hediye ettiğim kitabın üzerindeki sıvı beni çok büyük bir hayal kırıklığına uğratmıştı. Annem, yavrularına toz konduramayan bizi tanrının emaneti gibi sevip sayarken küçücük ellerimle ona hediye edip emanet ettiğim kitabın o kapağındaki sıvı canımı çok yakmıştı. Anneme canım pahasına güvenirken küçücük bir olayda beni hayal kırıklığına uğrattı. Bu durumu telafi edeceğini düşünüyorum, daha dikkatli olmasını diliyor ve onu çok seviyorum... Kitaplarınızı sevin bu dijital ortamdan o sarı sayfaları, karton kapakları, kitap ayracının ayırdığı kaldığınız yeri çok sevin ve koruyun telefonunuzun sayfaları yok.

[goksimsu]

Merhaba ben

Kendini tanıdığına emin misin? Kendimiz için neyi istediğimizi değil, neyi istemediğimizi biliyoruz. Biz daha kıyafetimizin rengini zor seçerken çevremizdeki insanların bizim için planları oluyor. Ben kendimi bunları farkedebilecek kadar tanıyorum peki ya sen? Çok düşündün çok yoruldun sesini duyabiliyorum o mazlum gözlerini görebiliyorum. Bazen bir şarkıda hayat buluyor olmak, kendi hayatını gözler önüne sererek kendin için yaşamak, ulaşılamaz olan hayallerin için çabalamak, sonunda hakettiğini bulmak, kendin için yaptığın tüm fedakarlıklar, geçmişini değiştiremez ama geleceğini... Şuanı yaşıyorsun ve bir tane sen varsın. Tutarsız ol hergün tanış kendinle, ailene kocaman sarıl, küs kalma koş sen barış, bencil olman gerekirse kralına bencil ol, çok sev, çok aşık ol.