Tumgik
#Haldun Dormen
kaan51 · 27 days
Text
10 notes · View notes
duyturkiye · 12 days
Text
0 notes
pazaryerigundem · 2 months
Text
35. Uluslararası Şile Bezi Kültür ve Sanat Festivaline geri sayım başladı
https://pazaryerigundem.com/haber/182393/35-uluslararasi-sile-bezi-kultur-ve-sanat-festivaline-geri-sayim-basladi/
35. Uluslararası Şile Bezi Kültür ve Sanat Festivaline geri sayım başladı
Tumblr media
Türkiye’nin en eski festivallerinden biri olan Uluslararası Şile Bezi Kültür ve Sanat Festivali, yeni enerjisi ve içeriğiyle İstanbul’un doğası, Şile bezi, deniz feneri ve palamutuyla meşhur sahil İlçesi Şile’de 29 Temmuz – 11 Ağustos tarihleri arasında düzenleniyor!
Nurcan KIRCALI / İSTANBUL (İGFA) – Adını, yıllardır yörenin ekonomisinin ve sanatının alt yapısını oluşturan coğrafi işaretli ürünü Şile Bezi’nden alan Uluslararası Şile Bezi Kültür ve Sanat Festivali, 1984 yılından bu yana devam eden, Türkiye’nin en eski festivallerinden biri olarak bilinmekte.
Tumblr media
35 yıldır devam eden festival, Şile’nin değerlerini, kültürünü, kültürel mirasını korumayı ve tanıtmayı amaçlıyor. Yerel halkın hem ekonomik hem de sosyal yaşamını zenginleştirmesine katkı sağlayan Uluslararası Şile Bezi Kültür ve Sanat Festivali aynı zamanda Şile’nin ticari ve turizm potansiyelini artırarak bölgeye canlılık kazandırmayı hedefiliyor.
Hem yerel hem de uluslararası düzeyde katılımcıları ağırlayan festival, yerel geleneklerin ve el sanatlarının korunmasını, toplumsal farkındalığın artmasını ve yeni kültürel ifadelere olanak sağlamayı hedefleniyor.
Şile Belediyesi tarafından bu yıl 35. kez düzenlenecek olan Uluslararası Şile Bezi Kültür ve Sanat Festivali, 29Temmuz – 11 Ağustos 2024 tarihleri arasında Şile’nin eşsiz atmosferinde katılımcılarını ağırlayacak. Şile’nin farklı noktalarında ve Ağva’da gerçekleşecek festival Haldun Dormen, Müjdat Gezen, Mustafa Alabora ve Cemil İpekçi gibi Şile sevdalısı ustaların söyleşileri; “Bir Baba Hamlet” oyunu; Sıla, Melek Mosso, Can Bonomo, Buray, BaBa ZuLa, Volkan Konak, Sena Şener, Atiye, Gazapizm, Zeynep Bakşi Karadağ, Erdal Erzincanlı ve Ece Dağıstan & Jamal Aliyev konserleri; uluslararası dans gruplarının gösterileri; Şile Bezi defileleri; sergiler; atölyeler gibi birçok etkinlikten oluşan renkli bir program sunacak.
‘BU YIL FESTİVALİMİZ İLÇEMİZİN HER NOKTASINDA ÇEŞİTLİ ETKİNLİKLERLE GERÇEKLEŞECEK’
Şile Belediye Başkanı Özgür Kabadayı; “Tekstilde Ülkemizin tek Coğrafi İşaretli ürün olan Kültürel Değerimiz Şile Bezimize sahip çıkmak ve onu yaşatmak için düzenlenen ve 35.yılında bu onurlu görevi bize veren Şile halkına öncelikle teşekkür ediyorum. Bizler 35.Uluslararası Şile Bezi Kültür ve Sanat Festivalimizi bu yıl klasik formatından çıkarttık ve ilçemizin her noktasında çeşitli etkinliklerle süsledik.
Şile Bezi büyüklerimizin el emeği göz nuru olan çatlak kahvesinde, hanım göbeğine, Atatürk Yolu gibi onlarca iğne oyası olarak yapılan işlemelere sahiptir. Ayrıca Şile Bezi, el tezgahlarında, pamuk ipliğinden dokunan, tamamen Şile’ye özgü bir bezdir. Şile’ye özgü otantik özelliği ona bu adın verilmesini sağlamıştır. Şile Bezi’nden çeşitli giysiler üretilmektedir. Vücut terini emme özelliğinden dolayı sağlıklı bir üründür. Şile Bezi rahat, hafif, ucuz, ter emici, sağlıklı doğal bir giysi olma özelliğiyle geniş kullanım alanı bulunmaktadır. Ayrıca kültürel ve sanatsal motif ve işlemelerle süsleme ve aksesuar olarak da kullanım alanı geniş bir üründür. İlk zamanlarda keten ipliğinden yapılan Şile Bezi taleplerin artmasıyla zamanımızda pamuk ipliği ve makineyle de dokuması yapılmaktadır. Özgün şile bezinin ipliği 20 numara kıvırcık iplikle yapılmaktadır.
Ninelerimizin, annelerimizin yıllar yılı uzun uğraşlardan sonra el tezgahlarında ürettikleri Şile bezi, çoğu ailenin geçim kaynağı olmuştur. Tarihin altın sayfalarına Şile adını altın harflerle yazdıran Şile bezi, günümüzde varlığını zor şartlarda fabrikalarda dokunarak sürdürmeye çalışıyor. Şile bezi dokuyan el tezgahları bir bir ortadan kaybolmuştur. Yakın tarihimizde Şile’nin Bozgaca köyüne kurulan dokuma fabrikası yine ekonomik nedenden varlığını sürdürememiştir. Eski Şile evleri birbirinden güzel ahşaptan imal edilirken, giriş katları toprak zeminli çeşitli kullanımlar için boş bırakılırdı. Yaz aylarında alt katlar serin olduğu için kına geceleri, düğün eğlenceleri tertiplendiği gibi, Şile bezi dokuyan el tezgahlarının faaliyet gösterdikleri mekanlar olmuştur. 
1955 yılında yıkılan Nalbant Şaziye hanımın 2 katlı ahşap evinin toprak zemininde aynı anda çalışabilen ahçı Rükke teyze, Nalbant Emine teyze, Kalpakçı Ayşe teyzelerin Şile bezi el tezgahları çalışmaları sürdürebiliyordu. Dostluğun, komşuluğun en iyi örneklerini yıllar yılı aynı çatı altında, toprak zeminde bez dokuyarak göstermişlerdir. 150 yılı aşkın süredir insanların geçim kaynağı olan Şile bezinin fabrikasyon üretilmesi bile, biz Şile’lilere, Şile’ye gönül verenlere mutluluk veriyor. Şile bezi ile nice uzun içice yaşamlara. Bilindiği gibi Şile bezinin özü pamuklu ipliktir. 35. Uluslararası Şile Bezi Kültür ve Sanat Festivaline tüm vatandaşlarımız davetlidir” şeklinde konuştu. 
PROGRAM
29 Temmuz Pazartesi
19.30-20.30    Festival Açılış Korteji (Belediye Meydanı, Üsküdar Caddesi, Kent Meydanı,
Değirmen Festival Alanı)
20.30              Açılış Konuşmaları / Festival Alanı
21.00              Uluslararası Dans Grubu Gösterisi / Festival Alanı
21.00              Konser: Buray / Festival Alanı
30 Temmuz Salı
17.00              Burhan Reşid Çekiç Koleksiyonu Sergisi Açılışı / Tahlisiye Binası
17.30              Şile Bezi ve Tahlisiye Malzemeleri Sergisi Açılışı / Kayıkhane
19.00              Şile Müzik Okulu Konseri / Kent Meydanı
20.15              Pınar Ataer Şile Bezi Ritüel Dans Gösterisi / Festival Alanı
21.00              Konser: Baba Zula / Festival Alanı
22.30              Konser: Sena Şener / Festival Alanı
31 Temmuz Çarşamba
18.00              İsmek Şile Bezi Sergisi Açılışı ve İsmek Trio Müzik Dinletisi / Şile Feneri
18.30              İsmek Defile / Üsküdar Caddesi
21.00              Uluslararası Dans Grubu Gösterisi / Festival Alanı
22.00              Konser: Can Bonomo / Festival Alanı
1 Ağustos Perşembe                      
18.00             Şile Bezi Dokuma Ritüeli / Kumbaba Oteli
20.00             Uluslararası Dans Grubu Gösterisi / Festival Alanı
21.00             Konser: Zeynep Bakşi Karadağ / Festival Alanı
22.00             Konser: Erdal Erzincan / Festival Alanı
2 Ağustos Cuma
19.45            İsmet Ay Anısına Söyleşi – Mustafa Alabora, Müjdat Gezen, Haldun Dormen /
Amfi Tiyatro
20.45            Tiyatro: “Bir Baba Hamlet” / Amfi Tiyatro
22.00            Konser: Volkan Konak / Festival Alanı
3 Ağustos Cumartesi
19.30            Konser: Ece Dağıstan & Jamal Aliyev / İBB Kültür Merkezi
21.00            Uluslararası Dans Grubu Gösterisi
22.00            Konser: Gazapizm / Festival Alanı
4 Ağustos Pazar
19.00            Cemil İpekçi Söyleşisi – Moderatör: Mutlu Ulusoy / Festival Alanı
20.30            Ağva Collection Defile / Festival Alanı
22.00            Konser: Sıla / Festival Alanı
10 Ağustos Cumartesi
22.00            Konser: Atiye / Ağva
11 Ağustos Pazar
22.00            Konser: Melek Mosso / Ağva
Tumblr media
BU Haber İGF HABER AJANSI tarafından servis edilmiştir.
0 notes
sektorellfirmalar · 10 months
Link
0 notes
magazinxhaberler · 1 year
Text
25. Afife Tiyatro Ödülleri sahiplerini buldu
Tumblr media
Bu yıl 25'inci kez düzenlenen "Yapı Kredi Afife Tiyatro Ödülleri" törenle sahiplerine verildi. Haliç Kongre Merkezi'nde gerçekleşen ödül töreninde sunuculuğu Ayşecan Tatari ve Edip Tepeli üstlendi. "25. Yapı Kredi Afife Tiyatro Ödülleri"nde, "Yılın En Başarılı Oyunu" kategorisinde kazanan "1984" oldu. "Yılın En Başarılı Yönetmeni" kategorisinde ise "aynı oyunla Murat Daltaban ödülün sahibi oldu. "Yılın En Başarılı Kadın Oyuncusu" kategorisinde ödül, "Aşkın En Kısa Gecesi" oyunuyla Özlem Zeynep Dinsel'e verildi. "Yılın En Başarılı Erkek Oyuncusu" ödülüne ise "III. Richard: Niçin Yaptım"la Hakan Gerçek layık görüldü. Gecede "Yardımcı Kadın Oyuncu" ödülünü "Fosforlu Cevriye" oyunuyla Binnur Şerbetçioğlu, "Yardımcı Erkek Oyuncu" ödülünü "Çember'in Anası" ile Tolga İskit, "Sahne Tasarımı" ödülünü "1984" oyunuyla Burat Etöz ve Cem Yılmazer, "Giysi Tasarımı" ödülünü "Tartuffe" oyunuyla Eylül Gürcan, "Sahne Müziği" ödülünü "Fosforlu Cevriye" oyunuyla Oğuzhan Balcı, "Genç Kuşak Sanatçısı" ödülünü "Talihsiz Çocuk Parkı Yaralanmaları" oyunuyla Yunus Eski, "Işık Tasarımı" ödülünü "1984" adlı oyunla Cem Yılmazer, "Hareket Düzeni (koreografisi)" ödülünü ise "Fosforlu Cevriye" oyunuyla Maral Ceranoğlu aldı. ÖZEL ÖDÜLLER SAHİPLERİNE TAKDİM EDİLDİ Yapı Kredi Özel Ödülü'nün sahibi oyuncu Merve Dizdar'a ödülü usta oyuncu Zihni Göktay verdi. Dizdar, ödül konuşmasında jüri üyelerine teşekkür ederek, "Oyun bitince perde kapanır, beraberce oynamaya devam edeceğimize inanıyorum ve sizleri çok seviyorum." dedi. Haldun Dormen Özel Ödülü'nün sahibi "1923 Müzikali" ekibinin ödülünü ise Haldun Dormen ve Kerem Alışık birlikte verdi. Gecede Muhsin Ertuğrul Özel Ödülü Prof. Dr. Cevat Çapan'a, Cevat Fehmi Başkut Özel Ödülü ise "Güzel Son" isimli oyunuyla Hakan Tabakan'a takdim edildi. Magazine X Haberler Read the full article
0 notes
dakikamagazin · 1 year
Link
Popstar'ın unutulmaz yarışmacısı Firdevs, son haliyle dikkat çekti
0 notes
shahananasrin-blog · 1 year
Link
[ad_1] Türkiye Cumhuriyeti’nin “tapu senedi” Lozan Barış Antlaşması’nın imzalanmasının üzerinden 100 yıl geçti. Gazetemizin yazarı, şair Ataol Behramoğlu’nun 1970’li yıllarda kaleme aldığı “Lozan” oyunu, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin düzenlediği kutlamalar kapsamında yeniden sahnede hayat buluyor. Oyun, yarın Sahne Tozu Tiyatrosu Haldun Dormen Sahnesi’nde saat 21.00’de prömiyer yapacak. Oyunun yönetmen koltuğunda Haluk Işık oturuyor. Oyun, Osmanlı İmparatorluğu’ndan Kurtuluş Savaşı ve Lozan Antlaşması’na uzanan tarihsel süreci anlatıyor. İki perdelik müzikal oyunun müzikleri ise Timur Selçuk’a ait. Prömiyerin ardından oyun İzmir’deki çeşitli salonlarda temmuz ve ağustos aylarında ücretsiz olarak 9 kez daha sahnelenecek.‘HEDEF CUMHURİYETİN BÜTÜNÜ’Uzun zamandır siyasal İslamcıların itibarsızlaştırmaya çalıştığı, hakkında şehir efsaneleri uydurduğu Lozan Antlaşması’yla ilgili hafızaları tazeleyecek oyunu Ataol Behramoğlu ve Haluk Işık’la konuştuk. Behramoğlu, tüm bu itibarsızlaştırma çabalarıyla ilgili “Bu çaba aslında Türkiye Cumhuriyeti’nin bütününe, Mustafa Kemal Atatürk’e, Kurtuluş Savaşımıza yöneliktir. Lozan’ı bütün bunların ‘zayıf karnı’ olarak görüp onu daha çok hedef tahtasına koyuyorlar. Aslında Lozan Antlaşması, Kurtuluş Savaşımızdaki kazanımlarımızın onaylanma savaşımıdır. Bu savaşım esas olarak kazanılmıştır. Devam ederse nerelere ulaşacağı belirsiz savaşın sona ermesi ve bugün sahip olduğumuz sınırların saptanması bu anlaşmayla yasal hükme bağlanmıştır. Lozan’ı hedef tahtasına koyanların o yılların Meclis tutanaklarını, bizde ve dünyada bu konuda yazılanların hiç değilse bir bölümünü okumalarını öneririm. Ben elimden geldiğince yapmaya çalıştım bunu” diye konuştu.  (Haluk Işık & Ataol Behramoğlu)‘ŞAŞIRTACAK, DUYGULANDIRACAK’Oyunun geçmiş ve bugünkü haliyle ilgili bilgi veren Behramoğlu, “Oyunu 1970’lerde yazmıştım. O metinde belgesellik ağır basıyordu. Buna karşın değerli tiyatro sanatçısı Metin Belgin’in ustaca yorumuyla o günlerdeki sevgili oyuncu arkadaşlarımızın çabalarıyla Antalya Devlet Tiyatrosu’nda başarıyla sahnelenmişti. Geçen yaz üzerinde tekrar çalışarak belgeselliği elden geldiğince azalttım. Sahnedeki sonucu açıkçası ben de çok merak ediyorum. Değerli yazar-yönetmen arkadaşım Haluk Işık’ın ara sıra verdiği ipuçları açıkçası çok heyecanlandırıyor beni. İzleyiciyi de beni de şaşırtacak, duygulandıracak, düşündürecek bir olağanüstü sahne başarısıyla karşılaşacağımızı hissediyorum. 100. Yıl Marşımdan sonra bu kez 100. yılında Lozan’ı selamlayacak olmak beni çok sevindiriyor. Oyunun bütün ülkede ve ülke dışında turnelere çıkmasını diliyor ve bunu kuvvetle ümit ediyorum” dedi. ‘SOSYAL VE TARİHSEL SORUMLULUK PROJESİ’Yönetmen Haluk Işık, “Lozan” oyunun önemini Ataol Behramoğlu’nun ölümsüz “Yaşadıklarımdan öğrendiğim bir şey var” dizesine dayandırarak “Yaşadıklarımızdan öğreneceğimiz çok şey var” diyor. Nasıl bir oyun ortaya çıkarmak istediğini ve ne konuda zorlandığını anlatan Işık, “Öncelikle dramatik haz ya da seyir keyfi verirken işlediği konuya dair merakı, bilgilenme gereksinimini açığa çıkaran ve bu ülkenin sonrasına dair kaygı, saygı ve beklentileri kışkırtan bir ‘oyun’ olmasını istedim. Kuşkusuz bir tarih konferansı ya da semineri vermiyor, konuyu sanatsal bir düzlemde ve tiyatronun anlatım olanaklarıyla işlemeye çalışıyoruz. Behramoğlu’nun büyük araştırmasının sonuçlarıyla ve usta kalemiyle oluşturulmuş dramatik yapı, elbette belgesel nitelikler kadar yazarımızın özgün yaklaşım ve irdelemelerine sahip. Osmanlı döneminden başlayarak 24 Temmuz 1923’te Lozan Barış Antlaşması’nın imzalanmasına kadar olan dönemi işleyen yapıyı, Ataol ağabeyimin bana duyduğu güven ve hoşgörüden de cesaret alarak insani öykülerle boyutlandırmaya, daha izlenir kılmaya çalıştım. Oyunda türler arası gidip gelen estetik bir yolculuk yapıyoruz. Başlıca duraklarımız grotesk, dramatik, epik, müzikal, belgesel tiyatro, tragedya, komedya... Kısaca bu olağanüstü sanatın, hemen tüm anlatım olanaklarından yararlanmaya çalıştım... Oyunumuz, Başkan Tunç Soyer’in öngörüsüyle, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin Sahne Tozu Tiyatrosu yapımcılığında gerçekleştirdiği ‘sosyal ve tarihsel sorumluluk’ projesidir. Harika bir ekiple, meslek yaşamımı onurlandıran bir deneyim yaşadım. Umarım ve dilerim ki elde edeceğimiz sonuç, Cumhuriyetimizin ve onun ‘tapu belgesi’ olarak nitelenen Lozan Barış Antlaşması’nın 100. yılında, bize yakışır bir saygı duruşu olsun” ifadelerini kullandı. [ad_2]
0 notes
gazetehaberi · 2 years
Text
Atatürk Kültür Merkezi Haldun Dormen imzalı ‘Karmakarışık’ı tiyatroseverlerle buluşturuyor
0 notes
yesilcam1replik · 6 years
Text
Tumblr media
Hüdaverdi Pırtık - Önder Tekin & Haldun Dormen ( 1971 )
15 notes · View notes
altinovaguncel · 2 years
Text
Yeşilçam'ın örnek oyuncusu: Ayhan Işık
Yeşilçam’ın örnek oyuncusu: Ayhan Işık
Siyah beyaz Yeşilçam filmlerinin “Taçsız Kral”ı, oyuncu, yapımcı, yönetmen, senarist, ses sanatçısı ve ressam Ayhan Işık, kısa yaşamına sığdırdığı onlarca filmle, Türk insanının kalbindeki yerini koruyor. “Sezercik”, “Acı Hayat”, “Küçük Hanım”, “Otobüs Yolcuları”, “Üç Tekerlekli Bisiklet” ve “Kanun Namına” adlı yapımların da aralarında bulunduğu çok sayıda filmde başrol oynayan Ayhan Işık,…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
albay34-blog · 3 years
Text
 ‘Hey Gidi Yıllar’ kitabı Türkiye’nin yakın tarihine ışık tutuyor
28 isim 28 hikâye!  ‘Hey Gidi Yıllar’ kitabı Türkiye’nin yakın tarihine ışık tutuyor  Hürriyet Kitap, arşiv niteliğindeki yayınlarına Zeynep Bilgehan’ın imzasını taşıyan ‘Hey Gidi Yıllar’ kitabıyla devam ediyor. Her biri alanının zirvesinde olan 28 ismin söyleşisini zenginleştiren arşiv niteliğindeki fotoğraflarla bir Türkiye panoraması sizi bekliyor. 
28 isim 28 hikâye!  ‘Hey Gidi Yıllar’ kitabı Türkiye’nin yakın tarihine ışık tutuyor  Hürriyet Kitap, arşiv niteliğindeki yayınlarına Zeynep Bilgehan’ın imzasını taşıyan ‘Hey Gidi Yıllar’ kitabıyla devam ediyor. Her biri alanının zirvesinde olan 28 ismin söyleşisini zenginleştiren arşiv niteliğindeki fotoğraflarla bir Türkiye panoraması sizi bekliyor.  Zeynep Bilgehan’ın imzasıyla Hürriyet’te…
Tumblr media
View On WordPress
1 note · View note
cukurdizi · 6 years
Photo
Tumblr media
2 notes · View notes
the34mag · 8 years
Photo
Tumblr media
"Hadi Öldürsene Canikom" MOİ Sahne’de
Aziz Nesin’in yazdığı ve Haldun Dormen’in yönettiği en sevilen komedi klasiklerinden ‘Hadi Öldürsene Canikom’ MOİ Sahne’de izleyiciyle buluşuyor.
Mall of İstanbul’da bulunan İstanbul’un en renkli sahnesi MOİ Sahne kahkaha dolu bir oyunu daha tiyatroseverlere sunuyor. Türk Edebiyatı’nın önemli isimlerinden Aziz Nesin’in kaleme aldığı ve duayen isim Haldun Dormen’in yönettiği ‘Hadi Öldürsene Canikom’ 16 Ocak 2017 Pazartesi günü saat 20.30’da sahnelenecek.
Oyunda usta isimler Dilek Türker, Ayberk Attila, Tiraje Başaran rol alıyor. İnsan, sevgi ve paylaşım üzerine yazılan eserde, bir apartmanın zemin katında yaşayan dul ve yaşlı iki kadının trajikomik hikayesi anlatılıyor. 1970’lerde yazılmış eser Aziz Nesin’in güçlü mizahı ile günümüz insanının yalnızlık ve sevgisizlik sorunu üzerine gülerken düşündürüyor.
Oyunun biletleri MOİ Sahne gişesinden ve Biletix.com’dan temin edilebiliyor. MOİ Sahne’deki diğer oyunlar ve tüm etkinlikler hakkında detaylı bilgi Moisahne.com’dan alınabiliyor.
1 note · View note
ziyapasa-01 · 3 years
Text
Suna Pekuysal’ın sırtının kamburlaşmasıyla ilgili çok hoş bir anekdotu vardır...
Bir gün büyük bir markette alışveriş ederken güler yüzlü bir hanım yanına yaklaşmış ve;
"Suna Hanım, sizi Lüküs Hayat'ta seyrettim ve bayıldım.
Zaten eskiden beri size hayranım" demiş.
Arkasından da en münasebetsiz bir biçimde,
"Niye hep böyle eğik duruyorsunuz?" diye abuk sabuk bir soru sormuş.
Suna Pekuysal hiç düşünmeden:
"Size olan sonsuz saygımdan efendim" diye yapıştırmış yanıtını...
(Haldun Dormen)
Tumblr media
40 notes · View notes
schonheitdesmonats · 3 years
Text
Tumblr media Tumblr media
Ben eccik birazcık Haldun Dormen hayranıyım. Kemeraltında çok karşılaşmışlığımız, selamlaşmamız var. Öyle ünlü münlü ayağına da değil. Zaten o adamın içtenliğine öyle salak salak ezilip büzülmeniz mümkün değil, inanılmaz samimi. Neyse. Mecidiyeköy’de sahnesi vardı. Gidelim dedik. Ben nasıl mutluyum. Tabi tam bakmamışız yönetmeniymiş oyunun. Yaşı itibari ile oyunda bulunması çok zor. Dışarda yürürken bile destek şart olabiliyordu son gördüğümde. O da kaç yıl öncesi..
Oyunu sevdik mi sevdik, ince ayarı vermiş bazı yerlerde. Çok şaşırdım nasıl kaldırmamışlar?! Güzel vakit geçirdik. Çokta yorulduk.
Yine ve yine her zaman ki gibi şımardım. Ordan oraya zıpzıp dolanıp durdum, serseri de ayak uydurdu. Biz birlikte çocuk gibi olabiliyoruz. Rezil mi olduk, ne derler ne düşünürler, şu hareketi yapsam soğur mu gibi kaygılarımız hiç olmadı. O yüzden de özgürce hareket edebiliyoruz. Dilerim siz de öyle insanları taşırsınız hayatınıza. Ciddi anlamda lüksmüş özgür olabilmek. Dilerim hayatınıza kısıt değil, renk katan insanlarla mutlu olursunuz.
Ben çok mutluyum arkadaşlar.
10 notes · View notes
baybaykus · 3 years
Text
Suna Pekuysal’ın sırtının kamburlaşmasıyla ilgili çok hoş bir anekdotu vardır...
Bir gün büyük bir markette alışveriş ederken güler yüzlü bir hanım yanına yaklaşmış ve;
"Suna Hanım, sizi Lüküs Hayat'ta seyrettim ve bayıldım.
Zaten eskiden beri size hayranım" demiş.
Arkasından da en münasebetsiz bir biçimde,
"Niye hep böyle eğik duruyorsunuz?" diye abuk sabuk bir soru sormuş.
Suna Pekuysal hiç düşünmeden:
"Size olan sonsuz saygımdan efendim" diye yapıştırmış yanıtını..
(Haldun Dormen)
1 note · View note