bayanitici

[bayanitici]

[bayanitici]

[bayanitici]

Ailecek zombiye dönüşsek annem yine değişmez. Önce bayat insanları yiyin ziyan olmasın der.

[bayanitici]

[bayanitici]

Galeriyi temizlerken duraksayıp kalınan fotoğraflar.

[bayanitici]

güzel bir film izleyip 1 hafta etkisinden çıkamamaya ihtiyacım var

[bayanitici]

Ciddilik seviyem.

[bayanitici]

Arkadaşı üzgün olduğu zaman ne yapacağını bilemeyen insanın samimiyeti

[bayanitici]

Şey yap mesela benden uzak dur

[bayanitici]

Dünyayı güzellik kurtaracağı için benlik bi olay yok

[bayanitici]

[bayanitici]

[bayanitici]

en sevdiğim seyahat burnumun dikine gitmektir

[bayanitici]

"Küçük de olsa, dışarıdan gelecek bir olayın hayatımı değiştirmesini bekliyordum" demiş Dostoyevski. Özetlemiş.

[bayanitici]

Ya millet romantik film izleyip acaba beni böylesi bulurmu diye düşünüyo bense the walking dead izleyip zombi istilasına karşı taktik geliştiriyorum

[bayanitici]

aynı anda onlarca şey hissedip ama kimse anlamasın diye bomboş, hissiz biriymişim gibi davranmak beni hasta etti.

[bayanitici]