ozgemu
ozgemu
82 posts
"Neden yazılır? Dünya acılı olduğu için yazılır. Duygular taştığı için yazılır. İnsanın kendi zavallılığından sıyrılması çok güç bir işlemdir. Ama insan bu, bir kez bu zavallılıktan sıyrılmaya görsün, o zaman yaşamı kendi egemenliği altına alabilir. İşte böylesi bir egemenlik, bir iki kişiye daha anlatmak için yazılır ya da kendi kendine kanıtlamak için. Çünkü insanın kişisel özgürlüğü, kendi dünyasına egemen olmasıyla başlar. Dünyasına egemen olan insan, acıları coşkuya, bunalımı yaratmaya, sevgisizliği sürekli aşka dönüştürebilir. Ben, dünyaya egemen olmayı edebiyatla öğrendim." Tezer Özlü
Don't wanna be here? Send us removal request.
ozgemu · 2 years ago
Text
O gun dedim okey, bu is boyle. Cok icten istersem hallederim hani varimi yogumu verecek gibi dua edersem. Olmadi baba ya ve oyle bi soka girdim ki, dedim sictik. Gecelerce aglayarak yalvarmistim demistim ki allahim bu degil, yani bak baska bisey olsun ama bu olmaz, beni biliosun taniyosun sen yarattin yani buna dayanamam hadi burdan dondurelim bunu ve evimiz cenaze evi olmasin mumkun degil yani. Baska biseyler al ama bu degil. Resmen gece sessizdi, karanlikti, her sey cok sakindi, sanki ben onlarca itfaiye hortumu icimdeki yangina mudahale ediyo da sonemiyomusum gibiyken, bir telefonla oldugunu soylediler be baba. Vay be dedim resmen sictik, benim boyle mumkunati olmayan felaket anlari icin heybemde baska dua yok yani. Ve ise yaramadi. Bi kac sene allaha asiri kirgindim. Niye beni hic umursamadin diye. Simdi daha duyarsiz gibiyim. Duydugundan emin degilim ama geceleri hala dua ediyorum. Az. Hani sey gibi, biraz tripli ama, verecegi varsa da versin guzel seyleri. Cok kirginim ama baba ya. Bu bana yapilmazdi yani. Mahvoldum baba. Seni gomduk biz. Boyle bisey yasanir mi baba sen soyle? Gunah yani. Cok kalabalik insanlar vardi baba kimse bana yardim etmedi. Yardim etmek demek seni gommemek demekti ama yaptilar bunu. Yani her sey cok hizliydi. Okan mezarin icindeydi, benim canim kardesim, canimin cani kardesim mezarin icinde bana bakiyo, diyo ki insanlar ozge acalim mi gorecek misin? okan da bana bakiyo icerden, ah o bakis. Abla actirma diyo bakislariyla. Ah be kardesim be ben senin icini deler miyim daha ne kadar delebilirim ki? Yok dedim kafami salladim iki yana. Hemen aldilar seni gomduler. Ben yanimdaki arkadasima sarilip agladim, bi baktim okan on adim ilerde agaca yaslanmis agliyo. Kostum hemen gittim sarildim dedim tamam, tamam. Burdayim tamam. Ben varken benim kardesim tek basina bi agacin altinda aglayamaz. Bu hayatta gozlerimin gordugu en aci seydi baba bunlar. Ben bu hayattan ve insanlar cok sey umardim baba, herkesin kendi uzmanlik alaninda biseyleri halledebilecegini dusunurdum. Resmen benim icimin yanginina dokulecek bi kova su yoktu kimsenin elinde. O gunu gordum ben yani. Oyle bi gun ki, bi kova su yok. Sonra ertesi gun geldik yanina, unutmuyorum salimi mezarina serip kafami koydum. Seni duymaya calistim. İcimden sey dusunuyodum, olmediyse beni duyunca seslenir ben de yetkili birilerini cagiririm ve cikaririz. Evet bu cok garip bi olay olur ama unutulur ve evimize gideriz yasamaya devam ederiz. Bi daha konusmayiz bunu. Duyamadim seni, kendimi sucladim sessiz ol dedim okana, duyamadim. Seslendim. Sonra okana dedim ki, anneme de soylesek sanki babam olmemis gibi yapsak olur mu? Yani mesela ben aksam olunca babami arasam nerde kaldi acaba telefonu kapali falan desem siz de mesaiye kalmistir deseniz bozmasaniz, bunu ben gercekten istemistim okandan bi teklifti yani. Tamam dese yapacaktim. Tamam deseydi asiri mutlu olurdum. Seni oradan cikarma planlarim yillar icinde son buldu. Mezarliga giden o agacli, guzel yolda araba kullanirken oyle cok aglardim ki onumu goremezdim aglamaktan. Her gun geldim yanina tek basima. Gitme dediler aksam aksam mezarlik tehlikeli, babam var be orda. Deli misiniz nesiniz babamin yanindayim. En guvenli yerde o beni korur. Simdi biraz az geliyorum. Cunku baba, cok sessiz. Geldigimde beni gercekten goruyo musun bilmiyorum bunlari bana ruyamda soyle. Bileyim ki geleyim senden hic haber alamiyorum. Bi selam gonder, ben anlarim.
1 note · View note
ozgemu · 2 years ago
Text
Seyi dusunuyorum simdi, babam yogun bakimdayken sey gibiydi, sanki yukseklik korkusu olan biri ucurumun kiyisindaymis gibi, yuregin oyle bogazinda atiyo her saniye ve asagi bakiyosun baska caren yok, dusmek uzeresin. O olumune korku duygusuyla gunlerin gecelerin icinde usulca akip gittigim zamanlar, oyle utopik oyle imkansiz ki, ama yasaniyor. Yani sanardim ki bazi imkansiz seyler vardir, gercekten mumkun degildir, hayatin olagan akisina aykiridir evet aykiri ama hayat akmiyor zaten o an. Hayatin akmadigi o an. Her sey mumkun. Bir kaplan seni yiyecekmis de disleriyle milim uzaktasin oyle korkuyosun, oyle hayat bitmis, son salise. Ama yuruyosun falan. İse gidiyosun. Mumkun mudur bu normalde? Olabilir mi yani? Biri de cikip dur be kizim der seni bi koltuga oturtur, agla bi der. Agla ya. Durursan olmiceksin, dur bi nefes al. Trafik durur, herkes arabasindan iner, hadi eve git der yol verirler. Musteri der ki ben baska zaman kredi cekerim ablacim sen git yasini tut. Ben galiba seneler sonra hala buna sasiriyorum ya. Babamin olumunu bile kafamda mantikli bi zemine oturttum ama bu hayatin akisi ve insanlarin haleti ruhiyesi durumu beni soklardan soklara ugratiyo hala. Hadi benim baska carem yoktu da, neden kimse beni durdurmadi ya. Neden? Buna cok icerledim ben. Paramparca oldum buna yani. Niye beni durdurmadiniz, dursaydim ya biraz. Simdi sonsuza kadar oylece dursam, aglasam, tavana baksam da gecmiyo iste. Bi kere subedeyim, daha bi kac hafta olmus babam oleli. Bi musteri geldi genc bi cocuk, soyadimi gorunce dedi kemal abinin kizi misiniz? Basiniz sag olsun dedi. Babami taniyomus yaninda calismis daha once. Allahim cocuga sarilip aglamak istedim, nasil bakiyorum gozune, beni anladi ya beni gordu, babami da biliyo. Gorulmek icin resmen yanip tutusuyomusum ama kimse gormedi. Cok isterdim birinin bana nasilsin demesini. Babamin vesikalik fotografini gozlerime koydum az once, islandi fotograf biraz. Bulustuk gibi oldu biraz da. Telefonumun isigi altinda fotografi hareket ettirdikce sanki mimiklerini goruyor gibi hayal ettim. Bakiyor gibi bana. İnsan boyle az bitmemeli, ya tamamen bitmeli, ya da boyle az degil. Yani ben ve beni ben yapan kisiler azar azar gitmemeli bu sistem hos degil. Mesela ben evimin cenaze evi olmasina da cok sasirmistim muthis degisik bi olaydi. Ben insan sevmem cok evime gelsinler istemem kaldi ki zaten babam olmus aglicam evde olcem yani aglamaktan artik ne hale gelirim naparim bilmiyorum sadece yok olmak istiyorum ama evimize insanlar cay seker falan getirdiler bir suru insan. Babami gorse miydim acaba morgda ya da mezarlikta son kez? Yani babam bunu ister miydi acaba? Ne isterdin baba benden ya, ruyama girip soyle yuregimde en basindan beri yara olarak kaldin, aslinda cok daha iyi anlasacagimizi ve guzel gunlerimizin olabilecegini dusunmek ve aciyla zorlukla gecen zamanlarimizi hatirlamak beni sanki ortadan ikiye boluyor gibi. Bilmiyorum, babasin yani, bi kara delik bulur girersin ruyama. Bilincaltimin bana soylememi istedigi seyleri gormek istemiyorum dumduz bana kendi cumlelerinle konus gercek olsun. Yani kac para ki bu. Siktigimin hayatina gelip de bunu dilemek ve alamamak, 3 saniye ruyamda seni gormeyi dilemek. Beni affet. Ben daha iyi bi kiz olabilirdim, benim sana vermedigim ama verebilecegim daha cok sevgim vardi. Sana yasatamadigim planlarim vardi. Ben oldugum yeri daha guzel bi yer yapabilirdim, yapamadim. Seni daha cok sevebilirdim bir suru gunesli gunu kacirdik sensiz bundan sonra her gunesli gun biraz karanlik baba bi insandan babasi boyle alinmamaliydi. Bilseydim keske o gun, bilseydim. Ayakkabi alcaktik gidip. Oldugunu duyunca aklima ilk o geldi. Ayakkabi alcaktik dedim. Bence gelip ruyama bana biseyler soylemeyi borclusun ya. Bi yolunu bul ben o taraflari bilmiyorum. Sen olme diye allaha adamadigim sey kalmadi biliyo musun baba, hep saniyodum ki asiri dua edersem yani bi sekilde gozune girerim allahin, kucukken bi gece ertesi gun disciye gidecegimiz icin oyle cok korkuyodum ki yorganin altinda sabaha kadar dua etmistim ve ertesi gun doktor arayip randevuyu ertelemisti. O gun dedim okey, bu
1 note · View note
ozgemu · 3 years ago
Text
Baba ben yemin ederim ki direniyorum. O kadar orospu cocugu insan var ki, her seyi halledemiyorum. Her seyi duzeltemiyorum. Dayanamiyorum baba. Cok yalnizim. Beni anladigini biliyorum. Seni daha cok hatirlamak daha cok hissetmek istiyorum. Ne kadar anliyosun beni bakayim, goreyim? Dayanamiyorum baba. Nereye kadar.
0 notes
ozgemu · 3 years ago
Text
Deneyimledigimiz bu dunyada her hikaye mutlu bitmiyor, her sey her zaman yolunda gitmiyor ama bizim elimizde sevgimiz kaldi babacim, kendimi bunla basarili saymazsam baska neyle sayabilirim ki? Elimde olan tek sey seni sevmekti ve ben seni cok sevdim. Sen de beni. Tum sevgin icin tesekkur ederim sana. Sarilmak bedenen mumkun olmasa da ben sana surekli sariliyorum, basimi omzuna koyup seninle konusuyorum. Sirf kendi dertlerimi anlatmiyorum sana, seni de dinliyorum. Soyleyemediklerini biliyorum. Onlari dinliyorum senden. Yasamin bu formunu biz secmedik. Ben hayal edebildigim tum yasam formlarinda, hayallerimin ucu bucagi olmadigi her yerde seni cok seviyorum. Acimi hafifletmek ve nefeslenmek icin bu golgede dinleniyorum. Ne yazik ki bu cumleleri dogru siralamayla kurabildigim zamanlar pek nadir gerceklesiyor. Yoklugunun farkinda oldugum ve bunun beni madden ve manen yaktigi anlar ise cok daha fazla. Gunesli bir gunde mutlulugum beni uzuyor mesela, bu gunu sen de gor istiyorum. Ne guzel bir gun, babamla yan yana olmasam da keske bir telefon uzagimda olsa ve onun sesini duysam, bu gunu onun da deneyimledigini, gunesi teninde hissettigini bilsem, bu ne buyuk bir nimetmis diye dusunuyorum. Her zaman soyledigim sey su ki, zaman aciyi asla azaltmiyor, tam tersine katlanarak, artarak devam ediyor. Ama bu aciyi zaman gectikce daha buyuk bir alana yayiyorsun, boylece aci senin ustunde egemen olmuyor ve sen onu kismen de olsa kontrol edebiliyorsun. Hayir simdi aglamamalisin, cunku daha once agladin, hic durmadan, gozlerinin sisinin inmesine hic firsat vermeden agladin, hic birsey degismedi ki… Belki cok asiri uzgun oldugumu gorurse babam geri gelir diye bile dusundun. Gelmedi. Her gordugun guzel gunu kendine zehir edersen, tek yaptigin bu gunu kacirmak ve kalan sevdiklerinle daha az guzel sey paylasmak olacak diye dusunuyorsun. Ve deniyorsun. Sonucunda birden bire kabullenis yok. Benim icin hic kabullenmek diye bir sey olmadi. Secmedigim bu duzende, babamin benden boyle ayrilmasini kabul etmeyecegim. Ama bu duygunun bana zarar vermemesi icin de deniyorum. Benim yasim cok uzun surdu. Biten bir sey olmadigi icin olene dek de surecek. Bu yas benim arkadasim olacak. Pek sevmedigim ama alistigim bir arkadas. Bana iyi gelen her seyi deniyorum. Lavanta kokusunu icime cekiyorum. Kendime cok fazla zaman verdim, izole ettim, cok agladim. Oyle cok agladim ki senelerce. Ogrendim ki gozyasi hic dinmeyecek ama insanlar bir sure sonra gormeyecek bunu. Cunku icine akiyor olacak gozyaslarin.
Ebeveyn kaybi, kimsenin yasamamasini diledigim ama eninde sonunda karsilasacagimiz ve yasamadan da kitaplarca yazilsa anlatilsa bile asla anlasilamayacak bir kayip. İsin oyle cok boyutu var ki, her hucrenize sinen bir yokluk hissi sizi o varken oldugunuzdan bambaska bir insana donusturuyor. İyi bi insan olmaya devam ettiginizde kendinize olan inanciniz artiyor. Bu aci beni kotu biri yapmadi, kalbim daha da yumusak, bu ofkeye ve adaletsizlige ragmen kotu birine donusmedim. Cunku ben babamin kiziyim, diyorsun. Ne guzel. Ne kalacakti ki elimizde, bundan daha guzel. Di mi baba, ne korkunc ayriligimiz? Ama buna ragmen olmaya calistigim kisi eminim ki seni mutlu ediyordur. Ben de buna tutunuyorum.
Cingenelerden aldigin kizin seni cok seviyor. Beni gor, beni duy ve her gece ayni yerde duran, penceremden baktigim o yildiz lutfen sen ol.
Seni yildizlarda aramak zor, baba. Seni aramak zor. İcerde tv izliyor olsaydin keske.
Elimde kalan bu sevgiyle avunacagim.
Yolun o kacinilmaz sonu geldiginde, herkesin elinde boyle buyuk bir sevgi kalmasini umacagim.
0 notes
ozgemu · 3 years ago
Text
37.
0 notes
ozgemu · 3 years ago
Text
it was my fault.
0 notes
ozgemu · 3 years ago
Text
Ben seni dusunuyorum, bir kac dakikadir. Ama cok guzel dusunuyorum, oyle bildigin gibi degil. Okuldan cikip hava guzel diye arkadaslarinla cimlere uzanmissiniz gulusuyormussunuz hissiyle, gulumseyerek biraz da, evet. Keske bir seyler mumkun olsaydi. Birlikte olmamiz degil de, bir seyler. Beni boyle hissettirmeyecek bir seyler. Anliyor musun?
0 notes
ozgemu · 3 years ago
Text
Ne yazarsan yaz, suya yaziyorsan ve baska caren de yoksa, yazdiklarini bir senin bilmen tum hazinen olacak. Buna hazine demelisin. Aklini ancak oyle koruyabilirsin.
0 notes
ozgemu · 3 years ago
Text
Bazen sey oluyo, az once de oldu mesela, yoldayim, seyir ediyorum, bir sokak tabelasi gordum, sokak adi. Dedim bu sokak ve bunun gibi binlercesi. Binlerce insan gelip geciyo bu sokaklardan. Sokagin haberi yok. Bu gecislerin bir haber degeri yok. Sokak bizim saniyoruz. Her sey bizim saniyoruz. Hafiflesek azcik, suzulsek bu sokaklarda… Bilsek ki geciciyiz, okeyiz de bu duruma, gidiciyiz. Kalmaya niyetli de degiliz. Bosa doldurdugumuz o kederi yavasca soyunsak, neyin kederi ki bu, sokak kaydini tutmuyor senin, soylemeyecek burdan gectigini, susacak. Aklinda hangi tilkilerle gectin, gozyasini nasil sakladin yururken, gulumseyisin guzel miydi, bunlari herkese anlatsa tamam da, gormuyor seni, hic bir sokak ismi tabelasi. Geldim, geciyorum, gidiyorum, bunun farkindayim, bu yolculukla barisigim, diyebilir miyiz? Ancak boyle seyir ederken, dort teker ustunde, sokak tabelalarina bakarken belki, bir kac saniye. Benim hic tutunma istegim olmadi. Birine, bir seylere. Ben hep bilmeden bir parcam sandigim, ogretilen, dayandigim seylerden yavas yavas uzaklasip havada nasil suzulebilirim diye savas verdim, kendimle. Ayaklarimin ustunde durma cabasi degil, boslukta suzulebilme istegi. Beni buraya, oraya, suraya sabitleyen ve gecici oldugu bilimsel olarak da kanitlanan tum guzel seyleri bir bir biraktim. Bazen de onlar beni birakti. İkisi de aci verdi. Neyse ki bilimsel olarak bu acinin geciciligi de kanitlandi. Ama duzen hep seni bir yerlere baglama, sen buraya aitsin deme derdinde. Kategorin ne senin? Kimsin, necisin acikla? Ben suzulecegim boyle, burada. Var mi sizin icin bir mahsuru? Bir serap sanacagim gozumun tum gordugunu. Oylesi guzel, oylesi iyi. Tum kaydi tutan benim kalbim, kalbime saglik, kalbime kocaman bir alkis benden. Alacagim kalbimi gidecegim iste, kimseye de demeyecegim bir sey. Onlar kendi kendine, kendileriyle konusacaklar. Dogrusu da budur aslinda, yalan soyleyemez kimse kendine, ne hos.
Bu sokaklarin sucu yok, insanin sorunu insandir, kendisidir. Fark edememesidir. Fark etmek aci veriyor. Bilimsel olarak kanitlanmasa da henuz, insan eve giderken, eve donus yolunda cok garip seyler dusunuyor. Bence yazarlar hep evini ararken ya da eve giderken muthis yazilar yazmistir. Eve gitmenin onemi hakkinda da bazi dusuncelerim mevcut. Bunun bir sans oldugunu dusunurum, herkesin de sansli olmadigini. Konumuz simdi bu degil, dagitmayayim diyecegim ama daginiklik guzeldir. Dagitayim. Suzuleyim. Unutayim. Bilmeyeyim. Uyuyayim. Sarilayim. Neye kizayim, kime kuseyim.
0 notes
ozgemu · 4 years ago
Text
Toss your dirty shoes in my washing machine heart
Baby bang it up inside
İm not wearing my usual lipstick
İ thought maybe we would kiss tonight
DO Mİ Tİ WHY NOT ME WHY NOT MEEEE WHYYYY
0 notes
ozgemu · 4 years ago
Text
Yol katettigimi dusunuyorum. Bu yol belki bir kac kucuk adimdan ibaret ve cok uzun yillar icinde ancak ilerleyebildim. Ama benim icin cok kiymetli. Cok. Sey gibi, gozlerimi kapatip sirt ustu kendimi bosluga birakmak. Guvenmek. Yeni sorularim var. Her adimda yeni sorularim oluyor. Ben bu sekilde gelisiyorum. Bu dunyada tanimaya deger tek kisi insanin kendisi, bence. Bu yolculuk heyecanli. Keske daha korkusuz olabilseydim. Belki bu sene de bunu ogrenirim. Cesur olmayi. Bi de duygularimdan korkmamayi. Duygularimin esiri olmamayi. Yillar yillar geciyor ve elbette her sey degisiyor. Ayni kalan bir parca var mi? Bir ani degerli kilan o ani paylasanlar ise; o an, bu hisse dokunan iki kiside farkli anlamlar birakmis olabilir mi? Ben yine de yol katettim. Bunun icin nasil mutesekkirim anlatamam. Hayata. Kendime. O’na. Simdiye dek yillar icinde hayatimda farkli anlamlari oldu ve onu cok kez ergen halimle, genc halimle ve olgun halimle betimledim. Belki de bu yuzden cok bana ait. Benim olan. Beni ben yapan. Ask acilarimin baslangici. Yagmurlu bir havada otobus duraginda heyecanla bekledigim. Her neyse. Guvende hissettigim icin mutluyum. Simdiki sinavim duygularimi yonetebilmek. Umarim bunu basaririm. Biraz huznun ve sarhoslugun kimseye zarari olmaz, degil mi?
0 notes
ozgemu · 4 years ago
Text
A beautiful magic love there
What a sad
Beautiful tragic
0 notes
ozgemu · 4 years ago
Text
Seni o kadar ozluyorum ki, ozlemin oyle icimi yakiyo ki baba. Karsimda olsaydin yuzunu bir kere gorseydim. Seni oylece baskalarinin eline biraktigim, sonra da topragin ustune biraktigim icin beni affet. Bu benim gozlerimin gordugu en aci seydi, sanki bedenim ikiye ayrildi babacim. Seni cok ozledim. Ne kadar aci cektigimi anlatmam mumkun degil. Bu dunyada seni aramaktan vazgecmeyecegim. Nerdeysen yanina gelecegim. Seni cok ozledim. Gozlerime soz geciremiyorum ve kocaman bir yara gibiyim surekli kaniyorum. Beni koruyup kollamana ve beni teselli etmene ihtiyacim var. Cok korkuyorum baba. Seni bi daha hic gorememekten cok korkuyorum. Ruyama gir, konus benimle. Bir kere sarilalim, gercekmis gibi ama.
0 notes
ozgemu · 4 years ago
Text
Ev benim icin cok onemli cunku evim hic beklemedigim bir anda eksildi. Bozuldu. Sarsildi. Yanip kul oldu. Birden sessizlesti. İsiklari yanmadi. O evin caminda isik gelsin, birsey olsun, gunes dogsun diye sabaha kadar bekledim. Kapilar, halilar, perdeler, tabaklar hersey duruyordu yerinde. Nasil duruyordu mesela? Nasil kirilip dokulup yanip kul olmadi onlar da? Bunu asla bilemeyecegim. Eve donmek benim icin cok onemli. Herkes eve donmeyi hakeder. Cok yorulur mesela o gun, eve bi gitsem der, bi uyusam… Ertesi gun yepyeni bir gundur, bilir bunu. Eve gitmek oduldur, her zorlugun bitisidir. Kan ter icinde mahallede oynayan cocuklarin annesinin ismini cagirmasiyla dondugu yerdir orasi. Siginaktir. Tamdir, guzeldir. Eksildik iste biz. Napicaz simdi dedik, az kisi kaldik. Evet boyle hissettim, azalmis gibi. Sanki kalabalik bir orduyla savasa gidecektik ve artik hepsine karsi 3 kisiydik. 4 olsak galip gelecektik, oyle hissederdik. Ama simdi, en bastan yenilmis gibiydik.
Kulak nasil, ne zaman alisiyor asina oldugu sesi duymamaya? Ne zaman birakiyor sesler icinde aramayi? Kapi caldiginda gelmesini umdugun kisiler ne zaman degisiyor? Ne zaman eve donen birini gorsem, keske diyorum, keske sen de donseydin baba. Oyle cok istemistim ki, su hastaneden bi cikalim, eve bi gidelim, kapiyi bi kapatalim, bu elini yataga baglayan hemsireden bi kacalim, bu yogun bakim ziyaret suresi doldu diye beni cikarmaya calisanlardan bi kurtulalim, bak iste o zaman hersey duzelecek! Evde hallederiz, cay demlerim, kovboy filmleri izlersin pazar gunleri, gazete okursun, facebook bozuldu suna bi baksana dersin, bana cingene diye takilirsin, tv izlerken kanepede uyursun ustunu orterim, sabaha gecer! Evdeyiz cunku, eve donduk baba. Korkunc insanlar yok, birbiri ardina gelen gece gunduzu saymiyoruz, oylesine akip gidiyor iste hersey, hersey eskisi ve olmasi gerektigi gibi. Evdeyiz, rahatca uyu ve iyiles simdi.
Hastaneden cikmani ve eve donmeni gorememek; her halde, her dilde ve her dilsizlikte karsi kiyidan bile gorunen buyuk bir yara. Benim sanki uygulayacagim son bir tedavim vardi, evdeydi bu, gelemedin iste, sanki ben sana sessizce o kalabalik hastane duymadan diyecektim ki: “baba, lutfen ses cikarma, saklanalim burda, cok kotu seyler oldu”
Sonra biz seninle saklanacaktik, evde. Ev guvenliydi.
Sana aylarca yogun bakim ziyaretlerimde hep ayni sozu verdim, “iyilesiyorsun baba, lutfen dayan eve gidicez, benim ne zaman sozumu tutmadigimi gordun?” Cunku bu sozu vermek zorundaydim, aylardir bu yatakta biz olmadan bu yabanci insanlarla ne yapiyordun ki, yemek yemeden su icmeden? Su icemiyordum baba, sen icmedigin icin. Kana kana buz gibi bi su icmen icin hep dua ettim. En sevdigin yemekleri yemen icin. İste bi eve gelseydin, hallolacakti da…
Sonra sen giderken, 19 mayis’ti. Galatasaray sampiyon olmustu. O gun kutluyorlardi. Biz senin ardindan gidiyorduk, nereye? Hep tabutuna sarilip “beni affet” diye agladim. Sozumu tutamadigim icindi bu, ozur dilerim bu sozum seni umutlandirdi ve simdi gelemedigin icin uzduyse, ben de artik hic eve donmeyecegim, hangi eve gidersem gideyim, bu bir eve donus olmayacak baba, uzulme. Benim evim senin icinde oldugun herhangi bir yerdi. Dunya uzerinde oyle bir yer kalmadi. Sen yine de beni affet.
0 notes
ozgemu · 4 years ago
Text
Ya ben seni gorememissem, hic secmedigimiz bir anda dusmussek anne rahmine, sen binlerce yil once benden, dogup buyuyup ogrendiysen bazi seyleri... gunes sana da ayni dogdu, senin baban da oldu sabaha karsi, belki de olmedi, bilmem. Sen beni sever miydin? Nasil severdin beni, bunu bana nasil hissettirirdin? Ne yapardik, nasil yasardik da omrumuzun her dakikasini soguk bir su gibi yuzumuze carpardik? Bana nasil bakardin, kesfettigin hangi duygular uzerine yazmak isterdin, kurdugumuz bu duzenin en cok nesi sana korkunc gelirdi? Kadehlerimiz var bizim, camdan. Genis ve uzun, sarap kadehleri. Sizin zamaninizda zarafet bir etek boyu muydu, sokaklarinizin kaldirimlari var miydi? Sarabi oylece siseden mi icerdiniz? Sarap sever misin? Ortak yanimiz ne olurdu farkli yuzyillarda dogup buyuyup yokluga, hiclige dusup bir denizin icindeki damlalara donusup koca bir okyanus olmus sevgilim. Siz nasil seversiniz? Benden farkli ne ogrendiniz, seninle hangi yuzyilda denk gelebiliriz mumkunse bir koordinat bulup dunyanin en buyuk bulusmasini gerceklestirebilir miyiz? Kalbim yerinden cikacak gibi carpabilir mi, her ask birbirine benzeyen ve ogrendigimiz sekilde kesilip pisirilip tabagimiza konan ve kesmeyen bicaklarla cebellestigimiz bir yemek olmak zorunda mi?
Tumblr media
1 note · View note
ozgemu · 5 years ago
Text
hep o ihtimalin peşinden gidiyorum. onu güzel kokan bahçelerde, güllerin içinde aramıyorum. ellerime dikenler batıyor, kan revan içinde bırakıyor bu beni. minicik bir dikenin bunca ziyanına şaşırıyorum. o zamanlar gencim, taksim meydanında sabahın erken saatlerinde dolaşıyorum. sanırım eve gidiyorum. ne kadar sonsuz hayat, fakat ben nereye takılıp/tıkılı kaldım, bilmiyorum. öyle bir zaman ki bu; hep kalabalıkta gezdiğimden ölümün beni bulamayacağını düşünüyorum. hep kalabalık olmak. 20li yaşların başları böyledir. dans etmekten ve şiir okumaktan bahsediyorum. yolu kaybetmenin, yolda olmaya yeğlendiği zamanlardan. bir ihtimal var olmalıydı işte o zamanlardan biliyorum. hiç düşünmedim kaybolmak isteyeceğimi. artık bir ağaçsın köklerin var, dalların uzanıyor birilerine. bir ağaç öyle kolay çekip gidemiyor. yerinde duruyor işte öylece. koca çınar, deniyor sonra, gölgesinde dinlenirken hangi meyveleri verdiğinden, hangi kara kışlara direndiğinden bahsedemiyor, dili lal, kökleri sağlam, fakat içi çürük, içi boş.
ben artık neyim, kimim, bilmiyorum. bu bir kayboluş değil, kendini bulmak diye bir şey olmadığını farkediş. içimi deşen bir bıçakla uyumak, ellerimde sürekli dikenli güller tutarak yaşamak gibi. zaman nasıl en büyük düşmanken, ilaç olacağı umulur bilinmez. ama gidenin geri dönmeyeceği tek yer var. oraya ait hiç bir şarkı ve hiç bir şiir yok. bu inceden zevk veren bir ayrılık acısı değil. bu, bir sabah uyanıp kişisel gelişim kitapları okumaya ve iyileşmeye karar vermek gibi değil. bu artık sensin. sen böylesin. kardeşinle birlikte çocukluğunuzu gömdünüz. kapının her akşam 9 da çalma ihtimalini gömdünüz. babanızı gömdünüz. dünya artık o kadar büyük bir yer değil. istesen de kaybolamazsın. hayat senin kadar merhametli değil. bu bir rüya değil. ve sen artık çocuk değilsin.
insanın diğer insanlardan sadece acısına saygı beklediği zamanlardan bahsediyorum. bana “her acı geçer” diyip kahvesinden bir yudum alan, havadan sudan bahseden herkes için içimden tek söylediğim şu oluyor.
“sen bunu yaşadığında ben sana geçer demeyeceğim, sadece orada olacağım, yanında. tam dibinde.”
1 note · View note
ozgemu · 5 years ago
Text
ölüm nedir ayrılıktır ölüm. ağlamaktır hep, her zaman, sabah uyandığında ve gece uyurken. evin boşluğunu nasıl tarif edebilirsin mesela, yalnızlığı ve sessizliği nasıl tarif edersin... sevgilinden ayrılıp bir kaç ay arabesk takılmak en büyük acısı olanlara bunları anlatmak zor. bir ihtimal daha olmayan tek gidilen yer var işte. oraya giden birisini özlemek bile hücrelerine kadar çürütüyor seni. gelmeyecek. al işte yine özledin, yine gidip toprağa dokunacaksın, ellerin çamur olacak, taşlar ellerini acıtacak, diken batacak eline. hani yok işte burda da, bi taş var başında bi de toprak üstünde. burda yok, gitmiş. nereye gidip bir kez sarılabilirim, dünya üzerinde öyle bir yer var mı, gidip bulayım. zaten parçalanmaya çok müsait bir kalbin temeli kayıp gidince tuzla buz oluyor. varmış gibi yapmayı bile yeğlerim. bana deli demeseler, annemin akşamları “babanı ara nerde kalmış” diye sormasını, gelirken tulumba tatlısı alsana baba diye kullanılmayan numaraya mesaj atmayı, arama kaydımda babam♥️ isminin sürekli olmasını, şarjı bitti sanırım diyip çıkan bant kaydını yok saymayı yeğlerim. rüyamda sürekli gelip üstümü örtüyorsun, keşke konuşsan benimle. nereye gittiğini, nasıl olduğunu, beni ne kadar çok sevdiğini söylesen. sevgi kaybolmaz biliyorum baba. aldığım nefeste bu sevgiyi içime çekiyorum.
burda oturup duvarlara bakarken eksikliğin daha az, çıkıp hayata karıştığımda daha fazla. güneşe bakıyorum senin göremediğin güneşe.
Tumblr media
1 note · View note