Don't wanna be here? Send us removal request.
Text
Lilith
Lilith, Hristiyanlıkta ve Musevilikte önemli yeri olan bir kadındır. Bu kadın bazıları tarafından ilk feminist olarak adlandırılır.
Tanrı Adem ve Lilith'i yaratır. Lilith, Havva'dan önce vardır. Lilith, tıpkı Adem gibi topraktan yaratıldığı için Adem'e eşit olduğunu düşünse de Adem böyle düşünmez ve bu ikisi sürekli kavga ederler.
Lilith artık Adem'le olmak istemeyip dünyaya gelir ve burada Semael isimli cinle birlikte olarak günde yüz çocuk yaparlar.
Adem Lilith olmadan yaşayamayacağını düşünür ve tanrıya yalvarır. Tanrı da Lilith'e üç meleğini yollayıp ondan dönmesini ister yoksa melekler günde yüz çocuğunu öldürecektir. Lilith reddeder ve melekler onun çocuklarını öldürür. Bu acıyla lilith insan yavrularına, hamilelere ve doğum yapanlara düşman olur.
Yakınında üç meleğin ismi veya sureti olan çocuklara ise dokunamamaktadır.
Tanrı ise Adem'e, onun kaburgasından Havva'yı yaratır.
0 notes
Text
Ramstein Hava Kazası
Rammstein grubu, bu aralar dinlediğim ve oldukça da ünlü bir Alman gruptur. Müziklerini keşfederken isimlerinin bir yer adı olan Ramstein’den geldiğini öğrendim. Bu yerin özelliği ise 28 Ağustos 1988 tarihinde bu yerde uçak gösterisi yapılırken bir kaza olması ve üç pilotla beraber yerdeki 67 kişinin ölmesi. Rammstein grubu ise grubun ismine bir m harfi daha eklemişler ki isim karışıklığı olmasın.
Üç uçak havada gösteri yaparken çarpışıyorlar ve uçaklardan birisi seyircilerin üzerine düşüyor. 350.000 seyirci olay yerinde ve 450 kişi yaralanıyor. 70 kişi de ölüyor.
Rammstein’in de bunun hakkında bir şarkısı var ve şarkının adı da Rammstein.
Sözlerinden birkaçı şöyle:
Ein mensch brennt-Bir adam yanıyor
Fleischgeruch liegt in der Luft-Et kokusu havada süzülüyor
...
0 notes
Text
Yazı
Her insanın yaşadığı hayat birbirininkinden farklıdır. Her bireyin başına gelenler ayrı ve biriciktir. Zaten aynı olmasını düşünmek dahi absürt bir durum olurdu. Bu duruma ayrı genetikler de eklenince yaşayan her insanın birbirinden değişik bir hayat hikayesi oluyor. Yaşayan ve yaşamış olan yaklaşık yüz milyar insanın yüz milyar tane hikayesi olduğunu düşünmek gerçekten ilginç olsa da aslında bu kadar çok insanın yaşamış olması hem insanın değerini hem de hikayelerinin değerini azaltıyor.
Öncelikle şunu belirtmek istiyorum: Dünyada yaşayan 7 milyar insan varken benim ne farkım var? Benim hikayem veya direkt ben niye ilginç olayım ki? Sorun da burada başlıyor. Değer göreceli bir olgudur. Bir karınca düşünebilseydi önce kendisini, sonra kendi türünü daha çok önemserdi yüksek ihtimalle. İkinci Dünya Savaşı'nı bilse sadece üzülürdü ama karıncalar ölse duyacağı üzüntüyü duymayabilirdi. Bu karınca örneğimde demek istediğim şu: Tekil bireyler kendisine oldukça fazla önem verirler ancak başka birisi tarafından bakıldığında o diğer kişilerin önemi az olmaktadır çünkü dünyada o insanlardan 7 milyar tane daha vardır.
Her insan tek tek değerli olabilir tabi ki ancak toplumsal açıdan baktığımızda bizim önemimiz çok azdır. Biz istifa etsek yerimize birisi muhakkak geçecektir. Biz para harcamasak ekonomi etkilenmez bile. Buna rağmen her insanın kendini değerli sanması üzücü bir durumdur. İnsana değerini ancak kendisi verebilir çünkü başkaları zaten o insana değer vermemektedir.
Bu açıdan bakılınca hiç bir şey olamamış insanların kendisini önemli sanmaması gerekmektedir çünkü değildirler ve kendini bir şey sanmak gelişime engel itici bir histir. Bunun engellenmesi için insan hem kendi kendine hem toplumda ne kadar önemli ve değerli olduğunu iyi analiz etmeli ve buna göre tavır takınmalıdır.
0 notes
Text
Otur Otur Sıkıldım
Evet, başlıktan da anlaşılabileceği üzere evde mal mal oturmaktan sıkıldım. O kadar sıkıldım ki tumblr hesabı açıp kendi kendime bir sürü mesajlar paylaşıyorum. Bu yazının ana fikri evin sıkıcı olduğudur bunu şimdiden söyleyeyim. Dışarı çıkınca evi özlesem de bu tamamen apayrı bir konu bunu da belirteyim.
Sabah uyandım ve boğazım ağrıyordu bunu fark ettim. Boğaz ağrısı aslında değişik bir acı türü. Kendi başına çok acılı değilken su içince acıyor mesela. Tam filmi yazılmalık konu, gerçi yediği yemek kül tadında olan bir mitoloji kahramanı vardı o ayrı.
Yatakta yarım saat telefonla oynadım ve fark ettim de acıkmışım, kalktım ve babama yemek yaptırdım yedim. Annemin misafirlere yaptığı yemeği yiyemedim çünkü yemek misafirlereymiş vay anasını. Sonrasını hatırlamıyorum misafirler falan geldi onlarla takıldık.
Şimdi misafirler gitti ben evdeyim ve yapacak işim yok, tumblr da kendi kendine yazı yazmak için müthiş bir yer, bu yüzden ben de bunu yapmaya karar verdim.
Ana sayfaya girdiğimde bir sürü aşk acısı içeren saçma sapan gönderi gördüm ki bu tarz muhabbetler beni tiksindirir. Bu açıdan tumblr aslında bir metin2, wolfteam, pikaçu gibi; hayat emen gereksiz bir yer ancak yapacak bir işim olmadığından ben de dedim ki bırak hayatımı emsin.
Bu arada haftaiçi 4 gün dersimi 8.40a koyan okulumun amına koyayım. Rektör inşallah her gün 6 saat uyumak zorunda kalır sonsuza kadar (veya benim derslerim iyi hale gelene kadar).
Bunun dışında 4 saat sonra yatıp zıbarırım gece hayatının amk uyku düzenine alışmam gerek. Kahrolsun fabrika düzeniyle işleyen kapitalist üniversiteler, yaşasın geç kalktığımız üniversiteler (ideoloji fark etmez).
0 notes
Text
Merhaba
Merhabalar, bugün ilk tumblr mesajımı yazıyorum ve bu işin nasıl olduğunu anlamaya çalışıyorum. Her ne kadar şu an takipçim olmasa da bi yerden sonra olacak diye düşünüyorum ve belki bu mesajı görürler. Milyonlarca kullanıcı hali hazırda tumblr'dayken zaten ben bu platforma ne katabilirim ki fazladan diye düşündüm ve cevabın hiçbir şey katamayacağım olduğunu anladım ama buna rağmen hebelehübeleatyarağı olarak bu sosyal medyaya katılmaya karar verdim.
İyi günler.
0 notes