Tumgik
#20 temmuz 1402
yalnzardc · 2 months
Text
SULTAN YILDIRIM BAYEZİD HAN
"Sultan Yıldırım Bayezid Han Osmanlı sultanlarının dördüncüsüdür.
Doğumu 1360, ölümü 1403'tür.
Babası Sultan 1. Murad, annesi Gülçiçek Hatun'dur.
1389-1402 yıllarında saltanatta bulundu.
Türbesi Bursa'dadır.
Osmanlı tahtına çıktığında 29 yaşında idi.
Osmanlı tarihinde savaş meydanında tahta çıkan, yine bir savaş neticesinde, tahtından olan ilk ve tek Osmanlı padişahıdır,
Osmanlı tarihinde "Anadolu birliğini" ilk olarak kurmayı başaran şahsiyettir
1381 senesinde devlet idaresini öğrenmesi için Kütahya'ya vali tayin edildi.
1391 Kastamonu Beyi Candaroğlu Süleyman'ı ezdi ve beyliğini ele geçirdi.
1396'da Toplanan haçlı ordusunu Niğbolu'da tam bir bozguna uğrattı.
Ertesi sene Konya'yı aldı. 1397 devamla Sivas'ı, Kadı Burhaneddin'den aldı. 1398'de Fırat Vadisi'nde Memlüklerin arazisine girerek Malatya ve Albistan (Elbistan) şehirlerini aldı.
1358'e gelindiğinde Gaziler Sultanı, Yıldırım Bayezid Anadolu ve Rumeli'de küçük devletleri ortadan kaldırarak kısa zamanda merkeziyetçi bir devlet olmayı başardı.
Beyazıd han'ın Batı Anadoluyu ele geçirmesi ile ilk donanma meydana gelirken 60 gemi yapıldı. İlk tersane bu döneme ait olup ilk Kaptanı Derya Sarıca Paşa'dır.
1939'da Şehzade Çelebi Mehmet kumandası ile 30 bin kişilik bir osmanlı kuvveti Amasya'yı almıştır.
1396 Niğbolu savaşında yüz bin hristiyan asker öldü. On bin asker esir alındı.
Niğbolu Savaşı'ndan sonra Yıldırım Bayezid Yunanistan'a bir sefer düzenledi.
Teselya Yenişehir'ini ve Farsala'yı aldıktan sonra hiçbir mukavemetle karşılaşmadan Termopoli geçti ve Orta Yunanistan'a inerek Salona ve Atina ile diğer bazı dukalıkları alıp edip geri döndü.
1398`de Samsun'u aldı.
1399`da Sivas' ı kendi mülküne ilave etti. Bu şekilde Tokat, Kayseri ile Aksaray'da elde edildi.
1399`da Memlüklülere ait Kahta, Divriği, Behisnis, Darende Kaleleri Osmanlılara geçti.
Bu suretle Osmanlı hududu bu taraftan Orta Fırat Nehri'ne dayanmış oldu. Malatya'dan başka Elbistan da alındı.
20 temmuz 1402'de Ankara Muharebesi diye meşhur olan ve Osmanlı Devleti'ni yarım asır gerileten talihsiz savaşın oldu.
Rakamlar konusunda çok ihtilaflar olmakla beraber ağırlıklı görüş Timur'un ordusu 160 bin idi. Yıldırım Bayezid'in ise 70 bindi. Yine Timur'un ordusunda Anadolu askerlerinin hiç görmediği filler bulunmaktaydı. Fillerin sayısı 32 civarında idi.
İhanet silsileri ardından Beyazıd han savaşı kaybetti. Esareti takriben bir seneye yakın süren Yıldırım Bayezid nefes darlığından vefat etmiştir.
Ankara Çubuk Savaşı ile Rumeli bölgesi hariç bütün topraklar elden çıktı.
Osmanlı'daki bu fetret dönemi yaklaşık 11 yıl sürmüştür.
6 notes · View notes
cinaraslan · 2 years
Text
📗20 TEMMUZ 1402 - Ankara Savaşı: Osmanlı İmparatorluğu Sultanı Yıldırım Bayezid ile Büyük Timur İmparatorluğu Sultanı Timur arasında, Ankara'nın Çubuk Ovası'nda yapılan savaş, Timur'un zaferiyle sonuçlandı. Ve Osmanlı 11 yıl fetret devrine başladı.📌
🏷️#20temmuz1402 #1402
#1402ankara #emirtimur #timur #timurlenk #timurimparatorluğu #yıldırımbeyazıt #warsaw #war #savaş #muharebe #timur #fypシ❤️💞❤️ #fypage #fypchallenge #fyp #gtvaryeni̇ #bilgi #keşfet #keşfetteyiz #kesfet #keşfetteyim #kesfetteyim #keşfetsene #keşfetteyim 📌
Tumblr media
1 note · View note
mustafakemalgormus · 5 years
Text
Tumblr media
20 Temmuz 1402 günü güneşin doğmasıyla Ankara Savaşı Timur ile Bayezid arasında başlamıştır. Elbette savaşı tarihte yenildiği görülmeyen Emir Timur kazanmıştır. Zaferin 617. yılı kutlu olsun.
MUSTAFA KEMÂL GÖRMÜŞ SELANİKLİ 2.MUSTAFA KEMÂL
https://youtu.be/7VG5HU9U4QY
With the sun rising on July 20, 1402, the Battle of Ankara began between Timur and Bayezid. Of course, Emir Timur, who was not seen as defeated in history, won the war. Happy 617th anniversary of victory. MUSTAFA KEMÂL GORMUS
MUSTAFA KEMÂL THE 2ND FROM THESSALONIKI
0 notes
samosanborucu · 5 years
Text
Esenboğa , fillerin komutanıydı
https://samosan.com/esenboga-fillerin-komutaniydi/ adresinde yayınlandı
Esenboğa , fillerin komutanıydı
Tumblr media
Türk devlet tarihinde savaş başarısı kazanmış kişilerin isimleri yerleşim yerlerine verilir. Atatürk gibi,Fatih Sultan Mehmet gibi, Sokullu Mehmet Paşa gibi isimlerle herhangi bir yerde karşılaşılması normaldir. Savaş kaybetmiş kişilerin isimlerinin verilmesi ise nadiren olur. Gazi Osman Paşa gibi, Enver Paşa gibi. Bugünkü yazı konumuz ise verilen ismin bizi hezimete uğratan kişiye ait olması. Ankara’daki havaalanının ismi Esenboğa. İsmi verilecek kadar meşhur olan Esenboğa kimdir? Ankara Havalimanı’nın adı Esenboğa, sanıldığı gibi gürleyen boğa anlamına gelmiyor. Sözcüğün başındaki esen, esasında mutlu anlamına gelen isen; Esenboğa’nın aslı ise İsen Buga yani mutlu boğa. Timur’un komutanlarından birinin adı. O dönemlerde çocuklara boğa, öküz ve manda gibi isimler verilirmiş. Cengiz Han soyundan gelen İsen Buga, Yıldırım Beyazıt ile Timur arasında 1402’de Ankara dolaylarında yapılan savaşta karargâhını bugün kendi adıyla anılan yerde kurmuş
Tumblr media
Ankara Çubuk’taki Esenboğa Havaalanı
Esenboğa 1402 Ankara Savaşı’nda Osmanlıyı mağlup eden Timur’un ordusundaki komutanın adı. Neden, bu kadar büyük bir yenilgiye sebep olan bir komutanın adı havalimanına verilmiş diye sorduğumuzda, tam o savaşın yapıldığı bölgenin adı Esenboğa olmuş ve havalimanı da oraya yapıldığı için bölgenin adı havalimanına verilmiş. ”Esenboğa” sözüyle esen, uçan, kaçan yahut gürleyen bir boğa kastedilmemekte. Kelimenin başındaki ”esen” sözünün esmekle bir alákası yoktur, aslı ”isen”dir ve ‘mutlu’ demektir. ”Esenboğa” kelimesinin doğrusu ‘İsen Buga’dır ve Timur’un ordusundaki generallerden birinin ismidir ve bu isim bizim için 15. asırdan, 1402 Temmuz’unda perişan olduğumuz Ankara Savaşı’ndan kalma acı bir hatıradır.
Timur, Osmanlı genişlemesini ve fetihlerini 50 yıl geciktirmiş, kazanılan birçok toprağın elden çıkmasına neden olan savaşın düşman eliydi. Bir yandan Sultan Bayezid Han, bir yandan Timur, Anadolu üzerindeki beylikleri tebaası haline getirmeye çalışıyorlardı. Ankara Savaş’ı olmadan önce Timur, Yıldırım Bayezid’e dört mektup göndermiş, Yıldırım Bayezid dört mektupla ona cevap vermişti. Ancak bu yazışmalar, Ankara Savaşı’nı önleyemeye yetmedi.
Cengiz Han’ın soyundan geldiği için Han unvanını taşıma hakkı olan İsen Buga her şeyiyle Timur’un emrindeydi; kumandası altındaki birliklerle Timur’la beraber diyar diyar gezip savaşıyordu. Kendisi, Ankara Savaşı’nda ön plana çıkan filli birliklerin komutanıydı. İsen Buga, Asya’daki Türk imparatorluklarından biri olan Çağatay Devleti’nin hükümdarıydı. Hızır Hoca’nın torunu ve Üveys Han’ın oğluydu ve soyu Cengiz Han’a gidiyordu.
Timur’un 1380’lerde kendi imparatorluğunu kurmasından sonra onun hâkimiyetini kabul eden sultanlar, hakanlar ve şahlar unvanlarını korudular ama bağımsız birer devlet başkanı olmaktan çıkıp Timur’un generalleri haline geldiler. Doğu Türklerinde o devirlerde ”hakan” veya ”han” unvanını kullanabilmek için mutlaka Cengiz Han’ın soyundan gelmek şartı vardı. Cengiz aslen Moğoldu, Timur ise Türk’tü, dolayısıyla Cengiz’le arasında hiçbir kan bağı yoktu ve bütün gücü elinde tutmasına rağmen geleneği bozmadı ve han unvanını almadı. Sadece ”Emir” unvanını kullanmakla yetindi ve Cengiz Han’ın torunlarından olan Mahmud adındaki Türkleşmiş bir Moğol prensini sembolik olarak devletinin başına geçirdi.
Mahmud Han her ne kadar ”Han” olarak görünüyor ve fermanlara onun adı yazılıyorsa da bu sadece geleneklere uymak için yapılmış göstermelik bir işti, devlet demek Timur’un bizzat kendisi demekti ve Mahmud Han’ın asıl vazifesi Timur’un ordusunda ve onun emrinde bir general olmaktan ibaretti. İsen Buga da aynı ordunun aynı durumdaki generallerinden biriydi.
TİMUR’UN MEŞHUR FİL MÜFREZELERİNİN KUMANDANI
Yıldırım Beyazıd ve Timur, 20 Temmuz 1402 tarihinde, Ankara’nın Çubuk Ovası’nda muharebeye başladı. Timur’un ordusuna bağlı Anadolu Beylikleri kendi bayraklarını açınca, Beyazıt’a bağlı Anadolu beylikleri de Timur’un ordusundaki Anadolu Beyliklerinin safına geçerek Osmanlı ordusundaki dengeleri alt üst etti. Rumeli ve Sırp birlikleriyle Yeniçeriler dışındaki güçlerin kendilerine sırt çevirip Timur’un tarafına geçmesiyle Beyazıt tam anlamıyla hayal kırıklığına uğradı. İsen Buga’nın fillerini ön hatlara sürmesi üzerine tam bir bozguna uğradı. Adım adım mücadeleyi kaybeden Osmanlı ordusu, mağlup olunan cephelerden çekilmeye başladı. Timur ise, son emrini vermek için hazırdı: Beyazıt’ı sağ ele geçirin!
Tumblr media
Yıldırım Bayezid ve Emir Timur
İsen Buga, Timur’la Osmanlı hükümdarı Yıldırım Bayezid arasında 1402’de Ankara’da, Çubuk taraflarında çıkan savaşta da bulundu. Bazı harp tarihçilerine göre ön saftaki hücum birliklerinin, başka görüştekilere göre ise Timur’un meşhur fil müfrezelerinin kumandanıydı. Karargâhını bugün kendi adıyla anılan yerde, daha doğrusu adının bozulmuş şekli olan ”Esenboğa” taraflarında kurdu. Efendisinin 1402 Temmuz’unun son haftasında yapılan savaşın galibi olmasında onun büyük rolü vardı. Timur’un iki oğlunun, Miranşah’la Şahruh’un birliklerinin saldırıları karşısında sıkıntılı anlar geçirmekte olan Osmanlı ordusu İsen Buga’nın fil müfrezelerini ön hatlara sürmesi üzerine tam bir bozguna uğradı. Yıldırım Bayezid, Timur’un kâğıt üzerindeki hükümdarı Mahmud Han tarafından esir alındı. Yıldırım birkaç ay sonra canından oldu ve Osmanlı devleti parçalanıp bir ”fetret” devri yaşadı.
Ankara Savaşı’ndan bugünlere işte bu acı hatırayla beraber Timur’un Çubuk’ta yaptırmış olduğu bir hamamın kalıntısı, yine Çubuk Ovası’nda arada bir hâlâ çıkan ok başlarıyla savaş baltası parçaları ve şimdi ”Esenboğa” halini almış olan İsen Buga’nın adı gelebildi.
HAVAALANINA NEDEN BU İSİM VERİLDİ?
1950’lere yani Demokrat Parti’nin iktidar yıllarına kadar Ankara’nın havaalanı Etimesut’taydı. Etimesut sözünün aslı ”Ahi Mesut”tu, yani eski devirlerin bir sosyal teşkilátı olan ”Ahilik”in önde gelenlerinden birinin adını taşıyordu. 1930’lara hâkim olan Güneş-Dil teorisiyle Eti ve Sümer modası sırasında ”Ahi Mesut” sözü değiştirilip ”Etimesut” yapıldı ve bazen ”Etimesgut” şeklinde yazılıp teláffuz edildiği de oldu.
Gün geldi, Etimesut’taki küçük alan Ankara’ya yetmedi ve bir başka yerde bir yenisinin inşasına başlandı: ”Esenboğa” denilen küçük yerleşim merkezinin bulunduğu yerde… İnşaat tamamlandı ve alana bulunduğu yerin adı verildi. Timur’un Cengiz Han soyundan gelen kumandanı İsen Buga, Türkiye Cumhuriyeti’nin başkentinde kendiliğinden çok önemli bir yer edinmişti. (Murat Bardakçı, Esenboğa, 600 yıllık bir hezîmetin adıdır )
0 notes
mehmetkali · 6 years
Text
Türk Hava Yolları’nın İzmir’den yurt dışına yeni direkt uçuşları https://ift.tt/2xQQhGk
Türk Hava Yolları, İzmir’den yurt dışına yeni direkt uçuşlar başlatıyor.
  Türk Hava Yolları, İzmir Adnan Menderes Havalimanı’ndan Münih, Hamburg, Berlin ve Kuveyt’e yaz boyunca direkt uçuş gerçekleştirecek.
İzmir – Münih (MUC), İzmir – Hamburg (HAM), İzmir – Berlin (TXL) hatlarında icra edilecek karşılıklı seferler, haftada 2 frekans olarak planlanmış olup; İzmir – Münih seferleri 7 Temmuz 2018, İzmir – Hamburg seferleri 23 Haziran 2018, İzmir – Berlin seferleri ise,
1 Temmuz 2018 tarihi itibariyle icra edilmeye başlayacak.
İzmir – Kuveyt (KWI) seferleri, haftada 1 frekans karşılıklı olarak düzenlenecek olup; 8 Haziran 2018 tarihi itibariyle icra edilmeye başlayacak.
    İzmir – Münih (ADB-MUC) seferlerine ait tarifeli uçuş saatleri;
UÇUŞ NO. BAŞLANGIÇ TARİHİ BİTİŞ TARİHİ GÜNLER KALKIŞ VARIŞ TK 1642 06.07.2018 16.09.2018 Cuma, Pazar Münih 22:20 01:55 İzmir +1 TK 1643 07.07.2018 17.09.2018 Pazartesi, Cumartesi İzmir 04:45 06:30 Münih  
Tüm saatler lokaldir.
     İzmir– Hamburg (ADB-HAM) seferlerine ait tarifeli uçuş saatleri;
UÇUŞ NO. BAŞLANGIÇ TARİHİ BİTİŞ TARİHİ GÜNLER KALKIŞ VARIŞ TK 1658 22.06.2018 08.09.2018 Cuma, Pazar Hamburg 22:15 02:25 İzmir +1 TK1659 23.06.2018 09.09.2018 Pazartesi, Cumartesi İzmir 04:05 06:25 Hamburg  
Tüm saatler lokaldir.
      İzmir– Berlin (ADB-TXL) seferlerine ait tarifeli uçuş saatleri;
UÇUŞ NO. BAŞLANGIÇ TARİHİ BİTİŞ TARİHİ GÜNLER KALKIŞ VARIŞ TK 1732 30.06.2018 01.09.2018 Cumartesi Berlin 21:45 01:40 İzmir +1 TK 1732 02.07.2018 01.09.2018 Pazartesi Berlin 21:40 01:35 İzmir +1 TK 1733 01.07.2018 02.09.2018 Salı, Pazar İzmir 04:00 06:10 Berlin  
Tüm saatler lokaldir.
    İzmir– Kuveyt (ADB-KWI) seferlerine ait tarifeli uçuş saatleri;
UÇUŞ NO. BAŞLANGIÇ TARİHİ BİTİŞ TARİHİ GÜNLER KALKIŞ VARIŞ TK 1401 07.06.2018 20.09.2018 Perşembe Kuveyt 22:25 02:30 İzmir +1 TK 1402 08.06.2018 21.09.2018 Cuma İzmir 01:30 05:05 Kuveyt  
Tüm saatler lokaldir.
    Türk Hava Yolları ve uçuş tarifesi ile ilgili daha ayrıntılı bilgilere www.turkishairlines.com web sitesinden, 444 0 849 numaralı Çağrı Merkezi’nden  veya satış ofislerinden ulaşılabilir.
          Türk Hava Yolları A.O. Basın Müşavirliği
    Türk Hava Yolları Hakkında:
1933 yılında 5 uçaktan oluşan mütevazı bir filo ile kurulan Star İttifakı üyesi Türk Hava Yolları, bugün 326 (yolcu ve kargo) uçaklık filosu ile 254 uluslararası, 49 yurtiçi olmak üzere dünyada 303 noktaya uçan, 4 yıldızlı havayolu şirketidir. Türk Hava Yolları ile ilgili daha geniş bilgiye www.turkishairlines.com web adresinden veya Facebook, Twitter, Youtube, Linkedin ve Instagram hesapları üzerinden ulaşılabilir.
  Star İttifakı Hakkında:
Türk Hava Yolları, 1997 yılında uluslararası ölçekte seyahat edenler için dünya genelinde ulaşım, tanınırlık ve hizmet sunan ve ilk küresel ölçekli havayolu ittifakı olarak kurulan Star İttifakı üyesidir. Air Transport World tarafından “Market Leadership Award” ve Business Traveller Magazine ile Skytrax tarafından “Best Airline Alliance“ ödülleri gibi sayısız ödüle lâyık görülen Star İttifakı’na üye havayolu şirketleri; Adria Airways, Aegean Airlines, Air Canada, Air China, Air India, Air New Zealand, ANA, Asiana Airlines, Austrian, Avianca, Avianca Brazil, Brussels Airlines, Copa Airlines, Croatia Airlines, EGYPTAIR, Ethiopian Airlines, EVA Air, LOT Polish Airlines, Lufthansa, Scandinavian Airlines, Shenzhen Airlines, Singapore Airlines, South African Airways, SWISS, TAP Portugal, Turkish Airlines, THAI ve United. Star İttifakı, hâli hazırda 190 ülkedeki 1.300 havalimanına 18.450’den fazla günlük uçuş sağlamaktadır. Bununla birlikte, Star Alliance Bağlantı Ortağı (Connecting Partner) Juneyao Airlines tarafından da yine bu kapsamda yeni bağlantılı uçuşlar sunulmaktadır.
Turkish Airlines Boeing 777-300ER photographed on 6 April 2015 from Wolfe Air Aviation Learjet 25B by Chad Slattery.
  from Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri https://ift.tt/2HtNClC via IFTTT
0 notes
haberin-varmi · 7 years
Text
Genel Başkanımız Kani Beko’nun #OHALdeYeter Forumundaki konuşması
“CHP İşçi Sendikaları ile STK’lardan Sorumlu Genel Başkan Yardımcılığı” tarafından düzenlenen #OHALdeYeter Forumu’nun “Emekte OHAL” başlığında DİSK Genel Başkanı Kani Beko, KESK Eş Genel Başkanı Mehmet Bozgeyik, TMMOB Yönetim Kurulu üyesi Kemal Zeki Taydaş, TTB Başkanı Raşit Tükel ve Birleşik Kamu-İş Genel Başkanı Mehmet Balık konuşmacıydı.
DİSK Genel Başkanı Kani Beko’nun Cumhuriyet Halk Partisi tarafından 15 Ocak 2018 tarihinde düzenlenen forumda yaptığı konuşma
Sayın Genel Başkan,
Cumhuriyet Halk Partisi’nin değerli yöneticileri,
Değerli sendikacı arkadaşlarım
Değerli basın emekçileri, değerli mücadele arkadaşlarım,
Konuşmama başlamadan önce 20 Temmuz 2016’da ilan edilen OHAL’in tekrar uzatılacağının AKP tarafından ilan edildiği bu günlerde bu çalıştayı düzenlediği için Cumhuriyet Halk Partisi’ne teşekkür ediyorum.
20 Temmuz 2016’da ilan edilen OHAL 10. kez uzatılıyor.
Ülkemiz bir buçuk yıldır adeta bir sivil darbeye dönüşen OHAL ve tek adam rejimi ile yönetiliyor.
Bu ülke 15 Temmuz 2016 tarihinde kanlı bir darbe girişimine tanık oldu. Bu kanlı darbe girişimi sırasında 250 yurttaşımız darbeciler tarafından katledilirken binlerce yurttaşımız da yaralandı. Burada bir kez daha ölen yurttaşlarımıza rahmet, yararlananlara sağlıklı bir ömür diliyorum.
Biz darbeleri iyi biliriz.
Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu 12 Eylül 1980 askeri darbesinin sendikal alandaki en büyük mağdurudur. Konfederasyonumuzun faaliyetleri 11 yıl boyunca durduruldu. Başta Genel Başkanımız Abdullah Baştürk olmak üzere yöneticilerimiz tutuklandı, işkence gördü ve idamla yargılandı. Yüzbinlerce üyemiz iradeleri dışında başka sendikalara peşkeş çekildi. DİSK yok edilmek istendi.
Biz darbeleri ve darbecileri iyi biliriz.  
O nedenle halka, anayasaya ve hukuk devletine karşı işlenmiş en ağır suçlardan biri olan 15 Temmuz 2016 darbe girişimini en başından beri tereddütsüz lanetledik ve darbecilerin yargılanarak cezalandırılmasını savunduk.
“Darbecilerin yargılanması, darbe girişimin siyasi ayağının ortaya çıkarılması ve devlet içindeki paralel yapının dağıtılması demokrasi ve hukuk devleti açısından yaşamsal öneme sahiptir” dedik.
15 Temmuz darbe girişimine ilk günden karşı duran, lanetleyen ve darbeye karşı demokrasiyi ve hukuk devletini tavizsiz bir biçimde savunan DİSK, darbeyle mücadele adına TBMM’nin devre dışı bırakılarak OHAL ilan edilmesini ve ülkenin KHK’lar ile yönetilmesine karşı çıktı, çıkmaya da devam ediyor.
DİSK başından beri OHAL’in kaldırılmasını, darbeciler ve onların mensup oldukları FETÖ ile mücadelenin TBMM işletilerek ve hukuk devleti kurallarına bağlı kalınarak yürütülmesini savundu.
Hükümet darbecilerin kapatmak istediği ve darbeye karşı hep beraber direnen Meclis’i işleterek darbeyle mücadele etmek yerine Olağanüstü Hal ilan etmeyi tercih etmiştir. OHAL amacından saptırılmış ve Anayasa ihlal edilmiştir.
OHAL Anayasal sınırları aştı, keyfi yönetime dönüştü.
KHK’lar Anayasa Hükmünde Kararnamelere dönüşmüş, Meclis’in yasama işlevi büyük ölçüde sınırlanmıştır.
Hükümet, KHK çıkarma yetkisini anayasal sınırları aşarak kötüye kullanmakta ve TBMM’nin iradesini gasp etmektedir. Bir buçuk yıllık OHAL döneminde 30 KHK yayınlanırken yüzden fazla yasada değişiklik yapıldı.
KHK ile yapılan düzenlemelerin önemli bir bölümünün OHAL’in ilan edilme gerekçesiyle ilgisi yoktur. Kış lastiğinden Varlık Fonuna, Rektör seçiminden grev ertelemeye ve taşeronların kadroya alınmasına kadar pek çok konu KHK ile düzenlenmiştir.
24 Aralık 2017 tarihinde 696 sayılı KHK’da taşeron işçilere yönelik kadro düzenlemesi yapıldı. Böylece taşeron işçilere kadro verilmesi konusu işçilerin ve milletin temsilcilerinden kaçırıldı. 1 milyon işçiyi ilgilendirecek düzenleme kanun hükmünde kararname ile düzenlendi. Çalışanların en temel hakkı olan çalışma hakkının düzenlenmesine ilişkin bir konunun KHK ile düzenlemesi ancak OHAL fırsatçılığı ile açıklanabilir.
120 bin civarında kamu görevlisi ihraç edildi.
Çalışma hakkı OHAL döneminde en yaygın ihlal edilen hak oldu
Bir buçuk yıllık OHAL döneminde 120 bin civarında kamu görevlisi ihraç edilmiş, Cumhuriyet tarihinin en büyük kamu görevlisi tasfiyesi yaşanmıştır. 12 Eylül döneminde kamu kuruluşlarından 1402 sayılı Sıkıyönetim Kanunu kapsamında yaklaşık beş bin kişinin çıkarıldığı düşünülecek olursa 15 Temmuz darbe girişimi sonrası yaşanan tasfiyenin boyutları daha iyi anlaşılabilir.
Kamuda yaşanan tasfiye, darbe ve darbecilerle mücadele sınırını aşmış, hukuk devletinin temel ilkelerini çiğneyen bir hal almıştır. Darbe girişiminin siyasi ayağı ısrarla ortaya çıkarılmamakta, darbecilerin mensup oldukları örgütün devleti işgal etmesine göz yumanlar, onunla işbirliği içinde hareket edenler hakkında hiçbir işlem yapılmamaktadır. Ama geçmişte suç olmayan bir fiilden dolayı kamu görevlileri kamudan ihraç edilmektedir. Bu durum adil değildir, hukuka uygun değildir, ölçülü değildir.
120 bin civarında kamu görevlisi somut bir delile dayanmadan, savunma hakkı tanınmadan ve adil yargılanma yolları tıkanarak kamu görevinden çıkarılmış, sadece kamu görevinden çıkarılmakla kalınmamış, ihraç edilenler damgalanmış, suçlu ilan edilmiş, emekli ikramiyelerinden mahrum bırakılanlar olmuş, pek çoğunun özel sektörde de iş bulmasını engelleyici uygulamalar söz konusu olmuştur.
Bilindiği gibi, kayyum atanan belediyelerin birçoğu DİSK Genel-İş Sendikası’nın örgütlü olduğu belediyelerdir. Genel-İş Sendikamıza üye binlerce işçi ya kayyum veya KHK marifetiyle işten çıkarılmıştır.
7 bine yakın akademisyenin ihraç edildiği bu dönemde, Barış Bildirisi imzacılarından olan ve birçoğu aynı zamanda emeğin sorunlarıyla ilgili çalışmalarda bulunan 400’den fazla akademisyen üniversitelerden uzaklaştırılmıştır.
Çalışma hakkı elinden alınanların adil yargılama yolu da kapalıdır. İdari yargı organları KHK ile yapılan ihraçlar konusunda görevsizlik kararı vermiş, Anayasa Mahkemesi OHAL KHK’larını incelemekten kaçınmış, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ise iç hukuk yolları tüketilmediği için başvuruları kabul etmemiştir. Bilindiği gibi bu konuda Olağanüstü Hal İşlemleri İnceleme Komisyonu kurulmuştur.
Komisyon aldatmaca ve oyalamadır
Ancak bu komisyona 110 bin başvuru gelmesi, yılda 250 gün ve günde ortalama 8 saat çalışılması durumunda, her dosyaya 5 dakika ayrıldığında dahi başvuruların sonuçlanması için 5 yıl gereklidir. 1 yıl içinde başvuruları tamamlamak için her dosyaya ayrılması gereken süre 65 saniyedir. Nitekim OHAL’in üzerinden bir buçuk yıl geçmesine rağmen komisyon kayda değer bir işlem yapmamıştır.
Bir buçuk yıllık OHAL döneminde işçiler ve sendikalar çeşitli baskı ve engelleme ve tehditlerle yüz yüze kaldı
OHAL bahane edilerek birçok sendikal faaliyet ve işçi eylemi yasaklandı veya engellenmiştir. Konfederasyonumuzun üyesi Genel-İş, Birleşik Metal-İş, Lastik-İş, Gıda-İş, Güvenlik-Sen, Limter-İş, Nakliyat-İş ve Sosyal-İş sendikalarımızın da aralarında olduğu sendikaların, çalışma yaşamına ilişkin konulardaki bazı basın açıklamaları, hak arama girişimleri, yürüyüş ve protesto eylemleri ve bilgilendirme amaçlı kimi salon toplantıları engellenmiştir.
OHAL döneminde beş grev keyfi olarak ertelendi.
AKP OHAL’e kadar olan iktidar döneminde toplam 8 grevi ertelemişken sadece bir buçuk yıllık OHAL uygulaması boyunca beş büyük grev milli güvenlik, genel sağlık ve finansal istikrarı bozucu olduğu gerekçesiyle ertelenmiştir/yasaklanmıştır.
Yasaklanan grevler arasında Birleşik Metal-İş sendikamızın iki grevi de vardır. Grev ertelemelerinin OHAL uygulamasının bir parçası olduğu bizzat Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından iki kez işveren örgütlerinin toplantılarında ve altı çizilerek vurgulanmıştır.
OHAL döneminde 165 basın, yayın, radyo, televizyon ve haber ajansı kapatıldı
OHAL döneminde 39 kişi intihar etti.
Saptayabildiğimiz kadarıyla OHAL döneminde KHK ile ihraç edildiği ve işinden atıldığı için intihar eden yurttaşlarımızın sayısı ise en az 39 kişidir.
Sonuç olarak OHAL, işçilerin haklarının hukuk dışı biçimde gasp edilmesinin bahanesi haline getirilmiştir. “OHAL’in millete karşı ilan edilmediği” iddiası bizzat hükümetin icraatları ile çürütülmüştür. Unutulmamalıdır ki bugün ülke yurttaşlarının en az üçte ikisi ücret gelirleriyle yaşamaktadır. Eğer emeği ile yaşamını sürdürenler “millet” değilse “millet” kimdir?
OHAL emeğe zararlıdır. Emeğe zararlı olan OHAL, açıkça millete karşıdır.
Sermayeye olağanüstü sömürü olanakları sağlayan, olağanüstü işsizlik, güvencesizlik ve hak gaspı yaratan OHAL derhal kaldırılmalıdır.
Adalet için, demokrasi için, barış için, kardeşlik için, insan hakları için, sendikal hak ve özgürlükler için OHAL düzenine son verilmelidir. OHAL’in kalkmasıyla beraber, eşitlikçi, özgürlükçü ve demokratik bir Anayasa için çalışmalar başlatılmalıdır.
Bu ülkede yaşayan 80 milyonun ihtiyacı OHAL değil, laik-demokratik-sosyal bir hukuk devletidir.
Bu duygu ve düşüncelerle hepinizi selamlıyor, “faşizme karşı omuz omuza” mücadeleye devam diyorum!
http://ift.tt/2mGQYKo
0 notes
cinaraslan · 2 years
Text
TARİHTE BUGÜN(20 TEMMUZ) 1402 - Ankara Savaşı: Osmanlı İmparatorluğu Sultanı Yıldırım Bayezid ile Büyük Timur İmparatorluğu Sultanı Timur arasında, Ankara'nın Çubuk Ovası'nda yapılan savaş, Timur'un zaferiyle sonuçlandı. 1916 - I. Dünya Savaşı: Rus askerleri Osmanlı İmparatorluğu'nun Gümüşhane kentini işgal etti. 1936 - Montrö Boğazlar Sözleşmesi imzalandı. 1964 - Vietnam Savaşı: Vietkong askeri birlikleri, Vietnam'ın güneyinde Mekong Deltası'ndaki Cái Bè Bölgesi'ne saldırdı: 11 Güney Vietnam'lı askeri personel ile 30'u çocuk 40 sivili öldürdü.
1 note · View note
mehmetkali · 7 years
Text
Türk Hava Yolları, İzmir’den Direkt Uçuşlara Başlıyor http://ift.tt/2rstEEn
Türk Hava Yolları, İzmir’den Direkt Uçuşlara Başlıyor
İzmir – Münih (MUC), İzmir – Hamburg (HAM), İzmir – Berlin (TXL) hatlarında icra edilecek karşılıklı seferler, haftada 2 frekans olarak planlanmış olup; İzmir – Münih seferleri 8 Temmuz 2017, İzmir – Hamburg seferleri 24 Haziran 2017, İzmir – Berlin seferleri ise, 2 Temmuz 2017 tarihi itibariyle düzenlenmeye başlayacaktır.
İzmir – Stuttgart (STR) ve İzmir – Kuveyt (KWI) seferleri, haftada 1 frekans olmak üzere yine karşılıklı düzenlenecek olup; İzmir – Stuttgart seferleri, 26 Haziran 2017, İzmir – Kuveyt seferleri ise, 30 Haziran 2017 tarihi itibariyle icra edilmeye başlayacaktır.
  İzmir – Münih (ADB-MUC) seferlerine ait tarifeli uçuş saatleri;
UÇUŞ NO. BAŞLANGIÇ TARİHİ BİTİŞ TARİHİ GÜNLER KALKIŞ VARIŞ TK 1642 07.07.2017 17.09.2017 Cuma, Pazar Münih 22:20 01:55 İzmir +1 TK 1643 08.07.2017 18.09.2017 Pazartesi, Cumartesi İzmir 04:45 06:30 Münih
  İzmir– Hamburg (ADB-HAM) seferlerine ait tarifeli uçuş saatleri;
UÇUŞ NO. BAŞLANGIÇ TARİHİ BİTİŞ TARİHİ GÜNLER KALKIŞ VARIŞ TK 1658 23.06.2017 17.09.2017 Cuma, Pazar Hamburg 22:15 02:25 İzmir +1 TK1659 24.06.2017 18.09.2017 Pazartesi, Cumartesi İzmir 04:00 06:25 Hamburg
  İzmir– Berlin (ADB-TXL) seferlerine ait tarifeli uçuş saatleri;
UÇUŞ NO. BAŞLANGIÇ TARİHİ BİTİŞ TARİHİ GÜNLER KALKIŞ VARIŞ TK 1732 01.07.2017 16.09.2017 Cumartesi Berlin 21:45 01:40 İzmir +1 TK 1732 03.07.2017 11.09.2017 Pazartesi Berlin 21:40 01:35 İzmir +1 TK 1733 02.07.2017 17.09.2017 Salı, Pazar İzmir 03:55 06:10 Berlin
  İzmir– Stuttgart (ADB-STR) seferlerine ait tarifeli uçuş saatleri;
UÇUŞ NO. BAŞLANGIÇ TARİHİ BİTİŞ TARİHİ GÜNLER KALKIŞ VARIŞ TK 1746 25.06.2017 17.09.2017 Pazar Stuttgart 22:10 02:00 İzmir +1 TK 1747 26.06.2017 18.09.2017 Pazartesi İzmir 04:00 06:25 Stuttgart
  İzmir– Kuveyt (ADB-KWI) seferlerine ait tarifeli uçuş saatleri;
UÇUŞ NO. BAŞLANGIÇ TARİHİ BİTİŞ TARİHİ GÜNLER KALKIŞ VARIŞ TK 1401 29.06.2017 05.10.2017 Perşembe Kuveyt 22:25 02:30 İzmir +1 TK 1402 30.06.2017 06.10.2017 Cuma İzmir 01:25 05:05 Kuveyt
 Tüm saatler lokaldir.
from Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri http://ift.tt/2s1WvfB via IFTTT
0 notes