#Gece kilo verdiren yiyecekler
Explore tagged Tumblr posts
sifaliyasam · 3 years ago
Text
Kilo verdiren 14 besin ? Yaza Hazırlık Yap!
Kilo verdiren 14 besin ? Yaza Hazırlık Yap!
Tatil öncesi kilo vermek isteyen pek çok insan porsiyon azaltma, tek gıda rejimi, sıvı beslenme gibi yollara başvuruyor. Kilo verdiren 14 besin önerileri ile Sizlere kilo verdiren yemekler, Zayiflatan Yemek Tarifleri, 2 haftada 5 kilo VERDİREN diyet gibi uzun uzun diyet listesi yazmayacağız doğanın bizlere sunmuş olduğu Kilo verdiren 14 besin bitki ve meyveler hakkında bilgiler vereceğiz. Kış…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
diyetuzmanblog-blog · 7 years ago
Text
Kalıcı Kilo Vermek İçin Yapılması Gerekenler – Hızlı Kilo Vermek
Kalıcı Kilo Vermek İçin Yapılması Gerekenler – Hızlı Kilo Vermek
Tumblr media
Zayıflıyorum ancak verdiğim kiloları tekrar alıyorum diyenlere kalıcı kilo vermek için sağlıklı öneriler…Kalıcı kilo vermenin yolları…
Kalıcı kilo vermek, günümüzdeki şok diyetler ve kişiye göre düzenlenmemiş beslenme programları nedeniyle mümkün olmamaktadır. Öncelikli olarak sağlıksız diyetleri bir kenara bırakmak gerekir. Ardından da kişinin kendisine yoğunlaşarak sürekli kilo almasının ya da kilo verememesinin, halsizliğinin, açlığının, vücut şişliğinin, baş dönmelerinin, sinirli hallerinin ne ile ilgili olduğunu anlaması için muayeneden geçmesi gerekir. Uzman diyetisyenler ve beslenme danışmanları sayesinde kişiye özel kilo vermenin yolları belirlenmiş olur.
Facebook
Whatsapp
Twitter
Google+
Linkedin
Pinterest
Kilo Verirken Yapılan Yanlışlar
Kalıcı kilo vermenin önündeki en büyük engellerden biri de zayıflamanın az beslenerek mümkün olacağı düşüncesidir. Bu az beslenme sizi açlık krizlerine sürüklerken akıbetiniz buzdolabı önünde sağlıksız besinleri tüketmek olacaktır.
Aynı zamanda diyet yaparken algıda seçiciliğiniz fazlalaşır. Tatlıyı çok seviyorsanız her yerde tatlı görürsünüz. Midemde bir delik var galiba, yiyorum doymuyorum diyorsanız, büyük olasılıkla vücudunuzda insülin direnci, şeker düşüklüğü gibi bir metabolik hastalık vardır. Yani kilo almanızın ya da verememenizin nedeni bilmediğiniz bir hastalık kaynaklı olabilir.
Ayrıca halsizliğiniz varsa ve vücudunuz şişiyorsa tuzlu yiyecekleri daha çok tüketirsiniz, bu durum da tiroid bezlerinizin sıkıntılı olduğunu gösterir. Dolayısıyla kilo verirken doğru hareket etmek için ilk iş olarak herhangi bir hastalığınızın olup olmadığını tespit etmek için doktor kontrolünden geçmeniz gerekir. Aksi taktirde verdiğiniz kiloları geri almanız kaçınılmaz olacaktır.
Kalıcı şekilde kilo vermek için rahatsızlıklarınıza özel beslenme ve diyet listelerinin hazırlanması gereklidir.
Yaşam Tarzınızı Değiştirin!
Kalıcı kilo vermek için ilk iş olarak sağlık kontrolünden geçtikten sonra, alışkanlıklarınızı da gözden geçirerek nerede yanlış yaptığınızı tespit edin.
Doyduktan sonra yemeye devam ediyorsanız,
Gece yemek yiyorsanız,
Öğün atlıyorsanız,
Hızlı yiyorsanız,
Yemek ziyan etmemek için yiyorsanız,
Strese girdiğinizde yiyorsanız,
TV seyrederken atıştırıyorsanız,
Alkolü sık tüketiyorsanız kilo vermeniz zor olacaktır.
Hatalarınızı tespit ettikten sonra yaşam tarzınızı değiştirmek için uzman bir diyetisyen ile birlikte hareket ederek zayıflayabilirsiniz. Kalıcı kilo vermenin yolları için diyet uzmanının görüşlerine önem vermelisiniz.
Kalıcı Kilo Vermek İçin İpuçları
Kalıcı kilo vermenin önündeki engelleri tespit ettikten sonra sağlıklı bir şekilde kilo verebilir, verdiğiniz kiloları almaz ve yeni bir görüntüye kavuşursunuz. Yaşam şeklinizi düzelteceğiniz ve stressiz bir şekilde zayıflayacağınız beslenme programında sizlere yardımcı olacak önerilerimiz:
Beslenme Günlüğü Tutun
Kalıcı şekilde kilo vermek için beslenme günlüğünüzü oluşturabilirsiniz. Beslenme günlüğü tutarak ayrıca kilo verme sürecinizi daha iyi gözlemlersiniz. Gün içinde yediklerinizi not ederek kendinizi değerlendirebilirsiniz. Yapılan araştırmalara göre beslenme günlüğü tutan insanlar %15 daha az yemek yiyor.
Su İçin
Kalıcı kilo vermek için su, oldukça sihirli bir içecektir. Metabolizmamızın çalışmasını sağlayan su aynı zamanda iştahımızı kapatır ve yağ yakmayı kolaylaştırır. Az su içen insanlar daha yağlı bir vücuda sahiptirler.
Dünya Sağlık Örgütü, sıvı kaybını önlemek için kadınların günde 10 bardak, erkeklerin günde 14 bardak su içmesi gerektiğini bildirmektedir. Kahve ve çay tüketenlerin ise daha fazla su içmeleri gerekir. Gün içinde su tüketimini artırmak için bir şişe içerisine elma, salatalık ve limon gibi besinleri ekleyerek suyunuzu tatlandırabilirsiniz.
Şok Diyetlerden Uzak Durun
Kilo vermek isterken sağlığınızdan olmayın, şok diyetleri uygulamayın. Tüm diyetisyenlerin hem fikir olduğu bu konuda hassas davranarak sağlıklı diyetlerle kilo verin.
Hızlı kilo verdiren diyetler genellikle kas ve su deponuzu tükettiği için yağlarınız yine vücudunuzda kalacaktır. Dolayısıyla vücudunuz normale döndüğünde verdiğiniz kiloları tekrar alacaksınız. Şok diyetler aynı zamanda vücudunuzu aç bırakacağı için kan şekerinizin düşmesine, halsiz ve yorgun hissetmenize neden olacaktır. Bu durum iş ve sosyal hayatınızı etkileyeceği için mutsuzluk ve depresyona varan psikolojik sorunlar da beraberinde gelecektir. Kalıcı kilo vermenin yolları arasında şok diyetler asla yer almayacak…
Kahvaltısız Güne Başlamayın
Kalıcı kilo vermenin yolları arasında kahvaltı ile güne başlamak en önemlilerdendir. Birçok araştırma düzenli kahvaltı yapmanın; kolesterolü düşürdüğünü, insülin direncini kırdığını gösteriyor. Düzenli kahvaltı yapmak kilo kontrolünü kolaylaştırıyor.
Ayrıca kahvaltı yapmadan güne başlayanların daha hızlı kilo aldığı ve kalp krizi riskiyle karşı karşıya olduğu biliniyor. Kahvaltıyı atlayan kişiler, öğle yemeğinde daha çok yağ ve karbonhidrat içerikli besinler tüketme eğilimi gösteriyor.
Dolayısıyla; yumurta, peynir, tam tahıllı ekmek, zeytin gibi doğru besinleri içeren bir kahvaltı ile güne başladığınızda kalıcı kilo vermenin önündeki bir engeli daha aşmış oluyorsunuz. Tam tahıllı gevrekler, müsli ve yulaf ezmesi de sağlıklı bir kahvaltı yapmanızı sağlayacaktır.
Duygusal Açlığa Dikkat Edin
Kalıcı şekilde kilo vermek isteyenlerin dikkat etmesi gereken bir diğer konu da fiziksel açlıktır. Fiziksel açlıkta açlık hissi bir anda ortaya çıktığı için kontrol edilemeyen bir durumdur. Duygusal boşluklarınızı ve moral bozukluklarınızı telafi etmek için yemek yiyorsanız kilo vermeniz mümkün olmayacaktır. Herhangi bir sıkıntınızda hemen yiyeceklere sarılmayarak durumu telafi edebilirsiniz. Zihninizi dağıtmak için bir hobi edinebilir, arkadaşlarınızla buluşabilirsiniz.
Ara Öğün Yiyin
Ara öğün, ana öğünleri tüketmeden önce açlık hissinizi bastıracak öğünlerdir. Özellikle diyetisyenler tarafından önerilen ara öğünlerde düşük kalorili besinler tüketilir. Kalıcı kilo vermenin yolları arasında yer alan ara öğünler, kan şekerini kontrol ederek açlık durumlarının önüne geçer ve yağ yakımını artırır.
Yağsız süt, bir porsiyon meyve, kepekli tost, kayısı, ceviz ve benzeri gıdalar ana öğüne kadar vücudunuza enerji verecektir.
Abur Cubur Yerine Meyve Yiyin
Kalıcı şekilde kilo vermek istiyorsanız beslenme alışkanlıklarının en kötülerinden olan abur cubur yemeye son vermelisiniz. Fast food, şeker, çikolata, dondurma, cips, kola gibi sağlıksız atıştırmalıklar kilo vermenize yardımcı olmaz aksine kilo almanıza neden olur.
Kilo vermek için abur cubur yerine meyve yemelisiniz. Lif oranı yüksek ve vitamin deposu meyvelerle sağlıklı şekilde kilo verirsiniz. Küçük porsiyonlarla ara öğünlerinizde meyve tüketebilirsiniz.
Sağlıklı Bir Mutfak Alışverişi Yapın
Sağlıklı bir alışveriş listesi hem beslenme alışkanlığınızı değiştirir hem de kalıcı kilo vermek için yardımcınız olur. Alışveriş listesi hazırlarken paketlenmiş ürünler yerine taze sebze ve meyve alın. Ayrıca dondurulmuş gıdaları tüketmeyin. Cips, kola, çikolata gibi abur cuburları listenize yazmayın. Alacağınız ürünün kalorisine ve besin değerlerine dikkat edin. Tuz ve yağ oranı düşük yiyecekler satın alın.
Süt Ürünleri Tüketin
Süt ve yoğurt, ayran, kefir gibi sütten elde edilen yiyecekleri tüketerek kalıcı şekilde kilo verebilirsiniz. Kalsiyum, fosfor, protein, B2, B12 ve D vitamini içeren süt ürünleri kilo vermeyi kolaylaştırır. Yetişkin bireylerin günlük kalsiyum ihtiyacı yaklaşık 1000 miligramdır. Kişi, günlük kalsiyum ihtiyacını 2-3 bardak süt ve süt ürünleri tüketimiyle rahatça sağlayıp zayıflamaya yardımcı olabilir.
Az yağlı süt ürünleri ile kilo kontrolü daha sağlıklı bir şekilde sağlanabilir. Böylece verilen kilolar geri alınmamış olur.
Yürüyüş Yapın
Kalıcı kilo vermenin yolları arasında en önemlilerden biri egzersizdir. Yürüyüş ve pilates gibi egzersizler kilo verirken vücudunuzun şekillenmesine de destek olmaktadır. Düzenli olarak egzersiz yaptığınızda fiziksel ve mental sağlığınız korunmuş olacaktır.
Vücudun yağ yakmasını sağlamak için, yürüyüş tempolu bir şekilde ve bol nefes alarak gerçekleştirilmelidir. Günde 1 saat düzenli yürüyüş ile dakikada ortalama 5 – 7 kaloriden, yaklaşık 400 kalori yakılabilir. Zayıflatan egzersizler daha dinç hissetmenizi sağlayabilir.
Uyku Düzeninize Dikkat Edin
Kalıcı kilo vermenin yolları arasında sağlıklı ve düzenli beslenme, iyi bir diyet ve egzersiz yer almaktadır. Düzenli uyku ise bu üç unsuru destekleyicidir. Aslında ne kadar iyi besleniyorsak o kadar iyi uyuyarak metabolizmamızın bize destek olmasını sağlayabiliriz.
Yetersiz uyuduğumuzda daha çok acıkır, strese kapılır ve daha çok yiyecek tüketiriz. Düzenli ve kaliteli bir uykuda ise tokluk hissimiz daha uzun sürer. Ayrıca uyumadan önce kahve, çay, çikolata gibi kafein içeriği yüksek olan besinleri tüketmeyerek, gece yatmadan 2-3 saat öncesine kadar yemek yemeyi bırakarak daha hızlı ve sağlıklı şekilde zayıflarsınız.
Kalıcı kilo vermek için önerilerimizi uyguladığınızda hem metabolizmanızın hem de psikolojinizin daha sağlıklı bir hal aldığını görürsünüz. Dengeli beslenmenin ve düzenli egzersizin kiloların düşmanı olduğunu unutmayarak kötü alışkanlıklarınızdan kurtulun ve sağlıklı bir hayata merhaba deyin…
KAYNAK: https://www.diyetuzmani.com.tr/diyetisyenler/istanbul-diyetisyen/bakirkoy-diyetisyen/
0 notes
sivilcevetedavisi-blog · 8 years ago
Text
Ghrelin Hormonu(Açlık Hormonu) Nedir, Nazıl Azaltılır?
Ghrelin Hormonu(Açlık Hormonu) Nedir, Nazıl Azaltılır?
Açlık hormonu��denilen ghrelin; enerji balansı ve besin alınımının tertip etmesinde rol oynar. Sol omuzda bulunan bu hormon kişilere 30 dakika arayla yemek yemelerini söyler.  Leptin hormonunun karşıtı olarak kabul edilen ghrelin hormonu yağ dokusunda salınır. 1999’da Japon bilim insanları tarafından bulunan bu hormonun bu arada büyüme hormonu salgılatıcı tesiri bulunur. 28 aminoasitli bir hormon olan ghrelin, çoğunlukla midede olmak üzere az miktarlarda da bağırsak, böbrek, plasenta, hipofiz, ince bağırsak, tükürük bezi, kalp, tiroid bezi, pankreasın alfa hücreleri, hipotalamus ve gonadlarda üretilir.
  Ghrelin Hormonu Nasıl Çalışır?
Ghrelin, açlık vaziyetinde kanda yüksek miktarda bulunur, yemek yenildiğinde de azalır. Midenin boş olması bu hormonun salgılanmasını uyarır. Bu hormon yemek yemeyi, besin ve enerji kullanımı ile iştahı tertip eder. Kişilerdeki ghlerin düzeyleri kilo alımı ve obezite ile azalır, açlık vaziyetinde veyahut anoreksiya nervozalı hastalarda ise yükselir. Bu vaziyet sebebiyle, ghrelinin ileri derecedeki zayıflığı ve enerji depolarının boşalmasını önlediği düşünülmektedir. Kilo kaybeden kişilerin kaybettikleri kiloyu savunmakta zorlanmalarının temel sebeplerinden biri de budur. Zira kişi kilo verdikçe kandaki ghrelin hormonu artar ve bu vaziyet iştahın artmasına yol açar. Bu hormonun fazla aktive olması yemek krizlerine yol açar. Bilhassa obezlerde ghrelin artar ve bu vaziyet iştahı tetikler. Diğer taraftan obezlerin büyük bölümünde iştahı tertip eden hormonlara karşı bir duyarsızlaşma vardır. Dolayısıyla beyne “doydum” sinyali erişmemektedir. Bu vaziyet obezinin altında yatan etkenlerden biridir.
Ghrelinin her öğün öncesinde yükselerek iştahı uyardığı ortaya çıkmıştır. Bu hormonun düzeyi her öğün öncesinde en yüksek düzeye çıkar, yemek yenildikten 90 dakika sonra ise en düşük düzeye iner. Yapılan araştırmalarda ghrelinin hiperglisemiyi uyardığı, insülin düzeylerini azalttığını diğer yandan ise hiperglisemi ve insülin ghrelin düzeylerini azalttığı görülmüştür.
İştahı ve yeme arzusunu arttıran ve beyne açlık sinyallerini gönderen ghrelinin kandaki miktarının midenin boşalma hızıyla ilgili olduğu ortaya çıkmıştır. Sözgelimi; hızla sindirilen bir yiyecek midede uzun müddet kalmadığından, geç sindirilen ve midede uzun süre kalan bir yiyeceğe göre kişiyi daha hızlı acıktırır.
Ghrelin Eksikliğinde Neler Olur?
Ghrelin eksikliği; vücutta büyüme, gelişme ve kilo itibariyle kimi meselelere kapı aralayabilir.  Bu meseleler; büyüme ve gelişmede anormallik, vücudun enerji metabolizmasında meseleler,  yetersiz beslenme, tip 2 diyabet ve insülin direncidir.
  Ghrelin Fazlalığında Neler Olur?
Ghrelin eksikliği gibi fazlalığı da vücutta çeşitli meselelere kapı aralamaktadır. Bu meseleler; damarlarda genişlemeye bağlı olarak kan basıncının düşmesi, aşırı yeme isteğiyle beraber görülen kontrolsüz kilo artışı ve kemik gelişimindeki negatif sonuçlardır.
Ghrelin Hormonu Nasıl Azaltılır?
Tüm dünyada 1 milyardan fazla insanın fazla kilolu ya da obez olduğu bilinmektedir. Bu meselenin başkahramanı olarak ise iştah hormonları gösterilmektedir. Zira bu hormonun çalışma balansının bozulması iştah artışına ve dolayısıyla kişilerin yanlış yiyecek seçimleri yapmasına neden olur. Bu durum kişilerin kendilerini doymuş hissetmemelerinin ve kilo almalarının temel nedenidir. İştah arttıkça kişiler sık sık bir şeyler yeme ya da atıştırma ihtiyacı hisseder. Dolayısıyla vücut gittikçe toksik bir hal alır. Peki, bu durumun önüne geçmek olası müdür? Evet, aşağıdaki yollarla ghrelin hormonunu, başka bir deyişle iştahı kontrol edebilirsiniz. Bu tekliflerle birlikte hem kilonuzu savunabilir hem de vücudunuzdaki toksiklerden kurtulabilirsiniz. İşte ghrelin hormonunu azaltan yollar:
Rizikolu bir yol olsa da, mide küçültme operasyonu ile kilo vermek mümkündür. Burada emel midenin küçülmesiyle birlikte kişinin daha az yemesini sağlamaktır. Mide küçültme operasyonlarında midenin küçültülmesinin yanı sıra,  ghrelin üreten mide dokusu alınır. Bunun neticesi olarak, ghrelin düzeylerinin azalır ve iştahı baskılayan CCK, GLP1 ve PYY düzeyleri artar. Tüm bu etkiler zayıflamayı sağlayan ana etkenlerdir. Bununla beraber mide küçültme operasyonları oldukça rizikosu ve pahalı operasyonlardır. Bu yüzden karar vermeden önce iyice düşünülmeli ve ihtiyaç duyulan vaziyetlerde psikolojik destek alınmalıdır.
Ghrelin hormonunu azaltan rizikosuz metotlar de bulunur. Sözgelişi: bakliyat türü yiyecekler uzun müddet tokluk hissi vererek ghrelin hormonunu azaltır. Bakliyat türü yiyeceklerin içerdiği fitoaglutininler ile ghrelin hormonu tıpkı mide küçültme operasyonlarında olduğu gibi azalır.
Bilhassa barbunya fasulyesi ve ektraktı ghrelin düzeyini azaltır. Bu yiyecek bu arada karbonhidratları şekerlere parçalayan alfa-amilaz enzimini de engelleyerek şekerin sindirilmesini yavaşlatır ve bağırsaklardaki emilimini azaltır. Böylelikle yeme isteği azalır, dolayısıyla kilo vermek kolaylaşır.
Yağlı yemekler yemeğin tadını arttırır ve bu vaziyet daha fazla yemek yenmesine yol açar. Proteinler ve posalı gıdalar ise uzun müddet tokluk hissi verir. Ghrelin hormonunu besinler yoluyla azaltmayı amaçlayan kişilerin beslenme düzenlerine bakliyat türü yiyeceklerin yanı sıra protein ağırlıklı ve posalı gıdaları ilave etmeleri önerilir. Bu kişilere aynı vakitte yağlı yiyeceklerden uzak durmaları önerilir.
İyi bir uyku ile açlık hissini azaltabilir ve ghrelin hormonunun tesirlerini düzene koyabilirsiniz. Gece uykusu oldukça ehemmiyetlidir. Kalitesiz ve az gece uykusu ghrelin hormonunun düzeyini arttırır ve kişilerin daha çok yemesine dolayısıyla da kilo almasına kapı aralar.
Ghrelin hormonunun azaltılması ve beyne “doydum” sinyalini gönderen leptin hormonunun yükselmesini sağlamak için ezberden uygulanan, hızla kilo verdiren şok perhizlerden uzak durmak gereklidir.
İşlenmiş gıdalar leptin direncini arttırdığından, her çeşit işlenmiş gıdayı tüketmekten kaçınılmalıdır.
Uzun müddet tokluk hissi vermesi için glisemik indeksi düşük besinler seçenek edilmelidir. Tüketilen besin kan şekerini ne kadar uzun müddette ve az miktarda yükseltiyorsa, glisemik endeksi o kadar düşüktür. Bu tür besinler kişinin daha uzun müddet tok hissetmesini sağlar.
Karbonhidrat ağırlıklı yiyeceklerin muhtevanındaki lifler, sindirim sistemini harekete geçirir. Bu besinleri tüketmek uzun müddet tokluk hissi verir.
Nohut, incir, havuç, tuz, tarçın ve mısır gibi glisemik endeksi yüksek ve ivedi acıktıran besinleri tüketmekten kaçınılmalıdır.
İştah açma ve kilo aldırma özelliği nedeniyle içkili içeceklerden uzak durmak gereklidir.
Öğün aralarında atıştırma isteği hissediyorsanız, dişlerinizi f��rçalayarak bu isteği erteleyebilirsiniz.
Yapılan çalışmalar, tat alma duygusunu fark tatlarla tatmin faktörün daha az miktarlarda yemeyi sağladığını ortaya koymuştur.
Su içmek tok hissetmeye kapı aralar. Susuzluk beyne açlık hissine benzer sinyaller gönderir. Bu yüzden günde 2 litre su içme kilo vermeye yardımcıdır.
Yiyecekleri uzun süre çiğnedikten sonra yutmak beynin vücuda giren besinleri kaydetmesine müsaade eder. Böylelikle duyduğunuzu anladığınız an ile yemeğe bitirdiğiniz an arasındaki vakit kısalır.
Egzersiz yaptıkça, bilhassa zor egzersizleri yaptıkça vücut ısınır. Bu vaziyet daha fazla kalori yakılmasına neden olur. Dolayısıyla gezersiz sonrasında birkaç saat süresince iştah bastırılmış olur.
Sıhhatimiz açısından olukça yararlı olan balıktaki iyot, tiroit hormonlarının yapımı için gereklidir ve açlık duygusunun gelişmesini önler.
Çavdar ekmeği, beyaz ekmeğe mukayese et yüzde 50 oranında daha fazla doyma hissi verir.
Bilhassa kış aylarında yemek saatine yakın içilen ıhlamur bağışıklığınızı güçlendirdiği gibi iştahınızı da keser.
Avokado, dil peyniri, böğürtlen, sardalya, elma, kepekli markarna, esmer pirinç, yulaf ezmesi, badem, brokoli, yumurta, donmuş yoğurt, sebze çorbası ve çilek iştah kapatarak acıkma hissini erteleyen besinler arasında bulunur.
Greyfurt, karalahana, patates ve kırmızı biber gibi iştah açıcı özelliği olan yiyeceklerden uzak durulmalıdır.
Yüksek lifli gıdalar açıklık hissini önleyerek ghrelin hormonunun yükselmesini engeller.
Zeytinyağı muhtevanındaki yağ asitleri ile ghrelin hormonunu düşürür.
Yeşil çay, ginseng ve çemen otu gibi besinler hem leptin direncinin oluşmasını hem de ghrelin hormonunun yükselmesini önler.
Protein içeren besinler karbonhidrat ve yağlara oranla daha uzun müddet tok meblağ. Bu yüzden protein muhtevası yüksek olan besinler iştahı azaltır.
Krom, insülin balansını sağlamada oldukça tesirlidir. Kan şekerini dengelediği için iştahı da azaltır. Krom minerali fındık, ceviz gibi kabuklu yemişlerden bulunur.
Proteinlerin bir bölümünde bulunan bir çeşit aminoasit olan triptofan, vücutta iştah hissini azaltan seratoninin oluşmasında aktif rol alır. Triptofan muz ve avakadoda bulunur.
Ghrelin Hormonu Azaltan İlaçlar Nelerdir?
Yapılan araştırmalarda ghrelin hormonu ile obezite arasında bir ilişki olduğu ortaya çıkmıştır. Bu yüzden ghrelin hormonu obezitenin nedenlerinin anlaşılması ve rehabilitasyon seçeneklerinin üretilmesi emeliyle hem tıp dünyasının hem de araştırmacıların ilgilendiği bir konudur. Son zamanlarda obeziteye karşı kullanılmak emeliyle ghrelin hormonunu tertip eden bir aşı üzerinde çalışılmaktadır. Ancak bu aşıya yönelik çalışmalar daha bitirmemiştir.
Bununla beraber, piyasada “iştah kapatan ilaçlar” tanımlamasıyla satılan bir takım ilaçlar bulunmaktadır. Bu ilaçlar hem natürel hem de kimyevi bazlı formülasyonlarla hazılanmış olup iştahı kontrol ederek kilo kontrolüne yardımcı olur.  Bu ilaçların kesinlikle doktor kontrolünde ve doktor reçetesiyle kullanılması önerilir. Yan tesirlilerinin dikkate alınması şart olan bu ilaçlar ekseriyetle aç karna kullanılır ve günde 2-3 adet hapla sınırlandırılır. Bu ilaçlar ghrelin ve leptin hormonlarını etkileyerek iştahı azaltır.
İşte değişik muhtevalara sahip iştah kapatıcı ilaçların bazıları:
Fentermin hidroklorid: Ana maddesi amfetamindir. Beyindeki hipotalamus bölgesini harekete geçiren bu ilaç, açlık hormonları norepinefrin ve serotonin emilimine mani olur. Bu vaziyet tokluk müddetinin uzamasına kapı aralar.  Fentermin hidroklorid muhtevanında fentermin bulunduğu için, vücut kitle indeksi 30 ve üzerinde olan kişilere kısa müddetli rehabilitasyonlarda kullanılır. Diyabet ve ciddi kalp hastalıkları olan kişilerin bu ilacı kullanmaması önerilir.
Sibutramin hidroklorid monohidrat: Muhtevanında bu maddelerin olduğu iştah kapatıcı ilaçlar beyinde neurohormon düzeyini yükseltir ve kullananların kendini daha fazla tatmin olmuş hissetmesine kapı aralar. Fentermin hidroklorid’in aksine, muhtevanında amfetamin olmadığından uzun müddetli rehabilitasyonlarda kullanıma uygundur. 2 seneye kadar kullanılabilir. Hipertansiyon, konsantrasyon bozukluğu ve baş dönmesi gibi yan tesirlere yol açabilir.
Fentermin resin: İştahı kapatması için kullanılan bu ilacın merkezi sinir sistemini negatif etkilemesi veyahut hiper tansiyon gibi ciddi yan tesirleri olabilir. Bu sebeple bu ilaç yalnızca kısa müddetli kullanımlarda önerilir.
Ghrelin Hormonu(Açlık Hormonu) Nedir, Nazıl Azaltılır?
0 notes