lunilunaa-blog

[lunilunaa-blog]

ERTELEMEK

Saat 04.10 ve ben hala uyumadım. Çünkü her zaman olduğu gibi yapmam gereken şeyleri en sona bıraktım. Bugün güya izlemem ve incelemem gereken 11 film ve 2 kitapla ilgilencektim. Bütün gün yapmam gerekenlerin dışında alakasız şeylerle uğraştım ve hep erteledim.

Ertelemelerim sonucunda saat gece 2'ye geldiğinde yapmam gerekenlerden hiçbirini yapmamıştım. Bu yüzden bari filmlerden birini izleyeyim dedim. Filmi 2'de izlemeye başlayınca bu saatte haliyle yeni bitmiş oluyor.

Neden bilmiyorum ama hayatımın bir çoğu benim ertelemekle geçiyor. Bu benim farkında olduğum, düzeltmeye çalıştığım ama başarısız olduğum bir konu. Mesela sabah 8'e ders çalışmak için alarmı kurup uyudum ve sabah 8 de alarm çaldıysa uykum varsa yaptığım şey alarmı ve ders çalışmayı ertelemek.

Erteleme hastalığımın ben hayatım boyunca çok fazla zararını gördüm. Başarının önündeki en büyük engellerden birisi, ikincisi de hayatınızdaki amaçsız insanlar. Etrafıma baktığım zaman gördüğüm kişilerin bir çoğuda benim gibi her şeyi erteleyen ve amaçsız insanlar. Ama ben amaçsız birisi değilim amaçlarım var.

Bu nedenle erteleme duygusuyla savaşıp duruyorum. Mesela her gün bloguma yazı yazma kararı aldım. Şuan yazmak yerine uyumayı seçip erteleyebilirdim ama ertelemedim. Ertelemeyeceğim. Bundan sonra kötü alışkanlıklar değil, iyi alışkanlıklar edinecem.

Hayatınızda bir şeylerin düzelmesini istiyorsanız ve hayatınızın gidişatını değiştirmek istiyorsanız, iyi şeyleri alışkanlık haline getirmeye çalışın.

Yaşamlarımıza en çok etki eden şeylerden biridir çünkü alışkanlıklarımız. Ne kadar çok iyi şeyi alışkanlık haline getirirsek hayattan daha verimli kazançlar elde ederiz. Bu yüzden alışkanlıklarınıza dikkat edin.

İyi geceler, kendinize iyi bakın.

[lunilunaa-blog]

SEVİYOR - SEVMİYOR

Dünyada ki en karışık şeylerden birisi aşk. Bir insan matematiği anlar, fiziği anlar hatta ve hatta uzaya mekik bile gönderir ama bir insanın duygularını anlamaya gelince iş tökezler, ayağı takılır ve çakılır.

Aşkta bir duygu ve duyguların en karışık olanı. Hayatım boyunca en zorlandığım konu aşk ve sevgi oldu. Bir insanın beni sevmesi, aşık olması hayal gibi geliyordu.(Gerçi hala hayal gibi geliyor) Bu yüzden belki de hep Sem'in beni tam olarak sevmediğini düşünüyorumdur. Etrafımda o kadar çok çift var ki,  sadece benim değil hepimizin çevresini sarmış hatta istila etmiş bir çok sevgili bulunuyor. Bazen onları izliyorum. Birbirlerine karşı olan davranışlarına, bakışlarına bakıyorum. Sonra bir de kendi ilişkime bakıyorum. Hep bir şey eksik. O eksik olan şey sanırım sevgi.

Belki beni seviyordur birazcıkta olsa bilmiyorum ama ben bunu hissetmiyorum artık. Belki de bitmekte olan bir ilişkinin son zamanlarını yaşıyorumdur. Ne zaman böyle hissetsem bitiyor zaten. Ve bende hep bu kadar çok sevip, önemsediği için pişman olan taraf oluyorum. Bazen düşünüyorum acaba mazaşist olabilir miyim? Neden artık onunla mutlu değilken bu ilişkiye devam etmeyi sürdürüyorum diye yoksa özel günlerim yaklaştığı için mi bu kadar hassas oluyorum bu konularda bilmiyorum.

Tüm bunlar yetmezmiş gibi bir de yarın beni bekleyen 11 film ve 2 kitap incelemesi var. Gerçekten de 8 yaşında değilseniz hayat çok zor ve Cedric'in de dediği gibi 8 yaşındaysanız hayat çok güzel. Siz, siz olun hayatınızın her anının kıymetini bilin ve sevdiğiniz işi yapın. İyi geceler, hepinize.