alpercankus

[alpercankus]

[alpercankus]

[alpercankus]

Annemin bakıcısı

Adım Mehmet, 37 yaşındayım. Gebze taraflarında dededen kalma bir müstakil bir evde yaşlı annemle beraber oturuyorum. Bekarım.

Bu yaşta neden bekarsınız derseniz, felçli annemle yaşadığımdan evlenmeye bir türlü vaktim olmadı. 6 yıl önce bir trafik kazasına babam vefat etti, annemin ise malesef boynundan aşağısı felçli.

Ablam var, ama o da evli, 3 çocuklu ve Samsunda yaşıyor. O zamandan beri anneme ben bakıyorum.

Bakıyorum derken, tabi gündüzleri bakması için bir bakıcı tuttuk, sabah gelip, akşam ben gelince gidiyordu. Ve bu zamana kadar birkaç tane bakıcı değiştirdik. En son geçen yıl Arife hanımı buldum. Arife hanım da oğlunun yanında kalan, 47 yaşında kapalı bir kadın. Kocası 2 erkek çocuktan sonra terketmiş gitmiş, 10 yıldır da ortada yok. Neyse Arife hanım 7 aydır anneme bakmaya sabah gelip akşam gidiyor...

Bir sabah geldiğinde bir baktım elinde bir valiz vardı, ama işe geç kaldığımdan birşey sormadan işe gittim. Gerçi o da birşey söylememişti. Neyse, akşam geldiğimde Arife hanım evde oturuyordu. Selamlaştıktan sonra, “Mehmet bey, birşey diyeceğim, kabul ederseniz çok sevinirim, kabul etmezseniz de başımın çaresine bakmam lazım...” dedi. “Söyle Arife hanım?” dedim. “Eğer kabul ederseniz ben bu akşamdan itibaren artık burada kalayım, gelinimle çok kötü atıştık, oğlum olacak hayırsız da gelinin ağzına baktı, resmen evden attılar beni, başka da gidecek yerim yok!” dedi.

Aslında benimde işime gelirdi, sabahları Arife hanımın gelmesini beklemeyecektim, akşamları ise evde durmama da gerek yoktu, arkadaşlarla takılabilecektim, zira akşamları mesaiye kalmıyordum. Hemen, “Tabii olur, ne demek, ev müsait nasıl olsa, bir sürü kullanılmayan boş oda var, istediğin odanın birinde kalabilirsin!” dedim. Çok sevindi. Valizini, beğendiği odaya bıraktık. Mutfağı ve banyoyu da dilediği gibi, kendi eviymiş gibi kullanabileceğini söyledim...

O akşam yemekten sonra ben üzerimi değiştirmiş, eşofmanımı giymiştim. Birlikte TV seyrediyorduk. Arife hanım, “Müsadenle ben bir banyo yapayım, çay demleniyor, banyodan çıkınca içeriz.” dedi ve banyoya girdi. 20-25 dakika sonra banyodan bornozla çıkıp odasına giderken, ilk defa başı açık gördüm. Birkaç dakika sonra üzerinde gecelikle geldi, ama busefer yine başı örtülüydü.

Geceliği uzun etek gibi olmadığından beyaz bacakları ve kalçalarının hatları olduğu gibi ortadaydı. İlk defa dikkat etmiştim, vücudu hafif balık etinde, hafif basenli kalçaları, 1.70 civarında olan boyu ile oldukça güzel bir hat oluşturuyordu. Çayı getirip bardakları doldurduktan sonra, TV karşısında 3’lü koltuğa biraz daha rahat oturduğunda geceliğinin eteği biraz sıyrılmış, yan tarafından baldırları açılmıştı.

 Aklımda bir kötülük yoktu, ama bakışlarım takılmıştı. Elimde olmadan gözlerim kayıyordu, tahrik olmuştum ve sikim sertleşmişti. Sigara paketimi getirmek için kalktığımda önümdeki oluşan çadır da Arifenin gözünden kaçmamıştı. Sigaramı alıp geldiğimde Arife hanım oturuşunu değiştirmiş, bacakları biraz daha ortaya çıkmış, geceliği kalçasına kadar açılmıştı...

Arife hanım çayını içtikten mutfağa gitti. Mutfakta birşeyler yapıyor olmalıydı ki, tencere tava sesi geliyordu. Bir ara bana seslendi, “Mehmet bey gelebilirmisin? Yardımına ihtiyacım var!” dedi. Mutfağa gittim, ama Arife hanım öyle bir duruyordu ki, mutfak dolabın üstündeki tepsiyi almak için ayak uçlarının üzerinde yükselip yukarıya uzanmış, tepsiyi almak için çekmiş ve o sırada tepsinin içinde tabakların olduğunu görünce, onları düşürmemek için kımıldamadan o pozisyonda kalmış. Tabii geceliği yukarı sıyrılmış, nerdeyse küloduna kadar görünüyordu.

Mecbur arkasına geçtim ve tepsiye uzanmaya çalıştığımda resmen kalçasına yapışmıştım ve sikim Arifenin kalça yarığına gömülmüştü. O an sikim daha da sertleşmeye başladı. Arife ise tabaklar düşmesin diye tepsiyi tuttuğu için pozisyonunu bozamıyordu. Ben de tepsinin içindeki tabakları tek tek alıp tezgaha koyuyordum, ama her uzandığımda, Arifenin götüne biraz daha abanıyordum. Son tabağı aldığımda Arifeyi iyice tezgaha yapıştırmıştım...

En son tepsiyi indirdim koydum tezgaha, fakat Arifenin arkasından çekilmedim, sikim Arifenin sıcacık kalça yarığına gömülmüş halde kaldım. İşin ilginç yanı, Arife de arkasından çekilmem doğrultusunda hiç bir girişimde bulunmuyordu. Aksine arkasını önüme bastırıyordu, hemde belirgin bir şekilde. Siker gibi biraz yukarı aşağı kerkindiğimde, Arifenin hafifçe, “Ohhh!” dediğini duydum.

 Biraz daha kerkindim, bu sefer inceden inlemeye başladı. Yandan kulağının altına bir öpücük kondurdum ve fısıldayarak, “Yatakodama gidelim mi?” diye sordum. Titrek bir sesle, “Evet, çok ihtiyacım var!” dedi. Kucağıma aldığım gibi yatak odama götürdüm ve yatağa sırtüstü bıraktım. Eşofmanımın altını çıkarıp üzerine uzandım. Dudaklarımız buluştuğunda şehvet içinde öpüşmeye başlamıştık.

Bir elim bacaklarından geceliğini sıyırırken, diğer elim göğüslerini okşamakla ve sıkmakla meşguldü. Arife de benim külotumu bir an önce çıkarmak için aşağı sıyırıyordu. Ben de Arifenin külodunu çıkarıp kalçalarını okşayarak göbeğinden yukarı göğüslerine doğru çıktım. Arife kazık gibi olmuş sikimi eline almış sıvazlıyordu...

Arifenin üzerinde ters döndüm ve 69 pozisyonunda tertemiz amına yumuldum. Arife amını yüzüme doğru kaldırırken, benim sikim de Arifenin yüzüne dudaklarına çarpıyordu. Dilim Arifenin amının derinliklerine daldığında, Arife inlemelere ve Ohhlamalara başlamış, amı vıcık vıcık sulanmıştı. Arife dudaklarına sürten sikimi eliyle yakalamış, sikimin başını öpüp yalıyordu. Ben Arifenin amının dudaklarını emip, G-noktasını dillerken, Arife eliyle başımı amına bastırıyordu.

Bir an dizleri ile başımı sıkıştırıp titremeye başladı. Ağlar gibi inleyerek ve kasılarak orgazm oldu, amı sular içinde kalmıştı. Ondan sonra sikimi öyle bir emmeye başladı ki, ben de dayanamadım ve “Geliyorum!” dedim. Sikimi ağzından çıkardığında ben de fışkırmaya başlamıştım. Menilerim suratına, gerdanına ve göğüslerine bulaştı. Arife sikimi iki göğsünün arasına yerleştirdi ve iki eliyle göğüslerini sıkıştırdı, sikimi tost yaptı...

Göğüslerinin arasında biraz gidip geldikten sonra, dönerek yanına uzandım, başındaki eşarbını çözüp çıkardım ve yüzündeki döllerimi sildim. Arife de inmiş sikimi avucunun içine alarak yeniden ovmaya başlamıştı bile. Sikimi sıvazlarken, “Mmmhhh, bunu çok özledim!” diyordu. Bu arada ben de bir elimle pürüzsüz bacaklarını okşarken, bir elimle de çok iri olmayan ama dikleşmiş göğüslerini okşuyordum.

Dudaklarımız tekrar buluşup şehvetle öpüşürken, parmaklarım amının deliğini bulmuş ve parmaklamaya başlamıştım. Bir süre, orta 3 parmağımı amının deliğine sokup, baş parmağımla klitorisi ile oynarken Arife inlemeye ve beni üzerine çekmeye başladı. “Hadi gel, artık içimde istiyorum!” diye titrek sesle yalvarır gibiydi. Benim alet bu arada yeniden kazık gibi olmuştu.

 Doğrulduğumda Arife bacaklarını ayırmış, arasına yerleşmiştim. Ayak bileklerinden tutup bacaklarını kaldırdığımda, sikim şişmiş ve kızarmış olan am dudaklarının arasında aşağı yukarı kayıyordu. Arife elini atıp sikimin başını amının deliğine yerleştirdiğinde, kayganlaşmış amı sanki sikimi içine çekecekmiş gibiydi...

Ben ağır ağır amına sokarken, Arife de kalçasını oynatarak yardımcı oluyordu. Yarısı girdiğinde artık dayanamadım ve bir anda yüklendim, hepsini birden kökledim. Arifeden kısık bir Ahhlama geldi. Doğrusu amının bu kadar da dar olacağını hiç tahmin etmemiştim. Arifenin ağzı açık kalmış, gözleri büyümüştü. Hareket etmeden biraz o vaziyette durdum. Sonra yavaş yavaş geri çekip tekrar yüklendim.

Bunu birkaç kez tekrarladığımda, Arifenin iki eli belime yapışmış, “Hızlı yap, daha hızlı! Kökleeeee!” diye inleyerek, beni her seferinde sertçe kendine doğru çekiyordu. Ben hızlı hızlı bastıkça, Arife, “Sokkkkk! Doldur içimi! Oooohhh, sokkkkk, ne güzellll!” diye inliyordu. 5-10 dakika hızlı hızlı git gel yaptım, sonra daha da hızlandığımda, ikimizin de inlemeleri hırlamaya dönüşmüş ve birbirine karışmıştı...

Birden Arife titremeye, bacaklarını ve amını kasarak beni içine kilitledi ve orgazm olmaya başladı. O anda ben de hırlayarak fışkırmaya başladım. İkimiz de aynı anda boşalmıştık. Arifeyle o gece sabaha kadar çeşitli pozisyonlarda 3 kere daha sikiştik. Şimdi akşamları beraber yatıyoruz, karı koca gibi olduk resmen. Ve iyi ki de hayırsız oğlu gelinine uyup ta Arifeyi evden kovmuş diye seviniyorum

[alpercankus]

(via canzekiii)

[alpercankus]

Türban güzel bir fantazi olsada yesek

[alpercankus]

[alpercankus]

[alpercankus]

[alpercankus]

KARIM VE MAÇO (uzun hikaye)

merhabalar, ben, evli, iki çocuk, babası 40 yaşında karadenizli bir beyim.eşimle aynı yaşdayız..eşim,tesettürlü,aynı zamanda, seksi,bir bayandır.15 yıldır istanbulda ikamet etiyoruz..eşimin adı hatice...eşim, çok tutucu, bir ailenin, kızı olmakla birlikte, aynı zamanda,akrabam oluyor..

benim hikayeme gelirsek.tamamen gerçekdir.belki biraz uzun olacak...ama,, inanın,zevkle okuyacaksınız.seksi çok seven biriyim..inanılmaz, fantazilerim olmakla beraber..eşimse, çok sıradan birii.eşimi hiç sikmesem, hayatta, gel sikişelim demeyen birisi..kısaca ,olsada, olmasada, onun için farketmez..televizyonda ,açık, bir film olsa, hemen kanal değiştirir..yani anlayacağınız, seks hayatımız, tam bir monoton şekilde sürüyordu?,benim sikim çok küçük, olmakla beraber, çok aşırı bir, seks dürtülerim vardı?sikimin,küçük olmasından dolayı,eşimin haricinde, hiç bir bayanla ilişki kurmamışım..bu bende, aşırı dercede kompleks oluşturdu..(sadece, otuzbir cekerek boşalırdım.birde, aşırı derecede,porno film izliyerek boşalırdım..çalışdığım işyerinde, çok itibarlı biriyim ..sözüm, alınır.sözüm, dinlenir.( bir karizmam var).

boyum, kısa olmakla beraber, aşırı derecede kilom var.kısaca tonton biriyim.(işyerinde), arkadaşlarımın yanında, soyunarak, iş elbiselerimi hayatta giyemem..(çünkü), pantolonu çıkardığımda, kilotumda, hiç bir şey yok gibi utanıyorum..oysa, iş arkadaşlarım, tamamen soyunarak, kilotla sohw yapıyor..(çünkü), mallar sağlam..buda bende, aşırı dercede kompleks oluşturuyor..yani, anlayacağınız, benim, bütün dünyam, eşimle, sikişmediğim zamanlar, haricinde,kafamda fantazi geliştirerek 31 çekiyorum..

köyümüzde ,bizden 12 yaş küçük, murat adında, hiç sevmediğimiz, bir çocuk vardı..çok yaramaz, bir çocuk olduğu için, onu köy,deyken, çok döverdim..gözü, hiç bir şekilde yılmaz..yine aynı yaramazlıkları devam ederdi...zaman sonra, büyüdük, geliştik..derken, askerlik, evlilik derken, hayat ilerledi..zaten köyde, doğru, dürüst, kimseler kalmadı..herkes istanbulda, orda, burda, gelecek peşine koşmaya başladı...eskisi gibi, komşular olsun, akrabalar olsun, doğru dürüst görüşemez olduk..nasıl olsunki, insanlar, işinden güçünden fırsat bulup görüşemiyor bile..çoklarımız,ançak, düğünler ve cenazelerde görüşebiliyor..murat dediğimiz çocuk,duyduğumuza göre,istanbul,da bile,rahat durmuyordu.. ne kadar, pis işler varsa,içinden o çıkıyordu..bir ara mafya ayaklarına yatarak, istanbulda çok olayları oldu..köylümüz olduğu için ,istanbul,da ..yapdığı işler, kulağımıza geliyordu.nerede, vurdu kırdı varsa, içinden murat çıkıyordu..

deli dolu bir çocukdu...bundan dolayi, onu hiç sevmezdik.birgün, ben birilerine hayli bir miktar,para kapdırdım..parayı, ne ettimse, alamadım..paradan, tam ümit,i kesmişdim,ki,..KARIM, bana murat,ı hatırlatarak. bu iş için, MURAT,dan yardım alalım.onun adamları,da olur.sen,başını belaya sokma diyerek, bana yol gösterdi..

ben,de KARI,doğru söylüyorsun..maşa dururken, ateşi,elimizle tutmayalım diyerek, MURAT,ı arayıp buldum..durumumu anlattıkdan sonra,MURAT; ne demek MUSTAFA abi,senin işini, görmesem, kimin, işini göreceğim,, diyerek, o işi olmuş bil dedi. ertesi gün.alacaklı olduğum kişiyi, kendisine, göstererek.ben devreden çıkdım..bir zaman sonra, benim işimi, hallederek, parayı eve getirdi..MURAT,o kadar yakışıklı biri olduki,(uzun boylu,esmer,iri yarı),deyim yerindeyse,tuttuğunun suyunu çıkarır.bu, olaydan sonra, samimiyetimiz,gün geçtikce ilerledi..artık gidip gelmelerimiz başladı. boş, olduğum zamanlarda,aradığımda gelir, bazen maçlara, bazende eğlençe yerlerine, beraber gitmelerimiz oldu...

MURAT,ın ,öyle bir cevresi vardıki..gittiğimiz eğlence yerlerinde, çok kimseler, murat baba ,hoş geldin, gibi saygın kelimeler söylüyorlardı..yediğimiz içtiğimize para vermiyorduk...imrenmedim desem yalan olur..o, küçük,ken dövdüğüm kara yağız çocuk, istanbul,da.. baba olarak geziyor..kimin, aklına gelirdi...Şimdi, MURAT,la takışsam, ağzımı, burnumu, kırar diye içimden geçirdim...KARIM,da, küçükken,MURAT,dan hiç hoşlanmazdı.çünkü,.bir yerlerde, bir şey olsa,altından, hep MURAT çıkardı. hiç kimse sevmezdi..gerçek,den de çok yaramaz biriydi..sevilecek biri değildi hani..bu sefer KARIM,için,hele o batak, paramızı,kurtarınca,o,sevmediği kara MURAT..sanki beyaz MURAT oldu.bunu,(GÖSDERDİĞİ İLGİDEN ANLIYORUM)..

bir gün MURAT,bize gelince,HANIM,en çok sevdiği yemeği sorunca,MURAT..farketmez abla,ben, yemek secmem,her yemeği yerim deyince,KARIM;tamam,da..yinede içlerinden,en çok sevdiğin vardır..MURAT;eğer, tercihim sorulursa,lahana dolmasıyla,sütlaçı seçerdim..KARIM;hımmm.. ağzının,tatını biliyorsun..MURAT;ooo bilmezmiyim..ağzının tatını kim bilmez..bu konuda, MUSTAFA abi,ağzının tatını benden daha iyi biliyor.KARIM;o mu?,,yok be,onda öyle ağız ne arasın dediğinde,MURAT;ağzının,tatını bilmese,seni almazdı dediğinde,KARIM ve BEN.donduk kaldık.ne diyeceğimizi şaşırdık.bu sefer ben sessizliği bozarak,KARIM,a..hadiii cevap ver dediğimde..KARIM;kıvırarak,tek o konuda ağzının tatını bildi dedi..BEN;şimdi lafı kıvırma?..KARIM;ne kıvaracağım..yalanmı.?..

MURAT;HATİCE ABLA ,şimdi haksızlık etme,eğer seni beğenip almışsa,ağzının tatını biliyor demekdir dediğinde,ANLADIMKİ(karım,dan hoşlandı),,KARIM,da, utandığını belli edercesine, ee,şey,gibi kem, küm, etmeye başladı.MURAT,ın bu lafından sonra,içim bir tuhaf olmaya başladı.İÇİMDEN(Bu, şimdi kalkıp,karıma dalsa,ve onu sikmeye kalksa,ne yaparım gibi düşünceler geçmeye başladım.)yine İÇİMDEN(KARIM sesini çıkarmazsa,herhalde sikmesine müsade ederim.bunu düşünmek bile beni deli etti.)hiç anlamadığım, bir şekilde, sikim hareketlenmeye başladı.normalde,MURAT,ın,..bu lafına karşılık,hem KARIM,hem de BEN,tepki vermemiz gerekiyordu..ama bunu yapmadık..sanki,KARIM,ın,Bu laf hoşuna gitmiş gibi,birde yarın akşam gel, dolma yabacağım demesi yokmu,DELİ olmaya başladım.İÇİMDEN(açaba,MURAT,dan hoşlanıyormu,o dar amini MURAT,a sikdirirmi?yoo yoo, bunu yabamaz sanırım,bunları düşünürken)

birden,MURAT,ın önüne bakmak geldi aklıma,en azından,siki büyükmü, değilmi,kabarıklıkdan anlıyabilirim diye önüne bakmaya başladım..gerçek,den, o kadar kaparık duruyor ki,?sanırım siki çok büyük..birden, o sikin KARIMIN amina girdiğini, hayal etmeye başladım..(içim öyle kötü olduki...bir yandan kıskanarak,bir yandan da,tarifi imkansız bir zevk dalgasına büründüm.)tabiki bunları bir iki saniyede düşündüm..sonra,MURAT,ın sesiyle,kendime geldim..

MURAT;mustafa abi,HATİCE ablayı,da alıp tarabyadaki tavernaya balık yemeye gidelim deyince,KARIM,mutfa,ğa çay demlemeye gittiği için,mutfakdan seslendi..ben taverna kadınımıyım..MURAT,yok abla,orası ,öyle yer değil..normal ailelerin gittiği yer.KARIM;hayır,yarın akşam buraya gel..sana dolma yapacağım deyinçe..İÇİMDEN(amini sikdiğimin karisi,MURAT dolmayı sevdiğini söyledi ya,unutmadın..demekki sen bundan hoşlandın)...seni takipe alacağım..(bir yandanda hoşuma gitmiyor değil hanii..)

MURAT;TAMAM HATİCE ABLA,dünyada, senin yapdığın, bir şeyden, lezzetli bir şey olamaz,senimi kıracağım..BEN;gidelim, gidelim,dolmayı öpürkün yaparsın diyerek gitmek istediğimi belli etince.KARIM;O zaman sen tek başına git,sen balık yersin, bizde dolma..İÇİMDEN(AMİNİ SİKDİĞİM..açaba dolmamı yersin..yoksa MURAT,ın pantolon balığınımı)..MURAT;HEEE.sen git,yerinide ayırtırırım,parada vermezsin..İÇİMDEN(tabi senin de canına minnet.ben orda balık yiyeyim,sende kendi balığını KARIMA yetir diye geçirdim.

BEN;delimiyim,tek başına eğlenmeye gideceğim..tamam vaz geçdim.MURAT;haa oyle.bu ara KARIM,elinde tepsiyle çayımızı getirdi..çaylarımızı içtik. biraz daha. sağdan, soldan, muhabbet ettikden sonra,MURAT;bana müsade diyerek ayağa kalkdı..bizde,müsade sizin diyerek kapıdan geçirdik..KARIM;.akşam unutma ,gel haaa,MURAT;hiç unuturmuyum,yarın akşamı sabırsızlıkla bekleyeceğim deyinçe..BEN;hanıma dönerek,alt tarafı bir dolma,,gören, o kadar iyi bir şey yabacak,ki diye düşünecek dedim..MURAT;senin için öyle olabilir..hatice abla,hususi,benim için,bu kadar özenecek,ve bana, bu kadar, değer verecek,değilmiki dolma..onun yapdığı zehiri bile yerim diyerek,KARIMA iltifat etmeye başladı..

KARIM;sen ona bakma MURAT,kıskanmasından catlayacak diyince..BEN;senin neyini kıskanayım..MURAT;abla,diyordun ya,ağzının tatını ne bilir..haklıymışsın..KARIM;ben hiç bir zaman yanlış konuşmam..BEN;ne alaka,..MURAT;neyse size iyi geceler diyerek, çıkış yapdı.bizde, iyi geceler dedikden sonra kapıyı kapattık.

BEN; karıma dönerek,,OROSBU...o ne biçim konuşuyorsun..neredeyse adamın altına yatacakdın..bu kadar ilginin sebepini öğrenebilirmiyim.KARIM;ne o kıskandınmı..BEN;ne kıskanacağım..ama, neticede,o bir erkek,öyle ilgi gösteriyorsunki.. ama,,KARIM;Aması ne...BEN;amasi sikimin başi..amasi neymiş..KARIM;anlaşılan sen beni çok kıskandın..oyyy yerim seni ben,..BEN;sen, beni yeme, git muratı yee...hem onun, sik**e büyükdür..tam sana göre..KARIM,;ama, çok ileri gidiyorsun,kıskançlığın, bu kadarıda, fazla..sikinimi ölçdün..BEN;ölçmeme ,gerek yok...zaten,boyundan,postundan belli olmuyormu..

KARIM..;bana ne, onun ,boyundan,postundan,yapmış olduğu, iyiliğin, altında kalmamak için,biraz ilgi gösterdik..kıskançlık,dan kuduruyorsun diyerek çıkıştı..iyi tamam,yarın dolmada yapmıyorum..ve evde,de yokum..ablama gideceğim..BEN;manyakmısın..yarın akşam ,geldiğinde, ne düşünür..KARIM;ne düşünürse, düşünsün.ne düşüneceğini sen düşün..ben, yarın sabah, gidiyorum.BEN;tamam karıcığım,özür dilerim..gereğinden, fazla kıskançlık gösterdim.ama beni anlaman lazım...KARIM;neyini, anlıyacağım..,sanki, murat,beni sikmiş,gibi konuşuyorsun..BEN;tamam, seni, sikmedi ama,seni, sikmemesi için önlem alıyorum..KARIM..;o ne demek şimdi..ben orospumuyum ki,önlem alıyorsun..BEN;şimdi, öyle bir şeymi dedim.KARIM;söylemene gerek yok,konuştukların onu gösteriyor.BEN.;anlaşıldı..ben murat,ı tanıdığım için, önlem alıyorum dedim..yoksa sana güvenmemezlik,den değil..ben murata güvenemiyorum.KARIM;neden paranı kurtardı diyemii..BEN;ne alaka, o iş başka,bu iş başka..

sanki muratı tanımıyorsun..çocuklukdan beri, hiç bize güven verdimi..bunu sende biliyorsun..ne zaman,ne yabacağı belli olmaz..KARIM;o zaman çocukdu,aklı, kesmiyordu..sen onu çocukken yapdıklarıylamı değerlendiriyorsun.BEN;görmedinmi, sana olan iltifatlarını,seni, beğenmezse,mustafa abi ağızının tadını biliyor dermiydi..KARIM;anlaşıldı,onun beni güzel bulması,bana, iltifat etmesini kıskandın..BEN;kıskanırım tabiii,onun diğer anlamı,sen o kadar hoşuma gidiyorsunki,fırsatını bulsam seni sikerim demek..KARIM;yaa,ama versem..vermiyeceğime göre..korkun yersiz..BEN;vermiyeceğim diyorsunda..pekki iltifat yaptı diyorsun.şöyle bir iltifat yapsaydı,hatice abla,KALÇALARIN,POPON VE GÖĞÜSLERİN ÇOK GÜZEL..(bu arada,KARIMIN,kalçaları geriye çıkık,poposu yusyuvarlak..göğüsleride saddamın füzeleri.)..ne derdin.KARIM;o biraz sıkar..BEN;neden,poponun ve göğüslerinin güzel olduğunu kabul etmiyormusun..yoksa onlar vucudunda değilmi..KARIM;onlar cinsel bölgeler,o kadar uzun gidemez..

BEN;sen öyle san..sen tepki vermesen,amını götünü bile siker...KARIM;sende bayram edersin..BEN;bayram etmek isteseydim..seni uyarmazdım..eğer murata,bu kadar ilgi göstermeye devam edersen,muratı birazcık tanıyorsam,senin amını, götünü, sikmezse, adam değil...KARIM;sen kıskançlıkdan ne dediğini bilmiyorsun..BEN.;tamam.. öyle olsun..neyse yatalım dedim ve yattık.

aslında o kadar çok tahrik oldum ki,bir süre sonra..elimi karımın poposuna gezdirirken..içimden(kızım öyle diyorsunda,eminimki bu poponu murat sikmek için fırsat kolluyor..vede eğer o kalın sikini sokarsa ciyak ciyak bağırırsın diye geçirdim.)..ve bu arada sikim zonklamaya, başladı,nefesim sıklaşdı,,bana böyle neler oluyor,karımı ,muratın altında hayal etmeye başladım..acaip bir zevk yaşamaya başlamışdımki,KARIMIN sesiyle,kendime geldim.KARIM;.ne o sanki can verir gibi,soluyorsun..

BEN;yooo, seni sikmeden can vereceğimimi sanıyorsun diyerek,karımın poposuna sikimi yapıştırınca..KARIM..;ne o, sikini, ne zaman kaldırdın..seni bu kadar tahrik, eden ne, diye söyleyince...BEN;ne olacak...muratın sana iltifatları beni tahrik etti...benim gül gibi karımın, güzelliklerini, ben anlıyamadımda,şu KARA MURAT,anladı diyerek,birden, karımı, benden taraf cevirerek dudaklarına yapışdım..bir dakika kadar, öyle bir yiyişdikki,beni, bir başka şaşırtan, şeyde,karım,ın ilk defa,bu kadar şehvetli öpüşmesi..nefes almak için,dudaklarımız ayrılınca,KARIM;demek muratın iltifatları,seni bu kadar tahrik etti diyerek,dudaklarımız, dekrar birbirine yapışdı..ama,o benden çok tahrik oldu..çünkü kilotundan,aminin sularını aktığını anladım..karımın, bu kadar, tahrik olması,anlaşilan MURAT,ı arzuluyor, diyerek,,, daha çok tahrik olmaya başladım.birden, elimi,kilotunun kenarindan içeri kaydırınca,aminin göle döndüğünü anladım..anlaşılan bu gece,MURAT,bizimle olacak ..artık, ok yay,dan çıktı gibi..üzerindeki kilotu,bir hamlede çıkarrak,birden, tuttuğum gibi,ayağa kaldırarak,dudağına yapışdım..14 yıllık seks hayatımda,KARIMI,ilk defa, bu kadar ihtiraslı görüyorum..dudağıma öyle ısırıklar atıyorki,,aynı şekilde,bende karşılık veriyorum...amini siktiğimin karısı, resmen yanıyor..(içimden),murat, şu an, burda olsa,karım, ona ,amini götünü dağıttırmazsa ben hiç bir şey bilmiyorum diye geçirdim...bir süre, ayakda yiyişdikden sonra,elimle ittirerek,yatağa sırt üstü düşdü..bende, arkasından, üzerine atlıyarak,aynı şehvetle dudağını kaparak...kasten...şimdi, seni, öyle bir sikeceğimki...

murat,ın sikmesinemi benzer..diyerek..üstüne atıldım...bir ara, kulağının memesini emerken kulağına, sessizce,,şu an MURAT,olsa, ne yaparsın dediğimde,orosbu öyle bir laf ettiki...MURATİ sikertim demezmi...BEN;şu sulu amınlanmı..dedim aminin içine, parmağımı, sokup, çıkarmaya başladım....hadi,aşkım beni MURAT,olarak hayal et ...şimdi muratın,kara,kapkalın sikini yiyeceksin dedim ve üstüne çıktım...

yavaş, yavaş, sikimi değdiriyorum ama sokmuyorum...karım,ın kulağına,,hadi benim sikimi,muratın siki düşün,, evet,o daracık amına yerleştir derken.karım o şekilde inliyor ve amini oyana, bu yana sallıyarak,sikime bastırmaya çalışırken,ben, sikimi, devamlı, kaçırmaya çalışıyorum...o kadar azdıki,hissedebildiğim için, sikimi kaçırıyorum..onu delirtmek istiyorum...aslında, karımın,bu kadar depellenmesi.beni.murat olarak,hayal ettiği içindir..ve bir süre sonra kaltak...haydi murat,ım..haydi erkeğim..sok...sok, dayanamıyorum, dediği anda üzerine sikimi bastırınca...öyle bir bağırtık,ki..sanki, bizi kesiyorlar gibi...karım o kadar titretiki..sanki...felç oldu...üzerimde, hızlı.hızlı soluk almaya başladı..o kadar çok zevk,e geldi,ki,nefes alıp doyamıyor..bir süre,üzerimde,öylece, bana sarılmış bir şekilde,bekledikden sonra,dudağıma bir buse,kondurarak,üzerimden,sağıma doğru devrildi...

BEN;amini sikdiğim,o ne gelmeydi...demek,bu kadar çok hoşlandın murat,dan..KARIM;ne,alaka,sadece Bir fantaziii..ve bunuda ben başlatmadım..sanki,sen zevk almadın diiimi...BEN;ben zevk almadım demiyorum...benim sekse bakışımı,seksi, ne kadar çok sevdiğimi, biliyorsun..ama sen,14 yıldır, gel sikişelim, demesem,bir ömür boyu siksiz dururdun..vede,hiç bir zaman sikişmelerimizde,bu şekilde, bağırarak, boşaldığını görmedim..KARIM;demek,ki o zaman,iyi sikememişsin..BEN;neden,o zaman da ben seni sikiyordum..şimdide ben sikdim..mi açaba?..KARIM;ben banyoya gitiyorum..BEN;amini sikdiğim kaçarsın değilmi?..ve tuşumuzu, alıp yattık..

akşam,murat,elinde,bir paket, baklavayla,eve geldi...karım elini uzatarak,hoş geldin murat dediğinde,murat,da elini vererek,hoşbulduk abla deyip,yanakdan öpüşürken, öyle bir pozisyon olduki,o sarılma sırasında,ikiside şaşırarak,biri soldan öpmek isteken,bir sağdan öpmek isteyince..dudak yanak arası bir öpüşme oldu..karım,la göz göze geldiğimde,yüzünün kızardığını gördüm..ben muzipce, gülümseyince,karımdanda,aynı karşılığı gördüm..yavaşca salona,karım,ın, özenle hazırlamış olduğu,çeşit çeşit,yemeğin, bulunduğu masaya geçtik..MURAT;abla, bu kadar yemek ne olacak..bizden başka ,kimse olacakmı dediğinde..BEN;bunlar, senin için,ablanın kıymetini bil..onu ihmal etme dedim..ve karımın, suratına, bakınca,kızardığını anladım..

KARIM,bana ,sitem ederek,görende diyecekki,bu kadın buna hiç yemek vermiyor..ne kadar nangörsün..BEN;ama,yemek var yemekçik var..KARIM;ne istedinde yapmadım..BEN;karıcığım..hemende, nasıl kızıyorsun.şaka yapdım..MURAT;abla,sen onu boşver..yemekler çok güzel görünüyor..o bana yapdığın yemekleri kıskanıyor..KARIM;bilmezmiyim,kıskanmasından catlıyacak deyince, hep beraber gülerek yemeklerimizi yemeye koyulduk...

yemek faslı bitince çaylarımızı içmeye başladık,derin bir muhabbete koyulduk..aklıma gelen(hazır çocuklar,evde yokken,baba annesine gönderdik.)öyle bir ortam oluşturmalıyımki,murat,a karım,ı,bağırtta bağırtta siktireyim.ben böyle düşündüğüm esnada,murat,ın telefonu çaldı...murat, müsade istiyerek,salonun dışına çıkarak,mutfağa geçdi.o orada.sessiz sessiz konuşurken.BEN.KARIMA DÖNEREK..yemekde bitti,çay,da..bundan sonra menüde ne var...murat,a ne yetireceksin dedim..karım ,amini göstererek,bunu dedi..ve gülmeye başladık..murat,telefon görüşmesini bitirip salona yönelinçe...BEN;murat..karımın, sana bir süprizi var .bak sana ne yedirecek, dediğimde..MURAT;abla,vallahi, bir şey daha yiyemem.dediğinde,karımda,bende öyle bir kahkaha attıkki,murat birden neye uğradığını şaşırdı..

MURAT;ne oldu..niye güldünüz..kötü bir şeymi dedim..diyerek,hem gülüyor...hemde,bizim, ne için,güldüğümüzü anlamaya çalışıyor..BEN;çok kabasın..ablan, sana verecek..ve sen yemiyeceksin.inanki pişman olacaksın..MURAT;tamam abla ver,bunun inadına yiyeceğim diyince,ben bir yandan,karım bir yandan, dekrar gülmeye başladık..

KARIM.;yok be murat.çok çeşit yemek yapmışım ya..kıskanmasından ne dediğini bilmiyor deyince..BEN;karımı kudurtmak için,ne kıskanması..adamı neden beklediyon...vereceksen ver artık...MURAT;ver abla,midemde boş yer yok ama..bunun inadına, ne verirsen yiyeceğim..KARIM;(gülerek)sen ona bakma..boş konuşuyor..derken murat,ın telefon bir daha çalınca,telefonundaki numaraya bakıp,benim çıkmam lazım..muhabbetinize doyum olmuyor...bana müsade verin deyince..KARIM;ne o yaramaz bir şeymi var..

MURAT;yokda,bir arkadaşla buluşmam lazım...KARIM;bu saatte ne arkadaşı,,erkekmi?..kız,mı diyince...murat güldü...karım...hımmm diyerek o da güldü...BEN;tamam, sen git arkadaşını bekletme..arkadaşlar bekletmeye gelmez dediğimde..murat,gülerek doğru söylüyorsun..dedi ve karımın elini eline alarak..öpdü..yemek için, teşekkür ederim..ömrümde böyle leziz yemek yememişdim, diyerek..karıma iltifat etmeye başladı...ben yine hınzırlık düşünerek..sen, öyle güzel bir yemekden oldunki,yemiş oldukların,onun yanında hiç kalır dedim ve gülerek..hadi şimdi git dedim.MURAT...abla, bu ne diyor...vallahi meraklandım...KARIM;gülerek, hadi git..her zamanki gibi, boş konuşuyor...öyle bir şey yok.ve murat iyi geceler diliyerek, evden ayrıldı..

KARIM;sen manyaksın..o nasıl konuşuyorsun..adamda bir şey var da vermiyor anlıyacak..BEN;yokmuydu...neden gösterdin de vermedin.dedim ve güldüm..KARIM;sana gösderdim,ona göstermedimki..BEN;zaten ona gösterseydin..yemeden gitmezdiiii...ama onun yerine ben yiyebilirim...KARIM,sen tam bir sapıksın...beni hiç kıskanmıyorsun..sen nasıl birisin..insanlar bok gibi karılarını kıskanır ve yere koymaz..ama sen bu gül gibi karının kiymedini bilmiyorsun, diyerek,aklı sıra tepki vermeye çalışdı..BEN,amcığına koyduğum..daha düne kadar,yabancı erkeğin elini sıkmazken..şimdi,elin oğluna,bir sarılıp öpüşmen varki..birde o ne biçim öpüşmeydi..resmen dudakdan öpüşdünüz.görmedimmi sanıyorsun..

KARIM,o bir kazaydı..şaşırdık..ve öyle denk geldi..BEN;tamam şaşırdını ama..elini sıkdığın yetmezmiydi..öpüşmen şartmıydı...KARIM;adam eğildi öpmek isdedi..ben ne yababilirdim..öpüşmesem bozulmazmıydı?..BEN;o zaman,eve gelen, her arkadaşımlada,aynı şekilde tokalaşıp,öpüşeceksin..o da, namahrem..diğerleride..KARIM,dün gece adama, beni sikdirdin,kıskanmadın..ama, öpüşürken kıskandın dimiii.BEN,o bir fantazi..ama, bu akşamki gerçek..KARIM,duyanda bu akşam,murat beni sikdi...BEN;ben eve olmazsaydım..o hoşgeldin pozisyondaki,durumdan sonra,seni sikmezmiydi..KARIM,sen herkesi ,kendin gibi sapık sanıyorsun herhalde..BEN;sen benim gibi,erkeği,mumla arasan bulamazsın...senin hariçinde,hiç bir kadınla yatmadım...oysa murat,şu an nereye gittiğini sanıyorsun...

KARIM;kendine güvenemiyorsun..seninde sikin, büyük olsa,her şeyi yabarsın.BEN;sen öylemi sanıyorsun..siki küçük olupda,altadan çok insan tanıyorum..hem muratın sikinin büyük olduğunu nereden biliyorsun..sikinimi gördün..KARIM;görmeme gerek yok,ki,,o boyda,o post,da,herhalde küçük sik olmaz..onun parmağının kalınlığı,ve uzunluğu..senin sikinden büyük...BEN.;amina koyduğum nelerde biliyorsun...parmaklarınımı kontral ettin..önünede bakdınmı?..KARIM;oğlum,sen beni ,zır cahilmi sanıyorsun..açaba sen, benim bildiğimin yarısını biliyormusun..BEN;ooo,benim ,namuslu bildiğim karıya bak...allah bilir sen beni aldatmışsın..KARIM;olabilir, belli olmaz dedi ve güldü..

BEN;sen bir halt edemesin...bana zor yetiyorsun...birde başkalarınamı sikdireceksin..sen, sikişi bile doğru bilmiyorsun dediğimde..KARIM;yaaa..istersen getir birini..bakalım ,biliyormuyum,bilmiyormuyum?..hemde senin yanına siktiririm.BEN;sikdirirsin ama,seni el oğlu bir sefer siker,bir dahada sikmez..KARIM;o niye bakimmm.BEN;niye olacak..bir erkek sikeceği kadında fantazi arar,pozisyon arar.oysa sen ,sadece klasik sikişmeyi biliyorsun..sadece, üstüne bindirirsin..ve bir iki git gelden sonra indirirsin.KARIM;öylemi...bendeki numaralar sende varmı?..sana uygulamıyorum diye,düşünüyorsunki,hiç bir şey bilmiyorum öylemi..doğru..seninle öyle sikişiyorum..çünkü,karşımda fantazili sikişecek erkek bulamadığım için..o sikinle birde fantazi arıyorsun..bir küçük pozisyon, yapmaya kalkıyorsun..ama sikin, amımın kenarına uzanmıyor..birde fantazi yabacağım..

BEN;yaaa...demek sikim sana küçük geldi..bunuda öğrenmiş oldum..tabiki..muratın siki yok bizde..ama fantaziler, büyük sikle olmuyor..KARIM,büyük sikle olmuyorsa,küçüğüyle hiç olmaz canikom..BEN;.sen ne kaltaksın...ne kaltak..KARIM;ne oldu...yemedimi...BEN;demeki,ben evde olmasaydım..murata kendini bindirirdin..KARIM;yoo,sen olmadan yapmam..binerken başimıda sana tuttururdum...sende seyrederdin.(BU ARADA BENİM SİKİM TAŞ GİBİ OLDU),,,,bak olmıyan sikin bile kalkdı...karının binilmesi ne kadarda hoşuna gitti deyince..yerimden kalkarak..tuttuğum gibi,koltuğun üzerine yatırdım..

ELİMİ ETEĞİNİN ALTINA SOKUNCA..BALDIRINDAN AŞAĞIYA SULAR AKDIĞINI HİSSETTİN..ELİMİ BİRAZ DAHA YUKARI ÇIKARIP,KİLOTUNA GELDİĞİMDE,AMİNİN SUYUNDAN KİLOT SIRILSIKLAM OLDU.vay amina koyyduğum..konuşmakdan bu kadar zevk alıyorsun..demekki, bu amını murat sikseydi..bu sular, baraja sığmazdı diyerek..dudaklarına yumuldum..BİRAZ ÖPÜŞDÜKDEN SONRA..KARIM;iyi ya bedeva elektrik üretirdik..sende köşe olurdun..diyince..BEN,sana söz..seni ,murata öyle bir siktireceğimki..elimle ,muratın sikini,senin amına ben sokacağım..ve bende, muratın taşaklarıyla, senin amının suyunu içeceğim dediğimde...

karım bir kahkaha atarak...o zaman ,kalkda, suları israf etmiyelim..BEN;BU SU KURUMAZ..14 YILLIK SU VAR...bu kadar ateşliydinde,bunca sene, nasıl bekledin..bak ,40 yaşına kadar boşuna bekledin..yazık değilmi ,bunca senelere..KARIM;bu suları, o zaman israf etseydim..şimdi su kalmazdı demezmi..BEN;amini sikdiğim ne kelimelerde biliyorsun...sen ,bu kelimeleri murata söylesen..seni, sabah akşam siker..seni öyle binerki..sanırım, üzerinden hiç inmez..KARIM.;BİNİLİP,DE,İNİLECEK BİRİMİYİM...ve ,bu lafdan sonra dudaklarımız dekrar yapışdı...sevişmiyorduk..sanki birbirimizi yiyorduk..ve karımı kucaklayıp,yatak odamıza kuçağımda götürerek ,yatağa atıp,bende üzerine atıldım...bir çırpıda..kilotunu,cıkarıp attım..hemen amina yapışdım..amindan aşağıya doğru, öyle su akıyorduki..bütün suyunu içmeye çalışırken..ciyak ciyak bağırarak ağzıma boşaldı..buda, benim hayatimda ,bir ilk..sikimle getiremediğim karımı,ağzımla getirdim..sanki seksi ,yeni keşfediyorduk...

murat,hayatımızı,öyle bir değişdirdiki.zavallı muratın hiç bir şeyden haberi yok...bu arada,karım boşaldı ..ama..ben boşalmadığımdan..yavaş yavaş yukarı çıkdım..sikimi ,amina, dayadığım gibi içine ittirdim..bir iki git gelden sonra...karım boynumdan tutup,gel muratım diyerek, üzerine doğru bastırarak..birden, kasılıp bağırmaya başlayınca.peşinden, bende bağırarak.boşaldım...aşırı kilolu olduğumdan..birde, sigara içdiğimden dolayı..nefes alamıyordum...bir ara, öleceğimi sandım..terden su gibiydik...sanki canakkale savaşından çıkdık gibi...bir süre sonra,kalkıp,tuş alarak..deliksiz bir uyku çekdik..artık muratla gitmelerimiz, gelmelerimiz sıklaşmaya başladı..her ,geliş gidişinde,muhabbetlerimiz bu şekilde sürüp gitti..tabiki, murat.. yine, hiç bir şeyden habersiz..bu arada,murat, karıma, çok ilgi gösteriyor. ama,,bu, abla sevgisindenmi..yoksa..arzuluyarak oluşan sevgimi..bunu, anlıyamıyordum..biz ,iç dünyamızda, böyle olmakla, beraber..murata gel karımı, sik diyemezdim..karımla...konuşmalarımızda..böyle konuşuyordum ama..gerçekde, yaparmı yapmazmı..bunuda kestiremiyordum..çünkü, gerçekler başka,fantazilar başka....benim gibi,çok aile,bu gibi fantaziler yabıyordur sanırım...günler, böyle geçdikden sonra..

karne zamanı gelinçe..çocuklar ve karımı,köye gönderdim..karım, gittikden sonrada,murat, bana ,oturmaya gelmeye başladı..bir gün,murat...mustafa abi..hazır,hatice abla yok..birer, karı alıp gelelimmi?tanıdığım karılar var..yanlış olmaz değilmi dedi.. BEN,;karımın, hariçinde, kimseyle ilişkim olmadığı için,vede kendime güvenemediğimden..nasıl güveneyim..bir küçük, sikim var..gelen karılarıda, murat, tanıdığına göre,illakinde sikmişdir..ve bu kadın, murata demiyecekmi,o nasıl erkek..küçüçük bir siki var..ben ne yabarım, diye, içimden geçirerek..murat,istersen sen ,kendine ,birtane bul..ben, hatice ablandan, başka, kimseyle yatmadım..yatmakda istemiyorum..

MURAT;DEMEKKİ,HATİCE ABLA SUYU,NU İYİ VERİYOR..benim,de, öyle, bir karım olsa,altatmazdım deyince,anladımki karımı çok beğendi..yani,, alıcı gözle bakmışdır.BEN;ne alaka..o suyu bütün kadınlar veriyor..herkesteki AM,aynıdır..yoksa,birininki başka,birininki başka değildir dedim.MURAT;gülerek..olurmu..kıllı am var, kılsız am var..BEN;o başka...ama delik aynı delikdir..bu arada, ben(karımın nasıl amı olduğunu murata hisseddirmek için,yani ,kabak gibi kılsız olduğunu ima ederek.)..kıllı amlardan, nefret ederim dedim.

MURAT;hımmmm..ağzının, tadını biliyorsun...bende, senin gibi dedi..bu arada, gözümün ucuyla,murat,ın,sikinde,kabarma varmı, yokmu? diye ,yoklayınca,(sanırım) bu tür, konuşmalardan etkilendi..önü, koskocaman oldu.gerçi ,benimke kalktı ama,zaten kalkmışıyla kalkmamışı belli olmadığı için, farkedilmiyor...içimden(sanırım,muratın, sikinin kalkmamış hali,benimkinin,kalkmış,halinden büyükdür)diye geçirdim.

MURAT;.kızmazsan,ben gidip bir karı alıp,buraya getireceğim..(mahsuru, yok değilmi) diyerek...önünü göstererek..yoksa, pantolonu delecek dedi ve güldü...BEN;o ne be...(gülerek)..benimi sikeceksin diyince,murat,(gülerek)..benim ,erkeklik içgüdülerim biraz fazla sanırım..böyle konuşmalardan, tahrik oluyorum...anlaşılan, sen olmuyorsun derken, o da, benim önüme bakdı..ne bilsin garipim..ben, ondan daha çok tahrik oldum..sikim, küçük olduğu için, anlaşılmıyor...MURAT,soruma, cevap vermedin..BEN;ne sormuşdunki...MURAT;mahsuru yoksa, birini, buraya getirebilirmiyim..BEN;sen bilirsin...benim için farketmez..sikecek olan sensin dedim..MURAT;o zaman, ben gidiyorum..saat ,23 gibi gelirim diyerek, tam çıkarken,sanada getireceğim..BEN,hayır hayır, ben istemiyorum dediğimde..MURAT,gülerek tamam dedi ve çıkdi..

benim içim öyle bir tuhaf olduki...kadını getirince,ve onu sikerken,açaba, bağırtıracakmı, vede onu nerede sikecek..yoksa benim yatağı isteyeceklermi,isterlerse, ben evetmi diyeceğim..yoksa orası bizim mahremimiz,orada hatice ablanı, sikiyorum..doğru olmazmı derim...yoksa,zaten, sen bizim ortağımızsın,farketmezmi..?benim karımı sikdiğim yatakda,sen bir yabancıyı sikeceksin ama,onu sikerken, benim karımı, sikdiğinimi hayal edeceksin..ve sen onu sikerken, ben,benim karımı, benim yatakda bağırta bağırta sikdiğinimi hayal edeceğim..gibi ,düşünceler geçirerek,tarif edilemez bir zevk yaşamaya başladım.merakla beklerken,23,30 gibi, dış kapının, ziline çalınça..otomotiği açdım ve beklemeye başladım,,,.dairenin, kapsına gelinçe,kapıyı açdım..ve şaşkınlığım bir kat daha arttı..kadının, yüzü olmazsa bile,vucut yapısı itibariyle tıpkı karım..

hoş geldin yapdıkdan sonra, salona buyur ettim..arkadan, tıpkı karım..salonda, bir kez daha, hoş geldin dedikden sonra murat,a..ben dışarı dolaşmaya çıkıyorum..siz rahatınıza bakın dedim...MURAT;öyle şey olurmu,nere giteceksin...biz rahat ederiz,sen kendini sıkma, filize dönerek,değilmi filiz dedi..FİLİZ;tabikiii,bizden sebep neden rahatsız olacaksın diyerek muratı tastikledi..ben;tamam o zaman..bir çay yapsam içermiyiz..filiz;zahmet olacak,istersen ben yabayım...ben...olmaz,sen şu an misafirsin ben yaparım...siz rahatınıza bakın diyerek mutfağa yöneldim..çay suyunu, koydukdan sonra,bir sigara yakdım ve suyun kaynamasını bekledim..o sırada,murat yanıma gelerek,biz nereye yatacağız deyince..BEN,farketmez..benim yatak odasına geçersiniz dediğimde..MURAT;sen delimisin...senin yatak odan olmaz,orası senin mahremin.hatice abla duysa keser bizi..BEN;hatice ablan gelince,murat bizim yatakda bir karı siktimi diyeceğim.(demesi bile ne kadar hoş) nerden duyacak.MURAT;doğru..ama başka odada var,onun için söyledim..BEN;o da varda,tek kişilik yataklar..o dar yatakda nasıl yapacasınız sikiş,hem o yataklar hassas,zaten abazasın...kırarsın mırarsın..ne olur ne olmaz..işi garantiye alalım..

MURAT,doğru söylüyorsun...ama senin yatak sağlammı...bak ben çok sert sikerim..senin yatak çökerse,hatice ablaya hesapını veremezsin.(.içimden)..laflarının içine devamlı,karımın ismini koymak,herhalde hoşuna gidiyor diye geçirdim...bana öyle geliyorkiii.filizi sikerken,benim karıyı hayal edecek...zaten bende,yatak odamı ,karımı hayal ederek filizi siksin diye veriyorum..eğer normal bir erkekse öyle olması gerekiyor..bu ara murat içeri geçerek,,bende çayları doldurup,salona geçdim...birer bardak çay ve sigara içinçe,MURAT,abi biz yatıyoruz..BEN;siz bilirsiniz..odayı biliyorsun dedim..ve yatmaya gittiler.

bende..biraz oturdukdan sonra,belki varlığımdan rahatsız olur, serbest hareket edemezler düşüncesiyle, hiç uykum olmadığı halde,çocukların odasına doğru, yatmaya gittim...çocukların odası, benim odama, yakın olduğu için, tercih ettim...çünkü,onları rahat duyup,otuzbir cekeceğim..ortalık bir süre sessiz olunca...demekki, ön sevişme yapıyorlar diye düşünürken...birden filizin ayyy diye, açı sesini duydum...demekki murat iyi koydu...yoksa aminimi yırrttı..(birden)..filizi, karım olarak,murata, sikildiğini hayal etmeye başladım...artık yatağın cırıltılarını duymaya başladım...anlaşılan murat bompalıyor..artık filizin ahhh diye sesleri, yavaşca çıkmaya başladı...ve o da ne...yavaş aşkım....yavaş.. yavaş..diye, açı, açı bağırmaya başlayınça...muratın siki çok büyük olmalı...artık filizin,inlemeleriyle,bağırmaları birbirine karışmaya başladı...tempo hızlandı...

(birden) muratın altında karımı hayal ederek...filizin,yavaş, yavaş, açıyor demesini hayal ederek...sarsılarak,öyle bir boşaltımki...diğer yandanda, onların bağırarak boşaltıklarını duydum..birden, bir sessizlik çökdü...tamam bunların bili bitti dedim ama, öyle olmadığını, 10 dakika sonra anladım..o gece murat bağırta,çağırta,karıyı 4 sefer sikdi..bende, üşenmeden, muratın, kaç posta attığını hesap ettim..çünkü, onlar, uyuyana kadar bende uyumadım..bende üç sefer otuzbir çekdim...tabikiii,her çekişimde,karımı, filizin yerine koydum.ve muratın o kocaman sikinin altında, kıvrana, kıvrana bağırtığını hayal ederek geldim...ben otuzbir çekerken yoruldum...murat, sikmekden yorulmadı...murat, 4 posta attı..ben 3 posta..ve, bu arada aklıma gelen..ben karıma, bir posta attığımda bitiyorum..demekki murat, karımı sikse,herhalde karım ölür diye düşündüm..hem sonra,murat genç..

28 yaşında,,karım ve ben 40 yaşlarındayız..aramızda 12 yaş var...karım, muratla baş edemez diye, düşünmekden kendimi alamadım...nasıl, baş etsinki..tamam filiz baş etti, ama o daha genç,en fazla 25 yaşında...ya karım..40 yaşında...herhalde murat,(karımın) amini, götünü dağıtır..karımı kan işetir..bu güzel, duygularla uyuduk...

sabah uyandığımda,muratlan, filiz hala yatıyordu.ben çayı demledim,kahvaltıyı hazırladım..bunların, uyanacağı yok diyerek odalarının kapısını çaldım...ama ses alamadım..hafifce, odanın kapısını açınca,ikisi, çırılcıplak bir şekilde birbirene, sarılmış bir halde, derin bir uykudalar...aman allahım...filizin, kalçaları benden tarafa..aminin, hafifden kıllı olduğu ve sanki aminin dudakları hala kapanmamış..anlaşılan, muratın, siki, büyük olduğundan fazla hasar gördü..ve, filizi, arkadan tıpkı karıma benzeterek..muratın koynunda olduğunu, hayal etmeye başladım...benim sik, birden dikildi..(bu ne biçim duygu)...milletin karısı sikilse..insanlar, cinayet işler..ben ise karımın, sikilmesinden hoşnut oluyorum..

biraz daha ilerleyince...muratın, sikini gördüm...inanılmaz derecede büyük..uzun ve kalın...benim sikimin, kalkmış halinin, iki katı duruyor..ve daha kalın...olamaz böyle bir şey...bunları, sadece filimlerde, zencilerde gördüm...bu sikin ,(karımın amina) girdiğini, hayal edemiyorum..kesinlikle, karım altından kaçar..tabiii, o alta girdiğinde,murat, sikmeden, dağıtmadan bırakırsa..birden kıpırdanmaya başladıklarını görünce...usulca, odayı terk edip,yavaşca kapıyı kapattım...ve, odaya hiç girmemişim gibi,kapıyı tıklamaya devam ettim..

bir süre sonra,murat...tamam tamam kalkıyoruz..diyince..BEN,kalkın, kahvaltı hazır dedim.birazdan, kalkıp tuş alarak..filiz, karımın bornozuna sarılarak..başınıda, havluyla lüle yaparak..mutfağa geldi...murat ise üstü çıplak,altında, pantolonunu giyinmiş bir şekilde geldi..MURAT;çok açıkdım...allah razı olsun,hatice ablayı aratmıyorsun.deyince..FİLİZ,karın çok güzel..resmini gördüm..ben vevap verecekdimki..MURAT;öyledir benim ablam..eline, kimse su dökemez..FİLİZ..;sana ne..allah sahibine bağışlasın...hem, ben güzel değilmiyim.MURAT,;SEN GÜZEL DEĞİLSİN DEMEDİM..GÜZEL OLMASAN BENİM YANIMDA NE İŞİN OLURDU..GÜZELSİNKİ YANIMDASIN...AMA HATCE ABLAYLA, KIYASLIYACAK OLURSAM,HATİCE ABLAYI, TEK GEÇERİM...

FİLİZ;yaaa,demek tek geçersin..bundan sonra, beni bulursan, onu, tek geç diyerek, tartışmaya başladılar..ve, filiz sanki benim karımı, murat, sikecek gibi, kıskanmaya başlayınca ben devreye girerek..filize..sen, neden kıskanıyorsunki,benim karı, muratın ablası,ama sen, Lahuklusu..aranızda, dağlar kadar fark var..FİLİZ;��z ablası değil ya..biz öyle abla diyenleri çok gördük..BEN,ne demek istiyorsun...MURAT,senin amına korum..konuşmalarına dikkat et...FİLİZ;KOYDUN YA..MURAT,şimdiki koymam,akşamkine benzemez..siktir git dediğinde..FİLİZ;öylemi oldu...pekki, diyerek odaya yöneldi..BEN;murata, tamam uzatma..bir boşluğa düşdü..sofra üzeri bu olmaz..bari yemeğini yesin dediğimde..bir yandan, filiz, oda da hem giyiniyor,hem söyleniyor..ama, ne dediğini anlıyamıyorduk..

MURAT,siktim ectatını...bu, ne bicim konuşuyor..hatice ablayı benden, nasıl kıskanabilir..sanki şey yapıyoruz..ve bunuda senin yanında söylüyor..BEN;anlaşılan, rahat bir kız..benim yatakda ,sikişdiğiniz için..aklına, böyle yanlış şeyler gelebilir diyorum...ama, (bunu konuşmak bile) benim için, büyük bir zevk..birden, FİLİZ;murata,sen, nasıl bir adamsın...söylediğim,kocasının zoruna gitmedide seninmi zoruna gitti dediğinde..içimden(bu şimdi yerdimi,sevdimi anlıyamadım.)..ve filiz üstünü giyerek,ben gitiyorum..al, hatice ablan senin olsun...tepe tepe kullan..dedi ve kapıyı açdı, ve hiddetle çıkıp gitti..hele, o son söylediği tepe tepe, kullan sözü, benim hoşuma gitti.MURAT;bu amini sikdiklerim böyledir...bunları sadece sikeceksin..kendileri gibi, herkesi orospu biliyor..ve hiç cekinmeden, konuşuyorlar..hadi, böyle konuşuyorsunda,bir sağına soluna bak..söylediğin karının kocası yanımda,böyle düşünmeden konuşulurmu?..

(içimden).demekki, ben burda, olmasam,öyle konuşmasına müsade edeceksin....BEN;(işin oluruna gitmek için) , boşver..o ne düşünürse düşünsün..olabilir..kıskanmış olabilir..aramızdaki ,ilişkiyi bilmediği için...öylede düşünebilir..bir yerdede normal karşılıyorum..çünkü..kendi yatak odamı, size verince,normalde hiç bir erkek,kendi yatak odasını, bu gibi şeylere alet etmez dedim..MURAT;iyide, senin karın olduğunu biliyor..ve senin yanında böyle konuşmasına katlanamam..

BEN;boş ver dedim ya..o nederse desin.ben, seni biliyorum ya..ben, karımı,filizi sikdiğin o yatakda, senin yanına, çırıl çıplak koyarak..karımı sikmiyeceğinden emin olurum.(içimden)bok sikmesin..meğer, amini ,götünü dağıtmasın....ve sana güvenirim...MURAT;TABİKİ GÜVENEBİLİRSİN..BEN HATİCE ABLAYİ NASIL SİKEBİLİRİM.anlaşılan, benim konuşmamdan, hoşnut oldu..ve karıma karşı, ilk defa, sikli bir kelime kullandı..BEN;bu lafın gelişi..yani sana o kadar çok güvenirim..MURAT;SAĞOL EKSİK OLMA..BEN;murat..o karıyı o ne biçim sikdin..sizin seslerinizden..uyuyamadım..o kadın nasıl bir kadın. evde,sanki kimse yok gibi, bağırıyor..insan sesini, biraz kısar dimiii..MURAT;nasıl bağırmasın...bağırıp bağırmamk elinde değilki?..BEN;(olayı anlamaz gibi)..ne demek, elinde değil,bu sikişi bizde yapıyoruz..hatice ablan neden bağırmıyor..MURAT;dedim yaa...benim bu, siki yiyipde bağırmayacak karı yok...BEN;..NE YANİİİ..duyan da düşünecek,eşek siki var sende...

MURAT.;inan abiii..kelle hariç 23 cm...BEN;çüşşşşşşş.insan onun altında, bağırmayı bırak..ölür beee..bu lafıma, murat, mest olmuş gibiiii, kıkırtarak...MURAT;eğer, bir kadın, altımda bağırmazsa..o kadına madalya takarım.BEN.,çok emin konuşuyorsun...senin altında bağırmıyacak karı yokmu sanıyorsun...kendinden, bu kadar emin olma..MURAT;tamam,sen öyle bir kadını bul..hem, o kadına,hem sana, madalya takacağım..BEN;(NABIZ YOKLAMAK İÇİN)..ama sen, tabiki bağırtırırsın..yattığın kadınlar,genç..onların ami,dar olur..ya bir 40 yaş ve, üstü bayanlarla yat..bakalım onlar filiz gibi bağırırmı?..MURAT;..niyeymiş o...senin bahsettiğin yaşlardaki bayanları çok sikdim.hemde, bağırmaları filizemi benzer..(buda demek oluyorki,istersen karını getir,onu bir sikeyimde,dünyanın, kaç buçak olduğunu görsün.)..BEN;sen ne dedin...40 yaşındaki bayanları, siktimmiii..onlar, sana göre yaşlı değilmi...gençmi bulamadın..MURAT;genç bulamadım değil?...olgunlar daha ateşli ve tecrübeli oluyor..(BUDA DEMEKKİ...KARIMDA GÖZÜ VAR)...

BEN,..demek..olgunlardan hoşlanıyorsun...ama onların ami, sikilmekden,perşembe pazarına dönmüşdür...pekki, onları, filizden daha çok, nasıl bağırtacaksın...MURAT;ne kadar, sikilirse sikilsin...benim sikimi, daha yemeden,yani gördüğünde bağırıyorlar..BEN;biliyorsun,ben ,hatice ablanlandan başka, hiç kimseyle sikişmedim..ve böyle capkınlıkları bilmiyorum...kadınlara nasıl teklif ediyorsun..gel, seni sikeyyimmi diyorsun...

MURAT;ben, bir kadına bakdığım zaman,onun işmi,çişmi olduğunu hemen anlarım..birde teklif etmeme gerek yok..bir kadının verici olup olmadığını,yürüyüşünden,kıvırmasından anlarım..BEN;..(bu arada,benim karımın yürüyüşüde,muratın tarif ettiği,kadınların yürüyüşüne benziyor..öyleki,yürürken..o güzelim götünün,ayrımları,bir o yana,bir bu yana,salanarak..adeta yermisin yemezmisin diyor)...devamla..belki yürüyüşü öyle....neden, hemen yanlış anlıyorsun..sen böyle yürüyenleri işmi görüyorsun(tabikii karımda,onun tarif ettiği gibi yürüdüğünden..iş görüyor olmasın...yoksa, bu kadar ilgi, alaka, karımı sikmek içinmi?.)..MURAT;ben, ömrümde hiç yanılmadım..kimin iş olduğunu düşündüysem..sonunda, onu allem eder kallem eder sikerim..sikdiğimdede beni bırakamaz..BEN.;her kuşun eti yenmez..

MURAT;etini yemeyeceğimki,sadece, sikip bırakacağım..tabii o bırakabilirse..BEN;niye bırakmasınki,sen demiyormuydun,karılar, sikimi ,görünce korkuyorlar..sikini gören, korkuyorsa,yiyen ne yabsın...MURATIN ,bu kelimeler hoşuna gitmiş olmalıki,KIKIRTIYARAK..MURAT;korkuyorlar.. ama,,birden sikmiyorum..önçe alıştırıyorum..sonra köklüyorum..ilk koyarken canları yanıyor...sonrasında sikiş bitmesin diye yalvarıyorlar...BEN;hımmmmmm.sen, devamlı değişik karılar, sikmek için evlenmiyorsun değilmi..MURAT;yooo,hayır,evlilik başkalarını sikmeye engel değilki.sadece, evleneceğim, doğru kadını bulamadım..BEN;sen, nasıl bir karı ,arıyorsunki,?boylu, boslu, güzel olması yetmezmi..ve istersen böyle birinide bulabilirsin..gençsin,yakışıklısın..hiçde zorlanmasın..aradığın ne ki?MURAT;bir şey diyeceğim kızmıyacaksın?..BEN;(anlaşılan yine sözü, benim, karıya getirecek..şunuda biliyorum..vede çok eminim..benim karıyı sikmek için,yanıp tutuşuyor.)...yok kızmıyacağım...MURAT;yemin et..BEN;tamam yemin ederim..MURAT;hatice ablanın, özelliklerinde, bir karı bulsam hemen evlenirim.)BEN;tamamda,hatice ablanın özelliklerinde kadın sürüyle mevcut..hemde ondan daha çok özellikli kadınlar var..istersen bulursun..hem, hatice ablanda ben özellik görmüyorum..

MURAT;hatice ablada özellik görmüyormusun?..sen delisin..BEN;sen özellik neye diyorsun..benim bu konuşmalardan kızmadığımı anlayınca çoşdu..MURAT;bir defa kadının fiziği olacak,yüzü güzel olacak,yani, kadına bakdığın zaman sikin kalkacak.(demezmi)..BEN;nasıl yaniii..şimdi senin vermiş olduğun örnek benim karı,(yani )ben ,haticeye bakdığım zaman sikim kalkmıyor..biz erkek değilmiyiz.MURAT;,yanlış anlama, ama,ben o lafı sarfederken,yani hatice ablanın fiziksel özelliklerini söylerken, en son kullandığım cümle için, özür dilerim.(yani bakdığında sikin kalkacak kelimesni kastetdi)..BEN(;ona cesaret vermek için) yok ya sana güvenim sonsuz...ben yanlış anlamıyorum.. ama,anlıyamadığım,bir sefer, hatice ablanın boyu kısa,yani senden çok kısa,sen kendi boyuna bostuna göre neden aramıyorsun..

MURAT;olurmu..kadın benden biraz kısa olacak,biraz zayıf olacak,kadını, kuçağına alacaksın,sikini amina sokup,evin içerisinde dolaşacaksın...benim fantazim bu..(birden karımı onun sikinin üzerinde,evin içinde dolaşdırdığını hayal edince..heyecandan, bayılacakdım..sikim zonglamaya başladı.)..BEN;yaaa..onun için zayıf kadın arıyorsun dedim.MURAT;sadece zayıf değil..hatice abla nasılsa, öyle bir kadın düşün..(içimden,,resmen benim karıya askındı oluyor..bu ne kadar büyük cesaret,lafi ik**e bir, benim karıya getirmiyormu?;hem zevk alıyorum..hemde, için için kızıyorum..yoksa hatice ablasını, sikmek için, benden işaretmi bekliyor)..BEN;(SINAMAK İSTER GİBİSİNE)...senin, bu düşüncelerini, hatice ablana söyliyeceğim..MURAT;abi ölümü gör...bu söylenirmii ondan sonra yanlış anlıyacak...

BEN;o niye kızsınkii,normalde, hoşuna gitmesi lazım...senin, onun gibi ,karı araman, hoşina gider,her kadın,kendisini güzel bulan erkekleri sever...kızmazkiii..kızması gereken bir varsa,(o da benim)..ben, kızmadığıma göre...MURAT;sen, erkek olduğun için beni anlıyorsun,(içimden hassikdir,neyini anlıyacağım.resmen karımı ,sikmek istiyorsun..bunun nesini anlıyacağım diye geçirdim)...ama, hatice abla beni yanlış anlar...BEN;iyide, sen hatice ablan için kötü bir şey demedinki,sadece hatice ablanın özelliklerindeki, bir kadını sikmek istedin.MURAT;abi gerçekden çok anlayışlı birisin..tabiki onun özelliklerindeki ,bir kadını ,sikmek istiyorum..yoksa ben hatice ablayı nasıl sikerim...demezmii...BEN;AMA HATİCE ABLAN GİBİ KADINDA SENİNLE EVLENMEZKİ...

MURAT;neden abi,çirkinmiyim...BEN;bilakis...yakışıklısın,ama o boya ,o vucuda,benim karı gibi ,bir kadın nasıl dayansın..ve sikininde kelle hariç,23 cm olduğunu söylüyorsun..(muratın sikine bakdım pantolon delinecek)..MURAT;abi öyle konuşma,çok tahrik olyorum..BEN;ne dedimkii,tahrik oluyorsun..sende her şeyden tahrik oluyorsun..MURAT;abi senin için, hava hoş..sen muratına ermişsin..oysa ben öylemi...BEN;bak murat, anlıyorum seni...ama ben sana samimi bir şey söyliyeyimi...MURAT;seni dinliyorum abi.BEN;biliyorsunki, ben evliyim,seninde, çok beğendiğin hatice ablanla...,tamam karım çok güzel,cinsel yöndende, çok ihtiraslı,(MAKSAT MURATI TAHRİK ETMEK)..şimdi diyeceksinki,öyle karım olsa,sabaha kadar sikerim..MURAT ,lafımı keserek,hemde nasıl

BEN,İŞTE BAK, SEN OLAYLARA BÖYLE BAKIYORSUN...ama hiç düşünüyormusunki,evlilik, belki, ilk zamanlar sikişdir..ama ya çocuklar olunca,onların okuluymuş,yemeğimiş,içmeğimiş, onların geleceğini,düşünmekden,,yanındaki karı,ne kadar sikilecek kadar güzel olsada,sırf sikişmek karın doyurmuyor,sende evlensen,bunları göreceksin.

MURAT;abi ,çok İDDİALI KONUŞUYORUM...HATİCE ABLAM gibi karım olsun..şerefsizim işe bile gitmem..sabah, akşam, sikerim..ama.yanlış anlama,BEN,aç karnına sikiş oluyormu?MURAT;tamam abi, o lafın gelişi,,demek istediğim,boş zamanlarımda,arkadaşlarıma,kahveye,oraya buraya gitmem..doğru hatice ablanın yanına gider, hemen o güzel poposuna,benim bu büyük kobrayı takar,amini, götünü dağıtıtrım...BEN;ağır ol,o ne biçim konuşuyorsun,az önce ne konuşdun..MURAT;abi, yanlış bir şeymi dedim.

BEN;hatice ablamın, yanına gider, kopramı takar amini, götünü dağıtırım dedin..MURAT;abi özür dilerim..onu demek istemedim..yani hatice abla gibi karım olsa demek istedim.BEN;sen, bu hatice abla sendromundan kurtar...onun gibi kari bulamazsın..onun gibi, bulman için,benim onu boşamam,ve sende hatice ablanı alıp ançak sikersin.yoksa avucunu yalarsın..MURAT;o, olmayacak bir şey,sen boşanmıyacağına göre..BEN;ne yani,boşansam alırmısın...MURAT;kızmıyzcaksın ama...BEN;yok, ne kızacağım,sadece konuşuyoruz..bende, murat benim karımı alsın diye, boşanacak halim yok.;MURAT;alırım abi...BEN;oğlum, o senden, 12 yaş büyük...vede çocuklu..ciddimisin..MURAT;12 yaş büyük olması, sorun değil..gönül bu abiii...BEN;oğlum sen kafayi yetin...resmen, benim karıya aşık oldun...MURAT..abi bir şey söyliyeyimmi..kızma,ama..

BEN;artık, aramızda kızacak bir şey kalmadıki...resmen, benim karıma aşık olduğunu..sana am verse, hiç terettüd etmeden sikeceğini söylüyorsun, kızmıyorumda,daha hangisine kızacağım..

MURAT,abi, gerçekden, çok anlayışlı birisin. sana imreniyorum..BEN,kim imrenmezki,tek yapmadığın şey ,o koca siki, karımın amina sokmak..korkarımki, bu gidişle, karımı kaybedeceğim..MURAT;niye öyle söylüyorsun..neden kaybedeceksinki?..BEN;nedeni varmı,ben istemesemde,sen benim karıyı sikmeden bırakırmısın..siktikden sonrada,herhalde benim karı yaşamaz..MURAT;o niye abi,niye yaşamasınki..ben onu niye öldüreyim..BEN;niyemi...o siki yedikden sonra,ami, götü dağılır..hele o daracık am..o koca yarağı nasıl alacak..MURAT;abi çokmu dar...niye dar...BEN;niyesimi var..anlamıyormusun..benim sikim çok küçük..benim sikdiğim amla, senin, sikdiğin am ,bir olurmu..

MURAT;abi doğrumu söylüyorsun.. (derken birden pantolonuna batlaması bir oldu..).MURAT;abi.kusura bakma...ben geldim...çok tahrik oldum..BEN,tabiki geleceksin..daracık amı görünçe ,hoşuna gitti tabiii.MURAT;HATİCE ABLAYI, SİKSEM KIZMASIN DEĞİLMİ....BEN;gerçeği söyliyeyeimmi...MURAT;tabiki söyle abii..BEN,seninle bir anlaşma yabalım...bak sen bizim köylümüzsün..küçükken, sevmesemde,şu an büyüdük..her şey aramıza kalcaksa,karımı sikmene müsade edeceğim..

MURAT;abi bana hala güvenemdinmi...ben size ve hatice ablaya nasıl yanlış yabarım..BEN,tamam o zaman,ben müsade veriyorum..ama karımı, nasıl ikna edeceğiz..ona söyleyip,ders cevap almakda var...MURAT,abi ben sana demişdim ya..sikişecek karıyı, ben anlarım..işte o sikilecek karılardan biride, senin karı.. kıvırtarak yürümesinden anlamıyormusun?...hatce ablayı..size geldiğim, ilk gün çözdüm..sen belki farkında değilsin ama bana yiyecek gibi bakıyor ve bakarken gözlerinin içi gülüyordu...hatta,kapıda, hoşgeldin faslında, yanakdan öpüşürken,birden dudaklarımız birbirine değdi..dudakları yanıyordu..eğer sen, o zaman evde olmasaydın..işi bitirecekdim...o gün hatice ablanın, amini, götünü sikmezseydim namertdim..her erkek kendisine gösterilen ilginin,nasıl bir ilgi olduğunu anlar...

BEN;o güngü öpüşmenizi ,ben, anlamadımmıyım sanıyorsun...evet haklısın..karımın, senden hoşlandığını, bende anladım...hatta sana bir süprizimiz var,hatice ablan sana bir şey yedirecek dediğimde,sen telefonla konuşmak için dışarı çıkınca..amini sikdiğimin karısı,bu kadar yemek yapdın...bunun sebepi ne...şimdi, yemekleri yedik, çayımızıda içdik..geriye ne kaldı ikram edeceğin deyince,karım,amini göstererek,şimdi bunu yetireceğim demişdi,sen içeri girdiğinde,ben sana,bir yere gitme,hatice ablan sana bir şey yetirecek dedimdi ya..MURAT.;evet hatırlıyorum...gerçekten öylemi...ahhhhh..benim eşek kafam...ben neyi kaçırdım....

BEN;sen gittikden sonra,amçığına koyduğum...o hoşgeldin öpüşmesi neydi,resmen, dudakdan öpüşdünüz diyinçe,hatice ablan,ne o kıskandınmı,ben..tabiki kıskanırım...diyerek, onu dudaklarından kapınça ,elimle, amini yoklayınca,14 yıllık, evliliğimde,aminin o kadar sulandığını hatırlamadım..inan..yatağa gidip, sikiş yapınca,seni hayalimizde, aramıza alarak öyle sikişdik..ve o gün bugündür ,bütün sikişlerimizde sen varsın...ve karım.öyle bir iniltiyle, bağıra bağıra geliyorki...sanki, senin altida, o koca siki yemiş gibi bağırıyordu...ve sen, gerçekden kadından anlıyorsun...diyorsunya,sikişecek kadını tanırım...ve doğru düşünmüşsün..ve karım sana helal olsun..ama sikerken canini yakma..tamammı?

MURAT;ABİ,BENİİİ BİTİRDİN...İNAN,,hatice ablayı, ben senden çok, seviyorum...hiç bir insan, sevdiği bir kişinin canını yakmaz...hatice ablayı ,özene bezene sikeceğim...(sikim, büyük olduğu için,illakin cani yanacak...ama az bir hasar, vermeye çalışacağım..abi kilotlarından, birini getirde,onun aminin, değdiği yereleri, bir sikip boşalayım olurmu?.BEN;tamam...gel sen seç diyerek odama ,karımın iç çamaşırı olan, selenin içinden, kilotlarını çıkararak,koklamaya başladı...ne kadar kilot varsa?..murata (sen yat)...ben hepsini sikine süreceğim. diyerek (murat) çırıl çıplak...yatağın üzerine,o kobrasını dikerek..eyfel kulesi gibi, dim dik..ben kilotu alıp ,bir elimle, sikini tutarak, diğer elimle sürtmeye başladım.bir iki kilotu,, sikine sürtmüşdimki,birden aygırlar gibi boşalmaya başladı...artık, ok yaydan çıkdı...bundan sonra karımı,muratın elinden kimse alamaz..(karım, köyden gelinceye kadar, murat, sabah akşam, bizden çıkmadı...hatta..o kadar çok tahrik olmuşduki..

bir gün banyo yabıyordum...üzerimi sabunlamışdım...birden, banyoya gelerek...güvetin içine girip,o da çıplak olunca,,benim göt, kapak gibi, önüne durunca,birden arkadan sarmalıyarak..siki, sabununda etkisiyle..yırta yırta,götümün içine,girinçe...(o kadar ani geçirdiki,bağırıp kaçmaya capalarken..kafamı musluğun kenarına vurdum)....kafam kanamaya başlayınca..(MURAT,özür dilerim,hiç yabmadığım şeyi yapdım dedi...birden seni, hatice abla olarak,hayal ettiğim için, oldu.. güya gönlümü almaya çalışdı..

BEN.,murat,bak, ben hiç bir zaman, götümü siktirmedim...karımı, siktirmek demek,götümü, siktirmek değil..kalleşlik ettin.....ve bu olaydan dolayı, özür dileyince,bir daha, olmaması şartıyla, affettim..ve zaman sonra, karım, köyden geldi...tabiki, muratın gelip gitmeleri..karımın ona olan ilgileri,bizim sikişlerimiz...böyle sürüp gitti..ama..murat onu nasıl sikecek...ilk sikiş çok önemli...çocuklarda, evde oldukları için..bir türlü aradığımız ortam, oluşmuyordu?..iki üç ay geçtikden sonra,,okullar, yarı yıl, tatiline girinçe...çocukları, annemin, yanına gönderdim..(ama), karıma, hala, bir şey söyliyemedim...ne tepki vereceğini bilmiyordum...(bir gün),

MURAT:abi bak, ben bir bekar evi, tutayım..oranın temizliğini,hatice ablaya yapdırayım..sende iş,de ol...ben onu allem eder,kallem eder, sikerim...BEN;tamamda.ama istemezse,zorla yapmıyacaksın sözmü?..birde belki hayallerimizde,seni aramıza alıyoruz..yani ortağımızsın...ama, iş, gerçeğe dönüşdüğünde,ne gibi, tepki vereceğini bilmiyorum..eğer tepki verirse,bir daha, bizim eve,girip,çıkamazsın..bunu, biliyorsun değilmi.MURAT.,biliyorum abi..sen, kendini hoş tut..o senin düşündüklerin olmuyacak...göreceksin bak...(o, benden, çok daha istekli olacak...BEN,dilerimki, sen haklı çıkarsın...MURAT.;şunuda söyliyeyim..eğer sikersem..o zaten beni bırakamıyacak...(devamlı, sikişmek için ,bana gelecek...sen kıskançlık göstermiyeceksin tamammı..BEN;tamam..(bir süre sikersin..ama sikdiğin zaman,(tefeuratını bana anlatacaksın,nasıl bağırtığını..nasıl, sikdiğini,ne konuştuğunuzu...(tamammı?)..

MURAT;tamam...ve, aradan, bir hafta geçmişdiki,murat bize gelerek...(hatice abla) bir ev tuttum...ev,biraz dağınık...yarın gelsen,düzeltmeme yardımçı olsan,KARIM;neden, bekar evi,tuttun,evinize sığmadınmı..?..BEN;tutar..neden karışıyorsun...hesapmı verecek...KARIM;hımmm..anladım..oraya getirdiği kişi temizler dedi ve güldü..MURAT;zaten getireceğim kişi temizliyecek.KARIM;o zaman bana ihtiyacın yok...MURAT;olmazmı abla...oraya, getireceğim kişi sensin.ve gülmeye başladı...KARIM;bir yandan bana bakarak,olayı anlamaya çalışırken...BEN;dedin ya..oraya getireceğin kişi temizlesin...

MURAT,da,seni oraya götürmek istediği için,zaten öyle olacak dedi...KARIM;anladımda...(ben oraya götüreceği kişiden,başka bir şeyi kastetdim..BEN;bizde, senin söylediğini,anladığımız için,böyle konuştuk..dedim ve üçümüz, birden gülmeye başladık...neyse..yarın için,murat gelip karımı alarak,götüreceğine dair, anlaşarak,murat, evine,bizde yatağımıza geçtik...KARIM;(murat neden ev tuttu...BEN;tutar kızım...bekar adam.belki.evinde rahat değildir.bunu ona soramayızki...KARIM;yok yok..o orayı, şeytanlık için tuttu...BEN;yarın gidinçe, neden tuttuğunu sorarsın. ve o da sana söyler dedim..KARIM;nasıl söyliyecek bana..ben burayı karı sikmek içinmi tuttum diyecek.BEN;çok israr edersen söyler...belli olmaz,belki seni siker..(.ESPİRİ YABARKEN DOĞRUYU SÖYLÜYORUM)...

KARIM;o zaman, anani gönder oraya..BEN;anami istemedi, seni istedi..annem yaşlı.zevk vermez dedim.KARIM;o zaman, kiz kardeşini gönder,hemde,tam bir piliç..tam murata göre diyinçe..BEN;ama seni tercih etti..KARIM;bak, beni kızdırıyosun..gitmem haaa? diye beni tehtid etti..(İÇİMDEN)amini sikdiğim,can atıyorsunda,naz yapıyorsun..(muratın, o koca sikini yetikden sonra..(hele sikinin tatına vardıkdan sonra,seni nasıl geri alacağım..ben onun hesapını yapıyorum diye geçirdim.)..KARIM;benim uykum geldi yatıyorum..

BEN,iyi geceler..ben şu açık oturumu, dinliyeceğim diyerek..karım odaya gitti.bir süre sonra, açık oturum bitinçe, bende, yatmak için, odaya gittim.karımın götü, o kadar güzel görünüyorduki,(içimden,aslında o güzelim götü, sikmek isterdim.. ama,sana ,bu gece dokunmıyacağım..enerjini almıyacağım...çünkü,bu enerji sana, yarın çok lazım olacak diye geçirdim.usulca sokulup yattım...

(sabah kalkdım ve, işe gittim..merakla beklemeye başladım..(saat 10) oldukdan sonra, evi aradım...telefona karım çıkınça...muratı sordum..KARIM;henüz gelmedi..ama aradı,(kalkıp, kalkmadığımı sordu..bende,bu kadar acelen ne dedim..BEN;(içimden)..acelen ne diyorsun..(seni sikmek için sabırsızlanıyor.)..neyse gelir herhalde...KARIM,aaa zile bastı..geldi sanırım...megafondan kim o diye seslendi...muratın..benim ben...(yukarı çıkmıyayım) sesini duydum...KARIM;tamam tamam,biraz bekle geliyorum ve ,bana kapatıyorum...bir şey söylüyormusun diye söylediğinde..BEN,konuşuyoruz ya..bu kadar neden acele ediyon...KARIM;yine başladın..adam kapıdamı beklesin...BEN,tamam tamam (karıma,iyi günler diyerek)..telefonu kapattık.içimden...(avratini sikdiğim,nasılda heyecanlandın...

senin, bugün sikileceğinden, artık, emin olabilirim diye geçirdim)..yaklaşık iki saat geçdikden sonra..acaba şimdi ne yapiyorlar...(belk**e, karım, şimdi muratın,kara kobrasını yiyor, diye düşündüğümde.öyle bir zevk tabakası içimi kapladıkiii...(hemen tuvalete giderek...karımın, muratin siki, altında, (bağıra bağıra sikildiğini düşünerek, otuzbir çekerek boşaldım)....(hemen, gidip müdürden izin istiyerek)..bir taksi cevirip evin yolunu tuttum..(muratın, tuttuğu yeri, bilmediğim için...eve gelip,beklemeye koyuldum...merakdan çatlıyacağım..(saat 10 da gittiler..saat 17 olduğu halde,hala gelmediler)..sikiş, bu kadar, uzun sürermi diye düşünürken,(birden karım,nasıl giyinerek gitti diye ,merak etmeye başladım...(odaya gidip,hemen.fantazi olarak, almış olduğum, string kilotları ,kontrol etmek için, santığı açdım...(çünkü,onları hiç kullanmadı..o kadar, israr ettiğim halde,ben öyle şeyleri giymem diyerek sandığa koydu.)eğer onlardan giymişse,mutlaka,kendisini, sikdirmek için, hazılıklı gitti diye düşüneceğim.ve de emin olacağım..ve sandığı karıştırınca,kırmızı olanın, orada olmadığını gördüm...diğer ikisi orada..üç renk almışdım..beyaz,kırmızı ve siyah....(sandığı kapatıp,karımın gelmesini bekliyeceğim...gelince,üzerini değiştirirken,bunu göreceğim...

bir sat sonra..18,00 gibi,anahtarı, kapıya sokup, cevirdiğini duydum...bende, salonda koltuğun üzerine yatarak...salona gelmesini bekledim..evde olduğumu, ayakkabılarımdan anlıyarak,daha salona girmeden,(niye, bu kadar, erken geldin diye,seslenerek salona geldi...yüzüne bakınca...yüzündeki mutluluğu görünce,,(İÇİMDEN..anlaşıldı...murat seni güzel sikdi)..yüz ifadesi ,her şeyi belli ediyor.çok tuhaf oldum..içimde bir kıskançlık belirdi...ve...biraz rahatsız olduğum için, erken, çıkdım dedim.....karıma bakarak...temizlik bu kadar uzunmu sürdü...KARIM;ançak bitirdik..birde gelirken markete uğratım alış veriş yapdım .BEN;marketten,ne aldınki, KARIM,evde,domates ,salatalık,yeşillik yokdu..birde ekmek aldım...birden ayağa kalkdım...(sigara paketinden bir sıgara çıkarıp yakdım..gül tablasını,almak için mutfağa gidinçe,marketten aldığı şeyleri gördüm)..birer kilo domates ve salatalık,iki danede ekmek...içeri gelinçe öyle bir anlattınki,,sanki,marketi aldın...bari biraz meyve alsaydın...

KARIM,ne bilim aklıma gelmedi..istersen, git al deyince, vaz geçdim..çünkü, gitersem, ne giydiğini göremiyeceğim...BEN;muratın tuttuğu yer nasıl...KARIM;küçük bir yer..bir oda...bir tuvalet..birde, tuş almak için, bir kişinin sığacağı kadar banyo...BEN;sekiz saatte orayımı temizledin.KARIM;ev çok kirliydi..evi, boya yaparken,yere dökdükleri, boyaları temizlemedikleri için,,boyalar kurumuş...onlar uğraştırdı beni...BEN;onlar senin işinmi?..onları, murat yapsaydı ya..murat ne yapdı...(KARIM,murat ne yabacak,beni oraya bırakıp gitti..sonra 17 45 de geldi aldı)..aslında, işim, daha önçe bitti..muratı bekledim.(İÇİMDEN)at yalani,sikeyim inananı)..(yarın, murat bana söyler..(anlarız).gerçi muratın söylemesine gerek yok...eğer o string kilot üzerindeyse,sikilip ,sikilmediğini,anlarım.(BİRDE )üzerindeki, elbiseleriyle,normalde özel bir yere gidilir..(bunu fırsat bilerek)..o elbiselerlemi.temizlik yapdın..(başindada,çok nadir giydiği,pahalı bir türban var..

KARIM;haklısın..normalde, oranın,öyle pis olduğunu tahmin etememişim..sadece ortalığı,eşyaları yerleştireceğimi,düşünerek..temiz elbiselerle gittim...(ama,oraya gidince..ve ev,de pis olunca,murat,ta dışarı çıkdığı için,üzerimi çıkarıp,muratın eşofmanlarını giyerek temizlik yapdım.diye..güzel bir yalan söyledi,(güya beni kandırdı)..garibim bilmiyorki..muratlan yapdık bu planı.(içimden).sırf senin sikilmen için tuttuk o evi...BEN;iyi tamam karnım çok açıkdı..(bir şey yapda yiyelim diyinçe),,meçburen,üstünü değiştirmesi gerekiyor...ama nedense üzerini hiç çıkarmaya yanaşmıyor..BEN,üstünü çıkarmıyacakmısın...öyle, manken gibimi, duracaksın dedim...KARIM,sana ne oluyor...ben rahatsızlık duymuyorum..BEN,ne biliyim,dışarıdan geldiğin zaman,hemen üzerni değişdirirdin..onun için söyledim)...ister değiş, ister değişme banane?...(bu arada karım, beni ,dışarı göndermek için,aaay,bak aklımdaydı,,süt almayı unuttum...bir süt alsana deyince?..

BEN,yorgunum..hiç bir yere, gidemem.hazır, üzerin giyinik, sen git al dedim...KARIM;sen evdeyken,ben hiç bakkala gittimmide, şimdi beni gönderiyorsun?...(güzel yerden yakaladı)...gerçekdende,ben evdeyken,hiç gitmedi..bunun üzerine BEN;ama şimdi rahatsızım..hastaya zeval olmaz dedim...(karım, beni, göndermek için, ne kadar uğraşıyora,bende, o kadar mazeret üretiyorum..ben, lafı değiştirmek için,MURAT AKŞAM GELECEKMİ DEDİM..KARIM;niye gelsin..gelmesimi gerekiyor..(İÇİMDEN)..tabiki gelmez...(aldı alacağını...sikdi bırakdı seni)...artık buradada siker seni...şimdi,iki kocan var...(ama tabiki, cici kocan daha iyi.)içimden.(onun gibi, ben seni sikemem diye geçirdim)..bunu, düşünürken bile, sikim kalkdı...(karım mutfakda..salata yapmaya başladı)...(birden, arkadan sokularak.. karıma,sarıldım...tepki vermedi.).göğüslerini, avuclarımın arasına, alarak.tshörtünün üzerinden, ovmaya başlayınca)...altında, sütyeninin olmadığını anladım...normalde, dışarı çıkdığında, sütyen takmamazlık yapmzdı)...ya takdı,orada bırakdı.. yada..daha seksi, görünmek için,sütyen giymedi...(gerçi, yukarıya, fazla takılıp kalmadım)..bütün hetefim...aşağısı,(yoksa kilottamı yok..eğer, elimi, aşağıya atarsam, (ve) kilot çıkmazsa,bunun hesapını nasıl verecek)..

çok merak etmeye başladım.elimi,popsunun üzerine, koyunca,normalde,kilotunun işaretlerini, anlamam gerekiyor..ama, kilottan,hiç bir, işaret alamadım..(eğer o stringi giymişse..zaten,bir avuc bir şey..oda, götünün arasına girmişdir)..bunu ,anlamak için, elimi,alttan, yukarı doğru, uzatmam gerekiyor?...elimi, eteğinin, altına doğru atınca, (birden, ters dönerek, yüzünü bana cevirdi)..elindeki bıcağı, göstererek,ellerin rahat dursun.yoksa, şu bıçağı, yersin.. diyerek tehtid etti...

BEN;ne o,ne oluyoruz..bu tepki neden?...hiç böyle yapmazdın...KARIM;görmüyormusun yemek yapıyorum..seni bilmiyormuyum?..şimdi ,karıştırıp, duracaksın..beni cenapet eteceksin..BEN,amına tutmakla,cenapetmi oluyorsun...göğüslerine tuttum,tepki vermedin..seni çok heyecanlı görüyorum)...(KARIM;ne demek istiyorsun..açık konuş).BEN;ne demek istediğim, açık değilmi?..yoksa, donunmu yok...KARIM,senin işin yokmu?..yok, donum yok...ne olacak...

BEN;donun yoksa,niye olmadığınıda söylersin herhalde..(birden, karım kızarak...hee yok..)çünkü, murat beni sikdi ve donumu parçaladı..şimdi rahatladınmı..bunumu istiyorsun..BEN,rahat bir şekilde,olabilir,zaten muratın,o evi tutmasının sebepi,oraya attığı kadınların,donlarını parçalayıp sikmek..ve senin gibi, güzel alımlı,bir kadınında..?,donunun parçalanıp,sikilmesi kadar? doğal bir şey olamaz..neden kızıyorsun ki?...(KARIM;sana inanamıyorum..sen, beni, muratın yanına, sikilmek içinmi göderdin..BEN;değilde..sen, öyle dersen ben ne diyeceğim)..anlaşılan, senin, üzerinde don yok..bakmama gerek kalmadı..bu kadar kızdığına göre?..(KARIM;evet, yok donum..istiyorsan bak(..işte, bak diyerek, eteğini yukarı sıyırınca,gerçekdende,üzerinde kilot yok...

BEN;PEKKİ NİYE OLMADIĞININ CEVAPINIDA VERİRSİN.(.BEN, BUNLARI, ÇOK RAHAT BİR ŞEKİLDE SORUYORUM)..(KARIM;kızgın, bir şekilde,.dedim ya murat beni sikdi ve donumu parçaladı)..(inanmıyorsan,aç murata telefon..deki..karım eve donsuz geldi..donuna ne oldu ?.BEN,(bak hayatım..ne yaparsan yap..ben, sana bunun hesapını sormuyorum..am senin, ister siktir...ister parçalat..niye kızıyorsunki dedim ve güldüm)..bu sefer karımda gülerek..(çalışırken terledim...nasılsa muratda yok..tuş aldım..biliyosunki,ben, tuş aldıkdan sonra, kirli çamaşır giymem..benimde, koyacak yerim, olmadığı için,çöpe attım..BEN;(gülerek),,desene,o kilotunu, çöpcüler bulup,otuzbir çekecekler..KARIM;herkesi kendin gibi sapık görüyorsun..BEN;kızım, ben,erkeklerin, iç dünyasını, bildiğim için,öyle konuşuyorum..sen bunu anlamazsın).KARIM;çöplerde sadece benimmi donum var?..her buldukları dona, otuzbirmi, çekiyorlar..BEN;tabikii değil,ama şunu biliyorum..çöpcüler kendi aralarında,bunu hangi kadın giydi,bunu giyen güzelmi,çirkinmi,diyerek? aralarında,bunu giyen am,yanımda olsada,onu bir güzel siksem diyerek içlerinden geçiriyorlar.KARIM;iyi ya,baksana, seninde hoşuna gitti..

BEN;beni neden böyle görüyorsun.KARIM,;neden görmiyeyim,beni hiç kıskandığını görmedimki,BEN;kıskanmazsam,senin, sütyenin ve donunun ne olduğunu, merak etmezdim..bunlar kıskançlık değilmi?KARIM;yaa,demek onun için,pekki..şimdi gördün,donumun ve sütyenimin olmadığını,ne düşünüyorsun?BEN;aslında..kem küm etmeye başladım.KARIM;aslında.yok...söyle hadi..BEN;ama kızmıyacaksın..KARIM;neden kızayım..ne düşündüğünü söylemen,beni mutlu eder.BEN;eğer murat evde olsaydı,düşüncelerim farklı olurdu?..ama, murat olmadığı için,senin anlattığın mazerete inandım.yani, üzerindeki, iç çamaşırlarının olmaması konusu..KARIM;yani, murat evde olsaydı inanmıyacakdın..BEN;(soruya,soruyla karşılık verdim)aynı şartlarda, ben olsam,sen bana inanırmıydın..KARIM;inanmazdım..BEN;bende inanmazdım..

KARIM;madem söylediklerime inanmazdın..(pekki) murat,ın, evde olmadığını ,söylediğime, neden inanıyorsun,, demezmi?..BEN;bilmemm,evdemiydi yani...KARIM;evde olsa,evdedir dermiydim..(burada,önemli olan, senin düşüncen)..yani,sen, benim, kilotsuz ve sütyensiz olduğumu görünçe ne düşündün?..BEN;murat evde olsaydı, düşünçelerim farklı olurdu..KARIM;diyelimki evdeydiiii..BEN;öylemi..o zaman murat seni sikti..(hemde,sadece sikmeti..amını,donunu, parçaladı derim.KARIM;(tamam, beni sikti diyelim.içimden(bu kelime ağzina ne kadar yakışıyor)..donumu neden parçalasınki..

BEN;ne demek,neden parçalasın?..birden, elimi, arkasından, poposuna vurup, sıkarak devam ettim..bu, güzel götü, sikmek için sabırsızlandığından dedim.(ve) o, andan itibaren,elimi, eteğinin aldından,amçığına götürerek sıkdım)..(amini sikdiğimin karısınada,ne sulu am var diye düşündüm)..(daha, elimi, bir iki saniye, tutmuşdumki,yavaş yavaş sulanmaya başladı).ama, sanki, ami genişlemiş,aminin dudakları,açılmış gibi..(içimden)eğer murat bu ami, sikmediyse,onun, aklını ben sikeyim diye geçirdim.)o anda KARIM;dur sapık..

BEN;bir yandan,amini ,mikser gibi, karıştırmaya devam ederken,bir yandanda,amini sikdiğim..murat sapık olmuyorda,benmi sapık oluyorum)..sanki, amini ,götünü ben dağıttım..KARIM;murat, beni sikmiş gibi konuşuyorsun..BEN;(bir sefer çoştum).anlamıyormuyum sanıyorsun?..şu, amın genişliğine bak..am dudakların yırtılmış gibi..KARIM;(NE DESE)..eee, el oğlu,siktimi tam sikiyor)..am, göt dağıtıyor demezmi..birden BEN;ufff,yavrum..yoksa götünütemi sikti diyerek,elimi, götünün deliğine, götürünçe,anladımki öyle san...belki şimdilik, bu kapıyı kurtardın...gelecek seferde, emin ol, o kapıda kırılır, dediğimde..KARIM;HADİ HADİ...işim var dedi, ve kıvırarak yatak odasına geçerek,(üzerini, değiştirmek için,önçe,buluzunu çıkardı..oda ne..kulak memelerinin, altındaki kızarıklıklar,onun murat tarafından sikildiğinin işareti olarak duruyor.(.karım işi kırkıra vurarak, sikildiğini söylüyor ama)..bu kızarıklıklar, öyle söylemiyor..bu arada, üzerine,bir fanila geçirerek,etekliğini çıkardı..altında, don olmadığı için,çekmeceden, kilot almak için, eğilince,birden, ami ,kapak gibi ortaya çıkdı..tahminlerime yanılmamışım..ami aynı,(filizi, benim yatakda, sikdiği zaman), onlar, uyuduğu zaman odaya girmişdim ya..filizin, poposu, bana, dönük olduğu için,o, görmüş olduğum, am gibi,,açılmış olduğunu anladım..(sadece ami değil..sanki, göt yanaklarıda kızarmış..(içimden)demekki, murat..karımı ,o koca sikinin,üzerine oturttu..ve ,elleriyle ,poposunu sıktı ..veya, tokatladı diye geçirdim).

birden, karıma..anlaşılan murat, seni,çok kötü sikti (KARIM;(dalga geçer gibi)..niye sikmesin..sikilmiyecek gibimiyim..

BEN;YOOO..aksini, iddia etmiyorum..bende olsam sikerdim..ama ,biraz, hoyratca sikti..(baksana, her tarafın kızarıp morarmış deyince),(karım, birden,panikliyerek, nerem morarmış diyerek,sağına soluna bakarken)..tamda, benim gördüğüm bölglere bakmazmı?..(içimden)..amini sikdiğim..nasılda, panikledin..ve bakarkende,doğru yerlere bakıyorsun)..bilmezmi..nerelerinin sıkılıp sıkılmadığını..(anlıyamadığım,,memelerine, dikkat ettimde,hiç bir kızarıklık göremedim..normalde, o bölgeye,daha çok, tahripat olması lazım)..ama, nedense, hala, bem beyaz ve dipdiri..ve devam ettim.ne o,(sanki ,esastan sikilmiş gibi, sağına, soluna, bakıyorsun deyince..KARIM;yaaa,sen dedin, diye bakıyorum, öylemi.?.üzerimde, bir şey, geziniyor gibi ,geldi bana,ona bakıyorum...

BEN;yok, yok,üzerine, muratın sikinin, vermiş olduğu tahrip,ve, el ve ağız izlerinden, başka bir şey yok, diyerek kahkaha atmaya başladım..KARIM;çokmu hoşuna gitti..BEN;gitmezmii.?..ama, seni ben, murattan ,daha iyi, sikeceğim diyerek,arkadan sarılarak..göğüslerini kavradım...KARIM;yapma?...dur,manyakmısın...bırak beni, diyerek ittirmeye çalıştı...BEN;haklısın..benimki ahmaklık,zamanını bilemedim. özür dilerim dedim ve geri çekildim.KARIM;o ne demek şimdi..ne zamanı,ne demek istiyorsun..BEN;ne demekmi, istiyorum bu kadar, yorgunlukdan sonra,bu tepki normal diye düşündüm..KARIM;evet yorgunum..ama, senin anladığın, yorgunluk değil..BEN;yaaa,ben ne anlamışım..KARIM;bak mustafa..benim, seninle,bu şekilde, konuşmamın sepebi,sen bu tür konuşmalardan zevk aldığın için..(öyle anlıyorumki,sen,esastan murat beni sikmiş gibi,konuşuyorsun..(sanki sikmemiş gibi)..yarın, ben, bunları murattan öğrenirim)..

BEN;gibi gibisimi var..aynen öyle düşünüyorum..(murat seni sikmediyse,bu yorgunluk ne)...şimdi diyeceksinki,ev temizledim..bende derimki,bu ev, o temizlediğin evin üç katı,burayı her gün temizliyorsun)..ama,yorgunum gibi, mazeret söylediğini duymadım deyince..KARIM;o zaman, nasıl düşünürsen düşün..(KIZARAK)..OHH iyi ettim...murata ,siktirdim kendimi..am benim değilmi.?.istediğime siktiririm,istediğimede siktirmem..BEN;doğru,am senin,ama sikte benim..amın kaşındığı zaman,,bende sana, aynı, böyle diyeceğim, unutma?..(KARIM;hayyttt,sen ,beni, o sikinlemi tehtid ediyorsun..senin o sikinin, göreceği işi)..,(ben parmaklarımla yaparım. diyerek,, beni aşağıladı..(bu çok zoruma gitti)..ve devam etti..gel ,beraber, sokağa çıkalım..gelen geçen erkeklere ben,kadınlarada sen,)teklif edelim...(bakalım, kimin çok müşterisi çıkar.. deyinçe..BEN;İŞİ DUYGUSALLIĞA VURARAK..ben, hiç bir zaman,müşteri aramadım..eğer istiyorsan, sen deneyebilirsin deyince..KARIM;bende müşteri aramadım...ama, sen beni kızdırıyorsun..BEN;doğru,müşteri aramadın..müşterinin ayağına gidiyorsun..

KARIM..(KIZGIN BİR ŞEKİLDE)..kimin ayağına gittim..bugünden bahsediyorsan,unutmaki, oraya, beni,sen gönderdin.BEN,doğru,oraya, seni, ben gönderdim..gönderirken sana,(git.. muratın ,altına yat,amını ,götünü dağıtta gel dedim.KARIM;öyle,demesende,farzı mahal,aramızda senin dediğin şekilde,bir ilişki olursa,suç benimmi olur.BEN;yoo benim olur..ben, seni ,oraya, sikilmeye göndermişim gibi konuşuyorsun..

KARIM;(ÜSTE ÇIKACAK YAA)..pekki,murat beni sikmeye kalksa,kendimi ondan nasıl kurtaracağım)..şunu açıkça söyliyeyim..(eğer, murat beni sikmek isteseydi,istediği gibi sikerti.).sen,murattan kuşkulanıyorsan,beni oraya göndermiyecekdin..BEN;(sen demiyormuydun..murat,a neden güvenmiyorsun...sen beni kıskanıyorsun..bende kıskanmadım)..ve, seni, onun yanına, gönderdim..bu durumda, kabahat işledim..haklısın,(aklıma bir şeytanlık gelerek tepkisini ölçmye karar verdim)..bir daha.. ikinizi, yanlız bir şekilde, bırakmıyacağım...madem murat güven vermiyor?...

KARIM;ben, sana murat güven vermiyor demedim..ve murattan, böyle bir şeyde beklemem(anlat anlat heyecanlı oluyor)..demek, istediğim,eğer beni sikmek isteseydi sikerdi..(sanki sikmedide)..BEN;saflığa vurarak..sen istemedikden sonra nasıl sikecek..(tecavüzmü) edecek.KARIM;edemezmi?.BEN;gübe gündüz tecavüz edecek,sende bağırmıyacaksın..KARIM;eğer beni sikmek için,niyetlendiyse,ne kadar, bağırırsam bağırayım,o boşmu duracak..ağzımı kapatamıyormu..güçüde buna yeter...BEN;yani..sikmek isterse, paşa paşa siker öylemi?bu durumda, sende, zevk almaya çalışırsın...KARIM;gıçık gıçık konuşuyorsun..

BEN;öylemi..ne dememi,bekliyorsun..tecavüze direnemesen,zevk almaya bakacaksın..doktorlar söylüyor..ben değil..KARIM;murata,ben değil,sende olsan direnemezsin..BEN;neden..benimi sikecekde direneyim..KARIM;sözün gelişi..öyle ,bir şey olsa, sende direnemezsin..yani ,o ,çok güçlü demek istedim..BEN,sen, beni güçsüzmü görüyorsun..yani, muratlan baş edemezmiyim..KARIM;(demezmi)bırak seni,ikimiz, bir olsak, yine başedemeyiz..BEN;yaniii,muratı ,o kadar, güçlü görüyorsun..KARIM;şunu, neden kabul etmiyorsun..adam, senin kadar iki var?..iri yarı,(vucudunda,bir tane, et yok...(hala erkeklik taslıyorsun..BEN;var ya.?..sikinte et yokmu..KARIM;(gülerek)..sanmam,,ordada yokdur..BEN;bakdınımı?..KARIM;hee mustafa..bakdım?..mutlu oldunumu?

BEN;neden kızıyorsun...vucutunda ,et ,olmadığını sen söyledin..muratın vucudunu,o kadar, iyi biliyor gibi, konuşuyorsunki,?ne deseydim.KARIM;sen inatına konuşuyorsun.sırf, beni, kızdırmak için, biliyorum..BEN;(kızdırmaya devam)..bilakis,,sanki hoşnutsun gibi konuşuyorsun,kızma gibi bir emare göremedim..(KARIM,(dahada kızgın)..evet, hoşuma gidiyor,varmı diyeceğin).bir defa,sen erkek olsaydın..böyle konuşmazdın..BEN;öyle bir iddiam yok..erkek olsaydım,zaten, sende, benimle böyle konuşamazdın..KARIM;haaa bunu bileydin..o zaman ,muratlan baş ederim, deme.?.

BEN;muratlan,kavga yaparsak baş ederim..sikmekle değil..KARIM;boş ver,sen, ikisiylede, baş edemesin..(yani ne sikmek ne kavga)..BEN;yani, murat,seni ,benim yanımda, sikmeye kalksa,ben onunla başedemem.. ve, seni siker öylemi..KARIM;evet, aynen öyle dedi ve(gülerek)beni değil, isterse ikimizide siker demezmi..BEN;gözün, o kadar, korktu öylemi..KARIM;benim gözüm, neden korksun..onu sen düşün..BEN;diyorsunki,,beni öldürecek hali yok..en fazla siker..o da, canıma minnet öylemi...KARIM;sen öyle düşünüyorsan,öyle diyorum.BEN;sanki,,ben, bir hiçim, gibi konuşuyorsun..bana, hiç, değer vermiyorsun..(o zaman benimle neden evlendin..KARIM;öyle secenek bırakdınmı?..o zaman kaçırmasaydın.(BU ARADA BİZ KAÇARAK EVLENDİK)..BEN;bak ağzınla söylüyorsun..her yiğit kız kaçırabilirmi.(bende.murat bahsi kapanınca ,açmak için, az, ibne değilim)bak, murat hala bekar,o çok, güçlü olarak, gördüğün, adam,benim cesaretimi gösterebilirmi?KARIM;(orospu demezmi)..

muratın, kız, kaçırmasına gerek yok..onu, kızlar kaçırır,yiğitlikse,yiğitlik bu..BEN,sen, kız olsaydın, kaçırırmıydın.?.(yaşıtım olsa,hiç düşünmeden kaçırırdım.BEN;buda, şunu gösteriyor..hani diyordunya,murat bana, tecavüz etse,onunla nasıl başedeyim..KARIM;heee..BEN;muratın, sana tecavüz etmesine gerek yok...sen, kendi isteğinle,murata sikilirdin.dediğimde?KARIM;sen, niçin,bu kadar kompleks,lisin..(kıskanç değilim diyorsun ama,bal gibide beni kıskanıyorsun..BEN;(işi duygusallaştırarak)..yok ya..biz kıskanmayız..ben erkek değilimki, neden kıskanayım?.. diyerek, tafra yapmaya başladım..(karım ,yerinden, kalkarak,yanıma geldi, ve bana sarılarak,oyyy ,benim, kıskanç kocama bak..ben seni kimseye değişmem..(100 tane murata, seni değişmem diyerek,bana sarıldı ve kulağıma..seni seviyorum demezmi...

BEN,;yalanciii,,(GÜLEREK)hemde, donsuz yalanci dediğimde,karım kahkahayı basarak..tamam erkeğim..söz,yarın murata,donumu getir,(kocam çok kızdı derim.). (dediğinde)..bu sefer, ben ve karım,aynı anda kahkahayı bastık.BEN;bi daha, de bakimmm,murata ne diyeceksin? ,ne diyeceksin?.KARIM;donumu getir,,kocacım kızdı ..deyince,aynı anda yine kahkaha attık..(TAM SIRASI)..BEN;yanlız..o, kırmızı string olacak, yani,giymiş olduğun,başka olmaz dediğimde,suratına bakdım..birden o bembeyaz yüz,kıpkırmızı oldu.(biraz tedirkinlikden sonra,KARIM;ne o sandığımımı karıştırıyorsun...

BEN;öylesine ,bakmıştım görememişdim..KARIM;ne zaman bakdın..BEN;karımı kızdırmamak için,bugün dersem,bunun hesapını veremiyecek,(çünkü, onu, bugün neden giydiğini, sorsam,kem küm edecek),ve,kızacak),(vereceği cevap, ne olursa olsun,illakin sormmam gerekecek?,(düğünlerde,bayramlarda,giymediğin string kilotu,bugün, temizliğe giderkenmi giydin.)..tabiki,bundan sonra,bu hava atmosferi,sekdeye uğrıyacak(uydurarak)..öylesine attım..yoksa,doğrumu düşündüm...KARIM;(rahatladığı belli oluyor)..heee,mustafa..o stringi giydim..küçük ya,,murat, fazla, zorlanmasın diye, onu giydim..;BEN;niye zorlansınki;ne farkeder,,sen ne giyersen giy...istersen demirden olsun..muratta,o abazalık varken,demiri bile parçalar dedim ve gülmeye başladım..KARIM;gülerek,,korkma canım...bizde kilit takarız diyerek,,salona doğru yöneldi..BEN;konuyu kapatmamak için,,hadi aşkım,,karnım açıktı...bir şeyler yapda yiyelim.KARIM;mutfak orda,,bir seferde sen yapda bende yiyeyim..BEN;aşkım,fazla bir şey istemedim..murata yedirdiğinden istemiyorum.dediğimde,KARIM;SEN KONUŞ,KONUŞ,ÇOK SAYIKLIYACAKSIN ..

BEN;gülerek,,birazdan yatakda görürsün..benmi sayıklıyacağım senmi...KARIM;bu akşam, ağzınla, kuş tutsan dahi,,havanı alırsın...BEN;doğru unuttum..bugün murat,laydın,,çok yorulmuşsun..KARIM;..havlaaa..iyi yapdım..(bu arada anladımki,karıdan bu akşam hayır yok)..BEN;ne havlıyacağım...vermezsen verme...allaha şükür,ellerim sağlam,hayallerim geniş, dediğimde..KARIM;sen hayallerinle yaşamaya devam et..(ben gerçeğiyle beraberim)...zaten,başkada şansın yok.BEN;şansımın olmadığını biliyorum..o kadarda abdal değilim..

KARIM;(HER ŞEYDEN ŞÜPHELENİYOR),,o ne demek,ne demek istedin..BEN,sanane,ne demek istedimse, istedim..çok fazla merak, iyi değil..KARIM;aklından, bir şeydanlık geçdiki öyle söyledin..(sanki aklımdan geceni bilmiyor)..BEN;şeytanlıkda,senin eline, su dökemem..o meslek senin...KARIM;senin, ağzında,bir bakla var..hadi çekinme söyle...BEN;(gülerek)...senin,işin yokmu..her lafdan, bir anlam çıkarmaya çalışıyorsun)..neden? bu kadar şüphecisin..KARIM;aklından geçeni, sanki,anlamıyorum dimiii..BEN;madem anlıyorsun...niye soruyorsun...KARIM;senden duymak istiyorum..BEN;benden duymak, çokmu hoşuna gitiyor..KARIM;heee,hemde nasıl...

BEN;söylemiyeceğim..sende catlıyacaksın..KARIM;yaaa,,hangi tarafımdan başlıyayım catlamaya...BEN;amından başla..KARIM;orası zaten, catlak değilmi..BEN;pardon..unuttum..orayı catlatmışlardı..(.ama bana suç bulma?,ben, mahsumum dedim. ve güldüm.KARIM;sen istesende catlatamazsın?..neyle catlatacaksınkiii?.diyerek(dalga geçmeye başladı..)BEN;yorum yok..KARIM;niye, yemedi değilmi..dedi ve güldü..o gece, bu konuşukları, yapdıkdan sonra,ertesi sabah, işyerinden, muratı arayıp,(havadisleri murattan öğrenmek istedim...ama numarası sürekli kapalı..artık akşama kadar ne kadar cevirdimse,ulaşamadım)..sinirimden çatlıyacağım.akşam eve geldim...evde ,üst, komşumuzun karısı vardı...karımla muhabbet etiyordu)...bu arada çocuklarda evdeydi..odalarında ders çalışıyordu?.ben ,doğruca ,çocukların yanına gittim.).misafir, benim geldiğimi, görünce, bir süre, sonra,evine gitti.).karım, odaya, yanıma gelerek, hoş geldin herif deyince..

BEN,hoş bulduk...ne yapdın bugün,günün nasıl geçdi...KARIM;(gülerek)..bir günümde boş geçsin..bir şeymi, yapmam lazım..BEN;(MUZİP GÜLÜMSEMEYLE)geçsin tabii..her zaman, dolu dolu ,geçecek değil ya.?.bu arada çocuklar,anne. neden yalan söylüyorsun..pazara gittin yaaa..BEN;çocuklara,,yaa.. anneniz pazaramı gitti),,bu gün ne pazarıydı diyerek, hanıma bakdım.KARIM;(hırsızlık yapmış gibi)..şey..yukardaki,pazartesi pazarı var ya...buraya gelen, komşuyla,bir dolaştık..BEN;olabilir..neden, panik yapıyorsun..KARIM,birden,evdeydim diyince,çocuklarda öyle söyleyince,sanki yalan konuşuyorum gibi,bir durum oluştu..

BEN;olsun..neyse, tamam tamamm diyerek, olayın üzerine gitmedim...ben ,üstümü değişmek için,yatak odamıza gitince?,karım, sessizce, çocukları azarlıyordu..çocuklar, hiç bir şeyden habersiz..bunda ne var dediklerini duyunca,,anladımki,bu, amini sikdiğim,,yine muratın yanına,amini sikdirmeye gitti.).öyle ya...muratı, akşama kadar, aradığım halde,cevap alamadım.).demekki ,muratı ardığımda,o, benim, karıyı catır,cutur sikiyordu..(içim çok tuhaf olmaya başladı)..(bir yandan,zevk, bir yandan kıskançlık..bana, ne olduğunu, bende anlıyamıyordum)..üzerimi değiştirip salona döndüm..

KARIM;karnın açmı...ben, yok..öpür karım, yedirdi, beni diyerek akresif bir hal aldım..KARIM;senin canın bir şeye sıkkın..BEN;sana öyle geliyor..sofrayı, hazırlada yiyelim..KARIM;pırasa yemeği var..yanınada bir salata yapayım dediğinde..birden sinirlendim...benim, pırasa yemediğimi bilmiyormusun..akşama kadar,ne iş yapdın,diye çıkışdım..KARIM;(sesini kısarak)..sen, böyle değildin..seni tanıyamıyorum..

BEN;tanıyamazsın tabiii,,sanki ben seni tanıyorum..KARIM;anlaşıldı,ne istiyorsun..biraz bekliyeceksin ama..BEN,hiç bir şey, istemiyorum dedim ve sessizliğe büründüm.).bu ara, karım mutfağa gidince,(çocuklara,anneniz, pazara, ne zaman gitti diye sordum..(ÇOCUKLAR BENİ ÇOK SEVER)..ben, her şeyimle, yumuşakım?..çocuklara davranmada,eşime davranmada,(bugün hariç)..sikmete,yemede,içmede,kısaca her şeyle?...(çocuklar),,anneme bağırmıyacaksın...BEN;yok,oğlum ben öyle birimiyim..ÇOCUKLAR;ama baba,bugün çok sinirlisin..BEN;t(amam oğlum..geçti..bak, daha bağırırsam,ne söyleseniz haklısınız)..bu ,aramızda kalacak, deyince..ÇOCUKLAR.;(biz okuldan geldik,annem gitti).BEN,.ne zaman geldi..ÇOCUKLAR;saat 17,00 gibi..

BEN;akşam, burada olan kadınlamı gitti..ÇOCUKLAR;yok baba..o kadın, annem geldikden sonra geldi..BEN; o, kadınlan gitmediğine eminmisiniz..ÇOCUKLAR;eminiz..balkondan gördük..iyide baba,neden ,o kadar, irdeliyorsun?..neticede, pazara gitti..BEN;tabi oğlum, pazara, gittiğini biliyorum..çocukların, kafasında, sorun olmaması için,buraya gelen, kadını sevmiyorum...onunla ,gitmesini istemiyorum?..ama, bu konuştuklarımızdan,annenize bahsetmiyeceksiniz tamammı.?.ÇOCUKLAR;tamam baba..bu arada, mutfakdan kuymak kokusu gelinçe,kari,benim ,kızdığımı anladı,gönlümü almak için, kuymak yapıyor).biraz sonra gelerek.haydi kalk,kuymak yapdım..bende, aramızın, düzelmesini istediğim için,haa işte böyle...pırasayı sevmediğimi biliyorsun...

KARIM;biliyorumda,bir yemek için,insan, kırk yıl aç kalsa,sevdiği kişinin kalpini kırmaz.. deyinçe BEN;işyerinde, canım, birine sıkıldı..orda patlıyamadım..evde patladım...seni kırdımsa,özür dilerim diyerek,, ortamı yumuşattım..(ve yemeğimizi, yiyerek,salona geçtik)..çocuklar, bir süre oturarak,sonra yatmaya gitti...bir ara KARIM;çocukların, yanında, bir şey söylemedim..senin kızman,işyerinde birilerine kızmaya benzemiyor..sıkıntını söyliyecekmisin.BEN;neden,,ben hiç kızamazmıyım..KARIM;tabiki kızarsın..ama, evliliğimiz boyunca, senin hiç kızdığını görmedim.BEN;demekki,her şeyin bir ilki var..KARIM;ya...ilkmi,devam edermi...BEN;devam etmez...belki, bir 15 sene sonra, kızma hakkım var.. dedim ve beraber güldük..KARIM,desene 15 sene özgürüm..BEN;kızmamam özgürlükse,özgürsün.KARIM,ee,, ta ta ne var..

BEN;murat bugün uğratımı...KARIM;(kızarak)yinemi murat..BEN;ne o, niye kızıyorsun?,muratı, defderden sildinmi..KARIM;YOO(bunun anlamı sikişmeye devam)..tamamda,sabah,akşam,murat,murat..BEN,bir şey demedimki,sadece, uğratımı diye sordum..KARIM;sen yokken,kaç sefer geldide bugün gelecekdi..BEN;dün gelmedimi..

KARIM;o başka..o zaman, iş için geldi..içimden(yoksa,seni sikmek içinmi)..şimdi ,niye gelsinki..BEN;işi,mişimi var..o artık, bizden, biri oldu...istediği saatte, gelebilir?,, deyince,(karımın, suratına renk geldi)..KARIM;gelsinde,gören olursa ne der.BEN;ne diyecekler..millete ne?..ben, izin verdikden sonra...KARIM;iyide,dedikodu, yapmalarını engelliyemesin..BEN;kim, dedikodu yapacak,sen onun ablası yaşındasın..

KARIM;ama, öyle durmadığımı sende görüyorsun.(doğru,insan ablasını sikmez)..ne ben yaşımı gösteriyorum..nede murat..BEN,;murat, yaşlımı diyorsun..KARIM;hayır,ama ,yaşından büyük gösteriyor..genç irisi..içimden(BAŞKA NERESİ İRİ ONUDA SÖYLESENE KALTAK)..deyince BEN;olabilir...ama,yinede ayırt edilir..12 yaş, az değil..KARIM;benim, yaşımı ,göstermediğimi neden kabullenemiyorsun..BEN;tamam hayatım..geçsin güzelsin..sikilecek cağdasın.)..derken gülmeye başladık..(kaltak..sik, dediğin zaman, içi gidiyor)..KARIM,;görse,ilk önçe, senin, cataloz kızkardeşin dedikoduya başlıyacak.(oldum olası kızkardeşimi sevmez,sadece kızkardeşimi değil,benim tarafımdan hiç kimseyi sevmez)..BEN;tabiki,muratlan, seni, yan yana, görse,aklına kötü şeyler gelir,..aynı durumda ,sen kardeşimi muratlan görsen,sanki sen, ondan farklı olacaksın.KARIM;hemende nasıl savunmaya geçiyorsun..

BEN,savunma değil..bütün kadınlar öyle düşünür..ben, kimseyi ayırmıyorum..KARIM;bak işte..ben sana onun için diyorum,burada ne işi var..BEN;tamam,bende diyorumki,kim, ne derse desin umurumda değil...önemli olanda, benim düşüncem değilmi?...KARIM;tabiki, benim için, önemli olan sensin..BEN;mesele yok..bu arada, karım, yerinden kalkarak,kucağıma oturunca,(ben,ne o, sikmi geldi aklına,,,KARIM;sen, benim kocam değilmisin..kucağına oturtum diye,sikmi, gelmiş oluyor, aklıma?...BEN;niye kızıyorsun..sende desene,evet sik geldi aklıma...KARIM;söylememmi gerekiyor?..BEN;anladım,nasılda utanırmış, diyerek,dudağına yapışdım..biraz öpüşdükden sonra,elimi, amina atınca?,bildik,o manzara,ami yine sulandı.(kaltağın ami,o kadar tez, sulanıyorki,çeşmeyi açınca bile,bir süre sonra, su akıyor..,ama, bunun, amina ,tutup tutmaz,hemen koyveriyor.)biraz karişdırdıkdan sonra,kucağıma alarak,yatak odasına götürdüm).usulca yatağa koyup,,ayak ucuna kayarak,ayak parmaklarını, 3 dakika kadar yaladıkdan sonra,yukarıya doğru,yani, muratın ,sikip,genişlettiği,o bal kutusuna ,gelerek durdum..(ami sikilmişmi,sikilmemişmi diye bakarak,iyice inceledim.).(kalıpımı basarımki,daha öncekiyle,bu amın arasına, dağlar kadar fark var)..sanki, o kutu gibi am,kapak çiceğinin,tomucuk halıni düşünün,vede açmaya başlayıncaki halini,onun gibi bir şey)..genişlediği,bariz bir şekilde anlaşılıyor.(içimden),şimdi, bu ama,benim sikim, bol gelir..en azından,sırf ben siktiğim için,sikimi sokduğumda,aminin kenarlarını, sikimle hissediyordum.. içine koyunca,tamamen, emin olacağımı ,biliyorum..bu arada,

KARIM;ne o, nabiyorsun..hiç am görmedinmi...BEN;gördüm görmesinede ama,böyle dağılmışını görmedim.. diyerek aminin,zevkden, şişmiş olan dudağını, yavaşca, ağzıma aldım..5 dakika kadar,emerek,aminin ,o tuzlu, sıvısını içtim..bir süre sonra yukarılara çıkarak,memelerinin, yanında durarak,uçlarını,baş parmağımla ovarak,ağzıma gedirdim..ve emmeye başladım)..ara sıra, uçlarına, ısırık atarak,dekrar, emme işelemini sürdürtüm).bu arada, her attığım, ısırık sonrası,karım...yavaş,yavaş,açıyor..ne yapıyorsun diye,uyarsada,ben, işleme devam ettim..birden aklıma şeytanlık geldi.(muratlan,haşır neşir, oldukdan sonra,bütün sikişlerimizde,ortağımız oldu)..(bu sikişimde,murattan bahsetmiyeceğim..bakalım hanım, olayı cakıp,tepkisi ne olacak)..(biraz daha, yukarı çıkarak,hanımın, zevkden, ağzı açık ,gözleri kapalı bir şekilde,inlemeye başladı)...sanırım, sikicisi muratı hayal etiyor)..birden, dudaklarımla,dudaklarına,bir buse kondurdum) ve,alt dudağını ağzımın içine alarak,emmeye başladım..

karım, o kadar, güzel sevişiyorki,böyle sevişmeyi ilk defa görüyorum..(aklından, geçenleri bir bilsem..benim küçüklük,aminin dudaklarina temas etmeye başladı..biraz, yalpaladıkdan sonra,içine ittirdim)...ama, işte, korkduğum, başıma geldi..sanki, bir boşluğa, giriş yapdım gibi,olmaya başladım..(evet,evet,,bu ami,murat sikdi,,hemde ne sikmek..bu düşünceler benim, ayı gibi, bağırarak,boşalmamı sağladı)..(bir süre, sonra,karımda zevke gelerek,iki eliyle popomu bastırarak,amini sikime değdirmek için,altımda resmen çalkalamaya başladı)..çünkü,ami,o kadar açılmışki,sikim, boşlukda gibi,sikimin kenarına, carpması için,ançak kıvırması lazım )..ve, karımda, öyle yaparak,hadi hadi diyerek,,(önçeden,haydi muratım diyordu)muratın, ismini söylemeden,bağıra bağıra gelmeye başladı))..bir süre dik nefes,soludukdan sonra,hiç bir şey konuşmadan,üzerinden kalkdım..karımda, doğru, banyoya koşarak,amini götünü yıkamaya başladı?,))..

bu arada ben,mutfağa giderek,bir sıgara yakarak,,düşünmeye başladım(murat, bunu, çok kötü sikti..baksana,ismini bile söylemedi..niye söylesinki,,bugün bile,murata sikildi)...artık,muratın sikini bırakamaz diye, içimden geçirirken,karımın sesiyle kendime geldim)..KARIM;kalk hadi banyo yab..BEN;sıgaram bitsin..ve, bir süre sonra,bende yıkanıp yattım. hiç konuşmadan uyuduk.).sabah, işe gittiğim zaman,saat 11,00 gibi ,murat, kalkmış olmalı, diyerek,,, telefonunu cevirdim...telefonu çalıyordu..içimde,meraktan,öyle bir şey oluştuki,(açaba sikdim derse,ne yapacağım..zevkmi duyacağım,yoksa kıskançlıkmı?,bir türlü, karar veremedim)..bu düşünceler içinde,karşıdan alo sesini duydum.)..bende, alo.. murat, senmisin deyince..MURAT.tabiki benim...hiç bir şey sormadan,hemen,(dün, o kadar aradım ,neredeydin?..bütün gün telefonun kapalı...neden diye sorunça,,

MURAT;bu nasıl soru,am sikerken,telefonu neden açayım..BEN;meraklansamda,kimin amini sikiyordun diye sormadan,(tamamda,akşama kadarmı am,mi sikiyordun dedim.MURAT;am,, hatice ablanın olursa,akşam değil sabaha kadarda sikerdim..diyince)..(öyle bir oldumki..neredeyse bayılacakdım)..demek murat, karımı sikdi...artık,karımın iki dane sikicisi var diye, içimden geçirirken..MURAT;alo oradamısın..BEN;kendime gelerek..evet diyebildim..MURAT;ne o,isteksiz bir evet çıkdı..yoksa karını ,sikdiğimden memnun olmadınmı?..(söylemesi bile tuhaf..karını ,sikdim memnun olmadınmı?..kim karısının, sikilmesinden memnun olurki)..BEN;birden kendime gelerek...tabiki ,,memnun oldum..(memnun olmasam,karımı ,sikdirmek için, sana göndermezdim...

MURAT;haa işte abi...abi sende ne biçim karı var...ami yanıyor?..sen, onu, hiç sikmetinmi?..o kadar kadın sikdim..hatice abla kadar, ateşlisini görmedim..BEN,murat burada keselim..akşam buluşalımmı,,daha dedaylı konuşuruz..MURAT;olur,sendemi,bendemi..BEN;yok yok,,senin evde,benim evde nasıl konuşacağız...MURAT,;okey abi,,akşam çıkınca buluşuruz..BEN;falan yere gel..ben, senin tuttuğun evi bilmiyorum..MURAT;(gülerek)..hatice abla iyi biliyor..o seni götürür diyerek, kahkahayı patlattı..BEN;tabi gülersin..(bulmuşsun, dar ami ,,falan yerden, beni al diyerek, telefonu kapattık).ve evi arayarak,bu akşam geç geleceğimi,belk**e gelemem diyerek, haber verdim..;

KARIM;nereye kalacaksın..nereye gitiyorsun diyince..BEN;muratlan ,eğlenmeye gidiyorum..gelmesine geleceğimde?,(çok geç olursa,,gelmesemde,, merek etme dedim.KARIM;(kuşkulu bir şekilde?,(olmasıda doğal)ne filimler düşünüyorsunuz..BEN;sen, beni bilirsin..filimleri sevmem..hep gerçeklerden tarafım diyince..KARIM;o zaman eve gelinçe, gerçekleri anlatırsın dimii..BEN;eğer ,sana anlatılacak,gerçek olursa,neden anlatmıyayım..KARIM;bu ne demek,sen, benim, kocam değilmisin?..(bana anlatamıyacağın, gerçek ne olabilir..BEN;tamamda,, kızım.?.sen, neden, bu kadar kuşkulanıyorsun?..KARIM;işin içinde ,murat var..seni yoldan çıkarabilir?,,içimden(seni çıkardığı gibi)..

BEN;niye ,sen demiyormuydun..murat iyidir..şimdi kötümü oldu..KARIM;lafı kıvırarak..yaniii,, o kavgayı sever..gittiğiniz yerde,kavga çıkarır,diye korkuyorum..BEN;(korkma..murat gibi ,güçlü erkeğin yanında, bana, bir şey olmaz?,, diyerek,inceden gönderme yapdım..KARIM,;(tamam, ama,ne olursa gel?.bekleyeceğim.seni.)bende ,tamam diyerek, telefonu kapattım)..akşam olunca, işten çıkdım..(doğruca,muratlan, sözleşdiğim yere, gidince?,bakdımki,karımı, sikme zevkine ,ulaşdığı için,yüzü gülüyordu.?.doğruca,karımın, sikildiği eve gittik..(içeri girmemle beraber,açaba,burada, karımı, kim bilir,,nasıl bağırtmıştır diye geçirdim..

MURAT;abi, çok durgun görünüyorsun.sebepini.öğrenebilirmiyim..BEN;murat, seninle artık, gizlimiz, saklımız kalmadı?..(artık,karımıda siktin..ama, içimdeki korkuyu, anlıyamıyorum?..zevk desem, değil..kıskançlık desem,o da değil..sadece korkuyorum.)..(belki, karımı kaybetmekden korkuyorum.)?..MURAT;neden abi..karıni ,sikdiysem...öldürmedim ya...BEN,;doğru..ama, bilmiyorum işte.?..MURAT;çay içermisin.BEN;fena olmaz, dediğimde,murat mutfağa yöneldi..

BEN; bu arada,sıcak ve hararet,basınca,(üzerimde,sadece, pantolon, kalıncaya kadar, çıkardım..murat içeri girdiğinde,abi rahat ol,pantolonuda çıkar..BEN;yok, böyle iyi,,sıkılınca çıkarırım.MURAT;sen bilirsin,serbestsin?..ama ben çıkaracağım dedi ve,(üzerindekileri,sadece, slip kilot, kalıncaya kadar, soyundu)..aman allahım..(içinde ,sanki, kazık varmış gibi,birde kalkmış vaziyette olunca,korkmaya başladım..bu beni sikermi diye.?.)(taşakları, slipin kenarından, dışarı fırladı)..ve, somyanın üzerine, kendisini, sırt üstü ,atınca,birde o kazık gibi olmuş,siki,? yukarı doğru, olunca,(içimden,,açaba, karımada ,böylemi yapdı diye,geçirdim.).MURAT;hatice ablayı, nasıl ,sikdiğimi merak etmiyormusun demezmi?..BEN;etmezmiyim..başından, sonuna kadar, anlatacaksın.. tamammı.?.

MURAT;sen iste,aminin haritasını çıkarayım..deyince?..(benim sikimde, bir hareketlenme oldu.murat,benim kıvrandığımı görünçe?,,(istersen, pantolonu çıkar,rahat etersin, dedi) BEN,(doğru diyorsun..artık, ortak değilmiyiz.diyerek? pantolonu çıkardım)..ben, (paçalı don,giydiğim için,sikimin kalkdığı, belli oluyor..ama muratın, siki gibi, değil..benim sikim,muratın sikinin yanında, yavru kalıyor.MURAT,sen sor, ben cevap vereyim..BEN;bizim evden, çıkdıkdan sonraki ,gelişmeleri, duymak istiyorum..MURAT;(ben size geldim?...zile basarak,hatice ablayı aşağıya çağırdım.?.hatice abla,o kadar, şık giyinmiştiki?,demezsin,ev temizlemeye gidiyor..düğüne, gider gibi, giyinikdi?..(aklıma,ilk gelen,seni, bir kız gibi sikeceğim?..sana, öyle, fantaziler yabacağımki?,ömründe beni bırakamıyacaksın..) ..(kapıdan çıkınca,bir taksi cevirdim..ikimizde arkaya bindik..taksiden inerken,elim kalçalarına dokundu?,içerisi. çıplak geldi bana,?çünkü, giydiği, çok inçe, bir etekti?)..ben(biliyorum zaten).murat.(hulasi, evi açarak,içeri girdik.(bir yandan anlatıyor,bir yandanda sikini avuçlayıp,avuçlayıp bırakıyor)..o anlatırken,benim gözüm, hep, o kocaman sikinde..murat ,,devamla...içeri girdiğimde,,(sen, bu elbiselerlemi,temizlik yabacaksın dedim..

HATİCE ABLA;,,(ben bir şey götürmedim?..bir iki, süpürürüm diye ,gerek görmedim)..ama görüyorumki,,yerler, hep boya...)bunun üzerine, bende,o zaman, ben dışarı çıkayım,(sende rahat çalışırsın) deyinçe..karın..(ne gerek var,,senin, eşofman gibi ,bir şeyin yokmu?) dedi..bende,,var ama, sana,olurmu?..karın,,deneyelim?.BEN,(olur diyerek,mahsusdan,en dar,en inçe, olanını GETİRTİM)...maksatım,,(o güzel, götlerin, dışarıya fırlaması..ve eşofmanı verdim)..(şu, gördüğün, araya giderek,üzerini değişdirdi.).BİR SÜRE SONRA,aradan seslenerek,birde, bati ver barii.).(yine,en dar batimi gedirtim?.ve.araya doğru fırlattım)..eğilip aldı ,ve, giyinerek içeri girinçe,?,olamaz...öyle vucut olamaz?..sanki seks için yaratıldı)..birden, (abla ,ne kadar çok, yakışdılar sana deyince,?,karın,(güzele ne yakışmaz diyerek?,işaret fişeğini yakdı?...sütyenini çıkardığı belli oluyordu?..(çünkü,memelerinin uçu,yazlık olan, batimden belli oluyordu.?.aminin işaretleri,,yüzü, bana, dönük olduğu için,belli oluyordu?..birden..karın..(o kadar ,bakmak yeter,diyerek,ona bakdığımı anladı.?,,devamla..(şu kovayı, su doldur..bende burayi süpüreyim ?deyinçe,,

BEN;(muzip bir gülümsemeyle),,EMRİN OLUR SULTANIM..ama,süpürmene gerek yok)..KARIN;akıllı?,süpürmedenmi pasbas edeceğiz? diyerek,,beni azarlıyarak,?,hadi,, tembel şey, deyince?,BEN,kovayı, BANYODAN,su doldurdum.. ve önüne koydum.?.(Pasbası ıslatarak,eliyle sıkdı ve ,çömelerek,yerleri, pasbas etmeye başlayınca?,,batinin, kısa olmasından dolayı, beli açılınca?,altında, kırmızı string kilot ,olduğunu anladım.).içimden,,(bu, buraya, temizliğe gelmedi.?.sanki, bana, amini sikdirmeye geldi, diye geçirdim?)...karın,arkadan, öyle, enfes gözüküyorduki?,,ben, dikilip karını,seyre daldım.)..(birden karının sesiyle,,ne o,çalışsana?,,bir bayana, arkadan bakılmaz, ayıp ayıp deyince?,,birden kızardım.) (kendimi toparlıyarak,ama, öylede durulmazki,?),,karın,,bak sen?...nasıl durulur pekki..

BEN,abla,mustafa abinin yanına, öyle durunca, bir şey olmuyormu?..karın..(o benim kocam,,yanında, çıplakda durabilirim)..BEN,,,(hımmm ..anlıyorum?..gerçekden, bu mustafa abi ,çok şanslı?)..karın,,neden?..BEN..(bu kadar güzel,fiziği, mükemmel, bir kadını var dediğimde?),karın..anlaşılan, sen,çok azdın?)..BEN,,abla, kusura bakma, ama bir şey diyeceğim?...karın..yoo.. bakmam söyle.?..BEN;kendimi zor tutuyorum.?..karın (ne o, benimi sikeceksin dediğinde?.BEN;..yok, yok.. sana kıyamam dedim ve mutfağa kaçdım?)..bir ara sessizlik oldu?..ben, içeride,? sikimi çıkarıp, asılmaya başladım?..sikimi, zorla zapdediyorum)..birden ?benimle böyle, erotik konuşunça?,,cesaretmi topladım ve..pantolonumu sıyırarak,bu gördüğün, sliple kaldım?..(ARTIK)ne olacaksa, olsun? diyerek..,sikim kalkmış bir şekilde,içeri daldım)..(KARIN,yine, aynı pozisyonda,?..yani ..poposu ,yukarı bir şekilde,aminin hatları belli oluyor?.. arkasında dikilerek,öylece,BİRAZ bakdım.).yavaş yavaş yanaşdım.VE.birden, belinden yakalıyarak,ellerimle göğüslerini yakalayıp?,arkadan, sikimi, o ince, eşofmanın üzerinden dayayınça?,,

HATİCE ABLA,?küçük, bir çığlık atarak,,birden.. ne yaPıyorsun murat.?.dur..? yapma?,diyerek, (güya), elimden, kurtarmaya çalışıyor?..birden..? o kiraz ,dudakları kapdım)..(bir süre, ağzını kapalı tutmaya çalışdı ?ama,nefes almak için, ağzını açınca,alt dudağını kapdım)...(biraz daha tepelendi,ve,bir süre sonra gevşedi sonrasında,karında, bana, karşılık vermeye başladı.).artık.. ayakda,deliler gibi sevişiyorduk..anlaşılan , dediğinde,(,benim belim geldi)..murat.?.ne o belinmi geldi?..ben;evet çok tahrik oldum..

MURAT,ANLAŞILAN KARINI SİKMEM HOŞUNA GİDİYOR...BEN;evet murat ?ne olur? kesme..devam et.. diye yalvarmaya başladım.?.MURAT.(.tamam?..anlaşılan, sevişmekden çok hoşlanıyor?..biraz, (hoyratca tutarak),divanın, üzerine, ellerini koydurdum?..ve ,üzerindeki eşofmanı,bir çırpıda çıkardım)..(o kırmızı stringini ,yana kaydırarak?,,ami ,öyle bir sulandıki,?ömrümde?,öyle sulu bir am görmedim).(sikimle, amini sıvazlıyarak,yavaş yavaş aminin dudaklarını?..,sikimle aşındırmaya başladım..(bu arada karın.)..haydi murat.?.sikici erkeğim.?.yavaş, yavaş sok, olurmu?.. dediğinde),ben..sen, hiç korkma?,,alıştıra alıştıra koyacağım..) dedim...ve ..sikimin başıni,..aminin içine, biraz sokmuşdumki?,,nefesi sıklaşmaya başladı..biraz daha ittirirken,?..birden.. bağırarak?,altımdan kaçmaya çalışıyorduki?,..belinden yakalıyarak,kaçmasını engelledim.))..karın.).murat* ne olursun yapma? dayanamıyorum...çok büyükkk dediğinde? ben,,kızım korkma,,sanki hiç sik yemedin..kız gibi, korkuyorsun?)..karın..yetim ama?, böyle büyüğünü yemedim.?...yalvarırım.. yavaş.?.ben.?..(tamam ?..ama, kendini serbest bırak...kendini ..,sıkarsan,açı çekersin dedim)..

karın..(tamam.?.ama.. birden sokarsan,,beni, bir daha bulamazsın diyerek.. tehdit etmeye başladı.?.ben.?..ok...sikimin başini,o sulu amçığına sürterek, kayganlaştırdım..ve.. yavaş yavaş..,amina dayadım.)...biraz koyunca, yine, bağırmaya başladı.).bende.?..kızım ?..tamam?.. panik yapma?,,kendini serbest bırak,bak açımıyacak?.. söz veriyorum ..?dedim.ve birden sesini keserek,akibetini beklemeye başladı.?.biraz daha ittirince,ağzından ah kelimesi çıkdı?.ve.. biraz daha ittirerek.?.bağırmaya, başladığı an,,hepsini içine sokdum))..sikimi ..tamamen içine sokduğumdaki,bağırtıları görseydin?..sanki kesiyorum onu...öyle bağırıyor?..ben o kadar karı sikdim?..ilk defa,hatice abla,bu kadar, çok bağırdı..o bağıtıdan sonra?..sikim,aminin içindeyken..,10 saniye kadar? açısının, dinmesini bekledim.).bir süre sonra...,ahlar vahlar arasında, yavaş yavaş.. git gellere.. başladım.). sonra? sesi kesilinçe,anladımki ?..ami alıştı.)...

bu sefer... sertce, bompalamaya başladım)..artık.. açı ?,zevk ,birbirine kariştı?...tam ,belim,, geleceği sırada?),yatağa ,yüz üstü yatırarak?.üzerine uzandım..ve,kelbeten gibi?.. sıkarak..öyle bir geldimki...çamış gibiydim.?...meğereme ..ben bağırırken,karında bağırmaya başladı?..(aynı anda finale çıkdık?)...kafamı uzatarak,,dudaklarını aradım....karında, kafasını kaldırarak,dilini ağzımın içine koydu.))bir süre daha öpüşdük.ve konuşmadan? yatağa, yan yana uzandık.?).(ondan sonra,belinin altına, elimi sokarak,benden tarafa cevirerek,yine. dudaklarına yapışdım..ağzımız aralandığında.?..mutlumusun diye bir soru sordum.?...hemde çok diyince,,birden sarmaladım.ve.(seni, öyle bir. sikeceğimki?,benden ,ayrılamıyacaksın.. dediğimde?..karın,(sen istesende?,ben, ayrılmam.?.ilk defa, bir erkek gördüm.. dedi,ve ..bu sefer, o ,benim dudaklarıma yapışdı.).

birden.. kuçağıma alarak,,tuşa gittik?,temizlendikden sonra,,yatağa yatırdım...amini götünü yalamaya başladım)..o kadar ?..sulu am olmazki.?..ne kadar. kadın sikdimse,?bir süre, sonra, ami kurumaya başlayınça?,tükürüğümle. sikimi ıslatıp sokuyordum.)..ama .senin karın öyle değil?..birak benim sikimi,,,yatak bile. göl oluyor)..bir süre yaladıkdan sonra,?,birden kaldırıp, 69 pozisyonuna gedirdim)..sikimi eliyle sıvazlıyor..tepesinden tutarak, öpüçükler konduruyor?..ama,yalamıyor.. (dikkatimi çekinçe),,(aşkım, yalasana dondurmanı dediğimde?,,karın..(ben, hiç yalamadımki?,,acemiyim?)..)bu arada,murat, bana dönerek,, sik hatice abla, hiç,sikini,yalamadımı? dedi..

BEN;(hayır..çok uğraştım ama yalatamadım)...murat devamla..,,neyse?,ben doğrularak,,şimdi, kuçağıma uzan dedim?)..başını.. sikimim, hızasına getirerek?,sikimi, dudaklarina sürmeye başladım)..bir süre sonra,? ağzını açarak,,diliyle,sikimi, yalamaya koyuldu?...bende,,,hadi, şimdi.. ağzına sok.. dedim) ve yavaş yavaş ,ağzına sokunca,alması mümkün değil?..ağzı çok küçük.?.sikimin tepesini sokup çıkararak, saksafon? çektirmeye başladım.).iyice, kıvama gelince,sırt üstü, yattım ve üzerime oturmasını söyledim))..

(dediklerimi, harfiyen yapmaya başladı.?)..eliyle,sikimi kavrıyarak,aminin dudaklarına bir iki sürttü? ve.. deliğine, yavaş, yavaş ittirdi?..bir süre sonra,,üzerime, yavaş ,yavaş.. oturmaya başladı?..ben ?..hiç hareket etmiyordum?..her şeyi, ona bırakdım.)).biraz sonra..,tamamen, üzerime ,oturarak,,git gellere başladı?... bende?. karına.. karşılık vererek,tempoyu yakaladık)..belini sıkıca kavradım...ve.. havaya kaldırıp,dekrar sikimin üzerine oturtmaya başladım)...tam geleceğimiz sırada,,ayaklarını gererek,,bir bağırmaya başladıki?..bilmiyorum?..öyle şehvetli bir kadın görmedim?..birden üzerime yığıldı...(bir süre) sikim, aminin içinde durdu..ve.. artık, bende ,gelme belirtileri başlayınca?..biraz daha pombalıyarak..bağıra bağıra geldim)...hayatımda ..beni,..ilk defa.. bir kadın bağırttı?..nedense .karın beni çok tahrik etti.))..

BEN;(sen .bunları anlatıyorsun ya...sanki ..ben ..sizin, yanınızdayım gibi olmaya başladım?..sen. siktin tahrik oldun...bende ,sen ..siktin tahrik oldum deyince,..?MURAT;(gerçekden,,bu kadar senelere yazık oldu..keşke,..daha önçe, yakınlaşsaydık,da..,bu zevkden ,bu zamana kadar, mahrum olmasaydık?)..BEN;(boş ver.. böyle olduğu iyi oldu?..benim.. bu.. para işi,olmasaydı.?.bu yakınlığı kuramazdık..kısmet böyleymiş dedim?..ve...EEE sonra?..

MURAT; sonra biraz dinlendik.?.bir ara.. üzerimi giyip, dışarıdan, ekmek döner, alıp geldim.)..yemeğimizi ,yedikden sonra,,dekrar ,sevişmeye başladık.?.çok isterikli,çok..o gün karını,?..tuşun. altındada siktim...ama. götten siktirmedi...BEN;(amini siktirdiğine dua et?..birde.. götünden siktirecekdiii.öylemi?..o koca şeyi..,hala,, amindan nasıl aldı.. diye düşünüyorum?..sende.. götten bahsediyorsun?...kendini fazla zorlama?,sonra.. amdanda olursun..?. diyerek, gülmeye başladık?)..bu ara.. (şu çaya ne oldu, dediğimde?,.birden ..murat? onu ben unuttum?. diyerek mutfağa gitti?..ama ..çaydanlıkda su kalmamış.?.demlikler yandı?..biraz daha uyanmasaydık..yangın çıkacakdı?..birden.. ben;(karım,dün sendemiydi?,dediğimde..?

MURATevet BENDEYDİ?...BEN...YİNE siktinmi?,,,MURAT:sikmezmiyim.?.BEN,(pekki,..öbür gün sikişdiniz.?.ayrıldığınızda...,dün için?.. geleceğini söyledimi.?.MURAT;(hayır?..ama.. geldi.?.BEN;(gelince.. ne. söyledi.?.MURAT;haydi aşkım..O koca sikini özledim.?..beni ..çapuk, sik?..fazla, kalamam dedi.?.BEN;(vay.. kaltak..?.demek öyle?..ama.. murat?..çokda fazla, yüz verme?,,biliyorum, seni? bırakamıyacak?..gelirsede..bir sefer? sik...ama. tam, sik)..öyle gönder?...

MURAT;(sen üzülme abi?...söz?,,az sikeceğim? .ama.. öz sikeceğim?...devamla..(pekki,,ben.. siktikden sonra, sana .am verdimi.?.BEN;ilk siktiğinde vermedi.?.MURAT;(abi) nasıl versinki?,,amini ,götünü dağıttım?..mecalimi kaldı.))..BEN,zaten ..anladığım için,fazla israr etmedim?..birden..

MURAT;ABİ BİR BAKSAN DİYEREK..cep telefonundan,karımın,?çıplak, bir şekilde banyoya gidişini, arkadan çekdi?. karımın,su sıcakmı ?aşkım, değişini?,,,muratta,yok bitanem...ılık ?demesi işitiliyor..BEN;bunu biliyormu? dedim...MURAT;(hayır karının haberi yok? ,,ama... bunlardan var? dedi )ve divanın altndan?,,karımın.. üzerinde, görmediğim,sütyen ve don ortaya çıkdı?...(BUNDAN SONRA MURAT,ZAMAN ZAMAN KARIMI SİKMEYE DEVAM ETTİ.).ve bu sikişlerden bir kaçınıda? benim evde yapdı?..artık,,karımlan olan sikişlerimizde,(murat yine bizim ortağımız.oldu?..(bir ara murata,dönerek?karıma söyleki?..mustafa abiye söylesek..aramıza katılırmı?bakalım ne cevap verecek..)

MURAT,(SÖYLEMESİNE SÖYLİYEYİMDE?sert tepki gösterirse?BEN;O ZAMAN ŞUNU SÖYLE?..sikişlerinizde benim fantazimi kurmuyormusunuz?..belki,kocan kabul eder..ama cekiniyor olamazmı?MURAT,tamam abi...şansımızı bir deneriz?..(günün birinde )..bu düşüncelerimizi..?murat..karımı sikdiği bir günde söyledi..?ama..tahmin ettiğimiz gibi?karım tepki gösterdi..)..KARIM .sakın öyle bir şey yapma..beni kaybedersin? ).murat,ne kadar, hani sikişlerinizde,beni hayal etiyorsunuz?..demekki,mustafa abide razı olur desede?,karım...o fantazilerde,,(gerçeği olunca,nasıl.. bir tepki vereceğini biliyormusun?.).hem ne diyeceksin?..gel ..karını ,berabermi sikelim diyeceksin?,murat:tamam aşkım..sen, yeteki kızma?sadece ben seni sikeceğim diyerek konuyu kapattı.?..)..HALA,MURATIN ONU SİKDİĞİNİ? BENİM BİLMEDİĞİMİ SANIYOR..ama bir gün, allem edip kallem edip,muratın sikini,?..karımın amina kendi ellerimle yerleştireceğim

[alpercankus]

YENİ HAYAT - 4

Telefonumun çalmasıyla kendime geldim. Karım arıyordu. Cumartesileri genelde çalışmazdım ama bugün"erken çıkarım işten merak etme" deyip çıkmıştım evden. "Nerdesin?" diye açtı telefonu. Cevap belliydi "Müşteri ziyaretindeyim canım, ben seni çıkınca arayayım." Ofiste arkadaşlarla cumartesi günleri birinin eşi ararsa verilecek cevabı sabitlemiştik. Şimdiye kadar aramızda sorun yaşayan çıkmamıştı. "Ne müşterisi bu saatte?" dedi. "Canan!" dedim sert bir şekilde "çıkınca ararım dedim uzatma!" Kızgın şekilde kapattım telefonu suratına. En sevmediğim davranış şekliydi bu! Şu mutlu anımı hiçbir şeyin bozmasına izin veremezdim. Kübra'yı yeniden kollarıma alınca telefon yeniden çalmaya başladı. Aşırı öfkelendiğim hareketler yapıyordu Canan. Telefonu açmadan kapattım ve sessize aldım. 'Evde hesap sorarım sana' dedim içimden. Kübra da uyandı bu arada orgazm sonrası uykusundan. "Sorun mu var?" dedi. "Yok canım, her şey yolunda" deyip geçiştirdim. "Hazırlanayım çıkalım istersen?"

Şu mutlu anımın içine etmişti Canan! "Hayır canım sorun yok, biraz daha yat lütfen" dedim. Gerginliği biraz azalmıştı "çok mutluyum" dedi sokulup. Kahverengi saçları mis gibi kokuyordu. İkimiz de hayalini kurduğumuz hayattan parçalar yaşıyor gibiydik ama telefondan önceki cennetten çalınmış zamanlar da kaybolmuştu karımın Apple Iphone'uyla araması sonucu.

Duşumuzu alıp çıktık. Kübra'yı evine bırakıp eve yakın bir kafede çay molası verdim. Neler yaşıyordum ben? Nereye gidiyordu ilişkim? Nasıl hayatın gerçeklerine gözümü kapayıp yürümeyeceğini bile bile böyle bir ilişkiye kendimi kaptırmıştım? Evliydim, iki çocuğum vardı ve sevgilim benden 15 yaş küçüktü. İşin garibi o da bütün bunları biliyor ama hiçbir sorun yokmuş gibi devam ediyordu. Z kuşağı ne garipti bizim kuşaktan...

Eve gelince aslında karıma sinirlenecek kadar yoğun duygular içinde değildim ama içeri girdiğim andan itibaren bana trip atan o asık suratı sinirlerimi tepeme çıkardı. Az önce mutluluğumun nasıl bölündüğünü hatırladım.

"Hoşgeldin yok mu?" dedim sert bir şekilde. "Yok!" dedi. Böyle rest çektiğine göre ya ayrılmayı düşünüyordu ya da beni çok sinirlendireceğini bildiğine göre niyeti başkaydı.

"Kocan işten eve gelmiş bu suratla mı karşılıyorsun?" dedim. İkimiz de alttan alma niyetinde değildik. "Ne işi bu saate kadar? Kadın mıydı bu önemli müşterin yoksa?" dedi. "Ebenin işi Canan!" dedim. "Ebenin işi! Müşteri yanında beni nasıl rezil edersin sen?" "Bağırma çocuklar duyuyor!" dedi sesini biraz alçaltarak. "İçeri gel!" dedim. Oğlanların duymasına gerek yoktu kavgamızı. Kolundan tutup yatak odasına soktum, içeri girince kapıyı kilitledim.

"Kaç kez söylüycem sana beni müşterilerimin yanında rezil etme diye ha? Ben para kazanmak için götümü yırtayım, hanımefendi kıskançlık krizlerine girsin! Neyini ihmal ediyorum da kıskanıyorsun?" Ben sert çıkınca biraz durulmuştu. "Saat kaç oldu? Hani erken çıkacaktın cumartesi günü de ailecek bir şeyler yapacaktık?" dedi. Kızgınlık üzgünlüğe dönüştüğüne göre işim kolaylaşmıştı.

"Ben istemiyor muyum beraber vakit geçirmeyi? Düşünsene demek ki çok acil bir görüşme ve bırakıp dönemiyorum karımın, çocuklarımın yanına. Kıskançlık krizine gireceğin kadar biraz bunları düşün asıl!" Alttan almamam gerekiyordu kesinlikle çünkü şimdi onu ezmezsem kavgayı bitirmezdi. Yatak odasındaki Josephine'e oturdu ve ağlamaya başladı. Tamamdı bu iş. Yatağa uzandım. "Gel buraya!" dedim sertçe. Hiç kımıldamadı. "Canan!" dedim sertçe. Burnunu çekti, istemeye istemeye geldi. "Yat şuraya!" dedim. Arkasını dönüp yatmaya kalktı "dön bu tarafa!" dedim. Kolumun üstüne yattı, yüzünü göğsüme gömdü. Az önce Kübra'nın giydiği gömleğimin üstüne akıyordu şimdi göz yaşları. Elimle yüzünü tuttum. "Hani sorun çıkartmayacaktın?" dedim aynı sertlikle. Burnunu çekiyordu şimdi bana korkulu gözlerle bakıp. "Nasıl konuşmuştuk seninle? Anlamsız kıskançlık krizlerine girmeyecektin hani?" Yanağına tokat attım. O tokat canını yakmayan ama şiddetinden hiç emin olamayacağı bir tokattı o yüzden ürktü ve titredi. Elimle boynundan tuttum, dudağını öptüm. "Ben bütün hayatımı aileme adayayım, sonra evde böyle hareketlere maruz kalayım ha?" Bir tokat daha attım yaşlardan ıslak yanağına.

Elimle saçını ve yanağını okşadım. Daha şiddetle ağlamaya başladı yüzünü göğsüme gömüp.

"Özür dilerim" dedi. Göğsüme bastırdım. Göğsümde ağlarken gömleğimin düğmelerini çözdü, gömleğin arasından kendine başını gömebileceği bir alan açtı. Şimdi iyice tenime yatmıştı. Az önce Kübra'yı sikmiştim ama yine kalkıyordu sikim. Öfkeyle tutku bir aradaydı şimdi. "Çıkar kiyafetlerini!" dedim sertçe. Hemen soyundu. Ben de hızla soyundum. Şimdi bir bacağı sikimin üstünde, kolumda yatıyordu. Islak yüzünü öpüp daha sert bir tokat attım bu sefer, hazırlıksız yakalanıp çığlık attı. "Uslu kız olmazsan nasıl muamele göreceğini biliyorsun de mi?" O sırada büyük oğlan çığlık sesini duyup kapıya geldi. "Anneeee! Ne yapıyorsunuz orda?" dedi kapıyı açmaya çalışıp. Baba olunca yatak odası kapısını otomatik kilitlemeyi öğreniyorsun tabii. "Bir şey yok oğlum, salona git sen annenle biraz konuşuyoruz!" dedim. Biraz durdu ama sonra ses çıkmayınca kardeşinin yanına gitti.

Göğsünü tutup sertçe yalamaya, emmeye başladım. Kübra'ya yapmadığım sertliği karıma yapabilirdim, hak etmişti çünkü! Meme uçlarını ağzımda sıkıştırdıkça canı yanıyordu. Arada dudaklarını öpüyor kalkmış sikimi bacak arasına sokuyordum. Altıma aldım karımı ve sikimi ıslatmadan amına dayadım. Sokmaya çalıştım girmedi. "Islanmadın mı daha orospu!" dedim yanağına yavaş bir tokat daha atarken. Yüzü ıslaktı, amı da ıslanıyordu çok belli ama daha ıslaklık am dudaklarına ulaşmamıştı. Sikimin başına tükürüğümü sürüp yeniden bastırdım ve bu sefer köküne kadar soktum yarrağımı. "Ahhhh!" sesi döküldü dudaklarından. Geri çekip bir daha sertçe kökleyince bir çığlık daha çıktı. Canı acıdığından değil tedbiren kendini kastığı için çığlık atıyordu. Sertçe sikmeye başladım altıma aldığım karımı. "Uslu kız olmazsan böyle orospu gibi sikilirsin işte!" deyip sikmeye devam ettim. Amı aşırı derecede ıslanmıştı. Arada dudaklarını yanaklarını öpüyor sonra durup bir tokat atıyordum yanağına. Boynunu sanki nefes almasını engellemeye çalışır gibi sıkıp sertçe sikerken boşalmaya çok yaklaştığı belliydi. Bu kadar sertlik onu çok tahrik ediyordu, geri çekip kasıklarımı sertçe vuruyordum kasıklarına. Her zaman değmediğim yerlere sikimi değdirecek kadar açılmıştı amı ben de köküne kadar sokuyordum. Sert sert en dibine vurmaya devam edince dayanacak hali kalmamıştı. "Hoşuna gidiyor de mi seni böyle orospu gibi sikmem?" deyince daha da tahrik olup çığlık atarak boşalmaya başladı. Sımsıkı sarıldı bana boşalırken. Sertçe biraz daha siktim. Kendini kaybetmiş baygın gibi yatarken sikiyordum karımı. Benliğini kaybetmiş gibiydi altımda. Yeterdi bu kadar. Sertçe üç dört vuruş daha yapıp "Al amına koyayım!" deyip ben de döllerimi amının en derinine boşaltmaya başladım.

Yana yığılıp yattım bir süre. Karım kendine gelince hemen sokulup "özür dilerim aşkım." dedi göğsüme bir öpücük kondurup, "seni sinirlendirmek istememiştim, düşüncesizce davrandım." Böyle zevkin doruklarına çıkaracak şekilde sikmeseydim nah özür dilerdi benden! "Sıkıntı yok aşkım benim. Kusura bakma ben de kızgınlıkla çok sert siktim seni, canın yanmadı umarım?" dedim. Bilmiyordum sanki böyle dayak yer gibi sikilmeyi nasıl sevdiğini. "Çok iyiydin aşkım, çok zevk verdin bana, yapacaksın tabii; küçük kızlar uslu durmazsa babaları onlara sert davranıp onları eğitir de mi?" dedi çocuk gibi gülerek. Gülümseyip göğsümde sıkı sıkı sardım karımı. On seneyi geçen evliliğimizde kavgayı böyle sekse bağlamayı bilmesek çoktan boşanmıştık. Çincede kriz fırsat demekti de mi? "Kızgın mısın bana? Yemek hazırlayayım sana hemen" dedi. "Sorun yok aşkım hadi yemeği dışarıda yiyelim bu akşam." dedim. Giyinip oğlanlarla beraber yemeğe, çok sevdikleri Köfteci Yusuf'a gittik.

Kübra'yla ilişkimizin düşüş dönemi çok hızlı oldu. Önce Rüya'nın görmesi sonra abisinin bizi yakalama ihtimali, aramızdaki yaş farkı, benim evli olmam... Hepsini biliyordum tabii ama bir yandan da ayrılmak istemiyordum. Bir kaç gün sonra "ben gidiyorum" dedi "KPSS sonuçları açıklandı, İstanbul'a atamam yapıldı. Babam ablamların yanında kalıp çalışmama izin verdi." Mudanya'dan bir feribot uzaklığındaydı İstanbul ama ne "arada sen gelirsin arada ben" vardı ne de "senden ayrılmak istemiyorum". Kübra bir cumartesi sabahı BUDO'suyla gitti İstanbul'a. Sabah uzaktan yolcu etsem mi dedim içimden ama karım ve çocuklarım vardı benim, bu romantizm zırvalıklarına yer yoktu hayatımda. Yüreğimden kalkan sessiz bir gemiyle uğurladım Kübra'yı...

[alpercankus]

YENİ HAYAT - 3

Ertesi gün, pazar günü alışverişe gidelim dedi Canan. "Ben alayım sen uğraşma şimdi" desem de razı edemedim. Kübra'yla denk geliriz diye endişeleniyordum. Ben diğer üç harflilere yönlendirmeye çalışsam da o Kübra'nın çalıştığı markete gitmekte ısrarcıydı. "Bak burada indirim var" dedim diğer bir marketi gösterip, "hem kaliteli hem hesaplı". "Sen ne karışıyorsun eve alacağım temizlik malzemelerine? Her boka da burnunu sokma artık!" deyince cevap vermedim. Kübra'yı öğrenmiş bana oyun mu yapıyordu acaba? Korku ve heyecan sardı içimi.

Market pazar öğlen saatinde boştu. İçeri girince bir yandan arabayı sürüyor diğer yandan çaktırmadan Kübra'ya bakınıyordum. Biz buzdolabının önünde peynir seçerken Kübra'yı tuvalet kağıtlarını düzeltirken gördüm. Tam arkasını dönünce o da bizi gördü ve gözümün ucuyla gördüğüm kadarıyla gözleri kocaman büyüyüp bize kilitlendi. Karım fark etmemişti neyse ki. Ucuz bir markanın kaşarını almaya kalktım, 'o markada ilaç kalıntısı tespit edilmiş' diye aldırmadı, bildiği pahalı marka kaşarı attı market arabasına. Tuvalet kağıdı kısmına geldiğimizde Kübra hemen oradan uzaklaşmaya kalktı ama karım etrafa bakınıp çalışan olarak ilk Kübra'yı görünce hemen yanımıza çağırdı, yan taraftaki sıvı deterjanlar hakkında soru sormaya başladı. Kübra yanımıza gelirken kıpkırmızı olmuş karıma kekeleyerek cevap vermeye çalışıyordu. Ben de strese girmiştim şimdi: Bir yanımda karım diğer tarafta yeni sevgilim... Gerginliğim heyecanımı da tavan yaptırdı. Aslında hem karım hem de sevgilim beraber yaşasak ne mutlu olurdum. Yeni aşk beni salaklaştırmış, o aptal ilk ergen zamanlarıma dönmüştüm. Ama şimdi heyecanım ve libidom tavan yapmıştı. Karımın evden her çıkışında bolca sürdüğü parfüm kokusunu içime çekerken yanımda Kübra duruyordu. Dayanamadım ve bir ara Kübra karımla aramızda dururken elimi arkadan kalçasına atıp götünü okşamaya başladım. Kübra tam promosyon ürünün sadece bahar ferahlığı kokulu olduğunu deniz melteminin promosyona girmediğini söylerken yine kekelemeye başladı. Ben elimle göt yanaklarını yavaş yavaş avuçlarken put gibi kaldı sonra karıma açıklama yapmaya devam etti. Çok uzun sürmedi bu keyfimiz, Kübra yan tarafa geçip diğer deterjanları gösterince sona erdi. Ama sikim birden taş gibi oldu. Kübra'yı çok arzuluyordum.

Hızla kasada ödemeyi yapıp çıktığımızda poşetleri arabaya yükledim ve yakınlardaki evimize geldim son sürat. Kapıda oğlanlara seslendim ve poşetleri ellerine tutuşturup "ben hemen geliyorum, sigara almayı unuttum" deyip arabayı gazladım. Kübra'yı aradım "hemen bir bahane bul dışarıya gel" dedim. Kübra panik olmuştu marketin yan sokağında hemen arabaya bindi "ne oldu?" dedi panikle. Arabayı hızla sote bir yere sürerken cevap vermedim, panikle tekrarladı "ne oldu karın öğrendi mi yoksa?" dedi. "Hayır" dedim sakince "seni özledim", elini alıp pantolonumun üstüne koydum. Sikim hâlâ dimdikti. "Deli misin sen? Abim anahtarı unutmuş deyip izin aldım hemen markete dönmem lazım!" dedi. O sırada bos bir arsaya gelmiştik. Sikimi çıkardım, "aşkım delirdim evet, seni markette görünce inanılmaz azdım. Karım evde bekliyor, senin de çalışman lazım biliyorum ama şunu ağzına al hemen, dayanamıyorum" dedim. Durumumu görüp paniklik bir durum olmadığını anlayınca rahatladı ve yüzüne son zamanlarda gördüğüm o aydınlık, muzip bir gülümsemeyle beraber oturup hemen kafasını apış arama eğdi. "Sen etrafa bakın" deyip sikimi yalamaya başladı. Sanki daha yeni sik yalamaya başlamamış gibi yalıyordu sikimi. Yeni öğrencim çok başarılı çıkmış konuları hemen öğreniyordu. Elimi türbanına koyup bastırıp çekmeye başladım. Hızla kökledim sikimi. Ağzı sıcacık ve ıslaktı. "Ağzındayken dilinle sikimin basının altını yala" dedim.Nasıl yapacağını çok da bilmeden dil darbeleri atmaya başladı. O bilmeme hali beni daha da heyecanlandırıyordu. "Yala aşkım! Yala birtanem!" diyerek arada kalçalarımı kaldırıp arada kafasını bastırıp çekip sikimi gırtlağına kadar sokmaya başladım. Bir elimi de az önce okşadığım götüne atmış bu sefer bol pantolonun belinden elimi sokup o genç götünü rahat rahat yoğuruyor, elimi göt deliğine ve amına kadar uzatıp amını göt deliğini okşuyordum. Bu onu daha da tahrik etmiş sikimi daha hızlı yalamaya başlamıştı. Parmağımı hafifçe amına sokunca ıslanmaya başladığını fark ettim. Benim de sikimin ucuna gelmişti döllerim. Gelmeme yakın sikimi çıkardı derin derin nefes aldı. "Hadi aşkım çok az kaldı" deyip yeniden kafasını bastırınca yine köküne kadar ağzına aldı yarrağımı. İki üç kez daha git gel yapınca boğazına boşaltmaya başladım döllerimi. "Yut hepsini!" dedim. Böyle sert emirler vermiyordum normalde ama bugün istisnai bir durum vardı. Hepsini yuttu bitanecik aşkım. Kafasını kaldırıp nefes nefes bana bakarken dudağının kenarından dölüm tükürüğüne karışmış aşağı sarkıyordu. Parmağımla alıp ağzına soktum, yalayıp onu da yuttu. "Üstüne bulaşırsa karına yakalanırız diye yuttum" dedi gözünden yaş gelmiş bir halde. Genç yaşında bu kadar olgun ve düşünceli olması beni daha da mutlu etti. Torpido gözünden kağıt mendil çıkarıp önce onun yüzünü sonra sikimi kuruladım. Yanağını öpüp "sağol aşkım çok azmıştım" dedim. Gülümsedi. "Hemen beni markete bırak" dedi. Hızla toparlanıp Kübra'yı markete bıraktım. Yan sokakta arabadan inerken üniformasından iş arkadaşı olduğu belli bir kız elinde tuttuğu sigarasıyla bize bakıp pis pis sırıtıyordu. Eve geldiğimde Kübra'ya "sorun oldu mu markette?" yazdım. "Rüya beni gördü ama sorun olmadı, amcamla anahtarı yaptırmaya gittik dedim" yazdı. Haklıydı, amcası gibi görünüyordum yanında. Bozulacak bir durum yoktu bunda. "Çok iyi demişsin akıllı sevgilim benim" yazdım, kalp attı.

Kübra'yla genellikle izin günlerinde Mudanya'da aşk yuvamıza gidiyor bazen iş çıkışı arabayla sote yerlerde sevişiyorduk. Yine arabamla alıp Mudanya'ya gittik. Çok vaktimiz yoktu, hanıma söz vermiştim bugün beraber bir şeyler yapacağız diye. Eve girer girmez kapının arkasına yapıştırdım Kübra'yı. Geçen gün ağzına vermek ateşime bir kaç damla su akıtmıştı sadece. "Yavaş ol" dedi Kübra beni itip. "Bugün ben hizmet edeceğim sana"

Elimden tutup salondaki tek kişilik koltuğa oturttu. Hazır olsun diye çekyatı açıp çantasından çıkartmadığı çarşafı serdi içerdeki dolaptan yastıkları getirip yüzlerini taktı. Ardından yatak odasına giderken "sen burda bekle beni" dedi. Acelem olduğunu söyleyip bu güzel ortamı bozmak istemiyordum. Sabırsızca bekledim salonda, neyse ki çok uzatmadan üzerinde gül kurusu saten kısa bir gecelik ve ayaklarında topuklu ayakkabılarla geldi. Saçlarını kabartmış, kırmızı ruj sürmüştü ama acemice yaptığı makyaj annesinin kiyafetlerini giyen bir kız çocuğu izlenimi vermişti aşkıma. Böyle seksi olma çabası hiç düşünmediği bir yönden seksi yapmıştı ufaklığımı.

Geldi, koltuğun arkasından elini uzatıp gömleğimi çözdü, yavaş yavaş göğsümü okşaya okşaya çıkardı gömleğimi. Sonra atletimi çıkardı ve yine nazikçe yandaki sandalyenin arkasına astı. Ardından gelip önüme oturdu. Kemerimi çözerken başını yukarı kaldırıp seksi seksi bakmaya çalışıyordu. Dayanamayıp yüzünü tutul dudaklarına sımsıkı bir öpücük kondurdum. Biraz öpmeme izin verip ardından "kımıldamak yok ama! Ben sana hizmet edeceğim bugün, oyun bozanlık etme" deyince gülümseyerek çektim elimi. Pantolonumun önünü açınca kalçalarımı kaldırdım pantolonumu çıkarmak için. Pantolonumdan sonra ayaklarımı kaldırıp çoraplarımı tek tek çıkardı. Bilsem sabah çoraplarımı değiştirirdim, dünkü çoraplarım vardı ayağımda. Çoraplarımı çıkarınca ayaklarımın üstüne ufak öpücükler kondurdu. Bacaklarımı öpe öpe yukarı çıktığında artık sikim dikilmeye başlamıştı. Donumu sıyırdı. Ufacık elleriyle sikimi kaldırıp altını, taşaklarımı öpmeye başladı. Çok tahrik olmuştum bu muameleden. Sikimi yine ağzına aldı. Geçen gün boş arsadaki gibi köküne kadar sokup çıkarmaya başladı. Ben oyunbozanlık etmemek için sadece izliyor sunulan hizmetin tadını çıkarıyordum. Kahverengi saçları bacaklarıma ve kucağıma dökülmüş sikimi soktuğu ağzını görünmez kılmıştı. Saçları ağzına girerken "dur şu kadarcık yardım edeyim" deyip saçını topladım. Şimdi daha rahat ağzına alıyor sikimi vantuz gibi emiyordu. Ağzı alışmıştı sikimi yalamaya. Köküne kadar alırken de rahatsız olmuyor kusma hissiyle komple çıkarmıyordu. Saçlarından tutarken ritm verdim ben de biraz. Bastırıp çekerek daha rahat ağzına sokup çıkarmaya başladım. Bugün ağzına boşalıp erkenden ilk kurşunumu tüketmek istemiyordum. Biraz daha yalayınca çıkardım sikimi, "yeter aşkım boşalacağım yoksa" dedim.

Yerden doğrulup dizime oturdu ve boynuma sarıldı. Öpüşmeye başladık. Az önce ağzına aldığı sikimin tadı geldi cok hafiften. Göğüslerini ağzıma verip yalatmaya başladı. İlk günkü arzularına gem vururken titreyen kız gitmiş şuh bir kadın gelmişti sanki şimdi. Geçiş dönemindeydi ama çok yol kat etmişti.

Biraz doğrulup "çok mutluyum aşkım" dedi. "Seninle burada böyle özgürce seviştiğim zamanlar hayatımın en mutlu anları". Ayağa kalktı etrafında dönmeye başladı. "Bir gün belki başımı açıp dışarıda da dolaşmaya başlarım" dedi mutlulukla. "Bu kıyafetle değil tabii" dedi ardından. Perdeleri açık cama yaklaştı. Etrafa bakınıp benim gömleğimi görünce onu giyip bir kaç düğmesini ilikledi. Ben kalkık sikimle onu izlerken dayanamayıp ayaklandım ve arkasından sarılıp boynunu öpmeye sikimi kalçalarına sürtmeye başladım. Pencereyi açtı. Kafasını dışarıya uzatıp saçlarını rüzgara verdi. "İlk kez açık havada rüzgar değiyor saçlarıma" dedi. O pencerede eğilmiş hali artık beni iyice zıvanadan çıkardı, elime tükürüp sikimin başını ıslattım ve sikimi yavaş yavaş domalmış amına sokmaya başladım. Ohhh dedi yavaşça. Ben geride olduğum için çok belli olmuyordum ama o aşağıdan görünüyordu. Sikimi dibine kadar sokunca bekledim biraz ve acele etmeden sokup çıkarmaya başladım. "Çok mutluyum. Çok mutluyum" diye inliyordu pencerede denize karşı sikilirken. Ben de aşık olduğum kızın daracık amını denize karşı sikmekten mutlu mesut takılıyordum. Hızlanmaya başladım. Kafası pencerede öne arkaya sallanıyor inleme seslerini kontrol etmeye çalışıyordu. Gördüğüm kadarıyla deniz kenarında onbeş yirmi kişi yürüyüş yapıyordu. Artık iyice gaza gelmiş sert sert köklemeye başlamıştım. Köküne kadar çıkarıp sertçe vuruyordum. "Ohhhh... Ohhhhh..." sesleriyle boşalmaya başladı. Birisi görür mü duyar mı düşünecek halde değildim, delirtmişti beni Kübra. İyice hızlandım. Ben de boşalmak üzereyken "Hiiiii! Abim!" deyip kafasını içeri soktu. Kübra'yı pencereden biraz geriye çekip iyice kucağıma kilitleyip iki üç giriş daha yaptıktan sonra sikimi çıkarttım ve götüne boşalmaya başladım. Oluk oluk akıttım döllerimi götüne.

Soluk soluğa yere çömeldi. Bir yandan nefesini kontrol etmeye çalışıp öbür taraftan aşağıya bakıyordu. Kağıt peçeteyle sırtını silip "gel aşkım" deyip çekyata yatırdım. Neyse ki abisi sadece yoldan geçiyormuş, yukarıya bize bakmamış. Biraz göğsümde dinlendi. "Ne kadar zor kadın olmak." dedi. Yine hayatını sorguluyordu. Az önceki özgür kelebek gitmiş ürkek bir tavşan gelmişti yerine. "Korkma canım, sen bu zorlukların üzerinden çok iyi geliyorsun" dedim. 21 yaşında değil de 30'larında gibi olgundu gerçekten de. Biraz fazla hızlı gitmeye çalışıyordu sadece. Benim yeniden yüzmeye başladığım bu denize o daha ilk kez ayağını sokmuştu ve tehlikelerinden bihaberdi. Yine de çok hızlı öğrenmişti yüzmeyi. Sarılıp yattık biraz. Onu göğsümde uyutmak bile inanılmaz bir huzur veriyordu bana.

[alpercankus]

YENİ HAYAT - 2

Kübra ertesi sabah WhatsApp'tan fotoğraf attığında ofise gelmiştim. Üzerinde beyaz bir leke olan pantolonunun fotoğrafını atmıştı. "Sildim ama bu kadar çıktı sadece. Aslında makinaya atıp yıkayacaktım ama biraz giymek istedim nedense ☺️" yazmıştı. Bir gün önce boşalırken üzerine gelen dölün lekesi sabah sabah yeniden azdırdı beni. "Aşkım sana olan tutkumun kimsenin anlamayacağı nişanı olarak taşı onu üstünde" yazdım, kalp attı mesajıma. "Ne zaman görüşeceğiz bir daha?" dedim. Biraz yoğunmuş market, sayım için akşam geç çıkacağından abisi almaya gelecekmiş. İzin günü belli olunca yazacakmış bana.

Şehirde bunalıp ormanda nefes alır gibiydi Kübra'yla geçen saatler. Evde hanımla paylaşımlarımız iyice keyifsiz bir hale bürünmüştü. Oğlanlar da artık sorunu hissediyor evde daha büyük gerginlik olmasın diye daha az talepkâr davranıp çoğunlukla odalarına kapanıyorlardı.

Sabırsızlığım bir kaç gün sonra dindi. Boş gününde buluşmak için plan yaptık. Kübra'yı alıp Mudanya'ya giderken gözüne yerleşmiş ateşin devam ettiğini görmek onun da benim gibi hissettiğini belli ediyordu. Vitesin üstündeki elimi tutuyor, arabada yaramaz bir çocuk gibi elini bazen bacağıma indiriyor yavaş yavaş bacaklarımı okşuyordu. Ben de arada vites kolundan çektiğim elimle pantolonunun üzerinden bacaklarını okşuyordum ve artık benden kaçmıyordu.

Eve girdiğimizde hemen mantosunu ve türbanını çıkardı. Salonda çekyatı açıp çantasından çıkardığı çarşafı serdi. Yatak odasındaki dolaptan bulduğu yastıkları getirip yatağımızı hazırladı ben koltukta otururken. Gözlerinin içi gülüyordu. Bütün kontrolü eline almıştı. Yatağı hazırlayınca "gelmiyor musun yanıma?" dedi. Ondaki değişimi görmek beni çok mutlu ediyordu, gülümseyerek yatağa geçtim. Gömleğimi, pantolonumu ve çoraplarımı çıkarıp yere attım, tek tek alıp kırışmayacak şekilde koltuğun kenarına koydu kıyafetlerimi. Kanepede otururken elimle üst baldırıma vurdum, hemen gelip kucağıma oturdu. Gömleğini ve sütyenini çıkartırken çok daha rahattı artık. Öpüşürken memelerini emip yalıyor arada elimi bacak arasına atıyordum. Kaçmıyordu artık küçük kuşum sanırım kadın olmaya hazırdı bugün. Ayağa kaldırıp pantolonunu çıkarttım. Küçük küloduyla yeniden gelip kucağıma oturdu ve uzun uzun öpmeye devam etti beni. Üstümde sadece donum vardı ve elini arada sikime atıyor bir haftadır görüşmediği arkadaşına hasretini onu sıkıp bırakarak gösteriyordu.

"Bakireyim biliyorsun" dedi. "Artık bu bekaret belasından kurtulmak istiyorum."

"Emin misin aşkım?" dedim en anlayışlı halimle. "Biliyorsun bunun geri dönüşü yok. Başka şekilde de beraber olabiliriz, malum" dedim elimi arkadan götüne atıp. Hazır olmadan onu bozmak istemiyordum.

"Hayır, normal yoldan yapmak istiyorum bunu" dedi. "Ama bekaretini erkeğe teslim etmenin kadınları köleleştirmesinden de hoşlanmıyorum." Kucağımdan kalktı, çantasından ufak bir havlu çıkardı. Küçük külodunu da çıkarıp havluyu kanepenin üstüne serdi ve amı havlunun hizasına gelecek şekilde kanepeye uzandı. Amı yeni traşlanmış, pencereden giren ışıkta parlıyordu. "Bunu evde mi yapsam diye çok düşündüm ama senin görmeni istedim bunu" dedi. Yanına uzandım donumu çıkardım, sikim dimdikti. Ona sarılmaya çalıştım ama beni biraz itti. Yavaşça klitorisiyle oynamaya başladı. O kendisiyle oynayıp sulanırken benim de sikim artık iyice sertleşiyordu. "Hazırım" dediğinde şimdi onu sikme ve bekaretini alma vaktimin geldiğini düşündüm ama o orta parmağını yaladı ve ince uzun parmağını birden amına soktu.

Önce tiz bir çığlık çıktı boğazından. Amından inceden bekaret kanı akıyordu. Yüzündeki acı ifadesi yavaş yavaş çok rahatlamış bir ifadeye döndü. "Hiç bir erkeğe bekaretimi teslim etmek istemedim ama yine de ilk erkeğim sen ol istiyorum" dedi ve sarıldı bana. Çok şaşırmıştım. Nasıl güçlü bir kadın vardı karşımda! Elini sikime attı ve şaşkınlıktan inmeye başlayan sikimi okşamaya başladı. Hemen dikildi sikim. Biraz doğruldum, havlunun kenarıyla amının kenarındaki kan sızıntısını sildim. "Sen inanılmaz bir kadınsın aşkım. Seni nasıl sikmemi istersin?" dedim. "Üstüme çık" dedi, "ağırlığını hissetmek istiyorum."

Yavaşça altıma aldım Kübramı. Sikimin ucuna tükürüğümü sürüp amına dayadım yarrağımı. "Zarın yırtıldı ama biraz acı hissedebilirsin" dedim. Başını sallayıp onayladı. Önce sikimin başını soktum. Altımda gerilmeye başlamıştı. Yavaş yavaş başını sokup çıkarıyordum, sikimin başına kızlık kanı bulaşmıştı. Biraz daha itince zorlanmaya başladı. Böyle uzattıkça stresi çok olacak diye kalanını tek seferde soktum. Sağlam bir çığlık attı yarrağımı kökleyince, gözleri büyüdü. Kızlığını bozmak önemli bir aşamaydı ama daracık amına koca siki ilk sefer almak da büyük bir aşamaydı onun için.

"Ohhh yavrum! Aldın köküne kadar yarrağımı" dedim. İyice içine yerleşince gevşedi. Biraz oynatmaya çalıştım sikimi ama canı yanınca durdum orda. Sıcacık, am suyuyla kayganlaşmış, kanla kayganlığı azalmış amının dibine yerleştirmiştim sikimi. Biraz bekleyip oynatmaya başladım. Canı yanıyor ama öbür yandan heyecandan terliyordu. Biraz çıkarıp yeniden sokmaya başladım. Az sonra yarısına kadar çekip yeniden sokuyordum. Yüzünde acı ve haz birbirine karışmıştı. Ben yüklendikçe daha az da olsa bağırıyordu. Kısa süre sonra sikimin etrafında am suyunun çağladığını hissettim. Ozgazm olmuş amı gevşemişti. Durmaya niyetim yoktu Artık sikimi vantuz gibi saran amının içinde daha rahat gidip geliyordum çok hafif bollaştığından. Sondaj yapar gibi arada kan çıkıyor ve altımıza sevdiğimiz havluya bulaşıyordu. Biraz daha gidip gelince benim de dayanacak halim kalmamıştı. Amı o kadar dardı ki neredeyse içine boşalacaktım. Gerdek gecesinde gibi hissediyordum kendimi. Sanki onunla beraber ben de ilk ilişkimi yaşıyordum ki ilk seferimde bile böyle çabuk gelmemiştim. Hızla çektim yarrağımı amından ve göbeğine, göğsüne boşalttım bütün döllerimi. Uzun yıllardır yaşadığım en yoğun seksti bu. Yanımda hem saf hem de çok güçlü bir kadın yatıyordu. Kendi bedeni üzerindeki hakimiyetini ilan etmişti. Bekaretini bana vermek istememesine ilk başta bozulsam da şimdi takdir ediyordum onu.

Az sonra elimden tutup kaldırdı, kanlı havluyla sikimi, amının dudaklarını ve üzerindeki döllerimi sildi ve çantasından ince Decathlon havlusunu alıp beni duşa götürdü. İkinci kademede açtığı İhlas ısıtıcı suyu ısıtınca hem kendini hem beni yıkamaya başladı. Sikimi ve amını sabunla yıkayıp eski döneminin izlerini akıp giden suyla tarihe gömüyordu.

Duştan çıkarken beni ayaklarımdan başlayıp kuruladı sonra kendisi kurulandı. Salonda kanepeye uzandık. "Nasıl hissediyorsun kendini?" dedim. "Şahane!" dedi, "Umarım bekaretimi sana vermediğim için bozulmamışsındır?" Şakaklarına bir öpücük kondurdum, "bozulmadım canım, hatta tam tersine gurur duydum seninle" dedim. Güçlü bir genç kadın yatıyordu kollarımda şimdi. Elini yeniden sikime attı ve okşamaya başladı. Sikim dünden hazırdı dikilmeye. O uçları şişmiş göğüslerini yalarken "yavaşş" dedi. Gözüm dönmüş, bu saf kızı gözümde yıllardır göğüslerini emiyormuşum gibi tecrübeli görmeye başlamıştım. Oysa daha ikinci kez bir erkeğin kollarına bırakıyordu kendini.

Daha hassas öpüp yaladım göğüslerini. Bir elimi de amının dudaklarına attım, genç bir kızın ellenmemiş am dudakları vardı elimin altında. "Hadi sen üstüme gel bu sefer" dedim. Yavaşça doğruldu, ben bir elimle sikimi tutarken yavaş yavaş oturmaya başladı sikimin üstüne. Yüzündeki acı çok belli oluyordu. "Acelen yok yavrum, kendini zorlamadan yavaş yavaş sok" dedim. Zorunluluk değil keyif olmalıydı yatağımızda. Sikimi arada çıkarıp am dudaklarına ve klitorisine sürtüyor arada ucunu amına sokuyordu keyifle. Kullanmayı öğrenmeye başladığı yeni bir oyuncak bulmuş gibi mutluydu. Amı alıştıkça daha çok sokmaya başladı yarrağımı. Ben çok ufak hamlelerle ona katılıyor ama asıl kontrolü ona bırakıyordum. Sonunda "Ohhhh!" nidasıyla oturdu kucağıma. Yarrağımı köküne kadar almıştı yine. Yarrağım içindeyken öne arkaya sürtünmeye başladı. Sikimdeki kılların klitorisini ve am dudaklarını okşaması Kübra'yı daha da zevke getiriyordu.

Biraz oturup kalktıktan sonra "Nasıl yavrum, alıştın mı sikime?" dedim. Hem sikime hem sikli yarraklı konuşmalarıma alışsın istiyordum. Yatakta aramızda utanma diye bir duygu olmamalıydı. Hafiften kızarıp "evet alıştım" dedi. "O zaman biraz da ben alabilir miyim kumandayı?" dedim. "Olur ama çok hızla yapma" dedi dudaklarını biraz büzüp. Yavrum benim, sen merak etme alıştırana kadar sert sert siker miyim ben küçük kuşumu? Üzerime yatırıp o büzülmüş dudaklarından öptüm sevgilimi. Şimdi kumanda bendeydi. Yavaş yavaş sokup çıkartmaya başladım amına. Yüzü geriliyordu sokup çıkardıkça. Önce yavaşça geri çekiyor sonra en derinine yeniden sokuyordum sikimi. Kadınlığın ne demek olduğunu öğrenmeye seksten gerçek zevki tatmaya başlamıştı kucağımda sikilirken. Artık korku ve endişe yerini haz ve heyecana bırakmıştı.

"Çok mutluyum aşkım seni sikmekten" dedim bir tık hızlanıp. "Ben de... Ben de..." dedi. Terlemeye başlamıştı. Yavaşça çekip dibine kadar köklemeye başladım. Ağzından Ahhh'la Ohhh arasında bir çığlık çıkıyordu. Üçüncü kez çekip dibine kadar soktuğumda titremeye başladı. Zangır zangır titreyerek boşalıyordu. Amından akan suların ıslaklığı taşaklarıma akmaya başladı. Onun heyecanını ben de yaşıyordum. Sanki ben de onunla beraber ilk gençliğime dönmüştüm. Sikim bu bir kaç sokup çıkarmayla patlatacak hale gelmişti. İki çocuk doğurmuş karımı sikmek gibi değildi bu az önce bekaretini kaybetmiş kızı sikmek. Hemen sikimi çıkardım amından ve göbeğime doğru boşaldım ben de.

Kübra soluk soluğa üzerimde yatıyordu. İkimiz de kendimizden geçmiştik. Vücut sıvılarımız am, sik, taşak, göğüs her yerimize bulaşmıştı. Tek bir beden gibi kaynaşmıştık. Yıllardır hissetmediğim duygular tüm bedenimi ele geçirmişti.

Kalkıp duşa girdik. Sikimde hâlâ kan lekeleri vardı. Bu sefer ben Kübramı yıkadım. Yorulmuştu. Çok rahat yürüyemiyordu. Evine bıraktım, bir ağrı kesici almış ama gayet iyi ve huzurluymuş. Ne zamandır yapmak istediği bir şeyi benimle yaşamış olmaktan dolayı çok mutluymuş. Ben de evime, monoton hayatıma döndüm.

[alpercankus]

YENİ HAYAT - 1

Masumiyetin yitimini felaket olarak görenler yaşamı da ölümle eşdeğer tutarlar. Zaman geçerken sanki gün be gün çürümüyor, yaşlanmıyor, ölüme gitmiyormuşuz gibi saflıklarını korumaya çalışanlardır asıl kaybedenler. İnsanın tutkuları vardır, arzularının esiridir o. Tutkulara söz geçirmek onları bastırarak değil kabul edip cesurca yaşayarak olabilir ancak.

Kasada ürünleri geçirirken uzun, şekilli parmaklı elleri titremese fark etmeyecektim onu. Akşam eve dönmeden evin yakınındaki üç harfli zincir markete uğramıştım. Ömrümün hüzünlü bir dönemindeydim. Hanımla ilişkimiz iyice monotona bağlamış, evde sıkça soğuk rüzgarlar esiyordu. İşte tam o sırada akşam alışverişini yapmış ödemeyi yapmaya hazırlanırken başı öne eğik kasiyerin titreyen elleri dikkatimi çekti. Daha önce görmüş müydüm onu? Görmüşsem de dikkat etmemiştim. Başında iki kat türbanı, bol üniforması ve önüne eğdiği yüzüyle cinselliğini belli etmemeye çalışır bir görünümü olduğundan şimdiye kadar dikkatimi çekmemesi normaldi. Gözlerimi yüzüne diktim, bana bakmamak için yüzünü sabitlemişti ürünlere ama heyecanı belli oluyordu. Güzel bir kızdı. Orta boyda, normal kilodaydı ama göğüsleri bol gömleğinin altında öne doğru kabarıklık yapmıştı. Ne kadar örtünüp kapatmaya da çalışsa, 20'lerinde bir kızın bütün masumiyetini de üzerinde taşısa, seksi bir kadın vardı karşımda.

"Poşet ister misiniz?" diye sordu yine yüzüme bakmadan.

"Evet istiyorum" dedim.

"Kasa arkasından indirimli ürünlerimizden istediğiniz bir şey var mı?" dedi.

"Ne var indirimli" dedim. Kabuğundan çıkmak zorunda kaldı. Ürünleri sayarken yüzüme baktı. Korku ve heyecan aynı anda okunuyordu gözlerinde. Gizlemeye çalıştıkça aramızda garip bir çekim olduğu artık daha çok belli oluyordu. Saydığı ürünlerden birini seçtim. Dışa çıkık kalçaları da çok seksiydi. Bu kızla konuşmam, bir yolunu bulup görüşmem gerektiğini hem beynimde hem apış aramda hissediyordum. Huzursuz ev ortamından kaçışım da bu kızdaydı sanki, yeniden açık denizlerde tutku dolu seyahatler de...

Marketten çıkıp gerçek hayata döndüğümde evde beni bekleyen sıkıcı ortam aklıma geldi. Aslında bugün günlerden salıydı ve karımla rutine bağladığımız sevişme günümüzdü. Onun dışında evde beni heyecanlandıran bir şey yoktu. Canan benden önce eve gelmişti. Çocuklar artık büyüdüğü için çocukları evde beklerken yemeği ve evin işlerini de halleden kadın benden az önce evden çıkmış, oğlanlar da salonun ortasına serdikleri oyuncaklarını metazori oyuncak leğenine doldurmaya başlamışlardı. Yemek sonrası Canan dizisini izlerken ben büyük oğlanın okul projesine yardım ettim. Yardım lafta tabii, bütün projeyi ben yaptım mecburen.

Gece yatağa girdiğimizde ne yapacağımız çok belliydi. Karım ilişkimizde seks gittikçe az yer tutmaya başladığında bir arkadaşının tavsiyesine uymuş salı gecelerini sevişme gecemiz ilan etmişti.

Karım Canan kızıla boyattığı uzun saçları, saçlarıyla uyumlu beyaz yer yer çilli teniyle seksi bir kadındı. Hafif balik etiydi. Yavaştan sarkmaya başlasa da hâlâ yalamaya doyamadığım ve uçları yanlara bakan memeleri, geniş yayvan kalçaları ama asıl alımlı tavırlarıyla çok havalı bir kadındı. Haftada bire düşmüş olsa da cinsel hayatımız idare ederdi ama asıl gittikçe muhabbetimiz yürümez olmaya başlamıştı. Oğlanlar olmasa şimdiye çoktan boşanmıştık.

Arkadan sarıldım karıma. Kulağını öpüyor ve kulağına onu ıslattığını bildiğim lafları söylüyordum: "Babasının bir tanecik kızı! Özledin mi babacığı bakalım?" Hiç sorgulamadım karımın daddy issues'unun temellerini ama evliliğimizin daha başlarında bunun onu nasıl tahrik ettiğini fark etmiştim. Bir dönem başka fanteziler de denedik ama saplantılı şekilde karım en çok bu baba kız fantezisinden tahrik oluyordu. Gerçek hayatta dominant bir kadındı; oysa yatakta babasının biricik kızı olmak ve uslu uslu onu sikmem bunca sene sonra hâlâ sırılsıklam olması için yetiyordu.

Alttaki elimle göğsünü avuçladım. Arkadan sikimi kalçalarına dayamışken yavaş yavaş geceliğini yukarı sıyırmaya başladım. O dolgun bacaklarını okşayıp göt yanaklarına ulaşınca artık ben de iyice tahrik olmaya başlamıştım. Pijamamı sıyırıp sikimi bacak arasına yerleştirdim. "Bugün babacığı uslu uslu bekledin mi?" dedim en baskın sesimle. "Evet" dedi uslu bir sesle. "Babacık da seni çok özledi. Bak nasıl istiyor seni". Boynunu yalarken arkadan ona sahip olmamı bekleyen kuzu gibi hali çok tahrik ediciydi. Sikimi bacaklarının arasında oynatıyor arada amının ağzına getirince yavaşça sokar gibi yapıyordum. "Madem uslu kızdın babacık da seni ödüllendirir."

Dayanacak hali kalmamıştı. Kendisi elini atıp sikimi tam amına getirdi ve içine soktu. Sokmasıyla "Oh! Babacığım!" demesi bir oldu. Artık benim de ön sevişmeyi uzatacak halim kalmamıştı, sertçe sokup gidip gelmeye başladım. O sıcacık amının içinde gidip gelirken aklıma marketteki kız geldi. İsmini bilmiyordum ama karımın göğüslerini avuçlarken akşam o bol gömleğin altından belli olan göğüsler vardı aklımda. Bu beni daha da azdırdı, daha sert sikmeye başladım. Karım kendisinden büyük erkek tarafından sikilme fantezisini yaşarken ben de genç kasiyeri hayal ediyordum. Onu da böyle altıma almak, saatlerce o amına pompalamak istiyordum.

Karımın inlemeleri arttı ben sert sert sikerken. "Babacığım. Uslu durdum yavaş lütfen!" dedi yüksek sesle inlerken. Sonunda elimle ağzını kapatmak zorunda kaldım oğlanlar duymasın diye ama yine de inlemeleri odaya yayılıyordu. "Canım kızım, babacık çok seviyor seni böyle sikmeyi" dedim. Kucağımda masum masum söz dinleyip kendini siktiren karım gitmiş kasiyer oturmuştu şimdi sikimin üstüne.

Yastığımı amının önüne koyup yüzükoyun çevirdim karımı. Götü yastıktan dolayı yukarı çıkmış kafası yastığına gömülmüştü şimdi. Elimle kalçasını ayırıp tek seferde soktum dibine kadar. Yastıkta boğuldu neyse ki çığlığı. Altımda sikerken arada "yavaş... yavaş..." sesi geliyordu boğuk bir şekilde ama duracak halde değildim. Zihnimde o genç kızı almıştım altıma ve hızla sikiyordum o genç amını. Karım birazdan inlemeye başladı. Boşalma inlemesiydi bu, yıllardır biliyordum ne şekilde boşaldığını, şimdi bir yandan vücudu kasılırken amının içindeki sikimi s��kıyor öbür yandan inlemelerini yastıkta boğuyordu. Ben son sürat sikmeye devam ederken o baygın şekilde altımda yatmaya başlamıştı. Benim de dayanacak halim kalmayınca dibine kadar sertçe vurup boşalmaya başladım karımın amına. Dört gün önce ofis tuvaletinde otuzbir çektiğimden beri biriken döllerimi boşalttım içine. Korunduğu için rahattık.

Boşalınca altımda ezmemek için yana devirdim kendimi. Karım hafiften kendine gelince "yavaş yapsana oğlanlar duyacak!" dedi kısık bir sesle. "Duymazlar! Uyuyor eşşoğlu eşekler merak etme." dedim çok da siklemeyip. Gözümün önünde türbanlı kasiyer vardı, başka bir şey düşünecek halde değildim. Karım kaç haftadır sikmediğim kadar sert siktiğim için keyifli olduğundan uzatmadı, pazuma öpücük kondurup ebeveyn banyosuna gitti. Duştan sonra ikimiz de keyifli bir şekilde uyuduk.

Artık her akşam iş dönüşü markete uğruyordum. Ufaktan sohbet etmeye çalışıyor ama kızın ağzından kerpetenle laf alıyordum. Sonunda bir akşam iş çıkış saatine denk getirip peşine düştüm. Marketten bir çocuk, kızı otobüs durağına bıraktı sonra yürüyüp devam etti. Olabildiğince korkutmamaya çalışıp yaklaştım. Durağa geldiğimi görünce yeniden heyecanlandı. Kafasını ters tarafa çevirip beni görmemiş gibi yapmaya çalıştı ama her hâlinden belliydi kalp atışlarının hızlandığı. Kendisinden 15-20 yaş büyük, iri yarı, sakallı bir adamın gece durakta yanına gelip konuşmaya kalkması sürekli markette görmüyor olsa korkuturdu ama şimdi korkusu belli ki ne yapacağını bilememekten kaynaklanıyordu. Selam verdim, kendimi tanıttım. Önce konuşmak istemedi ama kendisiyle tanışmak istediğimi uygun bir zamanda beni aramasını söyledim ve kartvizitimi verdim. Daha fazla rahatsızlık vermeye gerek yoktu, iyi akşamlar dileyip uzaklaştım yanından.

Bir kaç gün markete uğramadım. Belki ben yanlış anlamışımdır ya da tanışacak cesareti yoktur diye. Sonuçta istemediği bir maceraya sürüklemek değildi amacım ama bu süre zarfında o göğüsleri, kalçaları ve masum yüzü aklıma her geldiğinde sikim kalkıyor, onunla bir an önce buluşma arzum tavan yapıyordu. Uzunca süredir hissetmediğim bir tutkuydu içimde yanan ateş.

Beş gün sonra bilmediğim bir numara arayıp bir kez çaldırıp kapatınca hemen o geldi aklıma. Geri aradım, telefonu meşgule attı. Numarayı kaydedip WhatsApp'tan "Selam" yazdım. Profil fotosu görünüyordu, soğuk bir kış, karanlık bir gece, ışıkları yanmayan terkedilmiş bir ev.

"Yanlışlıkla aradım, kusura bakmayın" yazdı. O kadar belliydi ki o olduğu...

"Kusurluk bir durum yok, kaç zamandır bu aramayı bekliyordum" yazdım. 'Başka biri çıkarsa bu sefer ben özür dileyip konuşmayı sonlandırırım' dedim içimden.

Kısa sessizlik sonrası "çekindim aramaya" yazınca sevincimi nasıl anlatayım size; lisedeyken Bursaspor Beşiktaş'ı yenmiş ya da sevdiğim şarkıcının yeni kasedi çıkmış gibi sevindim. Geçmişe ait saf bir sevinçti içimdeki. Biraz yazıştıktan sonra "buluşalım" dedim ama korktuğu için biraz ayak diredi önce. Sonra evinden uzak olsun diye Mudanya'da buluşmaya karar verdik.

Kübra ailesiyle yaşıyormuş. Üniversiteyi yeni bitirmiş. Uludağ Üniversitesinde Ziraat Mühendisliği mezunuymuş. KPSS'ye girmiş, atama bekliyormuş.

"Ben seni alayım istersen" dedim ama çok kızdı bu teklifime. Sanki göğüslerine elleyebilir miyim (evet, Bursa'da biz göğüslerini değil göğüslerine elleriz) ya da yatağa geçelim mi demişim gibi uç bir teklif geldi bu söylediğim ona.

Serin bir günde Güzelyalı'da bir çay bahçesinde buluştuk, mekanı Kübra seçti. Daha önce işyerinden arkadaşı Rüya'yla bir kez gelmişler buraya, oradan bildiği bir yermiş. "Evleri az ileride" dedi bir apartmanı gösterip. Kübra tam tahmin ettiğim gibi kapalı ailede büyüdüğü için çok çekingen, sosyal ortamlarda rahat olamayan bir kızdı ama bir yandan da anlayamadığım bir ışık vardı gözlerinde. Oturup konuşurken bir abisi ve ablası olduğunu, ablasının evli ve İstanbul'da yaşadığını abisinin onlarla oturduğunu, imam hatipten sonra abisinin ısrarları sonucu babasının üniversiteye gitmesine izin verdiğini yoksa okuyamayacağını anlattı kısaca. Yanımda böyle el değmemiş bir kızla deniz kenarında çay içerken ben de üniversite yıllarıma döndüm. O zamanlarda çok daha kalabalıktı sosyal ortamlarım ama yine de ilk gençliğin o saf, çekingen halleri şimdi Dante gibi yolun yarısına gelmiş bu adamı da maziye götürdü... "Ah! Kaldırımlar biliyor! Bi devir muhteşemdik" çaldı anıların fon müziği olarak.

Beni sordu. Eşimle aramızın iyi olmadığını, şimdilik iki oğlum ve eşimle beraber yaşadığımı ama kısa süre sonra boşanma planım olduğunu çok detaylara girmeden anlattım. Daha boşanma seviyesinde değildik ama niyetim böyleydi gerçekten de. Görmüş bizi daha önce markette alışveriş yaparken. Karım ne kadar havalıymış öyle. Ayrıca birbirimize çok yakışıyormuşuz, hayran kalmış ikimize de. Biliyordum, karımı görenler hep öyle düşünürdü.

Bir gün de çocuklarla marketin önünden geçmişim, herhalde yakınlardaki parkta 'kaliteli zaman geçirmek için baba ve oğulları etkinliği' yaptığımız zamanlardan birinde görmüştü. Yine de evli ve çocuklu olmam onu hiç ilgilendirmiyor gibiydi. Benimle buluşması, görüşmesi için bir engel yoktu ortada.

O gün masadaki elini tuttuğumda önce elini sertçe kucağına çekti. Birden heyecanlanmıştı. "Ben... Daha önce hiç bir erkekle buluşmadım." dedi yüzü kıpkırmızı olup. Kucağındaki elini tutup yeniden masanın üstüne koydum.

"Tahmin ediyorum daha önce kimseyle buluşmadığını. Şimdi benimle burada oturmanın sana ne kadar zor geldiğini de anlıyorum ama seni daha yakından tanımak istiyorum. Bana bir şans ver" dedim. Aramızdaki buzları biraz eritti bu sözüm. Bana bakıp ilk kez hafifçe gülümsedi, elini çekmedi. Bundan sonraki konuşmamız daha rahat bir ortamda geçmeye başladı. Düşündüğüm gibi saf bir kız değildi Kübra, gözlerinde gördüğüm ışığın sebebi her ne kadar daha erkeklerle bir şeyler yaşamamış olsa da içinde yanan o ateş, hayata karşı meydan okumak isteyen kişiliğiydi.

"Ailem çok baskıcı ama onların değerleri benim için bir anlam ifade etmiyor" dedi. Konuştukça açılıyor kendini daha rahat ortaya koyuyordu

"Sürekli beni çok dindar, dini kurallara uyan bir kız olarak yetiştirmek için uğraştılar ama ben daha lisedeyken içimde öyle bir inanç hissetmediğimi fark ettim. Arkadaşlarımla konuşurken konu ne zaman inanç konusuna gelse onların da sadece kurallara uyup altında yatan derin mana dünyasıyla ilişkisiz olduklarını fark ettim. Benim için önemliydi o dünya ama altını kazıdıkça kafama yatmayan çok fazla konu çıktı. Şimdi de başımı örtüyorum ama imkanım olsa açılmayı düşünürdüm" dedi. İnanç kaybı yaşıyormuş ülkenin, inananların durumunu gördükçe. O gün elini bırakmadım ve anlattıklarını yorum yapmadan dinledim. Anlattıkça rahatlıyor avucumdaki elini kımıldatıp benim elimi hissetmeye çalışıyordu. Bir ara elini dudaklarıma götürüp ufak bir öpücük kondurunca yüzü yine kıpkırmızı oldu. Yine elini çekmeye çalıştı ama bırakmadım "çok güzel ve akıllı bir kızsın" deyince hafifçe gülümsedi. Kalkınca üşümüş elini paltomun cebine sokup okşadım. Biri görür tedirginliği vardı ama diğer yandan çok istiyordu benimle görüşmeyi. Eli ısınmaya başladı cebimde.

Dönüşte arabamla evine yakın bir yerde bıraktım. İnmeden yine elini öptüm. Bu sefer kızarmadı, o da benim elimi tutup elimin üstünü öptü ve yanağına sürdü elimi. Sonra da hızla arabadan inip uzaklaştı. Çok tahrik olmuştum, kaçmasa hemen orada onu öpmeye başlayabilirdim.

Bir kaç gün sonraki buluşmamızda arabamla iş çıkışı otobüse bindiği duraktan aldım Kübra'yı. Arabaya oturunca yine elini öptüm. Çok vaktimiz yoktu, otobüsün varış saatinde abisi evlerine yakın duraktan alıyordu. Bir durak öncesine gidip sote bir yerde ilk kez dudaklarından öptüm Kübra'yı. Dudaklarım dudaklarına değdiğinde sarsılmaya başladı. İlk dikkatimi çektiği kasadaki haline büründü. Elimi gömleğinin üstünden göğüslerine atınca hemen elimi tutup engellemeye çalıştı ama izin vermedim. Elini aşağı itip okşadım o kocaman göğüslerini. O gece onbeş dakika boyunca arabada yiyiştik. İlk başta dudakları kapalı put gibi dururken yavaş yavaş açıldı, kendini tutkunun kollarına bırakıyordu. Haftasonu Mudanya'da buluşmak için anlaştık ve otobüs durağa gelince hemen hızla otobüse bindi bir sonraki durakta inmek üzere.

Ofisten arkadaşım Orhan'ın denize sıfır yazlığı vardı Mudanya - Güzelyalı şeridinde. Havalar ısınmadığı için gitmiyorlardı, bana anahtarını verdi. Kendisi de arada kaçak et kesmek için kullanıyordu ama şimdilerde pek o taraklarda bezi yoktu. Ev tam sahil boyunda, denize bakan eski bir apartman dairesiydi. Çay bahçesinde bir çay içip onunla yalnız kalacağımız bir yere gitmek istediğimi söyledim. Önce panik yaptı ama sonra "istemediğin bir şey yapmam sana" deyip razı ettim; zaten dışarıda otururken birisi görür endişesi her halinden belli oluyordu.

Eve girerken tedirgindi, koridordan içeri doğru kafasını uzatıp içeriyi kolaçan etti. Dördüncü kattaki evin salonundaki perdeler açıktı, kocaman pencere doğrudan denize ve körfezin öbür tarafındaki Kumla'ya, Narlı'ya, İğdealtı'na bakıyordu. Mantosunu çıkarıp askıya astı. Ben çekyatın ortasına oturup kollarımı çekyatın arkasına uzattım. İlk kez yalnızdık bebeğimle. Önce etrafa bakındı ürkek bir ceylan gibi. "Çay var, demleyeyim mi?" dedi. "Boşver" dedim. Erkeğiyle bir evde yalnız kalınca ne yapacağını bilememiş, aklına hemen ona hizmet etmek gelmişti. Gelip karşıdaki tekli koltuğa oturdu. Yüzüne bakıyordum, gözlerini kaçırıyordu. Karşısında bacaklarını açmış kollarını iki yana uzatıp kaykılmış bir adam yokmuş gibi sağa sola bakınıyordu. 'Biraz bekleyeyim ürkütmeden' dedim içimden. Az sonra yüzüme bakabildi. "Gelsene yanıma" dedim. Yine ne yapacağını bilemedi. Sonunda geldi yanıma, dizleri bitişik eğreti bir şekilde oturdu kanepeye. Sonraki haftalarda o kanepenin aşk yatağımız olacağından habersiz ne yapacağını bilmez şekilde oturuyordu. Elimi türbanının üstünde dolaştırmaya başlayınca gözlerini kapattı, dudaklarını ısırmaya başladı. Sikim yavaştan kalkmaya başlıyordu. "Yaklaş bana!" dedim. Artık kumandayı ele alma vaktim gelmişti. Biraz kaydı bana doğru. Kendime çekip göğsüme yatırdım ve kollarımın arasına aldım. O da elini belime uzattı. Başını kaldırıp dudaklarını öpmeye başladım. O da karşılık veriyordu artık bu öpüşlerime. Sonra kendini geri çekti, burnunu ovalamaya başlayıp "sakalların batıyor" dedi çocuksu bir ifadeyle. Güldük ikimiz de. "Canım benim deyip kucağıma doğru aldım. Artık kalçaları sol bacağımın üstünde kucağımdaydı.

Yavaş yavaş gömleğinin düğmelerini çözmeye çalıştım. Yine elimi tuttu engellemek için. Bu sefer elini alıp bacak arama götürdüm. Elini çekmeye çalıştı ama sikimin üstünde tuttum elini. Sikim nasıl sertleşmişse aynı sertlikle bakıyordum yüzüne. Mudanya'da denize karşı bir kanepede kucağıma oturmuş sikimi avuçlarken direnci kırıldı, yelkenleri indirdi. Eliyle pantolonun üstünden sikimle oynamaya başladı. Gömleğinin düğmelerini çözdüm, gömleğini çıkardım. İçinde pazardan alındığı belli bir siyah sütyen vardı. Tek elimle açtım sütyenin kopçasını, sütyen aşağıya düşünce o kocaman memeleri artık karşımdaydı. Daha önce kimsenin ellemediği göğüslerini yumuşak şekilde okşamaya başladım. Kuş kafesteydi artık ama yine de ürkütmemek gerekiyordu. O da sikimi avuçluyor elini ileri geri oynatıyordu. Göğsünün tekine yumuşak bir öpücük kondurdum ve yalamaya başladım. O sırada kafasını arkasına atıp inlemeye başladı. Elimle o kocaman göğsünü avuçlayıp daha bir şehvetle ağzıma aldım. Az sonra dayanamadı zangır zangır titreyerek ilk orgazmını yaşadı. Kendinden geçmiş nefes nefese kalmıştı. Bir erkekle ilk yakınlaşmasıydı bu. Başını boynuma dayayıp soluklandı biraz. Kendine gelince benim gömleğimin üstten iki düğmesini açıp elini kıllı göğsüme soktu. O da göğsümü öpüyor yüzünü göğsüme gömüp kokumu içine çekiyordu. Önce gömleğimi çıkardım. Atletimin arasından çıkan göğüs kıllarımda yattı biraz. Yaşadığı orgazma teşekkür etmek ister gibi seri şekilde göğsümü öpmeye okşamaya başladı. Kolumu okşuyor ellerini kıllarım üstünde gezdirip erkeğini tanımaya çalışıyordu. Artık o başını açma vakti gelmişti. Türbanını çözdüm ve kahverengi saçlarını ilk kez gördüm. Göğüslerini saçlarından önce görmüştüm.

Kalp atışları biraz sakinleşip ellerimi bacaklarında, sonra da bacak arasında gezdirmeye başlayınca şiddetle kapattı bacaklarını. "Lütfen!" dedi, "daha hazır değilim". "Tabii canım, sen istemiyorsan daha ileri gitmemiz gerekmez. Sen ne zaman hazır hissedersen o zaman" deyince rahatladı. Göğsüme öpücük kondurup başını göğsüme yasladı ama ardından aklına geldi elini yine sikimin üstüne koydu.

"Benim ufaklığı da serbest bırakalım mı artık?" dedim. Kucağıma oturduğundan beri pantolon üstünden hissettiği yarrağımı daha yakından tanıma vakti gelmişti. Kucağımdan kaldırdım. "Otur" dedim yere. Önümde, bacaklarımın arasında yere oturdu. Kemerimi çözüp pantolonumu sıyırdım ayağımdan, çıkarmama yardım etti. Sikim beyaz donumun içinde çadır kurmuştu. "Donumu çıkar" dedim. Çekine çekine iki elini donumun kenarlarındaki lastikten geçirip donumu aşağı sıyırdı ama sikime takıldı donum. Eliyle donu kurtarırken ilk kez çıplak sikime dokundu ve sikim ortaya çıktı. Meraklı gözlerini dikti sikime. Henüz dokunmaya cesaret edemiyordu. "İlk kez görüyorsun de mi?" dedim, başını aşağı yukarı salladı. "Tut hadi onu" dedim. Sikimi avuçladı. Sonra heyecan yapıp apış arama sarıldı. Sikim saçlarına değiyordu; kasığımı, kıllı bacaklarımı öptü. Derin derin nefes alıp kokumu içine çekti. "Oynasana sikimle" dedim. Nasıl yapacağını gösterdim. Küçük elleriyle sikimi sardı ve aşağı yukarı oynamaya başladı.

Çok keyifliydi bakire bir kızın eline sikimi vermek. Onun o saf hayalleri beni de tahrik ediyordu. "Ucunu öpsene" dedim. Endişelendi önce. "Bilmiyorum nasıl yapacağımı" dedi. "Merak etme hepsini yavaş yavaş öğreteceğim sana." dedim. Önce sikimin başına öpücük kondurdu. Sonra dondurma gibi yalattım. Benim keyif aldığımı gördükçe daha bir hevesle yalıyordu. "Şimdi ucunu ağzına al ama dişlerini değdirme dudaklarınla sar sikimi" dedim. Çabuk öğreniyordu. Bir iki kez dişleri değdi ama hemen ağzını siktirmeyi öğrendi. Sikim günlerdir beklediğim bu buluşmanın ve şu bakire ağzı ilk kez sikmenin hazzıyla çok sertleşmiş, taşaklarım aşırı şişmişti. Elimi saçlarına koyup yavaş yavaş bastırıp hoş bir ritimle ağzını sikmeye başladım. Karşımda başka bir kadın olsaydı köküne kadar sokup sertçe siker ve gırtlağına boşalırdım ama ürkek bir kuş vardı şimdi karşımda. Biraz daha sikip "geliyorum" deyip çıkardım sikimi ve boşalmaya başladım. Çok zevk almıştım Kübra'nın bu ilk ağzına almasından. Dölümün birazı boynuna bir parçası da pantolonuna geldi. Huzurla dinlenme sırası bendeydi. Gözlerimi kapatmadan önce yüzüne baktım, başarmış olmanın gururu okunuyordu gözlerinde.

Kalkıp yanıma oturdu ve koca memelerini bedenime bastırıp başını göğsüme koyup sarıldı bana. Başını öpüp "çok iyiydi aşkım" dedim. Daha da sert sarıldı bana.

Kendime gelince kanepeyi açtım, kanepeye uzandık, ben tamamen o yarı çıplak bir halde. Çekingenliği gitmiş o ara ara gözlerinde gördüğüm ışık sanki kalıcı olarak oraya yerleşmişti. "İlk kez bir erkekle böyle bir şey yaşadım ve çok zevk aldım" dedi. "Daha ne zevkler yaşayacağız seninle bebeğim" dedim. "Biliyor musun bir erkeğin yanında da ilk kez başımı açıyorum" dedi. "Sanki karşıdaki denizin kokusu saçlarıma nüfuz ediyor gibi. Evet, biraz korkuyorum ama öbür yandan çok da keyif alıyorum." İzlediği film ve dizilerde kadınlarla erkeklerin yakınlaşmalarını gördükçe hep aynı şeyleri o da yaşadığını hayal edermiş.

"Seni markette alışveriş yaparken gördüğümde o filmlerdeki sahneler gelirdi aklıma. Benimle ilk konuştuğunda bacak aramda bir ıslaklık hissettim ve aşırı utandım. Sanki herkes benim ıslandığımı anlamış gibi kızardım" dedi. Ben çok az cevap verdikçe Kübra iyice kendini açıyordu. Yarım saat boyunca kendisini, hayata bakışını, sevişirken ne hissettiğini anlattı. "Artık gitmemiz lazım" dedi. Aslında bir sefer boşalmak bana yetmemişti ama Kübra'yı korkutmamam gerektiğini anlamıştım. O banyoya gidip üstünü başını düzeltirken ben de giyinmeye başladım. Az sonra elinde tuvalet kağıdıyla gelip yerdeki dölleri temizledi. "Bir dahakine yanımda çarşaf getireyim, elalemin evinde ortalığı batırmayalım" dedi. Güçlü, istediğinden emin bir kadın çıkıyordu Kübra'nın içinden. "Tamam aşkım dedim kapattığım kanepede kucağıma oturtup. "Uzun uzun öpüştük. Boynunu, yanaklarını, dudaklarını öptükçe beyaz sabun ve gençlik kokusu doluyordu içime. Onu evine yakın bir yere bıraktıktan sonra kendi sıkıntılı evime dönmek beni çok üzmüştü.

[alpercankus]

[alpercankus]

mia is good girl!

miagoeswild!

[alpercankus]