sertsiken0606
sertsiken0606
Corona zamanı
561 posts
Last active 60 minutes ago
Don't wanna be here? Send us removal request.
sertsiken0606 · 34 minutes ago
Text
Üvey oğlum
Merhabalar, ben Leyla. Ben henüz kırk yaşında muhafazakar bir çevrede yetişmiş, iyi eğitimli bir kadınım. Üniversite okumuştum. Dediğim gibi yetiştirilme tarzımdan dolayı tesettürlüydüm. Ama evlendikten sonra çalışmayı bırakmış evimin kadını olmuştum. Eşimin ikinci karısıydım. 7 yıldan beri evliydim. Bir tane kızım var 5 yaşında ve bir de ��vey oğlum var Mehmet. Yıl 1997 idi. Üvey oğlum Mehmet henüz 14 yaşında idi. Onun büyüdüğünü anlayabiliyordum. Aslında hiçbir zaman üvey çocuk muamelesi yapamamıştım. Onu da kendi çocuğum gibi büyütmüştüm. Ben evlendiğimde henüz 7 yaşında idi. Mehmet ince zayıf ama uzun yakışıklı bir çocuktu. Babasına çekmişti.
Bir nisan ayı idi erken kalkmış çocukları okula yolladıktan sonra evde temizliğe koyulmuştum. Mehmetin odasını Mehmet hakkında yeni şeyler öğrendim. Mehmet mastürbasyon yapıyordu ve önce eski bir havlu buldum, üzerine boşalmıştı. Daha yatağının altında benim eski bir çift siyah külotumu bulmuştum. Siyah külotlarımın üzerinde onun kurumuş ve beyaz lekeler bırakmış spermlerini gördüm. Aslında mastürbasyon yapması bana normal gelmişti. Ergenlik çağına girmiş her çocuk bunu yapıyordu. Ama külotlarımın orda olması bu beni rahatsız etmişti. Yatağın üzerine oturdum ve neler bildiğim ile ilgili düşünmeye başladım. Takıntısı neydi? Ben mi yoksa sıradan bir durum muydu? Ama bildiğim tek şey muhafazakar kocamın bunu duymaması gerektiğiydi. Mehmeti öldürebilirdi. O an için bulduğum her şeyi olduğu gibi yerine bırakmak oldu. Mehmeti göz hapsine almaya karar verdim.
Takip eden günlerde bulduğum külotları düşünüyordum. Ama her nedense onların kayıp olduğunu hatırlamıyordum. Günlerce onun gizli deposunu düşünmekten kendimi alamadım. Söylemeliyim ki aklımdan çıkaramıyordum bunu. Kocam ise bu saplantılardan en karlı çıkan kişi olmuştu. Onunla haftada en az 4 akşam sevişiyorduk. Aslında kocam biraz şikayet eder durumdaydı bu kadar fazla seks yapmaktan. Sonunda mayıs ayının sonlarına doğru bir şeyler denemeye karar verdim.
Normalde iç çamaşırlarımı pazardan alırdım. Ama o gün bir T-shopa gittim. Yeni ve oldukça seksi tülden yapılma kırmızı külot ve sutyen ile iki çift pembe ipekli külot aldım. Genellikle evi içinde de tesettürlü olarak dolanırdım. O gün mehmetin derslerine yardımcı olacaktım. Yeni almış olduğum kırmızı saten eşarbımı başıma bağladım ama altında saçlarımın bir kısmı görünüyordu. Ve giydiğim beyaz gömleğimin üstten bir düğmesini de açmıştım. Altımda ise beyaz ince şifon eteğim vardı. Beyaz şifon eteğin altında yeni aldığım kırmızı tülden külot ve sutyenimi giymiştim. Ve kırmızı çamaşırlarım kendini belli ediyordu. Mehmetin yanına oturdum. Biraz teşhircilik yapmak istiyordum. Ve onun yeni aldığım çamaşırları görmesini istiyordum. Mehmet ders çalışırken göz ucu ile bana bakıyordu. bazen de kalemini veya bir başka şeyi yere düşürüyordu. Eğildikçe masanın altından bana baktığına emindim. Ertesi gün Mehmet okula gittikten sonra odasına gidip yatağının altını kontrol ettim. Evet yine külotlarım spermleri ile vıcık vıcık ıslaktı. Oturdum ve anladım ki üvey oğlum benim vücudumdan hoşlanıyordu.
Öğleden sonra mehmetin okuldan gelmesini bekledim. Salonda oturuyordu. Bende yere uzanmış televizyon seyrediyordum. Sonra yerleri süpürmek için elektrik süpürgesini almaya gittim. Gözlerinin üzerimde olduğunu hissedebiliyordum. Salonda uzandığı yerin sağını süpürürken giydiğim eteğin altını daha iyi görebilecekti. Bugün içime amımın suyu ile ıpıslak olan düz sade beyaz külotumu giymiştim. Ve sutyenim de yoktu altımda. Göğüslerim hala iri ve taş gibiydi. Dikkatlice bakarsa kahverengi göğüs uçlarımı beyaz gömleğimin altından görebilirdi. Bana bakıyor ben ise hiçbir şey olmamış gibi işime devam edip ona frikikler veriyordum. Önünde bir kabarıklık belirmeye başlamıştı. Etrafında dönerek kalkmış sikini saklamaya çalışıyordu. Odadan çıktıktan sonra mehmette salondan ayrılıp kapısını kapatarak kendi odasına gitti.
Sonraki günlerde sadece Mehmet evde iken daha serbest giyinmeye başladım tabi aşırıya kaçmadan. Bu arada ufak kazalarda yapıyordum. Başımdan eşarbın yere düşüp saçlarımın görünmesi. Banyodan ilk kez bornozla dışarı çıkmak gibi. Giyinirken yatak odamızın kapısını açık bırakıyordum. Söylemeye gerek yok tabi ki Mehmet istisnasız 4 ten fazla mastürbasyon yapıyordu günde. Okulların kapanmasına 2 hafta kala kocam mehmetin yazın çalışması için bir tanıdığının yanına vermek istiyordu. Ben ise henüz yaşının ufak olduğunu söyledim. İlaveten başka bir planım daha vardı.
Eşim işi gereği 2 gün içinde 1 aylığına şehir dışına çıkacaktı. Bende planımı uygulamaya başladım. Eşimin gitmeden önceki son gecesi kocamla sevişmeye başladık. O gece her zamankinden daha fazla ses çıkarmıştım. Kocam beni susturmaya çalışıyordu ama çok azmıştım. O gece 3 kere orgazm oldum. Eminim Mehmet o gece uyumamış hatta gözünü bile kırpmamıştır.
Sabah saat 6da kocam evden ayrıldı. Bende yataktan kalkıp mehmetin yanına gittim. Bugün okulun son günüydü. saçlarım açıktı. Mehmet bana bir bakış attı. Kahvaltı da ona eğer bugün sınıfı geçerse bir sürprizim olduğumu söyledim.
Sabah boyunca yaptıklarımın ne kadar üzücü olduğunu düşünmekle ve onu gelişine hazırlanmakla geçti. Banyo yapıp ağda yapıp amımdaki kılları kestim. Salondaki kanepede oturuyordum. Saat 13,10 gibi eve gelmesi ile kaygılarımdan kurtuldum. Yavaşça ayağa kalktım. Üstümde bulunan pembe bornozun kuşağını açtım ve yere bıraktım. Üzerimde sadece jartiyerim çoraplarım tanga külotum vardı. Ağzımdan 'Mehmet seninim' kelimeleri döküldü. Aklı karışmış şaşkınlıktan ağzı açık kalmış öylece bakakalmıştı. Titrek ve tereddütlü bir şekilde ona doğru yürüdüm ve dudaklarından öptüm. Bana karşılık vererek boynumu boğazımı öpüp koklamaya başladı. Artık dillerimizin düellosu başlamıştı. Bildiğim tek şeyi yapacaktım. Önünde diz çöktüm ve pantolonunu çözerek külotu ile birlikte aşağıya indirdim. Daha yeni çıkmaya başlamış kılların arasında dimdik sikine bakıyordum. Babasının ki kadar büyüktü ama biraz daha inceydi. Dibinden tutup Kırmızı rujlu dudaklarımın arasına aldım. Emmeye ve dilimle yalamaya başladım. Ne beklediğimi tam olarak bilmiyordum. Kalçalarından sıkıca tutup sikini dudaklarımın içinde hareket ettirmeye başladım. Mehmet inlemeye başlamıştı saçlarımdan sıkıca tutarak sikine doğru bastırmaya başladı. Ağzından derin oh çıkarken döllerini ağzıma fışkırtıyordu. Spermleri yutmaktan başka çarem yoktu. Bende biraz zorda olsa acı keskin kokusuyla mehmetin spermlerini yuttum. Bende bu arada boşalmıştım. Külotum sularımla sırılsıklam olmuştu. Sikinden dökülen son damlaları da ağzıma boşalttıktan sonra saçlarımı bırakıp ağzımdan çıktı. Tıpkı babasının ki gibi inmesini beklediğim siki hala kaya kadar sertti ve dimdik karşımda duruyordu. Sırtüstü yere uzandım. Mehmette üzerindeki elbiselerin geri kalanını çıkarttı ve yanıma uzandı. Ve ona vücudumu gösterdim. Klitorisimin nerde olduğu, nasıl yalanacağını, amımın dudaklarının heyecanlığı zaman büyüdüklerini, göğüs uçlarının nasıl emileceğini ona gösterdim. Gece yarısına doğru sekse doymuş bir şekilde yatakta uykuya dalmıştık. İlk gün nerdeyse 10 saat sevişmiştik. Evin bütün odalarında her yerde önümüzdeki 4 hafta boyunca seks yaptık. Bir kere yaptığımız günlerin sayısı çok azdı. Mehmet boşaldıktan sonra bile hala sertliğini koruyor olması beni değişik orgazmlara götürüyordu. Klitorisim çok kullanılmaktan davul gibi şişmişti. Gün boyunca amımdan mehmetin içime boşalttığı dölleri ile karışık birlikte sular geliyordu.
Sonraki yıllarda mehmetin üniversiteye gitmesine kadar hem Mehmet hem de babası ile seks yaptım. Bazı günler hem mehmetle sonra babası ile
134 notes · View notes
sertsiken0606 · 8 hours ago
Text
Prezervatif
Mrb Hasan ben 52 yaşında esmer 172 boyunda büyük bir firmada temizlik müdürüyüm. 750 çalışan bulunan dünyaca büyük bir şirket. Benimle birlikte 6 temizlik personeli var. İsmim Ertan . Elemanları özenle seçtim diyebilirim. Hüseyin isminde saf salak bir eleman var o birgün bayanlar wc sinde yeni kullanılmış bir prezervatif bulmuş resmini çekip bana gönderdi. Sonuçta çok büyük bir firma ama buna müsamaha gösteremeyiz. İdari işler bölümü ile birlikte prezervatif olayını araştırmamız ve gerekli işlemleri yapmamız gerekiyordu. Personel müdürü ben ve idari işler müdürü bir toplantı yaptık wc lerin tam karşı tarafına kamera yerleştirdik.
Aradan 2 gün geçmiş boyahane bölümünde görevli Satı ve Servis şöförü Bayram ı wc ye peş peşe girerken gördük Satı 165 boylar da zayıf türbanlı sarı saçlı yeşil gözlü bir kadın tahmini 35 yaşlarında Bayram 58 veya 60 yaşlarında sarı saçlı 155 boylarında zampara bir şöför. Onları güvenlik kamerasından görünce güvenlik müdürü ve ben wc lerin olduğu yere gittik suç üstü yaptık bizi karşılarında görünce her ikiside şok oldu.
İfadelerini alıp işlemleri başlattık. İfadelerini alıp CEO nun yanına gidip işten atılmaları için gerekli evrakları ile birlikte gittik. Bayram ben istifa ediyorum kendimi rezil edemem dedi personel müdürüne istifa dilekçesini yazdı gitti Satı da o sırada 4 çocuğu olduğunu babalarının çalışamadığını mecbur çalişmak zorunda olduğunu ağlayarak anlattı personel müdürü idari işler müdürü affetti işine geri döndü.
Ben ve Satı yerlerimize doğru giderken birden elini sikime artı tuttu zevkimin içine ettiniz bari sen doyur azdım ne olur sik beni dedi benim eşim 3 ay önce vefat etmişti bende o zamandan beri hiç seks yapmamıştım. Fakat fabrika da olmazdı. Benim acil bir işim çıktığını söyleyip aracıma gittim 5 dakika sonra Satı geldi ne dedin de izin aldın Satı dedim izin almadığını yakınlarda bir yer olduğunu orada doyasıya seks yapabileceğimizi söyledi.
Dediği yere gittim bahçe içerisinde 3 katlı bir inşaattı arabadaki battaniyeleri alıp yere serdim Satı ben battaniyeleri sererken soyunmuş beni bekliyordu öpüşmeye başladık çok ateşli öpüşüyordu bende soyundum battaniyelerin üzerine uzandık Satı sikimi ağzına aldı hadi sende benim amımı yala diyordu ben temiz değil bayram girdi yalamam bu yüzden dedim anlayışla karşıladı sakso çekmeye başladı bende türbanı tutup sikimi daha fazla alsın diye bastırıyordum belki 10 dakika yaladı boşalacağım dedim ağzından çıkarmadan devam etti. Bütün döllerimi tek damlasını ziyan etmeden yuttu.
Ufalan sikimi tekrar ağzına aldı fazla uğraşmadan kazık gibi yaptı sonra battaniyenin üzerine yattı bacaklarını açıp beni çekti kendi elleriyle sikimi amına soktu sert sik küfür et arada bir kalçama sert tokat at dedi dediği gibi yapıyordum birden bir araç sesi geldi toparlanmaya çalıştık fakat olmadı gelen kişi personel müdürü Yaşar beymişti beline kuvvet dostum devam et dedi yaşar da soyundu sikini Satının ağzına verdi ben 2 postayı amına boşalttım giyinip kenara çekildim Satı ve Yaşar ı yanlız başına bırakıp eve gittim.
Satı ile birlikteliğimiz devam ediyor. Artık Yaşar a vermiyor. Yaşara birlikte çalıştığı esrayı ayarladı esra tı Yaşar sikiyor bende Satı yı.
5 notes · View notes
sertsiken0606 · 10 hours ago
Text
ŞİDDET DÜŞKÜNÜ ANNEMDEN İNTİKAM ALDIM
MERHABA ARKADAŞLAR BEN HİLAL 18 YAŞINDAYIM SİZLERE BİR HAFTA ÖNCE YAŞADIĞIM ANIMI ANLATMAK İÇİN YAZIYORUM BEN ANNEM 6 YAŞINDAKİ ERKEK KARDEŞİM VE BABAMLA BİRLİKTE İÇ ANADOLU DA BİR ŞEHİRDE YAŞIYORUM ANNEMİ HİÇ SEVİYORUM HATTA NEFRET EDİYORUM ÇÜNKÜ ANNEM KENDİMİ BİLDİM BİLELİ BENİ HİÇ SEVMEDİ EN KÜÇÜK HATAMDA DAYAKLA KARŞILIK VERDİ
ANNEM BABAMA KARŞI DA AYNI TARZDA DAVRANIR BABAMA DA ŞİDDET UYGULAR YANİ BABAM BİR KILIBIK AMA BABAMI ÇOK SEVERİM ANNEMİN YAPTIKLARINA RAĞMEN ONU BIRAKMADI KEŞKE BIRAKSAYDI BAZEN BABAMI GİZLİ GİZLİ AĞLARKEN GÖRÜRDÜM SESİNİ DUYARDIM NE YAPSA ANNEME YARANAMİYORDU ANNEMİN SEVDİĞİ TEK KİŞİ ERKEK KARDEŞİM BİR TEK ONA SEVGİ GÖSTERİYOR
NEYSE FAZLA UZATMADAN O GÜNE GELİYORUM BUNDAN İKİ HAFTA ÖNCE AMCAMIN EŞİ NEVRA YENGEM BİZE GELMİŞTİ AMCAMLAR KÖYDE YAŞADIĞI İÇİN FAZLA GÖRÜŞEMİYORUZ EN SON BİR KAÇ SENE ÖNCE BİZ KÖYE GİTTİĞİMİZDE GÖRÜŞMÜŞTÜK YENGEM BENİ GORUNCE SEVİNDİ VE KIZ NE KADAR BÜYÜMÜŞSÜN EVLENECEK YAŞA GELMİŞSİN MAŞALLAH DEDİ O ANDA ANNEM DE BIRAK SENDE NEVRA NE EVLENMESİ BU GERİZEKALIDAN BİR BOK OLMAZ DEYİNCE BÜTÜN SEVİNCİM KURSAĞIMDA KALMIŞTI AĞLAMAMAK İÇİN KENDİMİ SIKARAK ODAMA GİTTİM
BEN AĞLARKEN YENGEMİN SESİNİ DUYDUM ANNEME YAHU SEVİL NEDEN BU KIZA BÖYLE DAVRANIYORSUN İNSAN KENDİ KIZINA ÖYLE ŞEYLER SÖYLEMEZ AYIP EDİYORSUN YETİŞKİN BİR KIZ KALBİNİ KIRMA ARTIK DEDİ ANNEM DE BIRAK NEVRA YÜZÜNÜ GÖRÜNCE MİDEM BULANIYOR BUNUN HELE BABASI AYRI BİR MİDE BULANTISI DEDİ YENGEM DE SUS KIZ AYIP YA DEDİ HEM MİDEN BULANIYORSA İKİ ÇOCUĞU NASIL YAPTIN DEYİNCE ANNEM DE AZINCA KENDİMİ ZORLUYORUM YAPIYORUM NE YAPAYIM DEDİ
ANNEM VE YENGEM KUZENLER ÇOCUKLUKTAN BERİ BİRLİKTE BÜYÜMÜŞLER O YÜZDEN ARALARINDA GİZLİ SAKLI YOKTU BEN ÇOCUKKEN DE BU TARZ KONUŞMALARINA ŞAHİT OLDUĞUM İÇİN BİLİYORUM ANNEM O ARA VALLA NEVRA SALİMİN YARAĞI EN AZINDAN DOYURUYOR YOKSA O İŞİ DE YAPMAZDIM ONUNLA DEDİ YENGEM DE EEE KİMLE YAPACAKTIN O ZAMAN DEYİNCE VALLA PEŞİMDEN KOSAN ÇOK AMA BEN YÜZ VERMİYORUM DEDİ
BU ARADA SALİM BABAMIN ADI YENGEM BU SEFER KIZ SEVİL HEP BÜYÜK BÜYÜK DİYORSUN SALİM ABİMİN ŞEYİNE HER SEFERİNDE MERAK EDİYORUM NE YALAN SÖYLEYEYİM AMA ARAMIZDA KALSIN DEDİ
ANNEM DE TABİKİ KIZ ARAMIZDA DEDİ YENGEM KIZ NE KADAR BÜYÜK ANLATSANA BİRAZ BİZİM HERİFİN Kİ HEM KÜÇÜK HEMDE ÇABUK BOŞALIYOR BİR ŞEY ANLAMIYORUM VALLA DEDİ ANNEM DE VALLA BİZİMKİ BAŞLAYINCA BEN BOŞALMADAN KENDİSİ BOŞALMIYOR HEMDE SOKUNCA MİDEME DEĞİYOR NERDEYSE DEYİNCE YENGEM YUH KIZ O NEYMİŞ ÖYLE KÖYDEKİ EŞEKLERİN SİKİ KADAR DESENE DEDİ
BEN ODADA OLDUĞUM İÇİN DUYMADIĞIMI SANDIKLARI İÇİN RAHAT KONUŞUYORLARDI KONUŞULANLARDAN BENDE ETKİLENMİŞTİM İSTER İSTEMEZ AMIM KARINCALANMAYA BAŞLAMIŞTI ELİMİ PİJAMAMIN İÇİNE SOKUNCA SIRILSIKLAM OLDUĞUNU ANLADIM ANNEMLE YENGEM KONUŞMAYA DEVAM EDİYORLARDI ANNEM KIZ NEVRA MADEM KAMİL ( AMCAM) HEM ERKEN BOŞALIYOR HEMDE SİKİ KÜÇÜK SEN NASIL BOŞALIYORSUN DEYİNCE YENGEM NE YAPAYIM KIZ PATLICAN SALATALIK NE GEÇERSE ELİME GÜNDÜZ ONU SOKUYORUM AMIMA BOŞALIYORUM DEYİNCE ANNEM BASTI KAHKAHAYI
O LANET GÜLÜŞÜNE BİLE KATLANAMİYORDUM AMA KONU İLGİMİ ÇEKTİĞİ İÇİN DİNLEMEYE DEVAM ETTİM ANNEM YENGEME KIZ DOĞRU SÖYLE HİÇ BAŞKASIYLA YAPTIN MI DEYİNCE YENGEM KIZ BAK SAKIN AĞZINDAN KAÇIRMA BİR YERDE DİYE TEMBİHLEDİ ANNEMİ ANNEM DE KIZ NE BOKLAR YEDİK EVLENMEDEN ÖNCE NEREDE ANLATTIM DEYİNCE YENGEM BİLİYORUM KIZ BEN SÖYLEMİŞ OLAYIM DEDİ
ANNEM EEE ANLAT HADİ DEYİNCE SERVET BABAYLA YAPIYORUZ ARADA O DA ANCA KAYNANA BAĞA BAHÇEYE YADA ÇARŞIYA GİDİNCE DEYİNCE ŞOK OLDUM ANNEM DE SOK OLMUŞ OLACAK Kİ BİR SÜRE KONUŞAMADI SONRA DA YUH KIZ SENİ DE Mİ SİKTİ SERVET BABA ( YANİ DEDEM) DEYİNCE YENGEM SENİ DE Mİ KIZ DEDİ ANNEM DE SALİM ASKERDEYKEN SİKİYORDU DEYİNCE BEN İKİNCİ KEZ ŞOK OLDUM YENGEM BUNLARIN BABALARININ DA SİKİ BÜYÜK
BİR SALİM ABİM Mİ BABASINA ÇEKMİŞ BİZİM KAMİL ANA TARAFINA ÇEKMİŞ HERHALDE DEYİNCE İKİSİ DE KAHKAHA ATTI VAY BE DEDİM İÇİMDEN DEDEME BAK SEN GELİNLERİNİ SIRAYA SOKMUŞ SİKİYOR BU ARADA CİNSELLİĞE İLGİM VARDI AMA ANNEMİN KORKUSUNA OKULDAKİ ERKEKLERİN TEKLİFLERİNİ HEP REDDEDİYORDUM ARADA SIRADA ODAMDA TELEFONDAN SİTELERE FALAN GİRİP GİOM İZLEYEREK KENDİMİ OKŞUYORDUM
NEYSE O GÜN ÖYLECE BİTTİ ARADAN BİR HAFTA GEÇMİŞTİ KÖYDE BABAANNEM RAHATSIZLANINCA ANNEM YANINA GİTTİ BABAM İŞYERİNDEN İZİN ALAMADIĞI İÇİN KALDI ANNEM GİTTİKTEN BİR GÜN SONRA OKULDAN GELDİM ÜZERİMİ DEĞİŞTİRİP AKŞAM İÇİN YEMEK HAZIRLADIM AKŞAM BABAM GELİNCE BİRLİKTE YEMEK YEDİK BABAM HİLAL KIZIM DOLAPTAN RAKIYLA BARDAK GETİR HAZIR ANNEN YOK AĞIZ TADIYLA İÇEYİM DEDİ BEN RAKIYI GETİRDİM
BABAM İÇMEYE BAŞLADI BEN BABA NEDEN ANNEMDEN BOŞANMIYORSUN DEYİNCE NASIL BOŞANAYIM KIZIM SEN VARSIN KARDEŞİN VAR DEDİ BENDE BABA ANNEM İÇİN SADECE SERCAN (KARDEŞİM) VAR BİR TEK ONU SEVİYOR NE BEN NEDE SEN UMRUNDA DEĞİLİZ DEDİM BABAM DA NEYSE KIZIM BOŞVER DEDİ AMA GÖZLERİ DOLUYDU
BABAM KADEHLERİ ARD ARDA YUDUMLUYORDU ANNEMİN YOKLUĞUNUN TADINI ÇIKARIYOR ADAM DİYE DÜŞÜNDÜM İÇİMDEN AMA EN SON ÇOK FAZLA SARHOŞ OLMUŞTU YERİNDEN BİLE KALKACAK HALİ YOKTU BAŞINI MASAYA YASLAYIP SIZMAYA BAŞLAMIŞTI BİR YARIM SAAT BAKTIM KALKMIYOR YANINA GİDİP HADİ BABA GEL SENİ YATAĞINA GÖTÜREYİM DEDİM KOLUNUN ALTINA GEÇİP ODASINA GÖTÜRDÜM ALKOLÜN ETKİSİYLE SANIRIM BENİ ANNEM SANIYORDU KOLUNU BIRAKINCA SOYUNMAYA BAŞLADI BABAM VE BİR ANDA ÇIRILÇIPLAK KALDI GÖZÜMÜN ÖNÜNDE VE ANNEMİN YENGEME ANLATTIĞI BABAMIN ALETİ CANLI BİR ŞEKİLDE GÖZÜMÜN ÖNÜNE GELDİ BİR ANDA
BABAM YATAĞINA ÇIPLAK VAZİYETTE UZANDI VE HADİ SEVİL SENDE GEL CANIN ÇEKTİYSE YAPALIM BU GECE DEDİ BEN BİR ANDA ODAMA GİTTİM ŞOK İÇİNDEYDİM KAFAMDA BİR SÜRÜ SORU UÇURMAYA BAŞLADI BİR ANDA BABAMIN O HALİ GÖZÜMÜN ÖNÜNDEN GİTMİYORDU VE BİR ANDA ANNEMDEN İNTİKAMIMI ALMAK İÇİN BUNDAN GÜZEL YOL OLMAZ DEDİM KENDİ KENDİME VE BABAMIN ODASINDA ALDIM SOLUĞU BABAM YİNE ÇIPLAK VAZİYETTE YATIYORDU SANIRIM UYUMUŞTU YAVAŞÇA YAKLAŞTIM YANINA
İLK KORKARAK YAVAŞ YAVAŞ DOKUNMAYA BAŞLADIM BABAMIN ALETİNE BABAMDA YARI UYKULU VAZİYETTE BENİ HÂLÂ ANNEM SANIYORDU VE HADİ SEVİL ÜZME BENİ KAÇ GÜNDÜR YAPMIYORUZ NAZ YAPMA DEDİ BEN YAVAŞÇA EĞİLİP KOKLAMAYA BAŞLADIM İLK BABAMIN ALETİNİ ÇİŞ KOKUYORDU SONRA DA YAVAŞ YAVAŞ DİLİMİ DEĞDİRDİM VE YALAMAYA BAŞLADIM BABAM YİNE YARI UYKULU VAZİYETTE OHH ÇOK GÜZEL BAK SEVİL HİÇ YALAMAM DİYORDUN HOŞUNA GİTTİ DEĞİL Mİ DEDİ BENDE HİHİ DEYİP BAŞIMI SALLADIM
BİR SÜRE YALADIM BABAMIN ALETİNİ VE KALKIP KUCAĞINA OTURUR VAZİYETTE YAVAŞ YAVAŞ AMIMIN DUDAKLARINA SÜRTMEYE BAŞLADIM BABAMIN ALETİNİ BABAM SEVİL AMIN İLK GÜNKÜ GİBİ HALA DARACIK DEDİ BENDE YİNE HİHİ DEDİM EN SON YAVAŞÇA İÇİME ALMAYA BAŞLADIM ÜZERİMDEKİ PENYEYİ ISIRIP BAĞIRMAMAK İÇİN KENDİMİ SIKARAK BABAMIN ALETİNİN YARISINI ANCAK ALABİLMİŞTİM İÇİME
O POZİSYONDA YAKLAŞIK 40 DAKİKA BABAMI İÇİME ALDIM BEN 4 SEFER ORGAZM OLMUŞTUM NEREDEYSE AMA BABAMDA HÂLÂ SES YOKTU VE EN SONUNDA İÇİME VOLKAN GİBİ PATLAMAYA BAŞLADI YORGUNLUKTAN ÖLMÜŞTÜM RESMEN O ŞEKİLDE BABAMIN YANINA UZANIP UYUDUM
BABAM SABAH KALKIP BENİ VE KENDİSİNİ ÇIRILÇIPLAK GÖRÜNCE ŞOK OLMUŞTU VE OLANLARI ANLADI KIZIM NE YAPTIM BEN DEDİ BENDE ÜZÜLME BABA SENİN SUÇUN YİK BEN İSTEDİM DEYİNCE NEDEN AMA KIZIM NEDEN BÖYLE BİR ŞEY YAPTIN DEYİNCE HAYATIMDA EN SEVDİĞİM İNSANA KENDİMİ VERMEK İSTEDİM VE VERDİM BABA PİŞMAN DEĞİLİM LÜTFEN SENDE KENDİNİ SUÇLU HİSSETME BEN ÇOK MUTLUYUM HEM EN SEVDİĞİM ERKEĞE VERDİM BEKARETİMİ DEDİM BABAM AMA KIZIM BEN SENİN BABANIM DEYİNCE SENİN BABAN DA ANNEMLE YEMGEMİ SİKMİŞ DEDİM
BABAM ŞOK OLMUŞTU SEN NEREDEN BİLİYORSUN BUNU DEYİNCE ANNEMLE YENGEM KONUŞURKEN DUYDUM DEDİM SEN ASKERDEYKEN ANNEMİ SİKMİŞ ŞİMDİ DE YENGEMLE YAPIYORMUŞ DEDİM BABAM BİR AN DURAKSADI SONRA BEN GECE NEREYE BOŞALDIM PEKİ DEDİ BENDE İÇİME BOŞALDIN BABACIĞIM İÇİMİ DOLDURDUN RESMEN CANIM BABAM DEYİP DUDAKLARINI ÖPTÜM BABAM AMA KIZIM YA GEBE KALIRSAN DEYİNCE KALAYIM NE OLACAK
ANNEMDEN BOŞANIRSIN BABA KIZ BAŞKA YERE TAŞINIR BERABER YAŞARIZ DEDİM BABAM GÖZLERİMİN İÇİNE BAKIP GERÇEKTEN İSTİYOR MUSUN BUNU KIZIM DEYİNCE EVET BABACIĞIM ÇOK İSTİYORUM DEDİM VE DUDAKLARINA YAPIŞTIM ELİMİ DE ALETİNE ATIP OKŞAMAYA BAŞLADIM BABAMIN ELİNİ DE ALIP AMIMIN ÜZERİNE KOYDUM VE HADİ BABA DÜN GECE SARHOŞTUN BİR SEFER DE AYIK VAZİYETTE DOYUR KIZINI DEDİM BABAM BENİ YATAĞA ATIP AMIMI YALAMAYA BAŞLADI OFFF ÇOK GÜZELSİN KIZIM SANA BİR ŞEY SÖYLEYECEĞİM AMA KIZMA BANA TAMAM MI DEDİ
BENDE SÖYLE BABACIĞIM SANA KIZMAM DEDİM VE BABAM BAZI GECELER SENİ MASTÜRBASYON YAPARKEN İZLİYORDUM VE SANA AŞIK OLMUŞTUM AMA KIZIM OLDUĞUN İÇİN DE KORKUYORDUM DEYİNCE NEDEN KORKTUN Kİ BABA KEŞKE GELSEYDİN DEDİM AMA ARTIK SENİNİM BABACIĞIM SİK BENİ ŞİMDİ O KALTAK ANNEME İHTİYACIMIZ YOK ALSIN OĞLUYLA İKİSİ YAŞASIN DEDİM  BABAMDA HAKLISIN KIZIM YARIN GİDİP BOŞANMA DAVASI AÇACAĞIM VE İSTANBULA TAŞINACAĞIZ İKİMİZ DEDİ VE ALETİNİ AMIMA SOKMAYA BAŞLADI ELLERİYLE DE GÖĞÜSLERİMİ OKŞAYIP OFF MÜTHİŞSİN KIZIM
HARİKASIN DEYİP POMPALAMAYA BAŞLADI O GÜN YEMEK HARİCİ YATAKTAN HİÇ ÇIKMADIK BABAM AMIMI GÖTÜMÜ SPERMLE DOLDURDU BİR SONRAKİ GÜN BİRLİKTE ADLİYEYE GİDİP ŞİDDETLİ GEÇİMSİZLİK YÜZÜNDEN BOŞANMA DAVASI AÇTI BABAM İKİ GÜN SONRA İSTANBUL’A GİDİYORUZ BABAM EVİ AYARLAMIŞ GİTTİĞİMİZ YERDE BEN EVLENİP AYRILMIŞ VE BABAMIN YANINA DÖNMÜŞ BİR KADIN OLDUĞUMU SÖYLEYECEĞİM YANİ KOMŞULAR BİZİ NORMAL BABA KIZ SANACAK EVDE BABAMIN KÜÇÜK FAHİŞESİ OLMAYA DEVAM EDECEĞİM BABAMLA KARAR VERDİK SÖZDE BOŞANDIĞIM KOCAMDAN HAMİLE KALMIŞ OLACAĞIM O YÜZDEN BABAM RAHAT RAHAT İÇİME BOŞALIYOR BABAMDAN BİR OĞLUM OLMASINI ÇOK İSTİYORUM ANILARIMIZIN DEVAMINI YİNE BU SİTEDE PAYLAŞACAĞIM ÇÜNKÜ BURASI HARİKA BİR SİTE HEPİNİZİ ÖPÜYORUM ARKADAŞLAR BU ARADA ANILARIMI OKUYAN VE ENSEST İLGİSİ OLAN KIZLAR HİÇ ÇEKİNMEYİN ÇÜNKÜ SİZİN İLGİ GÖSTERDİĞİNİZ AİLE BİREYLERİNİZ DE SİZE İLGİ GÖSTERİYOR NE YAŞANACAKSA SONUNDA YAŞANIYOR
İÇİNİZDE KALIP PİŞMAN OLACAĞINIZA YAŞAYIN BABANIZ VEYA ERKEK KARDEŞİNİZ YADA HER KİMSE BİZ KIZLARDAKİ AMIN ETRAFINDA HEPSİ PERVANE YABANCI ERKEKLERLE YAPIP PİŞMAN OLACAĞIMIZA AİLEMİZDEN BİRİYLE YAPMAK EN İYİSİ ….
62 notes · View notes
sertsiken0606 · 10 hours ago
Text
GÜZELLER GÜZELI ANNECIĞIM
Annemle benim aramda geçen bu hikayeyi başlıktan gördüğünüz üzere anlamışsınızdır. İlk olarak ikimizin de fiziksel özelliklerini tanıtacağım ki gözünüzde aç çok bir şeyler canlanabilsin. Eğer bunu yapabilirsem ne mutlu bana, çünkü annemin güzelliğini siz de göreceksiniz. Annemin adı Nagihan, kendisi 40 yaşında. Fiziksel özelliklerini anlatmak gerekirse sarışın, 1.75 boyunda yaklaşık 75-80 kilo civarı. Boyu bir kadına göre uzun olduğu için kilosuna rağmen şişman gözükmüyor, biraz balık etli yalnızca. Oldukça güzel, alımlı ve bakımlı bir kadın. Ben ise 16 yaşındayım, adım Onur. Lise üçe gidiyorum. Pek ilginizi çekmez sanırım ama kendi fiziksel özelliklerimden de bahsedeyim, boyum 1.73 kilom ise 58, kısacası biraz sıska, çelimsiz biriyim.
Annemle babam 5 yıl önce boşandılar, ben annemle birlikte yaşıyorum, tek çocuğum. Annem bir okulda memur olarak çalışıyor, babam da iyi bir miktar nafaka ödediği için rahat bir hayat yaşıyoruz diyebilirim. Annem her zaman bana çok düşkündü. Babamla ayrıldıktan sonra tamamen başbaşa kaldığımız için, artık dünyasının merkezinde bir tek ben vardım onun için. Annem genel olarak rahat bir kadın, hayat tarzı böyle. Bu rahatlık bana olan aşırı düşkünlüğüyle de birleşince aramızdaki ilişki her zaman normal anne-oğul ilişkisinin sınırlarının ötesindeydi. Misal kendimi bildim bileli annem beni hem yanağımdan hem dudağımdan öperdi, yaşım ilerledikçe de bu değişmedi, hala sık sık dudağımdan sulu sulu öper beni. Bunun dışında zaten giyim kuşam konusunda da dekolteli bluzlar, elbiseler, daracık pantolonlar, kısa etekler dışında birşey pek giymez. Tabi bunlar işe giderken yahut dışarı çıkarken. Evde çok daha rahattır, özellikle yazları hava sıcakken küçük bir şort üzerine bir sütyen veya kalçasını örtecek uzunlukta sütyen olmadan giydiği bir tişört ve altında da yalnızca külot olur çoğunlukla. Ben de bu şekilde sınırlar olmadan yetiştiğim için çoğunlukla yalnızca boxer giyerek dolaşırım evde. Kısacası evde yabancı biri olmadığında çıplak denebilecek şekilde yaşıyoruz.
Bu rahatlık yalnızca bunlardan ibaret de değil. Misal benim yanımda giyinip soyunmaktan da hiç çekinmez, yani gelip özellikle benim yanımda soyunmaz tabi ama odada ben varsam da gidip başka odaya gidip soyunmaz. Mesela hiç unutmuyorum 12 ya da 13 yaşındaydım, annemin yatağında gece annemle beraber uyumuştuk. (annemle babam ayrıldığından beri zaman zaman böyle birlikte uyurduk) Sabah uyandım ve annem yatağın karşısındaki gardırobunun önünde işe gitmek için üzerini giyiyordu, sırtı bana dönüktü altındaki leopar desenli külotu dışında üzerinde birşey yoktu. Bana doğru döndüğünde uyandığımı gördü ve koca memelerini eliyle dahi kapatma ihtiyacı hissetmeden sadece gülümseyip “uyandın mı bebeğim, günaydın” dedi. Tabi daha önce de benzer manzaralarla çok karşılaştığımdan benim için anormal bir durum değildi, sadece size aramızdaki durumu açıklamak için bu örneği verdim. Aynı şekilde ben de ona karşı rahattım odamda o varken çekinmeden giyinip soyunurdum, sikim dahil her yerimi görürdü. Hatta bir keresinde dışarıda top oynayıp eve gelmiştim ter içindeydim hemen odama gidip soyunup kendimi banyoya atacaktım. Annem o sırada odamı süpürüyordu “merhaba annecim” diyip üzerimi çıkarmaya başladım. En son boxerımı da çıkardığımda annem bakıp “hayatım sen o pipindeki kılları almıyor musun” dedi. O bölgemdeki ve koltuk altımdaki kıllar henüz yeni yeni çıkmaya başlamıştı ve ben ne o kılları almam gerektiğini ne de nasıl alacağımı bilmiyordum.
– Nasıl yani almam mı gerekiyor?
+ Tabi ki bebeğim, yoksa pislik birikir o kılların arasında
– İyi de ya nasıl alacağım anne, bi yerimi kesersem?
– Kesmezsin canım ben sana öğretirim.
Sonra birlikte banyoya gittik ve tıraş bıçağıyla sikimdeki ve etrafındaki tüm kılları güzelce kesti ve sonra sabunla güzelce köpürterek yıkadı ve duruladı. Sonra da onun deyimiyle “pipime” küçük bir öpücük kondurup gülümsedi ve “bak oldu işte hiçbir yerin de kesilmedi” dedi. Tabi bu, şehvetli bir öpücükten ziyada bir annenin küçük oğlunun pipisine şefkat dolu bir öpücüğüydü.
Herhalde buraya kadar anlattıklarım aramızdaki ilişki hakkında size yeterince fikir vermiştir. Şimdi esas hikayenin başladığı kısma geçelim.
Ergenliğimin henüz başlarındaydım, o yaşlarda erkekler arasındaki muhabbetleri bilirsiniz. Herkesin azgınlıktan tabiri caizse, düz duvara tırmandığı bir dönem. Ben de tabi bu muhabbetle ister istemez dahil oluyordum ve “otuzbir çekmeyi” de ilk kez bu muhabbetlerde duymuştum. Denemeye karar verdim, evde yalnız olduğum bir gün soyunup yatağıma uzandım ve çekmeye başladım. Sınıftaki güzel kızları düşünüyordum. Bizimkilerin dediğine göre en geç on-on beş dakika gibi bir zaman sonra boşalmam gerekiyordu, ilk kez olacağından çok heyecanlıydım.
Ancak zaman ilerledikçe bir sorun olduğunu fark ettim. Çünkü on dakika oldu, yirmi dakika oldu derken yarım saat. Koluma ağrılar girmişti ama hala tık yok. İki saatin sonunda ancak başarabildim, müthiş bir duyguydu, inanılmaz zevkliydi. Ancak gereğinden çok uzun sürmüştü ve çok yorulmuştum, ter içindeydim. Niye bu kadar uzun sürdüğünü anlamamıştım ve internette araştırmaya karar verdim. Biraz bakındıktan sonra bunun nadir görülen bir sorun olduğunu gördüm; “geç boşalma”. İsterseniz siz de internetten araştırıp bakabilirsiniz. Evet birçok insan bunun tam tersi bir sorun yaşar ama benim problemim geç boşalmaydı. Daha sonraki günlerde birkaç kez daha denedim ancak sonuç hep aynıydı, uzunca bir süre çektiğim için bir süre sonra yorulup bırakıyordum ve boşalamadığım için taşaklarım ağrıyor, zonkluyordu. Bu durumu siz de bilirsiniz, testisleriniz dopdolu, vücut artık onları dışarı atmak istiyor. Bu hem bir yandan zevk veriyor, libidonuzu yükseltiyor ama bir noktadan sonra da sıkıntı veriyor çünkü neticede bu bir ihtiyaç ve ben bir türlü boşalıp rahatlayamıyorum.
Bu durum artık iyice moralimi bozmaya başlamıştı, ev içinde suratım hep asıktı. Tabi beni herşeyi olarak gören, hayattaki en büyük amacı benim mutluluğum olan annem de bu durumu hemen fark etti ve sebebini sormaya başladı. Sürekli geçiştiriyordum “yok bir şey” falan diyerek ancak annemin ısrarlı sorularına karşı koymak çok zordu. Yine böyle yüzüm asık halde yatağımda sırtımı yaslamış kös kös uzanırken, annem odama girdi, üzerinde dizinin epey üstünde beyaz keten bir etek, üstünde derin dekolteli sıfır kollu saten bir bluz vardı. Yatağımın kenarına oturdu.
– Bebeğim napıyosun?
+ Hiç öyle oturuyorum anne.
– Hala bana söylemiycek misin ne olduğunu?
+ Bir şey yok ki anne.
– Tatlım bak şu hayatta herkesi kandırabilirsin ama beni kandıramazsın. Neyse problemin anlat bana ben senin annenim, bana da anlatmıycaksan kime anlatacaksın?
Başım eğik susuyordum.
– Kızarım falan diye çekiniyorsan, sana hiçbir şey için kızmam bunu biliyorsun.
+ Hayır anne kızmakla alakası yok. Bu sana anlatabileceğim bir şey değil.
– Nasıl yani? Yoksa kız meselesi falan mı? Aşık mı olmuş yoksa benim küçük prensim?
+ Yok hayır öyle bir şey de değil.
– Bak canım oğlum, mesele her ne ise seni üzüyor ve ben de buna müsaade etmem. Çabuk anlatıyorsun bakalım bana.
+ Olmaz anne cidden sana anlatamam, yani bu biraz daha erkeklerle ilgili bir konu.
– Erkeklerle ilgili derken nasıl yani tam olarak biraz daha açar mısın bebeğim?
Ben yine susarak karşılık verdim. Annem de bir süre sustuktan sonra:
– Bak hayatım eğer erkeklerle ilgiliden kastın cinsellikle ilgili birşeyse bana anlatabilirsin, bunda çekinecek birşey yok. Ben senin annenim varsa bir sorunun çözebilmek için elimden geleni yaparım. Sen benim bu hayattaki tek varlığımsın, en değerlimsin, herşeyimsin.
Yine susuyordum, annem üsteleyerek:
– Öyle bir şey mi, yani cinsellikle mi ilgili bir problem?
+ Sayılır dedim, başım önde utanarak.
– Nasıl yani nedir tam olarak sorun?
+ Ya şimdi anne erkekler şey yaparlar ya hani
– Ne yaparlar
+ Hani elleriyle…
– Mastürbasyon mu demeye çalışıyorsun?
+ Ee..evet dedim kekeleyerek.
– Yani tabi ergenlik çağındasınız, çoğu insan buna tepki gösterebilir ama bu yaşlarda bence bu yaşlarda böyle şeyler normal. Nedir peki sorun dediğin canım?
+ Ya arkadaşlar konuşuyorlardı, ben de onlardan duydum denemek istedim.
– Eee?
+ Baya bir süre yaptım ama olmadı.
– Ne olmadı?
+ Sıvı birşey akar ya hani o olmadı. Ancak 2 saat falan sonra oldu ama çok yoruldum. Sonra internetten falan da araştırdım normal değilmiş bu kadar sürmesi.
– Aslında evet normal değil bu kadar sürmesi. Belki ilk kez yaptığın için böyle olmuştur daha sonra denedin mi?
+ Denedim yine aynı, 1.5-2 saatten önce olmuyor. Çok uzun sürünce ben de yorulup bırakıyorum. Akmayınca da rahatlayamıyorum, hayalarım ağrıyor. O yüzden de moralim bozuluyor.
– Allah allah şaşırdım ben de, niye olur ki böyle bir şey.
– Bilmiyorum.
Bir süre ikimiz de sustuk sonra annem “e çıkar da bi dene bakalım bi de ben bakayım anormal birşey var mı” dedi.
– Nasıl yani sen bakarken mi?
+ Evet, ne var bunda tatlım ben senin annenim normalde böyle bir şey yapmazsın ama ortada anormal bir durum var ben de annen olarak merak ediyorum, endişeleniyorum. Bunda utanılacak bir şey yok bitanem.
Benden bir hamle gelmeyince annem eliyle önce eşofmanımı çekip çıkarttı, sonra da boxerımı. Sikim zaten kalkık vaziyetteydi. Annem “e hadi bebeğim, çekinecek bir şey yok dedim sana.” Utana sıkıla sikimi elimle kavrayıp ileri geri yapmaya başladım. Fakat değişen bir şey yoktu. Yarım saat geçmişti annem “hala yok mu bi hareketlenme” dedi.
– Yok anne.
+ Acaba birşeylere falan baksan etkisi olur mu?
– Nasıl yani birşeylere?
+ Hani videolar falan olur ya bununla ilgili internette, porno falan tarzında yani.
Yine o arkadaşlarımla olan muhabbetlerde falan duymuştum bu porno olaylarını ama hiç açıp izlememiştim, annemden bunları duyunca daha da utandım.
– Bilmiyorum ki anne izlemedim daha önce hiç.
+ Dur bakalım bir de öyle deneyelim.
Annem kalkıp masamın üzerinden laptopumu alıp geri döndü “biraz kenara çekil bakalım” dedi. Söylediğini yaptıktan sonra o da sırtını arkaya yaslayıp yanıma oturdu ve bacaklarını uzattı. Laptopu bacaklarının üzerine koyup açtı ve Google’a porno yazdı. Çıkan sitelerden birine tıkladı, ilk kez porno görüyordum. Annem “hangisini açayım canım” diye sordu. Ben hala çok utanıyordum. “Bilmiyorum” dedim, “rastgele aç işte birini”. Annem dediğim gibi videolardan rastgele birini açtı, ben o sırada mastürbasyona devam ediyordum. Annem “canım şimdi videoya odaklan kendini orada gibi hayal et” dedi. Dediğini yapmaya başladım, 15 dakika geçti video bitti ama bende hala değişen bir şey yoktu. “Off kolum çok yoruldu” diyip bıraktım. Annem de hala boşalmadığımdan şaşkındı ama beni üzmemek için çaktırmamaya çalışıyordu. Yeni bir video açıp, “hadi biraz daha dene bebeğim gayret et” dedi. “Olmuyor işte anne, hem kollarım çok yoruldu” dedim. Bunun üzerine annem hiç beklemediğim birşey yaptı ve sikimi kavrayıp ileri geri yapmaya başladı. Şok olmuştum.
– Anne ne yapıyorsun?
+ Tatlım sen de söyledin kolların çok yoruldu, biraz da ben devam ediyim.
– İyi de anne, sen benim annemsin.
+ N’olmuş annensem tatlım, altı üstü elimle ileri geri yapıyorum.
Çoğu insan için böyle bir durum lafı dahi edilemeyecek imkansız birşeydi ama annemle aramızdaki ilişkiyi düşünüce haklıydı, aslında o kadar da anormal bir durum yoktu. Kendimi annemin kollarına bıraktım ve videoya odaklanmaya başladım. Bir süre sonra annemin de kolu yoruldu ve diğer koluna geçti.
Yaklaşık 1.5 saati geçtiğimizde bir hareketlenme hissettim, anne geliyor galiba dedim. Annem de sevindi, heyecanlı bir ses tonuyla “tamam bebeğim, şimdi hiç kasma kendini rahat bırak” dedi. Elini de iyice hızlandırdı ve 5-10 saniye sonra inleyerek boşalmaya başladım. Döllerim bir fıskiyeden akarcasına fışkırıyordu, kendimden geçmiştim. Annem boşalmaya başladıktan sonra yaklaşık 1 dakika hiç durmadan ileri geri yapmaya devam etti. En son içeride hiçbirşey kalmadığına emin olduktan sonra elini çekip “ohh sonunda” dedi. Ardından da “çok yordum oğlum beni” diye ekledi gülümseyerek. Sonra dur bakalım bir kıpırdama yerinden diyerek kalkıp odadan çıktı, elinde kağıt havlularla geri döndü. Yatağın kenarına oturup önce eline bulaşanları ardından da sikimdeki ve etrafındaki dölleri güzelce temizledi.
Sonra bana baktı ve eliyle başımı okşayıp “takma kafana bebeğim, böyle böyle aşacağız inşallah bu problemini, ben sana yardım etmek için elimden geleni yapacağım canımın içi tamam mı” dedi. Başımla sallayarak onayladım ardından döllerimle yapış yapış olan kağıt havluları da alıp odamdan çıktı.
Artık evin içindeki özgürlüğümün sınırları daha da genişlemişti. Salonda ya da evin herhangi başka bir yerinde rahat rahat mastürbasyon yapıyordum, annem durumumu bildiği ve üzüldüğü için birşey demiyordu hatta kendisi teşvik ediyordu buna. Bazen salonda annemle birlikte televizyon izlerken mastürbasyon yapıyor yorulunca anneme “annecim biraz da sen devam etsen” diyordum o da “tabi bebeğim” diyor ve ikiletmeden eline alıp sıvazlamaya başlıyordu. Gerçekten beni inanılmaz seviyordu annem, taparcasına. Ve mutlu olmam için yapmayacağı şey yoktu. Tabi genel olarak hayatında rahat, toplumun ahlak kurallarını pek umursamayan biri olduğundan yaptıkları da çoğu insan için sınırı aşan şeylerdi. Zaten o da bunu farkındaydı ve bana “hayatım bu aramızda geçenleri başka kimseye anlatma olur mu, bana göre anormal bir durum yok ama herkes bunu anlamayabilir” demişti.
Günler böyle geçiyordu, ben mastürbasyonlarıma devam ediyordum daha doğrusu ediyorduk ancak değişen birşey yoktu, boşalmam hala minimum 1.5-2 saat sürüyordu.
O gece annemin yatağında beraber uyumuştuk, hikayenin başında bahsettiğim gibi annem bana çok düşkün olduğundan ara ara yanında uyumamı ister. Sabah uyandım, haftasonuydu okul yoktu. Sabah ereksiyonu yüzünden sikim kalkık vaziyette uyanmıştım, mastürbasyon yapmaya karar verdim. Annem henüz uyanmamıştı ben boxerımı çıkartıp geriye doğru yaslanıp çekmeye başladım.
Yaklaşık bir saat geçti ve iyice yorulmuştum o sırada annem uyandı gözleri uykulu vaziyette bana bakıp “günaydın hayatım” dedi ve dudağıma bir öpücük kondurdu, “günaydın annecim” diye yanıtladım.
“Yine iş üstündesin bakıyorum” dedi gülerek. Ben de yine gülerek “evet annecim sabah sabah kalkmış yine indireyim diye uğraşıyorum” dedim. Yataktan kalktı, üzerinde siyah renkte saten bir gecelik vardı. Lavaboya gitti. Elini yüzünü yıkadıktan sonra geri geldi ve yanıma uzandı.
– Yorulduysan ben devam edeyim canım.
+ Çok iyi olur anne ya bir saati geçti, kollarım uyuştu.
Annem eline alıp sıvazlamaya başladı, uzanınca saten geceliği iyice sıyrılmıştı. Siyah dantelli külotu gözüküyordu. On dakika geçmişti ki annem “canım ne zamandan beri sürekli bunu yapıyoruz hala değişen birşey yok acaba farklı birşey mi denesek artık?” dedi.
– Nasıl yani farklı birşey
+ Yani sonuçta boşalmak için iyice tahrik olman lazım, elle bunu yapmak zor biraz.
– E ne yapacağız peki?
“Şunu” dedi ve birden eğilerek sikimi ağzına aldı. Hem şok olmuştum hem de kasıklarımı müthiş bir zevk kaplamıştı. “Anne ne yapıyorsun” dedim. Annem kafasını kaldırıp hafifçe gülümseyip eliyle “şşş” işareti yapıp tekrar ağzına aldı ve devam etti. Ağzının içi sıcacıktı ve inanılmaz bir zevk alıyordum, arada bir çıkarıp eliyle bir süre ileri geri yapıyor, taşaklarımı da ağzına alıyor sonra yalamaya devam ediyordu. Bir süre sonra geleceğimi hissettim ve “anne geliyor” dedim inleyerek. Annem bana doğru bakıp gözlerini kırparak tamam anlamında bir işaret yaptı ve sikimin bir kısmı ağzının içindeyken eliyle git gel yapmaya başladı. Ve çok geçmeden inleyerek şiddetli bir şekilde annemin ağzının içine patladım, annem hiç durmadan devam etti. Boşalmam bittikten sonra ağzında biriken dölleri göbeğimin üzerine tükürdü ardından yatağın yanındaki komodinin çekmecesinden peçete alıp dölleri güzelce temizledi ve bana bakıp gülümseyerek “rahatladın mı tatlım” dedi. “Anne bu inanılmaz birşeydi” diye cevapladım. “Oyy yerim seni bitanem benim” diyip yanaklarımı sıktı ve “bundan kimseye bahsetmek yok tamam mı, bu bizim küçük sırrımız” dedi. “Tabi ki annecim anlatılır mı böyle birşey” diye yanıtladım.
Ertesi gece yine beraber yatacaktık eşofmanlarımı giyip annemin odasına gittim. Geceliğini giymiş aynanın karşısına oturmuş saçlarını tarıyordu. Yanına gidip “annecim” dedim, “dün sabah yaptığını yapsan yine olur mu”. Annem gülerek:
– Azgın oğluşum benim yine mi istiyorsun
+ Evet anne çok zevkliydi
– Tamam bebeğim yaparız yine sen birşey istersin de ben hayır diyebilir miyim hiç.
Çok mutluydum eşofmanımı, boxerımı herşeyimi çıkarıp yatağa attım kendimi. 5 dakika kadar sonra annem saç taramasını bitirip yatağa yanıma geldi. Önce yanağıma ve dudağıma birkaç öpücük kondurup “bebeğim benim” diye saçlarımı okşayıp sevdi. Ardından eğilip sikimi ağzına aldı, sırtı bana dönük vaziyetteydi, kısacık geceleği tamamen sıyrılmış, altındaki leopar desenli küçücük külotundan fışkıran kalçaları kabak gibi ortadaydı.
Yaklaşık yarım saat olmuştu, kendimden geçmiştim adeta. Mastürbasyonlarda bana ilk yardım etmeye başladığı zamanlarda hala anneme karşı o tarz şeyler hissetmiyordum ama artık aldığım zevkle kafamda film kopmuştu. Birden gayri ihtiyari elimi annemin açıkta duran kalçasına attım. Annem tepki vermeden yalamaya devam ediyordu. Elimle ileri geri yapıp okşamaya ve sıkmaya başladım annem hala tepki vermeden emmeye devam ediyordu. Bundan cesaret alıp elimi biraz yukarı beline doğru kaydırdım ardından yavaşça külotundan içeri soktum. Ellerim çıplak kalçalarında geziniyordu ve annem iştahla yalamaya devam ediyordu. Tepki vermeyeceğine artık iyice emin olduğum için bir adım daha ileri gittim ve elimi biraz daha aşağı doğru götürdüm, amını okşamaya başladım, ardından yavaş yavaş parmağımı soktum, sonra oradan çıkarıp bu kez de götünü parmakladım bir süre.
Ok yaydan çıkmıştı, artık bir hamle daha yapıp bu işi sonuca bağlamam gerekiyordu. Elimi külotundan çıkardım eğilip annemi kollarından tutup sırt üstü yatırdım, geceliğinin askılarını indirdim, sütyen yoktu koca memelerine yumuldum. Birini yalıyor bırakıp diğerine geçiyor, sonra tekrar öbürüne dönüyordum. Annem hiçbir şey demiyor sadece elleriyle başımın üstünden beni memelerine doğru bastırıyor arada bir de “ohh, ahh” diye inliyordu. Ardından geceliğini tümden çıkardım, yalnızca külotu vardı üstünde. Sonra külotunu çıkarıp amına yumuldum. Annem yine elleriyle başımın üstünden bastırıyor bir yandan da “bebeğim, canım oğlum, bitanem” diye inliyordu.
Artık zamanı gelmişti kafamı kaldırdım, annemle göz göze geldik. Üzerine uzanıp bacaklarımın arasında yerini aldım, ilk kez olacağı için çok acemiydim, annem eliyle sikimi tutup amına doğru soktu ardından elleriyle belime bastırarak iyice girmesini sağladı, artık bundan sonrası bendeydi önce yavaş yavaş girip çıkmaya başladım ardından iyice hızlandım annem yine “bebeğim, aşkım harikasın aslan oğlum” diye inlemeye devam ediyordu. Yaklaşık yarım saat böyle devam etti, arada pozisyon değiştiriyorduk. Sonra boşalacağımı anladım hemen çıkıp sikimi annemin yüzüne doğrulttum birkaç kez sıvazladıktan sonra şiddetli bir şekilde patladım, annemin yüzü, saçları her tarafı döl içinde kalmıştı. Annemin yanına doğru yığılıp kaldım, inianılmaz zevkliydi ama ikimiz de nefes nefese kalmış çok yorulmuştuk.
5-10 dakika öyle yattık, ardından annem komodininin çekmecesinden peçete alıp yüzündeki dölleri temizledi. Sonra bana doğru bakıp yüzümü iki elinin arasına alıp “şimdi tam bi erkek oldun işte bebeğim” dedi. Ardından da “artık problemini de dert etmene gerek yok, anneciğini istediğin kadar sikebilirsin bitanem” dedi.
-Anne sen harikasın, inanılmazsın
+Sen de öylesin meleğim benim diyip dudaklarımdan öptü.
Sonra “hadi gel bi duş alalım böyle terli terli yatılmaz” dedi, birlikte onun odasındaki banyoya girdik önce beni güzelce köpükleyip her yerimi yıkadı, sonra kendisi de yıkandı. Çıkıp kurulandık ve hemen yatağa attık ikimiz de çok yorulmuştuk çok sürmeden de uykuya daldık.
Sabah annemin sesiyle uyandım “Onuur hadi kalk bebeğim, bugün pazartesi okul var.” Hafifçe doğrulup baktım annem üzerinde iç çamaşırlarıyla gardırobun önünde kıyafet seçiyordu. Yataktan kalkıp annemin odasındaki banyoya doğru gidirken annemin götüne bir şaplak atıp “günaydın annecim” dedim. Dönüp gülümsedi “günaydın bitanem” diye yanıtladı ardından banyoya girdim kapıyı örtme gereği duymadan klozetin önüne gelip işemeye başladım, sonra elimi yüzümü yıkayıp odaya döndüm. Annem hala giyinmemişti, bana dönüp elindeki birbirinden seksi üç eteği gösterip sordu:
– Bebeğim sence hangisi?
+ “Bence hiçbiri annecim böylesi en güzeli, hatta şu külota bile gerek yok” dedim sırıtarak.
Annem de güldü ve “bence de öyle hayatım ama bu sadece sana özel işe giderken birşeyler giymek zorundayım o yüzden sence hangisi?” diye sordu tekrar. Ben de şöyle bir bakıp siyah dizüstü ve andan yırtmaçlı olan eteği seçtim. “Teşekkür ederim” bebeğim dedi ve eteğini giydi, ardından üzerine beyaz bir gömlek giyip yukarıdan çatalının gözükmesini sağlayacak şekilde birkaç düğmesini açtı. Ben de odama gidip giyindim ardından kahvaltımızı yapıp çıktık.
Okulda gün boyu annemin hayaliyle içim içime sığmadı, son derse kadar dakikaları hatta saniyeleri saydım. Okul biter bitmez soluğu evde aldım annem benden önce gelmişti, mutfakta tezgahın önünde yemek hazırlıyordu üzerini değiştirmemişti hala sabahki eteği ve gömleği altında da siyah, rugan topuklu ayakkabısı vardı. Geldiğimi duyunca “hoşgeldin bebeğim” diye seslendi. Çantamı bir kenara atıp doğruca mutfağa daldım ve ellerimi belinden dolayıp tüm vücudumla sarılıp “hoşbuldum annecim” dedim ve boynundan öptüm.
– Nasıldı günün tatlım?
+ Tüm gün akşam olsun da eve geliyim diye bekledim, seni çok özledim annecim
– Oyy kıyamam sana
+ Anne yine yaparız di mi dünkü şeyi
– Yaparız annecim ama önce şu yemeğimizi bi yiyelim acıkmışsındır sen de
Annemi mutfakta bırakıp odama gittim boxer dahil üzerimdeki herşeyi çıkarıp geri mutfağa döndüm. Annem çırılçıplak görünce “ee tabi erkeğin malı meydanda olur” diyip bi kahkaha attı. Ben de “valla annecim benimki bundan sonra hep meydanda olacak, senin de öyle olmanı istiyorum bundan sonra bu evde giyinik dolaşmayı yasaklıyorum” dedim gülerek. Annem de “tamam küçük erkeğim sen yeter ki iste” dedi. Annem yemekle uğraşırken ben de onu soymaya başladım önce eteğini ardından gömleğini ve iç çamaşırlarını çıkardım. Yemek de hazır olmuştu ikimiz de çırılçıplak sofraya oturduk yemeye başladık bir yandan da sohbet ediyorduk. Bu sırada anneme gün boyu aklımda olan bir şeyi sormaya karar verdim.
– Anne sana birşey sorabilir miyim?
+ Tabi tatlım.
– Sen hiç arkadan yani götten yaptın mı?
Annem önce şaşırıp gülümsedi.
– Babanla evliyken bir kez yapmıştık.
+ Sonra bir daha niye yapmadınız?
– Çünkü anal seks biraz fazla acıtıyor canım.
+ Peki benimle de yapar mısın?
– Haşin erkeğim benim çok mu istiyorsun annenin götüne girmeyi bakalım?
+ Evet çok istiyorum anne yani çok merak ediyorum, lütfen lütfen.
– Tamam hayatım. Oğluşum benden birşey ister de ben onu kırabilir miyim hiç.
Çok mutluydum ve heyecanlıydım annemin o seksi götüne girecektim.
İkimiz de yemeğimizi bitirdik anneme “hadi anne çabuk yatağımıza geçelim artık” dedim. “Tamam bebeğim şu masayı toparlayayım geçelim” dedi. Bir saniye bile dayanacak sabrım kalmamıştı gidip hemen yataktaki yerime aldım, 1-2 dakika sonra da annem geldi önce öpüşmeye başladık ardından annem yarrağımı ağzıma aldı sonra 69 pozisyonuna geçtik bir süre bu pozisyonda birbirimizi yaladık. Artık vakit gelmişti annem üzerimden kalkıp kozmetik eşyalarının olduğu komodininden bir krem aldı, ardından bu kremi bana verip domaldı ve “bebeğim bu kremi götümün deliğine ve çevresine iyice sür daha rahat girmesini sağlar” dedi. Hemen söylediğini yapmaya başladım kremi iyice sürüp yaydıktan sonra bir iki kez de parmağımla bastırarak deliği açtım. Ardından sikimin başını deliğe dayadım ve yavaşça soktum. Sonra bir kısmını sonra bir kısmını daha derken artık sikim tamamıyla içerideydi. Yavaş yavaş gidip gelmeye başladım. Sonra hızlandım, annem inliyordu, acı çektiği belliydi. Kıyamayıp “annecim acıyorsa çıkartayım” dedim “yok bebeğim devam et” diye cevapladı. Canı yanıyordu ama ben çok istediğim için yine de devam ediyordu.
Götü daracıktı ve müthiş zevkliydi. Yarım saat kadar siktim ve ardından götünün derinliklerine boşaldım ve üzerine yığıldım. O yorgunlukla ikimiz de uyuyakalmışız. Sabah erkenden kalkıp birlikte duş aldık ve kahvaltımızı yapıp evden çıktık.
Artık günlerimiz hep böyle geçiyor benim okulum onun da işi haricinde neredeyse hiç dışarı çıkmıyoruz, günlerimiz evde sevişerek geçiyor ve ikimiz de bu durumdan çok memnunuz
40 notes · View notes
sertsiken0606 · 10 hours ago
Text
Kayınçomun Yarak Hastası Karısını Siktim!
Merhabalar. Baldızım Nilayı pasaport işlemleri için Ankara'ya götürdüğümde, otelde o süper götünü sikmiştim. İstanbul'a döndüğümüzde baldızım bizde bir süre daha kaldı ve her fırsatta baldızın götünü sikmeye devam ettim. Baldız memlekete ailesinin yanına gideceğinde otobüsle göndermek olmazdı, arabamla ben götürdüm. Kayınvalidemlerin evine vardığımızda orda kayınçom ve karısı Emel de vardı. Kayınçom karısını beceremeyen tam bir salak, 3 yıldır doktora gidiyor, erken boşalma problemi var ve siki çoğu zamanda sertleşmiyordu. Doktora gitmesi için biz destek oluyorduk. Karısı Emel ise tam bir yarak hastası, azgın mı azgın bir hatun. Ağzı da çok pistir, küfürlü konuşmayı sever ve patavatsızdır. Yatakta kocasıyla olan biten herşeyi detayına kadar karıma anlatır. Karım da tüm bunları bana aktarıyor ve kardeşinin bu haline üzüldüğünü söylüyordu. Emel o gün Leopar desenli stretch kumaştan ince bir pantolon giymiş, bırakın tangasının belli olmasını, götünün deliğinden tutun da amının yarığına kadar belli oluyordu, bu halde gelmiş kaynanamlara...
Bu arada şunu da anlatmak istiyorum, bir ara Emel kocasını terk edip eski çalıştığı yerin patronuna karılık yapmaya gitti. Eski patronu bunu 5-6 ay siktikten sonra başından attı, Emel de karnında eski patronunun piçiyle kocasına geri döndü. Kocası da buna rağmen Emeli yine kabul etti. Çocuğu aldırmaya, kayınço, karım ve ben birlikte gitmiştik.
Her neyse, o gün kaynanamlarda Emelin o kıyafetin içinde bıldır bıldır sallanan kalçalarını görünce, ben iyice azdım. Akşam yemek yiyecektik, Emel ellerini yıkamaya Lavaboya gidince, ben de onun ardından gittim. Emel ellerini yıkarken dayanamadım ve götünü avuçladım. Tabi Emel birden irkildi ve döndü. Götünü elleyenin benim olduğumu görünce güldü ve "Selahattin noldu, karın vermiyor mu artık? 4. çocuğu yaparsan vermez tabi!" :) dedi. Ben de, "Boşver karımı! Karım verse de vermese de ben senin götüne hastayım! Seni bir kere sikmek isterdim, ne dersin?" diye sordum. Orda öyle konuşurken, "Olur valla, ben de epeydir yarak diye yanıyorum zaten, nerdeyse sokaktan geçene verecek durumdayım, ama burda olmaz! Yarın için bir yer ayarla gidelim!" dedi, sözleştik. O ellerini yıkadıktan sonra ben de yıkadım masaya geçtim...
Hep birlikte yemek yedikten sonra onlar evlerine gitti. Ben de kaynanamlara, "Bu akşam İstanbula döneceğim!" dedim. Kaynanam da, "Çok sağol oğlum, senin de bu kadar işin varken Nilayın işi için uğraştın! Kızıma selam söyle!" diyerek beni uğurladılar. Kaynanamın evinden çıktım doğruca bir otele gittim yatmaya. Ertesi gün Emel beni saat 14:00 gibi aradı ve çarşıda bir yer tarif edip beni orda beklediğini, gidip almamı söyledi. Ben zaten hazır bekliyordum, hemen arabama atladım o söylediği yere gittim. Emel yine o Leopar desenli pantolunu giymiş çok sexy görünüyordu. Kapıyı açtı arabaya bindi, çarşıdan uzaklaştık. Biraz ilerde sakin bir yere çektim arabayı ve arabanın içinde öpüşmeye başladık. Yiyordum resmen Emelin dudaklarını, o da sanki ilk kez öpüşür gibi öpüyordu. Biraz öpüştükten sonra Emele, "Noldu, hala tık yok mu kocandan?" dedim. "Yok be, 1-2 dakika içinde boşalıyor yine, ondan sonra da siki kalkmıyor birdaha. Amımı parmaklamaktan bıktım, hadi nereye gideceksek gidelim de, bir an önce becer beni!" dedi.
Kaldığım otele sürdüm arabayı hemen. Odama girer girmez yine dudaklarına yapıştım. Öpüşürken amını elliyordum, Emel daha pantolonunun üstünden ellerken inleyerek boşalmıştı. Emele, "Kız elim ıslandı, daha dokunmamla boşaldın sen, sikerken ne yapcan?" dedim. Emel de, "Eee bizim heriften iş çıkmıyor, olacak o kadar! Hadi vakit kaybetmeyelim, soyun!" dedi. İkimiz de yıldırım hızıyla soyunduk. Emel sikime yapıştı, koparcak gibiydi, tükürükleyerek yalıyordu, mmmhhh mmmhhh sesler geliyordu yalarken. Ben de "Oh süpersin Emelim, orospum!" diyordum. Emel hiç dikkatini dağıtmadan sikimi ağızına sonuna kadar sokarak yalıyor, emiyordu. Okadar ateşli yapıyordu ki bunu, dayanamadım ve inleyerek kasılarak Emelin ağzına boşaldım. Emel de hepsini yuttu ve "Ohh bee! Yarrak dediğin işte budur bee!" dedi. Banyoya gidip o ağzını yüzünü, ben de sikimi yıkayıp geldik, yatağa uzandık, baya bir elleştik öpüştük...
Emelin göğüslerini yalayarak aşağılara indim ve amına yapıştım. Amının üstüne üçgen biçiminde kıllar bırakmış. O kıllarla oynayarak amını yalıyordum. Çok geçmeden Emel yine su gibi boşaldı. Ben amının sularını yalarken, "Ohhh, yala, yut, bitir beni, kocam olacak o orospu çocuğuna inat!" diye çığlıklar atıyor, dilim amına değdikçe inliyordu. Bu arada benim yarrak ta yeniden kalkmıştı, Emel bunu farkedince tekrar sikimi ağzına aldı ve saksoya başladı. Bir iki dakika yaladıktan sonra, "Hadi aşkım sok, parçala, bitir, patlat amımı!" diyordu. Ben de kocasına küfürler ediyordum, "Ulan bu am sikilmez mi hiç, amına koduğumun pezevengi! Bak nasıl parçalıyacam senin o orospu avradının amını! Boynuzların büyüsün yavşak!" diyordum. Sikime bu sefer geciktirici jeli sürdüm. Emelin bacaklarını havaya kaldırdım ve iyice yanaştım, sikimi amına dayadım ve yüklenmeye başladım. Hepsini köklediğimde Emel altımda, "Yavaş! Nolursun yavaş sik!" diye inliyordu. "Noldu kız orospu, çok mu acıdı?" deyip amına seri bir şekilde gidip gelmeye başladım...
Emel çığlık çığlığa inledikçe daha sert ve hızlı basıyordum, pat, pat, pat sesler geliyordu. Amını sikerken göğüslerini yalamaya ve ısırmaya başladım. Emelden derin bir, "Uhhhhh!" çıkınca, "Noldu kız?" dedim. "Ne olacak, boşaldım amına koyum, bunca yılın acısı çıkıyor!" :) dedi. Hemen pozisyon değiştirip yüz üstü yatırdım Emeli, arkadan amına sokarken sırtına öpücükler konduruyordum. Emel de, "Süpersin bee! Karının 4. çocuğu yapmasını şimdi anlıyorum, bu sike 4 değil 14 çocuk yapılır!" diyordu. Yatakta yuvarlandık ve Emeli üste aldım, sikimin üstüne oturttum. Emel deli gibi zıplarken, "Ooof, parçala amımı, yırt!" diye inliyordu. O zıpladıkça ben de hoplayan göğüslerini avuçluyordum. Sikimin üstünde inip kalkarken Emel amını okşuyordu ve bir kez daha boşaldı. Ben de boşalacaktım artık, "Kalk kız orospu, in üstümden, ağzına boşalacam!" dedim. Emel indi ve sikimi ağzına aldı, yalamaya, vakumlamaya başladı. Öyle bir patladım ki ağzına, sanki yarım litre döl akacaktı. O da hepsini bir güzel yuttu, sikime bir öpücük kondurup, "Aylardır özlem duyduğum yarak bu işte!" dedi.
Emeli duştada bir güzel yaladım yuttum. Emel, "Geç kalmayım, pezevenk kocam şüphelenmesin!" deyince giyinip çıktık otelden. Arabamla onu aldığım yere bırakmadan önce, arabayı sakin bir yere parkedip, arabanın içinde son bir kez öpüşüp sakso çektirdim ve öyle gönderdim kocasına.
39 notes · View notes
sertsiken0606 · 10 hours ago
Text
Kocam Sekreteriyle Ben Kaynımla Sikişiyorum!
Slm. ben Selma, 24 yaşında, bakımlı, oldukça güzel sayılan, evli bir kadınım. Türkiye'de kocamla görücü usulu ile evlendik ve Almanya'ya gelin geldim. Şu anda 2 yaşında bir çocuğumuz var. Kocam 35 yaşında ve kendine ait işyeri var, kardeşiyle beraber çalışıyorlar. Önceleri kocamla sex hayatımız muhteşemdi. Söylemesi ayıp, her akşam yatmadan önce sikişirdik ve sabah kalktığımızda sikişmeden işine gitmezdi. O beni, ben onu doyururdum. Son bir senedir kocam bana karşı çok soğuk davranmaya başladı, artık benden zevk almıyor gibi geliyordu bana. Ne zaman sikişmek istesem, şuram ağrıyor, buram ağrıyor gibi bir bahane uyduruyor, beni ihmal ediyordu. Çoğu zaman kendi kendimi tatmin ediyordum, ama bu bana yetmiyordu. İçimde kocamın sikini hissetmeye alışmıştım.
Son bir senedir, işlerinden dolayı devamlı seyhat etmeye başlamıştı kocam. En azından ben öyle zannediyordum. Taki yanında çalışan, bebek yüzlü, taş gibi sekreter kızı görünceye kadar. Kocam beni sekreteriyle aldatıyor diye şüphelenmeye başladım. Fakat yüzde yüz emin değildim, işin gerçeğini kocamın kardeşinden, yani kaynımdan öğrenmeye karar verdim. Kaynım daha bekar, 18 yaşında ve gerçekten yakışıklı bir delikanlı. Yine haftasonu, yine kocam evde yok, tabiki işi gereği seyahatte. Sekreteriyle kimbilir nasıl sikişiyorlardır şimdi, nasıl yalıyordur bebek gibi sekreterinin taze amını. "Oğlum ateşlendi, doktora götürelim." diye kaynıma telefon ettim ve gelmesini söyledim. Kaynım da "Hemen geliyorum yenge." deyip kapadı telefonu.
Kayınım 5 dakika geçmeden geldi, ama içkili idi. "Ne oldu yenge?" deyince "Çocuğun ateşi vardı, korktum doktora gideriz diye aradım." dedim. "Tamam yenge, hemen." dedi. O sırada oğlum uyuyordu, ateşine baktım, "Uyumuş, biraz bekleyelim, ateşi de hafif düşmüş gibi." dedim. "Tamam yenge." dedi geçti koltuğa oturdu. Konuşmaya başlamıştık, ben direk konuya girdim, "Abin beni aldatıyor!" dedim. Kaynım "Olur mu yenge, hayır yok öyle birşey." falan dediyse de, ben zarf attım, her şeyi bildiğimi söyledim. Biraz daha üsteleyince kayınım ağzından baklayı çıkardı, "Valla anlamıyorum abimi yenge, evde mis gibi karısı varken, yapmaması lazım ama yapıyor işte..." dedi. "Ne zamandır aldatıyor abin beni?" dedim, "O kızı sekreter olarak işe aldığından beri..." dedi.
"Peki ben ne olacam? Ben de kadınım, benim de isteklerim var. Valla birini bulup, ben de abini aldatacam." dedim. Kayınım şok olmuştu, "Sen ne diyorsun yenge? Kendinde misin?" deyince, ben de, "Evet, gayet kendimdeyim. Benim neyim eksik? Abin sekreteriyle gününü gün ederken, ben nolucam? Biliyormusun, abin bana yaklaşmayalı dört ay oldu. Yani tam dört aydır sikmedi beni!" dedim. Kayınım ben öyle açık konuşunca biraz utandı ve başını önüne eğdi, "Yenge valla kafam almıyor, harika bir kadınsın, hiç bir erkek sana hayır diyemez, neden abim böyle ben de bilmiyorum." dedi. Ben ağlamaya başladım. Kayınım yanıma geldi oturdu, "Yenge ağlama." deyip başımı omzuna dayadı, saçlarımı okşamaya başladı. Vücudunun sıcaklığını almıştım, mis gibi parfüm ve erkek kokusu beni delirtiyodu.
Bir an gözüm kaynımın pantolonuna takıldı, siki kalkıyordu. Dayanılmaz bi şekilde tahrik olmuştum, amımın suyu nerdeyse dışarı akcaktı. Kaynımla birden göz göze geldik ve ardından dudaklarına yapıştım. Kaynıma, "Beni eller sikeceğine senin sikmeni istiyorum!" dedim. Kaynım titriyor, kekeleyerek, "Yenge... Abime karşı ayıp olur..." diyordu sadece. Kayınımın konuşmasına fırsat vermeden, "Sus ne olur, amcığım yanıyor zaten. Hadi yengenin ateşini söndür!" diyerekten deli gibi öpüyordum kaynımı. Kayınım iyice mayışmıştı. Elimi fermuarına atıp pantolonundan sikini çıkardım ve hemen ağzıma aldım. Kaynımın yarağı yaladıkça büyüyordu. Deli gibi yalıyordum. Kaynım artık bırakmıştı kendini, elini memelerime attı ve "Biliyormusun yenge, seni sikmeyi nezamandan beri istiyordum, gözüm hep sende olurdu. Abim seni nasıl sikiyor diye düşünürdüm hep." dedi. Ben de, "Yengen kurban olsun sana, al işte düşünme, sik beni, seninim, koçum benim..." diye kaynımı kendime çektim.
Kaynım eşofmanımı yırtarcasına çıkardı. Külodum amcığımın sularından iyice ıslanmıştı. Külodumu da çıkardı ve dilini gömdü alev gibi yanan amcığıma. Delice yalıyordu amcığımı. Ben de kayınımın saçlarını okşuyordum. Kayınım diliyle harikalar yaratıyor, inletiyordu beni. Çocuk inlemelerimi duyabilir ve uyanabilirdi. Kaynımın dilini amcığımdan zor ayırabildim, bırakmak istemiyordu yalamayı. "Hadi canım, yatak odasına geçelim." dedim. Beni kucakladığı gibi yatak odasına götürdü. Yatağa uzatmıştı beni ve kendisi soyunuyordu karşımda. Güçlü omuzları, atletik yapısı vardı kaynımın. Soyunup yanıma gelince, ben hemen sikini kaptığım gibi emmeye, yalamaya başladım. Kayınım iyice kendinden geçmiş, gözlerini kapatarak, "Yenge sen bir harikasın... Yengem benim, seni seviyorum. Ohhhhh..." diye sesler çıkarıyordu.
Kaynımın siki iyice kıvama gelince önüne domaldım. Ben gözlerim kapalı, kaynım sikini sokacak amcığıma diye beklerken, kaynım yine ağzını gömmüştü amcığıma. Harika birşeydi bu, fakat daha fazla dayanamıyordum, "Sok canım, lütfen sikini sok artık, yengen yanıyor, sokta bitsin bu işkence!" dedim. Kaynım arkamda yerini aldı, sikini amcığıma yavaşca itekledi. Sikinin başı amcığıma girince, elimde olmadan, "Ohhhh..." demişim. Sikilmeyi özlemişti amcığım. Çok mutluydum. Kaynım yüklenmeye başlayınca iyice çıldırıyordum artık. Kaynım deli gibi sikiyordu beni. Kaynım amcığımı siktikçe, benim inlemelerim ve kalçama değen taşşak sesleri yatak odasında yankılanıyordu. Amımın suları akıyor, peş peşe orgazm oluyordum. Kaynım iyice hızlanmıştı, "Yenge geliyorum..." deyince, "Boşal koçum, sırtıma boşal!" dedim. Kaynım sikini amcığımdan çıkarmasıyla, kalçama, belime ve sırtıma fışkırttırması bir oldu. Bacakları titriyodu, boşalması bir iki dakika kadar sürdü.
Ben hemen duşa koştum, temizlenip geldim, kayınımın yanına uzandım. Kaynım sigara yakmıştı, sigarası elinde, tavana bakıyordu. Kaynımı dudaklarından öptüm ve "Hoşuna gitti mi? Beğendin mi?" dedim. "Beğenmek ne kelime yenge, bayıldım. Çok tatlı amcığın var, yalamaya doyamadım yenge." diyerek öpüyordu beni. Sigarası bittikten sonra kaynımın baş ucuna geçtim, yüzüne çömelerek am ve göt ağzına gelecek şekilde verdim. Kaynım deliriyor, amcığımı ve göt deliğimi kemiriyordu. O gece sabaha kadar deli gibi sikiştik kaynımla.
Artık kocam beni aldatıyor diye hiç üzülmüyorum. Kocam nezaman sekreteriyle seyhate gitse, hemen kaynımı çağırıyorum ve sabahlara kadar çılgınlar gibi sikişiyorum. Kocam da sekreteriyle ne hali varsa görsün, genç kaynımla sikişmek fazlasıyla yetiyor bana!
49 notes · View notes
sertsiken0606 · 10 hours ago
Text
Evli ve İki Çocuklu Selma'yı Nasıl Siktim!
Merhaba arkadaşlar ben Kemal. Bu anlatacağım olayı nasıl oldu da yapabildim, anlamış değilim. 26 yaşında Üniversite mezunu biriyim. Bilimsel merakları olan ve iyi bir kitap okuyucusuyum. Birçok insanın aksine, seks konusuna serbest bakmayan, erkek olduğum halde "Evlilik öncesi seks" olayına karşı olan, tutucu ve gelenekci biriydim, taa ki aşağıdaki yaşadıklarıma kadar.
26 yaşındaydım ve halen seks yapmamıştım. Bundan dolayı çalışamaz hale gelmiştim. Ve sonunda seks yapmaya karar verdim. Bir süre sonra internette Chat yapmaya başladım. Arada sırada 'Acaba birisi düşer mi?' diye, 30-40 yaş arası bayan araması yapıyordum, belki kocasından memnun olmayan bir kadın yakalarım diye. Gerçi "Böyle şeyler olmaz..." derdim içimden, ama oluyormuş hakikaten.
Derken internette Selma adında bir kadınla yazışmaya başladım. Kendisi ile ilk başta ancak bilindik sohbetler yapıyorduk. Daha sonraları ben ona daha özel sorular sorarak onu çözmeye çalışıyordum, 'Acaba kocasından memnun mu, değil mi?' diye. Bana çok kızıyordu bu tür sorular soruyorum diye. Ben de bu kadınla sohbeti kesmemek için ona "Abla" demeye başladım. Ve zaman içinde, internet üzerinden ona bilgisayar hakkında bilmediği konular hakkında falan, baya yardımcı oldum. Artık bana güveniyordu. Hatta bir resmini bile yolladı.
Daha sonra Webcam'ını on dakikalığına da olsa, bir kez açtı. Onu Webcam'da görünce, 33 yaşında ve iki çocuklu bir kadın olmasına rağmen hayran kaldım. O kadar güzel bir kadın idi ki. Onunla mikrofonla da konuşmuştum daha önce. Sesi beni zaten baştan çıkarmaya yetiyordu. Kendisini Webcam'da da görünce, kendi kendime "Ne yapıp edip ben bu kadını sikmeliyim." dedim. Tam bu sıralarda askere gitmem gerekti. Ama kısa dönem olduğu için erken bitti askerliğim.
Askerden geldikten sonra da, Selma ile internetten uzunca yazıştık ve sohbet ettik. Daha önceden telefonunu da vermişti ve bana güveniyordu artık. Ben tabi ki konuyu her zaman olduğu gibi, onun seks dünyasına getiriyordum. Bir gün yine bu tür konuşmaları açmayı deniyordum, birden şu karşılığı verdi bana "Ne yani, bana sahip olmak mı istiyorsun, senin olmamı mı istiyorsun?" dedi. Bunu söyleyince artık ipin ucunu bir şekilde yakalamıştım. Bunu söyleyen bir kadın, bir şekilde "Sikişmek" istiyordur dedim kendi kendime.
Ve ben buna artık "Abla" demeyi falan kestim. Ona direkt "Evet Selma, sana sahip olmak istiyorum. Seni sikmek istiyorum. Senin bu güzelliğin karşısında ne yapacağımı bilmiyorum." dedim. Ailesi yüzünden Chat üzerinden artık yazışamıyorduk, ama onunla telefonda her gün yarım saat konuşuyorduk. Kocası ve seks hayatları hakkında bana hiçbir sey anlatmadı bu konuşmalarda. Yalnız çocukları hakkında bahsediyordu, teki 15 yaşında, öteki 6 yaşında, iki çocuğu vardı. Ama ben, kocasının kendisini seks konusunda ihmal ettiğini, anlayabiliyordum.
Zaman içinde o da artık bana kayıtsız kalmıyordu. Ben de ona tutulmuştum artık. Telefonda sesini duymadan rahat edemiyordum, ve bu olay artık bana yetmiyordu. Onunla yüz yüze görüşmek istiyordum. Daha önceden telefonda, onun hakkındaki fantazilerimi anlatmıştım ona. Hem bana kızıyordu hemde dinliyordu. Benimle birlikte olmak istiyordu, ama kocasını aldatacağı için, ve böyle bir şeyi kendisine nasıl yedirebileceği konusunda çelişkiler yaşıyordu.
Ben "Bir kere olsun buluşalım. Sen istemedikçe sana hiçbir şey yapmam. Seninle yüzyüze sohbet etmek bile yeter bana." diyordum. Amacım onunla biraraya gelmekti, biraraya gelirsek onu kesinkle ikna edeceğimi bliyordum. Onu Mecidiyeköy'de buluşmaya bir şekilde ikna ettim. Arabası ile Mecidiyeköy'e geldi ve beni arabasına aldı. Levent’te bir cafeye gittik, birşeyler içmek için.
Onunla uzun uzun sohbet ettik cafede. Benden ürkmüyordu artık. Espriler yapıyorduk birbirimize. Ben tabi ki onu kıvama getirmek için elimden gelen herşeyi yapıyordum. Ona bir sürü iltifat yağdırıyordum. Ama bunları hak etmiyor da değildi hani. Benden oldukça etkilenmeye başlamıştı artık. "Benden hala çekiniyor musun?" diye sordum. Bana "Hayır, artık çekinmiyorum." cevabını verdi. Daha sonra eve gitmek için kalktığında "Beni de bırakabilir misin gideceğim yere?" diye sordum. "Tamam." dedi ve arabasına birlikte bindik.
Artık dayanacak halim kalmamıştı, "Bugün onu mutlaka sikmeliyim, yoksa kadın gidiyor..." diye içimden geçiriyordum. Arabayı kullanırken, dayanamayıp birden elimi bacaklarına attım ve okşamaya başladım. "Ne yapıyorsun?" diye tepki veriyordu ama karşı da koyamıyordu. Ben de "Ne olursun, kendini bana bırak, kaçma benden. Senin benden daha çok ihtiyacın var buna..." diye onu ikna etmeye çalışıyordum. Arabayı Fatih Ormanı'na çekmesini rica ettim. Bir şekilde ikna edip çektirdim de. Ormanda tenha bir yere çekip durdurdu arabayı.
Arabayı durdurur durdurmaz onun dudaklarına yapıştım. "Yapma ne olursun, yapma bunu bana..." diyor ama kendini bundan da alıkoyamıyordu. Ben onun dudaklarını öperken bir yandan da gömleğinin düğmelerini çözmeye çalışıyordum. Artık kendini bana bırakmıştı biricik sevgilim Selma. Gömleğinin düğmelerini çözüp sütyenin kopçasını açtıktan sonra o güzelim göğüsleri elimdeydi. Onu dudaklarından öperken, göğüslerini de okşuyordum. Bir anda bunları kesip "Arkaya geçelim." dedim.
Arka koltuğa geçtik, tir tir titriyordu bedeni. Ve yeniden "Ne olursun Kemal yapmayalım, ben evli ve iki çocuklu bir kadınım. Bunu yaparsam kendimi asla affedemem..." deyip duruyordu. Ben de "Bak bir kere yapalım, sen de seveceksin ve daha sonra hep isteyeceksin. Hem ben daha önce hiç seks yapmadım, ilk defa seninle seks yapacağım. Bende üzülüyorum ama seni de çok istiyorum." diye ikna ettim. Arka koltuğa yatırdım Selma'yı ve eteğini yukarıya doğru sıyırdım. Dantelli külotunun altındaki o güzelim amını görünce bayılacak gibi oldum. Külotunu asağıya indirdim ve amını yalamaya başladım. Selma'nın gözlerinden yaşlar akıyordu ama zevk te almaya başlamıştı.
Ben de artık dayanamıyordum ve pantolonumun düğmelerini açıp sikimi çıkarttım. Ve o güzelim ama girme zamanı idi. Selma'nın amına sikimi soktuğum zaman Selma'dan acayip bir ses geldi. Çok üzülüyordu bunu yaptığı için ama müthiş te zevk alıyordu bundan. Ben amına gidip gelmeye başlamıştım, bir yandanda göğüslerini okşuyordum. Artık istediğim olmuştu ve Selma'yı sikiyordum. Böyle 4 dakika gidip geldikten sonra, ikimiz de aynı anda orgazm olduk ve boşaldık. Ben spermlerimin hepsini Selma'nın amına akıttım. Ve birkaç dakika içinde kaldıktan sonra, yarağımı amından çıkarıp kenara çekildim.
Daha sonra beş dakika konuşmadan öylece kaldık. Çok pişman olduğu belliydi. Ama çok ta hoşuna gitmişti. Birden ağzından şöyle bir cümle çıkıverdi: "Kocamla tam iki yıldır doğru dürüst seks yapmadım. Beni az önce siktiğin zaman, kendimi yeniden bir kadın olarak hissettim." dedi. Daha sonra sikimi eline alıp okşamaya başladı. Sonra da ağzına aldı, tekrar kaldırdı ve "Beni bir daha siker misin Kemal?" dedi. Onun bunu istemesine o kadar çok mutlu oldum ki. Onu bu sefer kucağıma alıp sikmeye başladım. Kucağımda yarağımın üstüne oturttum ve zıplatmaya başladım. O kucağımda zıplarken bende göğüslerini yoğuruyordum. Böylece yaklaşık bir 10 dakika kadar sikiştikten sonra tekrar içine boşaldım Selma'nın.
Daha sonra "Benim gitmem lazım Kemal." dedi. Bende "Tamam." dedim ve "Peki daha sonra, yeniden buluşacakmıyız?" diye sordum. "Bilemiyorum şimdi... Ararım ben seni." dedi. Aradan birkaç gün geçtikten sonra beni aradığında, durum belli oldu, fırsat bulduğumuz her zaman Selma'yı sikecektim artık. Selma ile 10 günde bir, 15 günde bir, kendimize otelde bir oda tutup, deliler gibi sikişiyoruz artık. Beni kocasından daha çok seviyor ve yatakta kendini bana tamamen teslim ediyor. Bana "Kemal, ileride sen birisiyle evlensen bile, beni sikmekten vazgeçemezsin..." deyip duruyor.
Açıkcası Selma'yı çok seviyorum, başka birisiyle evlensem bile onu sikmekten nasıl vazgeçebilirim ki?
28 notes · View notes
sertsiken0606 · 18 hours ago
Text
KARIMDA Kİ DEĞİŞİM…
Altı yıllık evliyim ve karımı çok seviyorum. İşim gereği belirli aralıklarla evimden ve Gül'den uzak kalıyor, Anadolu'nun çeşitli şehirlerinde hasret dolu günler geçiriyorum.
Eşimle deliler gibi sevişerek evlendik. Doğrusunu söylemek gerekirse karım Gül seks yaptığım ilk kadındır. Onunla fakülteye dayanan, uzunca süren bir arkadaşlığımız vardı. Fakültede okuduğumuz yıllarda başlayan dostluğumuz, zaman içinde tutkulu bir aşka dönüşünce, Gül o güzel cinselliğini, dar kutusunu çekinmeden bana vermişti.
Hemen ardından da evlendik, öğrencilikle aile sorumluluğunu bir arada götürmeye çalıştık. Ancak eşim bir süre sonra öğrenimini yarım bırakarak evle ilgilenmeye başladı.
Dediğim gibi ben sık sık iş seyahatlerine çıkmaya başlayınca eşim Gül buna tepki göstermiş, zaman içerisinde de olayı kabullenip ses çıkarmaz olmuştu. İlk tepkisinin aksine, hiç tepki göstermemesi beni şaşırttı açıkçası…
Gerçekten de üzülmek, surat asıp huzursuz olmak bir yana, adeta sevinir olmuş, iş gezisine çıkmamı sabırsızlıkla bekler bir hava takınmaya başlamıştı. Önceleri buna bir mana verememiştim, ama bir iş dönüşü eşimi salonda çırılçıplak oturur bulunca daha değişik şeyler düşünmeye başladım.
Salonda yoğun bir sigara kokusu vardı. Biraz hoş beşten sonra, bir sigara yakmak için sehpadaki pakete uzandığımda kül tablasında rujlu izmaritlerin yanı sıra rujsuz ve değişik marka izmaritleri görünce birden eşimin beni aldattığından şüphelenmeye başladım.
“Aldatılma” gibi bir düşünce, karımın benden başka bir erkekle, belki de erkeklerle seviştiği fikri, bir anlık da olsa beynimden, hayali gözlerimin önünden geçince inanamadığım bir şey oldu.
Penisim olanca çabukluğu ile dikilip sertleşti ve pantolonumu zorlayıp adeta fermuarı parçalarcasına eşimin deliğine girmek için çırpınmaya başladı. Nefesimin tutulduğunu, soluk almakta güçlük çektiğimi fark eden eşimin meraklı gözleri önüme takıldı.
Hatırı sayılır büyüklüğe erişen kabarıklığı görünce gülümsedi, çırılçıplak, yumuşak, bembeyaz bedeniyle kıvırarak yanıma geldi… Bacaklarının, kalçalarının dolgunluğu artmış, kıçı daha da yuvarlaklaşmış, memeleri daha bir dikleşmiş, daha bir sertleşmişti sanki…
Yüzündeki sevimli ama bir o kadar da seksi ifade karşısında bir an boşalacağımı sandım. Onun başka biriyle sikiştiği düşüncesi beni bir anda tahrik etmiş, onun ateşli kıvraklığı karşısında penisimi kontrol edemez olmuştum.
Karım cilvelenerek, kıçını oynatarak, memelerini sallayarak kucağıma oturdu… Bir süre kıçıyla penisime basınç yapıp, oturup kalkmaya başladı. Peşi sıra iri götünü daireler çizerek çevirmeye başladı.
Sanki kumaşın altındaki irileşen sikimi yaptığı büyülü bir seks dansı ile nemli, küçük deliğine çekecek, pantolonumu parçalayan aletim yuvasına giren bir piston gibi, gürültüler, çılgın sesler çıkararak deliğine kendi kendine yerleşiverecekti…
Beni deli etmeye çalışır bir edayla kıçını dönerek kucağıma yeniden yerleşti… Kıçındaki mor çürükleri, o güzel yuvarlakları sıkan, beyazlıkları morartan parmak izlerini görünce, aldatılmak düşüncesine kesinlikle inanmaya başladım.
Bu düşünce beni daha da tahrik etmişti. Dikkatlice bakınca belinde, memelerinin yanında, omuz başında ve sağ kalçasında da iri birer çürük daha görünce bu güzel, diri bedeni bu hale getiren şahsı ve elleri şiddetle kıskanmaya başladım…
Belli ki eşim yokluğumda birisiyle kıyasıya sevişmişti. Benim aniden eve dönmem karşısında giyinmeye bile vakit bulamamıştı zavallı karım… Morarmış, terli, çırılçıplak vücudu ile ve evdeki hiçbir izi yok edemeden kalakalmıştı.
Kime vermişti bilmiyorum ama, seviştiği kişi ile ateşli ve hoyratça bir birleşme yaşamışlar, erkeği onun bedenini acımasızca hırpalamıştı. Sanırım büyük olasılıkla, erkeğin bedeni de çürüklerle, tırnak çizikleriyle dolmuştu.
Eşimin ne kadar ateşli birleştiğini, orgazma doğru nasıl kendini kaybedip çırpınmaya, debelenmeye başladığını, şuursuzca çığlıklar atıp, bas bas bağırdığını kendimden biliyordum. Adamın nasıl zevk aldığını, eşimin bacaklarının arasına nasıl fışkırttığını, neden onu böylesine hırpaladığını tahmin etmem hiç de zor değildi…
Gül, orgazm öncesi heyecanı doruklara yükselirken ne dediğini bilmez bir halde sesler çıkartır, aldığı zevki, çıkardığı sesler ve çığlıklarla benimle paylaşırdı… Arkası bana dönük, ata biner gibi kucağımda oturur ve kıçını sağa sola kıvırırken attığı feryatları belleğimde canlanıverdi.
“Oh! Daha… Daha…“
"Derine sok… Dibine kadar…”
"Ah, çıkma… Hayır, çıkartma…“
"Tanrım, deliriyorum, Tanrım…”
"Kalbim duracak, dur yavaşla biraz… Yapma… Oh”
“Beni bırakma… Evet, evet…“
"Hayır, dur yapma… Hayır…”
"Kıçımdan, evet kıçımdan… İşte tam oradan…“
"Sok hadi, sok durma…”
Gül kıçını çevirmesini hızlandırınca elimi beş adet parmağın morarttığı el izine atıp, ayı yerden olanca gücümle sıkmaya başladım. Yumuşak kıçı, beyaz cildi avcumda ezilip, uzadı. Zevkle karışık derin bir “Oh” çekti… Onun çığlıkları yeniden hayalimde sıralanmaya başladı.
"Yapma. Canımı yakıyorsun”
“Canım yanıyor, biraz krem sür lütfen…“
"İçimden hiç çıkma, asla ayrılma…”
"Oh, içime fışkırt…“
"Tanrım, içime fışkırıyor, evet… Evet…”
"Seni emmek istiyorum…“
"Emzirt bana…”
"Hayır, sakın çekme… Senin sütünü istiyorum…“
Eşimin morarmış, dolgun, etli bedeninin sıcaklığı, kıçının aletime yaptığı basınç, beni aldattığı adamla çiftleşmesinin hayalleri, sikiş anılarımız bir araya geldi. Doruktaki heyecanım yerini manyak bir orgazma, dizginlenemez bir fışkırmaya bırakıverdi aniden…
Ne olduğunu anlamadan ve asla böylesine bir orgazm yaşadığımı hatırlamadan pantolonuma attırmaya başlamıştım.
Eşim kucağımdan inip aralık bacaklarımın önünde diz çöktü ve kıpkırmızı, şehvetten gerginleşmiş bir yüzle pantolonumdan dışarı sızan bellerimi yalamaya, emip yutmaya başladı.
Öyle bir arzu ile, öyle bir iştahla yutuyordu ki, yeniden direk gibi oldum, sikimin bütün damarları yeniden kabardı, aletim iri bir balon gibi şişiverdi…
Gül bu kabarıklığı dişliyor, kumaşla birlikte ağzına almaya çalışıyor, ucunu bulup, sızan beyaz sperm parçacıklarını diliyle titreterek yalıyordu… Yeniden boşalabilirdim ama bu sefer spermlerimi içine fışkırtmak, sütümü sıcak deliğinin içine sağmak istiyordum.
Eşim, hızla ıslak kumaşım fermuarını aralayıp, iki eliyle kavradığı yapış yapış sikimi dışarıya çıkardı ve sağ eliyle dibinden sıkıp şişirdiği ucunu dudaklarının arasına yerleştirdi. Bir an duralayıp gözlerini yüzüme dikti ve sikimin dibini daha yüksek bir basınçla sıkıp, son haddine kadar şişirdi. Sikim avurtlarına basınç yapmaya, ağız boşluğunda ezilip, içine sığmaz hale gelmeye başladı.
Beklemediğim bir hamle ile, müthiş bir vakumla penisimi ağzının içine doğru çekti. Koca yarak büyük bir hızla ağzına, boğazına doğru kayıverdi. Eşim mırıltılı sesler çıkarmaya başlayınca, boğazına dayandığımı anlamıştım, ama bir iki vakum daha yapınca boğazının darlığının sikimi lastik gibi sardığını hissettim.
Şu anda kasık tüylerime kadar onun ağzına girmiştim… Birkaç saniye öyle tuttu ve derhal ağzından dışarıya çıkarttı, gözleri irileşmiş, zorlanma nedeniyle yaşarmıştı. Birkaç derin soluktan sonra yeniden ağzına soktu ve dibine kadar yutuverdi. Sanki gerçekten de yutmaya, kopartmaya çalışıyordu…
Dört beş sokup çıkartmadan sonra boşalacağımı anladım ve bir terslik olmaması için daha içeriye almasına izin vermedim… Gül de olacakları anlamış, üç-dört santimlik ucunu emmeye, kemirmeye başlamıştı… İkinci defa boşalıyordum. Eğer birkaç kez daha dilini, dudağını ya da parmağını değdirirse güçlü bir volkan patlaması gibi fışkıracaktım.
Anlaşılan o da bunu arzu ediyor olmalı ki, dudaklarını büyük bir "O” yaparak aralayabildiği kadar araladı. İki elini yumruk yaparak kavradığı sikimi deliler gibi aşağı yukarı çekiştirip, sütümü sağmaya başladı. Sikim ellerinin arasında kocaman olup titremeye başlayınca, ağlamaklı bir yüz ifadesiyle, pembeleşen yüzünü buruşturarak,
"Tanrım, fışkıracak… Geliyor… Geliyor!“ diye bağırdı.
Gerçekten de ayak parmaklarımın uçları sızlayarak, iliklerim çekilerek, sikim tir tir titreyerek ağzına fışkırmaya başladım. İlk iri ve bembeyaz damla tam isabetle ağız boşluğunda kayboldu. İkincisi de yerini bulunca dudağını kapatıp yutkundu. Bu sırada diğer damlalar kapalı, pembe dudaklarına yapışıp çenesine doğru akmaya başladı.
Sersemlemiş bir halde, onun da orgazm olduğunu anladım. Tüm vücudu titriyor, her yeri kasılıyordu. Zangırdayan ellerini halsizce sikime uzatıp ucunu dudaklarının arasına yerleştirdi, sıkıca kapatıp ağzına hapsetti… Şimdi fışkıran damlalar, beller ağzına boşalıyor, oradan boğazına akıyordu.
Öylesine bir iştah ve çabuklukla emiyordu ki, beni kurutacağını sandım. Yaptığı her vakumda avurtları çöküyor, adeta iki yanağı birleşiyordu. Daha fazla dayanamadım, her yer kararmaya başladı. Koltuğa doğru yıkıldım…
O haftayı evden çıkmadan geçirdik. Pazartesi günü yeni bir iş seyahati bahanesiyle evden ayrıldım. Amacım ben uzaklaşınca neler olacağını görmekti. Gözden ırak, sote bir yere saklanıp evi gözlemeye başladım.
Az sonra karım dışarıya çıktı. Giyinmiş, süslenmişti. Arabasına bindi ve şehrin dış mahallelerine doğru yola koyuldu. Hemen uzaktan izlemeye başladım. Bir inşaatın önünde durup beklemeye başladı. Merak etmiştim ama uzun sürmedi.
İri kıyım bir amele inşaatın dış kapısında belirdi ve acele adımlarla arabaya yöneldi, ön kapıyı açıp eşimin yanına oturdu. Kendi arabamı onlardan biraz uzaktaki çalıların arkasına çekmiş, onları rahatça görebileceğim şekilde park etmiştim.
Karım adamın kucağına doğru eğildi, adam da geriye doğru yaslandı. Çevrede bu inşaattan başka bir yaşam belirtisi yoktu… Adam inlemeye, şehvetle yüzünü buruşturmaya başlayınca emildiğini anladım, Gül adamın sikini emiyordu.
Amele geriye doğru yay gibi kıvrıldı, vücudunun kasıldığı buradan belli oluyordu. Sonra ellerini sağa sola savurmaya başladı, belli ki eşim onunkini getirmiş, ağzına boşaltıyordu.
Amele rahatlayınca karım doğruldu, kağıt mendile dudaklarını sildi, aynaya bakarak saçlarını düzeltti. Bu sırada adam arabadan inip inşaata girmişti. Biraz sonra, amele peşi sıra, daha çirkince ama daha iri kıyım bir tiple birlikte dışarı çıktı ve aynı şekilde karımın yanına oturdu.
Titreyerek olanları izliyor, müthiş bir arzu duyuyordum. Yaşadığım sürece tahrik olamayacağım kadar tahrik olmuştum… Adam karımın kucağına doğru eğilirken karım, bacaklarını karnına doğru çekti, kıçını yükseltip, kadınlığını iyice açtı. Bacaklarını da aralamıştı.
Adam yüzünü karımın bacak arasına yerleştirip yalamaya başladı. Karımın çırpınmaları ve çığlıkları hemen boşalmaya başladığını gösteriyordu ama adam karımı fazla yalamadı. Zorlukla kucağına alıp, am, göt, bacak, kalça meydanda inşaata soktu.
Hemen açık pencerelerden birine yöneldim. Fırsatını bulup içeri girmeli, onları seyretmeliydim. Bereket bu fırsatı da buldum. Karımı henüz tamamlanmamış bir odaya sokmuşlar, üzerindekileri çıkartıyorlardı.
Eşim zevkten, heyecandan perişan görünüyor, ayakta zor duruyordu. Zangır zangır titreyen bacaklarına sarılıp düşmesini engellediler… Gül, sevgili karım, iki amelenin yüzünü okşuyor, "Sevgilim, sevgilim” diyerek inliyordu. İki amele tarafından sikilmeyi beklerken heyecanını yenemiyor, onun bu hali beni de heyecanlandırıyordu.
Hiç eşiniz sizi aldattı mı, hiç eşiniz gözlerinizin önünde başkaları tarafından sikildi mi, bilmiyorum. Ama böyle bir sahne, kıskançlık, öfke gibi duyguların yanında erkeği müthiş etkileyebiliyor, duyamayacağı heyecanları da yaşatıyor…
Gül'ün önüne ve arkasına çöken iki amele, onun göt deliğini ve amını yalarken attığı çığlıkları, boş duvarlarda yankı bulan haykırışları, sikimi taşa çevirdi, çimentodan bir kalıba döndürmeye yetti de arttı bile.
Özellikle göt deliğini yalayan adam, karımın kıçını resmen yiyor, deliğinin içine başını sokmaya çalışıyordu. İyice büzdüğü dudaklarıyla anüsünü içine çekiyor, emmenin basıncıyla küçük büzük lastik gibi uzuyor, tükürükten ve kendi oluşturduğu ter, salgı arası sıvıdan pırıl pırıl parlıyordu.
Amele dişleri ile küçük ısırıklar atmaya başlayınca geri kaçıracağını sandığım kıçını,
"Ah, evet… Parçala sevgilim, evet… Evet…“ diye geriye, adamın ağzına yaslayıverdi.
Onu kıçından sikmek için ne kadar uğraşmıştım, aylarca bana götünü teslim etmemişti, ama şimdi hiç tanımadığı bir adama sunuyor, bana vermediği tavırlarla ona veriyordu.
Önündeki amele yalamayı kesip, amının dudakları ile oynamaya, parmaklarını deliğe sokup çıkartmaya başladığı zaman karım kapıp koyuverdi. Yırtınıyor, tecavüze uğrayan yeni yetme bir kız çocuğu gibi bar bar bağırıyor, çırpınıp kıvranıyor, zevkten ağlıyordu.
Önündeki amelenin üzerine atılıp sikini yakaladı ve adamı sikinden çekip kaldırarak, iriliği anlatılmaz yarağı önüne sokmaya çalıştı. Yarak deliğe girmekte zorlanıyor, karım dibinden tuttuğu siki içine doğru çektikçe, ittirdikçe, adam da iki elini kullanarak onun amını lastik top gibi açmaya, girmeyi kolaylaştırmaya çalışıyordu.
Ucu girmişti ki, karım sarılmaya başladı, yeniden bağırmaya, yırtınmaya başlayınca orgazmın daha şiddetli olduğunu anladım ve elimi sikime attım… Adam da karımın deliğine tam sokamadan haykırarak boşalmaya, fışkırmaya başladı.
İkisi de boşalırken birleşmeye çalışıyor, karım onu kıçından tutup kendine çekerken, amele karımın mengene gibi sıktığı ince belini bırakmıyor, onun vücudunu kendi vücuduna yapıştırıyordu.
Eşimin güzel memeleri amelenin kıllı göğsünde ezilirken, adamınki de içeri giremiyor, yay gibi bükülüp, fışkırmaya devam ediyordu. Muhallebi gibi beyaz renkli yoğun spermler, damla damla karımın amından aşağı süzülüyor, adamın sikinden kasıklarına doğru akıyordu.
Bu müthiş bir şeydi, oraya koşup onlara katılmak, akan belleri elimle alıp tadına bakmak, karıma tattırmak, kalanını da onun yumuşak bedenine yaymak istiyor, bunu yapabilmek için çıldırıyordum. Adam boşaldığı halde, karım onu bırakmıyor, hala sikine yükleniyor, lastik cop gibi bükülen aleti almaya çalışıyordu…
Arkadaki amele akan bellerle kremlediği göt deliğine girmeye çalışırken daha fazla dayanamayıp, elime aldığım sikimi titreterek sağmaya başladım, bir-iki çekişten sonra duvarlara doğru attırırken karım götüne giren yarağın zevk ve acısıyla yere düşmemek için önündeki diğer ameleye sarılıyordu…
Biraz sonra ikisi de haykırarak boşaldılar. Karım adamlara teşekkür edip toparlanmaya başladığında ben de apar topar arabama geri dönmüştüm. Bir süre oturup olan biteni kafamın içinde tarttım.
Karımın iki amele tarafından sikilirken aldığı müthiş zevk gözümün önünden gitmiyordu. Ve benim onları seyrederken yaşadıklarım… Daha olayın ilk kokusunu aldığımda geçirdiğim büyük şok, bembeyaz tenindeki çürük izlerini görünce nasıl istemsizce, çılgın gibi tahrik olduğum…
Yerimden kalkıp arabamın kapılarını kilitledim, karımın arabasına gittim hızla… Yanında durup karımın çıkmasını bekledim. Fazla beklememe gerek kalmadı, yanında iki sikicisiyle beraber dışarıya çıktı karım… İkisinin de dudaklarına birer öpücük kondurup arabaya yöneldiğinde beni gördü. Donup kaldı. Gözleri şaşkınlıktan faltaşı gibi açılmıştı.
"Sen? Ne… Ne işin var burada senin?” diye kekeledi o şaşkınlıkla… Kollarımı açıp sevgili karıma sarıldım sımsıkı… Kabarmış önümü karımın kasıklarına bastırıp ne hissettiğimi ona anlatmaya çalıştım. Olabildiğince yumuşak, güleç bir yüzle,
“Senin ne işin varsa benim de nedenim aynı karıcığım…” dedim. “Hadi geç arka koltuğa da evimize gidelim.” Karım şaşkınlığı tavan yapmış, robot gibi arabasının kapısına yönelirken bizi merakla izleyen iki ameleye döndüm,
“Beyler, şaşırdınız biliyorum ama, hadi hep beraber bizim eve gidelim. Karımla inşaat işlerinizi bitirirken ben de size bakayım, öğreneyim.” dedim.
Hala birbirlerine ve bana bakıp duruyorlardı. Güvensizlik vardı yüzlerinde, soru işaretleriyle doluydu yüzleri… Cüzdanımı çıkarıp bir kaç tane yüzlük çıkardım,
“Yevmiyeleriniz peşin, merak etmeyin. Korkmanıza gerek yok, bana güvenin. Hadi siz de arka koltuğa, karımın iki yanına geçin bakayım.”
Onlar işi anlamış, karımın iki yanına geçip otururken ben de şoför koltuğuna oturup arabayı çalıştırdım. Daha hareket etmeden ikiz aynasından baktığımda karımı aralarına almışlar, biri memelerine, biri bacaklarına dalmışlardı…
Karımla dikiz aynasında gözgöze geldik. Göz kırptım ona… Gaza basarken amelenin biri pos bıyıklarıyla karımın körpe dudaklarına yumuldu. Anlaşılan eve kadar zor dayanacaktı bu azgın herifler…
Hikayenin Devamı yok, siz hayal edin devamını.
146 notes · View notes
sertsiken0606 · 24 hours ago
Text
Ev sahibinin karısını sikerek kirayı ödüyorum! 
Selam arkadaşlar, ismim Haydar, yaşım 41, Almanyada yaşıyorum ve oldukça sempatik bir erkeğim. Burdaki itirafları okuduktan sonra ben de bu itirafımı sizlere yazmaya karar verdim. Başımdan geçen olay 2 yıl önce başladı ve halen devam ediyor.
Ben genelde evkirasını evsahibine banka kanalıyla yolluyordum. Benim kiracı olarak kaldığım ev iki katlı, altta evsahibi, üstte ben kalıyorum ve yalnız yaşıyorum. Bu arada evsahibi de Türk, Nurettin bey. 2 sene önce, çalıştığım firma iflas etti ve artık banka hesabıma para gelmiyordu, yani işsiz kalmıştım. Birgün sabah erkenden kapımın zili çaldı. Kapıyı açmadan kapının dürbününden baktığımda, benim evsahibi Nurettin bey. Hemen anladım kirayı istemeye gelmişti. Hiç sesimi çıkarmadım. Birkaç kez daha zile bastı, ben kapıyı açmayınca tekrar alt kata indi ve karısına “Hanım, Haydar daha yatıyor galiba, ben işe geç kalıyorum, sen bugün kendisinden kirayı iste, bizimde ödemelerimiz var.” diye tembihleyerek işe gitti.
Öğlen vaktiydi, ben salonda koltukta uzanıyordum, üzerimde sadece şort vardı. TV’de uydudan seks filimi izliyordum, sikim kazık gibi olmuştu. Kapının zili çalınca hiç düşünmeden o halde kalktım kapıyı açtım. Tahmin ettiğim gibi karşımda evsahibinin karısı Neşe hanım. Neşe hanım çok sempatik, güzel, zayıf, ince belli ve zarif bir hanımefendi. Yaşı 30 – 31 civarında. Karşısında birden beni şortla görünce şaşırdı. Şaşkınlığı geçince, “Merhaba Haydar bey, eşim işe giderken (Haydar beyden rica et de bugün kirasını ödesin) diye tembihledi.” dedi. Bu arada benimle konuşurken şortumun içinde dimdik duran sikime bakıyordu sürekli.
Ben, “Neşe hanım, içeri buyurun.” dedim hemen, hiç itiraz etmeden içeri geldi. “Neşe hanım kusura bakmayın, size kapıyı bu halimle açtığım için. Hemen iki dakika üzerimi giyinip geleyim.” dedim. Neşe hanım, “Yok yok, giyinmenize gerek yok, önemli değil, kirayı alıp hemen gidecem zaten.” dedi. Bu arada televizyondaki seks filmi daha devam ediyordu. Neşe hanımın gözü filme takılınca hemen TV’yi kapattım. Fakat o anda aklımdan değişik değişik şeyler geçti. Tüm cesaretimi topladım ve Neşe hanımın oturduğu koltuğa oturdum. “Neşe hanım TV’de izlediğim filimden dolayı da özür dilerim. Siz çok şanslısınız, kocanız var yanınızda, bense yalnızım bu dört duvar arasında. Eee naparsın başka?” dedim.
Neşe hanım hemen, “Koca da koca olsa, nerdeee. 3 ayda en fazla bir yada iki sefer ilişkimiz oluyor. Evden işe, işten eve derken yoruluyor zavallım ve benle eğlenmeye fırsat bulamıyor.” dedi ve saçlarını düzeltti, tişörtünü ve eteğini çekiştirip koltuğa daha rahat oturdu. Ben Neşe hanımın göğüslerini ve bacaklarını süzerken, O da şortumun içinde hareketlenen sikime bakıyor ve kuruyan dudaklarını ıslatıp yutkunuyordu. Daha da cesaretlendim ve elimi koltuğun arkasına atıp Neşe hanımın saçlarını okşamaya başladım. Neşe hanım da elini yavaşca şortumun üzerinden sikime attı ve sikimle oynamaya başladı.
Artık ok yaydan çıkmıştı, Neşe hanımı kendime çekip yapıştım dudaklarına ve öpüşmeye başladık. Bu arada tişörtünü ve sütyenini çıkardım ve göğüslerini yalamaya ve emmeye başladım. Aynı zamanda da bacaklarını ve bacak arasını okşuyordum. Elimi küloduna götürdüğümde külodunun ıslanmış olduğunu farkettim. Hemen doğruldum, eteğini ve külodunu sıyırıp çıkardım. Neşe hanımı koltuğa uzatıp bacaklarını ayırdım ve amını, amının sularını yalamaya başladım. Dilimi amının deliğine soktuğumda inlemeye başlamış, saçlarımı yoluyordu. “Ohhh, Haydarım, erkeğim, bitir beni. Seni istiyorum, sikini istiyorum!” diyordu.
Neşe hanımı kucağıma alarak yatak odasına geçtim. Kucağımdan indirince Neşe hanım önüme çömeldi ve şortumu sıyırıp sikimi eline aldı. Sonra, “Hmmm, tam düşündüğüm gibi.” deyip sanki aç kurtlar gibi sikime saldırdı. Görseniz nasıl yalıyor sikimi, sanki ömründe hiç sik görmemiş gibi. Kendimizi öyle bir kaptırdık ki, bir ara telaşlandım ve “Kocan aniden gelmez dimi?” diye sordum. “Telaşlanma, kocam tam 10 senedir hep aynı vakit, yani akşam saat 19:00’da gelir. Bol bol vaktimiz var daha.” demesi beni rahatlatmıştı. Amının tadı damağımda kalmıştı, Neşe hanımı yatağa uzattım ve ben de üzerine, 69 pozisyonuna geçtim.
Uzunca bir süre birbirizi yaladıktan sonra, “Sikini içimde istiyorum, sik beni.” diye inlemeye, yalvarmaya başladı. Ben birden hamle yaparak doğruldum ve bacaklarının arasına geçtim. Bacaklarını ayırarak, sikimi Neşe hanımın o daracık amına sokmaya çalıştım. “Yavaş yavaş sok Haydar, amım iki aydır yarak yüzü görmedi, alıştıra alıştıra yap lütfen.” deyince, “Tamam aşkım, merak etme.” dedim ve sikimi amının dudakları arasında gezdirerek, incecik belinden tuttum ve sanki gresyağı sürmüşüm gibi amının en derin noktalarına kadar indim. Neşe hanım zevkten neredeyse uçacaktı. Daha birkaç kez anca gidip gelmiştim, baktım Neşe titreye titreye, sarsıla sarsıla öyle bir boşaldı ki, böylesine orgazm olan bir kadın hayatımda ilk defa görüyordum.
“Haydar, ben bittim, tükendim, sende boşal erkeğim.” dedi, fakat ben biraz geç boşalırım, sikmeye devam ettim. Benim hemen boşalmadığımı görünce çok şaşırmıştı, zira kendi kocası çok çabuk boşalıyormuş. “Bekle biraz.” deyip posizyon değiştirdi, arkasını dönüp domaldı. Amı öyle kayganlaşmıştı ki, sikimi soktuğumda sikim zırt pırt dışarı çıkıyordu. Neşe, “Dur bir saniye.” deyip sikimi eline aldı ve sıvazlayıp göt deliğine götürdü. Ben hemen, “Yanlış yere götürdün.” deyince, “Orayı da sikmeni istiyorum.” dedi. “Memnunuiyetle.” deyip sikimi Neşenin göt deliğine bastırdım. Sikimin tamamı götüne girdiğinde Neşe yastığı kemiriyordu. Ne demişler, kendi düşen ağlamaz!
Ben yine de biraz hareketsiz bekledim. Az sonra Neşe kıpırdanmaya başladı, anladım ki Neşe benden hareket bekliyordu. Yavaş yavaş Neşenin götüne git gel yapmaya başladım. Bir elimle de amıyla oynuyordum. 10 - 15 dakika kadar götünü siktikten sonra Neşe birden, “Haydar ben geliyorum, lütfen sende boşal hadi canım.” dedi. Ben de zaten boşalmak üzereydim, var gücümle götüne birkaç kez sokup çıkarınca iniletilerimiz birbirine karıştı ve götünün derinliklerine boşaldım.
İkimiz de terden su gibi olmuştuk. Yan yana yatakta biraz uzandık ve konuştuk. Neşe gülümseyerek, “Haydar biliyormusun, aslında taa kiracımız olduğun günden beri gözüm sendeydi, seni istiyordum, kısmet bu güne imiş. Artık bundan sonra, her ay kirayı almaya ben gelecem, haberin olsun.” dedi. Ben de, “Kira meselesi var daha dimi?” deyince, “Kirayı dert etme, her ay gizlice kendi hesabımdan çeker kocama veririm. Sen yeter ki her ay kirayı almaya geldiğimde bugünkü kadar güzel anlar yaşat bana.” dedi. Yatakta biraz daha kalıp öpüştükten sonra kalktık birlikte duş aldık. Bir kere de banyoda beni ağzıyla boşalttıktan sonra giyinip bankaya gitti, kocası gelmeden kira parasını çekmeye.
Tabi bu iş sadece ayda bir kere kira almakla kalmadı, nerdeyse hergün kocası işe gittimi bana gelmeye başladı. Tam 2 yıldır Neşenin kocası ben oldum sanki, kocasından çok ben sikiyorum...
63 notes · View notes
sertsiken0606 · 1 day ago
Text
GÜZELLER GÜZELI ANNECIĞIM
Annemle benim aramda geçen bu hikayeyi başlıktan gördüğünüz üzere anlamışsınızdır. İlk olarak ikimizin de fiziksel özelliklerini tanıtacağım ki gözünüzde aç çok bir şeyler canlanabilsin. Eğer bunu yapabilirsem ne mutlu bana, çünkü annemin güzelliğini siz de göreceksiniz. Annemin adı Nagihan, kendisi 40 yaşında. Fiziksel özelliklerini anlatmak gerekirse sarışın, 1.75 boyunda yaklaşık 75-80 kilo civarı. Boyu bir kadına göre uzun olduğu için kilosuna rağmen şişman gözükmüyor, biraz balık etli yalnızca. Oldukça güzel, alımlı ve bakımlı bir kadın. Ben ise 16 yaşındayım, adım Onur. Lise üçe gidiyorum. Pek ilginizi çekmez sanırım ama kendi fiziksel özelliklerimden de bahsedeyim, boyum 1.73 kilom ise 58, kısacası biraz sıska, çelimsiz biriyim.
Annemle babam 5 yıl önce boşandılar, ben annemle birlikte yaşıyorum, tek çocuğum. Annem bir okulda memur olarak çalışıyor, babam da iyi bir miktar nafaka ödediği için rahat bir hayat yaşıyoruz diyebilirim. Annem her zaman bana çok düşkündü. Babamla ayrıldıktan sonra tamamen başbaşa kaldığımız için, artık dünyasının merkezinde bir tek ben vardım onun için. Annem genel olarak rahat bir kadın, hayat tarzı böyle. Bu rahatlık bana olan aşırı düşkünlüğüyle de birleşince aramızdaki ilişki her zaman normal anne-oğul ilişkisinin sınırlarının ötesindeydi. Misal kendimi bildim bileli annem beni hem yanağımdan hem dudağımdan öperdi, yaşım ilerledikçe de bu değişmedi, hala sık sık dudağımdan sulu sulu öper beni. Bunun dışında zaten giyim kuşam konusunda da dekolteli bluzlar, elbiseler, daracık pantolonlar, kısa etekler dışında birşey pek giymez. Tabi bunlar işe giderken yahut dışarı çıkarken. Evde çok daha rahattır, özellikle yazları hava sıcakken küçük bir şort üzerine bir sütyen veya kalçasını örtecek uzunlukta sütyen olmadan giydiği bir tişört ve altında da yalnızca külot olur çoğunlukla. Ben de bu şekilde sınırlar olmadan yetiştiğim için çoğunlukla yalnızca boxer giyerek dolaşırım evde. Kısacası evde yabancı biri olmadığında çıplak denebilecek şekilde yaşıyoruz.
Bu rahatlık yalnızca bunlardan ibaret de değil. Misal benim yanımda giyinip soyunmaktan da hiç çekinmez, yani gelip özellikle benim yanımda soyunmaz tabi ama odada ben varsam da gidip başka odaya gidip soyunmaz. Mesela hiç unutmuyorum 12 ya da 13 yaşındaydım, annemin yatağında gece annemle beraber uyumuştuk. (annemle babam ayrıldığından beri zaman zaman böyle birlikte uyurduk) Sabah uyandım ve annem yatağın karşısındaki gardırobunun önünde işe gitmek için üzerini giyiyordu, sırtı bana dönüktü altındaki leopar desenli külotu dışında üzerinde birşey yoktu. Bana doğru döndüğünde uyandığımı gördü ve koca memelerini eliyle dahi kapatma ihtiyacı hissetmeden sadece gülümseyip “uyandın mı bebeğim, günaydın” dedi. Tabi daha önce de benzer manzaralarla çok karşılaştığımdan benim için anormal bir durum değildi, sadece size aramızdaki durumu açıklamak için bu örneği verdim. Aynı şekilde ben de ona karşı rahattım odamda o varken çekinmeden giyinip soyunurdum, sikim dahil her yerimi görürdü. Hatta bir keresinde dışarıda top oynayıp eve gelmiştim ter içindeydim hemen odama gidip soyunup kendimi banyoya atacaktım. Annem o sırada odamı süpürüyordu “merhaba annecim” diyip üzerimi çıkarmaya başladım. En son boxerımı da çıkardığımda annem bakıp “hayatım sen o pipindeki kılları almıyor musun” dedi. O bölgemdeki ve koltuk altımdaki kıllar henüz yeni yeni çıkmaya başlamıştı ve ben ne o kılları almam gerektiğini ne de nasıl alacağımı bilmiyordum.
– Nasıl yani almam mı gerekiyor?
+ Tabi ki bebeğim, yoksa pislik birikir o kılların arasında
– İyi de ya nasıl alacağım anne, bi yerimi kesersem?
– Kesmezsin canım ben sana öğretirim.
Sonra birlikte banyoya gittik ve tıraş bıçağıyla sikimdeki ve etrafındaki tüm kılları güzelce kesti ve sonra sabunla güzelce köpürterek yıkadı ve duruladı. Sonra da onun deyimiyle “pipime” küçük bir öpücük kondurup gülümsedi ve “bak oldu işte hiçbir yerin de kesilmedi” dedi. Tabi bu, şehvetli bir öpücükten ziyada bir annenin küçük oğlunun pipisine şefkat dolu bir öpücüğüydü.
Herhalde buraya kadar anlattıklarım aramızdaki ilişki hakkında size yeterince fikir vermiştir. Şimdi esas hikayenin başladığı kısma geçelim.
Ergenliğimin henüz başlarındaydım, o yaşlarda erkekler arasındaki muhabbetleri bilirsiniz. Herkesin azgınlıktan tabiri caizse, düz duvara tırmandığı bir dönem. Ben de tabi bu muhabbetle ister istemez dahil oluyordum ve “otuzbir çekmeyi” de ilk kez bu muhabbetlerde duymuştum. Denemeye karar verdim, evde yalnız olduğum bir gün soyunup yatağıma uzandım ve çekmeye başladım. Sınıftaki güzel kızları düşünüyordum. Bizimkilerin dediğine göre en geç on-on beş dakika gibi bir zaman sonra boşalmam gerekiyordu, ilk kez olacağından çok heyecanlıydım.
Ancak zaman ilerledikçe bir sorun olduğunu fark ettim. Çünkü on dakika oldu, yirmi dakika oldu derken yarım saat. Koluma ağrılar girmişti ama hala tık yok. İki saatin sonunda ancak başarabildim, müthiş bir duyguydu, inanılmaz zevkliydi. Ancak gereğinden çok uzun sürmüştü ve çok yorulmuştum, ter içindeydim. Niye bu kadar uzun sürdüğünü anlamamıştım ve internette araştırmaya karar verdim. Biraz bakındıktan sonra bunun nadir görülen bir sorun olduğunu gördüm; “geç boşalma”. İsterseniz siz de internetten araştırıp bakabilirsiniz. Evet birçok insan bunun tam tersi bir sorun yaşar ama benim problemim geç boşalmaydı. Daha sonraki günlerde birkaç kez daha denedim ancak sonuç hep aynıydı, uzunca bir süre çektiğim için bir süre sonra yorulup bırakıyordum ve boşalamadığım için taşaklarım ağrıyor, zonkluyordu. Bu durumu siz de bilirsiniz, testisleriniz dopdolu, vücut artık onları dışarı atmak istiyor. Bu hem bir yandan zevk veriyor, libidonuzu yükseltiyor ama bir noktadan sonra da sıkıntı veriyor çünkü neticede bu bir ihtiyaç ve ben bir türlü boşalıp rahatlayamıyorum.
Bu durum artık iyice moralimi bozmaya başlamıştı, ev içinde suratım hep asıktı. Tabi beni herşeyi olarak gören, hayattaki en büyük amacı benim mutluluğum olan annem de bu durumu hemen fark etti ve sebebini sormaya başladı. Sürekli geçiştiriyordum “yok bir şey” falan diyerek ancak annemin ısrarlı sorularına karşı koymak çok zordu. Yine böyle yüzüm asık halde yatağımda sırtımı yaslamış kös kös uzanırken, annem odama girdi, üzerinde dizinin epey üstünde beyaz keten bir etek, üstünde derin dekolteli sıfır kollu saten bir bluz vardı. Yatağımın kenarına oturdu.
– Bebeğim napıyosun?
+ Hiç öyle oturuyorum anne.
– Hala bana söylemiycek misin ne olduğunu?
+ Bir şey yok ki anne.
– Tatlım bak şu hayatta herkesi kandırabilirsin ama beni kandıramazsın. Neyse problemin anlat bana ben senin annenim, bana da anlatmıycaksan kime anlatacaksın?
Başım eğik susuyordum.
– Kızarım falan diye çekiniyorsan, sana hiçbir şey için kızmam bunu biliyorsun.
+ Hayır anne kızmakla alakası yok. Bu sana anlatabileceğim bir şey değil.
– Nasıl yani? Yoksa kız meselesi falan mı? Aşık mı olmuş yoksa benim küçük prensim?
+ Yok hayır öyle bir şey de değil.
– Bak canım oğlum, mesele her ne ise seni üzüyor ve ben de buna müsaade etmem. Çabuk anlatıyorsun bakalım bana.
+ Olmaz anne cidden sana anlatamam, yani bu biraz daha erkeklerle ilgili bir konu.
– Erkeklerle ilgili derken nasıl yani tam olarak biraz daha açar mısın bebeğim?
Ben yine susarak karşılık verdim. Annem de bir süre sustuktan sonra:
– Bak hayatım eğer erkeklerle ilgiliden kastın cinsellikle ilgili birşeyse bana anlatabilirsin, bunda çekinecek birşey yok. Ben senin annenim varsa bir sorunun çözebilmek için elimden geleni yaparım. Sen benim bu hayattaki tek varlığımsın, en değerlimsin, herşeyimsin.
Yine susuyordum, annem üsteleyerek:
– Öyle bir şey mi, yani cinsellikle mi ilgili bir problem?
+ Sayılır dedim, başım önde utanarak.
– Nasıl yani nedir tam olarak sorun?
+ Ya şimdi anne erkekler şey yaparlar ya hani
– Ne yaparlar
+ Hani elleriyle…
– Mastürbasyon mu demeye çalışıyorsun?
+ Ee..evet dedim kekeleyerek.
– Yani tabi ergenlik çağındasınız, çoğu insan buna tepki gösterebilir ama bu yaşlarda bence bu yaşlarda böyle şeyler normal. Nedir peki sorun dediğin canım?
+ Ya arkadaşlar konuşuyorlardı, ben de onlardan duydum denemek istedim.
– Eee?
+ Baya bir süre yaptım ama olmadı.
– Ne olmadı?
+ Sıvı birşey akar ya hani o olmadı. Ancak 2 saat falan sonra oldu ama çok yoruldum. Sonra internetten falan da araştırdım normal değilmiş bu kadar sürmesi.
– Aslında evet normal değil bu kadar sürmesi. Belki ilk kez yaptığın için böyle olmuştur daha sonra denedin mi?
+ Denedim yine aynı, 1.5-2 saatten önce olmuyor. Çok uzun sürünce ben de yorulup bırakıyorum. Akmayınca da rahatlayamıyorum, hayalarım ağrıyor. O yüzden de moralim bozuluyor.
– Allah allah şaşırdım ben de, niye olur ki böyle bir şey.
– Bilmiyorum.
Bir süre ikimiz de sustuk sonra annem “e çıkar da bi dene bakalım bi de ben bakayım anormal birşey var mı” dedi.
– Nasıl yani sen bakarken mi?
+ Evet, ne var bunda tatlım ben senin annenim normalde böyle bir şey yapmazsın ama ortada anormal bir durum var ben de annen olarak merak ediyorum, endişeleniyorum. Bunda utanılacak bir şey yok bitanem.
Benden bir hamle gelmeyince annem eliyle önce eşofmanımı çekip çıkarttı, sonra da boxerımı. Sikim zaten kalkık vaziyetteydi. Annem “e hadi bebeğim, çekinecek bir şey yok dedim sana.” Utana sıkıla sikimi elimle kavrayıp ileri geri yapmaya başladım. Fakat değişen bir şey yoktu. Yarım saat geçmişti annem “hala yok mu bi hareketlenme” dedi.
– Yok anne.
+ Acaba birşeylere falan baksan etkisi olur mu?
– Nasıl yani birşeylere?
+ Hani videolar falan olur ya bununla ilgili internette, porno falan tarzında yani.
Yine o arkadaşlarımla olan muhabbetlerde falan duymuştum bu porno olaylarını ama hiç açıp izlememiştim, annemden bunları duyunca daha da utandım.
– Bilmiyorum ki anne izlemedim daha önce hiç.
+ Dur bakalım bir de öyle deneyelim.
Annem kalkıp masamın üzerinden laptopumu alıp geri döndü “biraz kenara çekil bakalım” dedi. Söylediğini yaptıktan sonra o da sırtını arkaya yaslayıp yanıma oturdu ve bacaklarını uzattı. Laptopu bacaklarının üzerine koyup açtı ve Google’a porno yazdı. Çıkan sitelerden birine tıkladı, ilk kez porno görüyordum. Annem “hangisini açayım canım” diye sordu. Ben hala çok utanıyordum. “Bilmiyorum” dedim, “rastgele aç işte birini”. Annem dediğim gibi videolardan rastgele birini açtı, ben o sırada mastürbasyona devam ediyordum. Annem “canım şimdi videoya odaklan kendini orada gibi hayal et” dedi. Dediğini yapmaya başladım, 15 dakika geçti video bitti ama bende hala değişen bir şey yoktu. “Off kolum çok yoruldu” diyip bıraktım. Annem de hala boşalmadığımdan şaşkındı ama beni üzmemek için çaktırmamaya çalışıyordu. Yeni bir video açıp, “hadi biraz daha dene bebeğim gayret et” dedi. “Olmuyor işte anne, hem kollarım çok yoruldu” dedim. Bunun üzerine annem hiç beklemediğim birşey yaptı ve sikimi kavrayıp ileri geri yapmaya başladı. Şok olmuştum.
– Anne ne yapıyorsun?
+ Tatlım sen de söyledin kolların çok yoruldu, biraz da ben devam ediyim.
– İyi de anne, sen benim annemsin.
+ N’olmuş annensem tatlım, altı üstü elimle ileri geri yapıyorum.
Çoğu insan için böyle bir durum lafı dahi edilemeyecek imkansız birşeydi ama annemle aramızdaki ilişkiyi düşünüce haklıydı, aslında o kadar da anormal bir durum yoktu. Kendimi annemin kollarına bıraktım ve videoya odaklanmaya başladım. Bir süre sonra annemin de kolu yoruldu ve diğer koluna geçti.
Yaklaşık 1.5 saati geçtiğimizde bir hareketlenme hissettim, anne geliyor galiba dedim. Annem de sevindi, heyecanlı bir ses tonuyla “tamam bebeğim, şimdi hiç kasma kendini rahat bırak” dedi. Elini de iyice hızlandırdı ve 5-10 saniye sonra inleyerek boşalmaya başladım. Döllerim bir fıskiyeden akarcasına fışkırıyordu, kendimden geçmiştim. Annem boşalmaya başladıktan sonra yaklaşık 1 dakika hiç durmadan ileri geri yapmaya devam etti. En son içeride hiçbirşey kalmadığına emin olduktan sonra elini çekip “ohh sonunda” dedi. Ardından da “çok yordum oğlum beni” diye ekledi gülümseyerek. Sonra dur bakalım bir kıpırdama yerinden diyerek kalkıp odadan çıktı, elinde kağıt havlularla geri döndü. Yatağın kenarına oturup önce eline bulaşanları ardından da sikimdeki ve etrafındaki dölleri güzelce temizledi.
Sonra bana baktı ve eliyle başımı okşayıp “takma kafana bebeğim, böyle böyle aşacağız inşallah bu problemini, ben sana yardım etmek için elimden geleni yapacağım canımın içi tamam mı” dedi. Başımla sallayarak onayladım ardından döllerimle yapış yapış olan kağıt havluları da alıp odamdan çıktı.
Artık evin içindeki özgürlüğümün sınırları daha da genişlemişti. Salonda ya da evin herhangi başka bir yerinde rahat rahat mastürbasyon yapıyordum, annem durumumu bildiği ve üzüldüğü için birşey demiyordu hatta kendisi teşvik ediyordu buna. Bazen salonda annemle birlikte televizyon izlerken mastürbasyon yapıyor yorulunca anneme “annecim biraz da sen devam etsen” diyordum o da “tabi bebeğim” diyor ve ikiletmeden eline alıp sıvazlamaya başlıyordu. Gerçekten beni inanılmaz seviyordu annem, taparcasına. Ve mutlu olmam için yapmayacağı şey yoktu. Tabi genel olarak hayatında rahat, toplumun ahlak kurallarını pek umursamayan biri olduğundan yaptıkları da çoğu insan için sınırı aşan şeylerdi. Zaten o da bunu farkındaydı ve bana “hayatım bu aramızda geçenleri başka kimseye anlatma olur mu, bana göre anormal bir durum yok ama herkes bunu anlamayabilir” demişti.
Günler böyle geçiyordu, ben mastürbasyonlarıma devam ediyordum daha doğrusu ediyorduk ancak değişen birşey yoktu, boşalmam hala minimum 1.5-2 saat sürüyordu.
O gece annemin yatağında beraber uyumuştuk, hikayenin başında bahsettiğim gibi annem bana çok düşkün olduğundan ara ara yanında uyumamı ister. Sabah uyandım, haftasonuydu okul yoktu. Sabah ereksiyonu yüzünden sikim kalkık vaziyette uyanmıştım, mastürbasyon yapmaya karar verdim. Annem henüz uyanmamıştı ben boxerımı çıkartıp geriye doğru yaslanıp çekmeye başladım.
Yaklaşık bir saat geçti ve iyice yorulmuştum o sırada annem uyandı gözleri uykulu vaziyette bana bakıp “günaydın hayatım” dedi ve dudağıma bir öpücük kondurdu, “günaydın annecim” diye yanıtladım.
“Yine iş üstündesin bakıyorum” dedi gülerek. Ben de yine gülerek “evet annecim sabah sabah kalkmış yine indireyim diye uğraşıyorum” dedim. Yataktan kalktı, üzerinde siyah renkte saten bir gecelik vardı. Lavaboya gitti. Elini yüzünü yıkadıktan sonra geri geldi ve yanıma uzandı.
– Yorulduysan ben devam edeyim canım.
+ Çok iyi olur anne ya bir saati geçti, kollarım uyuştu.
Annem eline alıp sıvazlamaya başladı, uzanınca saten geceliği iyice sıyrılmıştı. Siyah dantelli külotu gözüküyordu. On dakika geçmişti ki annem “canım ne zamandan beri sürekli bunu yapıyoruz hala değişen birşey yok acaba farklı birşey mi denesek artık?” dedi.
– Nasıl yani farklı birşey
+ Yani sonuçta boşalmak için iyice tahrik olman lazım, elle bunu yapmak zor biraz.
– E ne yapacağız peki?
“Şunu” dedi ve birden eğilerek sikimi ağzına aldı. Hem şok olmuştum hem de kasıklarımı müthiş bir zevk kaplamıştı. “Anne ne yapıyorsun” dedim. Annem kafasını kaldırıp hafifçe gülümseyip eliyle “şşş” işareti yapıp tekrar ağzına aldı ve devam etti. Ağzının içi sıcacıktı ve inanılmaz bir zevk alıyordum, arada bir çıkarıp eliyle bir süre ileri geri yapıyor, taşaklarımı da ağzına alıyor sonra yalamaya devam ediyordu. Bir süre sonra geleceğimi hissettim ve “anne geliyor” dedim inleyerek. Annem bana doğru bakıp gözlerini kırparak tamam anlamında bir işaret yaptı ve sikimin bir kısmı ağzının içindeyken eliyle git gel yapmaya başladı. Ve çok geçmeden inleyerek şiddetli bir şekilde annemin ağzının içine patladım, annem hiç durmadan devam etti. Boşalmam bittikten sonra ağzında biriken dölleri göbeğimin üzerine tükürdü ardından yatağın yanındaki komodinin çekmecesinden peçete alıp dölleri güzelce temizledi ve bana bakıp gülümseyerek “rahatladın mı tatlım” dedi. “Anne bu inanılmaz birşeydi” diye cevapladım. “Oyy yerim seni bitanem benim” diyip yanaklarımı sıktı ve “bundan kimseye bahsetmek yok tamam mı, bu bizim küçük sırrımız” dedi. “Tabi ki annecim anlatılır mı böyle birşey” diye yanıtladım.
Ertesi gece yine beraber yatacaktık eşofmanlarımı giyip annemin odasına gittim. Geceliğini giymiş aynanın karşısına oturmuş saçlarını tarıyordu. Yanına gidip “annecim” dedim, “dün sabah yaptığını yapsan yine olur mu”. Annem gülerek:
– Azgın oğluşum benim yine mi istiyorsun
+ Evet anne çok zevkliydi
– Tamam bebeğim yaparız yine sen birşey istersin de ben hayır diyebilir miyim hiç.
Çok mutluydum eşofmanımı, boxerımı herşeyimi çıkarıp yatağa attım kendimi. 5 dakika kadar sonra annem saç taramasını bitirip yatağa yanıma geldi. Önce yanağıma ve dudağıma birkaç öpücük kondurup “bebeğim benim” diye saçlarımı okşayıp sevdi. Ardından eğilip sikimi ağzına aldı, sırtı bana dönük vaziyetteydi, kısacık geceleği tamamen sıyrılmış, altındaki leopar desenli küçücük külotundan fışkıran kalçaları kabak gibi ortadaydı.
Yaklaşık yarım saat olmuştu, kendimden geçmiştim adeta. Mastürbasyonlarda bana ilk yardım etmeye başladığı zamanlarda hala anneme karşı o tarz şeyler hissetmiyordum ama artık aldığım zevkle kafamda film kopmuştu. Birden gayri ihtiyari elimi annemin açıkta duran kalçasına attım. Annem tepki vermeden yalamaya devam ediyordu. Elimle ileri geri yapıp okşamaya ve sıkmaya başladım annem hala tepki vermeden emmeye devam ediyordu. Bundan cesaret alıp elimi biraz yukarı beline doğru kaydırdım ardından yavaşça külotundan içeri soktum. Ellerim çıplak kalçalarında geziniyordu ve annem iştahla yalamaya devam ediyordu. Tepki vermeyeceğine artık iyice emin olduğum için bir adım daha ileri gittim ve elimi biraz daha aşağı doğru götürdüm, amını okşamaya başladım, ardından yavaş yavaş parmağımı soktum, sonra oradan çıkarıp bu kez de götünü parmakladım bir süre.
Ok yaydan çıkmıştı, artık bir hamle daha yapıp bu işi sonuca bağlamam gerekiyordu. Elimi külotundan çıkardım eğilip annemi kollarından tutup sırt üstü yatırdım, geceliğinin askılarını indirdim, sütyen yoktu koca memelerine yumuldum. Birini yalıyor bırakıp diğerine geçiyor, sonra tekrar öbürüne dönüyordum. Annem hiçbir şey demiyor sadece elleriyle başımın üstünden beni memelerine doğru bastırıyor arada bir de “ohh, ahh” diye inliyordu. Ardından geceliğini tümden çıkardım, yalnızca külotu vardı üstünde. Sonra külotunu çıkarıp amına yumuldum. Annem yine elleriyle başımın üstünden bastırıyor bir yandan da “bebeğim, canım oğlum, bitanem” diye inliyordu.
Artık zamanı gelmişti kafamı kaldırdım, annemle göz göze geldik. Üzerine uzanıp bacaklarımın arasında yerini aldım, ilk kez olacağı için çok acemiydim, annem eliyle sikimi tutup amına doğru soktu ardından elleriyle belime bastırarak iyice girmesini sağladı, artık bundan sonrası bendeydi önce yavaş yavaş girip çıkmaya başladım ardından iyice hızlandım annem yine “bebeğim, aşkım harikasın aslan oğlum” diye inlemeye devam ediyordu. Yaklaşık yarım saat böyle devam etti, arada pozisyon değiştiriyorduk. Sonra boşalacağımı anladım hemen çıkıp sikimi annemin yüzüne doğrulttum birkaç kez sıvazladıktan sonra şiddetli bir şekilde patladım, annemin yüzü, saçları her tarafı döl içinde kalmıştı. Annemin yanına doğru yığılıp kaldım, inianılmaz zevkliydi ama ikimiz de nefes nefese kalmış çok yorulmuştuk.
5-10 dakika öyle yattık, ardından annem komodininin çekmecesinden peçete alıp yüzündeki dölleri temizledi. Sonra bana doğru bakıp yüzümü iki elinin arasına alıp “şimdi tam bi erkek oldun işte bebeğim” dedi. Ardından da “artık problemini de dert etmene gerek yok, anneciğini istediğin kadar sikebilirsin bitanem” dedi.
-Anne sen harikasın, inanılmazsın
+Sen de öylesin meleğim benim diyip dudaklarımdan öptü.
Sonra “hadi gel bi duş alalım böyle terli terli yatılmaz” dedi, birlikte onun odasındaki banyoya girdik önce beni güzelce köpükleyip her yerimi yıkadı, sonra kendisi de yıkandı. Çıkıp kurulandık ve hemen yatağa attık ikimiz de çok yorulmuştuk çok sürmeden de uykuya daldık.
Sabah annemin sesiyle uyandım “Onuur hadi kalk bebeğim, bugün pazartesi okul var.” Hafifçe doğrulup baktım annem üzerinde iç çamaşırlarıyla gardırobun önünde kıyafet seçiyordu. Yataktan kalkıp annemin odasındaki banyoya doğru gidirken annemin götüne bir şaplak atıp “günaydın annecim” dedim. Dönüp gülümsedi “günaydın bitanem” diye yanıtladı ardından banyoya girdim kapıyı örtme gereği duymadan klozetin önüne gelip işemeye başladım, sonra elimi yüzümü yıkayıp odaya döndüm. Annem hala giyinmemişti, bana dönüp elindeki birbirinden seksi üç eteği gösterip sordu:
– Bebeğim sence hangisi?
+ “Bence hiçbiri annecim böylesi en güzeli, hatta şu külota bile gerek yok” dedim sırıtarak.
Annem de güldü ve “bence de öyle hayatım ama bu sadece sana özel işe giderken birşeyler giymek zorundayım o yüzden sence hangisi?” diye sordu tekrar. Ben de şöyle bir bakıp siyah dizüstü ve andan yırtmaçlı olan eteği seçtim. “Teşekkür ederim” bebeğim dedi ve eteğini giydi, ardından üzerine beyaz bir gömlek giyip yukarıdan çatalının gözükmesini sağlayacak şekilde birkaç düğmesini açtı. Ben de odama gidip giyindim ardından kahvaltımızı yapıp çıktık.
Okulda gün boyu annemin hayaliyle içim içime sığmadı, son derse kadar dakikaları hatta saniyeleri saydım. Okul biter bitmez soluğu evde aldım annem benden önce gelmişti, mutfakta tezgahın önünde yemek hazırlıyordu üzerini değiştirmemişti hala sabahki eteği ve gömleği altında da siyah, rugan topuklu ayakkabısı vardı. Geldiğimi duyunca “hoşgeldin bebeğim” diye seslendi. Çantamı bir kenara atıp doğruca mutfağa daldım ve ellerimi belinden dolayıp tüm vücudumla sarılıp “hoşbuldum annecim” dedim ve boynundan öptüm.
– Nasıldı günün tatlım?
+ Tüm gün akşam olsun da eve geliyim diye bekledim, seni çok özledim annecim
– Oyy kıyamam sana
+ Anne yine yaparız di mi dünkü şeyi
– Yaparız annecim ama önce şu yemeğimizi bi yiyelim acıkmışsındır sen de
Reklam
Gizlilik Ayarları
Annemi mutfakta bırakıp odama gittim boxer dahil üzerimdeki herşeyi çıkarıp geri mutfağa döndüm. Annem çırılçıplak görünce “ee tabi erkeğin malı meydanda olur” diyip bi kahkaha attı. Ben de “valla annecim benimki bundan sonra hep meydanda olacak, senin de öyle olmanı istiyorum bundan sonra bu evde giyinik dolaşmayı yasaklıyorum” dedim gülerek. Annem de “tamam küçük erkeğim sen yeter ki iste” dedi. Annem yemekle uğraşırken ben de onu soymaya başladım önce eteğini ardından gömleğini ve iç çamaşırlarını çıkardım. Yemek de hazır olmuştu ikimiz de çırılçıplak sofraya oturduk yemeye başladık bir yandan da sohbet ediyorduk. Bu sırada anneme gün boyu aklımda olan bir şeyi sormaya karar verdim.
– Anne sana birşey sorabilir miyim?
+ Tabi tatlım.
– Sen hiç arkadan yani götten yaptın mı?
Annem önce şaşırıp gülümsedi.
– Babanla evliyken bir kez yapmıştık.
+ Sonra bir daha niye yapmadınız?
– Çünkü anal seks biraz fazla acıtıyor canım.
+ Peki benimle de yapar mısın?
– Haşin erkeğim benim çok mu istiyorsun annenin götüne girmeyi bakalım?
+ Evet çok istiyorum anne yani çok merak ediyorum, lütfen lütfen.
– Tamam hayatım. Oğluşum benden birşey ister de ben onu kırabilir miyim hiç.
Çok mutluydum ve heyecanlıydım annemin o seksi götüne girecektim.
İkimiz de yemeğimizi bitirdik anneme “hadi anne çabuk yatağımıza geçelim artık” dedim. “Tamam bebeğim şu masayı toparlayayım geçelim” dedi. Bir saniye bile dayanacak sabrım kalmamıştı gidip hemen yataktaki yerime aldım, 1-2 dakika sonra da annem geldi önce öpüşmeye başladık ardından annem yarrağımı ağzıma aldı sonra 69 pozisyonuna geçtik bir süre bu pozisyonda birbirimizi yaladık. Artık vakit gelmişti annem üzerimden kalkıp kozmetik eşyalarının olduğu komodininden bir krem aldı, ardından bu kremi bana verip domaldı ve “bebeğim bu kremi götümün deliğine ve çevresine iyice sür daha rahat girmesini sağlar” dedi. Hemen söylediğini yapmaya başladım kremi iyice sürüp yaydıktan sonra bir iki kez de parmağımla bastırarak deliği açtım. Ardından sikimin başını deliğe dayadım ve yavaşça soktum. Sonra bir kısmını sonra bir kısmını daha derken artık sikim tamamıyla içerideydi. Yavaş yavaş gidip gelmeye başladım. Sonra hızlandım, annem inliyordu, acı çektiği belliydi. Kıyamayıp “annecim acıyorsa çıkartayım” dedim “yok bebeğim devam et” diye cevapladı. Canı yanıyordu ama ben çok istediğim için yine de devam ediyordu.
Götü daracıktı ve müthiş zevkliydi. Yarım saat kadar siktim ve ardından götünün derinliklerine boşaldım ve üzerine yığıldım. O yorgunlukla ikimiz de uyuyakalmışız. Sabah erkenden kalkıp birlikte duş aldık ve kahvaltımızı yapıp evden çıktık.
Artık günlerimiz hep böyle geçiyor benim okulum onun da işi haricinde neredeyse hiç dışarı çıkmıyoruz, günlerimiz evde sevişerek geçiyor ve ikimiz de bu durumdan çok memnunuz
82 notes · View notes
sertsiken0606 · 1 day ago
Text
Kocamla Zevksiz Sevişmeler
Kocamla sevişmekten hiç ama hiç zevk almıyordum. Koca göbeğiyle üstüme çıkıp tepinmesinden, öpmeye çalışırken pis rakı kokulu nefesinden, bakımsız ayı gibi kıllı bedeninden nefret ettim evliliğim boyunca…
Ama yan daireye taşınan genç evli çift, ‘At Gözlüğümü’ çıkarmama ve seksten, tabusuz, hiç sınırsız sevişmekten zevk almama neden oldu.
Ben 28 yaşında, 10 yıllık evli ve çocuksuz bir kadınım. Oldukça düzgün bir fiziğim var. Tanıdığım bütün erkekler, hatta kadınlar, özellikle kalçalarımın çok güzel olduğunu söylerler. Size, iki yıl önce başlayan ve bana gerçek seksin ne olduğunu öğreten olaydan başlayarak, hikayemi anlatmak istiyorum.
Bu anlatacağım olaydan önce sadece kocamla sevişmiştim ve seksin ne kadar güzel bir şey olduğunu hiç anlamamıştım. Hatta kocamla sevişmeyi hiç sevmezdim diyebilirim.
Çünkü kocam arada bir canı çektiğinde gelir, bir iki öpüşmeden sonra direk erkekliğini içime sokar, iki üç dakika git gel yapıp boşalır, sonra da arkasını döner yatardı.
Bu anlatacaklarımı yaşayana kadar seks sadece erkeklerin zevk aldığı bir şey olarak görünürdü bana. İnternette seks hikayeleri okudukça fikrim değişmeye, seksin kadınların da zevk alabildikleri bir şey olduğunu düşünmeye başlamıştım.
Hele değişik tecrübeler yaşamış kadınların yazmış olduğu hikayeleri okudukça iyice kudurur olmuştum. Artık ben de tabusuz seks yaşamak, değişik tarzlarda sikişmekten zevk almak, orgazmlar yaşamak istiyordum.
Hatta hiç yapmadığım, fakat çok merak ettiğim anal seks olsun, kadın kadına seks olsun veya grup seks olsun, hepsini yaşamak istiyordum. Şu da bir gerçekti ki, bütün bunlar kocamla olmayacaktı, bunun farkındaydım. Kocamdı elbette, altına yatıp zevk vermek kadınlık görevimdi ama seksi de gönlümce tatmak istiyordum.
Benim günlerim böyle, ne yapsam, nasıl bir çare bulsam diye geçerken, yan daireye evli bir çift taşınmıştı. Karı koca 25 yaşlarında idiler. Kısa zamanda samimi olmuştum kadınla. Adı Selda idi, oldukça hoş bir kadındı. Yatak odaları bizimki ile bitişik duvardaydı.
Bir sabah kocamı işe gönderdikten sonra, yatağa tekrar uzanmış yatıyordum, yan daireden sesler geldiğini fark ettim. Ne oluyor diye daha dikkatli dinlemeye başladım. Selda,
“Hadi aşkım, hadi sok, kökle!” diye bağırıyordu resmen... Sabah sabah bu sesler yarım saatten fazla devam ettikten sonra, Selda, kocasına,
“Artık yeter Cem, boşal artık!” diye bağırıyordu. Ve bir süre daha geçti, ikisinin de bağırışlarından boşaldıklarını anlamıştım. O günden sonra devamlı onları dinler olmuştum.
Bazen eve sabah geliyorlar ve en az bir saat sevişiyorlardı. Hatta bazı günler hızlarını alamayıp, öğlen sevişmeye devam ediyorlardı. Onları dinlerken, Cem’in beni siktiğini düşünerek her seferinde masturbasyon yaptım…
İster istemez Cem’e ilgi duymaya başlamıştım. Bize geldiklerinde gözlerimi neredeyse onun sikinden ayırmaz olmuştum. Ama kimse fark etmesin diye de çok dikkat ediyordum. Bir gün Selda bana gelmişti çay içmeye. Daha bir saat önce yine onları sikişirken dinlemiştim. Selda’ya,
“Hayırdır, Cem’le kavga mı ettiniz? Bağırtı sesleri geliyordu…” dedim. O da,
“Ciddi mi ya? Size seslerimiz geliyor mu?” dedi.
“Evet, arada bir duyuyorum, ama ne olduğunu anlayamıyorum…” dedim, saf ayağına yatıyordum.
“Yok, kavga etmedik, Cem’le sevişirken bazen dünyayı unutuyoruz!” dedi.
“Çok şanslısın o zaman!” dedim.
“Neden?” diyecek oldu, ben de kocamdan, yaşadığım bunalımdan bahsettim.
Selda’nın bana o andaki bakışları acayip bir acıma içeriyordu. O gün öylece kapattık konuşmayı, ama daha sonraki günlerde muhabbetlerimiz hep seks üzerine olmaya başlamıştı.
Ben Selda’ya fantazilerimden bahsedip, ama bunların kocamla mümkün olmayacağını anlatırken, Selda benim için üzülüyordu.
Bir gün Selda bana geldi ve
“Hadi gel bize geçelim, sana bir sürprizim var!” dedi.
Onlara geçtik, beni TV’nin karşısına oturttu, DVD Player’e bir CD taktı ve geldi yanıma oturdu. Porno film izleyeceğimizi tahmin etmiştim, ama CD başlayıp, filmin kendi evlerinde amatörce çekildiğini ve filmde Selda’yı çırılçıplak görünce şaşırdım.
Galiba kocasıyla sikişmelerinin filmini seyredecektik. Nihayet Cem’in o merak ettiğim yarağını ve Seldayı nasıl siktiğini görecektim.
Ama ekranda Cem yerine tanımadığım bir adamı çırılçıplak görünce şok oldum ve ağzım açık kaldı. Çok ilginçti, demek ki Selda kocasını aldatıyordu! Nefesimi tutmuş, merakla ve heyecanla filmi izlemeye koyulmuştum.
Selda önce adamın önünde diz çöktü ve adamın sikini yalamaya başladı. Adamın kocaman bir siki vardı. Hemen sonra 69 oldular…
Bir süre birbirlerini yaladıktan sonra, Selda adamı yere yatırdı ve üzerinde çıkıp, adamın sikini amına yerleştirdi ve sikin üzerine oturup kalkmaya başladı. Biraz bu şekilde sikiştikten sonra, Selda adamın üstünden indi ve adamın önünde dört ayak domalarak,
“Hadi kara kutumu da bir güzel sik!” dedi.
Adam da arkadan yanaştı ve sikini Selda’nın götüne sokmaya başladı. O anda birşey dikkatimi çekti, Selda o koca yarrağı aynı amına alır gibi, çok rahat bir şekilde götüne aldı, hem de köküne kadar. Hem de hiç bağırıp çağırmadan, aksine gayet zevk alarak siktiriyordu götünü…
Bu film böylece yaklaşık 40-45 dakika devam etti. Benim kocamla sikişmelerime göre epey uzun bir süre! Ben filmi izlerken kendimden geçmiştim ve amım vıcık vıcık sulanmıştı resmen…
Ben filme pür dikkat odaklanmışken, birden arkamdan öne uzanan bir el göğüslerimi okşamaya başlayınca nasıl irkildim anlatamam! Hemen dönüp kim bu diye baktığımda şok oldum. Göğüslerimi okşayan adam, izlediğimiz filmdeki Selda’yı siken adamdı.
Ne diyeceğimi, ne yapacağımı bilmez bir halde Selda’ya baktığımda, Selda gülümseyerek beni dudaklarımdan öptü ve benim şaşkın bakışlarım eşliğinde üzerimdeki giysileri çıkarmaya başladı. Her şey o kadar heyecanlıydı ki, kısa sürede kendimi salıvermiştim.
Selda beni çırılçıplak soyduktan sonra kendisi de soyundu. Bu arada o adam da soyunmuş ve üçümüz de çırılçıplaktık artık. Ben koltukta otururken adam bacak arama yumuldu ve amımı yalamaya başladı.
Selda da adamın sikini ağzına almış emiyordu. O anda aldığım zevkten ve yaşadığım heyecandan başka hiçbir şey umurumda değildi…
Biraz sonra adam beni yere yatırdı ve sikini amıma sokmaya başladı. Hatırı sayılır derecede büyük bir siki vardı ve amımı bu aleti ile doldurmaya başlamıştı. Adam amıma köklediğinde aldığım zevki hiç unutmuyorum.
Adam amıma pompalarken, Selda üzerime geldi, yüzümün üstüne çökerek amını ağzıma dayadı ve yalamamı emretti.
Am yalamanın nasıl birşey olduğunu hep merak etmişimdir, hiç ikiletmeden Selda’nın amını yalamaya başladım. Amının tadı çok güzeldi ve hoşuma gitti, dilimi içine sokuyor, am dudaklarını emiyor, klitorisini yalıyordum.
Ben Selda’nın amını yalarken, adam da yaklaşık yirmi dakikadır içimde gidip geliyordu. Ben Selda’yı yalayarak boşaltmıştım, kendim ise bu sürede üç defa boşalmıştım ve hayatımın ilk üç orgazmını o adamın altında yaşamıştım.
Artık gerçek seksin ne demek olduğu hakkında bir fikrim olmuştu, ama adam, Hakan bu arada, halen amıma pompalamaya devam ediyordu… Biraz sonra Hakan sikini amımdan çıkarıp,
“Hadi bakalım, dön bir de kara kutuyu deneyelim!” dedi. Ben o güne kadar hiç arkadan yapmamıştım, tamam merak ediyordum hep, ama tereddüt ediyordum. Kaygılandığımı gören Selda müdahale etti,
“Korkma canım, birşey olmaz, en başta canın yanar biraz, ama kendini serbest bırakırsan sen de zevk alırsın!” dedi ve beni razı etti.
Seldanın yardımıyla ben dört ayak oldum. Selda da arkama geçip dört ayak oldu ve kendi aralarında ‘Kara Kutu’ diye adlandırdıkları göt deliğimi yalamaya başladı.
Götümün yalanması da, aynen az önce am yalamam gibi hayatımda ilk defa yaşadığım değişik ve güzel bir duyguydu. Sonra bir parmağını götüme sokmaya başladı. Biraz sonra da ikincisini soktu.
Bu arada Selda inlemeye başlayınca kafamı çevirip baktım ki, Hakan Selda’nın arkasına geçmiş ve Selda’yı sikmeye başlamıştı. Selda da üç parmağını benim götüme sokmuş, içimde hareket ettiriyordu. Biraz canım yanıyordu, ama zevk de almaya başlamıştım… Az sonra Selda,
“Hadi Hakan, Gülü’n Kara Kutusu hazır!” deyince, Hakan Selda’nın arkasından çekildi. Selda da yana kayıp, Hakan benim arkama yanaşmasını sağladı. Selda da götümün yanaklarını ayırarak yardımcı oluyordu. Hakana,
“Lütfen yavaş, ne olur!” dedim. O da,
“Tabi, sen nasıl istersen.” dedi ve kocaman sikini göt deliğimin ağzına dayayıp bastırmaya başladı. Bu arada da, “Kocan ne kadar aptal bir adammış, böyle muhteşem bir göt sikilmez mi hiç!” diye dalga geçiyordu.
Siki yavaş yavaş götüme girmeye başladı. Canım yanıyordu, ama dayanmalıyım diye kendimi telkin ediyordum. Hakan yavaş ve sakin hareketlerle hepsini sokmuştu artık. Canım çok yanıyordu, ama kendimi mümkün olduğunca serbest bırakıyordum.
Bir süre öylece bekledi hiç hareket etmeden. Acım azalmıştı ki Hakan hareket etmeye başladı. Yavaş yavaş gidip geliyordu. Bir süre sonra hızlı hızlı gidip gelmeye başladığında acım tamamen yok olmuş ve artık zevk almaya başlamıştım…
Götümü bir süre daha bu pozisyonda sikti, sonra yere sırt üstü uzandı ve beni sırtım ona dönük üzerine oturttu. Yine götüme sokmuştu sikini, ama bu sefer hiç zorlanmadan almıştım. Üzerinde zıplıyordum artık rahatça.
Beni kendine doğru çekti, alttan o benim götümü sikerken, Selda da amımı yalamaya başlamış ve iki parmağını amıma sokmuştu. Zevkten bayılmak üzereydim, üst üste orgazmlar yaşıyordum.
Bir saate yakın süre olmuş, ben defalarca orgazm olmuştum ve Hakan halen boşalmamıştı. Gözlerimi kapatmış, iki deliğimin dolu oluşunun zevkini çıkartıyordum.
Bir ara Selda amımı yalamayı ve parmaklamayı bıraktı ve amını yine ağzımın üstüne getirdi. Amını deli gibi yalıyor, dilimi içine sokuyordum. Selda amını iyice yüzüme bastırıyordu.
O anda başka bir sikin amıma girmeye başladığını hissettim, oldukça da iri bir aletti. Selda’nın amından yüzümü kurtarıp, kim bu diye baktığımda Cem olduğunu gördüm.
Ben tüm bu olanlara şaşırırken, benim dışımda herkes gayet doğal bir şekilde işine devam ediyordu. Artık Cem de amıma iyice köklemişti, resmen tost olmuştum aralarında…
Biraz sonra Hakan boşalacağını söyleyince hemen üzerinden kalktık. Selda Hakanın sikini ağzına aldı ve emmeye başladı. Bu arada Cem de tekrar amıma girmişti bile. Karısı başka birinin sikini yalarken, adam beni sikmekle meşguldü.
Amım sikilirken ben bir yandan da Hakanın nasıl boşalacağına bakıyordum. Hakan kısa sürede haykırışlarla Selda’nın ağzına boşalmaya başladı. Ama Selda halen ağzından çıkartmamıştı, yutkunuyordu, resmen Hakanın döllerini içiyordu.
İğrenç diye düşündüm. Hakan'ın sikini ağzından çıkardığında tertemiz yapmıştı…
Bu arada ben Cem’in altında artık zevkten uçuyordum. Cem beni bir kez boşalttıktan sonra sikini amımdan çıkardı ve bacaklarımı omzuna alıp göt deliğime sokmaya başladı. O da,
“Demek kocan hiç sikmedi ha bu deliği?” diye gülüyordu. Bir süre o pozisyonda götümü siktikten sonra, sikini götümden çıkarıp ağzıma verdi.
Yalan yok, başta biraz iğrenç geldi, ama gözlerimi kapayıp sikini emmeye başladım. Az sonra Cem kasılmaya başladı, boşalacaktı. Tam kendimi çekecektim ki, Cem kafamı sikine bastırdı ve ağzıma boşalmaya başladı.
İster istemez spermlerini yutuyordum. Ama biraz önce iğrenç diye düşündüğüm şeyin tadı hoşuma gitmişti ve hepsini yuttum…
Herkes bir kenara devrildi. Ayağa kalkmaya çalıştım, ama beceremedim, hiç gücüm yoktu, bitmiştim. Selda yanıma geldi ve beni kaldırıp koltuğa oturttu,
“Nasıl, sürprizimi beğendin mi?” dedi. Sadece,
“Evet!” diyebildim. “Nasıl beğenmem… Hayatımın en büyük zevklerini yaşattınız bana…”
“İstersen şöyle uzan, biraz uyu, kendine gel! Merak etme kocan eve gelmeden vakitlice uyandırırım seni!” dedi. Oracıkta sızmışım…
Akşam kocamın geliş saatinden bir saat önce Selda beni uyandırdı. Bir duş aldım, kendime geldim. Biraz arkam acıyordu, ama olsun aldığım zevk inanılmazdı. Son kez içeri girdim, elbiselerimi giymeye ve Cem’le Hakana hoşçakalın demeye. Ama ikisinin de sikleri dimdik duruyordu. Selda,
“Gel canım, bir veda sikişi yap da öyle git… Nasılsa kocanın gelmesine daha yarım saatten fazla var!” deyince, dayanamadım ve hemen yanlarına gittim. Cem hemen bacaklarını ayırıp,
“Arkanı dön kucağıma otur!” dedi. Sırtım ona gelecek şekilde otururken götüme sokacağını anlamıştım. Bu sefer siki canımı hiç yakmadan girdi götüme... Üzerinde oturup kalkıyordum. Hakan da önüme geçti ve amıma girdi.
Beş dakika falan böyle devam ettik. İçimde sürekli gidip gelen iki erkeklik organı müthiş zevk veriyordu. Ama epey uğraştıktan sonra boşalma olmayınca gitmek zorunda olduğumu söyledim ve sikişmeyi bıraktık.
Siklerine birer öpücük kondurdum ve Selda’yı da dudaklarından öperek, her şey için teşekkür ettim ve evime geçtim…
O gece bir de kocam sevişmek istedi, ama, “Hastayım!” diyerek atlattım. Daha sonraki günlerde, ben, Selda, Cem ve Hakan oldukça sık bir araya geldik. Her fırsatta onlara gidiyordum.
Hakan ve Cem’e bir güzel kendimi siktiriyor ve zevkin doruklarına çıkıyordum. Özellikle biri önümden biri arkamdan girip beni tost yaptıklarında aldığım zevki anlatamam.
Seks konusunda artık neredeyse bir uzman olmuştum, Selda’dan seksin tüm inceliklerini öğrenmiştim. Kocam bir şey fark etmesin diye onunla yine eskisi gibi sevişiyordum. Yani kocamın altına dümdüz yatıp, onun işini bitirmesini bekliyordum, sonra da uyuyordum.
Hatta işi abartmıştım, bazı geceler kocam işini bitirip uyuyunca, acele bir sikiş için Selda’lara gider olmuştum. Salak kocamın doğru dürüst sikemediği amımı ve hiç ellemediği götümü Cem ya da Hakana doldurtup geliyordum ve böyle gecelerde çok daha fazla zevk alıyordum.
Bu böyle bir iki ay kadar devam etti. Ama birgün Selda bana bir itirafta bulundu ve aslında işlerinin bu olduğunu söyledi.
Zengin insanlarla grup seks partileri yapıyorlarmış ve bunun karşılığında yüklü paralar alıyorlarmış. Hakan da onların iş arkadaşlarıymış, gelen isteğe göre o da katılıyormuş bu partilere. Bunu öğrenince şok oldum ve
“Yani benim para vermemi mi istiyorsunuz?” dedim. Bu sorum üzerine Selda güldü,
“Yok canım, seni çok sevdim, çok güzel ve seksi bir kadınsın, seninle sadece zevk için yaptım bunları ve seni gerçek seks ile tanıştırmak içindi. Hem senin parasal olarak buna gücün yetmez. Zaten yakında taşınacağız buradan, eğer istersen sen de bize katılabilirsin. Nasıl olsa sikişmeyi çok seviyorsun, her gün bıkana kadar sikişip, üstüne de yüklü paralar kazanabilirsin. Ama yok dersen, bir daha Cem'i de Hakan'ı da göremezsin!” dedi.
Ne diyeceğimi şaşırmıştım bu durumda. Daha iki üç aya önce seks hakkında hiçbir şey bilemeyen ben, bu sürede seks hastası olmuştum. Ama para kazanmak için de kendimi başkalarına siktiremem diye düşünerek Selda’ya veda ettim.
“Eğer bir gün kararın değişirse ara!” diyerek bana telefonunu verdi ve bir hafta sonra taşındılar binadan.
İki hafta sonra artık dayanamayacak derecede azmıştım, zira kocamdan bana hayır yoktu. Mahalleden kimseyle de olmazdı.
Belki bir şirkette iş bulup çalışırsam, kendimi işime veririm ve sürekli seks düşünmekten vazgeçerim diye düşündüm. Yabancı dilim çok iyidir, bununla ilgili bir iş bulabilirdim.
Kocama çalışmak istediğimi söyledim. Önceleri yok filan dedi, ama onu ikna ettim ve bir hafta sonra ithalat ihracat yapan büyük bir şirkette tercüman olarak işe başladım.
Devamlı olarak şirketin yabancı ortakları olan Amerikalı Jery ve Lara hanımla yazışıyor, onlara raporları gönderiyordum. Kendimi işe vermiş, seksi unutmaya çalışıyordum, ama olmuyordu, her dakika Selda’yı aramak geçiyordu içimden...
Bir gün Amerika'dan bir mail aldım. Jery ve Lara Türkiye’ye geleceklerini yazmışlardı. Hemen gerekli hazırlıkları yaptım ve genel müdüre haber verdim. O da bana bir telefon numarası verdi ve
“Onlar özel ağırlanmak ister, bu numarayı ara ve beni söyle, şirkete davet et!” dedi…
Odama geçtim, tam numarayı çevirmeye başladım, ama o anda farkettim ki bu Selda’nın numarasıydı. Şok olmuştum. Neyse aradım, Selda cevap verdi. Sesimi tanımıştı hemen…
Biraz havadan sudan konuştuktan sonra durumu anlattım ve onları şirkete davet ettim. Ertesi gün Cem ile Selda geldiler. Cem genel müdür beyin yanına gitti, Selda da benim yanıma geldi.
“Nasılsın?” dedi.
“Aslında iyi değilim, siz gittiğinizden beri salak kocamdan başka bir şey yok. Nasıl iyi olabilirim ki?”
“Sana bir iyilik daha yapabilirim!”
“Nasıl?”
“Bekle gör!” dedi. Biraz sonra Cem geldi ve
“Hadi gidiyoruz!” dedi. Ben,
“Güle güle!” diyordum ki,
“Hadi, sen de geliyorsun!” dedi. Genel müdürle konuşmuşlar, otel vesair işleri için şirketten birini istemişler, o da beni söylemiş. Hemen hazırlandım ve çıktık…
Otoparka indik onların VIP minibüsüne bindik. Direksiyona Selda geçti, Cem de benim yanıma arkaya geldi ve fermuarını açtı. Ben hemen onun hasret kaldığım kocaman sikini emmeye başladım. Biraz sonra iyice sertleşmişti ve beni yan yatırıp, tangamı kenara çekti, hemen amıma girdi. Off, ne muhteşem bir şeydi.
“Özlemişim valla!” dedim. Ve pompalamaya başladı. Hızla pompalıyordu. Ben kısa sürede boşalmıştım bile. Hemen sikimi amımdan çıkartıp,
“Ben de senin götünü özledim, seninki gibisi yok!” dedi ve götüme sokmaya başladı.
Ben zevkten uçuyordum ve o pompalamaya devam ediyordu ve beni uçuruyordu. Boşalacağını söylediğinde, hemen sikini götümden çıkarıp ağzıma aldım ve ağzıma boşalttım.
Özlediğim tadın hepsini yutmuştum ve derin bir, “Oohhhh!” çektim ve emmeye devam ettim, yeniden kaldırmak için. Ama o kendini çekti,
“Eğer istiyorsan, bu partide sen de bize katılacaksın! Jery tam bir göt hastasıdır, onunla sen ilgileneceksin!” dedi. Ben de,
“Nasıl olur, partiden sonra beni şirkette görünce ne olacak?” dedim.
“Merak etme, onlar herzaman maskeli yaparlar! Bu kaçıncı sefer, ben de Selda da onların yüzünü hiç görmedik. Onlar da bizim yüzümüzü hiç görmediler!” dedi.
Ben kabul edince Cem sikini tekrar ağzıma verdi ve emerek kaldırdım. Otele gidene kadar beni arabada sikti ve defalarca boşalttı. Kuş gibi hafiflemiştim resmen... Otel ve diğer işleri ayarladık ve beni şirkete bıraktılar.
İki gün sonra Amerikalı misafirlerimiz geldi, şirkette ben karşılamıştım onları. Kocama da, büyük patronların geldiğini, akşam toplantıda çeviri yapacağımı anlatmış ve akşam geç geleceğimi söylemiştim. Kocam mırın kırın etse de kabul etmişti.
Akşam oldu, onları otele ben götürdüm bıraktım. Bir saat sonra da dışarda Cem ve Hakan ile buluşup otele gittik.
VIP minibüste Cem'in bana getirdiği kıyafetleri giydim, siyah süper mini bir etek, kırmızı dantelli bir tanga ve kırmızı dantelli bir büstiyer. Üzerime de uzun bir pardesü. Yukarı çıktık. Odaya girmeden maskelerimizi taktık ve ben pardesüyü çıkardım, içeri öyle girdik.
Ben içki servis yaptım önce. Sonra Cem ve Hakan Lara’nın yanına oturdu, ben de Jery’nin yanına oturdum. Jery direk olarak,
“Kalçaların çok güzel!” dedi ve okşamaya başladı. Ben de ayağa kalkıp, arkam ona dönük olarak eğilip eteğimi çıkarttım. O anda Jerry ani bir hareketle yerinden kalktı ve kalçalarımda dilini hissettim. Tangamı indirdi ve
“Ohh my God, very nice Black Rose!” dedi. Selda’ların kendi aralarında ‘Kara Kutu’ diye adlandırdıkları göt deliğine, Jery de ‘Black Rose’ (Kara Gül) diyordu…
Bu arada Lara, Cem ve Hakan’ın siklerini ağzına alıyor, bir onu bir onu emiyordu. Jery de benim götümü biraz yaladıktan sonra, ben ona döndüm ve sikini çıkardım. İlk defa sünnetsiz bir sik görüyordum, büyük bir şey değildi. Ve ağzıma alıp emmeye başladım. Biraz büyüdü ve kafası meydana çıktı.
Biraz sonra Jerry beni dört ayak pozisyonuna getirdi ve kabuklu sikiyle götüme girmeye başladı. Devamlı iltifat ediyor, ‘My Black Rose’ diyordu.
Hiç zorlanmadan alıyordum Jerry’nin sikini götüme. Sikini götümden çıkarmadan beni kucaklayıp Lara’ya doğru götürdü. Lara halen Cem ve Hakan’ın siklerini emiyordu.
Jerry benim yüzüm Lara’nın amına gelecek şekilde domaltınca, ne yapmam gerektiğini anlamıştım. Ben de Lara’nın amını yalamaya başladım.
Bu arada Jery devamlı götüme pompalıyordu ve ben zevkten uçmaya başlamıştım artık. Götümü sikmeye biraz devam etti ve götümün içine boşaldı. Öylece duruyordu, biraz bekledi ve götümden çıktı.
Sonra beni Hakan’ın kucağına oturttu ve onun götüme girmesini sağladı. Jery beni seyrediyordu…
Cem de Lara’yı kucağına almış, amına derin sert dalışlar yapıyordu. Kısa sürede Lara haykırarak boşalmaya başladı ve Cem’in kucağından indi, kenara geçip oturdu ve Cem’in benim amıma girmesini söyledi. O da hemen geldi ve amıma soktu.
Yine en sevdiğim pozisyondaydım, Hakan arkamda Cem önümde idi, her iki deliğimi de pompalıyorlardı. Az sonra Jery geldi ve sikini ağzıma verdi. Aynı anda üç deliğim de dolmuştu, ben zevkten çıldırıyordum.
Jery’nin siki yeniden sertleşince, Cem ve Hakan beni bıraktılar, Jery beni kucağına aldı. Yine götüme sokmaya başladı, deli gibi sikiyordu götümü. Çocuklar da Larayı tost yapmışlardı.
Bu şekilde uzunca bir süre sikişmeye devam ettik. Otelden gece saat iki civarında ayrıldık. Cem ve Hakan beni eve bıraktılar, ama tabi arabada ikisi de birer kez daha siktiler güzelce beni.
Eve girdiğimde kocam yatmamıştı halen, salonda beni bekliyordu. Ona neden yatmadığını sorduğumda, beni merak ettiğini söyledi. Ben de,
“Çok yorgunum, hemen yatıp uyumak istiyorum!” dedim.
“Biraz sonra yat…” dedi.
Anladım sevişmek istiyordu. Bu gece yaşadığım bu kadar güzel seksten sonra kocamın sikmesinden hiçbir şey anlamayacaktım, ama yine de,
“Peki!” dedim. Önce duşa girdim iyice temizlendim ve yatağa girip kocamı çağırdım. Her zamanki gibi yine iki dakikada işini gördü ve uyudu hayvan! Ve o gece ben kafamda her şeyi bitirmiştim, kocamdan boşanacaktım…
Ertesi gün işe gittim. Jery ve Lara şirkete öğleye doğru geldiler ve öğlen yemeğine beraber çıktık. Bir ara yemekte Jery elime bir not tutuşturdu. Notta, “Black Rose, muhteşemdin!” yazıyordu. Beni sesimden tanımıştı.
“Siz de öyleydiniz!” dedim ve gülümsedim. Yemekten sonra şirkete döndük. Öğleden sonra Lara alışverişe gideceğini söyleyip şirketten ayrılınca, Jerry beni odasına çağırdı. Bana,
“Gerçekten muhteşem bir kadınsın, seninle yüzünü görerek sevişmek!” istiyorum dedi.
Ben de tabi dedim ve hemen onun önüne diz çöktüm. Önce sikini ağzıma aldım kaldırdım, sonra Jerry’yi masanın üzerine yatırdım, eteğimi yukarı toplayıp, tangamı kenara sıyırdım ve yüzüm ona dönük şekilde, sikini götüme aldım.
Üzerinde zıplıyordum. Aldığı zevk gözlerinden okunuyordu. Kasılmaya başladı, boşalacağını anlamıştım, hemen üzerinden inip sikini ağzıma aldım ve ağzıma boşalmasını sağladım. Sonra hemen toparlandık, ben çıktım odasından.
Akşam üzeri genel müdür beni odasına çağırdı ve beni tebrik etti, büyük bir terfi ve zam aldığımı söyledi, Jery emretmiş.
Jery ve Lara İstanbulda iki gün daha kaldılar. Lara devamlı dışarıda, mağazaları falan geziyor, Jery de fırsat bulduğu her yerde götümü sikiyordu. İki gün böyle geçti ve Jerry ile Lara Amerikaya döndüler.
Ama sonrasında genel müdürümün bana olan ilgisinin değiştiğini fark etmeye başladım. Bir gün beni odasına çağırdı ve
“Black Rose! Bir de ben koklayabilirmiyim?” dedi.
Galiba Jerry’den öğrenmişti. Ben de hiç sakınca görmedim ve onun odasında sevişmeye başladık. Önce striptiz yaptım ona, sonra onun önünde diz çöktüm ve pantolonunu indirmeye başladım.
Külodunu indirdiğimde hiç görmediğim kadar büyük bir sik karşımda duruyordu, hem de dimdik olarak. Hemen emmeye başladım…
Beni yukarı çekti ve amıma girmeye başladı. Sikinin amıma girerken her milimetresini hissediyordum ve muhteşem zevk alıyordum. Kısa sürede boşaldım, hiç bu kadar zevk aldığımı hatırlamıyordum. O koca sikini amımdan çıkarıp,
“Hadi birde senin o meşhur Black Rose’un tadına bakalım!” dedi.
Yere indim ve dört ayak oldum. O da geçti arkama ve götüme dayadı koca sikini. Nasıl alacağım diye düşünüyordum. Biraz yüklendi olmadı.
Tekrar amıma soktu ve sikinin kayganlaşmasını sağladı ve tekrar götüme dayadı. Başı girmeye başlamıştı, kendimi olabildiğince serbest bırakıyordun.
Başı girmişti artık ve kalın gövdesi de ilerliyordu. İlk kez Hakan’ın siktiği gibiydi sanki, canım acıyor, ama zevk alıyordum. Ve yavaş hareketlerle dibini bulmuştu artık.
Öylece durması söyledim. Acıya iyice alıştırdım kendimi ve hareket etmeye başladım. Acı neredeyse tamamen kaybolmuştu ve müthiş zevk alıyordum artık. O da hızlanmaya başladı ve hızla yüklenip içime lavlarını püskürttü. Çok güzeldi.
O günden sonra genel müdür asistanlığı yapmaya başladığım için her gün beraberdik. Her fırsatı değerlendiriyor, kaşla göz arasında sikişiyorduk. Haftada en az bir kere de otele gidip, sabahtan akşama kadar sikişiyorduk.
O bana amımdan şimdiye kadar hiç almadığım zevki veriyordu, ben de ona hiçbir kadının o güne kadar ona vermediği götü veriyordum. Bunu kendisi söyledi, karısı dahil hiç bir kadın ona götten vermemiş!. İkimiz de halimizden memnunduk.
Onun ayarladığı bir avukat sayesinde kısa sürede kocamı boşadım ve yine onun bana özel tutup, dayayıp döşediği bir eve çıktım.
Arada bir Selda’larla partilere gidiyorum. Tamam, genel müdürüm beni yaraksız bırakmıyor, ama ne olursa olsun, Hakan ve Cem benim ilk erkeklerim…
Eski kocamı ise erkek sınıfına bile koymuyorum!
53 notes · View notes
sertsiken0606 · 2 days ago
Text
misafirin seksi kızı 2
Sorum onu birazcık germiş gibiydi ama diğer yandan biraz da rahatlamış gibiydi. Onun için cevaplaması çok zor değilmiş gibiydi. Sanırım çok bir şey yaşamadığı için rahattı. Ve;
• Sevgililerim oldu tabi
• Gezip dolaştık
• Tamam sırnaşıp öpüştüklerim falan da oldu
• Belki birazcık fazlası da dedi
Yüz ifadesinin en ince detayını bile kaçırmadan dinliyordum onu ve;
• O birazcık fazlası neydi mesela?
• Lütfen
• Biz bizeyiz dedim
Nafile bir rahatlatma sözüydü ama söylenecek de çok bir şey yoktu o anda.
• Bilirsin işte ya
• Öpüşürken sarılırsın falan ya
• O tarz şeyler dedi
Eh. Kolay olmayacaktı açılması.
• Peki dedim ve devam ettim
• Sanırım küçük okşamalar falan
Yine kafasını sallayarak onaylıyordu.
• Peki söyle bana
• Yarın bunları yazacak olsaydın
• Yine benim gibi olsun hadi
• Anonim yani
• Nasıl anlatırdın?
• Atıyorum öpüştük falan yazmakta sakınca görmüyorlar insanlar
• Ama biraz ilerledi mi konu hemen
• Yaaa çok açık oluyor böyle falan diyorlar
• E iyi ama yazarken sahneyi tam olarak tarif etmek gerekmez mi?
• O anda ki hisleri
• Arzuları ne ise nasıl yaşanıyor ve
• Nasıl hissediliyorsa öyle yazmak gerekmez mi?
• Yoksa okuyan kişi gerçekte nasıl hissettiğini nereden bilecek?
• Mesela dedim ekranı göstererek
• Tam da bu bölümün bu kısmında ne yazıyor?
• Hadi okuyalım beraber
• Tamam sadece gözlerimizle okuyalım
O an o da benimle beraber ekrana döndü. Sessizlik vardı ortamda. İkimiz de göz ucuyla sessiz bir şekilde okuyorduk. Maus onun elindeydi ve okuduğumuz kısım bitince bana dönüp okudun mu der gibi bakmış, kaydırayım mı aşağı ifadesiyle sormuştu gözleri. Ben de ona tamam işareti yaptım ve o da yavaşça sayfayı aşağı çekmeye başladı. Sessizce hikâyenin o bölümünü okumaya başladık.
• O ara kadının eli adamın başına gitti ve adamı bacak arasına doğru yönlendirdi. Bu hafif ittirmeye direnmedi adam ve kadının sahiden de tertemiz olan kadınlığının dudaklarına nazik bir öpücük koydu. Bu ilk ve kısa öpücük zaten zevkten deli olmuş kadının ''Oooohhhhh' demesine yetti. Kadın tam bu kadar mıydı diye düşünecekti ki Aşkbaz kadının orasına dudaklarını öyle bir kapattı ve dilini o dudakların arasına öyle bir daldırıp yalamaya başladı ki, az evvelki Ohhhhh çok az kalmış, kadın bu kez, bacaklarıyla adamın kafasını sıkıştırıp, çok daha uzun ve nidalı bir inlemeyle '' Ooooooooooooooohhhhhh'' demişti.
• Kadının bacakları aşağı sarkık dururken, kadın biraz kalçasıyla kaykılmış ve dizlerinden kırdığı bacaklarını kendine çekip, ayaklarını da adamın omzuna koymuştu. Böylece bacak arasını iyice açmış ve orasının en ince detayına kadar Aşkbaz'a sunulmasını sağlamıştı.
• Aşkbaz ise deli gibi yaladığı kadının kalçalarını da okşuyor ve en aşağıya inip kadının girişini diliyle zorluyordu. Bu son darbe kadına fazla gelmiş ve
• - Hadisene hayvan
• - S.keceksen s.k artık dedirtmişti.
• Aşkbaz yine o sevimli sayılacak gülümsemeyi yüzüne koymuş ve ona bakarak
• - İstiyorsan almalısın deyip ayağa kalkmıştı
Sahiden ateşli bir sahneydi. Hatta biraz uç bile sayılırdı. Bir yandan okuyorlar diğer yandan da ara sıra birbirlerine bakıp kontrol eder gibi oluyorlardı. Göz göze geldikleri anlar gittikçe daha sık olmaya başladı. Okudukları şehvet yüklü hikâyenin etkisi ikisinde de fazlasıyla belli oluyordu.
Evet hikâyeyi yazan bendim zaten ama kendi başıma tekrar okuduğumda bile kendi hikâyem beni etkiliyorken şimdi onu taş gibi bir fıstıkla yan yana okumak nasıl etkilemeyecekti ki? Taş gibi olmuş erkekliğim iç çamaşırımın içinde zorlamaya başlamış ama durumumu belli etmesinden çekindiğim için elimle düzeltemiyordum da.
Canan’sa oturduğu yerde gittikçe daha da geriye yaslanmış ve bacak bacak üstüne atarak kadınların böyle zamanlarda yaptığı gibi orasını sıkıştırarak bacak arasında başlayan yangına müdahale etmeye çalışıyordu. Okudukça daha da ateşleniyordu sahne. Artık net bir şekilde seks başlamış ve her türlü aktivite yaşanıyordu okudukları hikâyede.
Sahne ve şu an olduğumuz durum yüzünden ikimiz de hem gergin hem de normalden daha fazla tahrik olmuştuk. Canan bacak bacak üstüne atmış kendini, orasını sıkıştırıp biraz olsun rahattı ama en iyice sertleşmiş erkekliğimin baskısına dayanamaz hale gelmiştim. Külotumun içinde doğrulmak için çırpınan aletimin ağrısına daha fazla dayanamadım ve oturuş şeklimi değiştiriyormuş gibi yapıp çaktırmadan aletimi düzeltti.
E tabi Canan yakalamıştı bunu. Hınzır bir sırıtış vardı yüzünde. Bir yanan da okumaya devam ediyorlardı. Sahnenin en can alıcı yeriydi;
• inlemelerine yenileri ekleniyor, şu an arkasındaki hayvana iltifat etmek istemiyor ama içinde kabaran duygularla da ona ''Harikasın. Muhteşemsin. S.k beni. S.k'' diyordu. Lavabonun üstüne kapaklanmış haliyle, arkasından önüne girmekte olan aletin zevkini yaşamak harikaydı. Şu an bu pis tuvalet onun aşk yuvasıydı. Kadınlığı ilk defa erkek görüyor da sanki kızlığını burada, bu pis tuvalette kaybediyordu. Sahiden muhteşemdi. Neredeyse duygusal bir sahne bile sayılırdı. Bu adam onu burada sabaha kadar becerse bırak hayır demeyi, minnet eder, ayaklarını öperdi.
Okuduğu satırlar Canan’ı rahatsız etmiyordu artık. Bacak arasında yükselen yanma hissini sevmişti. Bir erkekle hele hele daha yeni tanıştığı biriyle böyle şeyler okumak aklının ucundan bile geçmezdi ama garip bir çekiciliği de vardı işte. Bu güne kadar el de��memiş kadınlığını sanki ilk defa birine gösteriyor gibi hissediyordu sanırım. Bu hem utanç vericiydi hem de baya baya tahrik ediciydi.
Çaktırmadan bir eliyle bacağının kenarından kalçasını okşuyordu. Yalnız olsaydı şu an kesin soyunmuş ve bir eli göğüslerinde bir eli de amında kendini tatmin ediyor oluyordu büyük ihtimalle. Yabancı bir yerdeydi ve çaresiz sadece okumak ve içinde büyüyen yangının ateşiyle kavrulmak pahasına da olsa eve gitmeyi beklemek zorundaydı.
Sahnenin sonuna yaklaşmıştık. Hikâyede sevişen çift de o pis tuvalette sona yaklaşmışlardı. Nasıl da güzel anlatmıştım bu sahneyi. Canan okumuyor sanki yaşıyordu sahneyi. Gözünden, bakışından belliydi bu. Sanki o tuvalette hunharca sikilen kendiydi. Evet ya. Öylesi bir seks yaşamayı kesin isterdi. Hangi kadın istemezdi ki. Öyle ateşliydi ki hikâyedeki adam. Gerçek bir erkekti ve kadını zevkten delirterek sikiyordu. Böyle bir erkeği her kadın isterdi herhalde. Son gelmişti ve pür dikkat okumaya devam ettik.
Hızla yaklaşılan son, nefeslerinde, seslerinde, inlemelerinde de ortaya çıkmıştı. Neredeyse haykırmaya dönüşen hırıltıları bu küçük tuvaleti dolduruyordu artık.
• Sooooooooook
• Sİk beniiiiiiii
• Aaaahhhhhhhhhhhh erkeğimmmmm
• Oooooohhhhhhh sikiciiiimmmmm
• Geliyorummm oooohhhhhhh
Sert ve kesik kesik son sokuşlarını yapmaya başlamıştı Aşkbaz. O anda kadın çığlığa benzer bir sesle orgazm olmaya başladığında, kadından gelen bu son haykırışla ıııııhhhhhhhhh ooooaaahhhhhhhh demiş Aşkbaz da kadının içine kükremeler içinde ateşini püskürtmeye başlamış, adeta kadının amının içini yarağının suyuyla yakmış, dağlamıştı.
Nihayet sahne bitmişti. Biraz daha devam etse çok daha kötü olabilirdi. Sahne bitmiş, okumayı bırakmıştık. Canan biraz endişeli gibiydi. Sanırım şimdi de konuyla alakalı sorularla muhatap olacağının farkındaydı. Hay aksi diye iç geçiriyordu eminim. Tam o anda, yani biten sahnenin sonunda ona doğru döndüm ve;
• Nasıldı diye sordum
Canan durgundu biraz. Belli ki sahnenin etkisindeydi hala ve gözlerinde baygın bir bakış olduğu halde hafif hırıltılı bir sesle;
• Güzeldi dedi
Duyduğum cevap hoşuma gitmişti. Hem beğenmesi hoşuma gitmişti hem de kızın halini sevmiştim. Evet. Belli ki kız baya etkilenmişti.
Ve devam ettim sorularıma;
• Böylesi bir sevişmede kadının erkeğe sik beni demesi garip mi?
• Ya da kaba mı?
• Nesi yanlış?
Canan düşünür gibi yaptı. Aslında cevap çok netti;
• Hayır
• Sanırım normal olan bu
Biraz geriye yaslandım ve içi rahatlamış olarak ekrana döndüm ve;
• Peki ben böyle yazınca neden kaba olsun?
• Hem ayrıca bu kitaplar özel zamanlarda okumak için
• Kişi kendi başınayken okuyacak
• Gece yatmadan evvel ya da ne bileyim hafta sonu keyif yaparken
• Okuyacak ve belki de kendi yaşayamadığı o tatlı anları okuduklarında bulacak
• Ya da ne bileyim
• Hiç deneyimleyemediği şeylerin insanda neler uyandırdığını okuyup öğrenecek
• Ya da belki renksiz geçen ilişkilerine renk gelecek.
• Tam olarak insanlara ne verir bilmiyorum
• E peki
• Sen şu okuduklarından ne aldın?
• Tamam alt tarafı birkaç bölüm okumuşsun ama
• Yine de bir fikrin olmuştur az çok? Dedim
Canan kısa bir süre düşündü ve;
• Pis bir tuvalette bile delicesine zevk alarak sevişilebilirmiş
• Bunun için ille de temiz çarşaflar içinde bir yatakta olmaya gerek yokmuş
• İtiraf edeyim
• Ben şimdiye kadar bunu hep böyle hayal etmiştim
• Yatak odasında ve herkesten uzakta
• Aksini düşünemezdim bile dedi
Sesimin tonunu biraz daha buğulandırıp sordum;
• Yani?
• Böylesi bir sevişme yaşamayı isterdin
• Değil mi?
Soru kadar cevap da netti artık ve;
• Evet dedi Canan
• Sanırım isterdim
Kısa bir sessizlik oluştu aramızda. Ona daha fazla direk soru sorup ürkütmek de istemiyordum. Ama diğer yandan içimde bu kızı baştan çıkarmak için bir arzu vardı. Belki de uzun zamandır ilk defa böylesi körpe bir ten ve ruh ile baş başa kalıyordum. Ona uzanıp azıcık dokunsam heyecandan kalbi deli gibi atardı emindim. Hele ki o tatlı kıvrımlı dudaklarını öpmüş olsam sanırım her yanını ateş basar, alev alev yanardı kızcağız. Öyle ya. Sanırım istediğim buydu. Onu alev alev yakmak, zevk içinde inletmek istiyordu içimde bir yerler.
Şöyle baştan aşağıya süzdüm onu. Onu süzerken o da bana bakıyordu. Onu süzerken bakışlarımdaki arzuyu farkettiğine eminim. Saklamaya çalışmak saçma olurdu zaten. Deminden beri pornografik bir hikâye okuyorduk ve yanımda da taş gibi vücudu olan seksi bir kız vardı. İlla ki nasıl bir bedene sahip olduğunun ve ondaki o vücudun erkekleri ne hale soktuğunun farkındaydı. Gözlerimle onu soyarcasına süzüşümü de bu yüzen tebessümle karşılamıştı. Biliyordu. Farkındaydı kendinin. Sadece sevişme tecrübesi yoktu o kadar. Eminim istiyordu. İstememesi garip olurdu zaten. O yaşlardaki halimi düşününce aklımızda seksten başka bir şey olmazdı ki.
Bakışlarım ayağına vardığında bacak bacak üstüne attığı ayağını yana devirmesi de sanırım bakışlarıma biraz daha fazlasını sunmak amacıylaydı. Ya da ben hayal görüyordum. Çünkü bunu o amaçla yapmadıysa, gözlerimin yukarı doğru tırmanışı sırasında bakışlarımın tam da bacak arasına denk geldiği anda, bir elinin istemsiz bir şekilde bacağının üstünden hafif bir okşamayla bacak arasının kenarına kadar gelmesi ve parmak uçlarının belli belirsiz hareketiyle tam da o noktayı işaret ediyor gibi olması da bir tesadüf olmalıydı.
Üstündeki kot pantolon sıkı sıkı sardığı bu nefis bacakların birleşme yerinde harika bir üçgen oluşturuyordu. Gözlerimi bir süre oradan alamadım doğrusu. O üçgeni pantolonun üstünden bile hayranlıkla seyrederken kim bilir çıplak görsem neler yapardı bana. Daha fazla orada kalamazdı gözlerim. Fazla da abartmamalıydım. Yukarı tırmanırken bakışlarım tatlı bir yuvarlağa sahip göbeğine takıldı bu kez. Eh yatakta iki büklüm otururken sıfır beden vücutta bile göbek belli olurdu. Ama onunki öyle tatlı bir yuvarlaktı ki, içim erimişti.
Tam o anda kendini biraz daha geriye vermiş ve dirseklerini yastığa dayanak yapıp kafasını da birazcık geriye atmıştı. Bu hareketiyle o dolgun göğüsleri pek belli etmeyen bol tişörtü gerilmiş ve göğüsleri füze gibi çıkmıştı ortaya. Muhteşem bir yuvarlaklık ve dirilikteydi. Elbette içindeki sutyen böyle görünmesini sağlıyordu ama sutyeni olmasa da hemen hemen aynı dirilikte olduğuna bahse girebilirdim.
Göğüslerini süzerken bakışlarını kaçırmıştı ama. Sanırım bakışlarım fazla abartılı olmuştu bu kez. Ama yapacak bir şey de yoktu doğrusu. Sanırım yine her şey çok normalmiş gibi yapmaktı. Biraz daha ileri gidip ona vücuduyla alakalı bir şeyler sorarsam bakışlarımın sebebini de açıklardım, onu ne kadar beğendiğimi de sanki yine olağan bir şeymiş gibi söylemiş olurdum. Evet. Çok doğalmış gibi olmalıydı ve yüzüme o aslında hiç de önemi yokmuş gibi duran ifademi takındım. İşe yarıyor muydu hiç bilmiyordum ama denemeye değerdi.
İfademi takındım ve gayet rahat bir şekilde sordum;
• Kaç beden bunlar?
Şaşırmıştı. Neyi? Der gibi bakıyordu. Bir bana baktı bir de bakışımın hizasındaki göğüslerine gitti gözleri. Yine kızarmıştı biraz Ne desem diye mi düşünüyordu yoksa nasıl kaçsam diye plan mı yapıyordu emin değildim ama devem etmeliydim konuşmaya. Doğallık böyle sağlanacaktı.
• Anladın işte ya dedim
• Göğüslerin diyorum
• Kaç beden
• Aslında hiç de anlamam biliyor musun?
• Kimisininki kocaman görünüyor ve sorsan 85 diyor
• Başkasının ki ufak görünüyor ona da sorunca o da 85 diyor
• Nasıl oluyorsa bunun ölçüsü artık diye tamamladım sözümü
Galiba işe yaramıştı. Yüzünde o endişeli hal yoktu. Biraz utangaçlık duruyordu ama o kadar olurdu canım. Birazcık düşündü ve yine aynı dobralıkla;
• Valla benimki de 85 dedi
Gülümsüyordu. Hoşuna gitmişti. Belliydi yüzünden. Bu rahatlığı sevdiğinden adım kadar emindim. Devam etmeliydim.
• Çok güzel duruyor
• Seninkiler yani
• Nasıl böyle yusyuvarlak duruyor ki bunlar
• Şuna bak
• Sanki taş gibiler
• İnsanın dokunası geliyor
Bunları söylerken duydukları hoşuna gitmişti ama gerilmeye başladığını da seziyordum bakışlarından. Gerginlik istemediğim bir haldi ve hemen yeni bir manevra yapıp doğallığa yönelmem lazımdı ve devam ettim;
• Galiba bir de a b c falan mı varmış?
• 85 a falan gibi oluyor galiba
• Ha bir de takviyeli olanlar var değil mi?
• Sende var mı?
• Takviye yani?
Bu, nispeten konu dışı bir soru olmuştu. En azından direk hedef göğüsleri değil daha ziyade görünüşü gibi yapmayı başarmıştım. Sorumun sonrasında yüzünde biraz da gurur duyarmış bir havayla bana;
• Yok
• Yani takviyeli değil iç çamaşırım
• Aslındaaaaa dedi
Hah dedim. Bir itiraf daha geliyor galiba ve meraklı bir şekilde
• Eeee dedim
Kısa bir an duralayıp yine utangaçlığı da yüzüne geri gelmiş bir şekilde
• Ondan da kullandım
• Ama o zaman çok fazla dikkat çekiyorlar
• Zaten yeterince büyükler
• Yani galiba
• Erkekler hep buraya bakıyor zaten
• Birde o takviyelilerden takınca
• Gözler hep orda oluyor
• Huzursuz oluyorum sonra
• O yüzden kullanmıyorum artık
Bir an için ağzımdan;
• Valla bir de o halini görmek isterdim diye bir laf kaçırdım
Ama bu lafıma kızmadı ya da ters bir tepki vermedi. Utanma da olmadı. Galiba bana ve yakın tavırlarıma alışıyordu. Belki de başbaşa oluşumuz rahatlatıyordu. Emin değildim. Ve bana bakıp o can alıcı cümleyi kurdu;
• Belki bir ara öyle çıkarım
• Çıkarım da nerde denk geleceğiz ki sanki deyip güldü.
Eh burda da o gol atılırdı. Resmen pası atmıştı ve eşek değildim ya ben de bu golü yazardım.
• Hımmmmmm yaptım önce ve
• Ne zaman boş vaktin var? Dedim.
Ani bir atak gibi olmuştu. Şaşkındı. Herhalde bu kadar net bir tavır beklemiyordu. Bodoslamadan dalmış gibiydim. Öyle miydim o an emin değildim. Bana sanki en normali bu gibi gelmişti ama biraz panik olmuştu.
Cevabını duymadan devam etmek zorunda kaldım lafa;
• Bir ara buluşur bir şeyler içmeye gideriz
• Hem biraz gezeriz hem de erkekleri deli eden halini görmüş olurum
• Gerçi bu halinle de fazlasıyla deli ediyor olmalısın ya o da ayrı mesele
Gülümsedi ve;
• Orasını bilmiyorum artık
• Boş vaktim dersen ders programına bakmam lazım
• Dönem yeni başladı ve
• Tam saatleri ezberleyemedim hala
• Ben seni sonra arasam
• Senin de müsait olduğun bir vakitte olabilir dedi
Oooooffffffffff yavrummmmm. Ben sana her saniye müsaidim demek geçti içimden. Yo yo. Normalde böylesi hayvansı tepkilerim yoktur. Zaten içimden geçirdim sadece. Ama belki de gözlerimden okumuştur o an içimden geçen o hayvaniliği. Orasını bilmiyorum işte.
Dikkatleri üzerimden almak için bir hamle yapmam gerekiyordu. Ve ilk aklıma gelen de telefonuydu. Öyle ya! Telefon edecekti müsait olduğunda. Hemen;
• Telefonunu versene dedim
Yine şaşkın bir ifadeyle ne yapacaksın der gibi el hareketi yaptı ve ben
• Numarayı almadan nasıl arayacaksın? Dediğimde;
• Doğru ya
• Haklısın deyip numarasını okumaya başladı
Tık tık tık yazdım tuşlardan hemen numarayı ve bir çağrı attım ona. Numaramı kaydederken ben de onunkini kaydediyordum. Kaydederken de Onu Cananım diye kaydetmiştim. Eğer bir gün telefonumu kurcalarsa kendini kaydetme şeklimi görecek ve eminim bu da bana baya bir puan kazandıracaktı. Kendi kendime çözemediğim olay ise kızın gözüne girmek için sarfettiğim bu üst seviye çabaydı. Gülümsedim.
Kısa bir sessizlik oluştu aramızda. İkimiz de kısa bir an ne diyeceğimizi bilemediğimiz de yüzümüz yine açık olan bilgisayara dönmüş boş boş masa üstüne bakıyorduk. O ara o yine mausu eline almış rastgele gezdirirken mausun işaretçisi klasörlerin üstünde gezmeye başladı. Ve o an kafamda başka bir ışık daha yandı ve;
• Doğru söyle
• Klasörlerin içine de baktın mı dedim
Yine pat diye olmuştu. Ve yine yüzü kızarmıştı. İki eliyle yüzünü yine kapatmış ve
• Ya ama yaaaaa
• Ooofff yaaaaaaa
• Çok utanıyorum
• Üstüme gelme lütfen
• Bir daha da evinize adım atarsam diye yemin edecem bak şimdi dedi nazlanarak.
Öyle tatlıydı ki hali. Uzanıp yanaklarından yakalayasım ve o kırmızı dudakları öpesim geliyordu. Lan ne oluyor sana demiyordum kendime. Olan olsundu anasını satayım. Kız beni sahiden çok etkiliyordu. İlk defa bir kızla muhabbet etmiyordum ama garip bir şekilde kendine çekiyordu. Ya da ben azgındım. Ama değildim de. Ooooofffff. Her şey çok karışıktı. Anlam verme zamanı değildi. Atıldım hemen ve;
• Ya hayır dedim telaşla
• Baktın diye kızmışlığım falan yok
• Aslında tam tersi dedim.
Bu iyi olmamıştı işte. Ne demek aslında tam tersi? İyi ki baktın mı oluyordu bu? İyi ki baktın çünkü bakmasaydın ben sana gösterecektim falan gibi olmuştu. Saçmalamıştım yine. Resmen sıçmıştım da o şu an utançtan bunu farkedecek durumda değildi. İyi ki de öyleydi. Ve devam ettim kıvırabilme umuduyla;
• Eğer öyle olmasaydı
• Seni bu kadar yakından tanıyamazdım belki de
• Hem ne var ki
• Ben de de hata var
• Şifre koymalıydım
• Etrafta çoluk çocuk geziyor
• Meraklı kız dolu etraf hem dediğimde pis pis sırıttım ki bir çimtiği de yedim
Kısa bir an;
• Ooooffffff diye inleyip ona bakarak
• Şaka şaka yaaaa
• Lütfeeennnn
• Bu kadar alıngan olma dedim
Ama hala sırıtıyordum. Engel olamıyordum kendime. Mutlu hissediyordum. Ve;
• E hım e hümmm deyip
• Tamam tamam
• Ciddi olalım
• Sanırım baktın
• Peki o zaman
• Hani yara bandını birden çekmek lazım derler ya
• O misal olacak şimdi
• Sıradaki soru geliyor
• Hazır mısın?
Bunu der demez yine elleriyle yüzünü kapadı ve
• Tabii ki hayııırrrr
• Lütfen yaaa dedi
O bunu derken bıraktığı mausu aldım ve masa üstünde köşe duran Pornnnnnn klasörünü çift tıklayıp açtım. Bu klasörün içinde yine klasörler halinde ayrı ayrı başlıklarda pornografik gif yani hareketli resimler vardı. Bilirsiniz. İlle size de denk gelmiştir. Kısa hareketli resimler. Sevişmenin kısa hareketli resimleri işte.
Ben mausla tıkır tıkır bişiler yapıyordum ve o da merakına dayanamayıp parmakları arasından ne yaptığıma bakıyordu. O klasörü açtığımı gördüğünde bir kere daha
• Offff yaaa
• Hay ellerim kırılsaydı dedi
Ama ben ciddiyetimi koruyordum bu kez ve;
• Ellerini indirir misin lütfen
• Bu klasörün içinde az evvel okuduğumuz kitap sahnelerinden fazlası yok.
• Tamam görsellik farklı ama olsun
• Ne var ki?
• Lütfen indir ellerini
Bunu derken bir elimi uzatıp yüzünü kapadığı ellerinden birini tuttum ve indirdim aşağı. O elini çekerken Canan da diğer elini kendisi indirdi ve saçlarını sağa sola savurup havasını yerine getirdi. Bakışları ve yüzündeki ifade düzeldi.
Eli hala avucumdaydı ve elini götürüp mausun üstüne bıraktım ve kendi elimi de onun üstüne koydum. Sıcaktır ellerim ve onun buz gibi olmuş ellerine ilaç gibi geldiğimden emindim. Çok hafif bir baskıyla sanki okşuyormuş gibi elimi onun elinin üstünde tutuyorken ona;
• Şimdi beraber bakacağız bu resimlere
• Klasörü ben seçeceğim
• Resimleri de tek tek sen seçeceksin
• Benim seçtiğim klasörün içinde
• Senin seçtiğin resimleri tıklayıp bakacağız tek tek
• Hangi resim ilginç ya da hoş görünüyorsa tıklayacaksın
• Ve belki üstüne birkaç laf da ederiz
• Tamam mı?
Elimin altındaki eli kısacık zamanda ateş gibi olmuştu. Kolay değildi. Klasörün içindeki resimlerin nasıl şeyler olduğunu biliyordu. Gerçi ne kadar görmüştü bilmiyordum. Ama bildiği kesindi. Bunu bir erkekle paylaşmak az şey değildi. Tıpkı benim çıtır bir kızla bunları paylaşıyor olmamım heyecanıyla yanmam gibi o da aynı ateşin içindeydi. Sessizliğini koruyor ama itiraz da etmiyordu. Ve bir süre sonra;
• İtiraf ediyorum
• Klasörün adı dikkatimi çekti illa ki ve
• Evet dayanamayıp baktım
• E ama Pornnnnn diye isim koyarsan dikkat çeker tabi
• Bütün kabahat bende değil yani dedi burun bükerek ve;
• Sonra resimleri gördüm ve bir iki tanesine baktım ama
• Kapı açıktı ve
• Her an biri gelir korkusuyla bakamadım fazla ve kapattım hemen dedi
Evet. İstediğim oluyordu. Rahatlamıştı ve beraber ateşli anların fotoğraflandığı sevişme anlarında gezecektik. İlk defa bir kızla bu kadar tatlı bir an yaşıyordum. Kızın masumluğu beni fena etkiliyordu. Acayip bir çekiciliği vardı. Ve mausu onun eliyle birlikte ilk klasörün üstüne doğru kaydırdım.
Klasörün adı bile pornografikti. Haklıydı valla. Yalarımmmm diye klasör adı mı olurdu. Koymuştum işte. Ve tıklayıp klasörün içine girdik. Klasörün içinde resimlerin orta büyüklükte ön izlemeleri vardı ve resme tıklamasan da sahne gayet netti. Resimleri görünce kısa bir an kafasını yana çevirdi ama ben mausun üstündeki elini sıkınca önce bana sonra ekrana baktı. Ve klasördeki resimleri bir süre süzdükten sonra ilgisini çeken bir fotonun üstüne gidip tıkladı.
Resimde irice sayılacak bir alet bir kadının elindeydi ve gayet yavaş hareketlerle kadın onu dudaklarına götürüyor ve yine gayet yavaşça dudaklarını onun tam ucuna koyup dudaklarını bastırarak öpüyordu Sonrasında diliyle ucunda bir daire çizip yeniden öpüyordu. Tekrarlanan bu hareketli resme ikimiz de kısa bir an dalmıştık. Öyle dalmıştım ki kızın elini istem dışı okşamaya başladığımı da sonra farkettim. O ara Canan çok hafif bir tonda;
• Hımmmm yaptı
Farkında değildi. Eminim değildi. Farkında olarak bu kadar tatlı ve içten yapamazdı bunu. Öyle tatlıydı ki. Gittikçe daha da güzel görünüyordu gözüme. O dudakları yok muydu? Oooooffff ki ooofluk bir durumdu.
Bir süre o resme baka kaldık beraber ve bir sonraki için hamle bu kez ondan geldi….
Bu kez bir adam kadını sırt üstü yatırmış ve bacaklarının arasına kafasını gömüp kadının bacak arasına ağzını götürüyor ve dudaklarını o kadınlığın üstüne yapıştırıp bir süre öpüyor, sonra da kadının orasının tepeciğini diliyle yakalayıp emiyor sonra öpücükle devam ediyordu.
Bu resim yakın çekimdi ve her şey o kadar net görünüyordu ki. Öpülüp yalanan kadınlığın her kıvrımı ve o kıvrımlı kadınlık dudakları arasında dolaşan dilin hareketleri insanı izlerken delicesine azdırıyordu. Ah ki şöyle tatlı tatlı yalamak vardı diye iç geçirirken ben kimbilir Canan’ın aklından da neler geçiyordu.
İşte tam da bu anda Canan da resme bakarken hafif bir hareketlenme oldu Canan’da. Oturuşunu düzeltim bacak bacak üstüne attı yeniden ve bacak arasını yine sıkıp bıraktığını yakaladım o anda. Resme bakarken gözlerinde hem bir özlem hem de heves vardı. Manzarayı sevmişti ve sanırım o öpülen kadınlık gibi kendininkinin de öpülmesini arzulamıştı o an.
Elini okşayışımın biraz daha netleşmişti. İstemsizdi neredeyse hareketlerim. Kediliğinden oluyordu sanki. Onun elinin üstünde hafif dokunuşlarla dolaşırken bir ara gözleri elime gitti. Bir süre dokunuşumu seyretti. Sonra kafasını kaldırıp yeniden ekrana baktı. O fotoyu kapatıp yenisi için klasörün içinde göz gezdirdi.
Bu kez uzak çekim bir resim vardı. Kadın yine yatağa sırt üstü uzanmıştı ve iki yana açtığı bacaklarını okşayarak tam da bacak arasına kafasını yapıştırıp onu deli gibi yalayan bir adam vardı üstünde. Kadın orası yalandıkça başını sağa sola savuruyor, zevkten kendinden geçmiş bir halde çarşafı tırmalıyordu. Kıvranan bedeni yılan gibi hareket ederken adam da kafasını sağa sola çevirip kadının amını sanki yermişçesine yalıyordu.
Uzak çekim olmasının güzelliği kadının aldığı zevki de göstermişti ve Canan o an kadının aldığı zevki daha bir hissetmişti sanki İstem dışı boştaki eli bacak arasına gitmiş, belli, belirsiz orasını okşamış, neden sonra benim olduğumu anımsayıp hızla elini geri çekmişti.
Sahne sahiden güzeldi ve ben de Canan’ın elinin üstünden elimi çektim ve küçük bir oturuş düzeltmesi yapıp kendimi düzelttim. Bu sırada biraz daha sokulmuştum kıza. Neredeyse omuzlarımız değecekti artık. Aslında ben biraz daha kaykıldığım için benim başım onun omuz hizasındaydı. Kafamı ona doğru yatay çevirdiğimde Canan’ın taş gibi göğüsleri burnumun dibinde alabildiğine güzelliğiyle ben burdayım diye bağırıyorlardı sanki. Uzanıp birini sıkıca kavrayıp okşamamak için zor tutuyordum kendimi.
Bu kaçak bakışlarımı göz ucuyla yakaladığını sanıyorum. Çünkü arada dudak kenarlarında tatlı bir tebessüm görüyordum. Onu böylesi hayran seyredişimden keyif alıyor gibiydi. Bu da beni biraz daha cesaretlendiriyordu ama atak yapmak ve dahasını yaşamak için şartlar çok da uygun değildi. Öyle ya. Her an kapı açılabilir ve içeri giren biri bizi o tuhaf durumda yakalayabilirdi.
Sanırım Canan da bunu düşünmüş olacak ki yatağın üstünde hareketlendi ve yatağın kenarına kadar gelip ayaklarını yere bastı ve bana dönüp;
• Ben şu çayları tazeleyim en iyisi dedi.
Sahi biz o çayları ne ara içmiştik. Çaydan yudum aldığımı bile hatırlamıyordum işin gerçeği. Zaman ne kadar hızlı geliyordu ya da ben mi kadar kıza odaklanmıştım. Gülümsedim. Hem duruma hem de halime.
Bardakları küçük tepsiyle birlikte aldı. Kapıyı açıp çıkmadan önce şöyle bir saçlarını düzeltti eliyle. Bu hareketi de gülümsetti beni. Oynaşan çiftlerin dışarı çıkarkenki halleri gibiydi durumu. Eh oraya doğru gidiyorduk ama henüz bir şey olmamıştı aramızda. Umarım olacak diye iç geçirdim.
Mutfağa giderken kalabalık salona doğru kapıdan başını uzatıp Çay kaldı mı? Diye sordu. İçerdekiler kızlarını elinde çay tepsisiyle görünce bir oh çekmiş gibi heyecanla Var var diye atıldılar. Annem mutfağı işaret ederken ayaklanmıştı ki Canan
• Sen zahmet etme teyzecim
• Ben alırım dedi
Ben onları göz ucuyla görüyordum ama onlar beni görmüyordu. Canan sahiden akıllı kızdı. Annesinin merakına ön almıştı. Artık şöyle bir yarım saat daha kızını merak etmeden yaptıkları dedikoduya kendini verecekti. Eh o yarım saat de az bir zaman değildi. Bizim yani benim için öyleydi
Devam
71 notes · View notes
sertsiken0606 · 2 days ago
Text
Muhteşem ensest hikayemiz
Eşim ve kızımla birlikte Antalya’da yaşıyoruz. Eşim bahar sarışın, balıketli ve oldukça güzeldir.
Eşim modern bir aile ortamında yetişmiş, giyimine özen gösteren, bakımlı seksi bir kadındır. Topuklu ayakkabıları ile mini eteğinin altında bacakları muhteşem görünür. Likralı daracık beyaz taytını giyip çıktığında kalçalarının güzelliği ortaya daha çok çıkıyor.
Kızım selin ise 16 yaşına yeni girdi ve liseye başladı.Tek çocuğumuz olan Selin tam bir çıtır çerez diyebilirim.Liseye başladıktan sonra lolita havasına girip serpildi. Sıcak Antalya havasında rahat giyinmeyi seven kızım evde bu rahatlığı abartır minicik şortlar, etekler giyer. Denizde giydiği bikinilerde oldukça cüretkârdır.
Ehliyet almanın zorlaşacağı, ilkokul mezunlarına ehliyet verilmeyeceği haberlerinin çıktığı günlerdi. Eşim lise mezunu ama ehliyeti yoktu ve araba kullanmayı da bilmiyordu. Bende eşimi ehliyet alması için teşvik ediyordum.
Bir kaç defa arabamı kullanması için çalıştırdım fakat her seferinde beceremedi. Eğer sen araba kullan ve ehliyet al sana araba alacağım dedim. Bu sözümden sonra ikna oldu ve ehliyet kursuna gitti. Gittiği kursta yazılı sınavı kazanmış direksiyon dersi alıyorlardı.
Antalya’nın meşhur sıcaklarının başladığı yaz ayları gelmişti. Hem mangal yakalım hem de serinleyelim diye eşofmanları giyip ormanlık alana pikniğe gitmiştik. Piknik alanına varıp yerleştik şöyle etrafı bir dolaştım. Piknik alanının bitiminden sonra ormanın içine doğru giden gayet geniş ve güzel bir yol vardı. Eşimin yanına dönüp, araba kullanmaya uygun yol var gel seni biraz çalıştırayım dedim. Hayır, senin yanında heyecanlanıyorum ben kursta öğreniyorum dedi.
Sen kursta gene öğren ben sana araba kullanmanın inceliklerini öğreteyim dediysem de kabul etmedi. Kızım ece de annesini ikna etmeye çalıştı ama eşimi ikna edemedi. Çok istiyorsan git kendin öğren ben şu ağacın altında mis gibi yatıp dinlencem dedi. Kızım öfkeli bir şekilde öğrenirim ne var dedi. Bana dönüp baba bana öğretir misin dedi. Öğretirim ama önce annenin öğrenmesi lazım sınava girecek dedim. Eşim yere sermek için götürdüğümüz örtülerden birinin üstüne uzanıp sonra öğrenirim acelesi ne dedi. Kızım bir hışımla kolumdan çekip baba bana öğret dedi. Pekâlâ, gel bir tur atıp gelelim dedim.
Arabaya bindik piknik alanının sonundaki yola doğru gidiyorduk. Kızım araba hakkında hiçbir şey bilmiyordu. Hevesini kırmak istemiyordum ama nereden başlasam bilemiyordum. Kucağıma otursun biraz gittik mi tamam yeter artık derim diye düşündüm. Orman yoluna girip kenara çektim. Kızım arabadan indi benim kapıyı açtı bekliyordu.
Koltuğu arkaya itip direksiyonu yukarı kaldırdım. Gel bakalım biraz direksiyon tutmayı öğren deyip kucağıma oturttum. Birinci vitese taktım yürüdük. Gaz, fren, vites arabanın kumandası tamamen bendeydi. Kızım birinci viteste giderken direksiyon tutuyordu. Sanki arabayı o kullanıyormuş gibi heyecanlı ve sevinçliydi. Bu arada kızımın altındaki aletim uyanmış üstündeki kalçalara dayanmıştı.
Kızım araba kullanmanın heyecanını yaşarken bende büyük zevk alıyordum. Tarif etme bahanesiyle ileri geri küçük hareketlerle bacak arasında gidip geliyordum.
Kucağımdaki kızımın saçları yüzüme değiyordu. Başımı öne yaklaştırıp boynuna öpücük kondurdum ve aferin iyi gidiyorsun dedim. Seviniyor iyi kullanıyor muyum diye soruyordu. Gayet güzel tabi ki bir seferde olacak bir şey değil çok çalışmamız lazım dedim. Tamam, çok çalışalım baba her gün çalışalım ki hemen öğreneyim dedi. Olur, olur çalışırız dedim. Bak baba, annemden önce öğrenmeliyim ona göre dedi. Tamam, kızım annen her gün kursa gittiğinde bizde çalışmaya çıkarız annene sürpriz olur dedim. Sevincinden yerinde hoplayıp zıplarken aletim daha fazla dayanamadı boşaldı.
Hemen arabayı durdurup hadi in bakalım dedim. Biraz daha kullansaydım dedi. Tuvaletim geldi diyerek indirdim. Eşofmanımın ıslanmasını istemiyordum. Ağaçların arkasında külotumu çıkartıp attım. Döndüğümde bu günlük bu kadar sonra devam ederiz dedim. Eşimin yanına döndük ve güzel bir piknik oldu.
Eve döndüğümüzde kızıma nerede araba kullandırabilirim diye düşünürken aklıma araba pazarı geldi. Çok geniş bir alandı aynı zamanda dikkat çekmez ve gözden uzaktı. Kızımın kalçaları şimdiden heyecanlandırıyordu beni.
Sonraki gün eşim sürücü kursuna gitmek için evden çıkınca kızım hadi baba bizde gidelim dedi. Üzerimizde bir şort bir tişört vardı. Cüzdanı ve arabanın anahtarını alırken yedek bir şort aldım. Araba pazarına varınca yine koltuk ve direksiyonu ayarlayıp, kucağıma aldım. Dizlerimi birleştirdim böylece bacaklarının biri sağa diğerini sola salladı. Hareket ettikten sonra dizlerimi açıp kapayarak bacak arasını rahatça açıyordum.
Her ileri geri hareketimde deliklerine badana yapıyordum. Çaktırmadan elimi bacağına koyup okşuyor aferin iyi gidiyorsun diye boynuna ve kulak memesine öpücükler konduruyordum. Kızımda altındaki sertliğin farkındaydı ve benimle oynuyordu. Böyle bir süre devam ettikten sonra daha fazla dayanamadım ve boşaldım. Çok terledim tuvalete gitmem gerek diyerek pazarın içinde bulunan tuvalete gidip şortumu değiştirdim.
Yeter yarın devam ederiz diyerek kızımın mızmızlanmaları arasında eve döndük. Kızım az çalışmamızdan şikâyetçiydi. Tamam, söz yarın daha çok çalışırız diyerek gönlünü yaptım.
Eşim döndüğünde çalışmamızdan hiç bahsetmedik. Ertesi günü iple çekiyordum. Eşim kursa gidince kızım hadi baba çıkalım ben hazırım dedi. Kızımın üstünde minicik bir etek vardı. Ona baktığımı görünce, dün çok terlemiştin onun için dedi. Bende kenarından aletimi çıkarabileceğim geniş bir şort giydim.
Pazar yerine varınca tüm ayarlamaları yeniden yapıp gel bakalım dedim. Zaten minicik olan eteğin uçlarını kaldırarak kucağıma oturmasını sağladım. Kızımın delikleri ile aletimin arasında artık etek yoktu. İnce dantelli bir külot giyen kızım sanki hazırlıklı gelmişti. Ondan aldığım bu cesaretle şortumun içindeki aleti çıkarmaya kara verdim. Birleştirdiğim dizlerimden sağa sola ayrılan bacaklarını şuraya koy buraya koy derken belinden tutup kaldırım ve aleti çıkardım. Tenine temas eden aletimin farkındaydı ama bozuntuya vermedi.
Hareket edip pazar yerinde turlamaya başladık. Evet, sen bu işi öğreneceksin diye saçlarını okşuyor boynunu öpüyordum. Ara ara kalkıp otururken aletim bacaklarına kalçalarına sürtüyordu. Türlü bahanelerle ileri geri yaparak bacak arasına ve külotuna vargel yapıyordum. Kalktığı bir anında külotunu yana sıyırdım. Oturduğunda deliklerine dayanan aletim zevkten dört köşe idi. Amının dudaklarını hissedebiliyordum.
Aletim zevkten çırpınırken boynunu ve kulak memelerini öpmeyi bırakmış yalıyordum. Kızım arabadan aldığı zevkin yanına altındaki zevki de eklemiş aletimin üstünde kıvranıyordu. Kalktığı bir anında onu alttan kalçasından havada tutup aleti deliğine dayadım. Sıcaktan ve zevkten vıcık vıcık olan deliğine girmeye hazır bir alet vardı. Her şey ona bağlıydı isterse oturur içine alır istemezse oturmaz kenara çekerdi. Nefes almadan hareketsiz bekliyordum.
Selin yavaşça kendini bırakıp sikime bastırdı. Sikimin başı girince, ben de alttan bastırdım ve sikimin kalanını da ben soktum. İçindeydim İnanılmaz bir şeydi. Daha git gel yapamadan, o saniye beline sarılıp içine volkan gibi patlamaya başladım. Ama bu zevkin bitmesini istemiyordum. Patlamalar devam ederken bende gidip gelmeye başladım. Menilerim deliğini iyice kayganlaştırmış çok rahat girip çıkıyordum.
Selin’in nefes alışları hızlanmış, ilk kez aldığı bu zevkin tadını doyasıya çıkarıyordu. Ben yavaşlayınca selin hızla oturup kalkıyordu. İnmeye fırsat bulamayan sikim tekrar boşalmak için hazırlanırken selin hırıltılar çıkararak zirveye ulaşmıştı.
 
Terden sırıl sıklam olmuş vücuduna sarılıp bütün menilerimi içine ikinci kez boşalttım.
149 notes · View notes
sertsiken0606 · 2 days ago
Text
Yeni Taşınan Yakışıklı Komşumuz Götümü Sikti!
Ankara Etimesgut tarafında oturmaktayız. Ailemle beraber kalıyorum. Güzel ama sıradan bir yaşantım var. Lise biteli 3 sene oldu, üniversite sınavına 1 kere girdim olmadı, birdaha da hazırlanıp girmedim. Teyzemin bir boyama kursu var, orada çalışıyorum. Buna çalışmak denmez ama, işte öyle gibi görünüyorum. Günlerim bu şekilde geçip gidiyor. Kendimden bahsetmek gerekirse, 21 yaşındayım, esmerim, saçlarım omuzlarımda, çok uzun boylu olmayan, etrafından hoş ve şirin bilinen, güzel bir genç kız olduğumu düşünüyorum. Aşk ve seks hayatıma gelirsek, bu güne kadar 3 sevgilim oldu. 3'üyle de seviştim, fakat bakireyim, 3'üne de sadece götten verdim. Ama bende en çok iz bırakan 3'üncü sevgilim, yani İbrahim olmuştu.
İbrahim Sosyal Medyada ortak arkadaşlarımız sayesinde beni eklemişti. 2-3 ay sonra buluştuk, görüşmeye başladık. Öyle sempatik, öyle tatlı bir adamdı ki, tavladı beni ve yaklaşık 10 ay çıktık. 29 yaşında ve dul olmasına rağmen, her lafı ve hareketi beni büyülüyordu, ona abayı yakmıştım. Fakat 10 ay kadar sonra aramız bozuldu. Başka bir kadın yüzünden aramızdaki diyalog çirkinleşmeye başlayınca konuşmayı bitirdik, uzaklaştık birbirimizden. Görüşmediğimiz bu 5 ay benim için zor geçmişti, halen aklım fikrim ondaydı. Ondan başkasına ne ısınabiliyordum, ne de dokunabiliyordum. Birçok yakışıklı ve sempatik erkek çıkma teklif ediyordu, fakat hiçbirini umursamıyordum. Birtürlü İbrahimi aklımdan atamıyordum, sürekli nette olsun, normalde olsun, ondan haberler alıyor, takip ediyordum...
Artık bana dönmesinden umudumu kestiğim birgün, İbrahimden bana bir mesaj geldi. Nasıl olduğumu, beni aylardır merak ettiğini söylüyordu. Şok olmuştum ve çok büyük bir sevinç ve heyecan yaşamıştım. Sitemler, laf sokmalar derken, 2 ay süre boyunca, bana çektirdiklerini burnundan getirdim. İbrahim benden vazgeçemiyordu. Sonunda dayanamadım ve tekrar görüşmeye başladım. Birkaç kere de seviştim yeniden onunla. Tamamen kafam rahat, sevdiğim adamın tadına varıyordum...
Oturduğumuz sitede, tam karşı dairemiz yazdan beridir boştu. Bir sabah ben işe giderken baktım ki eşyalar taşınıyor. Taşınanlar kimdir, necidir bilmiyordum. Kapıcı abiyle konuştuğumda, taşınanların 2 çocuklu bir aile olduğunu ve İzmirden geldiklerini öğrendim. Merdivenlerden mesaj yazarak iniyordum ki, apartmanın girişinde 30 yaşlarında, yakışıklı, çok bakımlı, janti, kendi halinde hoş bir adam sigara içiyordu. Sigara içişi dikkatimi çekti, çok sexy üflüyordu dumanı. Gülümseyerek selam verip yanından geçtim ve işime gittim.
Akşam eve geldiğimde annem mutfakta yemek yapmış, "Nihan gel kızım, şu yemekleri karşıya götür, yeni taşındılar, şimdi yemekleri yoktur." dedi. Tepsiyi aldım ve karşı zili çaldım. Tedirgindim, kimdir, necidir bilmiyorum sonuçta. Kapıyı başı kapalı, çirkin sayılmayacak, balık etli bir bayan açtı ve gülümsedi. Tepsiyi verdim, "Hoşgeldiniz, hayırlı olsun..." falan dedim. Teşekkür etti. Biz kapıda sohbet ederken, o sigara içen adam geldi. Kocasıymış. Bana, "Merhaba!" diyerek içeriye geçti. Kadına, "Tabakları sonra verirsiniz artık..." diyerek ben ayrıldım. Daha sonraki günlerde onlarla ailecek samimiyetimiz arttı, akşamları çaya gelip gidiyorduk birbirimize. Sonradan öğrendik ki, 6 senelik evlilermiş, 2 çocukları var, ikisi de erkek. Kadının adı Seda, adamınki Mehmet'ti. İlerleyen günlerde Seda ablayla annemin samimiyeti de arttı. Annemi ablası olarak görmeye başladığı için, herşeyinden rahatça bahsediyordu.
Birgün yine işten geldim, banyoya girdim. Banyodan çıktığıma Seda ablanın ağlayarak anneme birşeyler anlattığını duydum. Mehmetle arasının kötü olduğunu, cinsellikten bıktığını, kocasının hergün hergün sikiş istediğini, aybaşılı olduğu zaman da arkadan istediğini, vermeyince de evde huzursuzluk olduğunu anlatıyordu. Şaşırmıştım, ama o adamdan bunu beklerdim. Karizmatik bir adamdı, sesi olsun, bakışı olsun sikici bir tipti. Seda ablayla görücü usulu evlenmişler, yani aşk evliliği değildi. Zaman zaman kavgaları da oluyordu, hem de büyük kavgalar...
Zamanla Mehmedin bana tavırlarının farklılaştığını farkettim. Laf arasında, kimse görmeden duymadan, beni övüyor, "Çok şık olmuşsun Nihancığım, nereye böyle? Etrafındaki erkekler çok şanslı!" gibi şeyler söylüyordu. Bunlar da benim hoşuma gidiyor ve bilerek onu azdırıyordum, farkında değilmişim gibi önünde eğiliyordum, memelerimi sergiliyordum, çıldırtıyordum onu. Bir gece Sosyal Medyadan bana yazdı. Şaşırmıştım, uzun süredir Sosyal Medya hesabımda ekli olduğu halde hiç yazışmamıştık. Bana, "Neden uyumadın daha? Sıcaktan mı?" gibi şeyler yazıyor, konuyu sekse getirmeye çalışıyordu. Fakat ben anlamazdan geliyordum. Bu yazışmalar bir süre böyle devam etti, ama istediğini alamıyordu birtürlü.
Bir seferinde sabah 8'de sınavım vardı. Uzak bir mesafeydi, Gölbaşına doğru bir yerdeydi sınav merkezi. Annem, "Mehmet abin bıraksın seni." diye rica etti. Mehmet fırsatı kaçırır mı, tabi kabul etti. Bindik arabasına, hareket ettik. Ne o konuşuyordu, ne de ben. Saat sabahın 6'sı zaten, ikimiz de uykuluyuz. Erkekler sabahları azgın olur derlerdi de inanmazdım, hakikaten de siki kalkıktı. Ben ön koltukta uyur gibi yapıyordum ve sikine bakıyordum. Mehmet de çaktırmadan bacaklarımı süzüyordu. Bacaklarımı hafiften araladım. Mehmedin soğuk terler döktüğünü farketmiştim. Ateşlendim iyice, amcığım sup sulu olmuştu. Benim uyuduğuma inanması için elimden geleni yapıyordum. Elini bacağıma götürmesi uzun sürmedi. Gözümü açıp bir tokat patlattım ve "Sen ne yapıyorsun böyle ya? Delirdin mi? Birde evlisin, yazıklar olsun!" diye bağırdım.
O ise, "Bırak şimdi bu ayakları orospu, yanıyorsun yavrum sen, anlamadım mı sanıyorsun, ateşli bir piliçsin, inkar etme, aylardır delirtiyorsun beni!" dedi. "Durdur arabayı, inmek istiyorum!" dedim. Arabayı kenara çekip dudaklarıma bir yapıştı, aman Tanrım, o nasıl bir öpüşme, somuruyordu dudaklarımı resmen. Gömleğimin düğmelerini koparırcasına açtı. Memelerimi, hiç meme görmemiş gibi somurması beni delirtti. Ben bırakmıştım kendimi, sadece kısık kısık, "Yapma!" diyordum. Ama onun umurunda değildi. Memelerimi 10 dakika falan emdi, elini de eteğimin altından küloduma soktu, amcığımı okşuyor, parmağını hafif hafif sokuyordu. Zevkten inliyordum. Sınav falan aklımızdan uçup gitmişti. Sabah sabah arabayı yolun kenarına çekmiş, sevişiyorduk resmen. Şükür ki camlar siyah filmliydi de gelen geçen birşey görmüyordu...
Ben artık ne olacaksa olsun deyip bıraktım kendimi ona. Mehmet işini biliyordu, delirmiş gibi öpüyor, okşuyor, mıncıklıyordu beni. Zevkten deliriyordum. (Şuan bunları yazarken bile yeniden ateşlendim!). Bana bakire olup olmadığımı sordu. "Bakireyim!" dedim. Şaşırmıştı, "Ne yani, bugüne kadar hiç sikişmedin mi?" diye sordu. "Sikiştim sikişmesine de, arkadan!" dedim. Gülümsedi, hoşuna gitmişti, "İyi iyi, o harika götünü sikme sırası bende!" dedi. Fermuarını açıp, önce sikini ağzıma verdi ve ağzımı sikti bir süre. Harikaydı, damarlı kocaman bir yarağı vardı. Yarağını emerken içimden de Seda orospusu çok şanslı diyordum...
Derken arabanın koltuğunu yatırdı ve beni yan uzattı, külodumu dizlerime kadar sıyırdı. Kendisi de arkama gelip yanaştı, sikini eline alıp am suyumu göt deliğime yayıp, sikiyle götümün deliğini zorlamaya başladı. Yarısı girmişti ki, kendisi de kısık kısık inlemeye başladı. Hafif hafif gidip gelirken, "Uzun senelerdir böyle göt sikmedim yavrum!" diyordu. Derken aniden bir soktu ki o kocaman sikini, tamamını kökledi. Ölüyorum sandım. Hayvan herif götümü öyle bir sikmeye başladı ki, delirmiş gibiydi, "Acıyor, yavaş!" dememe rağmen durmuyordu. Hırsımdan ağlayacaktım nerdeyse, ama yapacak birşeyim yoktu, kendim istemiştim bunu, mecbur katlanacaktım. Götüme pompalarken amımı da okşuyordu. İnanılmaz tahrik olmuştum. Deli gibi götümde gidip gelirken inliyor, "O dapdar götünü yerim senin, karım ol benim, hep sikeyim seni, ateşli yavrum benim, ohhh bebeğim!" diyerek sikiyordu götümü...
Götümü sikerken amımla da oynadığı için, bir süre sonra ben manyaklar gibi boşalıyordum. Eline sızan am sularımdan o da çok tahrik oldu ve birden böğürerek fışkırttı döllerini götüme. Bir süre nefessiz kaldık o şekilde. Kendimize gelince hemen toparlandık. Hiç konuşmuyorduk. Bir sigara yaktı ve direksiyona geçti. Bu arada sınav saatim de geçmişti, yetişmemiz mümkün değildi, döndük, tekrar Ankaraya doğru yol aldık...
Mehmetle diğer günlerde de gizli saklı elleşmelerimiz, öpüşmelerimiz devam etti. 2 aydır götümü yeniden sikmek için deliriyor, fakat vermiyorum :) Çıldırmak üzere. Bunları yaşayacağımı düşünmezdim, ama oluyormuş. Güzel de oluyormuş...
83 notes · View notes
sertsiken0606 · 3 days ago
Text
Değişik tatlar
Merhaba arkadaşlar Hasan kardeşim sen beni tanıyorsun bu yazacaklarımı lütfen isim değiştirip yayınlarsan sevinirim. Benim için önemli olan bu. Şimdi konumuza geçelim. Kendimi ve eşimi tanıtarak başlayayım. Ben 170 boyunda 80 kilo ağırlığında 8 yıllık evli 33 yaşında çocuksuz bir erkeğim. Eşim Özgül 26 yaşında 168 boyunda 59 kilo büyük memeleri ve kalçasına rağmen ince belli çok seksi ve çok güzel bir kadın sarı saçlar mavi gözlü bunu da belirteyim. Benim çocukluktan kalma bir eşcinsellik sorunum var. 15 yaşımda arkadaşlar arasında birbirimizi siktiğimiz oldu en çok ben sikilmekten hoşlandığım için her buluşmamız da en çok beni sikerlerdi. Evlendiğimizde eşime bunu söyledim anlayışla karşıladı eşimde benden önce bir çok erkekle birliktelik yaşamış bekaretini korumuş ama götten çok sikilmişti.
Seks hayatımız mükemmel giderken ben bir gece sevişirken eşime şimdi 2 erkek olsaydı ben amını sikerken o götünü sikseydi güzel olmazmıydı diye sordum sanki eşim bu teklifi bekliyormuştu harika olurdu bizim hastanede bir doktor var pantolonndan sikinin kalın ve uzun olduğu belli oluyor onun sikinin içime girmesini çok isterdim dedi. O gece uzun uzadıya konuştuk bende sikilmek istiyordum doktor bey'i eve davet edecektik ama nasıl. Özgül doktor Şevket beyin nöbetçi olacağı bir gün arkadaşıyla yer değiştirdi planı devreye sormuştuk, daha 1 yıl bile olmamıştı evleneli . Nöbet günü akşam iş çıkışı bende hastaneye gittim doktor Şevket bey ve eşim kantine oturmuş çay içiyordu. Yanlarına oturdum sohbet etmeye başladık. Bekar olduğunu sevgilisinden yeni ayrıldığını söyledi bende cumartesi gecesi birlikte içelim mi konuşur dertleşiriz dedim kabul etti. 2 gün sonra cumartesiydi eşim hazırlıklara başladı güzellik merkezine gidip kıl tüy ne varsa temizletti bende viski Rakı votka bira vs aldım akşam olmuş Şevket hoca gelmişti eşimin üzerinde dar bir deri etek yine dar siyah bir tşört vardı. Masaya geçtik yemek yedik yemek sırasında Şevket in gözü karımdan hiç ayrılmadı resmen karımı gözleriyle sikti.
Karım o baktıkça daha bir frikik veriyor hocayı deli ediyordu. Masa toplanıp içki masasına geçtik karım Şevket in karşısına geçip oturdu arada bir bacaklarını açıp göz ziyafeti çektiriyordu. İyiden iyiye çakır keyif olmuş dili dolaşıyordu saat epey ilerlemiş ne o ne de biz konuya giremiyorduk aklıma slow müzik koyup dans etmek geldi hemen dans etmek için yer ayarladım slow Türk ü açıp karımı dansa kaldırdım. Karıma ne yap et yatağa götür dedim. Dansa Şevket İ kaldırdım karım Şevket e sarıldı tek vücut olmuşlardı karımın sağ eli görünmüyordu demek ki karım işe koyulmuştu onlar dans ederek yatak odasına gittiler 5 dakika sonra ben gittim Şevket yatıyor karım sikinin üzerine oturup kalkıyordu zevk çığlıkları atıyordu. Soyunup yatağa çıktım eşimin ağzına verdim sikim kazık gibi olunca eşimin arkasında yerimi aldım boşta kalan göt deliğine soktum Şevketle birlikte pompalamaya başladık.
İlk orgazmı bağırarak yaşadı eşim daha sonra ben en son Şevket boşaldı eşimin amından göt deliğinden döller çıkıyordu Şevket bana döndü bacanak mı diyeyim sana dedi güldü, yok sen bizim sikicimizsin dinlen daha ben yemek istiyorum o kalın ve uzun yarağı dedim sikimi tuttu kendi sikine sürttü beni yüzü koyun yatırıp karnımın altına minder koydu eşim krem uzattı sikine ve göt deliğime sürdü karım Şevket in sikimi tuttu ağzına aldı 3 5 dakika emdi hadi bekliyorum soksun artık çok azdım dedim Şevket birden soktu pompalamaya başladı o kadar sikilmeme rağmen bir taraftan acıyor diğer taraftan zevkten dört köşe oluyordum Şevket belki 20 dakika sikti götümü içimden çıkarıp karımı yanıma yatırıp birden soktu özgül e pompalamaya başladı özgül kendini kasıyordu birlikte boşaldılar.
O geceden sonra Şevket bizim evden çıkmaz oldu her gece özgül ü bildiğimiz her pozisyonda sikiyorduk. Taaa ki Şevket başka bir hastaneye gidene kadar. Şimdi arada bir geliyor 3 ayda bir ancak özgül ü ve beni sikiyor. Biz şimdi daha değişik sikler denemek istiyoruz değişik tatları tatmak çok güzel oluyor.
76 notes · View notes
sertsiken0606 · 3 days ago
Text
Kapıcı’nın Karısını Çikolata İle Kandı
38 yaşındayım Ankara Çankayada oturuyorum.
Binamızın kapıcısı Turan. Karısının ismi Birdane. 25 li yaşlarda, aslında yüzü çirkin kapalı türbanlı fakat vücudu incecik neredeyse mankenler kadar ince köylü aksanı ile konuşan utangaç kimseyle fazla konuşmayan, erkek görünce kafasını önüne eğen,, gülerken tülbendi ile ağzını kapatan bir kadın. Bu tarz kadınlar hep ilgimi çeker. 2 tane 8 – 9 yaşlarında çocukları var. Turan tembel bir kapıcı, bina içini temizlemeyi genelde karısı yapar paspas atar.. Binada genelde yaşlılar oturduğu için pek giren çıkan olmaz. Hele akşam 10 dan sonra tüm bina uykuya geçer.. Benim daire bodrum katta kotta.. Kapıcı dairesinin yanında ve bu katta başka daire yok.
Geçen cuma (6 aralık 2013)sabah işe giderken Turanla karşılaştık. elinde valiz. hayrola nereye? Abi Yöneticiden izin aldım 2 gün memlekete Yozgata gidicem amcaoğlunun nişanı var. Hanım çocuklarla burada o ilgilenecek apartman işleriyle.. “O zaman hayırlı yolculuklar” dedim..
Akşam işten döndüm evde yemeği yedim çayımı içtim. her gece alışkanlıkla yaptığım üzere sigara içmeye apartmanın koridorunda bina kapısının iç tarafında kapıyı açmadan kapının arkasından caddeyi izlemek (karanlık olduğu için dışarıdan içerisi gözükmüyor.) ve soğuk havaya maruz kalmadan apartmanın içinde karanlıkta sigara içmeye çıktım. Bir de ne göreyim. Baktım Birdane de orada karanlık koridorda ışığı yakmadan bina kapısının arkasında bir yandan dışarıyı izliyor, bir yandan elinde bezle bina kapısının devasa camlarını siliyor. Hayırdır Birdane? bu saatte ne temizliği böyle? Abi Turan memlekete gitti işleri yetiştiremedim bu saate kaldı.. dedi. (bu arada içerisi hala karanlık. dışarıdan içerisi gözükmüyor.) Birdana, ben sigara içmeye çıkmıştım sonra geleyim o zaman. dedim.. Yok abi sen iç benim işim 5 dakikaya biter dedi..
Sigarayı bitirdi. o silmeye devam ediyordu. üzerinde uzun fakat çok dar bir etek ve ince uzun kollu bir kazak vardı. Başörtüsü yarı açılmış gibiydi. İki de bir önümde domalıyor kıvrak götü dar eteğin dikişlerini patlacak gibi duruyordu. Gömleğimin cebinden sigara sonrası yemek için ayırdığım Bitter çikolatayı açtım bir tablet koparıp ağzıma attım bir tablet daha koparıp Birdaneye vermek için uzattım. utandı almak istemedi. alsana ya dedim boğazımdan geçmiyo.. o zaman aldı ağzına attı ne kadar mutlu oldu anlatamam utancından yüzüme bakamıyor ama gülümsüyordu.
Bir tane daha kopardım. istemem dedi. oysa hoşuna gitmişti anlamıştım.. Olmaz alacaksın hatta ben yediricem dedi.. “Aç bakayım ağzını.. ağzına vereceğim şimdi” dedim hınzırca. kinayeyi anladı mı bilmiyorum ama benim alet artık dönülmez bir yola çıkmıştı artık. elimle verdim ağzına. “Ağzına verdim.. şimdi bunu dilinle emmen lazım Birdanecim öyle bi sıkı sıkı emmen lazım ki suyu çıksın zevkini al” dedim. her halde artık anladı.. utana sıkıla gülüyordu. Ağzındakini bitirince sordum “Nasıl hoşuna gitti mi?” kafasını salladı.
Artık saldırıya geçebilirim diye düşünerek “Birdane.. Benim dairenin kapısını 1 parmak açık bırakacağım, çocuklar uyuduktan sonra gece daha başka lezzetler emmek istersen kapıyı itekle açılır ben içeride olacağım dedim.. Birden korktu ve kaçtı. ben ise inşallah kocasını filan aramaz diye korkarak evime gittim.. kapıyıda ne olur ne olmaz diye açık felan bırakmadım.. 1 saat sonra artık uyumak üzere duşumu almış tevizyona son bir göz atarken kapımın önünden tıkırtı geldiğini duydum birisi kapıyı itmeye çalışıyordu. kilitli olduğu için açılmazdı tabi.. delikten bakınca Birdaneyi geri dönerken gördüm hemen kapıyı açıp arkasından yakaladım içeri yavaş yavaş çekmeye başlayınca direnmeye başladı. “Tama sakin ol Birdanemsin bemim sana değişik çikolatalar hazırladım gel kahve içelim söz sana dokunmam diyerek ikna ettim..
3 lü koltuğa yan yana oturduk. bir süre hiç konuşmadık. sonra bak dedim.. hiç konuşma sadece dediğimi yap her şeyi bana bırakdedim.. “Sadece sen uzan gerisini ben halledeğim.. Uzandı.. eteğini yavaşça göbek hizasına kadar yukarı çektim.. belli ki evde banyosunu yapmış çamaşrları tertemiz kokuyor. Bacaklar bembeyaz, inceceik ama sütun gibi.. Beyaz tanga külotu götünden yavaşça çıkardım. Amcığı biraz kıllı traş etmmemiş. hiç ses çıkarmadı.. sadece sessiz bir şekilde heyecandan dişleri ile dudaklarını ısırıyor nefes alışı hızlanıyor.. Sonra ince kazağını belinden göğüslerinin üstüne kadar sıyırdım. Sütyende mis kokulu beya.. onu da yukarı doğru kaldırdım k i bu çirkin fakat vücüdü güzel karıdan beklenmeyecek bembeyaz mis gibi süt memeler.. önce yavaş yavaş memeleri öpmeye sonra yavaş yavaş yalamaya ve en sonra kahverengi uçları küçük küçük ıssırmaya başladımm. 3 dakka sonra kendimi amcığı yalarken, hatunuda sesli sesli nlerken buldum.. Benim alet taş gibi olmuş “Hadi artık usta sok beni bi deliğe artık” diye bağırıyor.. Ayağa kalktım donumu indirdim alet füze gibi dikildi. Birdane görünce “ayyyy.. nedecez ya şimdi..” dedi. Aşkım sen sadece uzan bacaklarını biraz ayırman yeterli bana.. ben araya yerleşince ikimizde hiç bitmesin isteyeceğiz diyerek karının heyecanının biraz rahatlattım. ağzına vereyim dedim ama alet zaten füze gibiydi. gerek kalmamıştı.. bir abn önce girmek istiyordum..
dizlerimin üstüne çökerek bacaklarının araya doğru kerkindim kiloca hafif olduğu için rahatca vücudunu kendime doğru çektim.. elimle organımı Birdanenin kukusuna doğru ittirdim.. önce kafasını soktum.. ses vermedi ama hala çok heyecanlıydı.. sonra artık yavaş hareketlerle hepsini taşşaklarıma kadar soktum ve hiç hareket etmeden öylece bekledim.. ben sabit duruyordum fakat Birdanenin bacakları zangır zangır titriyor.. ayak bilekleriniomuz hizamda kavrayarak vücudumun tüm ağırlığını kızın beline verdim.. “amannnnnnn… offf yaaaaa.. diye inledii. artık zamanı gelmişti.. makineli tüfeği saydırır gibi vurmaya çat.. çat… çat… çatt.. vurmaya başladım.. Vücutlarımız birbirine vurdukça şapp.. şapp.. şaaapp.. sesler duvarda yankılanıyor.. o ana kadar sessiz kalmaya çalışan kendini sıkan avrat bir yandan aahh. offf. yavaşşş diye bağırıp inlemeye hırıl hırıl hırıldanmaya başladı.. neredeyse 12 – 13 dakika sonra Birdane pert olmuş artık inlemeleri bile kesmiş, ben ise ter su içinde çarşafı ter inde bırakmış artık boşalma anına yaklaşmış olarak “gelecem şimdii.. içine boşalıyorum haa..” dedikten sora hatun ne olumlu ne de olumsuz hiç bir tepki vermeyince büyük bir gürültü ile Birdanemin amını resmen havuza çevirerek patlamayla içine boşaldım..
Sonra uzanıp öylece kaldık. 10 dk sonra ağlamaya başladı.. Hemen yanağına küçük bir öpücük kondurdum şefkatle sarıldım.. yanlış bir şey yapmadık merak etme bu aramızda kalacak.. normal hayatımıza döneceğizz.. sen istemedikçe bir daha bunu hatırlamayacağız bile diyerek sakinleştirip gönderdim..
E sonra.. ne oldu diye soracak olursanızz.. Kocası memleketten bugün döndü. Akşam Birdane gene cam siliyordu.. Fakat bu gece ben dışarı çıkmadım.. Turan yakalarsa ikimizi birden siker..
Bundan sonra ne olur derseniz.. ben söyleyeyim.. Birdane artık bu yarrağın tadını aldı bir kere.. bu gün değilse yarın..
68 notes · View notes
sertsiken0606 · 3 days ago
Text
Otobüste Türbanlı Bana Sürtündü
Selam Ben İstanbul’da özel bir Üniversitede okuyan öğrenci bir gencim. Anlatacağım olay 3 hafta önce başıma geldi. O gün arabam bakımda olduğu için okuluma metro ile gittim. Akşamüstü tekrar evime dönerken metro çok kalabalıktı, insanlar sıkış tıkıştı ve ben de araya kaynadım. 2 durak sonra, başı kapalı, ama yüzü ve vücudu çok güzel bir kız bindi.
İster istemez gözüm kaydı. Uzun boylu, güzel bir kızdı. 1 durak sonra çoğu insanın inip bindiği bir durağa geldik ve içerdekiler inince, kız da benim olduğum tarafa geldi ve tekrar insanlar bindi. Ama kızdan gözümü alamıyordum. Bir ara göz göze geldik, sonra arkasını döndü ve gitgide bana yaklaştı…
1-2 dakika sonra resmen bana sürtünüyordu. Götüyle, dar pantolonumda kalkan sikimi buldu ve sikime sürtmeye başladı. Ben de kalabalıktan istifade tek elle tutunuyor, bir yandan da nefesimi ensesine veriyordum. Kızın çok güzel taş gibi kalçaları vardı. Resmen terliyordum metroda. Metro tekrar durduğu zaman, kulağına eğildim ve evimin olduğunu, yalnız yaşadığımı, eve gidebileceğimizi söyledim. “Olmaz!” dedi. Ben biraz ısrar edince, “Sana güvenemem!” dedi.
Ben de kalçalarını sıkıp, “Bence güvenmelisin! Bu durakta inecem, gel benimle!” dedim, arkama bakmadan indim metrodan. Yürüyen merdivene geldiğimde, arkamdan seslendi, “Bakar mısın? Eve gitmeyelim, ama bir çay içelim!” dedi. Bir Cafeye oturup çay içmeye başladık. Adının Elif olduğunu söyleyip, muhasebeci olduğundan, ailesinin çok tutucu olduğundan falan bahsetti. Fakat ben konuyu bir şekilde evimin yakın olduğuna, gidip orda sohbete devam edebileceğimize getirip, onu eve gitmeye ikna ettim.
Yürüye yürüye geldik evime. Eve girince oturduk, ne içmek istediğini sordum. Kahve içmek istediğini söyledi. 2 tane Nescafe yaptım ve tekrar konuşmaya başladık. Bana, ilk defa böyle birşey yaptığını, fakat ilkbaşta yanlışlıkla olduğunu, sonradan hoşuna gittiği için bana sürtündüğünü açıkladı. Ben de, “Burda yanlızız, kendini rahat bırak ve hoşuna giden şeyleri rahat rahat yap!” diyerek gülümsedim. Gözlerimin içine uzunca baktı ve birden dudaklarıma yapıştı…
Öyle acemice öpüyordu ki, daha önce hiç öpüşmemişti, belliydi. Yaklaşık bir 4-5 dakika sadece öpüştük. Sonra ben elimi pardesüsünün üstünden göğsüne atınca, bir anda irkildi ve “Yapma!” dedi. Fakat ben öpmeyi bırakmadım ve elimi çekmeden göğüslerini okşamaya başladım. Nefes alışları hızlanmıştı. Ben de bundan istifade elimi kazağının altından sütyenin içine soktum ve uçları dimdik olan göğüslerini okşamaya başladım.
O kadar heycanlanmıştı ki, sanki o an boşalacaktı. Biraz daha okşadıktan sonra kazağını çıkarmasını söyledim. İlk başta yok falan dese de kabul etti ve 2 dakkia sonra o muhteşem dimdik göğüsleri emmeye başladım. Çok hızlı nefes alıyordu ve kafamı göğüsüne bastırıyordu. Sonra elini tutup pantolonumun üzerine koydum. Kalkmış sikimi pantolonumun üstünden okşuyordu, fakat hem utanıyor, hemde çok acemiydi. Göğüslerini emerken sikimi pantolondan çıkardım ve eline verdim.
Öyle dikkatli bakıyordu ki sikime, ilk defa canlı bir yarak gördüğü belliydi. Sonra, “Hadi biraz ağzına al!” dedim. “Olmaz, yapamam!” dedi. “Hadi canım, bak sana zarar vermeyeceğim, ama bir dene en azından!“ deyince, “Peki!” dedi ve ağzına aldı. Çok acemice yalıyordu, ama ben kafasını tutup biraz bastırınca, acemice de olsa çok hoşuma gitmişti. Başörtüsünü çıkarmadı, ama çok güzel sakso çekiyordu.
Yaklaşık 5-6 dakika sakso çekti ve ben bu arada amını pantolonunun üstünden okşuyordum. Düğmesini açınca, sikimi ağzından çıkarıp, “Olmaz, açma!” dedi. Ben yine de, “Sen devam et canım!” deyip onu hiç dinlemeden açtım ve zor da olsa pantolonunu indirdim. Bembeyaz bacakları çok güzel ve tamamen tüysüzdü, muhteşemdi. Sonra külodunun üstünden amını okşamaya başladım. Zaten külodu sırılsıklam olmuştu, ben de bundan cesaret alıp elimi içine soktum.
“Lütfen yapma, ben bakireyim!” dedi. “Korkma zarar vermeyeceğim, ne sana, ne kızlığına!” dedim ve koltuğa yatırıp başladım amını yalamaya. Kızdan acayip acayip sesler gelmeye başladı ve 2 dakika içinde çığlık çığlığa orgazm olup boşaldı. Yüzünde güller açmıştı, sevinçten ağzı kulaklarına varmıştı resmen. “Bakıyorum da çok hoşuna gitti?” dedim. “Evet! Çok hoşuma gitti, çok güzeldi, Haticenin dediği kadar varmış!” dedi. “Hatice de kim?” dedim. “Boşver, sonra anlatırım, komşumuzun kızı…” dedi.
Ben üstelemedim ve dudağına bir öpücük kondurduktan sonra, sikimi ağzına verdim. “Sıra ben de mi?” dedi. “Evet!” dedim. “Ama ağzıma boşalma! Tamam mı?” dedi. “Tamam!” dedim ve başladı sakso çekmeye. Sakso çekerken, ben yine amını okşuyordum. Amından akan sularla ıslattığım parmağımı göt deliğine sokmaya çalışınca, bu yine irkildi ve “Yapma!” dedi. Fakat dinlemedim ve parmağımı yavaş yavaş götüne sokmaya başladım. Parmağımı götüne tamamen soktuğumda artık hiç karışmıyordu bana, ben de başladım sokup sokup çıkarmaya.
Daha sonra 2 parmağımla yaptım ve baktım hoşuna gidiyor, “Hadi dön arkanı, götten sikecem!” dedim. “Hayır, lütfen yapma, o kocaman şey nasıl girer ordan, ilk sefer böyle şeyler yaşıyorum, olmaz, lütfen, çok acıyormuş!” dese de, acıtmayacağıma söz vererek ikna ettim ve domalttım.
Ağzında ıslatmış olduğum yarrağımı ağır ağır götüne iteledim. Kafası girene kadar çok canı yandı, fakat tamamı girdikten sonra 1-2 dakika hiç kıpırdamadan bekledim ve alışınca yavaş yavaş git gel yapmaya başladım. Daracıktı ve sıcacıktı götünün içi. 10-15 dakika götünü siktikten sonra çıkardım ve ağzına verdim ve ona boşalacağımı söylemeden ağzına boşaldım…
Ağzına boşalacağımı beklemediği için biraz irkildi, fakat o kadar iğrenmedi. Hemen banyoya koştu ve döllerimi lavaboya tükürdü ve ağzını yüzünü yıkamaya başladı. Tam lavaboya eğilmiş yüzünü yıkarken ben de gittim banyoya, arkasına dayandım ve boynunu öpmeye, elimi önüne atıp amını okşamaya başladım. Amını okşayınca hemen sulanıyor, vıcık vıcık oluyordu, dayanamıyordu belliydi. Ben de azgınlığımla inmemiş olan sikimi dayadım tekrar götüne.
Biraz canı yandı, ama sonra iyice eğildi ve yaklaşık bir 10-15 dakika daha siktim götünü lavabonun önünde. Götünü sikerken amını okşadığım için de, o şekilde 2 defa daha boşaldı. Sonunda boşalmak üzereydim, “Geliyorum aşkım!” dediğimde, “Yine ağzıma mı istiyorsun aşkım?” dedi. “Hayır götüne boşalacam!” dedim. “Boşal aşkım!” dedi. Artık ben durmuştum, o ileri geri yapıyordu ve derken buna kenetlendiğim gibi götünün içine boşaldım.
Çok güzel kalçaları vardı ve sıkmamdan kıpkırmızı olmuştu. Sikimi götünden çıkarınca döndü ve duş alıp alamayacağını sordu ve tabi ki alabileceğini söyledim, hemen duşa girdi. İlk o an çıkardı eşarbını, çok güzel kahverengi saçları vardı ve beline kadar iniyordu. O duş alırken ben tekrar azdım ve yanına gelmek istediğimi söyledim. “Gel aşkım!” dedi. Duşun altına girip onu önüme çömelttip tekrar sakso çektirmeye başladım.
Ama dikkatimi çekti, artık zevkle yapıyordu ve resmen emzik gibi emiyordu sikimi. Ayağa kaldırıp domalttım ve tekrar geçirdim götüne. Ama bu sefer ben hiç hareket etmiyordum, sadece o kendisi ileri geri oynatıyordu götünü. Daracık götü suyun altında mest ediyordu beni.
Ben de onu mest etmek için amını okşuyordum. 5-6 dakika içinde inlemeleri yükseldi ve tekrar orgazm oldu. Ben de gelmek üzere olduğumu söyledim bu sefer daha sert vurmaya başladı götünü. “Geliyorum aşkım!” diyerek götünden çıktım ve bir anda önüme diz çöktürüp ağzına verdim. Ve hiç çıkarmadan sakso çekerek bütün döllerimi yuttu…
Beni çok mutlu ettiğini söyledim ve banyodan çıktık. Giyinip biraz sohbet ettik. Bu yaşadıklarının ilk defa olduğunu, ama benimle tekrar olacağını, şimdi hemen gitmesi gerektiğini söyledi. Birbirimize telefon numaralarımızı verdik ve gitti.
Benim de ilk defa böyle birşey başıma geliyordu. O ilk sikişmemizin üstünden 2 hafta geçti ve bu 2 haftada 3 kere daha sikiştik. Evden rahat çıkabilmesi için, birdahaki sefere yanında komşusunun kızı Haticeyi de getirip getiremeyeceğini sorduğunda, şaka yollu, “Tabii getirebilirsin aşkım, hem onu da sikerim!” dedim.
Suratıma sinsice bakıp güldü. “Ne oldu?” dedim. “Hiiç...” dedi. Söylemesi için ısrar edince, “Senden Haticeye bahsettim, o da senle sikişmek için can atıyor zaten. Hem o bakire değil, nişanlısı sikip bırakmış!” dedi. Hatice de aynı kendisi gibi başı kapalı biriymiş. Şimdi heycanla birdahaki sefere Haticeyle birlikte sikişmeye gelmelerini bekliyorum…
138 notes · View notes