Don't wanna be here? Send us removal request.
Text
7K notes
·
View notes
Text
2K notes
·
View notes
Text
KAMP da YASADİKLARİM
Arkadaşlar ben Sevilay daha önce yaşadıklarım la ilgili anılarını paylaşmıştım yine de ilk gorenler için tekrar kendimi anlatayim
Ben 37 yaşında aslen Malatya li evli çocuklu lisans mezunu ve bir kamu kurumunda çalışan sarışın beyaz tenli türbanlı bir bayanim, en büyük ozelligim universite yıllarından kalma sex düşkünü olmam nedeniyle eşiminde bilgisi dahilinde kendisinin aldatmalarindan güç alarak bazen kaçamak yaptığımdan yatak harici her ortamda sex e evet dediğimden iç çamaşır giymem neyse iş yerinde bayramdan sonrası için altı günlük üç gün deniz üç gün dağ kampı Mersin tasucunda yapılacağı eşler tek katılabilir dendi. Eşimde devlet memuru olduğundan izin alması gerekiyordu izin konusunda arkadaşıyla anlaşmış ancak bizden üç gün sonra kamp a katilacak yani sansina ya deniz ya dağ kampinda bulunacaktı.
Çocukları kizkardesime bıraktım kamp günü yola çıktık. Otobüste bizim gibi kiminin eşi gelmemiş kiminin kocası gelememiş veya benim gibi sonradan eşi kampa katılacak olanlar vardı kendi aramizda ilk üç gün nereye gidelim dendi kura çekildi dağ kampı çıktı. Neyse güle oynaya şarkılar söylenerek güzel muhabbetle arkadaşlıkların temeli atiliyordu tabi eşimin sonradan katilacagindan dağ kampinda çadır konusunda sıkıntı cekecektim. Eşi gelmeyen yakışıklı bir öğretmen arkadaşı gözüme kestirdim ara molalarda muhabbetimiz arttı bende kasten sitem ettim size yardımcı olurum deyince rahatladım koltuktaki arkadaşla yer degistirerek yanıma geldi daha dört beş saat yolumuz vardı. Yolculuk esnasında uyuklamadan dolayı başım yana düşünce öğretmen Nuri bey eğer yanlis anlamazsaniz dizimde rahat uyuyun dedi baktım herhangi bir art niyet yok bende sırtım koltuğa gelecek şekilde dizlerimi kırdım bacaklarına yattım. Tahminen yarım saat sonra şeytan dürttü uyku halindeymisim gibi kafamı oynatinca kafamın arkasinda sīkī kemik gibi olmuş tabi rahatsız olmayayim diye kıpırdamıyor zavallim şimdi sancidan ölmüştür dedim içimden neyse kamp alanına vardık otobüsten eşyalarımızı indirdik. Öğretmen Nuri bey çadırın kurulumu yerinin ayarına kadar hepsini yaptı sağolsun akşam birlikte yemekler yendi eğlenceler yapıldı Nuri beyin cadirida benim çadırın bitisigindeydi, yol yorgunluğu nedeniyle cadirlarimiza çekildik eşli olanlar uzak cadirlar kurmuşlardı diğerleri biribirimize yakindik tahminen bir iki saat sonra uyandim baktım çadırın önünde Nuri bey öyle oturmuş uykusu gelmeyen ve ortak yakilan atesin etrafındakileri seyrediyor hocam hayırdır dedim uyumamissiniz. Kb yin sizi uyandirmadim inşallah yok ya dedim üşüyorum yanıma kalın giyecek almadım uyku bu nedenle tutmadı ateşin yanindakilerde sevişiyorlar yanlarına gidemedim temmuz ayı ama bu Torosların soğuğu bayağı bana işledi dedi. Yanına gittim benim battaniyeyi omuzuna atttim art niyet olmadan altına bende girdim sıcacık ellerimle sırtını sivazliyordum ki bana sarıldı tşk ediyordu bende sarıldım benim sıcaklığın la öyle titrer gibi olunca daha da sokuldu boynumdan öptü bir iki deyince bende refleks olarak öptüm iki yeni liseli aşık gibi okşama ve opmelerle geceligimin altından elini sokarak goguslerimi okşamaya başladı. Zaten iç çamaşır giymedigimden hemen ulasti hemen pijamamin altından emmeye basladi bir saattir şu sevisenlere bakıyordum öyle doldum ki bende evliyiz ama deyince kendini geri çekti baktım sortundan sïkï cadiri kurmuş ağzımla bosaltayim diye çadıra girmek için elinden tuttum ardim sıra çadıra girdi. Şortunun içine elimi sokarak sikini sivazladim o kadar naif bir insan ki elini pijamama attı gözlerine bakınca elini geri çekti bende de öpme ile okşama ile zaten azdım bu saatten sonra ne olacaksa olsun dedim zaten karanlıkta görmüyoruz birbirimizi dışarıda olsak ya bunlar evli degilmiydi diye birilerinin gözüne de carpabilirdik pijamamin altını indirdim elini atınca iç çamaşır yok nasıl yamuldu amıma hemen emmeye başladı. Bende hocam şimdi diyeceksin ki bu zaten oruspu benim için hazırlanmış diye aklına getireceksin degilmi hiç iç çamaşır yok diye ben üniversite yıllarımdan beri giymem ay hali hariç yok ya estağfurullah öyle dusunmedim ama benim nasıl ihtiyacım doğdu ise seninde vardır diye düşündüm yok sen rahatsızlık yaşıyord un diye yardımcı olmak istedim okşayarak boşaltmak istedim sizi dedim elini geri çekti ya bu hareketlerine bayıldım zaten ağzı ile ammimin dudaklarini balon gibi şişirdi bu saatten sonra babam olsa bile içime girmesini isterdim diye düşünerek sırtüstü yattim bacaklarımı Nuri beyin omuzlarına attım gel artık ne olacaksa olsun Nuri bey dedim. Eline çikolata verilmiş çocuk gibi ya ayaklarıma kadar yaladı tam kıvama gelince Nuri bey artık girin dedim.
Canım ya bir girişi var incitmemek için hafif hafif girip çıkıyor bir yandan göğüslerim ağzında yalayıp yalayıp duruyor tahminen on onbes dk bu şekilde sikti, artık hızlı ve sert giriş yaparmisiniz dedim. Tahmin ettiğim karanlıkta boy olarak kocaninki ile aynı ama kalındı çünkü içimi dolduruyordu. Bir on dk ya yakın pompaladi baktım artık gerildi böyle naif birinin kocam olması ne kadar güzel olurdu bunun dõlúnden doğan da efendi ve saygılı olur kocam canı çektiğinde hiç sormadan pijamami yırtar çıkarır hayvan gibi bu düşünce içerisinde dururken bundan çocuğum olsun diyerek içime boşal dedim tam boşaldığı esnada korunuyor muydunuz yok hayır dedim ya biz ne yaptik birşey olmaz senden senin gibi naif bir çocuğum olur en fazla offf ya kurban olurum Sevilay hanım beni bitirdiniz hem sexi seven hem güzel hem dusuncelisiniz ömrüm boyunca benim idolum olacaksınız her zaman emrine hazırım beni gizli ikinci kocan olarak kabul ettin ya senin için ölürüm. Siktikten sonra arkasını dönen kocam gibi yapmadı hemen içindekileri boşalttım çadıra girmemle sarıldı öptü yine her yanımı yalamaya başladı amcigimi yarım saat yaladi ben bu süre zarfinda en az üç defa kasildim durdum tekrar seni içimde istiyorum dedim ve o muhteşem kalın sikiyle beni yine göklere uçurdu yine içimde boşalarak sıkı içimde cikmadan sarıldık yattım sabah hem yol hem sex yorgunlugu ile uyanamamistim nuri bey yine kurban olduğum aşkım diyerek içimde gidip geliyordu bende buldun bedava kaymak gibi amcik ve peynir gibi hatunu yemeden bırakmiyorsun dedim yine durunca durma devam et ama doğruya doğru degilmi dedim inan aklimdan öyle geçmedi dedi. Üç gün boyunca erkeğinin damarını kuruttum enaz yirmi defa birliktelik yaşadık deniz kenarına indigimizde pansiyona yerleştik kocam geldi bu sefer kocamla yataktan çıkmaz oldum sanki tatil kampı değil de sex kampına girmiştim şuan ay halimi bekliyorum hamile miyim degilmiyim sonra yazacagim
57 notes
·
View notes
Text
Hava sicak olunca daha çok si kesim geliyor
Bu sıcaklar ne ya
52 notes
·
View notes
Text
DUL KOMŞUMUZA JİGOLOLUK HİZMETİM
Selamlar, size anlatacağım hikaye Liseden beri devam etmekte. Adım Demir, yaşıtlarıma göre hep uzun boylu
ve kalıplı oldum. 1.92 boyunda, basketbol oynayan bir gencim. Yakışıklı sayılabilcek bir tipim var, kızlarla da
aram gayet iyi. Özelliklede Lisenin ilk yıllarında oldukça çapkın bir ergen oldum, sinemada sevgililerimle
hayvanlar gibi yiyişip öpüşmemize rağmen, kızlar daha ileri gitmediler. Ben de hiçbirini zorlamadım.
Üst katımızda, orta yaşlı, taş gibi kalçaları olan, gerçekten her erkeğin başını döndürebilecek bir dul yaşıyordu,
ismi Nurhan. Nurhan abla 40 yaşlarında olmasına rağmen, vücudu gerçekten etkileyiciydi. Ben de
etkileniyordum tabiki, ama asla saygısızlık etmiyordum, zar zor olsada o göğüslerinden ve kalçalarından
bakışlarımı alıyordum. Tam bir Sexy Mature yani. Bir yaz günü, Nurhan ablayla markette karşılaştık, alışveriş
yapmıştı. Eve kadar poşetleri taşımasına yardım ettim, kapısının önünde bıraktım. Elime biraz para sıkıştırıp,
yanaklarımı öptü ve teşekkür etti. Sonra alt kata, evimize indim. Zili çaldım, annemler evde yoktu. Nasıl da
sıkışmıştım, ama anahtarım yoktu ve annemleri bekleyecek halde de değildim. Nurhan ablaya çıktım, durumu
anlattım, WC’yi kullanmak için müsade istedim. Beni içeri buyur etti. Kendisi de duşa girmek için
hazırlanıyormuş, banyodaki WC’yi kullanabileceğimi söyledi…
Banyoya girer girmez gözüme ilk çarpan, duşakabinin hemen yanında duran çamaşır makinesinin üzerindeki
dantelli kırmızı Tanga-Sütyen takımıydı. İşerken tangasını elime alıp bakmaya başlamıştım. Nurhan ablayı o iç
çamaşırlarıyla düşününce, benim ufaklıkta hareketlenme olmuştu. Neyse ben işimi halledip çıktım banyodan.
Nurhan ablaya seslenerek teşekkür ettim ve gitmek için dış kapıya yöneldim. Nurhan Abla içerden geldi,
“İstersen annenler gelene kadar salonda bekle, kapıda kalma.” dedi. Ben rahatsız etmek istemediğimi
söyleyerek çıkmak için ısrar etsemde, “Hadi ama utanma, geç içeriye!” diyerek beni salona bildiğiniz
sürükledi. Bende fazla karşı koymadım, oturdum kanepeye. Nurhan Abla mutfağa gidip çay koydu. “Nurhan
abla ben seni meşgul etmeyeyim, işin varsa yap, ben gideyim.” dedim. “Aaa nereye? Bak çay da koydum,
kendi evinmiş gibi otur. Ben duşa girecem zaten, 10-15 dakikaya çıkarım.” dedi. “Tamam Nurhan abla.”
dedim, ama nedense çok utanıyordum. Bana Televizyonu da açtı ve o güzel kalçalarını kıvırta kıvırta banyoya
girdi.
O duştayken ben Televizyon seyrettim. Arada bir bizim evi arıyordum, annem geldi mi diye. Neyse 15-20
dakika sonra Nurhan Abla duştan çıktı, pembe bornozu içinde tam bir seks tanrıçası gibiydi. “Yaa Demir,
hava çok sıcak, yanında bornozla otursam olur mu, senin için sakıncası var mı?” diye sordu. “Tabi otur abla,
burası senin evin, ben artık gideyim…” dedim. Aslında aklımdan bin türlü şeytanlıklar geçiyordu, ama sonuçta
benden kaç yaş büyüktü. “Yok tatlım saçmalama, otur, bornozumdan rahatsız olduysan üzerimi giyinebilirim.”
dedi. “Yok Nurhan abla, ne rahatsızlığı…” dedim. “Peki!” deyip geçti karşıma oturdu. Ben kaçamak
bakışlarla, bornozundan kısmen görünen bacaklarına ve göğüslerine bakıyordum, dayanamıyordum çünkü.
Yarağım kazık gibi olmuştu ve patlamak üzereydi. Şeytan diyordu ki, çıkar üstünden bornozunu, şuracıkta
bağırta bağırta becer. Saldırmamak için zor tutuyordum kendimi…
Muhabbet etmeye başladık, okul falan filan derken konu kızlara ve kızlarla ilişkilerime geldi. Biraz muhabbet
ettikten sonra ben artık rahat bırakmıştım kendimi, ne var ne yok anlatıyordum. Nurhan abla, “Demir biliyor
musun, yanlızlık çok zor…” diye konuşmaya başlayınca, ben anlamıştım artık olayın nereye gideceğini. Bende
hafiften yavşamaya başladım, “Anlıyorum Nurhan abla, üstelik dulsun, yalnızlık senin için çok daha zor
olmalı…” dediğimde artık ok yaydan çıkmıştı resmen. Nurhan abla, “Ahhh ah, onu gel bana sor!” diyerek
derin bir nefes aldı, bacak bacak üstüne attı. Bornozu kasıklarına kadar sıyrılmıştı, benim baldırlarına baktığımı
farkettiği halde bornozunu örtmemişti. Ben artık iyice kendimden geçtim ve acaba biraz daha fazlasını
görebilirmiyim diye umutlanıyordum… 13 62014 DUL KOMŞUMUZA JİGOLOLUK HİZMETİM! –31SEKS HiKAYELERi
Çayları doldurmak için hafifçe öne eğildiğinde göğüsleri nerdeyse tamamen görünecekti. Bakışlarımın
göğüslerine odaklandığını farkedip, “Bak Demir, bir dul kadın için en zor şey erkeksizliktir. Anlıyormusun?
Seninle açık konuşmamı ister misin?” dedi. Ben sadece kafamı sallayabildim. “Bak hayatım, ergenlikte
olduğunu biliyorum. Bu döneminde ne kadar azgın olduğunu da biliyorum. Bu kadar yürekli bir şekilde
söylememin nedeni, ne kadar zor durumda olduğumu anlaman için. İstersen burdan çıkıp gidebilirsin, ama
lütfen burda konuştuklarımız burda kalsın. Ben cinsel arzularımı tatmin edecek bir erkek arıyorum. Eminim sen
de kızlar hakkında böyle düşünüyorsun. Eğer istersen birbirimizi tatmin edebiliriz. Burada olan burada kalır,
sen yine kızlarla çıkmana devam edersin! Yeterince açık konuştum mu?” dedi.
Bu kadar açık sözlü olması o kadar şaşırttı ki beni, resmen şoktaydım, ellerim ayaklarım titriyordu
heyecandan, “Nurhan abla deliriyorum senin için!” diyebildim sadece. “Bunu bildiğim için özellikle bu şekilde
açık sözlü konuşuyorum. Hiçbir şey için zorlamıyorum seni, sadece aradığım benim cinsel arzularımı tatmin
edebilecek bir erkek. Bunu bir Jigolo ile de yapabilirim, ama anla işte, güven meselesi çok önemli. Hem
Jigoloya vereceğim parayı sana veririm! Anlaştık mı yakışıklım?” :) dedi. Ben apışıp kalmıştım, hiçbir şey
diyemiyordum, sadece kafamı salladım. Ayağa kalktı, önüme dikilip bornozunun kuşağını açtı. “Nasıl,
beğendin mi?” diye sormasıyla, benim o kılsız amına elimi atmam bir oldu. “Bundan sonra bu ellediğin am hep
senin, nezaman istersen gelip sikebilirsin!” :) dedi. Ayağa kalkıp, bir elimi de göğüslerine atarak dudaklarına
yapıştım, öpüşmeye başladık. Öpüşerek yatakodasına doğru gidiyorduk.
Yatağa uzandık, elim amında, dudaklarını öpmeye devam ediyordum. Yavaş yavaş boynunu emmeye
başladığımda, amı vıcık vıcık sulanmıştı. Kulağının arkasını öpüp yalamaya başlayınca amının suları iyice
artmıştı. Diğer elim tüm vücudunu geziyordu. Ben de çırılçıplak soyundum. Artık tamamen üstündeydim.
Dilimle yavaş yavaş göğüslerine doğru inmeye başladım, göğüslerinin sertleşmiş uçlarını emiyor, ısırıyordum.
Her ısırışımda kasılıyor, zevkten gözleri kayıyordu. Hiç konuşmuyorduk, sadece Nurhan ablanın inlemeleri
duyuluyordu. Bir parmağımı amına soktum, amını parmaklarken göğüslerini emiyordum. Göbeğini de
yalayarak artık amına indim. Amına gelince artık kaybettim kendimi, dilimi dudaklarının arasında
dolaştırıyordum, dil darbeleri atıyordum. Nurhan abla zevkten çıdırmış gibi başını bir sağa bir sola atıyordu.
Gözlerinin içine bakarak yapıyordum bunu, gözleri kaymıştı. Arada bir amından parmağımı çıkarıp, amını
keşfetmeye çalışıyordum. Amının üst kısmını okşuyor, klitorisini ağzıma alıp emiyordum. Bu onu kısa sürede
orgazm edip boşaltmıştı. Amından akan suları yalayıp yutuyordum, garip bir tadı vardı.
Nurhan abla delirmiş gibi hırlayarak doğruldu ve beni yatağa sırtüstü yatırıp yarağıma sarıldı. Sikimin ucundaki
sıvıyı yayarak, yarağımı ağzına aldı. Öyle bir yalıyordu ki, “Çok özlemişimmmm…” diyerek yarağıma bildiğiniz
saldırıyordu. Arada bir çıkarıp sıvazlıyordu. Gözlerimin içine baka baka yaladıkça ben de kendimden
geçiyordum. Taşaklarımı okşarken ağzıyla sikimde ileri geri yapıyordu. Ben artık biran önce amını sikmek için
sabırsızlanıyordum. Nurhan abla bu isteğimi anlamış olcak ki, hemen yatağa sırtüstü uzandı, bacaklarını
kendine doğru çekti ve “Hadi!” dedi. Amı kabak gibi ortadaydı. Yarağımı tuttum, amının girişine doğru
hizaladım ve sürtmeye başladım. Nurhan ablanın, “Sokk erkeğim, koy amıma sikicim, doyur beni!” laflarını
duydukça müthiş tahrik oluyordum. Birazcık daha yalvarmasını istiyordum, yarağımı sokmadan amının
dudakları arasında sürtüyordum. O da, “Sokkk! Sok hadi!” diye bağırıyordu…
Birden yüklendim ve dibine kadar kökledim. Köklememle birlikte çığlık atması bir oldu. Yıllardır tanıdığım
Nurhan abla gitmiş, yerine resmen azgın bir fahişe gelmiş gibiydi. Hızlı hızlı sokup çıkarmaya başladım, bir
elimle göğsünü yoğururken, diğer elimle de boğazını tutuyordum. “Hızlı sik! Hızlı! Hızlı!” diye bağırışlarıyla
birlikte ikinci orgazmını yaşıyordu. Ama bu sefer boşalırken felaket titriyor ve altımda kurbanlık koyun gibi
kıvranıyordu. Bir an telaşlandım, üzerinden çekildim ve sarsıntıları geçene kadar bekledim. Nurhan ablanın
sarsıntıları bittiğinde yığıldı kaldı artık. Ben daha boşalmamıştım ve boşalmak istiyordum. Nurhan abla
sakinleşince yan döndü ve beni arkasına çekti, kaşık pozisyonuna geçtik. Arkadan tekrar o kılsız şeftalisine
gömdüm yarağımı. Kulağının arkasına dil darbeleri atarken, ellerimle de göğüslerini yoğuruyordum. Hızlı hızlı
pompalamaya başladım tekrar, durmuyordum, delirmiş gibi sikiyordum Nurhan ablayı. En sonunda artık
dayanamadım, amının derinliklerine bıraktım döllerimi.
İkimiz de yorulmuştuk, arkasından sarılmıştım ve hareketsiz yatıyorduk. Döllerim Nurhan ablanın amından
çıkıyordu yavaş yavaş ve taşaklarıma akıyordu. Sikim amında küçülüp çıkınca Nurhan abla döndü ve13 62014 D
dudaklarımdan öptü, “Harikaydın aşkım! Sana bir süprizim daha var, ama ne biraz dinlenelim.” dedi.
“Tamam!” dedim. Üzerine sabahlık gibi birşey giydi, ben de külodumu giyip salona gittik. Sigarasını aldı bir
tane yaktı ve “Sen içiyor musun?” dedi. “Evet içiyorum!” dedim, bir sigara da ben yaktım. Sigaralarımızı
içerken, elleri vücudumdaydı, her yerimi okşuyordu. Süprizini merak ediyordum, fakat ne olduğunu sormadım.
Sigaralarımız bittikten sonra yarı kalkık sikime yumularak emmeye başladı. Yarağımın tekrar kazık gibi
dikelmesi uzun sürmedi…
Bir süre öpüştükten sonra, “Sürprizimi merak ediyorsun değil mi!” diyerek önüme domaldı ve “Götümü
sikmek istermisin erkeğim?” dedi. Domalık vaziyetteyken o götünün güzelliğini görünce dayanmadım,
“İstemezmiyim!” diyerek yumuldum götüne. Göt deliğini yalıyordum, hemde hiç iğrenmeden. Farklı bir
duyguydu, am yalamaktan daha farklıydı. Nurhan abla busefer daha farklı inliyordu. Nurhan ablaya, “İlk mi?”
diye sordum. “Hayır, rahat ol, götten yemeye alışığım ben!” diye cevap alınca, sikimi bolca tükürükleyip
yavaşça götünün deliğine dayadım ve ittirmeye başladım. Gerçektende hemen almıştı içine. Sikimi götüne iyice
kanırtıp içinde biraz bekledikten sonra, ileri geri yapmaya başladım. İlk tecrübem olmasına rağmen, oldukça
iyi gidiyordum. (Bu arada benımle tanısmak ısteyen bayanlar mail adresim ve skpe msn adresim [email protected]ıddı bayanlar eklıyebılır benı tanışmak ıcın.)Anladığım kadarıyla Nurhan abla da benden çok memnundu. Kalçalarına şaplak atarak, hızlıca
sikiyordum götünü. Arada bir tempomu değiştiriyor yavaşlıyordum, sonra tekrar hızlanıyordum…
Nurhan abla da elini amına atmış, amını parmaklıyordu. Götü bana daha çok zevk vermişti nedense. Amından
daha dar olduğundan olsa gerek daha götünü sikmek çok zevk veriyordu. Kalçalarına şaplak ata ata, 10-15
dakika daha götünü siktikten sonra boşalmak üzereydim. Sikimi çıkarıp beline ve sırtına fışkırarak boşalmaya
başladım. Ama nasıl boşalıyordum, böğürüyordum resmen. Nurhan abla hemen döndü, “Sürprizim hoşuna gitti
mi erkeğim?” diyerek ucundan halen döl gelen sikimi ağzına aldı, iştahla yalıyordu. “Bitirdin beni Nurhan abla!”
diye inliyordum. Sikim ağzında iyice indikten sonra, yatağa yığıldım. Nurhan kalkıp duşa girdi, ben uzanmış
sigara içiyordum. Duşunu alıp bornozuyla geldi yanıma yattı. Dudaklarımı öpüp beni duşa gönderdi. Ben de
duşumu yaptım, belimde havluyla geldim. Dudaklarına bir öpücük kondurup yanına yattım. Beni övüyordu…
“Demir, şunu bilmeni istiyorum ki, seninle kesinlikle duygusal bir şeyler yaşamamalıyız, birlikte olduk bitti.
Burdan çıkıp gittikten sonra herşey aramızda kalacak. Ancak aramızda kaldığı sürece tekrar birlikte olabiliriz!”
dedi. “Tamam Nurhan abla!” dedim. Ben duştayken hazırlamış olduğu parayı uzatarak, “Lütfen bunu kabul
et!” dedi. Almak istemedim, “Nurhan abla, gerçekten bugün hayatımın en güzel gününü geçirttin bana, ama bu
parayı kabul etmek istemiyorum, ben Jigolo değilim!”” dediysemde ısrar etmeye devam ediyordu. En sonunda
ısrarlarına dayanmadım, aldım parayı. Üstümü giyinip, eve indim. Annem çoktan gelmiş, bana hesap
soruyordu. Arkadaşlarla dışarda olduğumuzu söyledim, odama girdim hemen. Yatağa uzanmış, az önce
Nurhan ablayla sikişmemizi ve aldığım parayı düşünüyordum…
Nurhan ablayla haftada bir sikişmeye başladık, her birlikte oluşumuzda bana para veriyordu. Resmen Jigolosu
olmuştum kadının, ama halimden oldukça memnundum. Gidiyorum istediğim gibi sikiyorum Nurhan ablayı,
sonra aldığım parayı kızlarla yiyordum. Açıkçası herkese bu şans vurmaz, ama şans bana güldü ve iyi
değerleniriyorum :))
Bu arada benımle tanısmak ısteyen bayanlar mail adresim ve skpe msn adresim [email protected] cıddı bayanlar eklıyebılır benımle tanışmak ıcın.)
137 notes
·
View notes
Text
Kocam Depoda Haceri sıkıştırmıştı
Merhabalar ben Ahu, 25 yaşındayım. 7 yıllık evli ve bir çocuk annesiyim. Ev hanımıyım. Giyim üzerine mağazamız var, ben de arada bir gider yardım ederim. Yaşadığımız yer İzmir’in küçük bir ilçesi olduğu ve ben de bir esnafın karısı olduğum için giyimime ve hareketlerime dikkat ederim. Normalde kızken sexy giyinmeyi çok severdim, ama küçük bir şehirde olduğumuz için yapmıyordum artık bunu. Kocamla çok mutluydum, ta ki bundan iki ay öncesine kadar…
Bundan iki ay kadar önce bizim mağazada çalışan Sevcan evleneceği için işten çıkmıştı. Sevcan mağazamızda senelerdir çalışıyordu, ama evlendikten sonra kocası çalışmasını istemedi. Sevcan benden 4 yaş küçüktü, ama gerçekten iyi bir dosttu benim için, birbirimizin her şeyini bilirdik. Kocam, Sevcan’ın yerine yeni bir eleman almıştı, Hacer isminde. Kadın dul bir bayan olduğu için işe çok ihtiyacı varmış…
O gün sabah evde oturuyordum. Cep telefonumu kurcalarken telefonum bozuldu. Çocuğumu yan komşum, annem kadar sevdiğim ve güvendiğim Emine teyzeye bırakıp, telefonu yaptırması için kocama vermek için mağazaya gittim. Mağazaya girdiğimde kasiyer kız kasadaydı. Beni görünce ayağa kalktı, “Hoşgeldin abla!” dedi. Kocamı sorduğumda, “Depoda yazlıkları hazırlıyorlar abla, haber vereyim mi?” dedi. “Yok canım, ben inerim!” dedim. Mağazamız üç katlıydı, en alt katı depo olarak kullanıyorduk. Alt kata indim, oradan depoya inerken merdivenlere sesler geliyordu. Sevişme sesiydi. Şok oldum. Yavaşça indim, kolilerin arasında kocamı Hacer’le öpüşürken ve elleşirken gördüm. Hacer, “Burda olmaz, yakalanırız, akşam nasıl olsa bana geleceksin, çok mu azdın?” dediğinde, ben beynimden vurulmuşa döndüm.
Ne yapacağımı şaşırdım. Ortaya çıkıp onları rezil edecek cesareti bulamadım kendimde. Zaten karakterimden dolayı sorunları hep örtbas ederim, hep alttan alırım, yokuşa sürmem. Ama bu alttan alınacak bir şey miydi, ikisi de yarı çıplak sevişiyorlardı. Kocam, “Seni bu akşam öyle bir sikecem ki Hacer, nutkun tutulacak!” dedi. Hacer ise, “Ya karın ne olacak? Sabaha kadar kalacak mısın gerçekten yanımda?” dedi. Kocam, “Evet, kalacam!” dedi. Hacer, “Karın zaten benim kadar mutlu edemez ki seni canım!” dedi. Ne kadar kaliteli bir orospu olduğu konuşmalarından belliydi.
Şoktan kurtulmuştum, ama konuşmalarını dinlemeye dayanamıyordum. Hemen üst kata çıktım ve kendimi biraz daha toparladım. Onları görmemişim gibi yapacaktım mecburen. Üst kattan depoya doğru yaklaşıp kocama seslendim, biraz bekledim, orada elbiselere bakıyormuş gibi yaptım. Az sonra kocam geldi, suratı kıpkırmızıydı. “Buyur aşkım, hoşgeldin, hayırdır, yukarı çıkalım!” dedi. Ben de o yerden uzaklaşmak için yukarı doğru çıktım. “Telefonum bozuldu!” dedim. “O kolay aşkım, yaptırtırız, olmazsa yenisini alırız, senden kıymetli mi!” dedi. Yalancı pislik birde bana ilgili koca ayağı yapıyordu. Hemen telefonu verip çıktım. Ağlamamak için kendimi zor tutuyordum. Eve doğru hızlı adımlarla ilerledim, binaya girdim, eve girip hüngür hüngür ağladım.
Yarım saat sonra yan komşum Emine teyzeye bıraktığım oğlumu almaya gittim. Kapıyı Emine teyzenin oğlu Ömer açtı, “Hoşgeldin Ahu, buyur gel içeri!” dedi. “Yok girmeyim, oğlumu almaya geldim!” dedim. Ömer de, “Oynuyorlar, çocukları bölme istersen?” dedi. Ömer’in oğlu benim oğlumla aynı yaşatalar, ikisi de 5 yaşında. Ömer’in karısı doğumdan sonra öldü ve Emine teyze büyüttü çocuğu. Ömer de karısı ölünce evlenmedi, annesiyle yaşamaya başladı.
İçeri girdim. Ömer hemen salona buyur etti, “Annem de kahvaltı hazırlıyor, gel otur!” dedi. Geçtim oturdum. “Hayırdır Ahu, moralin bozuk, gözlerin kıpkırmızı olmuş?” dedi. Ben de, “Yok bir şey, biraz rahatsızım…” dedim. O sırada Emine teyze geldi. Yedik içtik falan, öğlene doğru oğlumu alıp eve gittim. Oğlumu uyuttum. Delirecek gibi oldum, düşünmekten kafayı yiyecektim. Ama göz yummuştum, kendime çok kızıyordum…
Öğle sonu kapı çaldı. Açtım, bizim mağazadaki kasiyer kız, “Telefonunu getirdim abla!” dedi. Teşekkür ettim, “İçeri gel, bir şeyler içelim!” dedim. “Dükkanda iş çok abla!” dedi ve gitti. Muhtemelen kocamla Hacer yine dükkanda sevişiyorlardı. Kafam iyice bozulmuştu, kocamı aradım. Telefonu açmadı. 15 beş dakika sonra o beni aradı, “Aşkım depodaydım duymadım, söyle canım, bir şey mi var?” gibi laflar ediyor beni kendinden tamamen tiskindiriyordu. “Yok bir şey, telefonumu yaptırmışsın, sağol demek için aradım!” dedim. “Önemli değil aşkım!” filan diyor, resmen midemi bulandırıyordu. Tam kapatacağımda, “Aslında ben de seni arayacaktım, gece malzeme almaya gideceğim, yeni kodlar filan varmış İstanbul’da, eve uğramadan dükkanı kapatıp gideceğim. İstanbul’dan istediğin bir şey var mı?” dedi. “Yok!” diyebildim. Gece Hacer’le beraber olacaklardı, zaten biliyordum, ama ne yapabilirdim ki?
Akşam olmak üzereydi. Çok kızıyordum, hem kendime, hem kocama, ama boşanmak istemiyordum, ortada oğlum vardı. En sonunda ben de kocamın bana yaptığının aynısını yapmaya karar verdim. Bunu çok düşündüm, önce kendime yakıştıramadım, ama içim soğumuyordu. Kesinlikle ben de kocamı aldatacaktım, hemde en kısa sürede. Ama kiminle diye düşünürken aklıma Ömer geldi. Ömer uzun süredir dul bir erkekti. Yakışıklı, uzun boylu ve çekici biriydi. Şu ana kadar ben Ömer’e hiç o gözle bakmamıştım…
Bizim balkonla onların balkon yan yanaydı. Birkaç kez ben temizlik yaparken beni süzdüğünü görmüştüm. Annesi Emine teyze onu evlendirmek için çok çalıştı, ama o evlenmek istemedi. Emine teyze sürekli başka kadınlarla beraber olduğunu söylüyordu, “Bir gün başını belaya sokacak!” diyordu. Bir keresinde Ömer annesiyle bizim mağazaya gelmişti. Ömer lise dönemlerinde bizim eski eleman Sevcan ile çıkmıştı. Sevcan da bana, “Ömer doyumsuz bir erkek!” diye bahsetmişti. Yani kadın dedikodularına göre Ömer’i az çok biliyordum. Ve bu düşünceyle kendimi Ömer’e siktirmeye karar verdim. Ancak böyle bir intikamla içim soğuyacaktı. Plan kurdum. Sabah konuşurken iki gün izinli olduğunu söylemişti. Evde olması muhtemeldi, oğluna çok düşkündü.
Hava artık kararmıştı. Banyoya girip, her tarafımı kaymak gibi yaptım, yıkandım. Yatak odama girdim, dolapta ince bir siyah altlı üstlü pijama takımım vardı, onları çıkarttım ve kırmızı bir tanga çıkarttım. Soyundum, tangayı giydim, sutyen takmadım, büyük göğüslerim üzerine pijama takımını giydim. Aynaya baktığımda hafif göbeğim haricinde çok sexy görünüyordum. Büyük göğüslerim pijamadan fırlayacak gibiydi, kalçalarım da oldukça sexy görünüyordu.
Hemen Ömer’lerin balkonunu gören balkona çıktım. En üst katta olduğumuz için beni sadece Ömer görebilirdi, onun için rahattım. Balkonun ışığını yaktım ve Ömer’i bekledim. Ömer genelde balkonda çok vakit geçirirdi. Ben bazen uzerim müsait değilse çıkmadan önce Ömer’i kontrol ederdim balkonda mı diye. Ama şimdi çıksın diye bekliyordum. Biraz oturdum, gelen giden yoktu. Mutfağa gittim ve kendime soğuk bir kola aldım. Geri balkona çıktım, kola içip etrafı seyrediyordum. O sırada oğlum uyandı ve onu da mecburen yanıma aldım. Balkonda oğlumla oturuyorduk. Biraz sonra Ömer balkona çıktı, ama dalgındı, bizi farketmedi. Bir sigara yakıp oturduktan sonra gördü bizi, selam verdi. Oğlum kucağımda oturduğu için benim kıyafetimin farkında değildi…
Ömer’e annesini sordum. “Biraz başı ağrıyordu, yatıyor şimdi, benim oğlan da bilgisayarda oyun oynuyor!” dedi. Balkonlarımız çok yakındı, bilgisayar lafını duyunca benim oğlan, “Ben de oyun oynayacağım anne, bilgisayarı aç bana!” diyerek kucağımdan fırladı. Ömer o sırada ışığın da yansımasıyla belli olan göğüslerimi fark etti. Gözlerinin büyüdüğünü ve göğüslerime baktığını fark ettim. İçerden oğlum, “Annne hadi!” diye bağırınca kalktım, kalçalarımı sallaya sallaya girdim içeri. Bir heyecan basmıştı beni, artık Ömer fark etmişti beni.
Oğluma bilgisayarı açtım ve tekrar balkona gittim. Ömer aç bir Kurt gibi beni bekliyordu. Onu ne kadar azdırdığımı balkona dönünce daha iyi anladım, gözleri parlıyordu. Oturduğumda hemen kocamı sordu. “İstanbul’a gidecek bu gece!” dedim. Ömer benle konuşurken göğüslerimi de izleyip duruyordu. Ben de göğüslerime yiyecekmiş gibi baktığının farkında değilmişim gibi onunla muhabbete devam ediyordum. “Emine teyze uyuyorsa oğlanı da al gel, çay kahve içelim, çocuklar birlikte oynar!” dedim. Nasıl bir anda değişmiştim, resmen Ömer’e kur yapıyordum. Ömer, “Tamam geliriz birazdan!” dedi.
Ömer çok rahattı zaten, on dakika sonra geldiler. Oğlu direkt oğlumun odasına gitti, ben de Ömer’i oturma odasına buyur ettim ve çaya bakmak için mutfağa gittim. Üzerimdeki giysiler aynıydı ve Ömer gerçekten bana şehvetle bakıyordu. Çaya baktıktan sonra içeri yanına gittim. Sohbet muhabbet derken çay demlenmişti. Çocuklara da meyve suyu götürüp verdim, onlar oğlumun odasında bilgisayarla meşgullerdi, zaten sürekli beraber oynarlardı. Kapıyı çektim, çay tepsisini alıp Ömer’in yanına gittim.
Çay ikram ederken göğüslerimi görmesini sağlıyordum. Ömer çayını aldı, kendi çayımı sehpaya koyarken arkamı döndüm, hafif eğilerek sırtımın açılıp tangamı görmesini sağladım. Ömer terlemişti, bir eliylede kalkık sikini saklamaya çalışıyordu. Fark ettiğimi anlayınca yüzü kıpkırmızı oldu. “Hayırdır Ömer, kızardın?” dedim. Ömer çayı bıraktı, yanıma geldi ve direk dudaklarıma yapıştı. Onu ittim ve “Ne yapıyorsun? Çocuklar içeride!” dedim. Ömer beni bıraktı ve “Allah aşkına Ahu, beni delirtmek mi istiyorsun?” dedi. Ben de, “Tamam da şimdi olmaz! Gece bana gel!” dedim. Ona saat kaçta geleceğini söyledim ve evin anahtarını verdim. Çayları içtik. Ömer sabırsızlanıyordu, oğlunu alıp gitti.
Oğlumu uyuttum, sonra hemen hazırlandım, Ömer direkt yatak odama gelecekti. En sexy iç çamaşırlarımı giyip, parfüm sıktım, yatağa uzandım. Kocam Hacer’le defalarca sikişmiştir bu saate kadar diye düşünüyordum ve ben de artık sikicimi bekliyordum. Derken dış kapının açılma sesi geldi. Heyecan basmıştı beni. Ömer yatak odasına girdiğinde kalbim güm güm atıyordu. Hiç konuşmadan üzerindekileri bir çırpıda çıkarıp, boxerle yatağa yanıma geldi. Ne olur ne olmaz diye kalktım ve kapıyı kilitledim. Ömer yatağa uzanmıştı, yarağı boxeri patlatacak gibiydi. Elimden sertçe tutup kucağına aldı beni ve ateşli bir şekilde öpmeye başladı. Heyecandan titriyordum…
Birazdan ben de onun ritmini yakalamıştım. Artık o orospu Hacer’den bir farkım yoktu, ilk defa kocamı aldatıyor ve bunu zevkle yapıyordum. Ömer her yerimden öpmeye ve yalamaya başladı. Sutyenimi çıkarttı, beni sırtüstü yatırıp üzerime çıktı, boynumdan aşağıya doğru öpe yalaya indi ve dişleriyle tangamı çıkardı. Gerçekten çok iyi sevişiyordu. Amımı yalamaya başlayınca inlemelerim de başlamıştı. Kocam benim amımı yalamazdı, resmen ilk defa amım yalanıyordu. İnlemelerim hızlanmış, ateşim tavan yapmıştı…
Amımı biraz daha yaladıktan sonra beni kaldırdı ve kendisi yatağa oturup, yarağını yalamamı istedi. Çekindiğimi anlayınca, “Hadi ama Ahu, bekletme onu!” dedi. İlk defa yapacaktım. Boxerini indirdim. Ömer’in yarağı ile karşı karşıya kaldığımda resmen mest olmuştum. Büyük ve kalın bir yaraktı. Elimle kavrarken zorlanıyordum. Ağzıma aldım, yalamaya başladım. Ömer güldü ve “Acemi olduğun çok belli!” dedi. Ben de biraz gaza gelip daha iyi yalamaya başladım. Emiyor ve acıtmadan dişliyordum. Ağzıma zor alıyordum…
Daha sonra beni ayağa kaldırdı, kucağına alıp yatağa attı. Yarağını amıma dayadı. Resmen titriyordum. Biraz sokmayı denedi, zorlandı. Yarağının başını tükürükleyip tekrar dayadı. Sert bir hareketle içime girdi. Büyük bir çığlık atmıştım, içim dolmuştu. Gidip gelmeye başlayınca çığlıklarım duyulmasın diye yastığı ısırmaya başladım. Ömer çok sert sikiyordu beni ve her tarafımı emiyordu. Acıdan Ömer’in sırtını tırnaklıyor, “Yavaş yap!” diyordum, kendimi kasıyordum. Ama nafile, faydası yoktu. Ben yalvardığımda Ömer temelli hızlanıyordu. Artık gözlerim dolmuştu, hem zevk hem acı içinde, Ömer’in altında deli gibi kıvranıyordum. Tam iki kere orgazm oldum. Artık o da boşalsın diye dua ediyor, “Yeter artık Ömer lütfen!” diyordum. O ise sadece hunharca beni sikiyor, nerem denk gelirse emiyordu. Derken Ömer, “Boşalacağım!” dedi ve içimden çıktı, üzerime boşaldı.
Amım resmen yanıyordu. Ömer sırt üstü devrildi. Ben de yatak odamdaki banyoya gittim, ama yataktan kalkarken çok zorlandım. Suyu açıp altına girdim. Kendimi temizliyordum ki, Ömer geldi ve bana arkadan yapıştı. “Yeter Ömer, lütfen bu kadar yeter!” dedim ama dinlemedi. Tekrar sevişmeye başladık suyun altında. Ona karşı koyamıyordum. Eğildi, beni yasladı ve amımı yalamaya başladı. Hem yalıyor hemde acıtmadan amımın dudaklarını dişliyordu. Biraz yaladıktan sonra beni kucağına alıp yatak odama götürdü ve yatağın üzerine attı. Yine üzerime çıktı ve deli gibi yalayıp öpmeye başladı…
Sonra yine içime girdi, ama alırken halen zorlanıyordum. Hızlı ve sert bir şekilde sikmeye başladı. Bu sefer ağzıma havluyu almıştım. Beni kucağına alıp ayağa kalktı, duvara dayadı ve sikmeye devam etti. Göğüslerimi koparacak gibi somuruydu. Kucağında iki büklümdüm, beni parçalıyordu. Derken yine yatağa attı beni ve sikmeye devam etti. Ben defalarca orgazm olmuştum, ama Ömer boşalmak nedir bilmiyordu. Artık bitmiştim, ama müthiş bir zevkti, müthiş sikiliyordum…
Sonunda Ömer içimden çıktı ve inleye inleye suratıma boşaldı. Suratımın her tarafı döl olmuştu. Temizlenmek için banyoya gittim. Her tarafım mosmordu. Yüzümü temizlerken aklıma Sevcan geldi, Ömer hakkında ‘Doyumsuz!’ derken ne demek istediğini şimdi anlıyordum. Sevcan bana söylemedi, ama kesinlikle Ömer’le yatmış olmalıydı…
Ömer yine yarağı kalkık halde banyoya girince, “Lütfen Ömer yeter bu kadar!” dedim. Ömer güldü, “Tamam tamam, ama en azından birlikte yıkanalım!” dedi. Yıkanırken de rahat durmuyordu, azıcık yüz bulsa yine sikecekti. Halim kalmamıştı, yüz vermedim. Yıkanıp çıktık. Saat gecenin dördü olmuştu. Artık yorgunluktan ölecektim.
Ömer üzerini giyinirken, neden kendisiyle sikiştiğimi sordu. Ben de herşeyi anlattım. Ömer biraz şaşırmıştı, “Ben de benden hoşlandın sanmıştım! Neyse, artık ben gideyim!” dedi. Anahtarı verdi. Makyaj masamın üzerine telefonunu koymuş, “Sikişmemizi kaydettim, yanlış anlama…!” dedi. Fazla aldırmadım, yorgundum, sadece uyumak istiyordum. Dudağımdan öptü, “Aşkım görüşürüz!” dedi ve sessizce gitti.
Uyandığımda öğlen olmuştu ve üzerimden kamyon geçmiş gibiydim. Ama gece olanlar için hiç pişman değildim. Kalktım, üzerimi giyinip, kahvaltı hazırlamaya mutfağa gittim. Amım halen sızlıyordu, yürürken zorlanıyordum.
Öğleden sonra kocamın eve gelmesine şaşırmıştım. Gözleri kıp kırmızıydı, elinde bir demet çiçek vardı. “Hayırdır, sen İstanbul’da değil miydin?” diye sordum. “Hayır aşkım, otur her şeyi anlatacam sana! Dün gece bizim yeni eleman Hacer’in evindeydim. Beni baştan çıkardı, seni aldatacaktım, ama son anda seni ne kadar sevdiğimi anladım ve vazgeçtim. Lütfen aşkım kızma bana, yemin ederim aşkım onunla cinsel ilişkiye girmedim, çok pişmanım, işten çıkarttım onu!” dediğinde gözlerim doldu, hüngür hüngür ağladım. Kocamdan intikam alacağım diye dün gece Ömer’le sikişmiştim. Şimdi hem pişmandım, hem değildim. Kocama kendisini affettiğimi söyledim, çok sevindi. Tabii Ömer��le sikiştiğimi anlatmadım.
Kocam tekrar mağazaya gidince Ömer aradı beni ve “Seni özledim aşkım!” dedi. “Ben de seni!” dedim. Kocam beni ister aldatsın, ister aldatmasın, Ömer’in yarağının müptelası olmuştum
153 notes
·
View notes
Text
Hatice hatun meyer evliymiş
http://sexhikayem.altervista.org/
Selam ben 28 yaşına universitede master yapan bir öğrenciyim. Geçen yaz Adana seyhana gitmiştik. Yanımda benle birlikte iki arkadaşım daha vardı. Uygun bir fiyata pansiyon bulup hemen yerleştik. Pansiyonda bizim dışımızda kalan bayağı insan vardı. Yan odada bir çift kalıyordu sanırım odaya yerleşirken onlar odalarından çıkmış merhabalaşmıştık. Eşyalarımızı yerleştirdikten sonra bir şeyler atıştırıp denize gittik. Pansiyonun mutfağı ortak kullanılıyordu. Aşağıya indim mutfağa girdiğimde mutfak tezgahında iş yapan arkası kapıya dönük bir kadın vardı. Arkadan kim olduğunu çıkartamamıştım zaten o gün pansiyona gelmiştik bir şeyler hazırlıyordu. Arkadan ilk dikkatimi çeken kalçası olmuştu. Çok iriydi. İçimden “ 35 yaşlarında bir hatun” diye geçirdim. Altında şort vardı ama kalçası iri olduğundan ve hava çok sıcaktı bunlardan dolayı şortu kalçasına yapışmıştı adeta. Göt yanaklarının arasına sıkışmıştı şortu. Ben bir sandalye çekip masaya oturdum. Sesi duyunca dönüp arkasına baktı beni görünce gülümsedi. Yukarda gördüğüm kadındı. Yoruldum ya diye söylenip masaya oturdu. İsminin Hatice olduğunu Hataylı olduklarını ve kocasının çocukları dolaştırmaya çıkardığını bir çırpıda söylemişti. Konuşkan olması hoşuma gitmişti. Sohbete başladık bu arada bir nescafe hazırladı. Kahvelerimizi içerken hala Hatice konuşuyor ben dinliyordu. 14 yıllık evli olduğunu öğrendim. Hatice ev hanımıydı. O konuşurken ben Hatice’yi süzüyordum. Balıketli bir kadındı. Üzerinde body vardı. Memeleri bayağı büyüktü. O an bodyi çıkardığımı o iri memelerini iki elimle aynı anda avuçlayıp somurduğu düşündüm. Hatice sürekli konuşuyordu ben başımla bazen evet der gibi sallıyordum bazen de “anladım”, “evet” “hımm” diyordum. Mutfağa girdiğimde gördüğüm manzaranın etkisindeydim hala. Tek olmadıklarını kocasının arkadaşıyla hanımının da kendileriyle birlikte geldiklerini söyledi. Hatice biraz oturduktan sonra eşim şimdi gelir odaya çıkayım diye kalktı. Giderken ben hala kalçalarına, kalçalarının salınışlarına bakıyordum. İçimden “Bu karıyı sikmeliyim” dedim. Esmer bir kadındı. O gün gece Hatice’yi onun kalçalarını düşünürken belki 100 defa soydum. İlerleyen birkaç gün içerisinde samimi olmuştuk Mutfakta masaya toplanı sohbetler ediyorduk. Haticenin kocasının arkadaşının Hanımı Dilekte Hatice ile takılıyordu onla da muhabbetimiz artmıştı. Benim arkadaşlar sürekli sahile gidiyorlardı ben her defasında bahaneler buluyor Hatice ile denk gelmek için enerji harcıyordum. Hatice de bana iyice yakınlaşmış kocasını ilgisizliğinden, sürekli işiyle ilgilendiğinden, eskisi gibi evliliğinin olmadığını filan söylüyordu. Ben içimden tam sırası oğlum diye geçirdim. “Sevgilin odlumu hiç Hatice” diye pat sordum. Gözlerimin içine baktı. “Hayır olmadı, hem ben evliyim” dedi. “İnsan bir gün ansızın aynaya bakarken şunu hatırlar- ellerine bakar avuçlarına- ve avuçlarında kayda değer bir şey olmadığını anlar ama zaman artık geri gelmez geçmiştir” dedim gözlerinin içine bakarak. Ne demek istediğimi anlamıştı. O arada Dilek geldi konuşmamız bölündü. Bölündüğü de iyi olmuştu. An Hatice’nin ağzından çıkan olumsuz bir şey bazı şeyleri imkansız hale getirebilirdi. Saat 11 gibi aşağıya indim pansiyonda kalanlar tv izliyordu. Hatice ve kocası çocuklarda ordaydı. Ben mutfağa girerken beni gördü. MutfaktaZevce.com da kaç tane oya varsa hemen tıkla ve gör.`, CAPTION, `Hemen Ara-Bul`);“ onmouseout=“return nd();”> oyalanırken içeri girdi. “Susadım” dedi bunun bir bahane olduğunu biliyordum. “İki dakika oturayım içeri çok sıkıcı” dedi. “söylediğin sözden etkilendim inan ama güvenilir kimse yok sonuçta evli bir kadınım ben çok zorrr” dedi bunları söylerken gözlerimin içine bakıyordu. İçimden “tamam bu iş” dedim uygun bir fırsat kolluyordum artık pansiyonda 6. gün yine sahile gitmedim arkadaşlar ısrar etti onları gönderdim. İkindi vakti Hatice ve eşinin çocuklarla birlikte sahilden geldiklerini gördüm. Ben oturmuş tv izliyordum. Merhabalaştık Hatice ve Dilek’in eşleri işleri varmış gittiler. Sabırsızlanmaya başlamıştım. Odaya götüremezdim. Gelmezdi de. Biraz bekledim. Çocuklar oyun oynamak için dışarı çıkmışlardı. Kalktım yavaşta kararımı vermiştim. Üst kata çıktım. Hatice’nin odasına geldim kapıyı çaldım. Biraz bekleyince açtı. Beni görünce şaşırmıştı. “merhaba Hatice” dedim. “canım sıkıldı bir merhaba diyeyim” dedim. Kapıdaydı kapı aralıktı. Gir demeden içeri doğru hamle yaptım kenara çekildi. İçeri girdim. Denizden gelince duşa girmiş belliydi. Altında farklı siyah bir şort vardı yine kalçalarının arasına girmişti. Üst tarafında askılı bir body vardı. “fazla kalamasın ama” dedi. İkimizde ayaktaydık. Ben ani bir hareketle kolumu beline sardım kendime çektim. “Napıyorsunnn, saçmalama” dedi bunları derken dudaklarına yapıştım. Bir elim belindeydi. Elimi belinde dolaştırmaya başladım. Dudağını kaçırmak istedi, diğer elimle başından tuttum bırakmadım. Dudaklarını somuruyordum. “Off canım seni isiyorum çok” dedim. O an dudaklarımı boynunda gezdiriyordum. “Yapma lütfen, birazdan eşim gelecek, gören olur, ben evliyim ama gibi sözcükler kesik kesik çıkıyordu. Belini saran kolumu biraz daha sıktım. Tam yapışmıştım vucuduna. Tekrar dudaklarına yapıştım. Bu sefer karşılık vermeye başladı. Ama olmaz olmaz gibi sözcükler sürekli ağzından çıkıyordu. Boştaki diğer elimi de beline attım. Ateşli bir şekilde öpüşmeye başlamıştık. Elimle okşayarak belini aşağıya indimZevce.com da kaç tane arzu varsa hemen tıkla ve gör.`, CAPTION, `Hemen Ara-Bul`);“ onmouseout=“return nd();”> arzuladığım götü elimin altındandaydı. Elimi götünde gezdirmeye başladım. Gezdirdikçe daha çıldırıyordu. Şortun üzerinden iki elimle aynı anda avuçladım göt yanaklarını sıktım götünü kendime doğru bastırdım. O an sikimi hissetmişti “oohhhh” dedi. Arkada masa vardı oraya doğru götürdüm masaya dayadım ayakta. Dudaklarım dudaklarını yoğuruyordu. Dilimi azgına verdim deli gibi emmeye başladı. Kesik kesik soluyordu. Kulağına “yavrum harikasın”, “götün çok güzel”, “yavrum benim” gibi laflar ediyordum duklarımı dudaklarından çektim. Masaya yarım oturmuştu bacaklarının arasındaydım. Gözlerinin içine bakarak, dilimi çıkardım boynuna dilimi yapıştırdım. O an iki elimi memelerine attım. Avuçlayıp sıkmaya başladım aynı anda iki elimle memelerini yoğuruyordum dilim ensesinde boynunda geziyordu sürekli. Bodysini yukarı kaldırdım off sütyeni yoktu banyodan yeni çıkmıştı. İki elimle memelerini okşarken Hatice’ye baktım gözlerini kapamış kesik kesik inliyordu. Parmaklarımla aynı anda meme uçlarını yakaladım oynamaya başladım meme uçlarıyla. Parmaklarımın arasına alıp sıkıştırıyordum dilim boynundan aşağıya memelerinin arasına kadar inip tekrar çıkıyordu. İki elimle memelerini sıktım sertçe aniden, meme uçları yukarı kalktı. Hatice “ıııhhh” derken göz göze geldim duklarımı ıslattım yukarı kalkan meme ucuna dilimi değdirdim. Dilimle meme ucunda daireler çiziyordum. Tekrar dudaklarımı ıslatıp dudaklarımın arasına aldım meme uçlarını yalıyordum. Meme uçlarını yalarken ellerimi serbest bıraktıp, ellimin biri bacaklarının arasındaki amını bulmuştu. Elimle kilotunun üzerinden amını avuçladım. Off amının sıcaklığını hissediyordum. Duklarım memelerini bırakarak göbeğine inmişti. Dilimle göbek çukurunu yalıyordum yalarken elim amını okşuyordu. Ta aşağıya kadar inmiştim yavaşça altındakileri çıkardım off bacaklarını ayırdım. Amı ortaya çıkmıştı. Diz kapağından başlayarak bacaklarının iç taraflarını yalamaya başladım yaladıkça Hatiçe saçlarımı okşuyor kesik kesik inliyordu. Baldırlarının içlerinde dilim geziyordu. Bacaklarını iyice açmıştım. Etli amı ortaya çıkmıştı. Yeni tıraş olmuş pırıl pırıldı amcığı aşağıdan yukarı doğru dilimi bastırdım Hatice’nin amına Hatice kendini kastı. Amını dillemeye başlamıştım. Dilimle yalıyordum amını aşağı yukarı yalıyordum. Off bızırını anidan agzıma aldım dudaklarımın arasına somuruyordum. Emiyordum. “emzir beni yavrum”, “amınla emzir, amınla emzir” diye sayıklarken amını somuruyordum. Hatice inliyor kendini kasıyor kesik kesik bir şeyler söylemeye çalışıyordu. Elimin birini götüne attım off göt yanaklarının arasını okşuyordum. Dilim sürekli amında yalıyordu. “of amcığın harika yavrum”, “birazdan sikeceğim senin amını” gibi sözler diyordum. Sikim taş gibi olmuştu. Ayağa kalktım. Meme uçlarına hafif bir sille attım. Bacaklarının arasına yerleştim sikimin kafasını amının dudaklarına sürtüyordum sikimin kafasını. Haticenin dudaklarına yapıştım. Yapıştığım an amına kökledim sikimi dibine kadar girdi. Off kaygan amcığına köklemiştim dibine kadar soktum. Ellerimle götünü okşuyordum. Okşarken amını sikmeye başladım Haticenin dibine kadar sokup sokup çekiyordum sikimi. “off yavrum amın harika amını sikmek harika”, “orospu amcığı gibi ateşli amcık seninki” diyordum. Hatice tırnaklarnı sırtıma geçiriyor. Ensemi ısırıyordu. Durmadan sikiyordum. Amını, sikim kaybolup çıkıyordu durmadan pompalamaya başladım. Sikerken taşaklarım şak şak çarpıyor sesler çıkarıyordu. Bir süre siktim bu pozisyonda. Birden durdum sikimi çektim Hatice’yi götünden kucakladım indirdim. Ters çevirdim başını masaya bastırdım. Dimi sırtında gezdirirken sikimi götünün arasına amına sürtüm. Tekrar arkadan domalmış ayrılmış amına kökledim. “ooff amını siktiğim harikasın” dedim. Tekrar hızlandım dibine kadar vuruyordum amının.sürekli vuruyordum amına sikim kayıp kayıp çıkıyordu. Hızlı hızlı sikiyordum sikerken ellerimle göt yanaklarına şakşak vuruyordum. Orospu gibi sikiyordum Hatice’yi, Hatice inledikçe daha sert vurmaya başladım amına, Hatice’nin inlemeleri arttı bende geliyordum, daha hızlandım daha sert sokuyordum Haticenin amına offfff amının dibine anidennnnnn geldim hiç durmuyordum zevkten Haticenin götünü avuçlamış sıktıştım. İkimizde bağırarak boşaldık. Vakit bayağı geçmişti.
338 notes
·
View notes
Text
Otobüsdede yaslamanin ayri bir zevki oluyor himmm😘😉
2K notes
·
View notes
Text
KAYNANAMI KAYINPEDERİ BOYNUZLARKEN YAKALADIM
Tehditle amına götüne ortak oldum ;)
Adım Alper. Mesleğim öğretmenlik. Karımla eğitim fakültesinde tanıştık ve sevişerek evlendik ve halen bol bol sevişip sikişmeye devam ediyoruz. Karım balık etli, iri ve diri göğüslere sahip, büyük kalçaları olan, seks düşkünü, güzel bir kadın. Birbirimizi nasıl mutlu edeceğimizi çok iyi biliyoruz ve bol miktarda sikişerek birbirimizi doyuruyoruz. Karımı istediğim zaman sikebilmenin verdiği rahatlıkla gözüm diğer kadınlara hiç kaymamıştır.
Evliliğimizin üçüncü yılında bebeğimiz oldu. Biz işteyken bizim evde bebeğimizin bakımıyla kaynanam ve kayınbabam ilgileniyordu. Anasına bak kızını al atasözünün gerçek olduğunu kaynanama bakınca anlıyorum. Kaynanam da eşim gibi kıvrımlı ve sexy vücut hatlarına sahip, ancak seksapelini giyimiyle veya tavırlarıyla asla ortaya koymayan eşine sadık bir kadın.
Karımla farklı okullarda görev yapıyoruz. Karım müdür yardımcısı olduğu için eve benden daha geç gelir. Ben öğretmen olduğum için eve erken gelip, karımın ailesini erkenden eve yollarım. Pazartesi günleri öğleden sonra 3 saat dersim vardı. Bir Pazartesi programların değiştiğini ve öğleden sonra dersimin olmadığını öğrenince, karımın ailesine sürpriz yapmaya karar verdim ve onları aramadan eve geldim.
Zili çalmadan kapıyı kendi anahtarımla açtım. Tam seslenecekken koridordaki halının üstüne atılmış sexy kıyafetler beni durdurdu. Siyah süper mini yırtmaçlı bir elbise, siyah dantelli külot, sutyen, jartiyer ve ayak bileğini ve parmakları açıkta bırakan yüksek topuklu bir çift ayakkabı ve kayınpederimin kıyafetleri. İçeri doğru sessiz bir şekilde ilerledim. Banyodan sesler geliyordu. Sessizce banyo kapısına ilerledim. Kapı kapalıydı. Anahtar deliğinden baktım, ama içeriyi göremiyordum. Ancak duşun altında çıkan seslerden kayınpederimin kaynanamı sert bir sekilde siktiğini anlamıştım. Görmesem de kaynanamın çıkardığı sesler ve koridordaki halının üzerinde gördüğüm sexy kıyafetleri yarağımı dimdik yapmıştı.
Demek ki biz evde yokken kaynanamla kayınpederim çılgınca fantazi yapıp, sikişiyorlardı. Bu azgınların nasıl sikiştiklerini görmeden bana rahat yoktu. O an, müsait bir zamanda evin her odasına gizli kamera yerleştirmeye karar verdim. Sessiz bir şekilde evden çıkıp, arabada beklemeye başladım…
Arabada beklerken telefonum çaldı, arayan kayınpederimdi. Okuldan çıkınca oyalanmadan eve gitmemi, kaynanamın evde yalnız olduğunu söyleyince yaşadığım şoku size anlatamam. Kaynanam kayınpederi aldatıyordu. Bu skandalı kimseye anlatmamaya karar verdim. Anlatırsam boşanırlardı ve ben azgın kaynanamı sikme fırsatını kaçırabilirdim. Boş günümde eve gizli kameraları yerleştirdim ve beklemeye başladım. Kaynanamın kiminle sikiştiğini çok merak ediyordum. Birkaç gün sonra kim olduğunu öğrenecektim de!
Kaynanamın sikicisi alt kat komşusu Ahmet abiydi. Görüntüler elimdeydi. Kaynanam o etli ve kalın dudaklarıyla Ahmet abinin sikini dakikalarca emiyor, yalıyor Ahmet abiyi kendinden geçiriyordu. Ahmet abi de kaynanamı mutfakta, yatak odasında, salonda, koridorda şekilden şekile sokup amını götünü defalarca sikiyordu. Görüntüler şu ana kadar izlediğim bütün pornolardan ve karımla yaptığım sikişlerden daha fazla zevk verdi bana.
Kaynanamın evde tek olduğu bir okul çıkışı eve geldiğimde kaynanam mutfakta yiyecek birşeyler hazırlıyordu, sırtı bana dönüktü. Arkasından yaklaştım ve iri göğüslerini avuçladım, çadırı kurmuş yarağımı da dolgun kalçalarına yapıştırdım. Kaynanam benden kurtulmaya çalıştı ve kurtuldu da. “Sen ne yaptığını sanıyorsun sapık!” diyerek okkalı bir tokat attı. Bu tokat beni daha da çıldırtmıştı. Ağzını elimle kapatarak yatak odasına sürükledim.
Odada, “Bırak beni sapık!” diyerek beni yumruklamaya ve tekmelemeye başlayınca, kaynanama sağlam bir tokat yapıştırdım, bayılır gibi sendeledi. Yatağa itekleyip, “Bırak bu namuslu kadın ayaklarını, Ahmet abiyle sikiştiğini biliyorum, görüntüler elimde!” dediğimde kaynanam şok olmuştu. Elbisesini ve iççamaşırlarını yırtarcasına çıkardım. Koca memeleri ve dolgun vücudu ile altımda çırılçıplak titriyordu. Ben de soyunup, boxerimi indirdiğimde kazık gibi yarağımı görünce gözü korkmuştu. Önce amını yaladım bir güzel, heyecandan ve korkudan amı çabucak şelale kıvamına gelmişti. Bacaklarını ayırıp yarağımı yerleştirdim amına. Büyük bir zevkle yavaş yavaş orospu kaynanamın amına pompalamaya başladım. Az sonra kaynanam altımda inim inim inlemeye başlamıştı. Kaynanamı sikerken çıkardığı inleme sesleri beni delirtiyordu…
Kaynanama, “Bundan sonra senin sikicin benim, ikinci karımsın bundan sonra! Ahmet abiyi postalıyorsun, ben de sessiz kalmaya söz veriyorum! Tamam mı?” dedim. Kaynanam, “Tamam erkeğim, tamam sikicim, tamam kocacığım!” diyerek beni altına aldı ve yarağımın üstünde deli gibi zıplamaya başladı. İri ve diri göğüsleri bu pozisyonda nefis görünüyordu. Göğüslerini avuçladığımda daha bir zevke geliyordu. Sıcak ve sulu amcığından akan zevk suları ikimizi de zevkin doruklarına çıkardı. Kaynanam defalarca boşalmıştı…
Kaynanamı üstümden indirip önümde domaltmaya çalışırken, ani bir hareketle o etli ve kalın dudaklarını yarağıma yapıştırdı. Yok böyle bir zevk size anlatamam, karım da güzel sakso çeker, ama orospu kaynanamın etli dudaklarının etkisinden olsa gerek kendimi sarhoş gibi hissediyordum. Yapıştı bırakmıyor, yarağımı dudaklarından zorlukla kurtardım ve önümde domalttım.
Kaynanamın götü amından akan zevk sularıyla doluydu. Arkadan götüne kökledim ve hızlı hızlı sikmeye başladım. Her pompaladığımda çıkan ‘Şlap şlop!’ sesleri ikimizi de delirtiyordu. Kaynanamın götünü sikerken inleme sesleri ayyuka çıkınca ağzını tekrar elimle kapamak zorunda kaldım. Bu pozisyonda artık dayanacak gücüm kalmadı ve böğüre böğüre kaynanamın götünün içine patladım…
Kaynanam artık ikinci karım gibi oldu, tek kaldığı günlerde deliler gibi sikişiyoruz. Karım da, kayınbabam da bizden şüphelenmiyor. Hele haftasonları gittiğimiz yazlık evimiz tam Festival oluyor bana. Önce karımı büyük iştahla yorgunluktan bayıltana kadar sikiyorum. O esnada yan odada kaynanam da kayınpederle sikişiyor. Kayınpederimin de pili bitip uykuya dalınca, kaynanamı alt kata indirip, sessiz ama tutkulu bir şekilde sikiyorum. Karım veya kayınpederim bizi yakalarsa da hiç sorun olmaz, azgın kaynanamla yoluma devam ederim.
65 notes
·
View notes
Text
Yürüyüşüm değişti !
Selam arkadaşlar, İsmim Zeliha, 29 yaşında, 1,68 boyunda ve 60 kiloda, kapalı bir bayanım. Kapalı derken, kocamın zoruyla kapandım. Bir kızım var 10 yaşında. Sezeryanla olduğu için başka çocuk istemedim. Kocam zorlasa da, ben hep karşı çıktım, bir daha çocuk yapmadım.
Kocam fabrikada vardiyalı bir işte çalışır. Kazancı fazla olmadığı için maddi durumumuz da pek iyi değil, ama geçinip gidiyoruz işte. Kocamla malesef monoton bir hayatımız var. Kendisi 1,70 boyunda ve 95 kiloya yakın. Kendine hiç bakmaz. Ne giyinmesini bilir, nede kadın ruhundan anlar. Ama sorsanız yatakta ondan iyisi yok. Yatakta ise 5 dakika bile sürmez ilişkimiz, sonra da, "Bu kadar uzun kimse yapamaz, benim kıymetimi bil!" diye övünür. İnanın 11 senelik evliliğimde bir kez olsun seksten zevk almadım. Ne doğru dürüst öpüşmesini bilir, nede başka yerlerimi öper sever. Bir kez başka kadınlardan duyduğum için ben ona oral yapmaya niyetlendim, bana söylemediği laf, etmediği hakaret kalmadı. "Öyle şeyleri orosbular yapar, yarın birgün benim de sana yapmamı beklersin!" falan filan...
Bir gün bizim oturduğumuz mahallede bir müstakil ev satıldı. Alan kişiler Türk olduğu için çok sevindim. İnşallah iyi insanlar olur da en azından komşuluk yaparız diye ümit ettim. İsimlerini sonradan öğrendiğime göre, Jale ve Hakan isminde evli bir çift imiş alanlar. Durumları çok iyiye benziyordu, adamın makam arabası gibi koskocaman bir arabası, hanımında da son model bir Jip vardı. Taşınırlarken ben kocama, "Bir hayırlı olsun ve hoşgeldin diyelim, çay, kurabiye, börek falan yapıp yanlarına gidelim. Malum adamlar sabahtan beri taşınmayla uğraşıyorlar!" dedim. Kocam başta mırın kırın etse de razı oldu ve gittik. Jale hanım ve kocası Hakan çok ama çok iyi insanlara benziyorlardı, öyle havalı falan hiç değiller, aksine çok mütevazi idiler. Bize karşı da çok iyi davrandılar ve teşekkür ettiler.
İki gün sonra Jale hanım elinde benim bıraktığım tepsi ve çantayla kapımı çaldı. Güzel bir çiçek almış ve çantayı da çukulata ile doldurmuştu. Jale hanıma, "Neden zahmet ettin, ne gerek vardı..." diyerek içeri buyur ettim ve akşama kadar oturduk, sohbet ettik, çay kahve içtik. O günden sonra çok samimi olduk. Kocam, Hakan'ı beğenmese de ziyaretlerine kocamla beraber gidip gelmeye başladık. Kocam sanırım Hakan'ı kıskanıyordu. Hakan 1,80 boylarında ve çok atletik bir vücuda sahipti. Genelde çok dar gömlek veya tişört giyerdi. Adamdın vücudunda yağ denen bir şey yoktu nerdeyse. Hakan'ın birkaç tane Süpermarketi varmış ve yanında nerden baksan 35-40 kişi çalışıyormuş.
Bir akşam yine onlara oturmaya gitmiştik. Sohbet esnasında konu işten güçten açılınca, Jale bana, "Sen neden çalışmıyorsun Zeliha, eve katkın olur ve en azından evde boş oturmazsın!" dedi. Kocam hemen atladı, "Gerek yok, ben çalışıyorum! Hem kapalı olduğu için ona iş vermezler!" dedi. Jale de kocama, "Eğer isterse bizim Markette kasada çalışabilir. Hem ben de sürekli Marketteyim, beraber gider geliriz, gözün arkada olmaz!" dedi. Akşam evimize dönünce kocamı yalvar yakar ikna etmeye çalıştım. Sonuçta ayda 1.400 Euro maaş alacağım için ikna oldu. Dünyalar benim olmuştu.
Birkaç gün sonra işe başladım. Kızım okula gittiği için sabah 8'den 16'ya kadar çalışıyordum. İşi çok çabuk öğrendim, kasa işi çok kolaydı ve 2 aya kalmadan neredeyse herşeyi biliyor ve her işe yardım ediyordum. Jale ile de çok yakın arkadaş olmuştuk. Birgün sabah yine Jale'nin arabası ile işe giderken, konu evlilikten, mutluluktan açıldı ve sonunda sekse geldi. Jale bana, "Seks hayatınız nasıl gidiyor Şekerim?" diye sorunca ben, "Ehh işte, öyle böyle idare ediyoruz!" diyerek geçiştirdim. Ama o anlatırken ağzım açık kaldı. Kocası ile yaptıklarını anlatırken hem gözünün içi gülüyor, hemde ara sıra kasığını tutup, "Sorma, benimki akşamdan sevişmeye bir başladı mı, sabah saat 3'e 4'e kadar yapar. Aramızda kalsın, Hakan'ınki oldukça büyük, bazen karnıma ağrılar girer, bazen de yürümek bile zor gelir, resmen yürüyüşüm değişir. Üstelik beni yalayarak 1-2 kez Orgazm etmeden asla girmez bana!" dediğinde bende film koptu. "Yalar mı? Nasıl yalar?" diye sorduğumda, Jale başladı gülmeye ve "Nasıl yalayacak, amımı götümü, her tarafımı yalar! Hele bazen 69 oluruz, bu en sevdiği pozisyon, işte o zaman yarım saate yakın o beni, ben de onunkini yalarım!" demez mi. O gün iş yerinde çalışırken aklım başımda değildi, sürekli Jale'nin anlattıklarını düşünüyordum.
Pazartesi sabah birlikte işe gitmek için yine Jale'nin arabasının yanına indim. Jale evden çıktığında yürüyüşü değişmişti, resmen bacakları ayrık ayrık ve zorla yürüyordu. Bana gülümseyip, "Günaydın!" dedi. Arabaya otururken altına küçük bir yastık koyunca, "Hayırdır ne oldu, hasta mısın, istersen sen gelme ben otobüsle giderim!" dedim. Jale, "Yok canım birazdan geçer popomun sızlaması, dün gece Hakan yine coştu ve son olarak arkadan yaptı, oranın da hastası, girince çıkmak bilmiyor!" dedi ve güldü. "Arkadan derken?" diye sorunca, "Ahh Zeliha, sen de bu yaşına gelmişsin, genç kız gibi soru soruyorsun. Arkamdan yaptı, yani götümden sikti, şimdi anladın mı?" dedi. Ben şaşkınlıkla, "Gerçekten mi?" diye sorunca, "Niye inanmıyorsun kız, kocan seni hiç arkadan yapıyor mu?" dedi. Ben de nasıl oldu bilmem ama, "Bırak arkadan yapmayı, önden bile doğru dürüst yapmaz!" dedim. "İlahi Zeliha, tam bir alemsin valla!" dedi ve gülüştük, devam ettik yolumuza.
O günden beri ailecek bir araya gelmelerimizde gözüm hep Hakan'ın önüne kayıyordu. Pantolonun önü öyle şişkin duruyordu ki, içim bir tuhaf oluyordu. Ama Hakan'ın da ara sıra bana baktığını yakalamıştım. Utanıp başka yere baksam da, genelde mutfağa gidip gelirken götüme baktığını hissediyordum. Günlerim artık daha bir değişik geçiyordu, kocamı aldatmak asla aklımdan geçmiyordu, ama kaçamak bakışlarla halen Hakan'ın önüne bakmaya devam ediyordum. Ve hayaller kuruyordum...
Yaz tatili vakti geldi. Ben Markette işe başlamadan çok önce kocam çalıştığı Fabrikadan 3 haftalığına izin almıştı, birlikte Türkiye'ye gidecektik. Ama şimdi benim durum değişmişti. Markette herkes eski çalışanlar olduğu için millet izinini ayarlamış, ama bana izin yoktu. Samimiyetimizi kullanıp özel bir muamele de istemedim. Hakan abi de, "Zeliha, söz, seneye yaz tatilinde sana 4 hafta izin vereceğim, bize yardımcı oldun bu sene, ben de unutmam bu iyiliğini!" dedi ve teşekkür etti. Ben artık kocama, "Siz bensiz gidin memlekete!" demek zorunda kaldım. Kocamla kızımı taksiye bindirdik ve havaalanına gittiler. Akşam Türkiye'den aradı kocam ve "Bizi merak etme, sen kendine dikkat et, biz babamlarla iyiyiz burda!" dedi.
Ertesi sabah işe giderken, Jale, "Kızımla 2 hafta okulu ile tatile gidiyoruz. Velilerden iki kadın da gitmesi lazımmış, ben de bu sene tatile gidemiyorum diye kabul ettim! Zeliha bak buralar sana emanet. Hakan yemek ve çamaşır işinden anlamaz, ben sana bir anahtar vereyim, bizim eve de bakar ol, ama lütfen kızma ve sana 1 maaş da ikramiye verelim, yoksa Hakan kabul etmez!" dedi. Ben, "Seve seve yaparım, ikramiyeye ne gerek var!" desem de, Jale ısrar edince extra maaşı kabul ettim.
Bir gün sonra Jale'yi kızı ile havaalanına Hakan abi götürdü. Hakan abi genelde akşamları eve saat 19-20 arası gelirmiş, ben de o gün işten çıktım doğru Hakan abilere geçtim. Evi toparladım, bir güzel de yemek hazırladım. Masayı hazırladım ve çıktım. İkinci gün yine mesaiden sonra onların eve gittim, yemek yaptım, masayı hazırladım, tam çıkmak üzereyken Hakan abi erkenden geldi. "Zeliha dünkü yemek harika idi, ellerine sağlık, ben alışkın değilim öyle güzel yemeklere, Jale pek anlamaz, bak beni şişmanlatacaksın onlar gelene kadar!" diye takıldı.
"Afiyet olsun!" deyip çıkacakken, "Zeliha nereye? Otur, beraber yiyelim, sen de yalnızsın ben de, bir tencere yemeği kim yiyecek?" diye ısrar edince, birlikte yemeyi kabul ettim. Yemek yerken Hakan abiyi Jale aradı, yarım saat konuştular. Yemekten sonra Hakan abi, "Zeliha oldu olacak bir de çay demle de içelim!" deyince, kıramadım çayı da demledim. Tam çaylarımızı salona götürmüştüm ki kocam aradı. Hakan abiye sessiz olmasını işaret edip, telefonu açtım. Kocam, "Nerdesin?" diye sorunca, "Evdeyim!" dedim. Kısa bir konuşmadan sonra kapattı telefonu. Hakan abi gülerek, "Niye burda olduğunu söylemedin Zeliha?" dedi. Ben de, "Neme lazım, yanlış anlar, bana kızar!" dedim. "Zeliha bozulma ama senin kocan biraz yabani! Birbirinizden ayrısınız ve seninle 1 dakika bile konuşmadı ve ilk sorduğu şey de 'Nerdesin?' oldu!" dedi. "Aman Hakan abi, bu böyle gelmiş, böyle gider, malesef değişmez, haklısın kocam odunun teki!" dedim.
Çaylarımızı içerken Hakan abi, "Ben üzerime rahat bir şey giyeyim, oturur sohbet ederiz, nasıl olsa artık arayan soran olmaz!" dedi. Üzerine bir tişört ve spor pantolonu ile geldi içeriye. Ama eşofman tarzında giydiği şey çok ince olduğu için önündeki şişkinlik çok net görünüyordu. Sohbete başladık, çay kahve derken saat 22:00 olmuştu. Ben artık gitmek için müsade istedim. Hakan abi, "Zeliha yarın Pazar iş yok, otur. Hem uykun gelince geç misafir odasında yat. Korkacak bir şey yok, yabancı mıyız?" deyince ben gaza geldim, "Yoo niye korkayım, korkmuyorum, ama ben gideyim!" dedim. Hakan abi, "Bak sen de ben de yalnız oturmaktansa sohbet ederiz biraz daha!" diye ısrar edince kıramadım.
Ben gitmekten vazgeçince, Hakan abi kilere indi ve bir şişe beyaz Şarapla yukarı geldi tekrar. "Zeliha hiç Şarap içtin mi?" dedi. "Hayır içmedim, hem alkol günah degil mi?" dedim. "İlahi Zeliha, Şarap alkol değil ki, üzüm suyu. Gel felekten bir gün çalalım, aramızda kalır, söz! Jale bunu çok sever, ama eğer sen yok ben içemem, bana ağır gelir diyorsan, içme!" dedi. O sırada yine gaza geldim, "Jale içiyorsa bana niye ağır gelsin ki, tamam içelim!" dedim. Kalktı slow bir müzik açtı ve iki bardak getirdi. İkimize de yarımşar kadeh doldurdu (Şarap öyle içilirmiş sonra öğrendim) ve sohbete koyulduk yine...
Üçüncü kadehten sonra başımın döndüğünü hissettim, vücudumun heryerini ateş basıyordu sanki. Hakan abi de, "Bak yanakların kızardı, istersen fazla içme!" dedi. Ben de gülerek, "Haklısın, her tarafımı ateş bastı, nasıl üzüm suyuysa bu Şarap!" dedim. O sırada Hakan abi, "Dur ateşine bir bakayım!" diyerek karşı koltuktan kalktı, yanıma oturdu. Elinin dışı ile yanaklarıma temas edip, "Valla haklısın, yanakların ateş gibi yanıyor resmen!" dedi ve güldü. Sonra da, "Biliyor musun, yanakların kızarınca daha tatlı oldun!" deyince utandım, yüzümü çevirdim. Hakan abi, "Utanacak bir şey yok Zeliha, gerçekten güzel oldun, zaten güzel bir kadınsın, ama böyle daha güzel oldun! Ama istersen eşarbını ve üzerindeki ceketini çıkar, yoksa havale geçireceksin!" deyip gülümsedi.
Eşarbı çıkardım, saçlarımı serbest bıraktım (Saçlarım nerdeyse kalçalarıma kadar uzundur). Sonra ceketi de çıkardım. Altımda sıfır kollu ve daracık tişört olduğunu unutmuşum. Göğüslerim oldukça büyük ama dik olduğu için, Hakan abi, "Offf Zeliha, böyle bir güzelliği neden saklıyorsun?" dedi. Ben yine utanıp, "Aman, sanki güzel olsam ne olacak, kıymetini bilen olmadıktan sonra!" dedim. O sırada Hakan abi saçlarımı kafamdan aşağı ta kalçalarıma kadar okşayıp, "Bu güzelliğin kıymetini bilmeyeni vurmak lazım, nasıl bilmez ahmak kocan?" dedi. Eli kalçamın üzerinde kaldı. Kalçamı okşamaya başlayınca, "Hakan abi yapma lütfen..." diyerek döndüm. O sırada yanağımdan öyle sıcak öptü ki, bir tuhaf oldum. Bir yandan hoşuma gitmişti, bir yandan da, "Abi yapma lütfen..." demeye devam ediyordum.
Boynumu, boğazımı öpmeye, kulak mememi emmeye başladı. Sonra kulağıma, "Şarap da aramızda kalacak, bu yaptıklarımız da, ben artık dayanamıyorum, lütfen kırma beni Zeliha!" dedi. Bedenim titriyordu resmen. Ağzım, "Yapma!" dese de, içimden devam etmesini umuyordum. Yavaşca arkamdan tişörtümü çıkarttı ve hemen sütyenimi de açtı, önüme geçti. Ben, "Abi yapma..." dedikçe göğüslerimi ve meme uçlarımı emiyordu. Bacak aram resmen ıslanmıştı, ne oluyordu bana, arzularıma karşı koyamıyordum...
Salondaki koltukları çok genişti, yatak gibiydi nerdeyse. Beni yatırdı ve eteğimle külotumu çıkarttı. "Yapma abi..." desem de, bacak arama yumulmuştu bile. Ordan sonra bende Film koptu. Amımı öyle bir yalıyordu ki, dilini içine sokarak, am dudaklarımı tek tek emerek, klitorisimi dudaklarının arasında sıkıştırıp sündürerek. Bana birden bir titreme geldi, ölüyorum sandım ve amımdan resmen sular akmaya başladı. Orgazm dedikleri bu olsa gerek. İnanın yarım saate yakın yaladı amımı ve o yarım saatte 3 kez Orgazm oldum. Bulutlarda uçuyordum resmen. 11 yıllık evliydim, ama bu duyguyu daha önce hiç yaşamamıştım.
Sonunda doğruldu, beni kucağına aldı ve ikinci kata çıktık. Ben kucağında, bir yandan dudaklarımı emiyor, bir yandan merdiven çıkıyordu. Bu nasıl bir adam böyle diye düşünürken yatak odasına geldik. Koskoca bir yatakları vardı, yatırdı beni. Ve önümde soyunmaya başladı. Boxerini çıkarınca nerdeyse dilimi yutuyordum. Aman Tanrım, o nasıl bir yaraktı öyle, uzunluğu nerdeyse bileğim kadar ve başı kalın mı kalın. Jale demek ki, "Hakan'ınki oldukça büyük!" derken abartmamıştı.
Hakan yarağını ağız hizama getirip, "Şimdi de senin hünerlerini görelim bakalım!" diye dudaklarımın arasına doğru dayadı. Sıra bende idi, beni böyle dili ve ağzı ile 3 kez Orgazm eden adama mümkün mü yok demek. Yarağını yalamaya başladım. Ama kafası bile ağzıma sığmıyordu, zorlanıyordum iyice. Acemice ve korku içinde elimden geldiği kadar yaladım...
10 dakika geçmeden, Hakan, "Şimdilik yeter bu kadar! Şimdi de amının hünerlerine bir bakalım!" deyip yarağını ağzımdan çekti. Yatağa yanıma sırtüstü uzanıp, "İlk seferinde gel sen üzerime canım!" dedi. (Kocam beni sikerken hep altına alırdı). Üzerine çıktım, am dudaklarımla Hakan'ın göbeğine yapışmış yarağı üstünde ileri geri giderek, am sularımla resmen yıkadım yarağını. En sonunda yarağı başından tutup ıslak amımın ağzına yerleştirdim. Amım o kadar ıslak olmasına rağmen sırf o kocaman başını içime alana kadar öldüm nerdeyse. Ama Hakan hiç alttan hareket etmiyor, "Aşkım sen kendin ayarla, yavaş yavaş. Hepsi girince biraz acır belki, ama sonra alışırsın!" diyordu. Ona söylemesi kolay, o yarak sonuçta bana giriyordu. Amım yırtılıyor sandım, ama sonunda yarısını almıştım ve artık durmak niyetim de yoktu. Biraz daha, biraz daha derken sonunda taşaklarına kadar oturdum. Yarağını sanki midemde hissediyordum. Yarağı komple içimde iken hiç kımıldamadan, 10 dakikaya yakın sadece öpüştük. Sonunda dayanamadım ve hafiften kalkıp oturmaya başladım...
Tanrım bu ne güzel bir şeydi böyle, amımın duvarlarında kalın yarağının damarlarını hissediyordum. Amım yarağına alıştıkça alıştı ve benim hareketlerim de daha bir serileşti. Gittikçe hızlanan bir tempoyla kalkıp oturuyordum artık. Kocamdan alışık olduğum için bitecek korkusu ile, bir ara çok hızlanmışım. Hakan, "Aşkım acele etme, daha sabaha kadar vaktimiz var, sabaha kadar o senin, elinden alan yok, tadını çıkar!" demesi ile yavaşladım.
15-20 dakika sonra Hakan beni üzerinden indirip altına aldı, bacaklarımı omzuna attı. Yarağını amıma tek seferde köküne kadar sokunca tekrar yırtılıyorum sandım. O esnada öyle bir bağırmışım ki, nerdeyse tüm mahalleyi ayağa kaldıracaktım. Hakan, "Aşkım sakin ol, adam öldürüyorum sanacaklar!" diye güldü. "Gülme aşkım, o yarak sana girse ölürsün valla!" dedim. Ufak ufak hızlanarak pompalamaya başladı. Artık Orgazmlarımı saymaktan vazgeçmiştim. Ama bende tam yine bir titreme başladığında Hakan iyice hızlandı. Ben yeniden Orgazm olurken Hakan da boşaldı. (Kocamla hiçbir zaman aynı anda boşalmamıştım). İçime Hakan'ın dölleri bahçe hortumundan akar gibi akıyordu. Birbirimize kenetlendik ve içimden çıkmadan beni üstüne aldı.
İyice yorulmuş ve mayışmıştım. Hakan altımda ve yarağı içimde, bir saate yakın uyumuşum. Hakan'ın alttan amıma pompalamasıyla uyandım. Dudaklarına dudaklarımı verip öpüştükten sonra, "Sen nasıl bir insansın böyle, halen mi sikiyorsun beni?" demem gülüp, "Evet, doyamıyorum sana!" dedi ve beni üstünden indirdi. Beni dört ayak pozisyonuna alıp arkama geçti. Yine sikecek diye beklerken, başladı hem amımı hem götümün deliğini yalamaya. Böyle bir zevk yok dünyada, perişan oldum.
Sonunda götümün deliğine okkalı bir tükürük bırakıp, o koca yarağını götüme dayadı. Niyetini anlamıştım, götten sikecekti beni. Telaşla, "Hakan yapma kurban olayım, oraya girmez, ölürüm valla, hem ordan daha hiç yapmadım!" desemde, Hakan'ı durdurmak imkansızdı.
Ama ne kadar denediyse de girmedi. Komodinden kreme benzer bir şey aldı ve bu sefer hem yarağını, hem götümün deliğini kremledi. "Aşkım kasma kendini, ben bu götü sikmezsem uyuyamam, kasarsan acır, serbest bırak kendini!" dedi. En sonunda yarağının kafasını götüme öyle bir geçirdi ki, dudağımı ısırdım, gözümden yaş geldi. Hakan, "Bak aşkım kafasını aldın işte, gerisi kolay!" dese de ben ölüyordum acıdan. Yarağının kafası götümde hareketsiz beklerken bir yandan da amımı okşamaktan alamıyordu kendini. Amımı okşadıkça ben gevşedim ve sonunda milim milim de olsa, o koca yarağı götüme tam almıştım. Yavaş yavaş acı geçti ve o koca yarak götüme girip çıktıkça resmen zevk almaya başladım. Tabii amımı da sürekli okşamaya devam etti. Yarım saate yakın götümü sikti ve en sonunda içime boşaldı. Yarağını götümden çıkarmadan yan yatırdı beni, 66 pozisyonunda arkamdan bana sarıldı ve uykuya daldık...
Sabah bir uyandım ki, o koca yarağı halen götümde. Yavaşça kendimi çekip yataktan kalktım. Duşa gidecektim, ama yürümekte zorlanıyordum. Jale'nin yürüyüşünün bazen neden öyle değiştiğini şimdi çok iyi anlıyordum. Duşumu yaptım. Kahvaltıyı hazırladım ve Hakan'ı uyandırdım. Yüzünde bir gülümsemeyle beni öptü ve "Aşkım harikaydın dün gece! Artık bizimkiler gelene kadar buradasın, hiçbir yere göndermem seni!" dedi...
O günden beri artık sikişmeden duramıyoruz. Fırsat buldukça, arabada, depoda, bazen de Otelde beni sikmeden bırakmıyor. Seni çok seviyorum koca yaraklım ve o yaraksız yaşamak istemiyorum!
[Zeliha]
149 notes
·
View notes
Text
Çalışmaya başlayan ev hanımıyım.
Merhaba, ben Burcu, 27 yaşındayım ve 5 yılık evliyim. Kirada oturuyoruz ve henüz çocuğumuz yok, önce para biriktirip bir ev alalım, çocuğu sonra yaparız dedik. Öyle çok güzel bir kadın değilim, 1.64 boyunda ve 60 kilodayım. Dolgun denilebilecek göğüslerim ve zayıflatmaya çalıştığım geniş popom var.
Kocamla pek öyle renkli bir cinsel yaşantımız yok. Yatakta mecburen ön sevişmeyi uzun tutup öyle sikişmeye başlarız, çünkü kocamın siki geç sertleşir ve çabuk boşalır. Bundan pek zevk almam, ama kocamın zevklenmesi hoşuma gider. Kocam işini bitirince ben de onu yanında mastürbasyon yaparak orgazm olurum.
Evlenmeden önce başka bir erkek siki de görmediğim için, sikinin normal boyutta olduğunu düşündüm hep. ölçmedim ama sertleşmiş haliyle yaklaşık orta parmağım uzunluğunda bir siki var.
Son zamanlarda kocam sikini daha çabuk sertleştirmek için yatağımızda laptoptan porno filmler açmaya başladı. Bazıları iğrençti, ama özellikle amatör pornolar kocamı çok etkiliyordu. Evli çiftlerin yataklarına başka erkekleri aldıkları filmler gerçekten kocamda çok işe yarıyordu ve çok çabuk tahrik oluyor, siki çabucak sertleşiyordu.
O filimlerde beni en çok etkileyen şey ise, daha çok karın kasları olan, uzun boylu yakışıklı erkeklerdi. Filmlerdeki devasa sikler beni tahrik etmekten daha çok korkutuyordu. Kocam bu filmleri izleyip siki sertleşince hemen amıma giriyor ve fantazi olsun diye beni başka erkeklerin altında hayal ettiğini anlatıp sikerek kısa sürede amımdan çıkıp korunmadığım için göbeğimin üzerine boşalıyordu. Kocamın o tahrik olmuş hali benim de çok hoşuma gidiyor ve anlattığı fantazilere itiraz etmiyordum. Artık neredeyse her sikişmemiz bu tür fantazilerle olmaya başlamıştı...
Kocam benim gibi lise mezunu ve yaklaşık 10 yıldır sigortacı Mehmet beyin yanında çalışır, şirketi beraber büyüttüler denebilir. Geçen ay şirkette çalışan bir bayan eleman evlenip işi bırakınca yerine yeni birini bulamadılar. Mehmet bey kocama beni sormuş, "Burcu çalışmak istemez mi?" diye. Ben ev hanımı olduğumdan hiç iş tecrübem yoktu. Ama kocamın da ısrarıyla işi kabul ettim, sonuçta bütçemize katkı sağlayacaktım. Kısa bir seminerden sonra şirkette telefonla satış yapmaya başladım.
İş yerinde bireysel sigortaları telefonla ben idare ediyor, büyük fabrika müşterilerine de kocam gidiyordu. Kocam o sırada büyük bir kereste fabrikasının sigorta poliçesini kabul ettirmeye çalışıyordu. çok uğraştı, ama poliçeyi bir türlü satamadı. Patron Mehmet bey de kocamı zorluyordu o işi halletmesi için.
Bir gün sabah şirkete gittiğimizde Mehmet bey bizi odasına çağırdı ve "Bakın, bu iş çok önemli, bunu halledebilirsek diğer fabrikalara referans olarak kullancağız. Bazı adamlar kadına hayır diyemez. Yarın bir kez de beraber gidin, poliçeyi de sen anlat Burcu. Korhan sen fazla söze girmeden sadece Burcu'ya destek ol!" dedi. Kocam, "Tamam abi!" dedi, ama kocamın moralinin bozulduğu yüzünden yüzünden belli oluyordu.
İşin detaylarını üçümüz aramızda konuştuktan sonra biz Mehmet beyin odasından çıktık, masalarımıza döndük. Az sonra Mehmet bey beni arayıp, "Burcu, iki dakikalığına odama gelir misin, söylemek istediğim bir konu daha var!" dedi. Yanına gidince, "Burcu, bu görüşeceğiniz fabrikanın muhasebecisi duyduğuma göre çarıklı herifin teki. Sen güzel giyin, etek, gömlek, ceket giy, gözü sendeyken zaten kabul eder işi!" dedi. Bunu bana tuhaf bir şekilde sırıtarak söylediği için çok hoşuma gitmedi, ama söylediklerinde haklı olabilirdi.
Ertesi sabah evde siyah dar ve kısa eteğimi giydim. üzerime beyaz bir gömlek, içime de göğüslerimi belli edecek şekilde alttan toplayıp sıkıştıran bir sutyen ve gömlek üzerine de siyah ceketimi giydim. Kocam beni o halde görünce, "Amma resmi giyindin aşkım. Ben böyle kot pantolonla yanında amatör kaldım!" dedi. Ben de, "Aşkım, bu fabrikaya satacağımız poliçe çok önemliymiş, ben de konuyu çok iyi bilmiyorum, adamın dikkatini dağıtmaya çalışacağım!" dedim. Kocam, "E nasıl yapacaksın?" dedi. Ben, "Bak şimdi!" dedim ve ceketimi çıkartıp gömleğimin üstten dört düğmesini açtım. Göğüslerim sutyenden patlayacak gibi gömlek arasından ortaya çıkmıştı. Koltuğa da otururken zaten kısa olan eteğim iyice altımda toplandı ve baldırlarım açıkta kaldı.
Kocamın gözleri parladı ve "Off aşkım, çok tahrik edici oldun böyle!" deyip dudaklarımdan öpmek için yaklaştı. Ben de gülümseyerek, "Dur aşkım, makyajımı bozma, bu kıyafetler senin için değil, gideceğimiz fabrikanın muhasebecisi için!" dedim. Kocam, "Orospu seniii!" deyip pantolonun üzerinden sikini okşadı. Yatakta kocam fantazi yaparken bana orospu, fahişe, kaltak, sürtük falan derdi, ama ilk kez yatak dışında bana orospu deyince bir tuhaf oldum.
Şirket arabasıyla görüşmeyi yapacağımız fabrikaya gittik. Aracı fabrikanın otoparkına park edip muhasebecinin odasına doğru yürümeye başladık. Etraftaki işçilerin gözü üzerimdeydi. Yaz olduğu için kısa eteğimden görünen çorapsız çıplak bacaklarıma bakıyorlardı. Aslında çok güzel bir kadın olmadığım için böyle ilgi görmek, beğenilmek benim de hoşuma gitmiş, kadınlık gururumu okşamıştı. Ofislere gelince muhasebecinin odasına kapısını çalarak girdik. Adam gerçekten Mehmet beyin dediği gibi paspal biriydi, yaşı da 50 civarındaydı. Masasının üzerinde aile fotoğrafı çerçeveli olarak duruyordu. Bize isteksizce, "Hoş geldiniz!" dedi. Masasının önündeki iki sandalyeye oturduk.
Ben dosyayı adamın önüne koyup, "Size sigortanız üzerinde açıklama yapacaktım..." dedim. Adam bana ve dosyaya baktı, ama masa adama göstermek istediğim yerlerime engel oluyordu. Adama, "Burası çok sıcak, klima da üzerime geliyor, şöyle sandalyemi çevireyim..." deyip masanın yan tarafına çekerek ceketimi de çıkarttım. Adam o anda sutyenimin toparlayıp sıkıştırdığı dolgun memelerime baka kaldı. Ben de bacak bacak üstüne atarak bacaklarımı ve baldırlarımı teşhir ettim. Kocam ise şaşkın şaşkın sanki ilk kez görmüş gibi bakıyordu bacaklarıma.
Adam biraz utanarak dosyayı eline aldı, poliçeyi okumaya başladı. Ben sandalyemden kalkıp, "Poliçenin bazı maddelerini size izah edeyim..." dedim. Yanına doğru gidip eğilerek ben de okumaya başladım yazanları. Adamın gözü memelerimdeydi ve ben de göğüs dekoltemi iyice ona yaklaştırmıştım. Kocam da güya bana destek olmak için konuşacaktı, ama sus pus bakıyordu sadece.
Zavallı muhasebeci iki dakikada ter içinde kalmıştı ve dikkatini veremiyordu. Ben adama, bu sigortaya güvenebileceğini ve ne zaman isterse beni şirketten arayabileceğini söyledim. Adam, "Haklısınız, inceleyince mantıklı geldi. Evet, diğer haklı olduğunuz konu da burası çok sıcak!" diyerek ayağa kalkıp ceketini çıkardı ve askıya asıp tekrar yerine oturdu. Adam ayaktayken kumaş pantolonu içinde sikinin kalktığı çok belli oluyordu. Gülmemek için zor tuttum kendimi.
Sonra çay ocağını arayıp bize çay getirtti. Ben de tekrar yerime otururken bacaklarımı bu sefer iyice açarak oturdum ki küloduma kadar görebilsin diye. çaylarımız içerken havadan sudan sohbet ettik. Adam kaçamak bir şekilde sürekli bacak arama bakıyordu. Birkaç dakikada o aksi adam yola gelmişti. Poliçemizi kabul edip imzaladı ve biz de teşekkür ederek çıktık odasından.
Arabaya binip şirkete giderken kocam, "Sen ne güzel hallettin işi ya... Ne kaltak karım varmış... Gurur duyuyorum seninle... Resmen adamın sikini kaldırdın... Ben yanınızda olmasaydım kesin sikerdi seni... Adam akşam seni düşünerek karısını ne siker ama..." gibi şeyler söyledi hep bana. Açıkçası kocamın bu şekilde konuşmasından alınmıyor, tam tersine tahrik bile oluyordum.
Şirkete varınca patronumuz Mehmet beyin yanına gittik. Kocam, "Abi, Burcu halletti işi!" dedi. Mehmet bey de gülümseyerek gözleriyle benim memelerimi işaret etti ve "Bunlara kim hayır diyebilir ki!" dedi. Hep beraber gülüştük. Yalan yok, Mehmet beyin memelerimi etkileyici bulması beni gururlandırmıştı.
Kocamla Mehmet bey abi-kardeş gibiler, ama Mehmet bey biraz pintidir, kocamın maaşını hep az tutar lise mezunu olduğu için. Fakat bugünkü iş çok önemli olduğundan, "İkinize de iyi prim var!" dedi. Sonra kocama, "Sen hemen git o bölgede poliçe satabileceğimiz diğer fabrikaların listesini çıkar!" dedi. Ben de kocamla birlikte odadan çıkacaktım ki, "Burcu, sen kal, konuşalım!" dedi. Kocam prim lafını duyduğundan mutluluk içinde odadan çıkıp gitti.
Mehmet bey, "Aferin kız zilli, nasıl hallettin bu işi, anlat bakayım!" dedi. Anlattım ben de vücudumu nasıl sergileyerek adamın başını döndürdüğümü falan. Çok keyiflenmişti Mehmet bey, "Aferin sana, yeri geldiğinde kaşarlığını göstereceksin!" dedi yine pis pis sırıtarak. Sonra, "Yarın mesaiden sonra seni akşam yemeğine çıkaracağım, lüks bir yere gideceğiz, güzel giyin!" dedi.
Ben şaşırmıştım, "E kocam gelmeyecek mi bizimle?" dedim. "Kocan yarın akşam mesaiye kalacak, pazartesiye yetiştirmesi gereken bir sürü poliçe teklifi var. Merak etme ben kocanla konuşurum!" dedi. Ben de, "Peki o halde!" deyip odadan çıkarken, Mehmet bey, "Kaşar seniii!" deyip popoma şaplak attı. Ne diyeceğimi bilemedim, ama zoraki gülümseyerek odasından çıktım. Akşam evde giderken kocama anlattım. Kocam da, "Merak etme, Mehmet abi sana teşekkür etmek için yemeğe götürecek seni, çok güzel!" dedi.
Ertesi gün sabah giyinip evden çıkacaktım ki, kocam, "Aaa böyle olmaz, Mehmet abi seni lüks bir yere götürecek, güzel giyin, çekici ol!" dedi. Ben, "Ne yani, Mehmet beye de mi teşhir edeceğim kendimi?" dedim. Kocam, "Ya ne olacak, abim o benim, seni beğenmesinden gurur duyarım ben!" dedi. Kocamın söylediği şey tuhaf geldi bana, ama beğenilmek benim de hoşuma gidiyordu. Kıyafetlerimi değiştirdim, sadece akraba düğünlerinde giydiğim sırtı açık uzun etekli mor elbisemi giydim. Sırt kısmı komple açıktı, eteği uzundu, ama yan düğmelerinin hiç birini iliklemedim. Kocam o şekilde görünce, "İşte bu! Kaşar karım benim! Seni böyle görenin aklı başından gidecek! Yemekten döndüğünde yatakta işim var seninle!" dedi. Kocamın heyecanlanıp tahrik olması çok hoşuma gitmişti...
Akşam mesai bitince Mehmet beyin arabasına binip Kadıköy'deki lüks bir otelin teras restoranına gittik. Hayatımda ilk defa böyle lüks bir restoran ve yemek çeşitleri görüyordum. Yemekte Mehmet bey çok neşeliydi, "Kocan çok zeki değildir, ama çok sadıktır, it gibi tasmasından bağlıdır!" dedi. Bu söylediğine bozulmuştum, "Mehmet abi öyle deme kocam için!" dedim. Mehmet bey ise, "Abi deme lan zilli!" diye sırıttı.
Yemeğimiz bitince boğaz manzarası olan teras bara geçtik. Mehmet bey şampanya açtırdı. Alkolle aram hiç yoktur, ama dört kadeh şampanya içtim Mehmet beyin ısrarlarıyla ve kafam dönmeye başlamıştı. Bar kısmında koltuklarımız yanyanaydı. Mehmet bey bir yandan kendince şakalar yapıyor, bir yandan da çıplak sırtımı okşuyordu. Yalan yok, eli sırtıma değdikçe içim ürperiyordu. Adamın hoşlanılacak bir tipi yoktu, ama hayatımda ilk kez kocamdan başka biri bana dokunuyordu.
Ben sesimi çıkarmadıkça Mehmet bey daha da yaklaşmıştı, ara sıra elini dizime atıp birşeyler anlatıyordu. Elbisemin etek kısmının düğmelerini iliklemediğim için, etek kısmı oturdukça sarkmış ve bir bacağım küloduma kadar açılmıştı, bunu Mehmet bey elini bacağımda gezdirince anladım. Ben şaşırarak kafamı çevirip bakınca adam aniden dudağıma küçük bir öpücük kondurdu ve "Gel aşağıda kahve içelim, eve böyle sarhoş gitme!" dedi.
Kalktık, başım döndüğü için mecburen koluna girdim. Terastan asansöre binip ara bir katta indik. Aşağıda dediği meğer Mehmet beyin tuttuğu otel odasıymış. Kapıyı açıp, "Gel, kahveyi oda servisinden isteyeceğim!" dedi. Odaya daha girer girmez Mehmet bey elini eteğimin altından bacak arama atıp kendine çekerek dudaklarıma yapıştı. Başım döndüğü için karşı koyamadım, ama içim yine ürpermişti. O anda nedense kocamın bana izlettiği porno filmler geçti gözümün önünden.
Mehmet bey çok hızlı hareket ediyordu, elbisemi çekiştirerek çıkartmaya çalışırken, "Abi yapma lütfen, biliyorsun ben evliyim!" diyebildim. O ise, "Burcu güzelim, kocan hep anlatır, yatakta neler yaptığınızı her detayına kadar biliyorum. Kocanın seni tatmin edemediğini de biliyorum. Ayrıca bu gece neler olacağını kocan da biliyor, merak etme sen!" dedi. Resmen aptallaşmıştım, adam yatakta her özelimizi biliyordu ve kocam beni bu gece patronunun altına yatmam için yollamıştı.
Mehmet bey elbisemi omuzumdan çekiştirerek biraz da kenarlarını yırtarak indirdi yere kadar. Yaşadığım şokun etkisiyle ve başım döndüğü için cevap veremeden ve ne yapacağımı bilemeden donup kalmıştım. Arkama dolaşıp sütyenimin kopçalarını çözerek sutyeni de fırlatıp memelerimi avuçlayınca içim ürpermekten ileri gitti ve tahrik olarak popomu Mehmet beyin önüne yapıştırdım. Pantolonuna rağmen sert sikini popomda hissedince elimde olmadan hafifçe inledim. Mehmet bey de, "Sen tam bir şıllıksın, iyi ki Korhan'ın karısı olmuşsun, başkasının karısı olsaydın sikemezdim seni!" deyip beni kendine çevirdi, omzumdan bastırarak önünde diz çökmemi sağladı. Ben dizlerimin üzerinde şaşkın halde dururken Mehmet bey pantolonunu ve Boxerini hızla sıyırıp çıkartarak sikini yüzüme yaklaştırdı.
İlk kez kocamdan başka bir erkeğin sikini canlı olarak görüyordum. Öyle izlediğim filmlerdeki gibi devasa olmasa da yine de hatırı sayılacak kadar büyüktü ve odun gibi sert duruyordu. Biraz da kalın görünüyordu. Benim sikine dikkatlice baktığımı fark edince, "Gerçek yarak görünce aptallaştın mı orospu? Hadi ağzına al, önce senin şu amcık ağzını sikeyim!" deyip sikini ağzıma soktu.
Kocam çabuk boşalmamak için bana pek sakso çektirmezdi. Ben de Mehmet bey hemen boşalsın da bu iş çabuk bitsin diye sikini emip yalamaya başladım. Sert ve büyük olduğu için ağzıma tam sığmıyordu. Birkaç dakika sonra, "Dur dur, dişlerin değiyor. Kocan olacak pezevenk öğretememiş sana sakso çekmeyi, yapma bırak!" deyip koltuk altlarımdan tutup ayağa kaldırdı beni. Beni yatağa itip sırt üstü yatırarak külodumu aynı hoyratlıkla çıkarttı.
Eline tükürüp sikini sıvazlayarak üstüme abanıp sikini sertçe amıma soktu. Zaten kocamdan başka bir erkekle seks yapma düşüncesi ister istemez amımın ıslanmasına sebep olmuştu, siki hemen girdi içime. Dibine kadar yerleştirdiği siki çok sertti, ama acıtmıyordu, aksine hoşuma gitmişti. Bana sırıtarak, "Namus gitti mi orospu?" dedi. "Gitti!" dedim, çok tahrik olmuştum. Mehmet beyin fiziksel özellikleri değildi beğendiğim, ama kocamı aldatıyor olmak nedense çok tahrik ediciydi.
Mehmet bey boynumu, boğazımı ve memelerimi emerek amımda yavaş yavaş gidip gelmeye başladı. İçime sert bir sikin girip çıkmasından müthiş zevk alıyordum, ama orgazm olabilmem için bu hız yeterli değildi. "Hadi hızlı sik, iyice sik beni!" dedim inleyerek. Mehmet bey de keyifle hızlandı, sikini hızlı hızlı amıma gömmeye başladı. Rüyada gibiydim, kocamla sikişirken hiç hisetmediğim şeyleri hissederek sikiliyordum...
Kocam sikseydi şimdiye çoktan boşalmıştı. Ama Mehmet bey boşalmadan beni 10 dakika kadar o pozisyonda sikip içimden çıktı ve "Canlan biraz, kerhane orospusu gibi durma!" dedi. "Ne yapayım ki?" dedim. Mehmet bey, "Dön, domal!" deyip beni yüz üstü çevirip belimden çekerek dizlerimin ve dirseklerimin üzerinde domalttı. Arkama geçip sikini yine amıma sertçe soktu. Kocam beni hiçbir sikişmemizde böyle pozisyon değiştirerek sikmemişti.
Mehmet bey bütün gücüyle sikini amıma her köklediğinde gözümün önünde şimşek çakıyordu. Deli gibi, hırlaya hırlaya köklüyor, siki sanki amımın dibini oyuyordu. Orgazm olmaya yaklaşmıştım ve Mehmet beyin de zevk alması hoşuma gitmeye başlamıştı. Mehmet bey beni sikerken, "Seni namussuz orospu, amına koduğumun fahişesi, kaşar seni!" gibi şeyler diyerek hırslanıyordu.
Bir süre siktikten sonra amımdan çıktı ve "Yordun beni Burcucuğum!" dedi. Hiç anlam veremiyordum, önce bana küfür ediyor, sonra da Burcucuğum diyordu. Mehmet bey sırt üstü uzanıp, "Gel taşaklarımı yala!" dedi. Hemen dediğini yapıp sikini elime alıp taşaklarını yalamaya başladım. Birkaç dakika sonra başımı kaldırınca cep telefonuyla video çektiğini gördüm. "Ne yapıyorsun abi?" deyince, "Kocan olacak yavşağa göstereceğim. Kocan boynuzlu bir gavat, sen de orospumsun!" dedi. Nedense müthiş tahrik olmuştum bunu duyunca ve "O zaman sikerken de çek abi!" deyip tekrar domaldım.
"Hah işte böyle, aferin, ateşlen biraz orospu!" dedi. Tekrar arkama geçip sikini amıma sapladı. Bir elinde telefonla video çekerken diğer elinin baş parmağını da göt deliğime sokup amımı sikmeye başladı. "Ne kadar dar götün var. Kocan anlatmıştı seni götten hiç sikmediğini. Bugün değil ama bir dahakine götünden de sikerim seni yavrum!" dedi. Artık iyice kendimden geçmiş, havaya girmiştim, "Sik abi, her yerimi sik!" diye inledim ve kendimi arkaya vurdurarak siktirmeye başladım.
Mehmet bey de, "Amına koduğumun orospusu!" deyip aynı hırsla amımı sikip götümün yanaklarına tokat atmaya başladı. Canım yanıyor ama hoşuma da gidiyordu ki, sonunda orgazm oldum. Mehmet bey de daha fazla dayanamadan içime boşalmaya başladı. Ateş gibi akıyordu dölleri içime, sıcacık dölleri içimi iyice doldurmuştu, çok güzeldi, çok zevk almıştım. Daha çocuk istemediğimiz için kocam hiç içime boşalmazdı. Mehmet beyin içime boşalması çok güzel bir histi.
Mehmet bey amımdan çıktıktan sonra çantasından bir hap çıkardı ve "Al iç bunu da hamile kalma. Korunmadığını biliyorum!" dedi. İçimden kocama küfür ettim, her özelimizi anlatmış Mehmet beye. Yorgunluktan zar zor doğrulup verdiği hapı içtim ve yatağa yığıldım.
Yorgunluktan tam uyumak üzereydim ki beni dürtüp, "Kalk kalk, uyuma tembel orospu. Kocan bekliyordur, giyin evine git, aşağıdan taksi tut, al şunu da!" dedi. 500 dolar para verdi ve "Primin olarak kabul et, hadi siktir git şimdi!" deyip bir sigara yaktı. Bu söyledikleri o kadar zoruma gitmişti ki, daha fazla hakaret duymak istemediğimden duş bile almadan hızlıca giyinip otelden çıktım.
Takisyle eve döndüğümde gece saat iki olmuştu. Kocam uyumamış, beni bekliyordu. Beni görünce, "Aşkım bu ne hal?" dedi. Aynaya bakınca neden öyle dediğini anladım. Saçlarım darmadağın, makyajım rimelim akmış yüzüme bulaşmış, elbisemin kenarı yırtılmış, boynum ve memelerim kızarmıştı. Kocama kızgınlıkla, "Mehmet abine sor! Adam deli gibiydi, resmen üzerimde hayvan gibi tepindi, canımı çıkarttı. Hem sen ne diye her özelimizi anlatıyorsun adama?" dedim.
Kocam, "Dur hemen sinirlenme aşkım!" dedi, dudağımdan öpüp bana sarılıp yatak odamıza götürdü beni. Elbisemi bile çıkartmadan yatağa attım kendimi. Döller külotuma akıyor, amımın içi sızlıyordu, götümün yanakları tokatlardan dolayı halen yanıyordu. Kocam önce kendi soyunup sonra da beni doğrultup elbisemi ve sutyenimi çıkardı. Beni tekrar yatırıp amımdan akan döllerden dolayı vıcık vıcık olmuş külodumu çıkarırken, "Offf! Süper!" dedi, gördüğü manzaradan tahrik olmuş, siki anında sertleşmişti.
Sonra amımın dudaklarını ayırıp amımın içine baktı ve "Offf, çok güzel!" diyerek üzerime çıkıp sikini amıma soktu. Kocam içi döllü amımdan o kadar tahrik olmuş ve heyecanlanmıştı ki, daha beş saniye sikemeden hırlayarak içime boşaldı. Benim ise duş alacak halim bile yoktu, gözlerimi kapamamla uyumam bir oldu....
Sabah erkenden kocam kalkıp giyinmiş, kahvaltıyı hazırlayıp yatağa getirmiş. Beni uyandırıp, "Ben işe gidiyorum aşkım, Mehmet abi mesaj attı, sen bugün izinliymişsin!" dedi. Zaten bugün işe gidecek halim falan da yoktu. Kocam dudağımı öperek vedalaşıp işe gitti. Dün geceki olanlardan dolayı kocama kızgın olsam da bu sevgi dolu halini çok seviyordum.
Kahvaltımı yapıp duşumu aldım. Yatak odama geçtim, çarşafı değiştirdim. Pijamalarımı giyip yatağa uzandım, biraz daha uyumak istiyordum. Ama dün gece yaşadıklarımı düşünmekten uyuyamadım. Kocamın beni Mehmet beye siktirmesi, Mehmet beyin bana orospuymuşum gibi davranması, beni sikerken hakaret ve küfür etmesi, işi bitince bana para verip beni siktir etmesi hem gurur kırıcıydı hem de garip bir şekilde tahrik ediciydi. Bunları düşünürken elimi külodumun içine sokmuş amımla oynuyordum...
Amım ıslanmaya başlayınca aklıma laptop geldi. Laptopu açıp kocamın porno film arşivine girdim. Genelde evli kadınların kocaları önünde başkalarıyla sikiştiği filmlerdi bunlar. Bir tanesini açtım. İzlerken de amımla oynuyordum ki kapının zili çalınca videoyu durdurdum ve toparlanıp kalktım, gelen kim acaba diye kapıya bakmaya gittim.
Kapıda Mehmet bey vardı. Kapıyı açtığımda davetsizce içeri girdi ve kapıyı kapatıp, "Hoş geldin yok mu orospu?" dedi. Ayakkabılarını çıkarırken ben şaşkınlıkla donup kalmıştım. Bana, "Bugün sana neden izin verdim sanıyorsun, kocan söylemedi mi geleceğimi?" dedi. Ben şok içinde, "Yok, söylemedi!" dedim. Mehmet bey, "Hadi, zamanım az!" deyip beni kucakladığı gibi yatak odamıza götürdü.
Yatakta laptoptaki videoyu görünce, "Oooo, sen de azmışsın!" dedi. Yalan yok azmıştım ve orgazm olmaya ihtiyacım vardı. Ama hiç sikişecek halim yoktu, "Abi lütfen yapmayalım, her yerim ağrıyor!" dedim. "Tamam yavrum, zorla sikecek değilim. Yat sen güzelce videonu izle!" deyip beni yatırdı. Sonra da pijamamın altını külodumla birlikte çekip çıkardı. Bacaklarımın arasına başını sokup amımı yalamaya başladı.
Mehmet bey çok tecrübeliydi, amımın dudaklarını vantuz gibi emiyor, klitorisimi yalayıp dilini amımın içine sokuyordu. öyle ki, çok geçmeden vücudum titreyip kasıldı, elektrik çarpmış gibi orgazm oldum. Hiç bu kadar çabuk ve şiddetli orgazm olmamıştım. Mehmet bey, "İşte böyle, aferin orospu, sal kendini!" dedi.
Orgazmla birlikte rahatlamıştım, sırt üstü keyifle uzandım. Mehmet bey pantolonunu ve Boxerini çıkardı. Siki kalkmıştı. Sikini sıvazlayarak yüzüme yaklaşıp mastürbasyon yapmaya başladı. Sikini sıvazlayan eli gittikçe hızlanırken, "Gözlerine gelmesin, sen gözlerini kapat, keyfine bak!" dedi. Kocam daha önce hiç yüzüme boşalmamıştı. Mehmet bey bunu yapan ilk erkek olacaktı, ama sikmesindense yüzüme boşalmasına razıydım. Gözlerimi kapayıp heyecanla beklemeye başladım. Birkaç dakika içinde alnımdan yüzüme, ağzıma, burnuma, yanaklarıma sıcak döller fışırarak gelmeye başladı. "Orospu seniii!" diye hırlamıştı boşalırken.
Sikinden çıkan son döl damlalarını da yanağıma sürüp, "Tamam, aç gözlerini!" dedi. Döller çenemden aşağı akıyordu. Elimi çenemin atına tutup hemen kalktım, banyoya gittim. Lavaboda yüzümü yıkarken Mehmet bey de banyoya gelip tuvalete ayakta işemeye başladı. İşerken de, "Alış artık, daha çok akıtacağım yüzüne!" dedi.
Temizlenip tekrar yatak odasına geçtiğimizde Mehmet bey giyinip, "Yarın da izinlisin yavrum, benim aramamı bekle!" dedi. Ben birşey diyemeden cüzdanından çıkardığı 100 doları elime sıkıştırıp, "Hadi çıkıyorum ben!" dedi. Dudağımı öptükten sonra götümü avuçlayıp gitti...
Fantazi tutkunu kocam beni resmen patronun fahişesi yapmıştı. Ama çok da kötü birşey değildi bu. Mehmet bey sayesinde hem sekste farklı şeyler yaşıyordum, hem bu durumdan kocam da mutlu oluyordu :)
(Burcu)
146 notes
·
View notes
Text
Her kese merhaba iyi geceleriniz olsun insallah
Eveeeet yine geldik
Kimseyi tanımadığım
Trumlre
Kafamiza gore takıldığımiz sayfaya
Normal yaşamimizda yapamadığımiz
Ama burada onune geleni dikmis olabilirsiniz
Ama kimseyide kırmaya
Saygısızlık yapmaya
Ana avrat dümdüz gitmeye hakkimiz yok
Anlasirsan gönlünce kimi secersen onla birlik olabilirsin
Hatta ve hatta buradaki sohbeti reale de cevirebilirsin
Ama kimsenin yuvasını yikmaya hakkimiz yok
Simdi diyceksiniz belki ne diyo lan bu herkese akıl hocalıği yapiyo
Belkide kimse okumaz bu yazdıklarımı
Şansa artik
Tamam bende buraya geldiğim de kafa dağıtıyorum
Ama kimseyi kırmadım ÜZMEDİM simdiye kadar belki üzdühum varsada soylesin
Diyecegim kimseye AHKEM kesmiyelim derim
YALAN hic soylemeyelim
Yalancının mumu yatsiya kadar yanar derler
DÜRÜST olun kısacası
Selametle kalın
120 notes
·
View notes