#bitkisel terapiler

[tibbivearomatikbitkiler]

Drog Nedir? Tıpta ve Kozmetik Alanlarında Drog Terimi

Drog Nedir? Tıpta ve Kozmetik Alanlarında Drog Terimi

#Aromaterapi, #BitkiselCiltBakımı, #BitkiselDrog, #BitkiselIçerikler, #BitkiselIlaçlar, #BitkiselKozmetikÜrünler, #BitkiselLosyonlar, #BitkiselÖzler, #BitkiselŞampuanlar, #BitkiselTedaviler, #BitkiselTerapiler, #DoğalÜrünler, #Drog, #DrogKullanımı, #EsansiyelYağlar, #GelenekselTıp, #KozmetikDrog, #ModernTıp, #SağlıklıYaşam, #TıbbiDrog https://is.gd/imcj3Z https://www.tibbivearomatikbitkiler.com/blog/drog-nedir-tipta-ve-kozmetik-alanlarinda-drog-terimi/

Drog nedir çok soruluyor, bugün “Drog” konusunu ele alacağız. Drog, genellikle bitkilerin, hayvanların veya minerallerin tıbbi veya kozmetik amaçlarla kullanılabilir hale getirilmi�� hallerini ifade eder. Bu terim, bitkilerin yaprakları, çiçekleri, kökleri, tohumları veya diğer kısımlarının kurutulmuş veya işlenmiş formunu içerebilir.

Tıbbi alanda drog terimi, genellikle bitkilerin ilaç yapımında kullanılan ham hallerini ifade eder. Bitkilerin öğütülmesi, kurutulması veya belirli işlemlerden geçirilmesiyle elde edilen bu drogler, geleneksel tıp uygulamalarında yaygın olarak kullanılmaktadır. Örneğin, adaçayı yapraklarından elde edilen drog, içerdiği uçucu yağlar sayesinde solunum yolu enfeksiyonlarına karşı etkili bir çözüm olarak bilinir.

İlginizi çekebilir: Bitkisel Droglarda Kalite Kontrol

Aromaterapi bağlamında drog terimi, bitkilerden elde edilen uçucu yağları ifade eder. Bu uçucu yağlar, esansiyel yağlar olarak adlandırılır ve aromaterapi uygulamalarında kullanılır. Lavanta, nane, biberiye gibi bitkilerden elde edilen esansiyel yağlar, özellikle stresle başa çıkmak, uykusuzluğa karşı mücadele etmek veya enerji artırmak gibi çeşitli amaçlarla kullanılır.

Bitkisel veya kimyasal kökenli, birçok farklı amaç için kullanılabilen ve çeşitli etkilere sahip olan maddeler tıbbi, terapötik, eğlence amaçlı veya başka nedenlerle kullanılabilir.

Drog Nedir ve Nasıl Tanımlanır?

Drog, bir maddenin kimyasal, bitkisel veya başka bir şekilde elde edilmiş olması fark etmeksizin, fizyolojik veya psikolojik etkileri olan bir madde olarak tanımlanabilir. Bu tanım, hem tıbbi hem de rekreasyonel amaçlar için kullanılan maddeleri kapsar.

Bitkisel Droglar ve Sağlığa Katkıları

Birçok bitki, tıbbi amaçlarla kullanılmak üzere özlerinden veya özlerinden elde edilen droglar içerir. Bu bitkilerin birçoğu, geleneksel tıp sistemlerinde ve günümüzde modern tıpta kullanılmaktadır. Örneğin, adaçayı, lavanta ve nane gibi bitkilerin uçucu yağları, aromaterapide yaygın olarak kullanılan doğal droglardır.

Aromaterapi ve Esansiyel Yağlar

Droglar sadece içsel kullanım için değil, aynı zamanda dışsal kullanım için de yaygın olarak kullanılır. Aromaterapi, esansiyel yağların (bitkisel drogların konsantre özleri) çeşitli sağlık sorunlarına ve duygusal durumlara olan olumlu etkilerini keşfetmeye odaklanan bir uygulamadır.

Kozmetik ve Bitkisel Drogların Rolü

Kozmetik endüstrisi, birçok bitkisel öz ve drogu içeren ürünleri benimsemektedir. Bu, cilt bakımı, saç bakımı ve diğer güzellik ürünlerinde doğal içeriklere yönelik bir talep olduğunu gösterir. Bitkisel droglar, güzellik ve kişisel bakım ürünlerine doğallık ve etkili bakım eklemek için kullanılır.

Geleneksel ve Modern Tıpta Drogların Yeri

Geleneksel tıp, birçok kültürde yüzyıllardır kullanılan bitkisel drogları içerir. Modern tıp da bu bitkilerin etkilerini araştırarak, bazılarını ilaçlara dönüştürmekte ve tedavilerde kullanmaktadır. Ancak, bu maddelerin kullanımında dikkatli olunması ve uzman kontrolünde kullanılması önemlidir.

Drogların kullanımı sadece tıpta değil, aynı zamanda kozmetik endüstrisinde de yaygındır. Cilt bakım ürünleri, şampuanlar, losyonlar ve diğer kozmetik ürünlerde bitkisel drogların kullanılması, doğal ve sağlıklı ürün taleplerine cevap vermektedir.

Tıbbi ve Aromaterapi Alanlarında Kullanılan Bazı Drog Örnekleri

Lavanta Yağı (Lavandula angustifolia)

Aromaterapi: Lavanta yağı, stresi azaltmak, uykusuzluğa karşı yardımcı olmak ve genel rahatlama sağlamak için kullanılır.

Tıbbi Kullanım: Yatıştırıcı özellikleri nedeniyle, lavanta yağı bazı tıbbi uygulamalarda kullanılabilir.

Adaçayı (Salvia officinalis)

Aromaterapi: Adaçayı uçucu yağı, zihinsel tazelik sağlama ve odaklanmayı artırma amacıyla aromaterapi uygulamalarında kullanılabilir.

Tıbbi Kullanım: Adaçayı, antimikrobiyal özellikleri nedeniyle geleneksel olarak boğaz ağrısı gibi durumların tedavisinde kullanılmıştır.

Çay Ağacı Yağı (Melaleuca alternifolia)

Aromaterapi: Çay ağacı yağı, cilt sorunlarına karşı kullanılabilir ve temizleyici özellikleri nedeniyle genellikle aromaterapi ürünlerinde bulunur.

Tıbbi Kullanım: Antifungal ve antibakteriyel özellikleri sayesinde, çay ağacı yağı cilt enfeksiyonlarına karşı kullanılır.

Zencefil (Zingiber officinale)

Aromaterapi: Zencefil yağı, enerji artırma ve zihinsel canlılık sağlama amacıyla aromaterapi içinde kullanılabilir.

Tıbbi Kullanım: Zencefil, anti-enflamatuar özellikleri nedeniyle sindirim sorunlarına karşı tıbbi olarak kullanılır.

Papatya (Matricaria chamomilla)

Aromaterapi: Papatya uçucu yağı, rahatlatıcı ve sakinleştirici etkileri nedeniyle aromaterapi uygulamalarında tercih edilir.

Tıbbi Kullanım: Papatya çayı, uykusuzluk, mide rahatsızlıkları ve cilt problemleri gibi çeşitli tıbbi durumların hafifletilmesinde kullanılabilir.

Nane (Mentha piperita)

Aromaterapi: Nane yağı, serinletici etkileri nedeniyle aromaterapi içinde zihinsel canlılık sağlamak için kullanılabilir.

Tıbbi Kullanım: Nane, sindirim sorunlarına karşı rahatlatıcı bir etkiye sahiptir ve bazı ağrıları hafifletmede kullanılabilir.

[akilfikirgezegeni]

Kayıplar ve sonrasında yaşananlara dair

Ertan Yavuz

Hepimiz zaman zaman zamansız kayıplar yaşarız. Özellikle kayıp dendiğinde çok sevdiğimiz bir canlı gelir aklımıza. Bizi yetiştiren anne babamız, hayat arkadaşımız, canımızdan çok sevdiğimiz çocuklarımız, bakımını sağladığımız evcil hayranlarımız, çok değer verdiğimiz yakınlarımız... Her kayıp benliğimizde verdiğimiz değer miktarınca boşluklar yaratır. Normalde bu boşlukların sağlıklı bir "Yas Dönemi" ile atlatılması en doğrusu olsa gerek. Fakat zaman zaman bu dönemde daha uzun süre vakit geçirebilir ya da dışarıdan alınan farklı yardımlarla (çeşitli terapiler, bitkisel veya kimyasal sedatifler...) söz konusu matem anlatılmaya çalışılır. Elbette bazı kişiler bu kayıplarla arasında kurduğu bağ miktarınca daha az ya da daha fazla etkilenebilir. Bu sebeple kimileri için bu dönemlerden geçmek daha zor ve meşakkatli olabilir. Yazının başında da söylediğim gibi her kayıp benliğimizde bir boşluk yaratır ve en sağlıklı şekilde bu boşluğun doldurulması gerekir. Bu konuda en büyük zorlantı kayıplarla sağlıklı bir ayrışmanın gerçekleştirilememiş olmasıdır. Zira böylesi sorunlara yol açan aslında beklenilmeyenin aniden oluşması ve kişi ya da kişileri hazırlıksız yakalamasıdır. Simdi haklı olarak şöyle denilebilir; “İyide kim ölüm gibi bir kaybı önceden bilebilir ki?” Ya da “Ateş düştüğü yeri yakar” diyerek geçiştirebiliriz. Ancak kayıp esnasında oluşan boşluğu birçok kişi hesaba katmaz. İşte burada kanaatimce en çok dikkat edilmesi gereken durumla başbaşa kalırız. Birgün gerçekleşeceğini bildiğimiz ama bir türlü kendimize itiraf edemediğimiz, sürekli gözardı ederek bilmezden geldiğimiz ve beklemediğimiz zamanda gerçekleşen bu ani ontolojik hadise bizleri bir anda o boşluğa bakmaya zorlar. Daha önce de dediğim gibi kaybın hayatimizdaki anlamı ve değeri ne kadar çok ve büyükse o boşlukta o kadar derin ve geniş olur.

Şimdi asıl sorun o boşluğun nasıl doldurulmasıdır. Çoğunlukla bir çok kişinin uğraştığı mesele o boşluğu nasıl kapatırımdır. Problemin ana kaynaklarından biri de işte bu doldurma ve kapatma kavramlarından kaynaklanır. Bilindiği gibi böylesi bir olayda, doldurma eylemi o bölgenin tekrar eskisi gibi kullanılabileceğini, kapatma ise daha çok üzerine bir örtü veya bir kapakla kamufle etmeyi ve işlevsiz hale getirmeyi anlatır.

Birçoğumuzca deneyimleyenen bu tarz elem verici olayların sağlıklı bir şekilde atlatılabilmesi için kayba dair vedalaşma ritüelide diyebileceğimiz yas döneminin süresi, bu acının yine sağlıklı sindirilebilmesi için destek verenlerin varlığı ve eş değer bir varlığın o boşluğu doldurmasına izin verilmesiyle mümkün olabilmektedir. Ve bütün bu acı işlemler zaman mefhumunun desteği ile daha sağlıklı atlatılabilmektedir.

Peki ani bir şok yaşatan ve varoluşun sorgulanmasına sebep olan böylesi bir kayıpla karşı karşıya kalan kişi ne tepki vermeli, nasıl düşünmeli ve bahsi geçen boşluğa ikame varlığı nasıl ve ne şekilde yerleştirmelidir?

Öncelikle kaybı yaşayan birey kaybedilenin anlamını doğru bir şekilde tanımlamalı, onun için ne ifade ettiğini sonrasında yokluğu ile geride kalanın varlığına neleri miras bıraktığını, bu bırakıtla birlikte nasıl bir dönüşüme uğrayacağını en azından sağlıklı geçirilen yas dönemi akabinde düşünmelidir. Zira yas dönemi kaybedilenin olumsuz özelliklerinin filtre edildiği saf iyiliklerin ve iyi niyetlerin söylenip düşünüldüğü kayırmacı bir olumlama dönemidir. Kaybı gerçekleşenin önem derecesine ve içimizde kapladığı yere göre melek özellikleri taşıması ve cennete gitmesi ve zaman zaman hatırlanıp yad edilmesi gerekmektedir. Bu aynı zamanda içimizde oluşan boşluğa bir anlam yüklemek, yerine geçirdiklerimiz için onlarında aynı akıbete uğramalarını engellemek sebebiyle uyguladığımız bir ayin ya da merasim gibi bir seramonidir.

Kaybın yerine koyacaklarımıza karar vermeden önce en az yitirilen kadar sevilmeli ve bizim için onun çağrışımlarını yapması çok önemlidir. Yitip gidenin onda yaşaması küçük bir parçada onu hatırlatması daha kolay kabullenmeyi sağlar. Bunun için boşluğu doldurması gereken ikamenin doğru seçilmesi çok önemlidir. Eğer yerine geçirilenle boşluk tam dolmuyorsa eksiklik hissi yaşanıp yeniyi fazla kabullenememe durumu gerçekleşebilir. Sıkışması durumunda kayba karşı ihanet edildiği fikri oluşabilir. İkame ne çok dar ne de bol olmalı boşluğu istenilen ölçüde doldurmalıdır.

Elbette bu anlattıklarım zamansız ve beklenilmeyen kayıpların olması ve çok yakın sonrası için söylenebilir. Daha sonraki süreç yani kabullenme ile boşluk ve ikame edilen bütünleşir ve artık olgunlaşan duygu daha gerçekçi düşüncelere dönüşüp kendini realize eder.

Resim: Rembrandt/Jacop wrestling with Angel

[worldtravellike1]

Aromaterapi: Stres ve Anksiyeteyi Azaltmanın Doğal Yolu

Aromaterapi Stres ve anksiyete, modern hayatın kaçınılmaz bir gerçeği haline geldi. Birçok insan, bu sorunlarla başa çıkmak için ilaçlar ve terapiler arıyor. Ancak, doğal bir seçenek olan aromaterapi, stres ve anksiyeteyle mücadelede yardımcı olabilir. Aromaterapi, bitkisel yağların kullanılması yoluyla yapılan bir tedavi şeklidir. Bu yağlar, bitkilerin çiçekleri, yaprakları, kökleri ve…

[dualarvebuyuler]

Papaz Büyüsü Nasıl Bozulur 2023?

Papaz büyüsü, etkisi oldukça güçlü olan ve çoğunlukla ilişki problemleri için kullanılan bir büyü çeşididir. Ancak günümüzde her türlü sorun için kullanıldığı görülmektedir. Bu büyü, genellikle kişinin hayatındaki tüm olumlu etkileri ortadan kaldırmakta ve kişinin hayatını zehir etmektedir. Papaz büyüsü belirtileri arasında, kişinin hayatında birden bire işlerin yolunda gitmemesi, istediği hedeflere ulaşamaması ve ilişkilerinde sorunlar yaşaması sayılabilir. Ancak bu belirtiler diğer büyülerde de görülebileceği için, kesin bir teşhis konulması için uzman birine başvurmak gerekmektedir. Papaz büyüsü bozulması, yapılış şekline göre değişkenlik göstermektedir. Ancak her büyü gibi, papaz büyüsü de Allah’ın izniyle bozulabilir. Bunun için Ayet-i Kerime’ler, Esma-ül Hüsna’lar ve Kur’an-ı Kerim gibi kaynaklardan yararlanmak gerekmektedir. Papaz büyüsü bozulması için yeterli bilgi, birikim ve tecrübeye sahip bir uzmanın yardımına başvurmak gerekir. Ancak unutulmamalıdır ki, papaz büyüsü yapan kişi, bu büyüyü kendi başına bozamaz. Bunun için mutlaka bir uzman yardımı gerekmektedir.

Papaz büyüsü yan etkileri nelerdir?

PAPAZ BÜYÜSÜ YAPMAK İÇİN YANLIŞ İNANIŞLAR

Papaz büyüsü yapmak isteyenlerin, bazı yanlış inanışlara sahip olduğu görülmektedir. Örneğin, papaz büyüsü yapmak için kiliseye gitmek ve papazın dua etmesini istemek gibi inanışlar tamamen yanlıştır. Papaz büyüsü yapmak isteyen kişilerin, bu büyüyü kendi başlarına yapmaları da mümkün değildir. Büyüler, herkes tarafından kolaylıkla yapılabilecek kadar sıradan işlemler değillerdir. Bu nedenle, papaz büyüsü yapmak isteyenlerin mutlaka bir uzmana başvurması gerekmektedir. Sonuç olarak, papaz büyüsü gibi etkisi oldukça güçlü bir büyü çeşidinin bozulması da oldukça zor bir işlemdir. Bu nedenle, bu büyüyle karşı karşıya kalanların mutlaka bir uzmana başvurması gerekmektedir.

Papaz Büyüsü Nasıl Bozulur?

Papaz büyüsüne maruz kalmışsanız ve kendinizi kötü hissediyorsanız, endişelenmenize gerek yoktur. Papaz büyüsü bozulabilir ve normal bir hayatınıza geri dönebilirsiniz. Aşağıdaki adımları takip ederek, papaz büyüsünü nasıl bozacağınızı öğrenebilirsiniz. - Papaz Büyüsü Belirtilerini Tanıyın İlk adım, papaz büyüsü belirtilerini tanımaktır. Papaz büyüsüne maruz kalan bir kişi, birdenbire kötü bir durumda bulabilir veya şanssızlık yaşayabilir. Kendinizi sürekli üzgün, korkmuş veya yorgun hissedebilirsiniz. Ayrıca, fiziksel semptomlar da görülebilir. Bunlar arasında baş ağrısı, mide bulantısı, halsizlik, uyku bozuklukları ve iştah kaybı yer alır. - Manevi Danışmanlık Alın Papaz büyüsüne maruz kaldığınızı düşünüyorsanız, bir manevi danışmanlık uzmanından yardım almanız önerilir. Manevi danışmanlık, ruhsal sağlık ve iyileşme için birçok farklı teknik sunar. Manevi danışmanlık uzmanları size doğal yollarla şifa sağlayacak ve papaz büyüsünü bozma konusunda size rehberlik edeceklerdir. - Doğal Yöntemler ve Eski Medeniyetlerde Papaz Büyüsü Çözme Yöntemleri Doğal yollarla papaz büyüsünü bozmak mümkündür. Eski medeniyetler, papaz büyüsüne karşı çeşitli çözümler sunmuştur. Bu yöntemler arasında tılsımlar, dualar, ayinler ve ritüeller yer alır. Bunlar, bir manevi danışmanlık uzmanının size önerdiği doğal yöntemlerdir. Bununla birlikte, bu yöntemlerin etkisi farklı olabilir. - Şifa Yöntemleri Uygulayın Papaz büyüsüne karşı çeşitli şifa yöntemleri de vardır. Bunlar arasında bitkisel çözümler, aromaterapi, yoga, meditasyon ve diğer alternatif terapiler yer alır. Bu yöntemler, ruhunuzu ve bedeninizi iyileştirmenize yardımcı olabilir ve papaz büyüsünün etkilerini azaltabilir. Papaz büyüsü bozulmadığı takdirde nelere sebep olabilir? Papaz büyüsü bozulmadığı takdirde, hayatınızda birçok olumsuzluk yaşayabilirsiniz. Bu olumsuzluklar arasında ailevi sorunlar, iş kaybı, sağlık sorunları ve hatta ölümler yer alabilir. Papaz büyüsü, birçok insanı kötü etkiler ve hayatlarını olumsuz yönde etkiler. Ancak, papaz büyüsüne karşı doğal yöntemler ve şifa yöntemleri kullanarak, hayatınızı normale döndürebilir ve olumsuz etkilerinden kurtulabilirsiniz. papaz büyüsüne maruz kalmışsanız ve kendinizi kötü hissediyorsanız, endişelenmenize gerek yoktur. Papaz büyüsü bozulabilir ve normal bir hayatınıza geri dönebilirsiniz. Papaz büyüsü belirtilerini tanıyın, manevi danışmanlık alın, doğal yöntemler ve eski medeniyetlerde papaz büyüsü çözme yöntemlerini kullanın ve şifa yöntemleri uygulayın. Bu adımları takip ederek, papaz büyüsünün etkilerinden kurtulabilir ve hayatınızı normale döndürebilirsiniz. https://www.youtube.com/watch?v=NhH9pOZtL5w Read the full article

[lfmcn]

Sinirsel Ağrılar Nasıl Geçer? Sinirsel Ağrılara Bitkisel Çözüm

Sinirsel ağrılar nelerdir?

Sinirsel ağrılar oldukça şiddetli olabilir ve günlük hayatı etkileyebilir. Birçok bitki kronik veya uzun süren sinir ağrılarını yatıştırmaya yardımcı olmaktadır. Sinir ağrısı veya nevralji, sinir yolu üzerinde oluşan ağrılardır. Bu ağrıların oluşmasında pek çok faktör olabilir. Bazı ilaçlar, diyabet, kronik böbrek yetmezliği, zona, frengi, travma, şişme ve iltihap kronik sinir ağrısının nedenleri arasındadır. Ancak kronik sinir ağrısı için bitkisel çözümler denenmeden önce olası yan etkileri ve uygun doz için doktor ile konuşmakta fayda olacaktır.

Sinirsel ağrılar nerelerde olur?

Sinirsel ağrılar bacak, sırt, boyun, mide ya da baş gibi çeşitli vücut alanlarında olabilir.

Sinirsel ağrılara ne iyi gelir: Sinirsel ağrılara bitkisel tedavi

– Çayırkuşu otu Çayırkuşu otu kronik sinir ağrısı tedavisinde en etkili bitkisel çözümler arasındadır. Geleneksel Çin tıbbında alerji, kardiyovasküler problemler, katarakt, inflamasyon ve ağrı gibi sağlık sorunları tedavisinde kullanılan bir bitki olan çayırkuşu otu; ağrı giderici ve yatıştırıcı özelliklere sahiptir. Çayırkuşu otunu kronik sinir ağrılarının tedavisinde kullanmadan önce doktor ile konuşmakta fayda olacaktır. – Kedi otu Kedi otu, kronik sinir ağrılarını durdurmak için kullanılan bir başka bitkisel çözümdür. Antik Yunanlılar ve Romalılar zamanından beri kullanılan kedi otu kökleri ve köksaplarından kapsül, tablet ve sıvı formlu özler üretilmektedir. İçerisindeki bileşikler ile rahatlatıcı ve yatıştırıcı etkiler yaratan kedi otu; huzursuzluk, histeri, duygusal stres, uykusuzluk, anksiyete, gerginlik, çarpıntı ve zona tedavisinde kullanılmaktadır. Ancak kedi otu kullanılmadan önce uygun doz için mutlaka doktora danışılmalıdır. – Erkeçsakalı Kandul otu da bilinen erkeçsakalı kronik sinir ağrılarını durdurmak için oldukça etkilidir. Michigan Üniversitesi’nde sağlık sistemine göre erkeçsakalı aynı zamanda idrar söktürücü, terletici, sıkıştırıcı, anti-inflamatuar ve antibakteriyel özelliklere sahiptir. Erkeçsakalı anti-enflamatuar özelliği ile ağrıların hafiflemesini sağlar. Erkeçsakalı, soğuk algınlığı, grip, kronik gastrit, romatoid artrit ve sinir, kas ve deri iltihaplarında kullanılmaktadır. Alerjik reaksiyonlara neden olabileceği için kandul otu kullanılmadan önce mutlaka alerji testi yaptırılması önerilir. – Sinirsel ağrı tedavisi nasıl yapılır? Analjezik ilaç tedavisi kronik sinir ağrısı rahatlamaya yardımcı olur. Asetaminofen, COX-2 inhibitörleri ve steroid olmayan antienflamatuar ilaçlar genellikle nispeten daha hafif ağrılar ve iltihaplanmalarda kullanılır. Opiods, kodein ve morfin gibi ilaçlar ise oldukça şiddetli ağrılarda reçeteli olarak kullanılmaktadır. Ancak, fiziksel bağımlılık riski nedeni ile bu tür ilaçlar dikkatli kullanılmalıdır. Doktora gidilerek uygun ilaç tedavisine başlanabilir. – İnvaziv tedaviler İnvaziv tedavilerde üç spinal iğne omuriliklere uyarıcı olarak kullanılır. Spinal stenoz gibi kronik sinir hastalığı durumlarından şikayetçi hastalarda epidural enjeksiyon yapılabilir. Bu ağrının azaltılmasını sağlar. – Tamamlayıcı tıp Pek çok doktor, tamamlayıcı ve alternatif tıp yöntemleri ile kronik sinir ağrılarının desteklenmesini önerir. Öncelikle beslenmeye dikkat edilmelidir. Ağrılara iyi gelen besinler beslenme düzenine eklenebilir. Ayrıca masaj ve zihin beden terapileri de yapılabilir. Masaj için ağrılara iyi gelen bitkisel yağlar kullanılabilir. Kronik ağrı tedavisine yardımcı olmak için aromaterapi ve masaj uygulamaları oldukça etkilidir. Enerji terapileri, akupunktur ve acupressure gibi yöntemler uygulanabilir. Meditasyon, müzik terapiler ve yoga gibi zihin egzersizleri de sinir ağrılarının azalmasına yardımcı olur. Sinirsel ağrılar oldukça acı vericidir. Bu ağrıları gidermek için kullanılan tedavi yöntemlerinin yanı sıra bitkisel çözümler de kullanılabilir. Bitkisel çözümlerin kullanılması sırasında dikkatli olunması gerekmektedir. Bazı bitkiler kullanılan ilaçlar ile etkileşime neden olup çeşitli komplikasyonlara sebebiyet verebilir. Alerjik reaksiyonların yanı sıra bazı yan etkiler de görülebilir. Bu nedenle bitkisel çözümler denenmeden önce mutlaka doktora danışılmalıdır. Sinir ucu iltihabı ve ciddi sağlık sorunları oluşabilir. Bu nedenle eğer ağrı geçmiyorsa ya da şiddetlenerek artıyorsa mutlaka bir doktora görünülmelidir. Bitkisel tedaviler uygulansa da ilaç tedavisi göz ardı edilmemelidir. Read the full article

[fenrees]

Alternatif Tıp Nedir, Yöntemleri Nasıldır? 🌿

Alternatif tıp tanımı, ilaç sanayisinde kullanılmayan doğal ürünlerin kullanıldığı sağlık alanı olarak bilinmektedir. Tıp alanına bir alternatif değil tam aksine tamamlayıcı olarak içerikler sunmaktadır. Ülkemizde alternatif tıp dendiğinde genellikle tıp dışı yöntemler olarak çağrışım yapsa da Batı ülkelerinde alternatif tıp yöntemleri hemen her hastalıkta tercih edilebilen önemli yöntemler olarak bilinmektedir.

Alternatif tıp alanı tamamlayıcı tıp olarak da adlandırılmaktadır. Tıbbi olarak yapılmakta olan tedavilerin desteklenmesi veya hızlandırılması için bedensel ihtiyaçlar göz önünde bulundurularak farklı yöntemler ile tedaviler planlamaktadır.

Alternatif tıp çıkışı itibariyle vücudun temel ihtiyaçlarını baz almakta ve bu ihtiyaçların giderilmemesi durumunda hastalıkların ortaya çıktığı düşüncesiyle tedaviler yürütmektedir. Bu nedenle hastanın vücudunun eksikliklerini gidermeye yönelik takviyeler yapılırken çoğu zaman tıbbi ilaçlara da gerek kalmadan iyileşmenin sağlanabileceği görüşünden yola çıkarak çalışmalar yapılmaktadır. Alternatif tıp nedir konusuna kısaca değindik. Şimdi detaylara geçelim.

Kuark nedir, çeşitleri nelerdir? Bilgilerine de bakabilirsiniz.

Bilimsel Olarak Yaygınlaşan Alternatif Tıp Yöntemleri Nelerdir?

Bilimsel anlamda temeli olduğu düşünülen yaygın alternatif tıp yöntemleri şu şekilde sıralanabilmektedir:

Akupunktur

Hipnoz

Aile Dizimi

Ozon Tedavileri

Fitoterapi

Mezoterapi

Homeopati

Nöral Terapi

Mora Terapi

Bu yöntemlerin yanı sıra alternatif tıp içerisinde yer alan ama aslen nebevi tıp olarak de ifade edilen hacamat ve sülük tedavileri de bulunmaktadır. Bu tedaviler hastalığın nedenleri üzerine odaklanarak bu nedenlerin ortadan kaldırılması ile hastalığın da iyileşeceği teorisi ile uygulanmaktadır.

Vücutta farklı hastalıkların olması genel vücut işleyişinde bir problem olduğunu göstermektedir düşüncesi, bu tedavilerin çıkış noktası olarak belirlenmektedir. Dolayısıyla tedavilerin içerisinde önce bu nedenler tespit edilmekte sonrasında ise iyileşme adımları uygulanmaktadır. Alternatif Tıp Nedir konusunu detaylıca anlatmaya devam ediyoruz.

Alternatif Tıp Uygulamaların Faydaları Nelerdir?

Alternatif tıp uygulamalarının faydaları şu şekilde sıralanmaktadır:

Tıbbi yöntemlere destekleyici nitelikte uygulandığı için pek çok hastalığın tedavisine hız kazandırdıkları bilinmektedir.

Özellikle kanser hastalığının tedavisinde ya da önlenmesinde alternatif tıp uygulamaları oldukça başarılı sonuçlar vermektedir.

Kimyasal madde kullanımı olmaması nedeniyle herhangi bir yan etki görülme riski bulunmamaktadır.

Doğrudan insan vücudunun anatomisini ve ihtiyaçlarını baz alan tedaviler bütünü olması nedeniyle sonuç almak daha hızlı ve kolay bir biçimde olabilmektedir.

Alternatif Tıp ve Modern Tıp Farkları Nelerdir?

Alternatif tıp ve modern tıp farkları, doğrudan iki ayrı konuyu içermemektedir. Her iki tıp alanında da birbirini tamamlayıcı yönler bulunmaktadır. Genel olarak bakıldığında ise farklı bulunan alanlar şu şekilde sıralanabilmektedir:

Öncelikli olarak teşhis koyma yetkisi modern tıp alanınındır. Alternatif tıp içerisinde herhangi bir teşhis koyma aşaması bulunmamakta olup, mevcut teşhis üzerinden tedavi planlaması yapılabilmektedir.

Modern tıp içerisinde kullanılan ilaçlarda yan etkiler olabilirken alternatif tıp alanındaki ilaçlarda vücudun ihtiyaçları doğal yollarla karşılandığı için herhangi bir yan etkisi bulunmamaktadır.

Alternatif tıp yöntemleri bazen tek başına tercih edilirken bazı durumlarda ise modern tıp tedavilerini destekleyici olarak tercih edilirken; modern tıp doğrudan kendi tedavi biçimini uygulayabilmektedir.

Alternatif Tıp İle İlgili Video Anlatım

Alternatif Tıp Nedir konusuyla ilgili bilgilendirici bir video.

Hangi Nedenlerle Alternatif Tıp Tedavi Yöntemlerine Başvurulur?

Alternatif tıp tedavi yöntemlerine başvuru amacı, genellikle kişilere göre değişkenlik göstermektedir. Ülkemizde en çok şu amaçlarla alternatif tıp yöntemlerine başvuru yapılmaktadır:

Tıbbi yöntemlerle sonuç alınamayan hastalıklarda yeni tedavi planlamalarına başvurmak için

Kronik hastalıkların mevcut semptomlarını minimum seviyeye indirebilmektedir.

Genetik faktörler nedeniyle risk grubunda olunan hastalıkların önlenebilmesi için

Sağlıklı bir yaşama sahip olmak için

Vücuttaki zararlı kan ve maddelerin dışarı atılmasını sağlamak için

Ruhsal anlamda bir rahatlama sağlanabilmesi için

Bu amaçların yanı sıra alternatif tıp başvuru amaçları bazı durumlarda genel yaşam felsefesi edinmek de bulunmaktadır. Alternatif tıp tedavileri yürütmekte olan farklı felsefelerden birinin benimsenmesi ile birlikte sağlıklı yaşam için kişisel kontrol sağlanmış olmaktadır.

Alternatif Tıp Uygulamaları Hangi Hastalıklar İçin Etkilidir?

Alternatif tıp uygulamalarının etkili olduğu hastalıklar, genellikle kronik hastalıklar ya da kanser hastalıkları olarak bilinmektedir. Tıbbi yöntemler, kronik hastalıklarda kalıcı çözümler bulma noktasında zorlanmakta ve kanser tedavilerinde ağır kimyasallar kullanıldığı için bu hastalıklardan alternatif tıp uygulamalarına yönelim bulunmaktadır.

Bunların yanı sıra tıp literatüründe adı geçen her türlü hastalık içi farklı alternatif tedavi uygulamaları bulunmaktadır. Bu uygulamalar üzerinden hem tamamlayıcı hem de özel tedaviler yapılması mümkün olmaktadır.

Alternatif tedavileri, modern tıp tedavilerine göre daha kolay uygulanabilir ve daha az maliyetli olması nedeniyle de tercih edilmektedir. Bu nedenle yüksek maliyetli tedavilere ihtiyaç duyan hastaların da genellikle alternatif tıp yöntemlerine başvurdukları bilinmektedir.

Alternatif tıp yöntemleri aynı zamanda sinir sistemi hastalıkları olan ya da psikolojik anlamda desteğe ihtiyaç duyan hastaların da tercih ettiği tıbbi yöntemler olarak bilinmektedir. Bu alanda ruhsal rahatlama yaşamak üzerine özellikle felsefi argümanları olan alternatif tıp alanları da tercih edilebilmektedir.

Pigment bilgilerini de inceleyebilirsiniz.

Alternatif Tıp Yöntemlerinin Bilimsel Temeli Var Mıdır?

Alternatif tıp yöntemlerinin bilimsel temelleri, uygulama bazında değişiklik göstermektedir. Fakat günümüzde yapılan tıbbi çalışmalar göz önünde bulundurulduğunda pek çok alternatif tedavi yöntemi, tıp literatürü tarafından da kabul edilmektedir.

Tıbbi anlamda geçerliliği olmayan yöntemlerin ise birçoğun henüz tespit edilmiş bir yan etki ya da zarar içeren durum bulunmadığı için bilimsel anlamda temeli olmasa da uygulanmaya yasal olarak devam edilmektedir.

Alternatif tıp yöntemlerinin bilimsel temel oluşturması ile birlikte bu yöntemler pek çok tıp uzmanı tarafından da uygulanmaya başlamıştır. Bu sayede alternatif tıp olarak bilinen yöntemler tıbbi yöntemlerin tamamlayıcısı olarak uygulanmaya başlanmaktadır.

Alternatif Tıp Çeşitleri Nelerdir?

Alternatif tıp çeşitleri, tedavilerin ortaya çıkışına göre değişkenlik göstermektedir. Bazı alternatif tıp alanları felsefi bir alan olarak ortaya çıkarken bazı alanlar is doğrudan geleneksel yöntemlerin kullanılmasını içermektedir. Bilinen alternatif tıp çeşitlerinden bazıları şunlardır:

Geleneksel Tıp

Nebevi Tıp

Yoga

Manyetik Alan Terapileri

Oksijen, Ozon gibi gazlar ile yapılan terapiler

Bunlar genel başlıklar olmakla birlikte ortak çalışma alanları da bulunmaktadır. Fakat genel anlamda kendi fikir dünyasından yola çıkarak uygulanan alternatif tıp yöntemlerinden en çok bilinenler bunlardır. Yeni dönemde farklı masaj terapileri gibi alanlar da oluşmaya başlasa da henüz yeterince yaygınlaşmadığı bilinmektedir.

Diş sızlaması hakkında yazımıza da bakabilirsiniz.

Alternatif Tıp Yöntemlerinin Zararları Var Mıdır?

Alternatif tıp yöntemlerinin olası zararları, yönteme ve uygulayan kişilere göre değişkenlik göstermektedir. Genel anlamda ifade edildiğinde Alternatif tıp alanında kullanılan tüm yöntemlerin zararlı olduğunu söylemek bir bilgi yanılsaması olmaktadır.

Alternatif tıp yöntemlerinin birçoğunda bilimsel temel oluştuğu için herhangi bir risk bulunmamaktadır. Bilimsel temel olmayan çalışmalarda da herhangi bir yan etki olup olmadığını öğrenmek için mutlaka detaylı araştırma yapılması gerekmektedir.

Alternatif tıp yönteminin zararlı olma riski genellikle uygulayıcının yetkin biri olmamasından kaynaklanmaktadır. Çünkü alternatif tıp içerisinde uzmanın yeterli donanıma sahip olması ve uzun yıllardır tecrübeler edinmiş olması gerekmektedir. Bu nedenle ilk dikkat edilmesi gereken konu uzmanın yetkinliği olmaktadır.

Alternatif tıp yöntemleri içerisinde bulunan bir diğer risk ise kullanılan bitkisel ürünlerin doğru ve doğal ürünler olması olarak bilinmektedir. Bu alanda yeterli denetim sağlanmadığında bakanlık onayı olmayan ürünlerin de kullanılması sonuçları ortaya çıkabilmektedir. Bu gibi durumlarda ise yan etki gibi sonuçlarla karşılaşılması Alternatif tıp yöntemlerindeki riskler arasında yer almaktadır.

Alternatif Tıp Nedir konusuyla ilgili yorumlarınızı ve sorularınızı bekliyoruz.

👨‍⚕️ Alternatif Tıp Uygulamaları Nelerdir?

Akupunktur, Hipnoz, Aile Dizimi, Ozon Tedavileri, Fitoterapi, Mezoterapi, Homeopati, Nöral Terapi, Mora Terapi

☘️ Alternatif Tıp Neden Tercih Ediliyor?

Modern Tıp'ın tespit veya tedavi edemediği bazı hastalıklarda, hastalar alternatif tıp seçeneklerine yönelmektedir.

🏥 Türkiye'de Alternatif Tıp Nerelerde Uygulanıyor?

Türkiye'de Alternatif Tıp, Sağlık Bakanlığı'na bağlı merkezlerde gerçekleştiriliyor.

{ "@context": "https://schema.org", "@type": "FAQPage", "mainEntity": [ { "@type": "Question", "name": "👨‍⚕️ Alternatif Tıp Uygulamaları Nelerdir?", "acceptedAnswer": { "@type": "Answer", "text": "Akupunktur, Hipnoz, Aile Dizimi, Ozon Tedavileri, Fitoterapi, Mezoterapi, Homeopati, Nöral Terapi, Mora Terapi" } } , { "@type": "Question", "name": "☘️ Alternatif Tıp Neden Tercih Ediliyor?", "acceptedAnswer": { "@type": "Answer", "text": "Modern Tıp'ın tespit veya tedavi edemediği bazı hastalıklarda, hastalar alternatif tıp seçeneklerine yönelmektedir." } } , { "@type": "Question", "name": "🏥 Türkiye'de Alternatif Tıp Nerelerde Uygulanıyor?", "acceptedAnswer": { "@type": "Answer", "text": "Türkiye'de Alternatif Tıp, Sağlık Bakanlığı'na bağlı merkezlerde gerçekleştiriliyor." } } ] } Kaynak: https://www.zovovo.com/alternatif-tip-nedir/

[kitapindiroku]

Spa/The Body Shop Kitabı pdf indir pdf indir

Spa/The Body Shop Beden ve ruh için canlandırıcı uygulamalar, Spa’nın dinginleştirici gücü hakkında ihtiyaç duyacağınız tüm bilgiler

Buhar, su, koku, dokunuş SPA Salus per aquam (su yoluyla sağlık). Dünyanın dört bir yanından bir araya getirilmiş basit uygulamalar; bedensel ve ruhsal anlamda arınıp temizlenmenize, gevşemenize ve canlanmanıza yardımcı olacak kişisel bakım bilgileri; pratik ve kolay uygulanabilir bir formatta elinizin altında.

İçe katlı sayfalarda basit ayak bakımından, bitkisel sargılara spa uygulamalarını evinizde nasıl yapacağınız açıklanıyor; ve meditasyon ve enerji dengelemesi gibi konulara yer veriliyor.

Yiyip içebileceğiniz ve vücudunuza uygulayabileceğiniz yararlı yiyecek ve içeceklere dair doğal reçeteler; basit ve sağlıklı bir yaşam için ayurveda ve refleksoloji gibi alternatif terapiler.

Kitabın yazarı Leslie Wolski spa konusunda yaklaşık 10 yıllık yöneticilik ve danışmanlık deneyimine sahiptir.

Spa/The Body Shop Kitabı pdf indir pdf indir oku

[dustylipscom]

Bel Ağrısı Nedenleri ve Doğal Tedaviler

Yetişkinlerin %80’inin hayatlarının herhangi bir döneminde bel ağrısı yaşadığı tahmin edilmektedir. Zayıf bir psoas kası, siyatik sinir ağrısı ya da başka bir nedenden dolayı son derece yüksek yaygınlık oranı göz önüne alındığında, bel ağrısının dünya çapında sakatlığının önde gelen nedeni olduğu düşünülmesi şaşırtıcı değildir. Bel ağrısı, onu oluşturan nedenlere, ne kadar süre tedavi edilmediğine ve genel sağlık durumuna bağlı olarak hafif veya çok şiddetli olabilir. Sigara içmek veya tütün kullanmak, aşırı kilolu veya obez olmak, kadın olmak, stresli olmak veya bunalmak, çok fazla fiziksel iş yapıyor olmak veya yerleşik bir yaşam tarzı yaşamak gibi sırt /bel ağrısı için birçok önemli risk faktörleridir. İnsanlarda bel ağrısı gelişmesinin en yaygın nedenlerinden biri duruştur. Omurilik anormallikleri, kas kompanzasyonları veya hareketsizlik gibi postürel sorunlar, sırta baskı yapar. Her yaştan insanlar bel ağrısı yaşasa da, orta yaşlı/yaşlı yetişkinlerde şiddetli semptomlar geliştiği muhtemeldir ve bu nedenle, kiropraktik bakım, yumuşak doku terapisi ve düzenli egzersiz gibi bel ağrıları hafifletici tedavilerden yararlanabilirler. Sırt ağrısı, herkesi farklı şekilde etkiler. Gelişebilecek pek çok farklı sebep olduğunu göz önüne alarak, arka/omurgadaki çeşitli kısımları etkilenebilir. Bel ağrısı ile ilgili yaygın belirtiler şunları içerir:

• Belden aşağı doğru uyluklara yayılan titreme ve ağrı. Bu, yürürken, egzersiz yaparken, ayakta dururken veya birşey taşırken daha da kötü olur. • Bel kısmında sertlik ve azalmış hareket alanı. Orta ve ağır vakalarda, bu, yürümek, bükmek, tırmanmak veya normal kaldırmaktan alıkoyabilir. • Uyurken veya sabah uyandığında ayakta ağrı. • Uzun süre ayağa kalamamak veya ayaktayken ağrı kötüleşmesi. • Otururken kuyruk kemiği yakınında rahatsızlık hissetmek. • Kas güçsüzlüğü, uylukların yakınında hissizlik veya uyuşukluk. • Yaralanma, darbe, travma, çarpışma veya düşme sonrasında keskin ağrılar.

Bel Ağrısı Nedenleri ve Risk Faktörleri

Bel ağrısı vakalarının çoğunun, ciddi hastalık veya kronik sağlık sorunları yerine kas-iskelet sisteminin “mekanik” problemlerine bağlı olduğuna inanılmaktadır. Kemik, eklemler, bağlar ve kaslar üzerinde anormallikler, güçsüzlük ve eklenen stres sırt problemlerine katkıda bulunur. Bel ağrısının en yaygın nedenlerinin şunları içerir:

• Kırık disk, şişmiş disk veya fıtıklaşmış disk gibi spinal anomalileri içeren postüral problemler. Bu sırt problemleri, her omurga arasına uzanan süngerimsi jel dolgulu yastıkların sıkışmasına veya kırılmasına neden olabilir. • Sırtta kompansasyon ve baskı oluşturan kas gerilimleri, güçsüzlük veya olası kırıklar • Egzersiz yaparken zayıf form • Aşırı egzersiz, fazla esneme, aralarında yeterince dinlenmeme • Egzersiz veya sporla ilgili yaralanmalar veya kazalar • Yaşlanmaya bağlı esneklik yetersizliği ve sertlik • Destekleyici olmayan ayakkabılar giymek, özellikle de her gün uzun süre ayakta kalırsanız • Obezite ve yerleşik bir yaşam tarzı • Gebelik • Duygusal / psikolojik stres • Uyku eksikliği, rahatsız bir uyku veya kötü bir yatakta uyuma • Artrit ve diğer eklem tahrişi, dejenerasyon veya iltihap ile ilgili problemler • Osteoporoz (kemik kaybı) • Karın basıncını arttıran ve kas spazmına neden olan kabızlık • Böbrek taşları, böbrek enfeksiyonları, kan pıhtılaşması veya kemik kaybı gibi bağırsak enfeksiyonları, bağışıklık sistemini etkileyen otoimmün bozukluklar veya kanser gibi diğer kronik koşullar

Bel Ağrısı İçin Doğal Tedaviler

Kiropraktik Ayarlamaları ve Diğer Postüral Tedaviler

Düzenli kiropraktik bakım ayarlamaları, özellikle fiziksel terapi, egzersiz, masaj terapisi veya yumuşak doku terapileri gibi diğer tedavilerle kombine edildiğinde, bel ağrısının azalmasına yardımcı olmak için çok etkili olduğu kanıtlanmıştır. Yetişkinlerde akut (kısa süreli veya ani) ve kronik bel çevresi sorunları için güvenli, etkili, uyuşturucusuz profesyonel tedavi yöntemleridir. Kas iskelet sistemi yanlış hizalanmalarını düzeltmeye odaklanan başka bir postür terapi protokolü olan Egoscue, bel ağrısını azaltmaya ve önlemeye yardımcı olabilir. Bu metod Pete Egoscue tarafından geliştirilmiştir ve dizayn hareketleri olarak tanımlamıştır.

Kronik Yaralanmalar / Doku Hasarı İçin Proloterapi

Sistematik İncelemeler Cochrane Veritabanı tarafından hazırlanan bir rapora göre proloterapi sırt ağrısını 50 yıldan daha uzun süre tedavi etmek için kullanılıyor. PRP veya dekstroz/glükoz proloterapi tedavileri olarak adlandırılan spesifik tür dahil olmak üzere proloterapi, trombositten zengin plazma ve bazen hasarlı dokuları iyileştirmeye yardımcı olan büyüme faktörleri içeren kendi vücudundan alınan kök hücreler kullanır. Proloterapi tedavileri, hasar gören bağ dokusunun yakınında hafif bir inflamatuvar yanıtı doğal olarak teşvik ederek yeni, sağlıklı dokunun büyümesini teşvik ederek çalışır. Bu tedaviler fıtık/şişen diskler, artrit, osteoartrit veya diğer kronik eklem ağrıları ve alt vücuda etki eden ve omurganın telafisine neden olan tendonit gibi sırtın kronik kas-iskelet sistemi koşullarını etkili bir şekilde azaltmak veya iyileştirmek için kullanılmıştır. Proloterapi, spinal manipülasyon, egzersiz ve bazı durumlarda ihtiyaç duyulduğunda ilaçlar gibi diğer sırt ağrısı tedavileri ile kombine edildiğinde en iyi sonucu verir.

Düzenli Vücut Egzersizleri

Kardiyo/aerobik egzersizler, güç antremanı, düzenli olarak egzersizler yapılması, esnekliği arttırarak, sağlıklı bir kilo vermenize, iltihaplanmayı azaltmaya, duruşunuzu geliştirmenize ve kas zayıflıklarını azaltmanıza yardımcı olarak bel ağrısını da azaltmaya yardımcı olabilir. Ben ağrısını önlemek veya azaltmak için vücudunuzu güçlendiren ilk beş egzersiz plakalar, kedi ve inek, V-Up’lar, yüzücüler ve dizilerdir. Egzersiz rutinin bir parçası olarak, bel ağrısını azaltmak için düzenli olarak yoga yapmayı deneyebilirsiniz.

Egzersizlerle bel ağrısını hafifletmek için ipuçları:

• Kademeli olarak yeni programlar başlatmak • Egzersiz başlamadan önce ısınmak ve gerilmek • Uygun duruş • Destekleyici spor ayakkabıları giymek • Mümkün olduğunca hareketsizlik dönemlerinde uzun süre oturmaktan kaçınmak • Düzgün bir şekilde iyileşmek için sert/ağır egzersizler arasında yeterince dinlenmek

Bel Ağrısı Egzersizleri

Yumuşak Doku Terapisi

Aktif salınım tekniği, Graston tekniği veya masajlar gibi yumuşak doku terapileri, ilaçların kullanılmadığı (veya bazen daha güçlü etkiler için ilaçlarla kombine edilen) kısa ve uzun vadeli sırt problemlerinin tedavisinde ve önlenmesinde yardımcı olabilir. Yumuşak doku terapileri, zayıf duruş, kas kompanzasyonu ve zayıflık gibi bel ağrısının altında yatan nedenleri manipülatif, elle ayarlamalar yoluyla tedavi etmeye yardımcı olur. Bu doğal terapiler, geçmiş yaralanmalar nedeniyle “kapatılmış” olan kasları “açmak” üzere yardımcı olabilir ve bu nedenle sırtın veya bacaklardaki acılı kısımlara ilave stres yaratmaz.

Kollajen Bakımından Yüksek Anti-Inflamatuar Bir Diyet

Genel eklem ve kas sağlığını iyileştirmek, sağlıklı bir vücut ağırlığı korumak, iltihaplanmayı azaltmak ve gelecekte sırt ağrılarının geri dönmesini önlemek isterseniz, sağlıklı ve uygun bir diyeti tüketmeniz önemlidir. İstenmeyen kilo alımından kaçınmak, besleyici eksikliklere bağlı iltihap içeren bileşenleri veya komplikasyonları tüketmek için eklenmiş şeker, şekerli içecekler veya atıştırmalıklar, rafine edilmiş bitkisel yağlar, rafine edilmiş tahıl ürünleri, çok fazla alkol ve tütün ürünleri azaltın veya yok edin. Sigara, kan akışını bozar ve spinal dokulara besin yetersizliğine katkıda bulunur. Bel ağrısı azaltmaya yardımcı olmak için aşağıdaki işlenmemiş, anti-aging, anti-inflamatuar gıdaları daha fazla yemeye başlayın:

• Yüksek lifli gıdalar: Yüksek lifli bir diyet, kilo vermenize yardımcı olabilir ve yüksek tansiyon gibi sorunları çözebilir, ayrıca bağırsak sağlığı ve sindirim için faydalıdır. Kabızlık, sırt ağrısını daha da kötüleştirebilir, bu nedenle lif ve diğer besin maddelerinden doğal olarak yüksek olan meyve ve sebze yiyin. • Omega-3 yağları: Yabani avlanan balıklar ve keten tohumu, inflamasyonun azaltılmasına ve ağrıyı yönetmeye yardımcı olabilen omega-3 yağ asitleri bakımından yüksektir. • Su: Kas spazmını önlemek, kan basıncını yönetmek ve sindirimi iyileştirmek için nemli kalın. Dehidrasyon sırt ağrısını artırabileceğinden günde sekiz bardak su için. • Potasyum bakımından zengin gıdalar: Potasyum şişmeyi azaltır ve kas ve sinir fonksiyonları için önemli bir elektrolittir. Yeşil yapraklı sebzeler, avokadolar, muz, hindistancevizi suyu gibi mümkün olduğunca çok sayıda öğünde potasyumdan zengin gıdaları (magnezyum açısından da yüksek olma eğilimindedir) dahil edin. • Temiz, yağsız protein gıdaları: Vücudunuza kas ve kemik sağlığını korumak için gerekli olan yeterli proteini sağlamak için ot ile yetiştirilmiş tavuk ve hindi ya da çimle beslenen yağsız etleri seçin. Diğer iyi protein kaynakları arasında yumurta, balık, kemik suyu veya diğer işlenmemiş protein tozu, fasulye ve baklagiller bulunur.

İnflamasyon ve Ağrıyı Azaltmaya Yönelik Takviyeler

• Balık yağı (günde 2000 mg): Sırt ağrısı olan insanlar, iltihaplanmayı azaltmak için daha yüksek oranda omega-3 yağlarına ihtiyaç duyarlar. Diyetlerimizin çoğunun gerekli dozu içermediğinden sık sık takviye almak gereklidir. • Zerdeçal (günde 1000 mg): Zerdeçal, güçlü anti-inflamatuar özellikleri, yaşlanma karşıtı etkileri olan ve ağrıyı azaltan aktif madde Curcumin içerir. • Magnezyum (günde 400-500 mg): Bu mineral bazen “gevşeme minerali” olarak adlandırılır çünkü kasları rahatlatır ve stresi azaltır. İshale neden olursa magnezyumun dozajını azaltın. • Proteolitik enzimler / bromelain ve papain (günde üç kez 500 mg): Ananas içinde bulunan bu enzimler, şişmeyi azaltmaya yardımcı olan doğal anti-inflamatuarlardır. • MSM (günde 2000-8000 mg): MSM, kıkırdağın yeniden yapılandırılmasına yardımcı olması için sülfür oranının yüksek olduğu bir anti-inflamatuar takviyedir. Kas spazmlarını hafifletmeye yardımcı olabilir. • Uçucu yağlar: Nane ve kek yağları, iltihaplı eklemleri serinleten ve bel ağrısını azaltan etkili analjeziklerdir. Bu yağları hindistancevizi yağı ile karıştırılabilir ve eklemlere sürülebilir. Frankincense ve selvi yağı enflamasyonu azaltır, sirkülasyonu iyileştirir ve sırt ağrısını düzeltir.

Sırt Ağrısı İle İlgili Gerçekler

• Hem erkekler hem de kadınlar sıklıkla bel ağrısı geliştirir, ancak bazı araştırmalar kadınların daha sık tekrarlayan semptomlara sahip olma eğiliminde olduğunu gösterir. • Egzersiz yapmayan ve diğer sağlık sorunlarına sahip olan kilolu yetişkinler sırt ağrıları için en yüksek riski taşır. • Araştırmalar, sırt ağrısı semptomlarının geri gelme eğiliminde olduğunu göstermektedir. Bir yıl içinde tekrar oluşum oranı, %24-%80 arasında değişmektedir. • Bel ağrısı oranı 30’lu yaşlarda en yüksektir ve genel yaygınlık 60-65 yaş grubuna kadar yaşla birlikte artar. • Sırt ağrısı akut (4-12 hafta süren) ve kronik (12 hafta veya daha uzun süren) olabilir. Akut bel ağrısından etkilenen insanların yaklaşık yüzde 20’si bir yıldan uzun süren kronik bel ağrısı geliştirir. • Bel ağrısı vakalarının çoğu, üst vücut ağırlığının çoğunu destekleyen beş bel omurgasının tahriş/iltihabından kaynaklanır. Otuzbir çift sinir de omuriliğe bağlanmıştır ve bu da omurganın aşağıya veya dışa doğru yayılmasına neden olabilir. • Dünya çapında, bel ağrısı, kaçırılan iş günlerinin en yaygın nedenlerinden biridir ve doktor ziyaretleri için en yaygın ikinci nedenidir. Her yıl yaklaşık 13 milyon kişinin kronik bel ağrısı için doktora gittiği tahmin ediliyor.

Facebook | Twitter | Instagram | Pinterest | Youtube

The post Bel Ağrısı Nedenleri ve Doğal Tedaviler appeared first on DustyLips.com.

Kaynak: http://ift.tt/2BASBCj

[nefiskektarifi-blog]

Vücuttaki dolaşımı düzenleyerek bedene sağlık ve canlılık kazandıran birçok masaj alternatifiyle çok enerjik hissedeceksiniz. Birçok SPA merkezi, masaj ve güzellik salonu ve otellerde uygulanan bakımlar ve terapiler...

Banyo terapi ( Balneo Therapy ) Basıncı ayarlanabilir tazyikli suyun hareketi ile sağlanan su altı masajıdır. Dolaşımı hızlandırır, sırt ağrılarını ve stresi giderir. Aroma yağları ve deniz yosunu ilavesiyle selülit ve incelme bakımlarında etkilidir.

Yosun Çamur Bakımı Vücuda maske şeklinde uygulanır. Cilde yararlı mineral ve vitamin kazandırır. Anti stres etkisi vardır. Selülitlerin azalmasını, toksinlerin dışarı atılmasını sağlar. Cildi yeniler, ipeksi bir görünüm verir.

Vücut Peeling Cildi ölü hücrelerden arındıran, hafif masaj hareketleri ile uygulanan bir bakımdır. Cilde yumuşak ve kadifemsi bir görünüm sağlar. Vücut Masajı Doğal aromatik yağlarla, elle yapılan masaj türüdür. Vücudun dinlenmesini, kasların gevşemesini sağlar, kan dolaşımını artırıp, oksijen miktarını yükseltir.

Sıcak Taş Terapisi Isıyı uzun süre üzerinde tutma özelliğine sahip volkanik lav taşları ile , hava, su, ateş ve toprağın enerjisinden yararlanılarak yapılan terapi şeklidir. Kişi fiziksel, duygusal, ve zihinsel rahatlık kazanır,kendini arınmış hissederek kendi doğasına döner. Aromaterapi Bitkisel yağların kimyasal yapısı ve enerjisinden faydalanan, teneffüs, kompres, masaj, banyo ve diğer yollarla uygulanan sağlık ve güzelliği destekleyen doğal terapidir.

Vücut Fırça Masajı Özel bir fırça ile uygulanır,ölü deriyi temizler ve kan dolaşımını hızlandırır. Shiatsu Masajı Japonca'da sözlük anlamı ''Parmakla Bastırmak'' tır. Bedenin yüzeyinde bir sistem halinde bulunan enerji noktalarına, parmak ve avuç içiyle basınç uygulayarak yapılır. Vücutta enerji dengesi sağlanarak, yorgunluk, bitkinlik ve ağrılar giderilir.

Thai Foot Masajı Ayak refleks noktalarından başlayarak dize kadar uygulanan, baş ve boynu da kapsayan uzak doğu kökenli otantik bir masajdır. Ahşap çubuklar refleks ve gevşetici masaj teknikleri içerin bir saate yakın bir süre uygulanır.

Thai Masajı Uzak doğunun terapi ve aynı zamanda derin rahatlamayı sağlayan masajı. Uygulama esnasında sadece ellerle sınırlı olmayıp, özel tekniklerle kollar, dirsekler, ayaklar ve topukların kullanıldığı masajdır.

Hint Baş Masajı Başın ve omuzların rahatlamasını, zihnin ve ruhun kısa zamanda dinlenmesini sağlayan çok özel bir masaj. Osmanlı Masajı Osmanlının keyif anlayışından esinlenerek iki uzman tarafından uygulanan bir masaj ziyafeti. Senkron bir şekilde yapılan rahatlatıcı, dinlendirici hareket ve figürler sayesinde tüm vücut en derin dinlenme noktasına ulaşmaktadır.

Refleksoloji Ayak altındaki refleks noktalarına özel el ve parmak baskı teknikleriyle uygulanan, vücudun kendi kendine iyileştirme mekanizması harekete geçiren masaj .

Manyetik Terapi Vücutta bulunan hücrelerin sahip olduğu manyetik gücün azalması nedeniyle ortaya çıkan sıkıntıların özel mıknatıslar ve metotlar yardımı ile yeniden dengelenmesidir.

Reiki (evrensel yaşam enerjisi) Dokunarak uygulanan doğal terapi. Tüm vücutta bedensel, zihinsel, ruhsal güçlenmeyi sağlar ve enerji merkezlerini dengeler. Daha bilinçli ve kaliteli bir yaşam verir.

Klasik ve Özel Yüz Bakımları Cilt yapısına ve ihtiyaca göre uzman tarafından önerilen ve uygulanan, çok etkili yüz, dekolte ve boyun bakımları. Lenf Drenajı Lenf sisteminin elle maniple edilerek bloke olmuş lenf sıvısının serbest akımının sağlanması tekniğidir. Lenf drenaj, sinir sistemine etki ederek stresi ortadan kaldırır ve cilt yüzeyindeki ödemi indirerek cildi canlandırır ve güzelleştirir.

Yüz Jimnastiği Yüz cildinin elastikiyetini artırarak kırışıklıkların azalması için yüz kaslarını sistematik bir şekilde harekete geçiren özel bir yüz jimnastiği metodudur.

Geleneksel Hamam Kese-Köpük Masajı Özel bir ipek kumaşla dairesel masaj hareketleriyle vücuttaki ölü derinin atılıp kan dolaşımının hızlandırılması ve toksin atılımını sağlar; bol köpüklü rahatlatıcı vücut masajıyla deriniz canlı, ipeksi bir görünüme kavuşur.

Selülit Bakımı Selülit problemlerinde son teknolojiyi kullanarak yapılan, doğal ve etkili bir bakımdır. Vakum tekniğine dayanan bu uygulama, biyolojik drenaj sayesinde vücudun lenfatik dolaşımını aktive ederek sağlıklı bir şekilde selülitlerin azalmasını sağlar.

İnceltici Vücut Bakımı Deniz bazlı krem, losyon , serumlar ve vücut maskeleri kullanılarak masaj eşliğinde elastikiyetini kaybetmiş vücutlara nem vererek sıkılaştırma işlemi. İşlem sonucunda vücut gerekli mineralleri alarak biçim kazanır.

Etiket nasıl masaj yapmalıyım? masajın faydaları masaj çeşitleri en iyi masaj hangisi? vücut bakımında masaj çeşitleri masaj nasıl yapılır nereye masaj yapılır? terapi çeşitleri

Vücuttaki dolaşımı düzenleyerek bedene sağlık ve canlılık kazandıran birçok masaj alternatifiyle çok enerjik hissedeceksiniz. Birçok SPA merkezi, masaj ve güzellik salonu ve otellerde uygulanan bakımlar ve terapiler...>:)>>>>Sitemize "Masaj ve Terapi İle Sağlıklı Vücut" konusu eklenmiştir. Detaylar için ziyaret ediniz.Beğendiğiniz tarifi paylaşmayı unutmayın :) http://www.nefiskektarifleri.net/masaj-ve-terapi-ile-saglikli-vucut/

[istandistmag]

Japonya Ago Koyu

JAPONYA’NIN İNCİSİ

Ago Koyu’nda Sıhhati Keşfedin

Daniel Scheffler – Yazar

Ago Koyu incileri ile bilinir ve efsaneye göre burası nadide parlak yumuşakçaların doğduğu yerdir. Bugün Kyoto ile Tokyo arasında kalan körfez bölgesi parlak albenisi ile ön plana çıkar ve aynı zamanda da şehirden kaçmak ve yenilenmek için mükemmel bir inziva alanı sunar.

Mie prefektörlüğünde yer alan Ago Koyu, etrafı yeşil adalar ve mavi okyanusla çevrili Shima’da konumludur. Ise-Shima bölgesinin bir kısmını oluşturan alanın muazzam doğal güzelliği yerel halkı cezbeder; zira hızlı tren (havaalanının yakınında) ülkenin üç büyük şehrinden buraya ulaşımı kolay kılmaktadır. Ancak 1893 yılında yaşanan özel bir olay bu küçük koya ün kazandırmıştır – Mikimoto Kokichi inci aşısını geliştirmiştir.

Kaplıcaları, güzellik terapilerinde kullanılan incileri ve el değmemiş doğal güzelliği ile bu bölge kendisine addedilen doğa-dostu bilince sahip olmanın haklı gururunu taşırken aynı zamanda da 2016 yılında G7 Zirvesini ağırlayacaktır.

AmAnemu

Kii Yarımadasının sağında kalan Ise-Shima Ulusal Parkında, Honshu adasının güneybatı bölgesinde Amanemu yer alıyor. Otelin en güzel yerinden İnci Koyu da olarak bilinen Ago Koyu gözüküyor. Burada en mavi okyanus ile yeşil küçük adacıklar bulunuyor ve koy boyunca istiridyeler saçılmış halde. Amanemu ismi Sanskritçe huzur anlamına gelen “aman”dan geliyor ve “nemu” ise keyfi paylaşmak anlamına gelen Japonca bir kelimeden otele ismini veriyor. Bu otelde hem keyif hem de huzur bolca bulunuyor ve paylaşılıyor.

Buradaki spa mümkün mertebe doğa-dostu olmaya çalışan bütünsel bir yaklaşıma sahip. Rahatlama, hareket, beslenme ve terapiler sıhhat programları ile pekiştiriliyor. Yakınlardaki doğal kaplıcalar spanın iki termal kaynarcasına dökülüyor ve mineral dolu suyu sizlere getiriyor. Şifa veren ve rahatlatan özellikleri ile bilinen bu su tüm spa terapilerinde kullanılıyor. Zihnin ve bedenin ayrılmaz olduğu ilkesi, bitkisel kampo tedavisi ve güçlü bir antioksidan olarak bilinen bölgedeki su yosunları bir araya getirilerek terapilerde kullanılıyor ve yanı sıra bölgeden tedarik edilen inci tozundan da faydalanılıyor.

Doğal olarak ısınan ve 36-38 derecede tutulan onsen kaplıcalarının yanı sıra, spanın da kuru saunası ve buhar odaları mevcuttur. Terapi odalarında su ile yapılan Watsu tedavi odası ve güzellik uygulamaları için bir salon bulunuyor. Su ile yapılan terapilerin ardından, merkezinde Tabunoki ağacı ve bahçe manzaralı güvertesi bulunan yoga stüdyosunda vakit geçirin ve doğa ile bütünleşin.

www.aman.com

TOBA HOTEL INTERNATIONAL SHIOJITEI 

Ago Koyu’nun kuzeyinde kalan Shiojitei, suyun kenarındaki ormanlık alanda yer alıyor. Buranın özelliği telefonlardan ve internetten uzak kalarak doğal güzelliğin sükunetinde dinlenmek ve kaplıcalarda şifa bulmaktır.

Mikimoto Kozmetik Japonya’nın otantik inci spa otellerinden birini bu bölgede inşa etmiştir. Yıllar süren bilimsel araştırmaların ardından incilerin ışıltısı kozmetik alanında kullanılmaktadır. Güzellik terapilerinin ve geleneksel masajların yanı sıra, düzenli olarak gerçekleştirilen banyo ve su terapileri tüm bu deneyimin bir parçasını oluşturuyor.

Tesislerde iki tür banyo bulunuyor. Birincisi Tokowaka no Yu’nun yorgunluğa, kan dolaşımına, eklem hastalıklarına, ve kas ağrıları ile bitkinliğe şifa veren iyileştirici kaplıcalarıdır. İkincisi ise açık havada bulunan ve özellikle bu otel için yapılan Pearl Aurora Banyosudur. İkinci seçenekte zaman önemlidir, bu yüzden iyileştirme sürecini yaşamak için burada bir saat geçirmelisiniz. İnci ve istiridye esansı ile yapılan inci kolajeni nemlendiriyor ve cilde uzun süreli yumuşaklık ve parlaklık kazandırıyor.

Açık havada banyo yaptıktan sonra, bir tür meditasyon şeklinde uygulanan peeling eşliğinde klorürlü sıcak termal banyo yapacağınız iyileşme banyosunun (kapalı alanda) tam zamanı. Cildiniz yavaş yavaş sert bir fırça ile fırçalandıktan sonra teninize yumuşak sabun uygulanıyor ve bir tülbent ile ovulduktan sonra durulanıyor; siz ise bu esnada Japon usulü bir ahşap sandalye üzerinde oturuyorsunuz. Bu seans uzun bir kuru sauna ile sona ererken, açık alanda dinlenmek üzere kırmızı Adzuki çayınızı yudumlayarak kuşların cıvıltısını dinleyebilirsiniz.

www.shiojitei.jp

SHIMANE KANKO HOTEL KOY SÜİTLERİ

Koy manzaralı ve etrafi yemyeşil olan bu otel okyanusun yanında konumludur. Otelin tamamen yenilenen Koy Süitleri ortama yeni bir soluk kazandırıyor. Otelin bu bölümü çok daha sakindir ve doğa ile iç içe vakit geçirmek için harika bir tercihtir. G7 Zirvesi bu otelde gerçekleşecektir ve ilgili hazırlıklar tüm hızıyla devam etmektedir.

Japonya’da açılacak olan ilk Clarins spa oteli Carins tarafından eau Spa olarak adlandırılıyor. Çevresindeki bol su kaynakları sayesinde doğal kaplıcalardan akan suyu terapilerinde ve onsen kaplıcasında kullanan spa, söz konusu markanın son çıkarttığı ürünleri tercih ediyor. Tesislerde iki onsen kaplıcası, bir buhar odası ve kendinizi şımarttıktan sonra dinlenebileceğiniz uçsuz bucaksız alanlar mevcuttur.

Uygulanan terapiler arasında masaj ve yüz bakımı bulunuyor. Tesiste uygulanan terapiler arasında dinlendirici esansiyel yağların kullanıldığı, kasları gevşeten ve rahatlatan denge masajı ile birlikte istek üzerine yavaş hareketlerle yapılan uygulamalar ve baskı noktaları yöntemleri bulunuyor. Rahatlama terapisi papatya, reyhan ve turunç yağlarının karışımı ile yoğunlaştırılıyor. Bir diğer terapi ise cildin yoğun bir şekilde toksinlerden arındırıldığı bir yüz bakımıdır. Cilde multivitamin kazandıran bu bakımda cildi parlatan ve sağlıklı kılan bitki özleri kullanılır ve cilde bir antioksidan karışımı uygulanır.

http://ift.tt/1l82URj

NEMU HOTEL VE RESORT

Ise-Shima Ulusal Parkında yer alan bu otel Ago Koyu’nun bütün manzarasını görüyor. Oteli çevreleyen vahşi doğa, yeşil ve su kaynakları buradaki meditatif ortama biraz daha huzur veriyor. Pek çok Japon geleneğinde olduğu gibi, Nemu’nun felsefesi de doğa dostu bilinci de mevsimlerin gücünden geliyor. Sıcak mevsimlerde okyanus huzurlu olurken, soğuk mevsimlerde çevredeki ormanlar meditasyon yapmak ve keyifli vakit geçirmek için tercih ediliyor.

Geleneksel ve sade bir estetiği olan bu otelde ve spa merkezinde yerleşkeyi çevreleyen doğal güzellik ön plana çıkıyor. Spa tesislerinde büyük bir onsen kaplıcası, sento alanı ve kapalı banyo alanı mevcuttur. Japon kanunlarına göre suyun içerisinde demir gibi minerallerin, sülfür ve metabolik asit gibi 19 kimyasalın bulunması ve en az 25 derece olması gerekiyor. Nemu’da Keihatsu masajı gibi geleneksel terapiler uygulanıyor. Bu masajda chi enerjisinin sağlıklı bir şekilde akmasını sağlayan geleneksel Japon shiatsu metotları kullanılıyor.

Spa merkezinde ise pek çok yüz bakımı sunuluyor; bunlardan biri ise geleneksel Japon usulü yüz masajı olan ve yüzü doğal bir şekilde geren Shin Bi Terapisidir. Bu terapide lenfatik akışı, kan akışını ve yüz gerginliğini güçlendirmek üzere yaşlanma karşıtı masaj yöntemleri uygulanıyor. Terapilerin ardından kaplıcalarda kendinize sakin bir yer seçebilir ve okyanus üzerinden batan güneşi seyrederken meditasyon yapabilirsiniz.

www.nemunosato.com

  The post Japonya Ago Koyu appeared first on Şehri Keşfet & Explore the City.

from WordPress http://ift.tt/2yXBci8

[alternatif-tip]

Astım solunum yollarında mikrobik olmayan iltihaplanmalar nedeniyle nefes daralmasına astım denir. Bu daralmalar, solunum yolları daralmasındaki kasların kasılmasına, mukozanın şişmesine ve buradaki salgının artmasıyla orantılıdır. Astımın belli başlı belirtileri nelerdir; belirtileri ortaya çıkaran nedir? - Hırıltı - Öksürük - Nefes darlığı - Göğüste sıkışma hissi Bu belirtiler genellikle nöbetler halinde gelir, egzersiz veya gülmeyle, soğukalgınlığı sırasında veya çeşitli allerjilerle maruz kalma ile artar. Astım tedavi edilmeme veya yetersiz tedavi edilirse belirtiler sürekli hale gelebilir. Astımı başlatıcı eteknlerin bazıları çok özgündür ve bazı kişileri etkileyip, bazılarını etkilemez. Bilinen başlatıcı etkenlerin arasında en sık görülen ev tozu akasları (Toz böcekleri), polenler r ve küf mantarları gibi allerjenlerdir. Bunun dışında sigara dumanı, bazı ilaçlar ,( aspirin, bazı tansiyon ialçalrı), öbazı yiyecekler de bulunan katkı maddeleri de astımı başlatabilir. Astım kalıtsal mıdır? Evet, ailesinde astım bulunanlarda, saman nezlesi yada egzama olanlarda daha sık görülür. Ancak astım ailede böyle bir hikaye yokken de ortaya çıkabilir. Astımı başlatan etkenlerden nasıl kaçınılabilir? Astımı başlatan etkenler tespit edildiğinde bunlardan kaçınmak için alınacak önlemler, yakınmaları ve ilaç gereksinimini azaltabilir. Özellikle ev tovn allerjisi olanlarda yatak odası temizliği önemlidir. Yatak takımlarının her hafta değiştirilerek, makinada yıknaması, yatak odasındaki halının kaldırılması, odanın havalandırılması, akar öldürücü ilaçların kullanılması yakınmaları azaltacaktır. Sigara dumanına maruz kalmak (içici olmadan da), kalıtsal olarak astıma eğimli olan birimde astıma neden olabilir veya mevcut astımı dahada arttırabilir. Astımlı çocuk sahibi olma riskini arttırdığından hamilelik sırasında sigaradan kaçınılmalıdır. Ben ya da çocuğum egzersizi bırakmalımıyız? Astımlı insanların çoğunda egzersiz yaptıklarında belirtiler ortaya çıkabilir. Ancak asıtmı iyi kontrol edilen, yeterli tedavi gören astımlar normal günlük aktivitelerini yapabildikleri gibi, çeşitli spor ve egzersizleri de yapabilirler. Öyleki astımlı olan olimpiyat şampiyonu olmuş pek çok sporcu vardır. Astım nasıl tedavi edilir? Astımı tedavi etmekte kullanılan ilaçlar üç ayrı grupta toplanabilir. 1. Rahatlatıcılar : Astım belirtilerinin hemen giderilmesi sağlanır 2. Önleyiciler : Solunum yollarındaki duyarlılığı ortadan kaldıran, uzun süreli kullanımda hastalığı tedavi eden ilaçlar 3. Kurtarıcı ya da Acil ilaçlar: Kötüye giden astım tedavisinde ya da bir nöbet sırasında belirtileri acilen kontrol altına almak için kullanılan ilaçlar Hasta ya da ebeveyn olarak sizin sorumluluklarınız ; - İlaçları reçetede yazıldığı gibi düzenli alınız. Astımlı çocukların aileleri için bu, ilacın alınmasını denetleme ve doğru alınmasını sağlama anlamına gelir, - Sigara dumanı dahil başlatıcı etkenlerden korunma, - Astım kronik bir hastalık olduğundan, düzenli aralıklarla doktorunuza görünün, sizinle düzenli ilgilenen ve durumunuzu bilen aynı doktora görünmenizde önemlidir. - Tedavi esnasında şikayetlerinizde astım olursa, doktorunuza planlanandan önce başvurunuz, - Astım konusunda öğütleri, iyi niyetli arkadaşlarınız, yakınlarınız ya da komşularınızdan değil , doktorunuzdan alınız. Herkesin astımı farklıdır. Bir kişiye uygun olan öğüt diğerine uymayabilir. Astım ilaçları güvenli midir? Astım ilaçları genellikle tedavi edilmemiş ya da yetersiz tedavi edilmiş astımdan daha güvenlidir. Doğal terapiler yardımcı olur mu? Astım çoğu kez ilaçla kolayca kontrol edilmektedir. İnsanların çoğu ilaç almamayı tercih edip alternatif sağlık uygulamalarına başvurmak isteyebilir. Doğal terapilerin hiçbirisinin etkinliği bilimsel olarak kanıtlanamamıştır. Doktorunuz tarafından size öneriloen tedaviyi uygulamamanız veya kesmeniz tehlikeli sonuçlara yol açabilir. Alternatif Tıp ve Alternatif Tedavi, bitkisel ürünler, sifamarket

[altislatmak-blog]

Alt Islatma Maranki Yöntemi

Son zamanlarda tıpta ne kadar ilerleme varsa bir o kadar da bitkisel tedavi yöntemleri arasında hızla artan ve gerçekten işe yarayan yöntemler bulunmaktadır. Tıbbi olarak çözüm bulmaya çalışırken birçok kişi bitkisel yöntemlere de yönelmektedir. Bizlere tıbbi yöntemler ile şifa dağıtmak için çalışmalar yaparak yardımcı olan Dr. Ahmet Maranki alt ıslatma problemi için birkaç tane yöntem sunarak çocuklarda ve yetişkinlerde alt ıslatma problemlerine çözüm buluyor.

Doğru yöntemler bulunduğunda insanların bitkilerle en iyi şekilde şifa bulacağını dile getiren Dr. Ahmet Maranki daha sağlıklı olabilmek için hem korunma hem de kişide bir sağlık problemleri çıktığında bitkisel yöntemlerin aynen tıbbi ilaçlar gibi kullanılması gerektiğini söylüyor.

Dr. Ahmet Maranki Alt Islatma Kürü

Dr. Ahmet Maranki’nin verdiği alt ıslatma kürü genelde altını psikolojik ve genetik etkenli ıslatan çocuklar için. Fakat Dr. Ahmet Maranki bu yöntemi altını ıslatan yetişkinlerinde yaptığında şifa bulabileceklerini dile getiriyor.

Dr. Ahmet Maranki’nin önerdiği bitki zihinsel yorgunluğa da iyi geldiği bilinen kantaron bitkisi kaynatılan bir su bardağı suyun içerisine atılan bir tutam kantaron bitkisinin kaynatılarak akşamları içilmesi gerekiyor. Bu yöntem bir ay kadar uygulandığında gece alt ıslatma problemi tamamen ortadan kalkabiliyor. Eğer bu kürü bir ay uyguladığınızda çocukta ve yetişkinlerde alt ıslatma problemi geçmedi ise 5 gün ara vererek tekrardan bir ay kadar kantaron çayı içmeye devam edilebilir.

Alt Islatan Çocuğa Nasıl Davranılmalı?

Çocuk eğer altını aniden ıslatmaya başladı ise o zaman çocukta ilk olarak tıbbi bir rahatsızlık aramak için mutlaka iyi bir çocuk ürologuna götürülmelidir. Çocuk ürologunun yaptığı tetkikler sonucunda eğer çocukta bir tıbbi bir rahatsızlığa rastlanılamadıysa çocuğun alt ıslatma sebeplerinin arasında psikolojik nedenler araştırılabilir.

Alt Islatma Maranki Yöntemi

Psikolojik nedenlerin tedavisini en iyi anne ve baba yapabilir. Fakat anne baba psikolojik bir rahatlatmayı çocuğun üzerinde başlattıktan sonra çocuk için iyi bir pedagogdan yardım alınabilir. Pedagogun verdiği terapiler tam olarak uygulanırken çocuğa mutlaka şefkat ve merhametle yaklaşılmalı ve çocuğun bilinçaltındaki problem güzellikle çözülmelidir.

Alt Islatma Maranki Yöntemi

Alt Islatma Maranki Yöntemi

[alternatif-tip]

TROMBOSİT

Trombosit; kanın pıhtılaşmasını sağlayan en önemli hücrelerdir. Kan sıvısı içindeki en küçük hücresel elemanlar olan Trombositler aynı zamanda kan pulcukları olarak da isimlendirilirler. Milimetreküp başına 300 bine yakın sayıları olan Trombositler en fazla 10 gün boyunca yaşayabilmektedirler. Bütün görevleri hasar meydan gelen damarlarda pıhtı oluşturmak ve kanın hasarlı bölgeden sızmasına ve ziyan olmasına engel olmaktır.

Tıp dilinde Primer Aggregasyon işlemi hayat kurtaran mucizevi bir olaydır.Damarlarımızda herhangi bir yırtık bozukluk hasar oluştuğunda  Trombositler ; endotel hücre devamlılığının ortadan kalktığı  noktalarda açığa çıkan kallojen lifleri üstüne biriken protinlerin birikme aşamasını takiben ortaya çıkarlar ve hasarlı bölgeyi kuşatma altına alırlar. Damarlarımızda zarar gören yırtılan patlayan ezilen yapısı bozulan damarların hasarlı noktaları üzerinde kümeleşirler ve o bölgeyi kapatarak hasarı onarırlar.

Damar duvarlarında meydana gelen açıkları yırtıkları onaran Trombositler sürekli olarak fibrinojen maddesi salgılarlar. Bu madde  pıhtılaşma meydana gelirken sanki savaşa giden askeri bir birliğin önde giden istihkam bölükleri gibi , hasarlı ve kapatılmak istenen bölgeye ağ kurarlar. İstihkam birlikleri de geçilmesi zor bir nehre yaklaştıklarında öncelikle geride kalan tüm taburların geçişini sağlamak için nehre köprü kurarlar. Kurdukları bu ağ üzerinden geride kalan tüm askerler geçiş sağlayabilirler.

Damardaki Hasarı Onaran Tamirci Hücreler Trombositler,  Onarım Sonrasında Ne Yaparlar?

Damarda meydana gelen hasar onarıldıktan sonra karaciğerimizden sentezlenen bir takım kimyasal enzimler sonucu plazmin enzimi tarafından ziyan edilmeden kolayca sindirilirler. Trombositler onarım işini başarıyla bitirdikten sonra yine vücudun diğer mekanizmaları tarafından sindirilerek görevden alınırlar.

  Trombosit Düşüklüğünün Sebepleri Nelerdir?

  Kansızlık hastalığı

Tar Sendromu

Kanser hastaları için uygulanan terapiler

Lösemi

Akciğer Kanseri

Meme Kanseri

Bakteriyel Enfeksiyonlar

Kalp yetmezliği

Alkol zehirlenmesi

İlaçlara bağlı olarak gelişen Toksik Trombositopeni

Gibi hastalıklarda Trombosit seviyelerinde düşüş meydana gelir.

  Trombosit Yüksekliğinin sebepleri Nelerdir?

  Herhangi bir sebepten dalağın alınması

Böbrek yetmezliği

Verem

Anemi

Pankreas hastalıkları

Kanser hastalıkları

Demir Eksikliği

Kemik ilik yetmezliği

Trombosit düşüklüğü ya da Trombosit yüksekliği durumlarında Trombosit  değerlerinin normalin altında veya üstünde olduğu durumlarda mutlaka neden araştırılmalıdır.

Alternatif Tıp ve Alternatif Tedavi, bitkisel ürünler, sifamarket

[alternatif-tip]

Depresyon Nedir?

Depresyon, davranışlarınızı, ruh sağlığınızı, hislerinizi, ruh halinizi etkileyen bir hastalıktır. En az 2 hafta boyunca süren durum ve duygu çökmeleri depresyon olarak isimlendirilir. Duygusal çöküş yaşayan hasta karamsar düşünmeye ve zihinsel olarak kendisine zarar verme de dâhil olmak üzere kötü düşünceler ile meşgul olmaya başlar. Düşünce içeriği negatifleşir. Negatifleşen duygu içeriğinden dolayı daha da olumsuzluğa gider.

Depresyonun Belirtileri

Yorgunluk, bitkinlik, halsizlik, enerji kaybı hissi,

Cinsel isteksizlik,

Aklınızda intihar düşünceler ya da intihar planları,

Zihninizi karmakarışık hissetmeniz,

Vücudunuzda nedeni bilinmeyen ağrılar, baş dönmesi, gaz hissi, mide bulantıları, ishal-kabızlık dönemleri yakınmalarınız varsa,

Kendini beğenmeme, değersizlik ya da suçluluk duyguları yaşıyorsanız,

Etkinliklere başlamakta, karar vermekte ve sürdürmekte zorluk çekiyorsanız,

Hemen her zaman uykuya dalmakta zorluk çekiyorsanız,

Çevrenizde olup bitenlere ilginiz azaldıysa,

Çoğunlukla üzüntülü, çökkün, kederli durumdaysanız,

Belli bir konuda düşüncelerinizi yoğunlaştırmada zorluk çekiyorsanız,

Ölsem de kurtulsam diye düşünüyorsanız.

Depresyon Türleri Nelerdir?

Maskeli Depresyon: Klasik depresyon belirtilerinin sanki maskelenmiş gibi görüldüğü depresyondur.

Atipik Depresyon: Depresif duygu durum görülmesine rağmen tanı koymakta kullanılan tipik belirtilerin görülemediği depresyon türüdür.

Postpartum Depresyon (Doğum Sonrası Görülen Depresyon): Doğumdan sonra 4 hafta içerisinde annede görülen duygu durumunda çökme, yorgunluk, bitkinlik, unutkanlık, sinirlilik, iştah bozukluğu, değersizlik düşüncesi, umutsuzluk, kendisine zarar verme biçiminde olumsuz düşüncelerin olduğu depresyon türüdür.

Distimik Bozukluk: En az 2 yıl süre ile genellikle her gün ağır olmayan düzeyde depresyon belirtileridir.

Organik Kökenli Depresyon: Fiziksel bir hastalığa bağlı olarak çıkan bir depresyon türüdür.

Psikotik Belirtili Depresyon: Normal depresyon belirtilerine halüsinasyon ve hezeyan eklenmesidir.

Mevsimsel Depresyon: Minimum 2 yıl üst üste olmak kaydı ile yılın belli zamanlarında ortaya çıkan neden olarak herhangi bir hayat olayının gösterilemediği duygu çökmelerine denilir.

Depresyon Tedavisi

Noradrenalin ve seratonin adlı kimyasal maddelerinin miktarlarını düzenleyen antidepresanlar bu hastalığın tedavisinde sıklık ile kullanılmaktadır. Bazı olaylarda kaygı gidericiler yani anksiyolitik, antipsikotik, troid hormonu ve lityum kullanılabilir. Bazı ağır vakalar yatarak tedai edilmektedir. Ayrıca bu terapi yöntemi tek seçenek değildir. Uygun olan vakalarda diğer terapiler de tercih edilmektedir. Kişinin keyif aldığı ve işlevselliğinin arttığı uğraşlar da tedavide yarar sağlamaktadır.

Alternatif Tıp ve Alternatif Tedavi, bitkisel ürünler, sifamarket

[alternatif-tip]

Depresyon Nedir?

Depresyon, davranışlarınızı, ruh sağlığınızı, hislerinizi, ruh halinizi etkileyen bir hastalıktır. En az 2 hafta boyunca süren durum ve duygu çökmeleri depresyon olarak isimlendirilir. Duygusal çöküş yaşayan hasta karamsar düşünmeye ve zihinsel olarak kendisine zarar verme de dâhil olmak üzere kötü düşünceler ile meşgul olmaya başlar. Düşünce içeriği negatifleşir. Negatifleşen duygu içeriğinden dolayı daha da olumsuzluğa gider.

Depresyonun Belirtileri

Yorgunluk, bitkinlik, halsizlik, enerji kaybı hissi,

Cinsel isteksizlik,

Aklınızda intihar düşünceler ya da intihar planları,

Zihninizi karmakarışık hissetmeniz,

Vücudunuzda nedeni bilinmeyen ağrılar, baş dönmesi, gaz hissi, mide bulantıları, ishal-kabızlık dönemleri yakınmalarınız varsa,

Kendini beğenmeme, değersizlik ya da suçluluk duyguları yaşıyorsanız,

Etkinliklere başlamakta, karar vermekte ve sürdürmekte zorluk çekiyorsanız,

Hemen her zaman uykuya dalmakta zorluk çekiyorsanız,

Çevrenizde olup bitenlere ilginiz azaldıysa,

Çoğunlukla üzüntülü, çökkün, kederli durumdaysanız,

Belli bir konuda düşüncelerinizi yoğunlaştırmada zorluk çekiyorsanız,

Ölsem de kurtulsam diye düşünüyorsanız.

Depresyon Türleri Nelerdir?

Maskeli Depresyon: Klasik depresyon belirtilerinin sanki maskelenmiş gibi görüldüğü depresyondur.

Atipik Depresyon: Depresif duygu durum görülmesine rağmen tanı koymakta kullanılan tipik belirtilerin görülemediği depresyon türüdür.

Postpartum Depresyon (Doğum Sonrası Görülen Depresyon): Doğumdan sonra 4 hafta içerisinde annede görülen duygu durumunda çökme, yorgunluk, bitkinlik, unutkanlık, sinirlilik, iştah bozukluğu, değersizlik düşüncesi, umutsuzluk, kendisine zarar verme biçiminde olumsuz düşüncelerin olduğu depresyon türüdür.

Distimik Bozukluk: En az 2 yıl süre ile genellikle her gün ağır olmayan düzeyde depresyon belirtileridir.

Organik Kökenli Depresyon: Fiziksel bir hastalığa bağlı olarak çıkan bir depresyon türüdür.

Psikotik Belirtili Depresyon: Normal depresyon belirtilerine halüsinasyon ve hezeyan eklenmesidir.

Mevsimsel Depresyon: Minimum 2 yıl üst üste olmak kaydı ile yılın belli zamanlarında ortaya çıkan neden olarak herhangi bir hayat olayının gösterilemediği duygu çökmelerine denilir.

Depresyon Tedavisi

Noradrenalin ve seratonin adlı kimyasal maddelerinin miktarlarını düzenleyen antidepresanlar bu hastalığın tedavisinde sıklık ile kullanılmaktadır. Bazı olaylarda kaygı gidericiler yani anksiyolitik, antipsikotik, troid hormonu ve lityum kullanılabilir. Bazı ağır vakalar yatarak tedai edilmektedir. Ayrıca bu terapi yöntemi tek seçenek değildir. Uygun olan vakalarda diğer terapiler de tercih edilmektedir. Kişinin keyif aldığı ve işlevselliğinin arttığı uğraşlar da tedavide yarar sağlamaktadır.

Alternatif Tıp ve Alternatif Tedavi, bitkisel ürünler, sifamarket

[alternatif-tip]

  Molluskum Kontagiozum bir virüsün neden olduğu ve çok sayıda küçük “papül” adı verilen kabartılarla ortaya çıkan bulaşıcı bir hastalıktır. Etkeni “poxvirus” gru­bundan “Molluscum kontagiozum”dur. Vücut teması veya ortak kullanılan havlu ya da eşyayla bulaşabilir. Kuluçka süresi 1 hafta ile 6 ay arasında değişir. Hastalık esnasında 2-4 mm çapında, bazen daha büyük, kül renginde inci gibi siğile benzer nodüller oluşur; nodüller tek tek ya da gruplar halinde görülür. Nodüller genital bölgede, kollarda, bacaklarda ve kıllı deride bulunabilir. Kaşınma ve ağrı olabilir. Çoğunlukla kendiliğinden iyileşme görülür. Tedavi esnasında, lezyonlar sıkılır, içindeki peynirimsi madde çıkarılır ve fenol uygulanır. Birçok araştırma bu hasta­lığın kendiliğinden geçebileceğini gösterdiğinden, hiçbir şey yapmadan bekleme­yi de tercih edebilirsiniz. Bu hastalığın, MMR (kızamık-kızamıkçık-kabakulak) aşı­sı ile ilişkisi olabileceği düşünülmektedir.   Molluskum Kontagiozum için önerilen modern tıp tedavileri: Hastalık sırasında siğiller oluşmaktadır. Siğillerin sayısı az ise, hastalık “korosiv ilaçlar” adı verilen ilaçlarla tedavi edilebilir. Siğillerin özel bir alet aracılığı ile kesil­mesi ya da yakılması da önerilen diğer tedaviler arasındadır. Doğal sağlık tedavileri: ■ Molluskum kontagiozum kendiliğinden geçebilen bir hastalık olduğundan en­dişelenmenize gerek yoktur. Bu hastalığın en belirgin dezavantajı hastanın siğil­leri nedeniyle dış görünüşünü beğenmemesidir. Özellikle de çocuklar siğillerini kafalarına takar ve görüntülerinden utanırlar. Birçok doğal tedavi siğillerin kö­künü kazıyabilir. Ancak bu tür tedaviler deneyimli bir sağlık uzmanı tarafından yürütülmelidir. Uzun vadeli olarak planlanan homeopati tedavisi, geleneksel Çin terapileri ve herbaîizm siğillerin tedavisi için oldukça etkilidir. ■ Homeopati alanında “thuja” ismiyle bilinen bitki siğillerin yok edilmesi için oldukça etkilidir. Bu bitki birkaç hafta üst üste günde iki kere kullanılmalıdır. ■ Siğillerin üzerine bir damla çay ağacı, bir damla lavanta ve bir damla E vitami­ni yağından oluşturduğunuz karışımı sürebilirsiniz. Bu karışımı her gün ban­yodan sonra kullanırsanız etkisini görebilirsiniz. ■ İltihaplanan ve ağrılara neden olan siğiller Bach çiçek kremleri ile tedavi edilebilir. Faydalı terapiler: Homeopati, herbaîizm, aromaterapi, geleneksel Çin terapileri, akupunktur ve ba­ğışıklık sistemini güçlendiren her türlü terapi. Evde yapabilecekleriniz: ■ Molluskum kontagiozum bulaşıcı bir hastalıktır. Bu hastalığın bulaşıcılığı ol­dukça ilginç bir özelliğe sahiptir çünkü bu hastalığa meyilli olan çocuklar has­talığın etken virüsünü kapmaz. Bu hastalığa yakalanan bir çocuk siğillere me­yilli olan kardeşi ile beraber yıkandığında, siğillere meyilli olan çocuk bu has­talıktan hiçbir şekilde etkilenmez. Hastalığın tedavisi bazı durumlarda olduk­ça güçleşir. Birden çok çocuğunuz varsa, hepsini beraber bir küvete sokmak yerine, tek tek yıkamanız tavsiye edilmektedir. Bu şekilde koruyucu ve önleyi­ci bir tedbir almış olursunuz. Çocuklarınızın her birini küvette yıkıyorsanız, küvet suyunun içine birkaç damla çay ağacı yağı damlatın. Çocuklarınızın kul­landığı havluları ayırın. ■ Bu hastalığın bir an önce atlatılabilmesini sağlamak için, çocuklarınızın bağı­şıklık sistemini güçlendirmeye çalışın. Alternatif Tıp ve Alternatif Tedavi, bitkisel ürünler, sifamarket