Tumgik
#Salâhaddin Enis
birparagraf · 13 years
Text
Zaniyeler
Uzun süredir baskısı yoktu bu ölümsüz eserin. İlk yazıldığı yıllarda da (1922) hem yazarı hem de eser birileri tarafından kenarlara itilmişti. Behçet Necatigil buna gerekçe olarak, romandaki kişilerin (Yahya Cemal - Yahya Kemal, Camil Tahir - Celâl Sahir, Rifat Melik - İzzet Melih) gerçek kişilere açıkça gönderme olmasına bağlıyordu, ki doğrudur. Salâhaddin Enis, Zaniyeler isimli romanında Birinci Dünya Savaşı yıllarının İstanbul’unu, o dönemin yozlaşmışlığını anlatıyor tüm ‘naturalist’ anlayışıyla. Zengin biriyle evlenip Konya’ya yerleşen Fitnat, birkaç aylığına teyzesinin yanına İstanbul’a döner. Şişli’de teyzesinin ‘savaş zenginleri’yle yaşadığı sefih hayata katılır. Bir doktorun metresi olur ve ona para yetiştiremeyen bu adam hapse girer, sonraki aşkı kumar yüzünden iflas eder. Fitnat’ın bunu yapma sebebi, sosyete insanlarına duyduğu derin intikam duygusundan kaynaklanmaktadır. Ancak onun bu yaşantısı, anne ve babasını da günden güne tüketir. Dönemin anlatıldığı birçok kitapta, Nişantaşı-Şişli bozulmanın, eski İstanbul muhiti ise saflığın sembolüdür. Salâhaddin Enis’in romanında da bu sembolizm karşımıza çıkarken, dönemin anlatıldığı romanlar içindebir doruk noktasıdır. Yakında ‘dizi’ olur mu bilinmez ama, diziye uyarlanmadan okumak gerek.
[Zaniyeler / Salâhaddin Enis / İletişim Yayınları / Roman]
52 notes · View notes