lisamvi

[lisamvi]

Aniden gelen insanlardan soğuma ve iğrenme hissi

[lisamvi]

belirsizlikten nefret ederken hayatının kocaman bir belirsizliğe dönüşmesi

[lisamvi]

[lisamvi]

Söyleyemediğim, bende saklı kalan onca söz kalbime ağır geliyor ve ben boğuluyorum.

[lisamvi]

[lisamvi]

[lisamvi]

kendini ait hissetmediğin insanları sahiplenmeye kalkarsan, hayat sana sarılman için kocaman bir boşluk verir.

[lisamvi]

bazı şeylere tepki bile verilmez sadece öyle bakılır.

[lisamvi]

[lisamvi]

[lisamvi]

Bütün sorunların çözümü

[lisamvi]

inanmak istediğim çok yalan oldu

[lisamvi]

Bazen anılardan kopup gelen ufak bir parça , hiç olmayacak bir anda gelip gözlerinin önüne dikilirdi insanın. Geçmişin , kabuk bağlayan izlerini hatırlatmak istercesine.. Hiç iyileşmemiş bir yarayı yeniden kanatır , ruhu derinden sarsardı.

[lisamvi]

bundan daha kötü hissettiğim zamanlar oldu, olacak. ama şu tükenmişliğin, yorgunluğun hiç daha azı olmuyor. bir öncekinin üzerine yığılıyor sanki. gittikçe daha küçük bir darbe daha büyük bir hasar bırakıyor.

[lisamvi]

[lisamvi]

bütün yollar kapandı. çiçekler soldu. sen hala güzel gülmeye devam ediyorsun.

[lisamvi]

seni unuttum. seni unuttum. seni unuttum. seni. unuttum. diye tekrar ederek, o sokaktan geçtim. bunca zaman sonra yoktun. şimdi neden. niye ağladın. niye ağladık. bıraktığın etkiyi parçalamak istiyorum. tüm parçaları oturmuşken, seni hiç anımsamamışken illa bir yerlerden çıkıyorsun. parçaları kaybettiriyorsun. o kapıyı sert bir şekilde suratıma kapatırken, deliğinden dahi bakmamışken ne diye? git. n'olur git. hiçbir yere dokunma. izlerini kazımaktan soyuldum. kalmadım. sen öylece devam ederken, ben ne diye.