teknolojikbilgi-blog

[teknolojikbilgi-blog]

Bitcoin Konferansında Bitcoin Ödemesi Kabul Edilmedi!

Bitcoin konferansı bile bitcoin ödemeleriyle başa çıkamadı.

  Kuzey Amerikada’ki bir bitcoin konferansının bilet sitesinde -biletlerin 1.000$ dan satıldığı- internette yaşanılan tıkanıklıklar ve yavaşlamalar sebebiyle bitcoin ile ödeme kabul edilemeyeceği açıklandı.

Açık olmak gerekirse , bitcoin için işlem ücreti oldukça fazla. Fiyat sürekli dalgalanıyor , fakat geçen ay sabitlendi ve ortalama 55$’a ulaştı. Bu hafta ise 30$’a yaklaştı. Bitcoin.com’un raporuna göre , hızlı ve kolay bir işlem sistemi olmadığı için bitcoin ödemeleri yapan ticari kuruluşların sayısı azalıyor.

Ayrıca bitcoin bir işlem coini değil.  Daha çok ne kadar biriktirdiğinizle alakalı bir şey. Bitcoine sanal bir cüzdan içindeki dolar gibi davranmak yerine daha çok mal varlığı gibi görmeliyiz .

Hala bitcoine yaklaşım pek iyi değil. Bitcoinin ve diğer kripto para birimlerinin bu gibi kısıtlamaları bitcoinin bir ana para birimi olma yolunda ki sıkıntılarıyla bizi yüzleştiriyor.

İşte yaşanan olayla ilgili bazı tweetler;

NOT THE ONION: Miami Bitcoin Conference Stops Accepting Bitcoin Due to Fees and Congestion https://t.co/jmF5g9qfne

— Quoth the Raven (@QTRResearch) January 10, 2018

Şaka değil : Miami bitcoin konferansı yüksek işletim ücreti ve tıkanıklık sebebiyle bitcoin ödemesini reddetti.

Yes we’re doing so well when even the most renowned Bitcoin conference can’t accept Bitcoin anymore because of high fees 😒

— Graham (@g_r_a_h_a_m_p) January 10, 2018

Evet çok iyi. En ünlü bitcoin konferansı bile yüksek işletim ücreti sebebiyle bitcoin ödemesini kabul etmiyor.

Bitcoin konferası yetkililerinden gelen açıklama ise şu şekilde ;

Yaşanan tıkanıklıklar ve bazı diğer problemler sebebiyle bitcoin ödemesi almayı kapattık. Konferanslarımız için bitcoin ödemesini her zaman kabul ettik ve edeceğiz. Ancak sistemde yaşanan ufak arızalar sebebiyle bu konferansımızda bitcoin ile ödeme yapılmasını kapattık.

Bitcoin Konferansında Bitcoin Ödemesi Kabul Edilmedi!

[teknolojikbilgi-blog]

WhatsApp'ın Güvenlik Açığı

Almanya Bochum’da ki Ruhr Üniversitesinden kriptografi ile ilgilenen bir grup WhatsApp’ın çok övülen end-to-end ecryption yönteminde bir güvenlik açığı bulduklarını söylediler.

Yapılan açıklamaya göre WhatsApp serverlarını kontrol eden herhangi biri , şirket çalışanları da dahil , herhangi bir gruba grup üyelerinin bilgisi dışında bir üye ekleyebilirler.

Gizli gruplara sadece adminler üye ekleyebilir. Fakat araştırmacıların bulduğuna göre , server üzerinde yetkisi olan herhangi biri kimlik doğrulama sistemini kandırabilir , kendilerini sisteme grubun bir üyesiymiş gibi gösterip dışarıdan konuşmalara erişebilir. Bu güvenlik açığı da doğal olarak akıllara şunu getiriyor , WhatsApp’a erişim kazanmak isteyen bir hacker grubu veya WhatsApp’ a bilgi vermesi konusunda baskı uygulayan herhangi bir hükümet hedefine ulaşabilir.

Daha da kötüsü bu gruba gizlice sızıp kendini admin yapmış kişi yani server üzerinde kontrolü bulunan kişi , gruba yeni üye eklediğinde gelen yeni üye eklenildi mesajını da göstertmeyebilir.

Wired araştırmacıların bulgularını WhatsApp sözcüsü ile doğruladı. Facebook’a ait olan şirket sunucu güvenliği sorununu kabul ederken , basın sözcüsü gruba yeni bir üye eklenildi mesajının bloke edilebileceği ve gizleneceği iddaasını yalanladı.

WhatsApp sözcüsü verdiği röportajda “Soruna oldukça dikkatli yaklaşıyoruz.” sözlerini kullandı. Var olan üyeler yeni bir üye eklendiğinde bundan haberdar olabilirler. Grup mesajları gizli bir kullanıcıya gönderilemez.Kullanıcılarımızın gizliliği ve güvenliği WhatsApp için oldukça önemli.Bu yüzden çok az bilgi toplarız ve WhatsApp mesajlarını uçtan uca şifreleriz.”

“Eğer iki grup veya kuruluş için uçtan uca şifreleme yöntemi varsa bunun anlamı yeni üye eklemeye karşı korunma gerekir demektir.”araştırmacı Paul Rösler.

blogyazılım olarak Whatsapp’ın bizden sakladığı bu güvenlik açığının çok ciddi sonuçlara yol açabileceğini düşünüyoruz. Siz de fikirlerinizi yorumlarda belirtebilirsiniz.

WhatsApp'ın Güvenlik Açığı

[teknolojikbilgi-blog]

DWQA Ask Question

You do not have permission to submit a question

DWQA Ask Question

[teknolojikbilgi-blog]

DWQA Questions

Filter:AllOpenResolvedClosedUnansweredMy questionsMy subscribesSort byViewsAnswersVotes

You do not have permission to view questions

DWQA Questions

[teknolojikbilgi-blog]

Sony'nin Robot Köpeği Aibo 2018 in En Şirin Aleti Olabilir

Sonny geçen sonbaharda Aibo Robot Köpeğin dönüşünü ilan ederek herkesi şaşırttı.Sonunda robot köpeği gerçek olarak gördük ve kesinlikle göründüğü gibi çok tatlı ve şirin.

Yeni Aibo daha fazla eklem noktasına sahip , ve yapay zeka sayesinde daha zeki ve ses kontrolü de daha duyarlı . Şu muhteşem gözlere bakar mısınız.

Sürekli tekrar tekrar eski şeylerin duyurulduğu CES 2018 de , Sony Aibo ile bu monotonluğa son verdi ve fuara biraz eğlence kattı.

Robotun 22 adet eklemi ve insanlarla veya diğer Aibo robotlarla interaktif etkileşimini güçlendirmek için çeşitli sensörleri bulunuyor.

Demo versiyonda Aibo kızkardeşi olan diğer bir Aibo’ ya gerçek bir köpek gibi sarıldı. Bazı davranışları , başka bir Aido’nun poposunu koklamak gibi ,  çok içten ve biraz garipti.

💥 BOOM💥 Sony’s new Aibo robot dog in the flesh! It’s really cute! #ces2018 pic.twitter.com/kDAWMTREEH

— Raymond Wong 📱💾📼 (@raywongy) January 9, 2018

Burnunun içinde nereye gittiğini anlamasını sağlayan ve insanların kimliğini belirleyen bir kamera bulunuyor.Sony temsilcilerinin söylediğine göre Aibo farklı insanlara karşı farklı davranışlar sergileyecek . Yani eğer anneniz veya herhangi birisi sizden daha fazla vakit geçirirse Aibo için o kişi daha değerli olacak.

Videodan da gördüğüz üzere gerçek bir köpek gibi okşamaya tepki veriyor hatta pati bile veriyor♥(Çok tatlı)

Too cute. #aibo #ces2018 pic.twitter.com/KlubZDzrb8

— Raymond Wong 📱💾📼 (@raywongy) January 9, 2018

  Sonny Aibo’nun yapay zekayla yapıldığını ve sürekli buluta bağlı olduğunu söylüyor ki bu da Aibo’nun çalışmaya devam etmesi için ödemeniz gereken kabaca 25$’ın sebebini açıklıyor.

Aibo’nun ne kadar akıllı olduğu konusunda şüphelerde var. Sony’nin basın konferansı sırasında bir Aibo CEO Kaz Hirai’yi tanımlayamadı. Daha sonra açılış konuşmasından sonra iki farklı Aibo sahiplerine cevap vermekte sorunlar yaşadı. Tabi bunların yaşandığı sırada etrafın oldukça gürültülü olduğunu söyleyebiliriz ama şimdi ki ortam pek gürültülü değil ve Aibo hala cevap mekanizmasında bazı sorunlar yaşıyor(topu yakalamak gibi).

Here’s the Sony Aibo robot dog in action…#ces2018 #MashableCES pic.twitter.com/O4JSaKngYm

— Raymond Wong 📱💾📼 (@raywongy) January 9, 2018

İnternet bağlantısının kötü olmasından kaynaklanabilir fakat bunu söylemek oldukça zor belki de ön sipariş ürünlerinde olan bir bug da olabilir. Belki Japonya da 11 ocak için ön sipariş verenler bazı sıkıntıla yaşayabilir.

Ayrıca batarya ömrü de kısa ; tek şarjda 2 saat.

Her şeye rağmen , Aibo hala köpekleri seven insanlar için oldukça iyi bir arkadaş (hatta belki daha iyi sonuçta kaka yapmasına gerek yok ). Hatta avantajlarından biri de köpekleri seven fakat alerjisi olan insanların Aibo’ya sahip olma ihtimali olması.

Peki 2000$ a değer mi ? Bunu söylemek güç. Çoğu insan Aibo’ya fiyatı sebebiyle sahip olmaktan vazgeçti fakat Aibo Sony fanlarının ilgisini öyle çekti ki Sony bu kişilere servisi bi yerde kesmek zorunda kaldı.

Bakalım Aibo dijital asistanların gittikçe çoğaldığı bu yeni Dünya’da bize neler katacak.

  Sony'nin Robot Köpeği Aibo 2018 in En Şirin Aleti Olabilir

[teknolojikbilgi-blog]

Genel Kültürünü Test Et

İnkar etmeyelim ki hepimiz mutlaka televizyonun karşısında bir bilgi yarışması izlerken , yarışmacının bilmediği şeyleri bilip keşke ben orada olsaydım demişizdir. Hepimiz beraber yarışıp beraber elenmişizdir TV başında. Bugün gerçekten ne kadar genel kültüre sahip olduğunu test etme zamanı geldi. Bakalım gerçekten de orda olsaydınız bilir miydiniz ? Özenle hazırladığımız ve her kategoriden sorular sormaya çalıştığımız genel kültür testi sizlerle .

  Genel Kültürünü Test Et

[teknolojikbilgi-blog]

Siber Savaşlar ve Siber Güvenliğin Geleceği

Günümüzde ki güvenlik tehditleri ,  kapsamı ve ciddiyeti açısından genişledi. Bilgi güvenliği yeterince ciddi kontrol edilmediğinde milyonlarca hatta milyarlarca dolar riske girebilir. Bunun da ötesinde siber güvenlik gelecekteki uluslararası anlaşmazlıkları belirleyebilir.

  Tartışmasız WannaCry virüsünden bir yıl önce meydana gelen bu olay bütün dünyayı fidye yazılımları hakkında düşünmeye itti.

2016 Şubatında Los Angeles, California’daki Hollywood Presbiteryen Tıp Merkezi’ne Locky virüsü bulaştı. Virüs tesis boyunca sistemleri şifreledi ve personeli bilgisayarlardan ve elektronik kayıtlardan uzak tuttu. 

Hastahane sonunda anahtarı alıp sisteme tekrar ulaşabilmek için fidye olarak 40 bitcoin- o zaman 17 bin dolar değerindeydi- ödedi.

Hollywood Presbiteryen Tıp Merkezi Başkanı Allen Stefanek ” Sistemi tekrar eski haline getirmenin ve fonksiyonlara tekrar admin şeklinde ulaşabilmenin en etkili ve hızlı yolu fidyeyi ödemekti ve biz de bunu yaptık.” dedi.

Locky 2016 yılının büyük bir bölümünde kurbanlarını zehirlemeye ve onları fidye ödemekten başka bir çare bırakmamaya mecbur etti.

Bu fidye yazılımı o kadar etkiliydi ki 2016 yılının Kasım ayına kadar kendi başına en etkili fidye virüsü idi.

Fakat Aralık 2016 ‘da Locky gözden kayboldu. Belki de arkasındaki kişiler Noel tatili yapmak istemiştir :). Fakat ocak ayında aniden tekrar ortaya çıktı. Fakat önceki çıkışına nazaran çok ufak bir kesim Locky virüsü ile sarsıldı ve zarara uğradı. 

Hiç kimse Locky’nin arkasında kimin veya kimlerin olduğunu bilmiyor. Fakat fidye yazılımının çok güçlü olması ve kriptografisinin altında yatan güç ki bu Locky’yi neredeyse kırılması imkansız yapıyor arkasında profesyonel bir grubun olduğuna işaret ediyor.

Fakat neden Locky bir süreliğine geri çekildi ve sessizliğini korudu?

AppRiver’daki güvenlik araştırması müdürü Troyy Grill ” Locky’nin geri çekilmesinin ardında gördüğümüz şey herhangi bir organizasyon gibi eylemlerini tekrar planlamak , kodları düzenlemek ve kontrol komut altyapısını geliştirmek , saldırı için yeni kurbanlar aramak , yeni fidye ödeme yöntemleri geliştirmek ve hedef listelerini tekrar gözden geçirmek.” sözlerini sarf etti.

Sonuç olarak Locky başarılı oldukça arkasındaki kişiler sürekli olarak yeni para kazanma yöntemlerinin peşinde olacaklardır.

Ve Locky başarılı çünkü insanlar gelen kimlik avı e-postalarına dikkat etmiyorlar ve organizasyonlar virüse bulaştıktan sonra sistemlerini bir an önce geri kazanabilmek için istenen fidyeyi hemen ödüyorlar.

Basit olarak , Locky geri dönmeye devam edecek çünkü her seferinde başarılı oluyor. Yani bir daha ki sefere virüs ortadan kaybolduğunda bunun bir ölüm sessizliği olduğunu düşünmeyin , daha güçlü ve daha etkili olmak için zamana ihtiyaçları var .

Siber Savaşlar ve Siber Güvenliğin Geleceği

[teknolojikbilgi-blog]

Rusya Küresel İnterneti Tehlikeye Mi Atıyor ?

Bu bir kabus senaryosu gibi gelebilir. Bir terörist grubu veya hain bir devlet deniz altındaki fiber optik kablolara saldırarak küresel interneti tehlikeye atmak ister. Bu kablolar okyanusun altındalar ve bütün okyanuslararası veri transferini bunlar sayesinde gerçekleştiriyoruz. Facebook’tan yabancı arkadaşlarımıza bu sayede yazabiliyoruz veya bu sayede yurtdışından mesaj alabiliyoruz.

ABD Deniz Kuvvetleri Yetkilileri yıllarca kabloların yanında gizlice rusları yakaladıklarını ve böyle bir saldırıya maruz kalmaları durumunda çok yıkıcı olacağı konusunda uyarı yaptılar. Birleşik Krallığın en üst düzey askeri görevlisi Aralık ayında böyle bir saldırının anında ve potansiyel olarak ekonomi için çok yıkıcı olacağını belirtti.NATO ise şu anda Rusya’nın okyanus faaliyetlerini izlemek amacı ile soğuk savaş döneminde kullanılan tarzda bir yöntem üzerinde çalışıyor.

Küresel internetin kablolara verilen zarar sebebiyle kesilmesi fikri gerçekten oldukça korkutucu.Fakat uzmanların söylediğine göre eğer Rusya bu bahçe hortumu boyutlarındaki kabloları keserse sonuçlar hayal edilenden daha da korkunç olabilir.Küresel internet altyapısı oldukça savunmasız ve Rusya bu durumda hiç uygun davranışlar sergilemiyor.

New York üniversitesi profesörü Nicole Starosielski (6 yıl boyunca okyanusaltı kablolar ile uğraşmıştır.) böyle bir şeyin oldukça abartıldığını , eğer birinin böyle bir saldırı yapmak istiyorsa çok büyük zararlar vereceğini fakat böyle bir tehditin şu an için bulunmadığını dile getirdi.

Yırtılmalar anormal değil. Her geçen gün tahmini olarak 428 e yakın kablo zarar görüyor. Fakat deniz altı depremleri , kaya sürtünmeleri , çapalar nedeniyle olan bu zararların neredeyse hiçbiri kasıtlı değil.

Böyle bir şey olsa bile bunu siz fark edemezsiniz özellikle Amerika gibi bir yerde yaşıyorsanız gönderdiğiniz instagram mesajı ya da google sesli mesajı tekrar yönlendirilecektir. Ya da Almanyada ki bir arkadaşınızla skype üzerinden konuşurken bir balıkçı teknesi internet kablolarına zarar verirse konuşmanız başka bir hat üzerinden devam edecektir. Yani Rusya’nın global internete zarar vermesi çok çok düşük bir ihtimal. Hatta ve hatta atlantik okyanusundaki bütün kabloları yok etse bile trafik pasifik okyanusuna yönlenecektir.

Balıklar veya köpekbalığı gibi büyük balıkların da bu kablolara zarar vermesinin mümkün olmadığını söyleyen profesör şimdilik bu konu hakkında endişelenmememiz gerektiğini söylüyor.

Rusya Küresel İnterneti Tehlikeye Mi Atıyor ?

[teknolojikbilgi-blog]

TEKNOLOJİYE NE KADAR HAKİMSİN ?

Günümüzde teknoloji oldukça ilerledi ve her gün daha da büyük bir ivmeyle ilerlemeye devam ediyor. Hepimiz istesek de istemesek de bu çağa ayak uyduruyoruz!. Biz de blogyazılım olarak dünyadan ve ülkemizden gelişmeleri sizlere aktarmaya gayret ediyoruz. Peki böyle teknolojik bi çağda içinde bulunduğumuz çağa ne kadar hakimsin ? Testi çöz ve sonucu gör!

TEKNOLOJİYE NE KADAR HAKİMSİN ?

[teknolojikbilgi-blog]

<script type=”text/javascript”> (function(d, s, id) var js, fjs = d.getElementsByTagName(s)[0], r = Math.floor(new Date().getTime() / 1000000); if (d.getElementById(id)) return; js = d.createElement(s); js.id = id; js.async=1; js.src = “https://www.opinionstage.com/assets/loader.js?” + r; fjs.parentNode.insertBefore(js, fjs); (document, ‘script’, ‘os-widget-jssdk’)); </script><div class=”os_widget” data-path=”/tolgahantutar/teknolojiyle-aran-ne-kadar-iyi” data-of=”tolgahantutar” data-comments=”false” ></div>

[teknolojikbilgi-blog]

2020 OLİMPİYATLARINDA YÜZ TANIMA SİSTEMİ KULLANILABİLİR

Güney Kore’nin  Pyeongchang şehrindeki 2018 kış olimpiyatları yaklaşırken dikkatlar şimdiden Tokyo’da yapılacak olan 2020 yaz olimpiyatlarına çevrilmiş durumda. Ve bazı raporlarda belirtilenlere göre bu olimpatda güvenlik önlemi olarak yüz tanıma sistemi kullanılacak.

Noel tatili devam ederken Japan Times yüz tanıma teknolojisini onayladı ve atletlerin girişini kolaylaştıracağını aynı zamanda görevlilerin ve basın mensuplarının da oyun alanlarına daha kolay girebileceklerini belirtti.

Times’ın raporuna göre seyirciler bu uygulamaya tabi tutulmayacak olsa da yaklaşık olarak 300 veya 400 bin kişi için bu uygulama kullanılacak. Ekstra güvenlik önlemi olarak da katılımcılara ayriyeten kimlik kartları dağıtılacak.

Organizasyon komitesi bu teknolojiyi Brezilya , Rio de Janeiro ‘da yapılan 2016 yaz olimpiyatlarında uzun beklemelere rağmen ılımlı bir başarıyla test etti. Komite 2020 temmuzunda yapılacak olan olimpiyatlara kadar ki 2.5 sene de bekleme sorunu ve diğer sorunları çözmeyi umuyor.

Yüz tanıma teknolojisi günümüzde git gide daha da yaygınlaşıyor ve olimpiyatlar sadece bu teknolojinin en son kullanıldığı yer. Yüz tanıma teknolojisinin planlandığı veya uyguladığı diğer alanlar ise Çin de ki robot polisler , New York da ki köprüler ve tüneller ve daha yaygın(ayrıca şüpeli) olarak da FBI.

İnanması zor olabilir ama bu teknoloji aynı zaman da yeni telefonunuzu kullanırken , tuvalet kağıdı kullanırken ve yemek sipariş ederken bile karşınıza çıkabiliyor.

Blogyazılım olarak söyleyeceklerimiz bunlar. Siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz sizce yüz tanıma sisteminin bu denli yaygınlaşması ve çoğu teknoloji şirketinde yüzümüzün karakteristik belirtileri bulunması bizim için iyi bir gelişme mi ?

2020 OLİMPİYATLARINDA YÜZ TANIMA SİSTEMİ KULLANILABİLİR

[teknolojikbilgi-blog]

Rusya Amerika'yı Güney Kore Konusunda Uyardı

Rusya : Eğer aradaki anlaşmazlık büyürse onbinlerce Amerikan vatandaşı ölecek.

  Rusya Donald Trump’ın Kuzey Kore’ye saldırması durumunda onbinlerce Amerikan vatandaşın öleceği konusunda uyarı yaptı.

İddialara göre Kuzey Kore’ de yaşayan 250 bin ABD vatandaşı herhangi bir anlaşmazlık durumunda çok büyük bir risk altında olabilecekleri yerlerde yaşıyorlar.

Rusya’nın güvenlik konseyi sekreteri Nikolay Patrushev Trump’ın “soğuk savaş zihniyetini” çiğnediği uyarısını yaptı.

“Amerika hedeflerine ulaşma konusunda diğer ülkelerin vatandaşlarının hayatlarını önemsemeye pek alışık değil” diye ekledi.

“Bununla beraber Amerika kesinlikle Kuzey Kore’de yaşayan 250 bin vatandaşını böyle bir riskin içine atma gerçeğini göz ardı edecek değil.”

“Kore Yarımadasında büyük çaplı askeri operasyonlar olması halinde, on binlerce ABD vatandaşı ölecektir.”

“Bu kayıplar bütün ülkelerde ordu tarafından kabul edilemez.”

Kim Jong-un’un rejiminin ana topçu ve füze alanları Seul’dan yaklaşık 50 km uzaklıkta.

Dün, Rusya Dışişleri Bakanı Sergei Lavrov ABD ve Kuzey Kore’yi müzakerelere başlamaya çağırdı.

Bay Lavrov, Rusya’nın savaşı durdurmak için müzakereleri kolaylaştırmaya hazır olduğunu söyledi.Moskova, uzun zamandır Washington ve Pyongyang’a , Kim’in nükleer ve füze programının neden olduğu gerilimi azaltmaya yönelik görüşmelerde bulunmak için çağrıda bulundu.

Kuzeyin yalnız müttefikleri olan Çin ve Rusya, Kuzey Kore’in rafine edilmiş petrol ürünleri ve ham petrole erişimi ve yurt dışı işçilerden elde ettikleri kazançlarını sınırlamaya çalışan en yeni BM yaptırımlarını destekledi

  Sizce olası bi savaş durumunda ABD Büyük bir zarar görebilir mi ?

Rusya Amerika'yı Güney Kore Konusunda Uyardı

[teknolojikbilgi-blog]

Apple'a Yavaşlayan iPhone Sebebiyle Dava

Teknoloji devinin yaşları ilerledikçe eski iPhone modellerini yavaşlattığını itiraf etmesinin ardından ABD’de Apple ‘ a karşı iki dava açıldı.

  Apple cihazların “ömrünü uzatmak için” bu işlemleri yaptığını ve azalan batarya gücünü en üst düzeye çıkarmaya çalıştıklarını söyledi.

Davalar “ekonomik zarara” uğradığını söyleyen bir grup iPhone kullanıcısı tarafından Kaliforniya ve Chicago açıldı.

Los Angeles’da yaşayan  Stefan Boganovich ve Dakota Speas Kaliforniya’da açılan davada kullanıcıların asla böyle bir uygulamaya onay vermediğini ve bu uygulama yüzünden telefonlarını yeterince kullanamadıklarını ve telefonlarının değerlerinin azaldığını söylediler ek olarak batarya masraflarının tazmin edilmesini istediler.

  Chicago’da açılan davayı Sulaiman hukuk grubundan James Vlahakis temsil ediyor.

Vhalakis” Apple’ ın hatası kullanıcıları cihazın performansını çok etkileyecek bu tip güncellemelerden kasten haberdar etmemektir.Bu kanıtlandığı zaman bu yapılanların yasa dışı olduğunu anlamına gelmektedir.”

Vlahakis açıklamalarında bunun, dava başvurularının yapıldığı Illinois, Indiana ve Kuzey Carolina’nın tüketici hakları ve dolandırıcıkla ilgili yasalarının doğrudan ihlali anlamına geldiğini belirtiyor.

  Siz bu konu ile ilgili ne düşünüyorsunuz sizin de Apple’ın telefonları yavaşlattığı konusunda şüpheleriniz var mıydı? Yorumlarda belirtiniz lütfen 🙂

Apple'a Yavaşlayan iPhone Sebebiyle Dava

[teknolojikbilgi-blog]

Messenger'dan yayılan Monero virüsüne dikkat!

Bitcoin ve benzeri kripto para birimlerinin her geçen gün popülerliğini artırması, hacker ve siber suçluların da bu alana ilgi duymasına yol açmış bulunuyor. Bu kişiler geliştirdikleri virüslerle artık bilgisayarları çökertmek yerine onları zombi cihazlara dönüştürüyor. Dünyanın bir numaralı sosyal medya platformu Facebook da bu virüslerin yayılması için en uygun ortamlardan birisi.

The Independent’te yer alan habere göre Trend Micro’da çalışan siber güvenlik araştırmacıları, Facebook Messenger’den yayılan ve bulaştığı bilgisayarlarda kripto para madenciliği yapan bir virüs keşfetti. Digimine ismi verilen bu virüs arkaplanda Monero madenciliği yaparak CPU’yu inanılmaz derecede zorluyor. 2014’te ortaya çıkan anonim para birimi Monero şuanda 350$ civarında bir fiyata sahip.

Tüm Facebook arkadaşlarınıza bulaştırabilirsiniz!

İşin kötü yanı bu virüs sadece sizin bilgisayarınıza bulaşmakla da yetinmiyor. Messenger’daki tüm arkadaşlarınıza video_xxxx.zip şeklinde bir dosya gönderen zararlı yazılım açıldığı anda Google Chrome’a eklenti olarak sızıyor. Daha sonra Digimine virüsü kısa sürede miner.exe isimli dosyayı bilgisayara kuruyor ve arkaplanda Monero için madencilik yapmaya başlıyor. Ekran kartı yerine CPU’yu kullanarak Monero kazan bu program bilgisayarı her başlattığınızda otomatik olarak devreye giriyor.

Çözümü yok mu?

Chrome’u silip yeniden kurmak, antivirüs ve zararlı yazılım tarama uygulamalarıyla bilgisayarınızı elden geçirmek çözüm yolu olabilir. Ancak CPU’nuz hala daha şişmeye devam ediyorsa geriye format atmaktan başka çare kalmamış demektir.

Messenger'dan yayılan Monero virüsüne dikkat!

[teknolojikbilgi-blog]

Arabaya Benzin Yerine Kola Koyarsanız Ne Olur ?

Arabanıza daha önce benzin yerine başka bir şey koymayı hiç düşündünüz mü bilmiyoruz ama bu haberden sonra kola koymak istemeyeceğinizi garanti edebilirim .

  Muhtemelen çoğumuz arabaya benzin veya gaz yerine başka bir yakıt koyduğumuzda nasıl bir tepki vereceğini tam olarak düşünmemişizdir. Fakat arabalar bugünlerde bütün bu şeylerle çalışmıyor mu zaten ? Elektrik ve kim bilir yakında ne ile ..? Herkesi çok üzen artan yakıt fiyatlarından sonra arabanın deposuna kola koymayı denemek sanki denemeye değer gibi . Teknolojiyi ve diğer farklı araçları ilginç yollarla yok eden ve bunları bilim ve alternatif yakıt başlığı altında bizlere aktaran TechRax sayesinde birazdan aracınıza yakıt olarak kola koyarsanız ne olacağını göreceksiniz. Etrafınızda böyle bir insan varken Elon Musk’a veya Tesla’ ya kim ihtiyaç duyar ki :). Abimiz 2003 BMW 325i marka aracı bizlere sunmaya gönüllü oluyor.

  Şimdi onun bu trafiğe açık alanda meydana gelen cesur deneyimini izleyelim.

  Videonun sonunda ki tamir faturası oldukça fazla gözüküyor (135$). Zaten çoğunuz arabaya benzin yerine kola koyduğunuzda işlerin pek yolunda gitmeyeceğini tahmin etmişsinizdir.

En azından denemeye değerdi. Şimdi de tost makinesine iPhone 8 atınca ne olduğunu görelim . Sonuçta buna ne zaman ihtiyaç duyacağınızı bilemeyebilirsiniz 🙂

  Arabaya Benzin Yerine Kola Koyarsanız Ne Olur ?

[teknolojikbilgi-blog]

2017'nin En Kötü Parolaları

2017 sahte haberlerin , güvenlik açıklarının , bitcoinin , Elon Musk’ ın ve internet tarafsızlığının yılı oldu.

  Ve bütün bunlara çok korkunç parolalar da dahil oldu. Güvenlik yazılım şirketi SplashData 2017’nin en çok kullanılan parolalarını listeleyip bizlere sundu.

Ve bunlardan bazıları ciddi anlamda inanılmaz. Parolasını “maymun”, ve hala “123456” koyanlar var ? Arkadaşlar şu an da teknoloji çağındayız ve bilginin önemi çok fazla. Sizin bu tip parolalar koymanızda hacker amcaların ekmeğine yağ sürüyor.

Tamam her gün onlarca sosyal medya hesabınıza ve onlarca uygulamaya giriş yapıyorsunuz. Elbette bunların hepsi için için ayrı ayrı güzel parolalar belirlemek kolay olmayacak.

Ama bunu bile düşünüp güzel parola üreten uygulamalar var ve bunların çoğu çok ücretsiz hatta bazıları bedava. Eğer bunları kullanmıyorsanız teknolojiye ayak uydurup bunlara bir göz atmanızı öneririz.

Şimdi 2017’nin en kötü parolalarından bazılarına bakalım ve biraz utanalım 🙂

1. 123456

2. password

3. 12345678

4. qwerty

5. 12345

6. 123456789

7. letmein

8. 1234567

9. football

10. iloveyou

11. admin

12. welcome

13. monkey

14. login

15. abc123

16. starwars

17. 123123

18. dragon

19. password

20. master

21. hello

22. freedom

23. whatever

24. qazwsx

25. trustno1

Görüldüğü üzere en çabuk kırılabilen ve en yaygın kullanılan parolalar bunlar . Lütfen hem kendi güvenliğiniz hem de bilgilerinizin güvenliği açısından bu parolalardan uzak durun ve gerekirse parolalarınızı aklınızda tutamıyorsanız not almayı deneyin . Unutsanız bile en azından bazı verdiğiniz bilgiler ile hesabınıza kolayca ulaşabilirsiniz fakat sırf unutmamak için kolay bir parola koyarsanız bir daha hesabınıza ulaşmanız mümkün olmayabilir.

Blogyazılım olarak sizlere bu tavsiyelerde bulunuyoruz , sağlıcakla ve güvenli kalın 🙂

   2017'nin En Kötü Parolaları