itismejosephine

[itismejosephine]

Zeze...

Yalanı somun yaptın kötülüğe bulanmış lokmalarına...

Küfür ettin sana duyduğum saygıya...

Ateş ettin kalbimdeki sana...

Hem seni vurdun...

Hem beni...

Herkes vururdu da...

Zeze...

Sen...

Nasıl yaptın bunu...

Ne için...

Değdi mi...

Hoşçakal Zeze...

Yalan dünya senin...

Kainat benim...

[itismejosephine]

Ben...

Biz...

Sizi kendinizi yoketme savaşınızda bırakıyoruz...

Yanlız...

Dilediğiniz gibi ölebilirsiniz...

Yol bize...

Son size yakıştı...

[itismejosephine]

Bunu okuyan bir kadın var...

Yazdıklarımı...

Okuyunca bilge olacakmış...

Yazık...

Zeki kadın azdır gerisi hep kurnaz tilki...

Sen ikisine de ait değilsin...

İlelebet ebedi gerizekalılığını tak koluna...

Yurduna dön...

Sokaklara...

[itismejosephine]

Zeze...

Özgürlük...

Ve sen...

Kuşlar ve kanatları gibi...

Sen ki...

Dünden yaralı bir yüreği taşırsın...

Küçük elleri yaralı içindeki çocuğun...

Neşesi takas edilmiş belirsiz yarınlara...

Zeze...

Çocuklar masum mu...

Senin gibi...

Benim gibi...

Yürekleri kelebek ömrü mü...

Takas ettiği...

Aşk'a...

[itismejosephine]

Kendin ol...

Kendin...

Kanatların var...

Uçmak için...

Gökyüzüne bak...

Yıldızlarla konuş...

Bir dilek tut...

Bana ver...

Aynı yıldızın türküsü olsun...

Senin dilinde...

Benim dilimde...

Dileğini bahçendeki çiçeklere verdim...

Yağmur yağsın diye üstlerine...

Güneşi sen...

Ay'ı ben...

[itismejosephine]

Günün herhangi bir saati...

Gözlerimden nehirler akıyor...

Ruhum...

Bir kör karanlığa takılı kalan...

Ruhum...

Yeni yetme bir acı...

Ruhum...

Körpe bir keder...

Ruhum...

Acemi akşama...

Aklıma hiç gelmezdi gelmeyecek olan...

Geldi...

Gördüm gökyüzündeki kuşların bana bakışlarını...

Hayretle...

Üşüyerek uçtuk...

Sonsuz evrende...

Bir şey eksik...

Olmayan...

Bulunmayan...

Giderken ceplerine atmışlar...

Aşk'ı...

Bana bırakmışlar sonsuz yanlızlığı...

Çağlar süren sessizliği...

Ve...

Gitmişler...

Ben aynaya bakan yüzümle...

Başbaşa...

Bambaşka bir diyarda...

Kim bilir nelerin kol gezdiği...

Bir gri yağmur damlasında...

[itismejosephine]

Gitmemi istiyorsun demek...

Yüreğinden bir durak sonrası...

Yanlızlık...

Sana koşmak isteyen...

Sen ittikçe...

Sarılmak isteyen...

Yaramaz bir çocuğun utangaçlığını taşır yanlızlığım...

İstemeden kırar kalbini...

İstemeden sözcükler fırlatır sokağına...

Sokağın da sokak ha...

Karanlıkta yürürken orada...

Yanlızlığım çarpar bana...

[itismejosephine]

Gün bitiminde...

Adımlarım sana doğru...

Adımlarım...

Beni sana getiren atlı arabalar...

Sen gelmeyince...

Koşarak sana kavuşmak isteyen...

Bir orman düşün...

İçinde biz...

Bir de kurşuni sesler...

Bir okun saplanmasıyla sarsılan bir beden...

Adımlarım...

Bedenin...

Gün şafak oldu...

Ok elimde güneşe gülümsüyorum...

Yanımda sen...

Gülen...

Yüzümde aydınlık bir senle...

Yola çıkıyorum...

Rüzgar kolumda...

Ve biz...

Gün ortasında ateşe kanan içi yanan biz...

Vardık...

Denize...

Geldiğimiz yere...

Adımlarımızla...

Sessizce...

Gitme...

Seyredelim dalgaların neşesini birlikte...

Mavice...

Turuncu güneşin...

Turuncu güneşim...

Mavi deniz...

Turuncu güneş...

Kardeşçe...

[itismejosephine]

ŞEYTAN SOFRASI'NDA AŞK

Pek yakında...

Coming soon...

Written and Directed by Arzu Belbüken

Josephine Olabilmek adlı romanımdan...

Aşk...

Birlikte ölebilmekti...

Ve...

Josephine...

Herkes için öldü...

Sonsuza kadar yaşayabilmek...

Josephine olabilmekti...

[itismejosephine]

The Shadow Kingdom...

The King Shadow and his daughter Josephine...

Written and Directed by Arzu Belbüken

Josephine adlı romanımdan...

Hayatta kalabilmek...

Vazgeçmektir bazen...

Savaşmak meydanlarda...

Adil bir yaşam uğruna...

Vazgeçsek de...

Yüreğimizde bir arma...

Aşk...

[itismejosephine]

Don't forget the time we have toghether...

Don't forget me...

Remember my name for the rest of life show...

İt's me...

Josephine...

She was your in old old times...

İt's me...

Josephine...

To old times when you was mine...

[itismejosephine]

Aşk soldu...

Yine de...

Ben sakladım...

Herkesin gördüğü her yerde...

Sadece...

Yok...

Sende...

[itismejosephine]

Güneşi aramak gözlerinde...

Yordu beni...

Kanadım...

Acıdım...

Acım bir sokak çöplüğünde...

Yabancı gözlerinde yıldızlar kayıyor şimdi...

Dilek tutsam düşer yere...

[itismejosephine]

Gözyaşım tehlikelidir...

Boranlara karışır...

Terkeder seni...

Yanlız kalırsın...

Susuz...

Çöl kalbinle...

Yanlız...

Benim gibi...

Bir zamanlar yanlız bıraktığın gibi...

Eşsiz ve zamansızım...

Koca evrende...

Ben bir ev gördüm...

Sureti gizlimde...

Yolculuğum sürer...

Kim bilir...

Sürer gider belki de senelerce...

Varmak için o eve...

[itismejosephine]

Nothing Else Matters - Metallica - William Joseph feels the Rain

Gerçekten de aslında hiç bir şey olmadı...

Ağır yaralı olsak da yol bizi bekler...

Ölene kadar...

[itismejosephine]

[itismejosephine]

Yanlızlık...

Gün doğarken ve gün batarken...

Bir bıçak gibi saplanır kalbime...

Ufkun derinliğinde bir yer ararım kendime...

Sonsuzluğunda...

Bir zamanlar...

Evet...

Bir zamanlar...

Kalabalık ve neşeliydik...

Yıldızlar kıskanırdı bizi...

Şimdi...

Gidiyorum...

Gidiyorum...

Gidiyorum...

Sadece gidiyorum...

Sessizce...

Ben Josephine...

Uzun yolların kaşifi...

Yanlızlığın sevgilisi...

Bu dünyanın...

Tanrı misafiri...

Josephine.