Don't wanna be here? Send us removal request.
Text

Sabır tohumunu kalbine ekip, şükür suyu ile sularsan, yetiştirdiğin çoğu şeyin adı "mutluluk" olur.
155 notes
·
View notes
Photo
Miraç Gecemiz Mübarek Olsun..
Ümmet-i Muhammed, insanlık içerisinden çıkarılmış en hayırlı ümmettir.
Bu ümmete, Cenab-ı Hak birçok güzellikler nasip etmiştir. Bahşedilen bu nimetler içerisinde, Hz. Peygamber (sas) üzerinden verilen en güzel hediyelerden bir tanesi de hiç şüphesiz İsrâ ve Mirâç’tır. Peki, nedir İsrâ ve Mirâç
İsrâ nedir..
– İsrâ, bir gece yürüyüşüdür. Gece yürümeyen, nasıl menzile varsın ki.?
– İsrâ, yönünü kıble edinip, mescide doğru yürümektir. Mescide yürümeyen nasıl mirâca yükselsin ki.?
– İsrâ, Mekke’yi Kudüs, Kudüs’ü Mekke bilmektir. Yeryüzünü mescid olarak görmeyen nasıl namazı anlasın ki.?
– İsrâ, Allah’ı (cc) her ne akla gelirse ondan tenzih ederek, tevhide ermektir. Sübhanallah demeyen/diyemeyen nasıl İsrâ ve Mirâç’ı anlasın ki.?
– İsrâ, satırlardaki ayetleri okuduğu gibi, hayatın içerisindeki ayetleri de okuyabilmektir. Elde olanın hakkını vermeyen, nasıl elinde olmayanları hak edebilsin ki.?
Mirâç nedir..
– Mirâç, bir beşer olarak insanın varacağı en son noktadır.
– Mirâç, zirvelere çıktıktan sonra, bir daha vazifenin başına dönmektir.
– Mirâç, her müminin namazla elde edebileceği bir seviyedir.
– Mirâç, ilme’l-yakîn bilinen hakikatlerin, hakke’l-yakîn ve ayne’l-yakîn olarak bilinmesidir.
– Mirâç, bir beşerin elinden gelenleri yaptıktan sonra, Allah’ın (cc) iltifat ve müjdelerine muhatap olmaktır.
Rabbimizden niyazımız bu gecenin hepimiz hakkında hayırlara vesile olmasıdır.
Bu gece, bütün bir insanlığın hidayetine, ümmetimizin vahdetine, bizlerin kardeşliğine vesile olsun… Amin..
419 notes
·
View notes
Text
Asr Suresi Bakın ne diyor
Fahrettin razi hazretleri büyük müfessir, Velasr suresi için bakın ne diyor..
Ben Zamanın değerini pek anlayamazdım. Velasr suresini okurdum. Ama manayı gönlüme yer ettiremezdim.
( demek ki manayı anlamaktan öte, gönle yer etmesi gibi bir hususiyet var ) Birgün çarşıda bir buz satıcısı gördüm. Şöyle bağırıyordu.. “ Sermayesi heran eriyen bu zata yardımcı olun..”
Sermesi buz ve eriyor. Alın ve yardımcı olun. Sermayem elimden gidiyor..
Onun bu sözünü duyunca işte bu söz Asr Suresinin anlamıdır dedim.. Ömür sermayemiz her nefeste eriyip gitmekte.
Bir buz satıcısından farksızız aslında. Öyleyse bu nefesler boşa gitmemeli, bu nefeslerle birşeyler kazanılmak ve ahirette Allah’ın huzuruna durduğunda bu nefesle kazandığımız şeyin mükafatını almak borcundayız, diyor.. ASr suresi her okunuşta bize buz satan adamın halini ihtar eder.. Sermayen heran erimekte der..
Asra yemin olsun ki sen hüsrandasın Eyy İnsanoğlu.. Salih amel işlersen, iman edip güzel işler yaparsan hakkı ve sabrı tavsiye edersen müstesna.. işte o yüzden eskiden insanlar ayrılırken birbirlerine asr suresini okurlarmış.. selam ve dua ile..
475 notes
·
View notes
Text
Herkesin yolculuğu, kendine göredir; herkes, layık olduğu yere yolculuk eder.
Sultan Veled
3 notes
·
View notes
Text
özenmeyelim süslü kitap masallarına, özenmeyelim elbiselerin çokluğuna, özenmeyelim kitapların raflardaki sayısına. özenelim “amelde ihlasa” burası dünya çokta umursanacak yer değil. ahiret baki olan. ziyadesiyle rabbin rızası ise en “makul” olan.

1 note
·
View note
Text
Zaman ilerlesede hakikat hep aynıydı.
Çünkü insan “İnna lillah'' dan başlayıp. “İnna İleyhi raciun'' a giden bir yolcuydu.
İbn Arabi
1 note
·
View note
Text

Bir gün Abdullah'ın omzuna elini koyan Allah Resûlü onun şahsında bütün Müslümanlara şöyle nasihat eder:
Dünyada (kimsesiz) bir garip gibi yahut bir yolcu gibi ol! (Buhârî, Rikâk, 3.)
2 notes
·
View notes
Text
Sen gidince elin, ayağın, kaşın, gözün de gider bu dünyadan; hatıran, sözün, bir yetim başı okşaman, sadakan, tebessümün kalır. Sen gidince gidecek yüzünün bakımı kadar, senden sonra da kalacak sözünün güzelliğine önem veriyor musun?
Dr. İhsan Şenocak
0 notes
Text
Dr. Aidin Salih hanım diyor ki;
*- Erzakınızı Kur'an okunan yere koyun!*
Suya *şifâ ayetleri okuyup için,*
Kur'an okuyun!
*Alın size doğal antibiyotik; canlı hücreli, anne nefesi değmiş gibi.*
Çünkü kişi *îmân gücünü yükselttikçe, manevî mizacı*
tüm hücrelerine *galip olmaya başlar.*
*Manevî hâliniz güçlendikçe;*
• geçmişiniz,
• sıkıntılarınız,
• bunalımlarınız *siliniyor.*
* Kaygılarınıza,
* vesveselerinize takılıp kaldıkça
*ya da*
*“O niye öyle dedi?”*
*“Bu niye böyle yaptı?*
diye düşündükçe,
*farkında olmasak da önce Ruhumuz, sonrasında da bedenimiz ve beynimiz hasta oluyor.*
Bu sebebledir ki, *biz davamızda yol alamıyoruz.*
Bırakalım davayı, *ailemizde dâhi huzuru bulamıyoruz.*
*Herkes,* şekerleme tüketir gibi *Antidepresan tüketir hâle gelmiş.*
Neden?
*Mevlâmız ile aramızı açtığımızdan,*
*Duâ etmeyi unuttuğumuzdan,*
*Mevlâmıza dertlenmeyi bilmediğimizden,*
*Tevbemizi azalttığımızdan…*
Sadece ama sadece bir *Besmele'nin manevî gücünü yazsak sayfalar yetmez…*
Hangimiz *avuçlarımızın içine duâlar, Felâk-Nas'lar okuyup bedenimizi mesh ediyoruz?*
Bunu *çocuklarımıza da yapıyor muyuz?*
Biz *manevî huzurumuzu kaybettiğimiz an, ruh ve beden sağlığımızı da kaybetmeye başladık, kardeşler…*
Bakın, bunu misallendirmek istiyorum.
*Hz. Yakub (as) Yusuf'unu kaybettiğinde ne yaptı?*
• Kaygılandı,
• vesveselendi,
• buhranlara düçar oldu…
Streslendi, düşüne düşüne, ağlaya ağlaya sonunda bu hâller onu hasta etti ve gözleri görmez oldu!..
*Ama ne zaman* vazgeçti,
*manevî unsurunu kuvvetlendirdi,*
*Allah (cc)‘a tam bir teslimiyet gösterdi,*
*işte o zaman* Allah (cc) *Yusuf'unu ona geri verdi.*
*Kaygısı çok iken,* evinin yakınındaki Kenan kuyusundaki Yusuf'unu görmüyor, hissetmiyordu.
*Kaygılarını atınca,* 10 günlük mesafeden *Yusuf'unun kokusunu almaya* başladı.
SubhanAllah!..
Biz de bu misalden *çok nasihat çıkarmalıyız,* kardeşlerim…
İçine düştüğümüz buhranlardan dolayı;
* sağlıklı düşünemiyor, neticesinde de
* sağlıklı kararlar alamıyor ve
son olarak da ruh ve beden sağlığımızı kaybediyoruz.
Sonrasında;
*Antidepresan Ağına* düşüyor, kendi ellerimizle kendimizi delirtiyoruz…
Oysa Allah (cc),
*bize bir susam tanesini bile şifa olsun diye göndermedi mi?*
*NEDEN Yahudi'nin KORTİZON ilâcına inandık da İslâm'ın her derde devâ ÇÖREKOTUnu şifadan saymadık?!..*
Biz, iyileşmek için şifâyı temiz yollardan aramadık ki!..
Keyfimize göre, *“zarurettir, zarurettir”* dedik ve her türlü şeyi nefsimize helâl saydık.
Oysa Allah (cc),
*Haram kıldığı hiçbir şeyin içine şifâ koymamıştır.*
Gelin, evvelâ manevî olarak İslâm mizacımızı kuvvetlendirelim!
Size *en tatlı reçeteyi yazıyorum;*
• Vaktinde kılınan namaz,
• Allah'a yalvarırcasına okunan bir cüz Kur'an,
• İçine Kur'an'dan duâ okunup içilen bir bardak su,
• Gözyaşlarıyla ıslanmış bir seccade ve elbise;
Emiin olun ki, *ruh ve beden sağlığınız için en şifâlı* ilâçtır.
Hem de *hiç yan etkisi ve komplikasyonu yok.*
Allahümme salli alâ Seyyidinâ ve Nebiyyinâ Muhammed.
644 notes
·
View notes
Text


Fazla fedakarlık kişinin kendi kul hakkına girmesidir demişler.
.
ا@sus-gonlum
477 notes
·
View notes
Text

Bir derviş, gökyüzünü izler ve şöyle der: “Ey Allahım! Senin zindanının çatısı bu kadar güzel ise, o zaman senin bahçenin çatısı ne kadar güzeldir?”
-Feridüddin Attar
2 notes
·
View notes
Text
وَمَنْ أَعْرَضَ عَن ذِكْرِي فَإِنَّ لَهُ مَعِيشَةً ضَنكًا وَنَحْشُرُهُ يَوْمَ الْقِيَامَةِ أَعْمَى ﴿١٢٤﴾
“Kim beni hatırlamaktan gafil olursa hayat onu sıkar…”
Taha/124
218 notes
·
View notes
Photo
İnsanlar dünya niyetiyle birbiriyle evlenmemeli diye düşünüyorum. Neden mi ? Çünkü aklında ahiret olmadan, Allah rızası olmadan iki insan büyük bir aşkla evlense ve o devasa, anlata anlata bitirelemeyen aşkları 50-60 yıl sonra öldüklerinde bitip gitmiyor mu ? En fazla bir ihtimal torunları hatırlıyor ya sonra ? Demek ki bu şekilde olduğunda bir şeyler eksik kalıyor. Asıl evlilik muhabbetine merkezinde Allah rızası olan bir evlilikle ulaşabiliriz. İçinde Allah'ın anılmadığı bir ev, ev sıfatını kaybediyor çünkü. Gerçek manâdaki huzura sadece bu gaye içerisinde yaşayarak ulaşabiliriz. Ve merkezinde böyle bir güzellik olan evlilik yangın yüreklerinizi ferahlatabilir. Allah rızası için yapılacak evliliklerimizin ve Allah rızasını unutmayan eşlerimizin olması duasıyla.
158 notes
·
View notes