Denizlerin, en derininden gelen ölü su taneciklerinin karanlık hüznü.
Don't wanna be here? Send us removal request.
Text
neden boyle oldugumu bilmiyorum. her sey konusunda cok boslukta hissediyorum. insanlardan korkuyorum, biraz. gidebilecek her yer dar gelecek gibi. aslinda kendime dar geliyorum. kendi bedenime sigamadigimdan, gidebilecegim her yerde kendimi arayisim ve gitmenin ozgur hissettirmesi gerekiyormus gibi gelmesi. sorun nerede oldugum degil. kim oldugum. belirsizliklere sigamiyorum. basarisiz olmaya katlanamiyorum ve kendimi bilmek ve ben olmak en zoru su an sanirim. yavas yavas tuketiyor beni. hep bir yarim kalmislikla karsilasiyorum. hicbirini tamamen tamamlayamiyorum. tam duzgun yapamıyorum. yarim. ruhum gibi yarım. yetemeyecek kadar yarımım. o kadar yarım ki yaptigim her sey yarım kaliyor. daha kotusu, tam oldugunda ne yapilir bilmiyorum.
0 notes
Text

Çünkü yüzünü gördüğüm sürece, gündüzdür benim için gece. William Shakespeare / Bir Yaz Gecesi Rüyası
846 notes
·
View notes
Text
kalbim agriyor. en azindan bir kalbe sahip oldugumu biliyoruz artik. ne aci
2 notes
·
View notes
Text
yine buradayım. donup dolasip geldigim o yerde. ama sana yemin ederim, ne kadar inanmayacak olsan da
ben kötü biri degilim.
ozur dilerim.
0 notes
Text
hic bu kadar caresiz hissetmemistim. hic. bu kadar. caresiz. hissetmemistim. hayatımda degil belki ama son zamanlarda. bu kadar caresiz hissetmedim. gokyuzunu goremiyorum. kapali kapilarin ardinda kalmis gibi degilim bu sefer. ne giden ne kalan. bu sefer carpilan o kapali kapilardan biriyim sanki.
kalbimin icini bir kurt kemiriyor, yavas yavas ruhumu emiyor ama hicbir sey olmayacagini biliyorum. beynimdeki cigliklar susmuyor. bu kadar korku bu kadar kaygi. o kadar karanliktayim ki bu sefer kendimi taniyamiyorum.
1 note
·
View note
Text
yazmayı neden bıraktım?
hayal kurmayı, dans etmeyi, kitaplari, dusuncelerimi...
sicak bir kahveyi. heves etmeyi. konusmayi.
izlemeyi, hissetmeyi.
kendimi.
kendimi neden bıraktım?
bu kadar mi cumlelerim, bittigim, gittigim nokta burasi mi sahiden?
kimsin sen?
2 notes
·
View notes
Text
senden nefret ediyorum. tanimasam dahi. olmak istedigim o yerde olmandan nefret ediyorum. hak ettigim yerde olamamaktan ve kendimi surekli hayal kirikligina ugratmaktan nefret ediyorum. basarisizligi buram buram hissetmekten nefret ediyorum. herkes o basariyi tatmis bir sekilde hayatina devam ederken sıkışıp kalmaktan nefret ediyorum. seyirci koltuklarindan nefret ediyorum en cok da. bilete dahi sahip olmadigim koltuklara para oduyorum. hirsimin kendime zarar vermesi bile iyi hissettiriyorken sadece bununla kala kalmaktan nefret ediyorum. mukemmel olmayi bu kadar isterken nasil bu kadar çaba gosteremezsin? nasil bu kadar yanından bile gecemezsin? oldugun kisiden nasil bu kadar uzak kalabilirsin? bazen nefret ediyorum. hirsim bedenime sigmiyor ama biliyorum baskalarindan her ne kadar nefret etsem de seviyorum. affediyorum. kimseden uzun sure nefret edemiyorum ben. kendime kızıyorum. kendimi affedemiyorum. herkes kin tutamadigimi soyluyor, bir tek kendime gelince kinim her zerremde yayiliyor.
1 note
·
View note
Text
aynanın karsisinda kendine defalarca bicak dogrultmak. bicaklar cok uzak kaldiginda sozler devreye girermis. ruhla beden arasinda ki en temel fark, konusmak kolay ama zor olan kendini yaralamak. ruhun yoksa bedenin cop. bazen ne olursa olsun bedenin cop. midem o kadar bulaniyor ki bazi zamanlarda sebebi bedenine girenler mi ruhunun bedenine yetmeyisi mi? cikarmak istediklerin var aklindan, ruhundan, bedeninden... los isik tam gozlerimin icine vururken her aynanın karsisina gectigimde oysaki ne kadar korkak olduğumu tekte fısıldıyor bana. kusmak istiyorum ama o bosluk nefesimi hizlandirmaya yetiyor adeta. ruhumdan o kadar koptu ki duygular boslugu somut seylerle kapamaya calisiyorum. ruhunu tatmin etmeye yetiyor, bedenine kabusu yasatiyor. doldurdugun gibi bosaltamiyorsun. bir adim atinca duramayacagini biliyorsun. korkmak diyorum bazen... en temel duygum, belki de beni bir suru seyden o koruyor.
0 notes
Text
kendine sarilmak. sarildigin anda sirtindan bicaklamak.
1 note
·
View note
Text
okyanuslardan korkarim mesela. en cok onlar beni cagiristirir oysaki. yazdigim tum paragraflar onadir. denizler zaafimdir. kullanici ismime, fotografima bile katacak kadar cok zaafimdir. ama korkarim iste. yanina dahi yaklasamam.
0 notes
Text
korkuyorsun. korkuyorum. yollar cok karanlik, uzak, karmasik ama ben benden korkuyorum. yollarin ne onemi var sen sende degilken.
0 notes
Text
kirik. kayip. aptal.
seni hic affedemedim. bu gece ilk defa itiraf ediyorum ama seni hic affedemedim. rol yaptigim icin ozur dilerim.
0 notes
Text
soylesene ben, beni taniyor muyum ki? kendini kandirmak her seyden kolay degil mi? yalan soylemek. once kendine. kalbini saklamak. ruhunu saklamak. hissettirdiklerini saklamak. kalp kirmak. hicbir zaman kendi kalbini kirmak kadar az acitmadi. hatalar. pesini birakmadigini biliyorsun. hata yapmaktan nefret etmene ragmen ardini birakmiyorsun. mukemmel olmak istiyorsun ama hiclikten uzaklasamiyorsun.
ben beni tanimiyorum. gozlerimi kapattigimda karanlıktan degil göz kapaklarimdan korkuyorum. insanlar gidecek. sen kendinle kalacaksin. ve hicbir sey bu kadar yabanci hissettirmeyecek.
kendimi tanimak isterdim ben ama belki de hala dusundugum kisi oldugumdandir bu kacislarim. o da hep kacardi. kovalayan olmayana kacmak sonsuzdur. ve sen bir labirentin icinde cikislardan kacmak icin dogmussun.
0 notes
Text
uzun bir yokustan sonra eve donmek gibi hissettiriyor. ev hicbir zaman ev olmamis oylece bosluga sarilmis gibi.
0 notes
Text
Yorgunum.
Sözlere de gerek yok aslında. Ben bir yazmayı bilirim, onlar da gömülü sanki yıllardır. Küçük bir odadayım, güvenli limanım olan.
Özgürlüğe takıntılıyken nasıl tutsak hale geldik, anlatsana.
Bedenine tutsaksin, ruhuna düşman. Bedenine düşmansın, ruhundan tutuklanan. Kalbimin fazla hızlı atması mi yaralayan, yoksa yavaş atması mı? Sesler, sözler susmuyor. Yalnız kalmak istiyorsun, yalnızlıktan korkuyorsun. Eskiden vazgeçiyorum, kopamıyorum. Halatlar kesiyor bileklerimi, avuç içlerim onları istiyor. Tutarsa kesiyor. Bıraksalar anılar bileklerime dolanıyor. Kalbim dört nala koşuyor. Ruhum susmuyor. Çığlık atmak istiyorsun, dilin lâl.
Kimsen yok gibi, biliyorsun.
Yalanlardan haz etmiyorsun. Onaylamadığın ne varsa yapıyorsun. Daha fazlasını istiyorsun. Yıllar geçtikçe azalıyor. Aynalardan kaçıyorsun, ama ruhunu unutuyorsun. Kalbin karanlık bir köşede,
çıkmak istiyor.
Vazgeçmiyor.
Ait olduğu bedeni unutuyor. Hiç görmediği beden için çabalıyor, sen göre göre kılını kıpırdatmıyorsun.
Yıllar önce söylenen sözler geri dönüyor.
Korkaksın.
Oysaki ışıkları açmak cesaret edemediğin. Lambanın düğmesi baş ucunda.
Yorgunsun.
4 notes
·
View notes
Text
ne kadar da korelmis kalemin. artik sadece susuyorsun cunku. hatırlasana, bizim icin konusmak hep ya kalemlerle ya klavyeyle oldu, harflere basip dururduk surekli. Ama dilimiz kapaniydi o harflerin. eskiden o keskin cumleler senin agzindan cikardi. Ama simdi onlar bile bize cok uzak. konusmayi birak yazmak bile yorucu. o yuzden silip duruyorsun yazilanlari. artik ne oldugunu bile bilmiyorsun. yalnizca o kadar sıkısmıssın ki ne yapacagini sasiriyorsun, hareket etmek bu denli zor iste. yeniden bir yola baslamak isterken o yolu en basindan tekrar gidip geliyorsun. bu yol degil. sayisini bildigin kaldirim taslarini yeniden saydiginda rakam degismeyecek. artik gectigin yollarin manzaralari yalnizca gorulmus yerlerden ibaret. birak artik. avucun gibi bildigin yerleri istersen on defa gec, kaybolmak bile artik yeterince kayip hissettirmeyecek. kayip degilsin, kendini ariyorsun yalnizca bagira cagira. oysa sen sendesin, bunu unutuyorsun. kendimi arayayim derken asil seni arkanda birakiyorsun.
3 notes
·
View notes