edebiyat2009
edebiyat2009
Rus Edebiyatı
1 post
Don't wanna be here? Send us removal request.
edebiyat2009 · 1 year ago
Text
Rus Edebiyatı
Edebiyat tarihine damga vurmuş pek çok millet, dönem ya da yazar olmuştur. Bence en önemlilerinden biri Rus edebiyatıdır. 
Rus edebiyatı klasikleri, günümüzün hala popüler kitaplar arasındadır. Rus edebiyatı eserlerini okurken uzun ve detaylı betimlemelerle anlatılanları adeta yaşıyormuş hissine kapılırsınız. Karakterlerin kafa karıştıran isimleri, entrika dolu olay örgüsü ve detaylı, uzun betimlemeler Rus edebiyatı klasik eserlerinin olmazsa olmazı diyebiliriz.
Rus edebiyatının bana göre en değerli iki ismi Fyodor Mihayloviç Dostoyevski ve Lev Nikolayeviç Tolstoy'dur.
DOSTOYEVSKİ
Tumblr media
Fyodor Mihayloviç Dostoyevski (1821-1881): Rus ve dünya edebiyatının en büyük yazarlarından biridir. İlk romanı İnsanc��klar 1846’da yayımlandı. Ünlü eleştirmen V. Byelinski bu eser üzerine Dostoyevski’den geleceğin büyük yazarı olarak söz etti. Yazar 1849’da I. Nikolay’ın baskıcı rejimine muhalif Petraşevski grubunun üyesi olduğu gerekçesiyle tutuklandı. Kurşuna dizilmek üzereyken cezası sürgün ve zorunlu askerliğe çevrildi.
1857 yılında resmî hakları iade edildi ve kitap yayımlama izni verildi. 1861-1862 yıllarında yayımlanan Ölüler Evinden Anılar eseriyle eski ününe tekrar kavuştu.
Sürgün sonrası dünya görüşünde köklü değişiklikler yaşayan, Slavofiller’e yakınlık duyan Dostoyevski, kardeşiyle birlikte yayımladığı Vremya ve Epoha dergilerinde de bu görüşün propagandasını yaptı.
Dostoyevski geçim sıkıntısı yüzünden 1866’da aynı anda iki roman üzerinde çalışmak zorunda kaldı: Pek çok kez yazarın “her şeyini” kaybetmesine neden olan kumar bağımlılığını ele aldığı Kumarbaz ve “bir suçun psikolojik tasviri” dediği, yazarına ölümsüz bir ün sağlayacak Suç ve Ceza.
Kumarbaz’ı dikte ettirmek için tuttuğu stenograf Anna Grigoryevna Snitkina ile 1867 yılında evlendi ve çift 1871 yılına kadar Rusya dışında yaşadı. 1868 yılında Cenova ve Floransa’da kaleme aldığı Budala eseri yayımlandı. Budala için şu sözleri söylüyordu yazar: “Romanın ana fikri olumlu, güzel bir insanı tasvir etmek. Oysa zamanımızda bundan daha zor bir şey yok dünyada.”
1871’de ülkesine döndü. Dresden’de yazmaya başladığı ve 1872’de yayımlanan Ecinniler romanı sayesinde ünü iyice artmıştı. Son büyük romanları Delikanlı (1875) ve yazarın felsefi, dini fikirleriyle dünya görüşünün belki de en yüksek sanatsal değerine ulaştığı Karamazov Kardeşler’dir (1879-1880).
Dostoyevski 1881’de hayata veda etti.
Eserleri:
İnsancıklar (1846)
Öteki (1846)
Ev Sahibesi (1847)
Beyaz Geceler (1848)
Netoçka Nezvanova (1849)
Amcanın Düşü (1859)
Stepançikovo Köyü (1959)
Ezilenler (1861)
Ölüler Evinden Anılar (1862)
Yeraltından Notlar (1864)
Suç Ve Ceza (1866)
Kumarbaz (1867)
Budala (1869)
Ecinliler (1872)
Bir Yazarın Günlüğü (1873)
Delikanlı (1875)
Karamazov Kardeşler (1881)
Okuduklarımın 2 tanesinden ayrıntılı bahsetmek isterim; "Amcanın Rüyası" ve "Ezilenler".
Amcanın Rüyası: Saf ama zengin Prens K'nin Mordasov vilayetine gelmesi ile başlar. Vilayetin her zengini Prens K'yi kendi evinde ağırlamak ister. Ama Maria Aleksandrovna buna izin vermeyecektir. Prens K Maria Aleksandrovna' nın evine geldiğinde onu kızı Zinayda ile evlendirmek ister. Ama Zinayda bu sırada başka bir adamdan da evlilik teklifi almıştır. Olaylar Maria Aleksandrovna 'nın entrikalarıyla devam eder. Acaba Prens K'ye ne olacaktır?
Ezilenler: Küçük yaşta yetim kalan Vanya isimli genç bir yazarın yaşlı adamla köpeğinin üst üste ölümlerine tanık olur. Daha sonra yaşlı adamdan boşalan eve yerleşir. Vanya küçük yaşta yetim kaldıktan sonra köyün kahyası tarafından yetiştirilmiştir. Üniversite okurken köyün sahibi kahyaya iftira atıp dava açar. Kahya ve ailesi şehire taşınmak zorunda kalırlar. Ama kahyanın kızı toprak sahibi prensin oğluna kaçar. Bir süre sonra Vanya'nın evine küçük bir kız gelir ölen yaşlı adam ve köpeğini sorar ve annesinin öldüğünü söyler. Acaba küçük kızın ve annesinin sırrı nedir?
TOLSTOY
Tumblr media
1828 yılında asil bir ailenin çocuğu olarak doğmuştur. Küçük yaşlarda anne ve babasını kaybeder. Çocukluğunda halaları tarafından yetiştirilmiştir. Tolstoy gençlik çağına geldiğinde ise doğu dillerini öğrenmek ister. Bu nedenle Kazan Üniversitesi’ ne gönderilir fakat okulu bitirmeden bırakır.
Hukuk Fakültesi’ne geçiş yapar burada da aradığını bulamaz. Yaşadığı malikaneye geri döner ve üç yıl kadar burada kalır. Bu sırada ilk gerçekçi hikayelerini yazar. Orduya katılır ve Kırım Savaşı’na gider. Daha sonra askerlikten ayrılır. Ruhsal çalkantıları yine de hafiflemez ve bir Avrupa gezisine çıkar. Almanya, Fransa ve İsviçre’yi gezer. Yurduna dönüp malikanesine yerleşir. Köyünde bir okul kurar ve burada eğitim vermeye başlar. 1862 yılında Sophie Behrs ile evlenir.
Evliliğinde toplam 13 çocuğu olur fakat 5 tanesini kaybeder. En önemli eserleri olan Savaş ve Barış, Anna Karenina karısının da desteği ile yazılır. 1877 yılından sonra yaşadığı buhranlı dönem onu sofuluğa yaklaştırmıştır. İki yıl boyunca dindar bir hayat sürmüştür. Tolstoy sahip olduğu serveti köylülere dağıtmıştır.
Bu şekilde soylu bir kişiden köylüye dönüşmüştür. 1880’den sonra ise kiliseyi reddettiğini açıklayan eserler yazmıştır. Bunlarda biri üç büyük eserinden biri olan diriliştir. 1901 yılında kilise onu bu eserler nedeniyle aforoz etmiştir. 1902’ de ise ruhsal bunalımlarına zatürre te��hisi eklenmiştir. Hasta düştükten sonra Astapovo’ da tren istasyonunda zatürreden ölür. Öldüğünde 82 yaşında olan Tolstoy hayatı boyunca büyük sıkıntılar yaşamıştır.
Eserleri:
Çocukluk (1852)
İlk Gençlik (1854)
Sivastopol serisi (1855)
Gençlik (1857)
Aile Mutluluğu (1859)
Kazaklar (1863)
Savaş ve Barış (1859)
Anna Karenina (1877)
İtirafım (1880)
İvan İlyiç'in Ölümü (1886)
Kroyçer Sonat (1889)
Efendi ile Uşağı (1895)
Diriliş (1899)
Hacı Murat (1904)
Her İyilik Ondan Gelir (Tiyatro Oyunu) (1910)
Okuduklarım arasından bahsetmek istediğim dört kitabı; "İnsan Neyle Yaşar", "Aile Mutluluğu", "Kafkas Tutsağı" ve "İvan İlyiç'in Ölümü".
İnsan Neyle Yaşar: İnsanlara öğüt veren altı tane kısa öyküden oluşmaktadır. İyilik-kötülük, yaşam-ölüm, cimrilik-kanaatkarlık benzeri karşıtlıkları ele alır.
Aile Mutluluğu: Küçük yaşta babasını daha sonra da annesini kaybeden genç bir kız kendisinden yaşça büyük aynı zamanda anne ve babasının arkadaşı olan bir adama aşık olup evlenir. Acaba bu evlilik hayatını nasıl etkileyecektir?
Kafkas Tutsağı: Kafkas Savaşı'nı anlatan dört kısa öyküyü içerir. Bu öykülerde savaşın kötülükleri anlatır.
İvan İlyiç'in Ölümü: Yüksek rütbeli bir yargıcın ölüm döşeğinde iken hayatı ile ilgili pişmanlıklarını anlatır. İvan İlyiç her ne kadar dolu bir ömür yaşadığını da düşünse aslında hep başkalarının hayallerini gerçekleştirmiştir ve bunu ancak ölüm döşeğinde farkeder.
0 notes