Tumgik
#40 deli gömleği ve islam
yalnzardc · 10 months
Text
Despotizm : Bir birey veya sıkıca birbirine bağlı bir grup tarafından mutlak siyasi bir güç ile hükmeden, hiç bir yasal düzenleme veya bir organ tarafından kısıtlanamayan tek bir idari otoriteye sahip hükumet biçimidir.
Sosyal hayatta bulunduğu grupta baskın olan kendine göre bir disiplin ve katı kurallar yürüten ve bunların dışına çıkılması durumunda sert yaptırımlar uygulayan kişiye despot denir.
Dogmatizm : Her hangi bir iddiayı, önermeyi düşünce ve inancı hiç bir tartışma konusu yapmadan eleştiriye tabi tutmadan sadece duygulara, kişisel eğilimlere dayanmak sureti ile benimseme eğilimi.
Egoizm : kişinin kendini rahat hissedeceği ve mutlu olacağı yolları seçmesi, hayattaki felsefenin, benliğini memnun etme çabası olmasıdır.
Emperyalizm : Bir devletin kendi sınırları dışındaki başka halklar ve onlara ait topraklar üzerinde rıza almadan egemenlik kurması veya bu yöndeki politikası olarak tanımlanır.
Hedonizm : Hazcılık
Komünizm : Üretim araçlarının ortak mülkiyet üzerine kurulu, sınırsız, parasız ve devletsiz bir toplumsal düzen ve düzenin kurulmasını amaçlayan toplumsal siyasi ve ekonomik bir ideoloji ve harekettir.
Monarşi : Bir hükümdarın devlet başkanı olduğu yönetim biçimidir. bu hükümdar kral, şah , prens, imparator buna benzer isimlerle anılabilir.
Monarşi bir hükümdarın tek başına egemen olduğu yönetim biçimine denir.
Narsisizm : Kişinin kendine Aşık olma durumu.
Nasyonalizm : Irkçı milliyetçilik.
Nihilizm : Kelime anlamı olarak latince nihil (hiç) kökünden gelir. Geniş anlamda felsefi bir eğilim ve politik bir tavır olarak tanrının varlığını, toplumun geçerliliğini, bilginin imkan ve ahlak evrenselliğini reddeder.
Oryantalizm : E. Said'in tabiri ile Sömürgeciliğin keşif kolu. Oryantalizm'in tek amacı doğuyu tanımak değil onu bir nevi elde etmektir.
Radikalizm : Kelime manası köktenciliktir. Günümüzde her hangi bir düşüncede kökten davranma veya herhangi bir düşünceyi kökten yaşama manalarına gelir.
Rasyonalizm : Akılcılık olarak da adlandırılan, bilginin doğruluğunun duyum ve deneyimde değil düşüncede ve zihinde temellendirile bileceğeni öne süren felsefi görüş.
Sekülerizm : Sekülerlik dinin bireysel ve toplumsal plandaki karşılığıdır.
Septisizm : Etimolojik olarak şüphe etme, kuşkulanma gibi manalara gelmektedir.
Totalitarizm : Her şeyin devlet için olduğu devletin tüm bireylerin hayatı üzerinde hüküm sahibi olduğu yönetim şeklidir.
8 notes · View notes
kisacacobi-blog · 8 years
Text
SEMANTİK OTOBİOGRAFİ ( AKIL RUHSATI)
ÖNCE UYARI : Bu metin Allah’ın ilhamı ile; borç bildiğim düşünceleri eda etmek ve borç altında kalmaktan da yine O’na sığınmam adına hazırlanmış olup; fazlaca gizli ilim ve düşünceler zinciri içerir. Akıl ruhsatı sahiplerine; erken karar verme hastası olmadan okumalarını öneririm, erken hükme varır ya da zanna düşerseniz sizin için iyi olmaz... Merhaba ben insanlar tarafından deli gömleği giydirilmiş biriyim. 40 kere dediler oldum. İnsanlar bana deli demişlerdi, kendimde inandım zamanla ve kendime geldiğimde herşey için çok geçti… Beni takip edin. Uyumadan önce beni takip edin… Pazarı sel alır benim memleketimde; benim için balıklar kuştur artık kuşlar böcek… Biri gelir gözümü sorar neden öyle kaygan diye; ben cevap veririm; ecdadını diye… Tavukgöğsü yemeden önce bakarım slikonlu mu değil mi diye her zaman doğallıktan yanayımdır. Bazen halt yerine koymayacağım insanlar acır bana, halimden memnun olduğumu bilmez de… Allah boş duranı sevmez derim bazen; parmaklarımı sayarım geceleri, sabahları ters tarafımdan kalkarsam geri yatarım. Cesaretim kuvvetimle birleşirse Allah’u Ekbler nidalarıyla omuzlarda taşınırım; sağımdaki bir arkadaşım; ona silah işlemeyecek; solumdaki bir arkadaşım ise onu lanetleyen lanetlenecek şeklinde bağırdıkları bile olmuştur ancak ben kibire düşmemişimdir. Asıl amaç, tüm parçaları birleştirebilmek ve her zaman yeni parçalarla süsleyebilmektir ama bu benim elimde olmayan birşeydir, kendiğiliğinden olan bişeydir… Güzel hayaller güzeldir arkadaşlar ama onlara ulaşamama duygusu bizi soğutabilir, Allah ne verdiyse mantığı bizi daha güzel yaşatabilir, bu çalışmayı yazarken de aynı düşüncedeyim, ne verdiyse mantığı... Bazen isteyince olmayabiliyor, geri çekilip hayatı izlemeliyiz önce, o zaman oluruz farkında, beklediğinden de fazlasını veriyor hayat çok daha, beklemediğinde… Sizdeki dert ise, alın benden de aynı… Hayatımın en büyük hatası diye düşündüğüm çok hatam olmuştur, insanız ve günahkarız ancak bununla övünecek kadar günahkar olmadığımız sürece daha doğru insanız… Aman dostlar kalpler bozulmasın, kalpteki kilitler ancak secde ve zikirle düzelir, sakın benim kalbim temiz deyip; iyiyi göremeyip, karşıdakini yaralarsan ve onun kalbi temizse, lanetini kazanırsın. Zıtlıklar teoremini hatırlayın; insanlar ne yapalarsa aynılarıyla cezalandırılırlar bu dünyada… Kainatın döngü sistemini çözen ilk adam değilim benden önce çözen çok olmuş. Nasa hala bişeylere uğraşıyor. Ama öyle ama böyle veya şu ya da bu…  Ben uyarayım da sonra işim gücüm neden yolunda değil diye ağlama, vardır herşeyin bir sebebi ve tabi ki hakkıyla en iyi Allah bilir… SEMANTİK OTOBİOGRAFİ DENEMESİ Metehan Çermeli ben. 13 Mayıs 1990 tarihinde Ankara’da doğdum. Mehmet’ten olma Canan’dan doğmayım. Kardeşlerim sırasıyla Mervecan, Zeynepcan ve Alican. Alican rahmetli dedemin ismiydi. Ben doğduğum dönemde ağır hasta olduğundan ismini bana vericeklermiş fakat daha ölmediği için vazgeçmişler. Göbek adım Ali olsa da kendi ismimden de memnunum. ( göbek adı geleneğine de ayrı hastayım ama ne işe yarar bilmem) Unutmadan; diğer dedem Hayrettin’i de rahmetle anarım. Ankara’da doğup yetişmemizden sebep; nerelisin diye sorduklardında Ankara/Hacettepe deriz ancak kökenimiz Kars. Çermeli Kars Sarıkamış’a bağlı bir köy. Eskiden Erzurum’a bağlıydı. Gidip görmedik fakat ordan bir çerme(acı su,ılıca) deresi aktığı söylenir. Köyün diğer ismi Kayalıboğaz olmakla beraber Ermenice karşılığı çar,çöptür. Bir şehir efsanesine göre de Çerimolla(Molla Asker)’dan türediği de söylenir. Yaptığım araştırmalara binayen, Anadolu’ya gelen Türk Boyları ilk olarak bu derenin civarını yurt edinmiş. Bölgede her daim Türk, Kürt, Alevi ve Ermeni vatandaşlara sıkça rastlanmaktadır. Bu topraklarda yaşayan pek çok kişi gibi bende derin bir soy analizi yapamıyorum. Baskın genlerim Türk ve Kürt karışımı olmakla beraber Arap yahut Ermeni genlerini; eser oranda dahi olsa taşıyabileceğim aşikar durumdadır. Ayrıca ailemde sıkça “can” isminin geçmesi; Alevi miyim sorusunu getiriyor akıllara... İzah etmek gerekirse; atalarımızdan böyle bir bilgi almadık. Keza belirtmeliyim ki; Türkiye’de Alevi kimliğiyle ayrıştırılan vatandaşların da mezhebi Sunni’liktir. Alevilik; pir ve ilham kültürünü muhafaza etme gayesiyle yaşamaya devam eden bir kültür olup, yaşadığımız bu topralara özgü bir oluşumdur… Dolayısıyla kimliğim Türk, mezhebim; Sunniliktir. Ancak insanları din, dil, mezhep, ırk, özgür düşünce yâhut inanışlarına göre ayrıştıran, Hak yoluna darbe eden, huzursuzluk ihtiva ederek nema sağlayan her türlü fitne odağının da en azılı düşmanıyım. İnsanı insana düşman etmeye çalışan gafillere de yollarının cahim(cehennem) yolu olduğunu; altını çize çize anlatmak birincil vazifemdir. Artık insanlar Mehdi olduğumdan emin dereceye gelmiş olabilir. Mehdiyet hakkındaki düşüncelerimi de zamanı geldiğinde anlatacağım. Ancak bir kez daha uyarıyorum; böyle bir iddiam yoktur. Kuran bize defalarca derki; “Zan Hak’tan yana fayda vermez”. Başbuğ Atatürk’te Mehdi değildi ancak birçok şeyi bildi... Konumuza dönersek; İlm-i ledün ehli olduğum bir çok belge ve şahitler ile ispatlanmış durumdadır. Semalara vahyeden Rabb’imden aldığım ilham sonrasında birçok Pîr’in yardımı ile gerçeği görme şansına erdim… Cenâbı Hak Teâla çok şükür beni uyarıcı olarak görevlendirmiş olup, kanıtı ise; Saffat ve Necm surelerindeki misalleri ve kendilerine naklettiğim ayetler neticesinde; farklı zamanlarda farklı şahitler tarafından apaçık şekilde noksansız yaşanmış olması ve zikrimizden döndüklerinde ise azabın kendilerini aynı dakika içinde bulmasıdır.  Bu da yaşadıklarımın tarihsel sayılacağı gerekçesiyle daha önce denenmemiş “Semantik Otobiografi” denemesiyle sizlere aktarmam ihtiyacını doğurmuştur. Allah’ın bana “şerefli bir anı” bıraktığı; şahitler ve şahsım tarafından ayyuka çıkmıştır. (anı kelimesi Kuran’da ad,nam anlamlarıda taşır) İslam gibi Semantik(Anlambilimsel) bir din mensubu olduğum için beyanlarım anamın ak sütü gibi doğrudur. Başta ülkemize, tüm semantik din mensuplarına, mezhep öncülerine, alt kimlik olarak ayrıştırılan her bireye; Asrın İmamı hatta Mollası olduğumu beyan ederim. Günahlarımla beni yargılamaya çalışacak olanlara da; meleklerin şefaatçim olacağını bilmelerini isterim. Utanmanın çıplaklıkla, sayılı defa olsa bile alkol içmekle bir ilgisi olmayacağını, utanılması gereken durumun; fakir fukaranın, yetimin ve daha birçok vatandaşın hakkını gasp etmek olduğunu bildirmek görevimdir. Yavşak birinden kahraman çıkmayacağına ben de katılıyorum. Ancak şuna da katılıyorum: “İnsanlar zanları(iyiyi görememe) yüzünden aynı şekilde cezalandırılacaklar.” Ol deyince olduran, kalpleri aşk ile dolduran, herşeyi hakkıyla en iyi bilen ve her şeye gücü yetenin Allah olduğunu hatırlatarak; insanların zannına göre yavşak birini keşfedip; kahraman yapabileceğini belirtmeyi borç bilirim. Borç altında kalmaktan da Allah’a sığınırım. Sizlerden özür dilerim ama Allah’ın başta Hak sıfatına küfür ederek milleti kerizleyen gafillere küfür etmemek en büyük adaletsizlik olurdu. Ve biline; gafillerin sıfatına yakışacak daha nice küfürlerim var… Vatana millete hayırlı olsun. Cenabı Allah dergahı uhuviyetinde şimdiden kabul ve karin eylesin…
0 notes