#ışıksız

[jupiterliyazar]

Gecenin kalbi ağrıyor. Yıldızlar küsmüş gökyüzüne. Başımdaki kara bulutlardan görünmüyor gecenin yaraları. Işıksızız bugün zifiri karanlık.

M.

24.04.2023

20:50

[geceakay7671]

Karanlığın içinde kendime ışık tut maya çalışıyorum ama ne yazıkki fenerimin pili bitmiş

[onbakis]

AKTABELA - DEVASA+ (2)

Tabelalar, bir işletmeyi temsil etmede ve hem açık havada hem de iç mekanda müşterileri çekmede çok önemli bir rol oynamaktadır. Bu levhalar paslanmaz çelik, alüminyum ve pleksiglas gibi çeşitli form ve malzemelerden üretilerek dayanıklılık ve görsel olarak çekici bir görünüm sağlar. Tabela, bir işletmenin adını, logosunu ve marka kimliğini sergilemek, öne çıkmasına ve potansiyel müşterilerin dikkatini çekmesine yardımcı olmak için gereklidir. İşletmenin görsel bir temsili olarak hizmet ederler ve pazarda güçlü bir marka varlığı yaratmada etkilidirler.

Kutu harf tabelalar, görünürlüklerini ve marka bilinirliklerini geliştirmek isteyen işletmeler için popüler bir seçimdir. Bu tabelalar, daha fazla görünürlük ve estetik çekicilik için LED aydınlatma seçeneğiyle birlikte pleksiglas, paslanmaz çelik ve alüminyum gibi malzemeler kullanılarak üretilmektedir. Kutu harf tabelalar, işletme adlarını, logoları ve marka kimliklerini üç boyutlu olarak göstererek onları görsel olarak çarpıcı ve dikkat çekici hale getirir. Kutu harf tabelalarının oluşturulmasında yer alan titiz tasarım süreci, markanın veya mesajın doğru bir şekilde temsil edilmesini sağlayarak hedef kitleyle etkili iletişime katkıda bulunur.

Fason kutu harf, hem dış mekan hem de iç mekan amaçlarına hizmet eden modern reklamcılığın vazgeçilmez bir unsurudur. Bu harfler alüminyum, plastik ve ahşap gibi çeşitli malzemelerden üretilebildiğinden tasarım ve uygulamada esneklik sağlanmaktadır. Sözleşmeli kutu mektup çözümleri, işletmelere markalarını etkili bir şekilde sergilemek ve müşteriler üzerinde kalıcı bir izlenim bırakmak için benzersiz bir yol sağlar. Işıklı ve ışıksız kutu harf tabela çeşitlerine yönelik sunulan profesyonel hizmetler sayesinde işletmeler, pazarlama çabalarını artırabilir ve rekabetçi pazarda marka varlıklarını güçlendirebilir.

[pembebirkrizantem]

BABASINDAN MEHMEDİNE

Mehmedim!

Gittin ya bugün benden,

Gözlerim ışıksız kaldı,

Söndü yüzüme vuran nur,

Yüreğim dermansız kaldı.

Ah mehmedim!

Ben kadere ne diyeyim!

Genç ömrün baharsız kaldı.

Mehmedim!

Görmez gözüm kapıda,

Kulağım seste beklerim,

Binbir emekle büyüttüğüm,

Fidanımın yollarını gözlerim...

Ah duyulsa bir soluğun!

Gelsen bir selvi gibi

Dikilsen kapımda...

Desen ki 'Babam Ben geldim?'

Şu ahir ömrümde,

Daha ben ne isterim?

Ah mehmedim!

Tabutunun başında,

Şimdi cigaramdan tüter,

İçimde kanlı hasretin...

Yanaklarımda onlarca yaş,

Dilime vurulmuş onlarca kilit...

Fakat omuzlarım dik Mehmedim,

Baban olmaktan,

Bir şehidin babası olmaktan yana,

Üzülmeye dahi çekinecek kadar gururluyum.

Ama durmuyor işte içimi kavuran

Bu biçare yangın,

Ah Mehmedim!

Şu görmeyen gözlerimle

Seni toprağa veren

Ben olmamalıydım.

(Not: Şiir bu vatan toprağı için canını hiçe saymış tüm şehitlerimize ithafen yazılmıştır. )

[laviniapricity]

Bir kararsızlığın değil tamamen bir karanlığın ortasındayım. Seçim hakkım bile yok sadece yanlış bir yol varken önümde.. Yolun sonu hiç istemediğim bir yerde ve ben ne durabiliyorum ne geri gidebiliyorum ne de başka bir yolum var.. Ne yardım dileyebiliyorum kalbime kara lekelerini bırakan bu yolda ne bana uzanan bir el görebiliyorum çığlık atsam duyulmayacak bu sessizlikte.. Anlaşılmıyorum kimse tarafından ve en önemlisi kendim tarafından.. Sadece sonumu bekleyerek yürüyorum bu ışıksız yolda.. Sonunun ışığa çıkmasını umarak..

[duralp-99]

🌹ES-SELÂM🌹 EY BENİM KUTLU VATANIM

_____𝘽𝘼𝘽𝘼𝙎𝙄𝙉𝘿𝘼𝙉 𝙈𝙀𝙃𝙈𝙀𝙏'𝙞𝙉𝙀_____

𝙈𝙚𝙝𝙢𝙚𝙩'𝙞𝙢! Gittin ya bugün benden, Gözlerim ışıksız kaldı, Söndü yüzüme vuran nur, Yüreğim dermansız kaldı. Ah 𝙈𝙚𝙝𝙢𝙚𝙩'𝙞𝙢! Ben kadere ne diyeyim! Genç ömrün baharsız kaldı.

𝙈𝙚𝙝𝙢𝙚𝙩'𝙞𝙢! Görmez gözüm kapıda, Kulağım seste beklerim, Binbir emekle büyüttüğüm, Fidanımın yollarını gözlerim... Ah duyulsa bir soluğun! Gelsen bir selvi gibi Dikilsen kapımda... Desen ki 'Babam Ben geldim?' Şu ahir ömrümde, Daha ben ne isterim?

Ah 𝙈𝙚𝙝𝙢𝙚𝙩'𝙞𝙢! Tabutunun başında, Şimdi cigaramdan tüter, İçimde kanlı hasretin... Yanaklarımda onlarca yaş, Dilime vurulmuş onlarca kilit... Fakat omuzlarım dik 𝙈𝙚𝙝𝙢𝙚𝙩'𝙞𝙢, Baban olmaktan, Bir şehidin babası olmaktan yana, Üzülmeye dahi çekinecek kadar gururluyum.

Ama durmuyor işte içimi kavuran Bu biçare yangın, Ah 𝙈𝙚𝙝𝙢𝙚𝙩'𝙞𝙢! Şu görmeyen gözlerimle Seni toprağa veren Ben olmamalıydım.

(Not: 𝙎̧𝙞𝙞𝙧 𝙗𝙪 𝙫𝙖𝙩𝙖𝙣 𝙩𝙤𝙥𝙧𝙖𝙜̆ı 𝙞𝙘̧𝙞𝙣 𝙘𝙖𝙣ı𝙣ı 𝙝𝙞𝙘̧𝙚 𝙨𝙖𝙮𝙢ı𝙨̧ 𝙩𝙪̈𝙢 𝙨̧𝙚𝙝𝙞𝙩𝙡𝙚𝙧𝙞𝙢𝙞𝙯𝙚 𝙞𝙩𝙝𝙖𝙛𝙚𝙣 𝙮𝙖𝙯ı𝙡𝙢ı𝙨̧𝙩ı𝙧.)

AŞKLA, GÜVENLE, DUAYLA..

[grun-geist]

Dün aktivite nöbeti geçirmiş olmamız yetmezmiş gibi gece 3te çorbacıdan çıkıp meteor yağmuru için ışıksız alana yürüyüp uzandık. Çok güzeldi, çok çok...

5te çadıra girdim, sabah 7de ayaktaydım. Hikaye bitti.

Günaydın.

[yorgunkalem0]

Bir yerde okumuştum;

'Bana odanın ışığı kapalıymış gibi hissettirme ne olur.''

diyordu, ne naif bir istek...

Kalbimizin odaları ışıksız kalmasın...

[jupiterliyazar]

Lambayı kaybetmişsin, karanlıkta kalmışsın ışıksız. Arayıp durmuşsun bulma ümidiyle nereye baksan boşluk. Sonra ansızın hiç tahmin etmediğin yerden karşına çıkmış. Bulduğuna sevinmişsin hem de çok. Tekrar kaybetmeyeyim diye düşünmüşsün ama kaybedeceğinden habersiz sevinmişsin.

[hazanla]

" Bu şehirden gidiyorum

Gözleri kör olmuş kırlangıçlar gibi

Gururu yıkılmış soyatlar gibi

Bu şehirden gidiyorum

İnsanlar taş gibi bana yabancı

Ağaçlar bensiz hüküm giyecek bulvarda

Bir tambur bir yalnızlığı anlatıyorsa

O ışıksız pencereden

Ben onu duymuyor gibiyim

Bir ağaç ölüyorsa kapınızın önünde

Ben onu bile duymuyor gibiyim

Bu şehirden gidiyorum

Gömerek geceyi içime

Sabahın hüznünü beklemeden

Gidiyorum bu şehirden "

[japonyamesken]

_____

Mayıs Dump

■ Kısaca yol, yol, yol ve bir sürü şehir: Ankara.Düsseldorf.Eindhoven.Breda. Baarle. Tilburg.Delft.Brüksel

■ Fotoğraflardan hiç belli olmuyor tabii ama "benim ameliyathanede ne işim var?" sorusu bu yolların da yarısını oluşturuyor. Hiçbir şey göründüğü gibi değil işte.

■ Ankara çok iyi geldi bu sefer. Bir sürü arkadaşımla görüştüm. Köprünün üstünde mor ve ötesi konserine denk gelince arabayı sağa çekmek, bir akşam D. ile konuşmak için dışarı çıktığımda gelen müziği 19 Mayıs kutlaması sanarak takip edip kendimi bir düğünde bulmak... Kişiliğimde yeni levellar açıldı sanki, sevdim bu salmış hali.

■ Evimin üstünde kuzey ışıklarını görmek, şehirler arası bisiklet yolculuğu, dünya üzerindeki en ilginç şehirlerden birini görmek, yapay zekaya Atatürk'ün yakınındaki kişilere çocuk diye hitap ettiğinden bahsetmek, kardeşimi aramak için telefonu elime aldığım zamanların çoğunda telepatik bir iletişimde olduğumuzu fark etmek..

■ Evin her tarafını mumlarla doldurmak, mutfakta vakit geçirmek, fare haberlerinden dolayı Türkiye yolculuğu öncesi her yeri tek bir kırıntı kalmadığından emin olana kadar detaylıca temizlemek, arkadaşımın gitmeden önce seni bir göreyim diyerek spontane uğraması ve bahçede Türk usulü çay içmek...

■ Yeni bisikletimle hiç görmediğim yerlere gitmek, kuzey ışıklarının görülmediği ikinci gün bir grupla şehrin dışında ışıksız bir tarla kenarında gökyüzünden umudu kesince eurovizyon puanlandırmasını canlı canlı izlemek, kendime bol bol laleler almak, yağmur sonrası temiz havada yürüyüşler yapmak...

■ Kısaca Mayıs böyle geçmiş. Ama yine görünmeyen bir şey var ki bu yolculuklar, sağlık durumları ve maalesef ilk yarıda havanın güzelliği dolayısıyla dersleri ve tezimi felaket ihmal ettim. Şu an draft proposalım için gelen ve hiç de yön gösterici olmayan yorumları dikkate alarak yeniden proposal yazmak için çok az vaktim var. Ve baya da stresliyim.

■ Şimdi kardeşim arıyor, BRB.

Hahahhah Alman arkadaşının ailesi gelmiş şehirlerine ve birlikte Fas restoranına gitmişler. Ailesi kendi hesabını ödemiş, arkadaşı kendi yediklerini ödemişglglglgl. Kültürel farklar 🙃 Ben bizim kültürümüzü birçok açıdan çok seviyorum ya, ailemle yemeğe gidicem ve hesapları ayrı mı ödeyeceğiz? Nope, thanks.

Mayıs 2024

[onbakis]

AKTABELA - DEVASA+

Aktabela.com, farklı iş ihtiyaçlarını ve tercihlerini karşılamak için çeşitli tabela modelleri sunmaktadır. Öne çıkan tabela modellerinden biri, işletme adlarını veya logoları belirgin bir üç boyutlu efektle sergilemek için yaygın olarak kullanılan kutu harf tabeladır. Bu tabelalar ışıklı veya ışıksız üretilebilecek şekilde özelleştirilebilir, bu da onları hem iç hem de dış mekan kullanımı için çok yönlü hale getirir. Kutu harf tabelalarının tasarımı ve uygulanmasındaki esneklik, onları benzersiz bir görsel etki yaratmak isteyen işletmeler için popüler bir seçim haline getiriyor.

Aktabela.com tarafından sağlanan tabela modelleri araştırırken müşteriler, kendi özel gereksinimlerine uygun bir dizi seçenek bulabilirler. Paslanmaz ışıklı LED tabela ve pleksi aydınlatmalı LED tabela seçenekleriyle çarpıcı bir görsellik sunan ışıklı tabela modelleri mevcuttur. Işıklı tabela, ışıksız tabela canlı görüntüleri ve çeşitli aydınlatma koşullarında görünürlükleri ile öne çıkıyorlar. Öte yandan ışıksız tabelalar, her ne kadar daha az dikkat çekici olsa da, yaratıcı tasarımları, dayanıklılıkları ve uygun maliyetli olmalarıyla tanınıyor ve bu da onları birçok işletme için pratik bir seçim haline getiriyor.

Aktabela.com'un sunduğu en önemli ayrımlardan biri, her biri kendine özgü özelliklere ve avantajlara sahip olan ışıklı ve ışıksız tabelalar arasındaki seçimdir. LED tabelalar gibi ışıklı tabelalar enerji verimliliği, uzun ömürlülüğü ve parlak ekranlarıyla dikkat çekme yeteneğiyle bilinmektedir. Bunun tersine, ışıksız tabelalar, ışıklı tabelaların görsel etkisine sahip olmayabilir ancak yaratıcı tasarım seçenekleri, dayanıklılık ve uygun fiyat açısından üstündür. Müşteriler, ışıklı ve ışıksız tabelalar gibi tabela modelleri arasında farkları anlayarak özel ihtiyaçlarına, bütçelerine ve estetik tercihlerine göre bilinçli kararlar alabilirler.

[venusunruhu]

Bir yerde okumuştum;

'Bana odanın ışığı kapalıymış gibi hissettirme ne olur.'' diyordu.

Ne naif bir istek...

Kalbimizin odaları ışıksız kalmasın...!

[vaaveyylla]

Bir tanbur bir yalnızlığı anlatıyorsa o ışıksız pencereden, ben onu duymuyor gibiyim. Bir ağaç ölüyorsa kapınızın önünde ben onu bile duymuyor gibiyim.