Tumgik
#tiyatromuz yaşasın
gzg · 4 years
Text
Salgın sürecinde kapalı kalan tiyatrolar için 2 bin tiyatrocunun imzaladığı kampanya bugün kamuoyuna açıldı
Salgın sürecinde kapalı kalan tiyatrolar için 2 bin tiyatrocunun imzaladığı kampanya bugün kamuoyuna açıldı
Salgın sürecinde taleplerine devlet tarafından yanıt verilmeyen tiyatrolar imza kampanyası başlattı. “Tiyatromuz Yaşasın” başlıklı, 2 bin tiyatrocu tarafından imzalanan metin bugün saat 15.00’te kamuoyu desteğine de açıldı.
Talep metni Haluk Bilginer, Ferhan Şensoy, Sumru Yavrucuk, Genco Erkal, Zuhal Olcay Yurdaer Okur, Levent Üzümcü, Şevket Çoruh, Orhan Aydın, Tamer Levent, Levent Ülger,…
View On WordPress
0 notes
sillypersonagarden · 3 years
Photo
Tumblr media
@tatavlaperformans • Tiyatromuz Yaşasın İnisiyatifi, Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) ve Mesleki Yeterlilik Kurumu (MYK) ile görüşmelere başladığını yaptığı basın açıklaması ile duyurdu. Haberin devamı için https://www.tatavlaperformans.com/post/tiyatromuz-ya%C5%9Fas%C4%B1n linkine tıklayabilirsiniz. Etkinlik ve haberlerden hemen haberdar olmak için sitemize üye olabilirisiniz. https://www.instagram.com/p/CNpenqTA_as/?igshid=jcyu4baqcsfl
0 notes
bandirmahaber · 4 years
Photo
Tumblr media
Tiyatroculardan ‘1 Temmuz’da perde açılması mümkün değil’ açıklaması Tiyatroların normalleşme süresi kapsamında 1 Temmuz’dan itibaren kapılarını açabileceği açıklanmıştı. Türkiye’nin dört bir yanında faaliyet gösteren 427 tiyatronun bir araya gelmesi ile oluşan ‘Tiyatromuz Yaşasın İnisiyatifi’, bu tarihte perde açmalarının mümkün olmadığını belirten bir açıklama yayınladı.
0 notes
millisura-blog · 4 years
Text
Şevket Çoruh:"Hiç mi kenara para koymadınız ülke altın çağını yaşarken halka İBAN gönderiyorsunuz" karşılığını verdi
YENİ HABER https://millisura.com/sevket-coruhhic-mi-kenara-para-koymadiniz-ulke-altin-cagini-yasarken-halka-iban-gonderiyorsunuz-karsiligini-verdi/
Şevket Çoruh:"Hiç mi kenara para koymadınız ülke altın çağını yaşarken halka İBAN gönderiyorsunuz" karşılığını verdi
Tumblr media
Tiyatrocuların Koronavirüs günlerinde dayanışma amacıyla başlattıkları kampanyaya ilişkin “Kenara hiç mi para koymadınız” diyen Sabah yazarı Mevlüt Tezel’e oyuncu Şevket Çoruh’tan yanıt geldi. Çoruh, ” Ülke altın çağını yaşarken halka IBAN gönderiyorsunuz” dedi.
  Sabah gazetesi yazarı Mevlüt Tezel yazısında, Koronavirüs salgını nedeniyle 17 Mart’ta perde kapatan tiyatroların emekçileri tarafından başlatılan “Tiyatromuz Yaşasın” kampanyasından bahsetti.
  Tezel yazısında “Salgından önce özel tiyatrolar altın çağını yaşıyordu, bazı oyunlara 100-150 liraya bilet bulunamıyordu, devlet yine yardım yapsın ama kuzum siz de hiç mi kenara para koymadınız?” ifadelerini kullandı. Tiyatro oyuncusu Şevket Çoruh yaptığı paylaşımda Tezel’e IBAN’lı göndermede bulundu.
  Çoruh, hükümet tarafından ‘Biz Bize Yeteriz’ sloganıyla başlatılan yardım kampanyasına göndermede bulunarak, “Hiç mi kenara para koymadınız. Ülke altın çağını yaşarken halka IBAN gönderiyorsunuz” dedi.
0 notes
radyobalfm · 4 years
Text
‘Tiyatromuz yaşasın!’
Tumblr media
Talep metni Haluk Bilginer, Ferhan Şensoy, Sumru Yavrucuk, Genco Erkal, Zuhal Olcay üzere sanatkarların ve tüm Türkiye’den çeşitli gösterimlerin, temaşa sanatının her ortamında faaliyet gösteren sanatkarların ve meslek bilirkişilerinin imzalarıyla bir haftalık çalışma sonucunda ortaya çıktı.
İmza metni, yaklaşık iki aydır saklı olan, ne vakit açılacağı ise görünür olmayan gösterimlerin doğmuş ve…
View On WordPress
0 notes
burdur-haberleri · 4 years
Text
Pandemi sürecinde kapanmak zorunda kalan ve devletin kültür sanata yönelik yeterli maddi destek politikası açıklamamasıyla iyice zor duruma düşen özel tiyatrolar, bir araya gelerek sorunlarına çözüm arıyor. Burdur Sanat Tiyatrosu üyeleri de ülkenin dört bir yanında olduğu gibi seslerini Ferhan Şensoy Sahnesi önünde basın bildirilerini okuyarak duyurdular.
“Tiyatromuz Yaşasın” kampanyasının imzacılarından olan Burdur Sanat Tiyatrosu Yönetmen Yardımcısı Aytaç Topuz, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Ersoy’un son açıklamalarının sektörün sorunlarına çare olmadığını, hazırlamış oldukları imza metninde yer alan 7 maddenin üzerinde konuşulmasının ihtiyaçlarına çözüm olabileceğini belirtti. Bunun yanı sıra yıllardır çıkarılmayan tiyatro yasasını da artık Bakanlığın masaya getirmesinin zaruri olduğu görüşünü savundu.
Burdur Sanat Tiyatrosu Yönetmen Yardımcısı Aytaç Topuz, yaptığı basın açıklamasında;
“Bizler, ülkemizde tiyatro sanatının emekçileriyiz.. Bizler, pandemi süreciyle birlikte hayatta kalma mücadelesi içinde olan sanat üreticileriyiz. Bu dönemde farklı iş kollarındaki tüm emekçilerle aynı kaderi paylaşıyor ve nefes almaya çalışıyoruz. “Tiyatromuz Yaşasın İmza Kampanyası”na destek veren Türkiye’den yüzlerce tiyatronun oluşturduğu Tiyatro İnisiyatifi olarak diyoruz ki;
Kültür ve Turizm Bakanlığı’nı, Maliye Bakanlığı’nı, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nı ve Yerel Yönetimleri tüm Tiyatro Emekçilerinin yanında durmaya bir kez daha davet ediyoruz. Tiyatromuz Yaşasın diyedir bu haykırışımız! Tiyatromuz Yaşasın diyedir yarım kalan selamımız! Sahnelerden sizleri selamlayabilmek için tüm uğraşımız! Tiyatromuz yaşasın diye… 11 Temmuz günü tiyatrolarımızın, atölyelerimizin, sahnelerimizin kapalı kapalarının önünden bildirimizi okumaya davet ediyoruz tüm sahne emekçilerimizi…
Bizler, pandemi süreciyle birlikte hayatta kalma mücadelesi içinde olan sanat üreticileriyiz. Bu dönemde farklı iş kollarındaki tüm emekçilerle aynı kaderi paylaşıyor ve nefes almaya çalışıyoruz.
“Tiyatromuz Yaşasın İmza Kampahyası”na destek veren Türkiye’den yüzlerce tiyatronun oluşturduğu Tiyatro İnisiyatifi olarak ve on binlerce imzayla bize destek veren seyircilerimizi de yanımıza alarak;
Kültür ve Turizm Bakanlığı’nı, Maliye Bakanlığı’nı, Aile ve Sosyal Politikalr Bakanlığı’nı ve yerel yönetimleri tüm tiyatro emekçilerinin yanında durmaya ve sorunlarımıza çözüm aramaya bir kez daha davet ediyoruz.
Gönül ister ki sahnelerden selamlayalım sizleri…
Ancak bu ekonomik koşullarda sahnelerimizi açmamız malesef mümkün değil!
Bu sebeple tiyatrolarımızın yaşaması için, henüz yetkili ve sorumlu muhataplarımızdan bir çözüm önerisi sunulmayan taleplerimizi bir kez daha tekrarlıyoruz:
1. Tiyatroların KDV, Gelir Vergisi, Stopaj vergi oranları yeniden düzenlenmeli, mevcut borçlarla ilgili düzenlemeler acilen yapılmalıdır.
2. Elektrik, doğalgaz, su gibi giderlerimiz 2021 Ocak ayına kadar dondurulmalı, var olan borçlar taksitlendirilmeli ve sonrası için de indirim uygulanabilecek bir düzenleme yapılmalıdır.
3. 2021 Ocak ayına kadar tiyatroların salon kiralarına ilgili bakanlıkça destekte bulunmalıdır.
4. Tiyatrolarda çallışan personelin maaşları ile ilgili destek olunmalı ve 2021 Ocak ayına kadar olan SGK primleri geçici bir yönerge ile ilgili bakanlıkça ödenmeli, geçmiş prim borçları ile ilgili düzenlemeler yapılmalıdır.
5. Tiyatro sezonu sağlıklı biçimde başlayana dek tüm tiyatro emekçilerinin asgari yaşamsal koşulları bireysel maddi desteklerle sağlanmalıdır.
6. Zaman kaybetmeden”Tiyatro Yasası” çıkarılmalıdır. Türkiye’de tiyatro yapan ödeneksiz özel ve bağımsız kurumlar “Kamusal Tiyatro” unvanı almalı, ticarethane kimliğinden kurtarılıp “Kamusal Hizmet Üreten Sanat Kurumu “ statüsüne geçirilmelidir.
7. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından verilen “Özel Tiyatrolara Devlet Desteği” olarak tanımlanan yönetmelikteki yapılan değişiklikler tekrar gözden geçirilerek, hem bakanlığı hem sanat kurumlarını rahatlatacak şekilde net bir yapıya kavuşturlmalıdır.
Ancak bunlar yapıldığında nefes alabilir, hayatta kalabilir ve üretimlerimize devam edebiliriz. Bu sorunlar çözülmediği takdirde sahnelerimizin perdesi ve salonlarımızın kapısı maalesef açılamayacaktır.” dedi.
Hatice Dursun
“Burdur Sanat Tiyatrosu Yaşasın” Pandemi sürecinde kapanmak zorunda kalan ve devletin kültür sanata yönelik yeterli maddi destek politikası açıklamamasıyla iyice zor duruma düşen özel tiyatrolar, bir araya gelerek sorunlarına çözüm arıyor.
0 notes
sondakikadunyacom · 4 years
Text
Tiyatrocular sektöre destek istedi
Tiyatrocular sektöre destek istedi
Tiyatrocular sektöre destek istedi
SAMSUN – Samsun’da korona virüsü salgını sonrası zor günler geçirdiklerini söyleyen tiyatro toplulukları düzenledikleri basın açıklaması ile sektöre destek verilmesini istedi.
“Tiyatromuz Yaşasın” sloganıyla bir araya gelen Samsun’daki tiyatro toplulukları pandemi ile birlikte izleyicinin azaldığını ve birçok tiyatro salonunun açılamadığını savundu. Gazi…
View On WordPress
0 notes
malummedya · 4 years
Text
Tiyatro emekçileri: Betona değil sanata yatırım yap
Tiyatro İnisiyatifi, Kadıköy’de bulunan Moda Sahnesi önünde bir araya gelerek, salgın süreciyle birlikte yaşadıkları sorunlara dair basın açıklaması düzenledi. Açıklamada, “Tiyatromuz yaşasın”, “Sanat yaşasın” dövizleri taşınırken, “Betona değil sanata yatırım yap” sloganları atıldı.
Ardından inisiyatif adına söz alan Cansu Fırıncı, salgın döneminde farklı iş kollarında olduğu gibi kendilerinin…
View On WordPress
0 notes
almanyalilar · 4 years
Text
'Ticarethane değil tiyatrocuyuz'
‘Ticarethane değil tiyatrocuyuz’
Mart’tan beri işsiz kalan bağımsız tiyatrocular, ‘Tiyatromuz Yaşasın Kolektifi’ adı altında bir araya gelerek ‘Tiyatromuz Yaşasın’ adlı bir imza kampanyası başlattı. Devletin acilen tiyatro dünyasının yaralarını sarmasını isteyen 2 bini aşkın tiyatrocu, tiyatroları ticarethanelerden ayıran bir ‘Tiyatro Yasası’ çıkartılmasını da istiyor.
Kovid-19 nedeniyle Mart ayından beri çalışamayan ve…
View On WordPress
0 notes
sanatantolojisi · 4 years
Text
0 notes
gzg · 4 years
Text
Dün tiyatrolar ve tiyatro emekçilerinin başlattığı “Tiyatromuz Yaşasın” imza kampanyası bir günde on üç bin imzaya ulaştı
Dün tiyatrolar ve tiyatro emekçilerinin başlattığı “Tiyatromuz Yaşasın” imza kampanyası bir günde on üç bin imzaya ulaştı
81 ilden 2 bin  tiyatro emekçisinin imzasıyla başlatılan kampanya, koronavirüs salgını nedeniyle tiyatro emekçilerinin karşılaştığı sorunlara dikkat çekmeyi hedefliyor. Kampanyanın talep metni; Haluk Bilginer, Ferhan Şensoy, Sumru Yavrucuk, Genco Erkal, Zuhal Olcay, Orhan Aydın, Şevket Çoruh gibi sanatçılar; Ankara Sanat Tiyatrosu, Amed Şehir Tiyatrosu, Moda Sahnesi, Kumbaracı 50 gibi tiyatrolar…
View On WordPress
0 notes
burdur-haberleri · 4 years
Text
Burdur Sanat Tiyatrosu Yönetmen Yardımcısı, pandemi sürecinde tiyatroların durumuyla ilgili gazetemize açıklamalarda bulundu. 2013 yılında üç arkadaş tarafından kurulan Burdur Sanat Tiyatrosu, zorluklarla mücadele ederek şehirde faaliyetini sürdürmeye çalışıyor.
Koronavirüsü nedeniyle çoğu işletme bir süredir faaliyetlerine ara vermişti. Normalleşme adımlarının ardından 1 Temmuz’da düğün salonları, sinema, tiyatro gibi alanlar da hizmete açıldı. Burdur Sanat Tiyatrosu Yönetmen Yardımcısı Aytaç Topuz ülke genelindeki tiyatrocalarca başlatılan Tiyatromuz Yaşasın İnsiyatifi kampanyası hakkında bilgi verdi. İmza kampanyasındaki taleplerden bahsederek bu taleplerin pandemi süresiyle olan ilgisini de aktardı.
Kampanya da yer ayan 7 maddeden 6’sının pandemi süreciyle alakalı olduğunu söyleyen Yönetmen Yardımcısı Topuz, “Bu taleplerin 6’sı pandemi süreciyle ilgili. Kira, vergi, sigorta, tiyatrocuların kendi yaşamsal giderleri olmak üzere bu giderlerin devlet tarafından karşılanması ve önceki borçların yapılandırılması buna göre düzenlenmesine yönelik taleplerimiz var. Bir tanesi de tiyatroları tanımlama biçiminin değiştirilmesi konusu. Tiyatrolar bu şartlarda normalleşemez. Bu yedi maddelik şartlarımız  karşılanmadığı müddetçe de biz sahnelerimizi açamayacağız dedik ve bu şartların devam ettiğini birçok tiyatronun kapanmanın eşiğine geldiğini ve bu şartların artık karşılanması gerektiğini bir kez daha hemen hemen tüm illerde salonların önünde yaptığımız açıklamayla çağrımızı yineledik.” dedi.
Burdur Sanat Tiyatrosu Yönetmen Yardımcısı Aytaç Topuz pandemi sürecide Burdur Sanat Tiyatrosu’nun durumu hakkında yaptığı açıklamada;
“2013 yılında kurulduk. 2013 yılından beri de  yetiştin, çocuk oyunları üretiyoruz. Kurs verdiğimiz öğrencierimizde 5-16 yaş aralığında. İstisnayen 3,5-4 yaş arasında öğrencilerimizde oldu. Onlarla da oyun üretiyoruz. Onların oyunları genellikle ebeveynlerine yönelik. Bugüne kadar kadına yönelik şiddet, geçim sıkıntısı, göl ve mermer ocaklarının problemleri, Kurtuluş Savaşı dönemini işlediğimiz dönemler oldu. Şu ana kadar da aslında kurslarımız vardı. Tiyatrosu olmayan bir şehirde tiyatroyu kurup bu kültürü genişlettmek, yaygınlaştırmak için baş koyduk bu yola.
Sinop’tan gelen macerasever arkadaşın Burdur Sanat Tiyatrosu’nu kurmasıyla çıktık yola. Kurulma aşamasında İlker Görkem, Şafak Topal ve Gürcan Ali Gül. Ben daha sonra dahil oldum. Aslında bu süreçte de maddi açıdan çok iyi bir durumda olduğumuz söylenemez.  Genel itibariyle Türkiye’de özel tiyatroların yaşadığı sorunu biz de yaşıyoruz. Ortalama verecek olursak 1 sezonda 3 oyun çıkartıyoruz. Rekorumuzda 5 oyun çıkartmak oldu bugüne kadar 2014-2015 yılları arasında. Şehir dışı turnelerimiz oluyor. Isparta’ya, Sinop’A, Bartın’a Uluslararası Tiyatro Festivali’ne, Menemen’e, İzmir’e, Muğla’ya gittik. En son turnemiz Sinop’a yapıldı. Siyasi hiciv tarzda bir oyun sergiledik orada. Bürokratların ve siyasilerin halka, vatandaşlara yönelik olumsuz davranışlarını örnek alarak onların bu davranışlarını eleştiren bir oyun yapmıştık. Bundan ötürü Bakanlığa ait olan bir salonu tuttuk 1 ay öncesinden. Biz oraya gitmeden iki önceden bize bir telefon geldi. Bakanlıktan ayrı olarak bir olur almamız gerektiğinie dair. Her şeyi hazırladık. Biz de Bakanlığa başvurduk olur için, yetişmesi gerektiğini söyledik. Olumsuz da bir cevap almamıştık aslında ilk başta yetişebileceğini söylemişlerdi. Biz ne pahasına olursa olsun gidecektik. Nitekim gittikte. Olurun çıkamayacağını, bu şartlarda bize oyun oynatamayacaklarını söylediler bize oradaki görevliler. Biz de bunun üzerine birtakım görüşmelerden sonra Sinop Belediyesi ize bu konuda kucak açtı. Sinop Belediyesi’de toplantı salonunu kullanabileceğimizi söyledi. Salonların şartlarına rağmen oyunumuzu oynadık ama seyircilerin yarısını salona alamadık.
Pandemi sürecinden önce de tiyatroların durumu çok iyi değildi
Türkiye genelinde bütün tiyatrolarla hemen hemen hepsiyle temasımız var. Tiyatrodan %18 lüks gelir vergisi alınıyor. Bu da şunu gösteriyor devlet tiyatroyu bir ihtiyaç olarak değil lüks olarak görüyor ve ona göre dahil ediyor. Desteklenlendirme konusunda da şu an yeni bir haberle bunun değiştiğini öğrendik ama KOSGEB girişimcileri destekleyen bir kurum. Biz KOSGEB’ten kıyafet dükkanı vs. açacakken örnek vereyim ki kültür-sanat destek paketi yok bunların içerisinde. Dolayısıyla biz bu destekten de yararlanamıyoruz. Yani özetlersek durumu devlet nezlinde hem vergilendirilmesi yüksek olan ticarethane sıfatıyla bir gelir kaybımız oluyor artı desteklerden de kolay kolay faydalanamıyoruz. Dolayısıyla bu şartlarda bir var olma mücadelesi veriyoruz. Pandemiyle birlikte bu durum iyice derinleşti. Biz 3 ay boyunca sıfır gelir ve giderlerimiz devam etmesiyle karşılaştık. Binamızın kirası, sigorta giderlerimizin birikimi söz konusu oldu. Bu da batmak anlamına geliyordu aslında bütün Türkiye’deki tiyatrolar için geçerli olmak üzere. Bu süreçte şöyle bir şey oldu. Herkes salonunu kapatma derecesine geldiği için Türkiye genelinde Kadıköy Tiyatroları Platformu’nun öncülüğünde başlatılan bir imza kampanyası dolaşmaya başladı. Bu imza kampanyasına dahil olan tiyatrolar çığ gibi büyüdü ve en son bir sayım yapıldığında buraya desteğini koyan Türkiye genelinde 472 tane özel tiyatro aslında ortak bir hareket başlatmış oldu. Bunların dışında daha öncesinde devam eden örgütlenmeler, tiyatro oyuncuları sendikası ya da bazı bölgesel dernekler bu örgütlenmelerinde girişimleri oldu ama en büyük örgütlenme bu tiyatromuz yaşasın adı altında başlatılan imza kampanyasının etrafında oluştu. Pandeminin batmanın eşiğine getirdiği tiyatrolar kampanya oluşturdu. Kültür ve Turizm Bakanlığı tiyatrolarla ilgili destek vereceğini beyan etmesine rağmen uzun süre bu desteği açıklamadı. Hatta tarihte vermişti bakan. 27 Mart tarihini vermişti. 27 Mart tarihi Dünya Tiyatro Günü. Biz de bunu ince bir davranış olarak yorumladık. Hem bize destek verecekler hem de bizim günümüzde açıklayacaklar bunu diye sevinmiştik ama 27 Mart’ta herhangi bir açıklama gelmedi. Birtakım oyalamalar oldu işte. 1 ay gibi bir zaman geçtikten sonra böyle bir hareket başlamış oldu. Sonrasında bu imza atan tiyatrolardan 86’sının katılımıyla bir internet ortamında bir toplantı gerçekleşti ve bu toplantının sonucunda da bu imza kampanyasına destek olan tiyatroyarın örgütlenmeye gitmesi kararlaştırıldı. Tiyatromuz Yaşasın İnsiyatifi olarak isimlendirildi bu yapı. İçinden tiyatro kooperatifi’nin, Oyuncular Sendikası’ndan kişilerininde dahil olduğu aslında bir nevi çatı. Geçici bir yürütme kurulu belirlendi. Daha sonrasında bu yapı neye evrilir onunu için bir şey söyleyemeyeceğim. Dernekleşme yoluna gidilebilir, meslek tanımı yapılmasına yönelik bir odalaşamaya gidilebilir gibi birkaç seçenek var önümüzde. Hemen bu imza kampanyasının taleplerinden de bahsedeyim 7 tane talep var. Bu taleplerin 6’sı pandemi süreciyle ilgili. Kira, vergi, sigorta, tiyatrocuların kendi yaşamsal giderleri olmak üzere bu giderlerin devlet tarafından karşılanması ve önceki borçların yapılandırılması buna göre düzenlenmesine yönelik talepler 6’sı. Bir tanesi tiyatroları tanımlama biçiminin değiştirilmesi yani bir yasa değişikliği istiyoruz. Yani özel tiyaro değil, eğlence sektörü değil ya da salonlarımı eğlence mekanı değil biz ticarethane değil kamusal üretim yapan kurumlar olarak nitelendirilmek istiyoruz. Kamusal tiyatro olarak tanımlanmak istiyoruz. Çünkü biz kamusal bir ihtiyacı karşılıyoruz ve mesela bir salon açarak aslında biz Türkiye Cumhuriyeti’ne şöyle bir katkıda bulunmuş oluyoruz. Türkiye Cumhuriyeti’ndeki tiyatro salonu sayısını artırmış oluyoruz. Devlet tiyatrolarına ait tiyatro salonu sayısı ülke genelinde yanlış hatırlamıyorsam 56 tane. Bu sayıyı artırmış oluyoruz salonlar açarak. Biz burada bir ihtiyaç karşılıyoruz. Dolayısıyla yaptığımız iş tam olarak ticari bir işlem değil. Bu süreçte diğer altı maddeden kastımız kiralarımıza, faturalarımıza destek olun bu da bir kötür durumdayız bize yardım edin çağrısı değil, aslında %30 civarı verdiğimiz vergilerin karşılığını istiyoruz. Burada bir lütuf beklemiyoruz devletten biz hakkımız olanı istiyoruz. Çünkü birtakım ünlü kişiler tarafından böyle yorumlamalar oldu. Tiyatrocular çok ağlıyor diyenler oldu. Bu yanlış anlaşılmadan kaynaklı. Biz destek istemiyoruz biz hakkımız olanı istiyoruz. Bu süreç devam ediyor. Çünkü talepler karşılanmadı.
Tiyatrolar bu şartlarda normalleşemez 
Şartlarımız bu yedi maddelik karşılanmadığı müddetçe de biz sahnelerimizi açamayacağız dedik ve bu şartların devam ettiğini birçok tiyatronun kapanmanın eşiğine geldiğini ve bu şartların artık karşılanması gerektiğini bir kez daha hemen hemen tüm illerde salonların önünde yaptığımız açıklamayla çağrımızı yineledik.
Pandemi sürecinde diğer tiyatrolar gibi kapalıydık ve kira, fatura, sigorta giderlerimiz birikmişti. Pandemi sürecinden ötürü bunları bizim ödememe hakkımız vardı. Çürkü devlet hukuki bir hak sağladı. 1 Temmuz’da bu mücbir sebep ortadan kalktı. Mülk sahibinin, elektrik işletmelerinin önceki fauraları ödeyin ödemezseniz keseriz hakkı doğdu. Dolayısıyla biz acilen elektriğimizin, doğalgazımızın kesilmemiz için ki mülk sahibinin şahsi olarak anlayışlı olarak karşıladı. O konuda bir problem yaşamadık. Bunu karşılamak için acilen bir paraya ihtiyacımız oldu biz bunu şöyle karşıladık. Bir destek kampanyası başlattık. Bir duyuru yaptık. Burdur Sanat Tiyatrosu Kapanmasın dile bir afiş paylaştık. Bu süreçte de bizi özel olarak arayıp kapanmaması için destek olacak birçok kişi aradı yardımcı olacağını söyledi. Tamamını karşılayamasakta giderlerin belirli bir miktarını karşılayacak bir destek toplamış olduk bu süreçte. En azından bir süre rahatlayacak şekilde kullandık. Şu anda da oyun üretemiyoruz. Oyun oynamanın şartları çok ağır. Zaten Tiyatromuz Yaşasın İnisiyatifi olarakta kapalı alanlarda oyun oynayamayacağımızı devlet bizim şartlarımızı karşılayana kadar. Hem buna riayet ederek hem de oyunu olnasak şartlarını karşılayamayacağız 50 kişilik sahnemize 20 kişilik bir izleyici alabileceğiz, dezenfekte, maske, salonu her oyudan sonra dezenfekte etmemiz gerekiyor. Giderler gelirlerden fazla olacağı için açamayacağımızı biliyoruz. Dolayısıyla biz şöyle yapalım en azından dedim. Ne amaçla olursa olsun insanlardan para istemeyi sevmiyoruz ki ne kadar işte bir dayanışma olsa da bu bir sanata destek olsa da bize verdikleri maddi destekler aslında olmaması gereken birşey. Çünkü bunu devletin yapması gerekiyor. Ama biz artık kapanma aşamasına geldiğimiz için yardımları kabul ettik. Biz de dayanışma kartı düzenledik. Bu dayanışma kartını bize destek olan kişilere veriyoruz. O kartla da önümüzdeki sezon içerisinde sahneleyeceğimiz oyunların iki tanesini izleme hakları olacak. Onu yeni başlattık. Bunu da sizin aracılığınızla duyuralım.
Kurs kayıtlarımız başladı
Yine farklı sınıflar olmak üzere 6-14 yaş arası sınıflar açarak geçtiğimiz cumartesi günü kurs sürecini başlatmış olduk. Şu ana kadar işte 23 kaydımız oldu. Beklediğimizden daha iyi bir sayı bu. Başka şehirlerdeki durumlara kıyasla. Bu süreçte de bu anlamda da öğrencilerimizin aileleri bizlere güvenerek bizleri yalnız bırakmamış oldu. Bunun da kayıtları devam ediyor. Drma kursu kayıtlarımız devam ediyor. Yaz süreci boyunca olacak. Bir oyun sergileyemeyeceğiz ne yazık ki. Daha önce kurs sonunda öğrencilerimiz bir oyun sergiliyordu. Fakat bunu bu yaz döneminde yapamayacağız.” dedi.
Hatice Dursun
BST Yönetmen Yardımcısı Topuz; Tiyatrolar bu şekilde normalleşemez Burdur Sanat Tiyatrosu Yönetmen Yardımcısı, pandemi sürecinde tiyatroların durumuyla ilgili gazetemize açıklamalarda bulundu. 2013 yılında üç arkadaş tarafından kurulan Burdur Sanat Tiyatrosu, zorluklarla mücadele ederek şehirde faaliyetini sürdürmeye çalışıyor.
0 notes
burdur-haberleri · 4 years
Text
“Tiyatromuz Yaşasın”
200’den fazla tiyatronun bir araya gelmesi ile oluşan “Tiyatromuz Yaşasın” kampanyası, bir imza metni ile yola çıktı.  Hızla destek görüp başka tiyatroların da katılımıyla genişlemeye başlayan kampanya 18 Mayıs Salı günü gerçekleştirilen geniş katılımlı bir toplantı ile “Tiyatromuz Yaşasın İnisiyatifi” ismini aldı. İlimizde faaliyet gösteren Burdur Sanat Tiyatrosu’da bu kampanya için…
View On WordPress
0 notes
bandirmahaber · 4 years
Text
Orhan Aydın isyan etti: “Utanıyorum…”
Orhan Aydın isyan etti: “Utanıyorum…”
Corona virüsü salgını nedeniyle zor geçiren tiyatrocular, “Tiyatromuz Yaşasın” başlıklı bir kampanya başlatmış ve ayakta kalabilmeleri için 7 maddelik bir talep listesini kamuoyuna sunmuştu. O maddelerden birisi de şöyleydi: “Zaman kaybetmeden tiyatro yasası çıkarılmalıdır. Kamusal tiyatrolar ticarethane kimliğinden kurtarılıp kamusal hizmet üreten sanat kurumu statüsüne geçirilmelidir.”
Usta…
View On WordPress
0 notes
bandirmahaber · 4 years
Text
"Tiyatromuz Yaşasın" kampanyası 30 bin imzayı aştı
“Tiyatromuz Yaşasın” kampanyası 30 bin imzayı aştı
Başlatılan imza kampanyasıyla içinde bulunulan süreçte tüm sanatsal faaliyetlerin sekteye uğramasının, sanatkarların ekonomik kayıpları ve gelecekteki belirsizliğin altı çizilmiş, devletin kamusal oyuna ödenek ayırması gerektiği vurgulanmıştı.
16 vilayetten katılan kampanya imzacısı 83 oyun ile online bir buluşma gerçekleştirildi. Içtimada kampanya sürecinde izlenilecek yol ve ilgili…
View On WordPress
0 notes