sadeceseninugruna
7 posts
Yazdığım her şeyi günün birinde okuman ümidiyle yazıyorum.
Don't wanna be here? Send us removal request.
Text
22 Ocak 2024
Günlerden Pazartesi
Pazartesi, hafta başı değil mi sevgilim yeni bir başlangıç. yeni bir iş günü. Bugün ne oldu biliyor musun
Patronum Tuzla içmeler’e bir evrak teslim etmemi istedi.
Bunun anlamını en iyi sen bilirsin. Tuzla İçmelerin bana ve sana neler hissettirdiğini neler hatırlattığını.
Keşke sende yanımda olsan şu an. Evrakı teslim ettim etmesine ama Marmaraya binip ger işe dönmedim. Bir süre burada yürüdüğümüz yollarda yürüdüm, hatıralarımızı gözümün önünden geçirdim bütün o el ele yürüdüğümüz yolları, caddeleri, sokakları, hiç ayrılmak istemediğimiz o Termal Otelin önünden yürüdüm kapısında oturdum…
Dedim ya burada olmanın ne demek olduğunu bir sen bilirsin bir sen anlarsın, o günden sonra ilk defa buraya yolumun düşmesi ve seninle ayrı olmak, bunu seninle paylaşamıyor olmak yakıyor canımı..
Çok yakıyor hemde.
İnşallah günün birinde Yüce Rabbim bizi kavuşturur ve bunlar sadece kötü birer hatıra olarak uçup gider zihinlerimizden.
0 notes
Text
19 Ocak 2024
Günlerden Cuma
Seninle yatıp seninle kalkmaya devam ediyorum sevgilim,
Her nefesimde seni hissediyorum. her duamda sen varsın. ben hala bıraktığın yerdeyim sevgilim.
Tekrar kavuşalım istiyorum.
Mevlanın bir sözü vardır;
Ayrılık rüzgar gibidir büyük aşkları kuvvetlendirir küçük aşkları söndürür diye
Bizimkisi büyük bir aşk sevdiğim ve ben hala inanıyorum günün birinde çok daha kuvvetli bir şekilde kavuşacağız, belki hatalarından ders çıkarmış biçimde, belki çok daha severek ama kavuşacağız sevgilim ben buna inanıyorum. Lütfen sende inan olur mu
Bazı kırgınlıklarım var sana, yüzüne söyleyemediğim için buraya yazıyorum.
İşe başlayalı 1 hafta olacak neredeyse “ben bu haberi seninle paylaşamadığım için bir yanım hep eksik zaten” fakat sen beni aramadın, mesaj atmadın kutlamadın belliki içinden gelmiyor, olsun.
1 note
·
View note
Text
17 Ocak 2024
Bindiğim minibüste Canozan-Ağlama ben ağlarım çalıyor biliyor musun sevgilim,
Birlikte ne çok dinlerdik
Keşke her şey bana seni hatırlatmasa,
hayat bu kadar ızdırap vermezdi o zaman
0 notes
Text
17 Ocak 2024
Sensizliğe alışmak istemiyorum, aklım hala Cumartesi gününde hala sarıldığım anı yaşıyorum sevgilim,
Bugün evraklarımı teslim etmek için Ataşehire geldim. seninle aramızdaki mesafe belki 10 belki 20 dakika ama bu böyle değil ikimizde biliyoruz, yıllar var sanki kilometreler var sanki şehirler var aramızda.
Snap haritandan seni takip etmekten yoruldum.
Sırf sen gör diye attığım snaplerden sıkıldım hatta midem bulandı bu çabadan.
Hala yakalarım dik değil, hala telefonum sesi açık, hala beremi senin sevdiğin şekilde giyiyorum.
Şu an üzerinde tabela bile olmayan boş bir duraktayım ve bu yazıları bir gün gör diye yazıyorum. seni çok özledim. dua etmekten vazgeçmedim sevgilim, seni dilemekten, yaratandan bir şans daha dilemekten vazgeçmedim.
Sen vazgeçtin mi sevgilim, ne zaman vazgeçtin, bu kadar çabuk mu unuttun beni ?
Ben seni unutmadım bitanem unutmaya da çalışmıyorum zaten, unutmakta istemiyorum.
Ne sana ne sevdama ihanet etmedim.
Bir gün bana geri dön olur mu
Mutlu olarak geri dön ama mutlu olarak ve mutlu olabileceğine/bana tekrar inanarak geri dön.
Biz çok güçlüyüz bununda üstesinden gelebiliriz sevgilim.
Biliyorum bunlar senin için bir şey ifade etmiyor
ama beni bu umutlar hayatta tutuyor şu an.
Yüzüm bir nebze olsun yalandan da gülebiliyor ise sebebi bu.
0 notes
Text
16 Ocak 2024
Günlerden Salı
Bugün işe başladım sevgilim,
Bu haberi seninle paylaşmayı çok isterdim hala seninle paylaşamıyorum o yüzden bu yazıları bir gün görmen ümidiyle yazıyorum.
Yeni saçlarım yeni işim ile beraber hâlâ aynaya bakamıyorum sevgilim, baktığımda görmek istediğim adam değilim.. bir yanım eksik, sen eksiksin.
Ofiste insanların yüzüne bön bön bakıyorum engel olamıyorum tutamıyorum kendimi.
Sanki hayattan alacaklı gibi, sanki hayatın bana borcu var gibi nefret dolu gözlerle bakıyorum çalışma arkadaşlarıma, işverenime..
Gözümün önüne sen geliyorsun sadece..
Her fırsatta sigara yakıyorum. sadece sigara içtiğim zaman nefes alabildiğimi hissediyorum.
Açıp açıp fotoğrafına bakıyorum. fırsat buldukça bu yazıları yazıp paylaşıyorum.
İş yerinden izin alıp Öğle namazına gittim, biraz geç kalmıştım camiinin içerisinde 3 kişi belki vardı belki yoktu..
Ceketimi çıkartıp yere bıraktım namazımı kıldım, sonrasında yine seni diledim Rabbimden.
Akşam Ömerle buluştum saatlerce seni anlattım nafile
Benim dokunamadığım bir yüreğe başkası nasıl dokunsun.
Nasıl bana yardım edebilir ki
Eve döndüğümde aynı hisler aynı hüzün sardı beni
Başımı 01:00 da koyduğum yastıkta 04:00 ü geçerken uyuya kaldım sevgilim uyuyamıyorum…
0 notes
Text
15 Ocak 2024
Günlerden Pazartesi bugün bir iş görüşmesine gittim sevgilim ve görüşme iyi gitti güzel sonuçlandı,
Duysan sevinirsin belki.
Ama ben sana söyleyemiyorum.
Bir süredir işsizdim bunu sende biliyorsun, ama bu haberi seninle paylaşamamak suratıma bir tokat gibi çarpıyor, heyecanımı sevincimi seni arayıpta bak sevgilim iş buldum, bir adım attım, hayata sırtımı dönmedim, sandığın gibi hayatımdaki olumsuzluklara, problemlere karşı yan gelip yatmadım. çabaladım insanları aradım, cv mi bıraktım, mesajlar attım, uğraştım uğraştım uğraştım..
Ama bunu sende gör istiyorum.
Dediğim gibi uğraştığımı çabaladığımı gör istiyorum, iş bulduğum haberini seninle paylaşmak ve telefonda konuşmak istiyorum. ama biz artık yokuz değil mi?
biz diye bir şey kalmadı değil mi?
hala farkında değilim affet beni sevgilim
çünkü hala günün birinde bana geri dönebileceğini düşünüyorum, düşünmekle kalmayıp istiyorum, istemekle kalmayıp bunu diliyorum. hatta bunu dilemekle bile kalmayıp daha önce bahsettiğim gibi kıldığım her namazdan sonra ettiğim her duadan sonra Rabbime yalvarıyorum.
Eve döndüm bu haberi annemle paylaştım çok sevindi, arkadaşlarımla paylaştım onlarda çok sevindi..
Ama ben sevinemiyorum sevgilim, bir yanım hep eksik, bir yanım hep sensiz.. seninle paylaşamadıktan sonra bu mutluluk kursağımdan aşağı inmedi.
Akşamına mahallemdeki berbere gittim selamlaşma ve sohbet etme faslını geçiyorum,
O koltuğa oturduğumda
-Sedat Abi: Kardeşim hoşgeldin saçlar yine yengenin istediği şekilde mi olsun ?
Dediği anda keşke evet abi yengenin istediği şekilde olsun diyebilseydim ve saçımı sakalımı senin sevdiğin şekilde traş olabilseydim
Sakallarıma dokunduğun, saçlarımın arasında parmaklarını gezdirdiğin günlerimize geri dönebilseydik veya tekrar bunları yaşayabilsek “her şeyden çok bunu istiyorum”
Ama ben saçlarımı kısacık kestirdim, görsen hiç beğenmezsin kafana bere geçir derdin…
Kendimi kandırmaktan sıkıldım sevgilim..
Aklımdasın, hiç çıkmıyorsun,
Rabbim bir gün yollarımızı kesiştirsin ve seninle birlikte bir ömür nasip etsin
Her şeyden çok bunu istiyorum.
0 notes
Text
13 Ocak 2024
Günlerden Cumartesi saat 20:34,
Ansızın gelen “Yüz yüze konuşmak ister misin benimle” sorusu
ve bu soru karşısında büsbütün donmuş bedenim, heyecandan ve seni tekrar görebilecek olmanın verdiği sevinç ile hiç düşünmeden kabul ettim. hatta mesaj atarken hazırlanıyordum bile…
Bakırköy’de buluşacaktık seni bir an önce görebilmek için can atıyordum sandım ki arabayı ne kadar hızlı sürersem, senin yanına ne kadar çabuk varırsam o kadar iyi olur bazı şeyler. Sadece seni bir an önce görmek istemiştim ve seninde farketmeni istemiştim.
En az 100 150 defa buluştuğumuz/vedalaştığımız o tren istasyonunda yeniden buluşmu��tuk, evet bu sefer aklımızdakiler, kalbimizdekiler her zamankinden farklıydı. kendinden bedeninden büyük giydiğin montun ve başını çepeçevre saran kapüşonun ile seni gördüğümde içimde fırtınalar koptu sevgilim
Ve senin karşına beremi senin sevdiğin şekilde giyerek, montumun yakaları inik bir şekilde “çünkü yakalarımı dik tuttuğumda hiç sevmiyordun” , telefonumun sesi açık, hala bana hediye ettiğin cüzdanın içinde vesikalık fotoğrafını taşıyarak karşına çıktım.
Sonrasında saatlerce konuştuk konuştuk konuştuk..
Evet sevgilim söylediklerim senin için hiçbir şey ifade etmedi biliyorum bana karşı bir şey hissetmediğini söyledin belki bunu söylerken bile içinde hala pek çok şey vardı ama bunu söylemek zorundaydın belki de dediğin doğruydu ve gerçekten hiçbir şey hissetmiyordun içinde hiçbir şey barındırmıyordun bana dair
Kırk gün kırk gece bıçaklansam bu kadar ölmezdim bu kadar üzülmezdim o işittiklerimden sonra, ama suç sende değil sevgilim hata benim hatam. O yüzden kendini asla suçlama.
Sonra dediğim gibi en az 100 defa 150 defa buluştuğumuz/vedalaştığımız tonlarca anımızın bulunduğu tren istasyonunun önüne birlikte yürüdük ama bu diğerlerinden farklıydı evet el ele yürümemiştik ama ben el ele yürüdüğümüzü hayal ettim, evet ilerleyen günlerde yeniden birbirimizi göreceğimizi bilerek vedalaşıyorduk ama bu sefer belki son görüşmemizdi “böyle olmamasını umut ediyorum” ama ben yinede kollarımı açtım ve sana sarıldım, sarılırken saçını, boynunu kokladım ve belkide istemediğin halde yanağına bir buse kondurdum “çünkü seni bir daha görememekten, sana bir daha dilediğim gibi sarılamamaktan, kokunu alamamaktan, kokunu unutmaktan, senin güzel tenine bir daha öpücük konduramamaktan korkuyordum sevgilim”
Devamında vedalaştığımız yerden geçip gideceğin turnikeye yürürken 2 defa 3 defa arkana dönüp bana baktın, başından beri ağlıyordum gözlerime ve göz yaşlarıma hakim olamıyordum açıkçası olmakta istemiyordum ama her dönüşünde beni ağlarken görme diye yüzüme sahte bir gülümseme yerleştirmeye çalıştım ve sana gülümseyerek el salladım.
Belki de seninle son görüşmemiz sevgilim
En çokta bundan korkuyorum.
Ama şunu bilmeni isterim senin bir gün geri dönebileceğini beklemekten asla vazgeçmeyeceğim.
Bir gün yine yollarımız kesişebilir ve birbirine karışan iki yağmur damlası gibi çok daha güçlü ilerleyebiliriz.
Yaptığım her harekette, ağzımdan çıkan her sözde, zihnimin en ücra yerinden geçen her fikirde bile sen varsın sen olacaksın,
Ben kıldığım her namazın sonrasında ellerimi açıp Rabbimden seni istemekten vazgeçmeyeceğim.
Beni unut demeyeceğim
Çünkü ben seni unutmazdım.
1 note
·
View note