ruhiyaa

[ruhiyaa]

"Dayanılmaz olan yaşam değilmiş, insanlarmış"

[ruhiyaa]

"Ahlak ve namus deyince sadece kadından konuşmaya başlayan herkes,ahlaksız ve namussuzdur."

[ruhiyaa]

"Yıldızlı ve mavi bir gecede kurulan bütün hayaller , siyah ve yıldızsız bir gecede sona erer."

[ruhiyaa]

însarı, ailesinden görmediği ne varsa yabanctlarda ararmış. Sevgi, şefkat, saygı... Ve her neyin yokluğunu çektiyse karşısına çıkan insan, onu ailesinin eksik bıraktığı yerinden yaralarmış.

[ruhiyaa]

Yanılırız hep. Ev ne bir çatının altıdır ne de başka biri.

Ev, insanın kendisidir. Sen evsin ve kalbin nerede atıyorsa, orada, evindesindir.

[ruhiyaa]

İnsan, sevdiğini göğe uğurladığında ardınelan gözünden damlayan her yaş, mezarlığa ektiği bir çiçekti. Ancak gözyaşıyla sulanan tüm çiçekler mezarlıkta solardı.

[ruhiyaa]

[ruhiyaa]

Hayat böyleydi işte. Her zaman yabancılar incitmezdi seni.

Çoğu zaman tanıdığın insanların bıçağıyla alırdın en derin yaraları.

[ruhiyaa]

Kelimeler böyleydi işte. Bazı kelimeler vardı ki başını döndürür, aşkla bağlardı insanı kendine. Ve bazıları vardı ki kurşundan daha ağır, bıçaktan daha keskin olurdu. Karşındakini yaralar, belki de öldürürdü yavaş yavaş.

[ruhiyaa]

Ve bazıları geç kalır;)

"Her şey anını bekler."

[ruhiyaa]

Good weather and nice day ☁️

[ruhiyaa]

Güzel bir gündü ama akşam çabucak geldi. Karanlıkta olmak güzel. Sanki huzur evrenindeyim.