Don't wanna be here? Send us removal request.
Text
0 notes
Text
#MansurYavaş ✊✌
Mansur Yavaş’tan Çin Büyükelçiliği'ne karşı adım
Mansur Yavaş’tan Çin Büyükelçiliği’ne karşı adım
Meral Akşener ve Mansur Yavaş‘ı etiketleyerek Twitter’da Uygur Türkleri konulu paylaşım yapan Çin Büyükelçiliği‘ne karşı Mansur Yavaş’tan bir adım geldi. Bugün toplanan Ankara Büyükşehir Belediyesi Nisan Ayı Meclis toplantısı 5. Birleşimi’nde belediye meclisine sunulan önergede, Çin Büyükelçiliği’nin bulunduğu Ferit Recai Ertuğrul Caddesi’nin isminin değştirilmesi önerildi. Sunulan önergede,…

View On WordPress
2 notes
·
View notes
Text
Ekmek herkese yetecekti aslında
Tarlaya karga dadandı,
Ambara fare,
Fırına hırsız,
Memlekete harami..
Neyzen Tevfik
#BenimŞiirim
0 notes
Text
0 notes
Photo

Alanya Şehir Merkezi'da https://www.instagram.com/p/CD4WawUhMwA/?igshid=1byrhwz5tsz4m
0 notes
Photo

Dalton Biraderler Hakkındaki Gerçeği Eminim Bilmiyordunuz... Şu sıkıntılı gündemde işi gücü bıraktım, eğlencelik bir şeyler araştırdım ve bakın ne buldum? Dalton Biraderler gerçekten yaşamış mıdır? Evet, gerçekten de yaşamışlar ve 1890 – 1892 yılları arasında banka ve tren soygunlarıyla ün yapmışlardır. Gerçek Dalton biraderler, Bob, Grat, Bill ve Emmet’tir. Bob, Grat ve Emmet Dalton kardeşler olup, Bill Power çete üyesidir ama kardeş değildir. Bir çok kanun dışı eylem, banka ve tren soygunlarından sonra, Coffeyville Kansas’ta yakalanmış ve öldürülmüşlerdir. Mezarları da oradadır. Mezar taşında sadece Bob Dalton, Grat Dalton ve Bill Power isimleri vardır. Çünkü Emmet Dalton kanun güçleriyle yapılan çatışmada yaralanmış ve yakalanarak hapse atılmıştır. Belçikalı çizer Morris (Maurice De Bevere) 1951 yılında orijinal isimleri kullanarak Lucky Luke (Red Kit) çizgi romanını yaratmıştır. Gerçek hayat hikayelerine sadık kalan Morris, Dalton kardeşleri çizgi romanın sonunda öldürmüştür. Ancak Lucky Luke (Red Kit) çizgi romanı büyük bir popülarite ve okur kitlesi kazanınca, roman kahramanlarını öldürdüğüne pişman olmuştur. Çizgi romanın devamını sağlayabilmek için, Dalton kardeşlerin yeğenleri fikrini canlandırmıştır. Yeğenler, Joe Dalton, Jack Dalton, William Dalton ve Averell Dalton isimlerini almışlardır. Ancak Morris, bu kez mizah yönünü ön plana çıkarmış, daha az şiddet ve vahşet sahneleri ve giderek daha da azalan ölüm sahneleri çizmeye başlamıştır. Ünlü çizgi roman bugün bildiğimiz komik Red Kit şeklini alana kadar epey bir evrim geçirmiştir. Esat Orhon'dan Alıntıdır...🙏 (Mebusevleri) https://www.instagram.com/p/CBv8Uv_h8Do/?igshid=1di5vdx9jrzxk
0 notes
Photo

YARAMAZLIKLARI YÜZÜNDEN BÜTÜN ÇOCUKLUĞU DAYAK YEMEKLE GEÇMİŞTİ.... Bebeklerin ishal salgınından öldüğü 1926 yılında, Aksaray'da dünyaya gözlerini açtı. Altı çocuklu ailenin beşincisiydi. Öleceğine kesin gözüyle bakılıyordu. Aksaray'ın tek eczacısı olan babası gözünü karartıp aşırı dozda ilaç verdi oğluna. Kendi çocuğunu bu yolla kurtarınca, ilçenin öteki çocuklarını da ölümün pençesinden alıverdi! Babasının yaşama bağladığı çocuk, yaramazlıklarıyla adamcağızı canından bezdirecekti!... Aklı fikri "şeytanlığa" çalışıyordu boyuna. Örneğin iki katlı kerpiç evlerinin nasıl yanacağını merak edip ateşe veriyordu! Bir başka gün, eczane çalışanlarının yemeğine vazelin yağı katıyordu! Ak saçlı eczacı kalfasının başına, uyuduğu sırada, mavi boyalı ilaç boca ediyordu... Babasının, saygın konuklarına ikram ettiği konyak şişesinin içine keskin müshil ilacı koyuyordu... Yine en etkili müshil ilacı olan İngiliz tuzunu havanda dövüp tuzluklara dolduruyordu... Tabii yaptığı her yaramazlık beraberinde, öfkeli babasının dayağını getiriyordu! Dayak yiye yiye büyüdü. Güzel Sanatlar Akademisi'ne öğrenci oldu. 1953 yılında Akademinin Resim Bölümünü bitirdi. Gazeteciliğe başladı. Anadolu insanının dertlerini kendine dert edindi. Edebi tadı olan birbirinden güzel sayısız röportaja imza attı. Dolaştığı yerlerden getirdiği çarpıcı fotoğraflarla iz bırakan sergiler açtı. Emekli oluncaya kadar kitaplar dolusunca yazılar yazdı. Aksaraylı o yaramaz çocuk, yetişkin çağında Babıali'nin yürekli kalemi sıfatıyla basın tarihindeki yerini aldı. Emekli olduktan sonra kendini tümüyle resim yapmaya adadı. Kimden söz ettiğimi elbette bildiniz: Fikret Otyam. (Önceleri, ailenin soyadı Otyam değil, Artur'du. General McArtur'u andırıyor diye babası soyadını değiştirmek istemişti. Bu nedenle, dönemin Sağlık Bakanı Refik Saydam, ona "Otyam" soyadını verdi. Otlardan ilaç yapan anlamına geliyordu.) (Mebusevleri) https://www.instagram.com/p/CBv5q_PBECL/?igshid=ylcs5lrn96bb
1 note
·
View note