nobetcieinstein
nobetcieinstein
Yalnız ve Ayı
547 posts
mesai saatleri dışında evinizin atom parçalayıcısı. Mesai saatlerinde de yalnız ve ayı, gördüğünüz üzere. hangisi yalnız hangisi ayı orası size kalmış.
Don't wanna be here? Send us removal request.
nobetcieinstein · 8 years ago
Text
uyumak ölmeye hazırlıktır belki. her gün pratik ettiğimiz.
veyahut nasıl ki uyuduğumuzda dinleniyor bedenimiz ve dinç uyanıyoruz yeni güne. ölmek de böyledir belki. artık yaşamaktan yorulmuş ruhlar ölmelidir, ölmelidir ki yeni bir yaşama dinç uyansın.
1 note · View note
nobetcieinstein · 8 years ago
Text
böyle insanların akşamları serin olur. sırtlara giyilen yelekler ısıtamaz içleri. çünkü bu insanlar sıfırın içindeki deliktir. açılamadığı, açılamayacağı düşünülürken orada olanlardır.
sorumlulukları yorgunluklarıdır. omuzları bir dünya taşımasa da akşam eve dönerken ellerindeki torbalar ömür doludur. ayakları her gün emeklilik sayar bu insanların. ölümü beklerken ölmemek için hastane duvarlarını aşındırırlar.
bu insanlardan olmayın. bırakın sokaklarınız denize çıksın, balkonlarınız dağlara baksın. huzur bulsun içiniz. o insanlardan daha çok yaşamayacağınız şu üstü toprak örtülü rüyada biraz olsun keyif sürün.
belkiden geçip,
şimdi gitmek vakti.
0 notes
nobetcieinstein · 9 years ago
Text
Ben seni bir galaksi seviyorum, tüm karanlığın soğuğunda.
Isınmak için güneşe ihtiyacımız yok.
0 notes
nobetcieinstein · 9 years ago
Text
Çok kelime döktüm, çoğu sana azı banaydı yazdıklarımın. Bilmiyorum belki de yazdıklarım bir tek bana bir şeyler ifade ediyordu.
Önemi yok. Öldürdüğüm onca insandan ve omuzlarımdaki koca mezarlıktan sonra bir bahar günü bugün. Öldürdüklerim dirilmeyecek belki ama ben dirildim. Beni sen dirilttin. 
Ölmüştüm ben ya, gömdüğüm insanların yanında bir yerim vardı artık. Yerim hazırdı, ben hazırdım. Hava zaten kışa dönmüştü, doğa bile elini eteğini çekerken her lahzadan direnmenin çok bir anlamı yoktu. En azından ben olmadığını düşünüyordum. 
Dedim ya dirilttin beni. Hangi din bu ? Hiçbir fikrim yok ama bugüne kadar denk geldiklerim içindeki en iyisi. Kelebek dolu, güzel gülüşler, bulutlar dolu. Bu durumda ben sana inanıyorum sanırım, inanmamak için ortada hiçbir sebep yok. Kafka’nın Milena’ya yazdığı mektuplar ya da Hikmet’in tutkusu gibi olmasa da kalemim, biliyorum ki söylemediğim, söyleyemediğim her şeyi duyuyor, dinliyorsun. Misal seni seviyorum.
Diğer yandan seni sevmem için çok fazla sebep veriyorsun. Gereğinden fazla. Hak ettiğimi düşünmüyorum bunca güzelliği ellerim halen kan doluyken. Kimileri katil sever ha ne dersin ?
1 note · View note
nobetcieinstein · 10 years ago
Photo
Tumblr media
612K notes · View notes
nobetcieinstein · 10 years ago
Text
Tam da bu saatlerde birileri birilerini arkasında bırakmak zorunda kalıyor istemeyerek. Öldüklerinde yanında olmayacağımız insanların bize yükledikleri sorumluluğa bakar mısın ? Bilmiyorum belki de bir mavi dilli kertenkele olmak lazımdı ya da örümcek maymun. Düşünürdüm hep hayvanlar gibi programlanmak mi daha iyi yoksa özgürce düşünüp hareket etmek mi ? Sonra farkettim hayvanlar doğuştan programlı biz ise geldiğimiz yerlere göre sürekli kendimizi ve etrafımızı programliyoruz. Ne kadar acı. Bugün güneş görmediğiniz bir yerde en çok ısıtsın. Haydi adios.
0 notes
nobetcieinstein · 10 years ago
Text
Yağmur yağıyor güzelim. Sen, kahven, filmin ve battaniyen hazırsanız ben artık uykusuz kalmaya başlıyorum. Karanlık bir odada yalnız başına, dışarıdan vuran ışık hüzmelerinden dışarıda neyin olup bittiğini anlamaya çalışırken ben, dışarıda o hüzmelerden birinde bir insan ölüyor. Bedeni ıslak, senin battaniye altındaki kuruluğun kadar. Bir insan ölüyor, onun için filmin sonu, sen henüz başlamamışken. Bir insan ölüyor, buz gibi bir havada yağmurun altında, senin kupandaki sıcacık kahve varken.
İnsan bu bilsen de bilmesen de ölüyor. Senin için bir önemi de yok zaten, ha bilesin çoğu insan ruhu bedeninden ayrılmadan çok önce ölmüş oluyor. Kimisi bir ayrılık sonrası ruhunu bindiği metronun altında eziyor kimi de tattığı tatların yerini doldurmaya çalışırken. Dedim ya işte insan bu ölüyor. Esasen çoğu kimse bilmez ama mühim olan yaşatmaktır, yaşatmaya çalışmaktır. Pekii, sen kimi yaşattın tatlı kız ? Kime ölmemesi için bir neden verdin ? Her ne kadar farketmesen de bu asgari cahilliğin aslında bir çok şeyin sebebi. O dem vurduğun hakir düşüncelerin hiçbir önemi yok biliyor musun ? Çünkü bazı insanlar Hande Yener'in de dediği gibi " hatayı en başında yaptı aynı duyguları senle paylaşarak ". 
Neyse sen yaşamana devam et senin için pek bir şey değişmeyecek bundan sonra da. Ben uykusuz kalmaya devam edicem, sen de yazının başında belirttiğim gibi premsesler gibi yaşamaya devam edeceksin baba evinde. Ta ki yolun, bir gün sana rastgelene kadar. O gün anlayacaksın aslında arkadaş ortamında havalı sözlerle bahsettiğin o Marx'ın sınıflı toplumsal yapıyı proleteryanın değil de Müslüm Gürses'in bahsettiği gariplerin bitirecek olduğunu. 
O gün gelene dek. Haydi eyvallah.
1 note · View note
nobetcieinstein · 10 years ago
Text
Anlattıklarımın çok büyük bir kısmının anlaşılmamasıydı o. Hep anlattığım insan, anlattığım kadın ama anlaşılmayan bir mesih. Güneş doğmadan hemen önceki serinlik gibi, yastığın soğuk tarafından hallice, belki rakının yanındaki peynir ve kavun. Bunlarla avunuyor insanın silah taşıyan tarafı.
Elbette mükemmel değil yahut olmayacak, lakin hissedilen o acı öylesine farklı ki yani bir gidiş değil, bir ölüm değil, bir yıkım değil. Nasıl bir acı biliyor musun ? Minik böyle, çok enteresan, son kontörün ile çaldırdığın arkadaşının unutup telefonu açması, gece son kalan sigarayı ters yakman, yahut kahve için kremanın bitmesi gibi. Pek büyütülecek bir yanı yok ama çeksen büyür işte. Gerçi sen kahveyi sade seversin ve sigara içmezsin bundan kelli bu acıyı bilmiyor oluşun olası.
Neyse bizi dağıtacak değil bunlar, sabah olacak marketten sigara alıcaz, aveadan 10 tl'lik kontör ve krema alıcaz. Sanırım bu tarz acılar dağıtmak ve yıkmaktan ziyade hani şu yollarda araçlar kaymasın diye yapılan tırtıklar gibi, her yerde yok bazen var o da araç kayıp yoldan çıkmasın diye. Bizimki de o misalden diye düşünüyorum, sevgimiz kayıp yolundan çıkmasın, devrilmesin, başka bir sevgiyle çarpışmasın diye.
Ne demişler sonuçta all we need is love ha ?
0 notes
nobetcieinstein · 10 years ago
Text
Kafam kanat çırpıyor yol açın
Belki de gün gelir senin baktığın uçakta ben olurum, semanda uçan bir martıdan hallice kanat çırparim sen görmesen de. Öleceğimde haberin olacak elbette bu aksi düşünülmeyecek korkunclukta bir düşünce halbuki senle ben ne kadar da güzeldik güneşin vurduğu sabah denizi gibi, binlerce feet'te gülen sevgililer gibi. Yine de sarıl sen bana, gücün yettiğince sar beni, ahlakin yettiğince opersin belki. Ruhlarımız saklambaç oynuyor, gönlüm bir atlikarinca durmadan dönüyor. Yine sana geliyor.
1 note · View note
nobetcieinstein · 11 years ago
Text
İntihar
" Son birkaç gündür anlıyorum ki artık intihar kimi insanlar için bir çözüm. Önceleri hor görürdüm böylelerini. Ama vakit değişti. İnsan anlıyor ki bazı şeylerden gerçekten hiçbir şekilde kaçamayacak. Bazı şeyler hayatınıza öyle bir bağlı ki ölümden başka hiçbir şey sizi ayıramaz. O denli sizle bütün. O denli içinizde. Ve düşünüyor insan kendi yaşamına son vermeyi, bir erdem olarak. Çünkü bazen ne ağlamak yetiyor, ne başka eve gitmek, ne şehir değiştirmek, ne ülke değiştirmek. Ölüm gibi hep orada, siz de ölümün hep orada olduğunu farkediyorsunuz. Sorun şu ki bunu düşünüyorsanız artık diğer insanlar gibi yaşayamıyor düşünemiyorsunuz ve bu böyle kalacak bundan kelli. Yani iş ya bu deveyi gütmeye ya da bu diyardan gitmeye kalıyor. Bu seviyede silahlarinizin, uğraşlarinizin pek de önemi kalmıyor. Bu seviyede artık önemli olan dirayetiniz, önemli olan sizsiniz. Neyse sanırım bu intihar işini biraz daha sonraya erteleyceğim. Elbet bir gün öleceğimi düşünerek çok da acele etmiyorum şimdilik. Ölümün olduğu yerde daha ciddi ne olabilir ki zaten. Altı kırkbeş e selam olsun. "
Diye yazmıştım bundan birkaç hafta evvel, akşamları soba dumanı ve isin yarattığı sisin, kötü kokunun sokaklarını doldurduğu, asfaltını kazıdığı mahallemde içimin ziyadesiyle daraldığı bir ara yazmıştım lakin paylaşmamayı tercih etmiştim. Bugün liseden bir arkadaşımın intihar ederek hayatına son verdiği haberini aldım. Hayli üzüldüm. Aynı zamanda üniversite ve mahalle dostumdu kendisi benden birkaç sokak ötede ikamet ederdi. Bana anlatılana göre istinat duvarının önündeki banklarda oturmuş bir vakit, sigara yok, esrar yok, bonzai yok, bilmiyorum öncesinde var mı, ardından kendini 20 küsür metrelik duvardan aşağı bırakmış. Umarım değmiştir be Berkay. Değdiyse yazıyorum seni cesur ve erdemliler listesine. Lakin yazdığımda da dediğim üzere keşke sabretseydin bir gün öleceğini bilerek. Neyse olan oldu, kendine dikkat et oralarda.
0 notes
nobetcieinstein · 11 years ago
Text
ön yargıların,
seni öldürecek bir gün.
ve ölümün kılıçla yahut silahla olmayacak
yine kendi ön yargıların seni öldürecek.
boğulacaksın ama kocaman bir oksijen havuzunda,
gözlerin kapanacak tam da günün en aydınlık anında.
bundan sonra her nefes* boşa.
bundan sonra söylediğin her sözler lâl,
gördüğün her göz âmâ.
bu faslı en sevdiğin şarkı ile içmediğin sigara bitiriyor.
haydi eyvallah.
0 notes
nobetcieinstein · 11 years ago
Photo
Tumblr media
3K notes · View notes
nobetcieinstein · 11 years ago
Text
Olgunluk uygarlik gibidir bir gecede kurulmaz ve bir gecede dagilmaz. Yalnız unutmayın ki her toprakta uygarlıklar kurulmaz.
0 notes
nobetcieinstein · 11 years ago
Text
Bir ilişkiyi ayakta tutan şey ne aşktır ne de sevgidir aslında. Bir tabak kuru fasulyedir, bir tabak pilav, bir tabak yoğurt ve biraz da turşudur kimi zaman. Seninle yürütemememizin sebebini aslında anlıyor gibiyim. Belki de biz hatayı en başta yaptık yozgatta nahoş bir fransız restoranına giderek. Özümuze gereği olmayan hoyratligi gösteren bizdik, yeniye özenen de. Sanıyor musun ben bilmiyorum senin kuru soğanin en çok cücüğünü sevdiğini ? Sanıyor musun ben bilmiyorum senin karışık turşu suyu içtiğini ? Senle ben esnaf lokantası gibiyiz tek sorunumuz ben esnafım da sen dükkanı plaza altına actirdin. 
0 notes
nobetcieinstein · 11 years ago
Text
Aslında kadınlar gibi içkiler de temelde aynıdır. İçerikleri, lezzetleri, renkleri değişse de temeli alkoldür. Burada asıl fark yaratan şey bünyede yarattığı etkidir. Bu da kişinin alkole yahut kadına olan direncinin ne kadar yüksek olduğuna bağlıdır.
1 note · View note
nobetcieinstein · 11 years ago
Text
Canımın acıdığı şu saatler siz biraz Jagermeister ben biraz Bomonti. Aslında güzel ikiliyiz biz. Evet evet senle ben, biz. Alkolün beynime doğru tesir ettiği şu dakikalarda hayatım bir şarkıya doğru evriliyor, bilmediğim bir evrende. Ama bilirsin ki bu havadayken biraz daha içersem THY'den daha çok noktaya uçacağım. Dediğim gibi güzelim, alkolün açamadığı tek şey şişenin kapağı, geri kalan her şey açılıyor. Aklın, zihnin, gönlün, tenin, bedenin, biliyorum bu yalnız sensin.
Zaman can acıtır hayatsa daha seri bir katil, insan seçimlerini ne kadar acı çekmek ne kadar çabuk ölmek istediğine göre yapıyor ama kimse kaçamaz. Ya hemen öleceksin ya da yavaş yavaş bu tümden bir kural.
Tarif edilemez bir yoğunluk bu. Baba olacakmışsın gibi, annelikten önceki sokak. Bakkalın oradaki yalnız çocuk benim. Silahta bir mermiyim, sıkılmayı bekliyorum ama beklerken sıkılmak en büyük maharetim, senin aksine güzelliğim. Bu acıyı ne ile tarif edeceksin, ne ile saracağız, ya da beni nereye gömeceksin ? 
Bu kayıp cumhuriyet, bu kimsesizler lokali bizi nereye götürecek ? Rakımızı bir saki doldurmadıkça ben içmeyeceğim. Çünkü kafama kazıdığım bu anlar, bu zamanlar, bu kadınlar, uğraş gerektirecek başka bir şeye vakit ayıramadan. 
İnan vücudum uyuşuyor, önce yüzüm, sonra kayıp gülüşüm, dinlediğim bir ched faker şarkısı, kaybettiğim bir dost kelamı ve bir tek ece. İnan yanımda olan tek şey bu gece. Bilmem üzer mi seni de Müslüm Gürses, bilmem ıslanır mısın hazan yağmurunda, bilmem sıktığım kurşunlar rasgelir mi sana..
Çene kaslarım o kadar uyuştu ki, artık seni öpemem bile belki. Ruhum o denli yorgun ki belki tramvaya bineriz ha ? Ne dersin ? Belki ahlakımız elverdiğince sarılırız. Asgari bir hüzün değil benim ki, belki sevdamdı asgari olan ama hüznüm bir baraj, hüznüm bir hayat kadını. Yine de emanet ediyorum sana bu fütursuz orospuyu, iyi bak ona çünkü kimseyle bu denli sevişmedi.
Benim eyvallahlarım devam edecek ölene değin. Ama şimdi bir fasıl kapanışı. Ben ve alkol yüklü arkadaşlarımız şimdi gidiyoruz, bilahare uğrayacağız. O zamana değin kendine dikkat et. Ölüm seni bulursa bile benden bahset.
Haydi eyvallah.
0 notes
nobetcieinstein · 11 years ago
Text
Yazmadığım metro durakları. Duymadığım sevgi yalanları ve A dan B ye bir yolculuk. Yetimhanelerin soğuk nevresimlerinden hallice bir duygu seli ile yürümekteyim. Zamansız düşüncelerim ile beklemediğim uçuşlar arasında kıyasıya bir savaş. Ama korkmayın kimse ölmüyor. Elbette silahlar ve bıçaklar var, savaşları bunlardan ibaret değil, olsaydı ölürdü belki birileri. Kıvıriyor eteğini karşımda fütursuzca, belki o da istiyor sıcak bir yaz akşamında aşık olmayı, kocaman bir evde bağrışmayı. Gözündeki sürme ile kararıyor her şey. Savaşta olan zamansız düşüncelerim kenara cekiliyorlar. Çünkü her zaman rasgelmez böylesi bir ölüm. Herkes görene kadar yalan sanar ikarusu. Koynunda plasiyer olduğum tekerlekli sandalye rayları bumerang gibi durmadan bana dönüyor. İstifa ettiğim ayakkabılar halen raftalar, tıpkı sevdam. Kırışmış yüzüm ve boynumdaki fular bir kurbanlik pazarlığı, ibadet bu yapılmalı, ama kimse bilmemeli, yoksa ne manası kaldı onca derin yaranın, bıçaklamalarin. Sen gene de bacağımdan as beni, derimi yüz, hiçbir parcami ziyan etme. İbadetin gibi olsun kimseye seni sevdiğimi söyleme.
0 notes