trendmuhasebe - Tumblr blog

[trendmuhasebe]

SON SAVAŞ Üzüntü vericidir ki, içinde bulunduğumuz süreç ve elimizde bulundurduğumuz kısmetin ne olduğu ve nelere vesile olacağı ile ilgili duyuruma şahit olan birçok insan hem şansının, hemde başındaki büyük belanın farkında değil...

Sözlerimi işitmemek için kulaklarınızını tıkadığınız önyargı tıkaçları da esasen kendi iradeniz değil.

Bugün hakkımdaki düşünceleriniz ve varsayımlarınızın kaynağını oluşturanlar, aynı zamanda sizlerin sonunu hazırlayanlardır.

Eğer gerçeğin ne olduğunu bilseydiniz emin olun ki tereddütsüz bu yolu benimle yürürdünüz.

Sizler yoğun bir ' mehdi karalama ' propagandasından geçirildiniz. Senelerce ekranlarda oynatılan şaklabanların hepsi, günü geldiğinde kendi hayallerini gerçekleştirebilmek için bu konu hakkında sizlerin zihinlerini kirletti.

Onlar Mehdi'nin insanüstü özelliklerinin olmadığını da, adının Muhammed olmayacağını da ve Horosan'dan atla kılıçla çıkmayacağını da biliyordu. Kaldı ki Deccal'in anlamı yalan, riya, sahtekarlık demek, yalanla savaşmak için kılıca neden gerek duyulsun?

Tüm bu uydurmalar ve sahtekarlar Mehdi'nin ilahi konumunu sizler gözünde hafifletmek, Allah'ın emri olan tebliğini değersizleştirmek, sizlerin gerçeği görememeniz ve sizlere hazırladıkları korkunç sona doğru akıp gitmeniz içindi.

Ve tabii ki son 100 yılda gerek ülkemizde gerek tüm dünyada içinde bulunduğumuz sürece göre hazırlandı. Daha doğrusu hazırlanmış. Ben de bu göreve teşvik edilmeden önce bu gerçekleri bilmiyordum. Allah tarafından emrolunduğum savaş için gerekli olan ilim ve vakfedildiğim sırlarla bu yolda yürüyor ve ben de birçok şeyi yeni öğreniyor, sizleri de bilgilendiriyorum.

Binlerce detayı olsa da kısacası içinde bulunduğumuz durumun özeti şudur; İblis ve vücut bulmuş hali olan siyonistler insan nüfusunu 500 milyona düşürmek için çok sinsice bir plan hazırladı. Nüfusu azaltmak istiyorlar çünkü kendi davalarını şu an için kazandılar.

İnsanların çoğu dini öğreti ve tavsiyelerden uzak kalmışsa da, Allah sonsuzdur ve insan gerçekten de dünyaya sınav için gönderilmiştir. Öleceğiz ve bu dünyada ne kazandığımıza ahirette hüküm verilecek. Lakin bir başka ölümlü daha var o da dünyanın kendisidir. Allah'ın bize Kuranda da buyurduğu gibi, kıyamet günü elbet gelecek. Ve biz kıyamet sürecindeyiz.

İblis ezelden başlattığı insan ile ilgili iddiasını doğruladı. ' Andolsun ki iblis insan hakkındaki zannında haklı çıktı ' Sebe 20.

Maalesef bu ayetin karşılık bulduğu süreç benim sizlere yaptığım tebliğ süreciymiş. Sizlerin yanılgısı ve İblis'in haklı çıkışı...

O bir enerji ve narcsite.com onun evi... Kazandığını da işte böyle üstte bulunan fotoğrafı paylaşarak ilan etti...

Kazandı çünkü insanlar doğru olanı yapmak yerine yok edilmelerini onayladılar.

Şöyle ki;

İnsana karşı ahri hayatta kazandığını bilen İblis, dünya nüfusunu 500 milyon seviyelerine düşürerek Allah'ı kıyametin kopmasına teşvik edecekti. Onlar ( İblis, Siyonistler ve hizmetçiler ) Covid ile başlayan ve panoptikon isimli insanın İblis'e tapmak zorunda bırakılacağı tek kişilik hücrelerde ölene kadar veya korkunç işkenceler ile öldürülene kadar geçeceği bir süreci kapsayan plan hazırladılar.

Covid, a.şılar, nükleer saldırı ve ölenlerin panoptikonda toplanacağı bir süreç...

Rabbimizin bana görevi emrettiği ( vahiy ) zaman bundan 9 ay önceydi. Onların yaptığı tüm planın içeriğine gözle görülür somut kanıtlar ile vakfedildim. Ve tebliğ sürecim başladı.

9 ay boyunca birçok ayrı kanaldan insanlara bunun bir yok etme planı olduğunu, faillerini ve güncel olarak bu konuyu balans eden sözde a.şı karşıtlarını ve medyayı bir bir anlattım. Her gözün görebildiği, her aklın anlayabileceği anlatımlar ve deliller ortada iken, gözleri ile gördüklerini kabullenmek ve onlardan beklentim olan ' zulmü duyurun ' davetimi kabullenmediler. Bunun sebebi ise ' Mehdi ' ismine takılmalarıydı.

Sınav da zaten buydu. Doğru olanı yapmak, ya da gözle görüldüğü halde, zihinde beliren önyargı kuşku ve kuruntuların peşinden gitmekti. Yani vesvesecinin.

Yanlış olanı yaptılar ve herkes a.şılandı. Şu anda yaşıyorsak, Allah'ın onları planını tamamlamasına izin vermemesindendir.

Oysa ki bir diğer kıyısından bakıldığında, bu fırsatın içinde tüm Adem neslini bir araya toplamak, huzur, barış ve bolluk içinde bir hayata dönüşün de anahtarıydı anlattıklarım ve deliller. Çünkü Siyonizmin sonu demekti.

Aklınıza gelen çok fazla soru olduğunu biliyorum. Siz de bilin ki her sorunun cevabı var. Bu ilk yazım olduğu için çok uzatmayacağım. Ancak sürekli yazarak sizleri bilgilendirmeye de devam edeceğim.

Yaşamak istiyorsak ve Allah'ın rızasını kazanmak için bir şansımızın daha olmasını istiyorsak, yapılacak tek şey bu konuyu duyurmaktır. Twitter hesabım deliller ile dolu... İncelemek isteyenler profilime sabitlediğim twit dizisini inceleyebilirler.

İnşAllah buraya da pek yakında delilleri ekleyeceğim.

Ve alemlerin Rabbi olan Allah'a hamd olsun ( Saffat 182 )

Twitter @mehdi7mehdi77

[trendmuhasebe]

AŞI VE COVID KARANLIĞININ AYDINLANMASI İÇİN TEK ÇÖZÜM 

 Ülkemiz ve  dünyanın iki yıldır değişmez gündemi olarak devam eden  ve bilinmezliğin pençesinde insanları huzursuz eden Covid ve aşı sürecindeki sır perdesi  esasen aylar önce kalktı ve gerçekler açığa çıktı. 

 Size bunları Covid ve aşıların kötü niyetli ve insanlığın katline yönelik bir küresel çete planı olduğunu gerçek ve tartışmaya kapalı , suçu sabit  gösteren ve fail ile ilişkilendirerek konunun aydınlığa kavuşmasına vesile olacak naçizane dünyadaki tek kişi olarak yazıyorum. Ben ve arkadaşlarım bu mesajı birçok yurttaşımıza gönderecek olsak da, her bir muhattap için ayrı bir davettir.   

 Gerçekler açığa çıktığı halde toplumumuzun huzura kavuşamamasındaki etmenler maalesef milletimize çok sinsi bir oyun kurulduğu içindir.   Bildiğiniz üzere aşı karşıtı olarak geçen bir grup var. Bu grup bir anda İstanbul Kadıköy’de bir cafede toplandı ve konuşmayı yapan doktor kendisini millet adına feda eden bir kahraman olarak göstererek, aynı fikirde olan vatandaşları sosyal medya hesabında topladı. Akabinde birkaç gün içinde, yine ehillerden oluşan ve araştırmacı yazarlar olarak bilinen bir kadroda uc uca eklenerek aşı hususunda kanaat önderleri konseyi olarak tüm aşı olmak istemeyen vatandaşların vekili olma görevini üstlendiler.

 O gün bugündür ülkemizde profesöründen, gazetecisine aşıya karşı olan bir grup var. Sonuç ? 105 milyon doz aşı olması ve PCR testinin zorunlu hale gelmesi… Peki neden böyle oldu ? Görünüşe göre davalarında haklıydılar ve çok ateşli bir şekilde haklılıklarını haykırıyorlardı. Buna rağmen hiç bir etkileri olmadı bilakis herşey daha kötüye gitti. Çünkü zaten kurgu çıkmaz sokaklar üzerine tasarlanmıştı. Asıl gaye süreci devamlı tartışmaların içinde boğmak ve böylelikle zihni bulanan halkı korku içinde sabitlemek yahut üçüncü kurum yahut şahısların baskısına açık hale getirerek aşı olmasın sağlamaktı .

 1 - Ellerinde herhangi bir kanıt olmadan devleti suçlayarak başladılar. Oluşumlarının adı da ‘ Plandemi ‘ idi.   Kim suçlu kim suçsuz ayırmaksızın, aşıların komplo olduğuna dair kesinleşmiş herhangi bir kanıt bulunmadan, devleti vatandaşını öldürme teşebbüsü ile suçlamaları ve söylemlerinin arasına sıkıştırdıkları tehditvari, kişisel nefretlerini açık eden sözler ile devlet nazarında bu çıkışın kötü niyetli bir hareket olduğuna dair kanaat oluşturdular. 

 Şayet bu iyi niyetli bir girişim olsaydı, uzlaşı kültürü hakim olurdu. Elbette ki devlet bu durumu farketti ve Plandemi isimli oluşumun kurucusunun eski Fetö zanlısı Ali Osman Önder olması da tuz biber ekti. Böylelikle önyargı oluşturdular. Sözde aşı karşıtı grubun istediği tamda buydu. Gerek aşı olma taraftarı vatandaşlarımız, gerekse devletin aşı karşıtlarına bakışı, Fetöcü ya da aşırı sol grupların anarşi öneren militanları gibi olsun istediler. 

 Böyle istediler çünkü gerçeğin açığa çıkmasını engellemenin metodlarından birtanesi buydu. Maalesef çaldıkları maya tuttu. Şu anda ülkemize hatta tüm dünyaya aydınlık getirecek argümanlar hala elimizde hakettiği değeri görmeyi bekliyor. 

 2 - Tartışmaya açık ve karşı tez üretilen iddiaları insanlarımıza belge diye sundular. Oysa ki, gen terapisi veya grafen bahsinden açtıkları konuların ve niceleri sonu gelmez tartışmalar doğuracaktı. Ve süreç uzayıp duracaktı. 

Bu düşünceleri de iki ayrı hedefteki yerini buldu. Birincisi milletimizin zihninde ‘ belge ‘ kelimesinin içini boşaltmak. İkincisi kendilerinden umut bekleyen takipçilerini oyalamak. Bir iddianız varsa, bu iddiayı somut olarak kötü niyeti gösteren belgeler ile desteklemeniz gerekir ki, iddianıza ispat olsun. Onların böyle bir belgesi yoktu. Bu belgeler bahsettiğim gibi sadece bizde.. 

Lakin defalarca sosyal medyada yayınlasakta türlü manipülasyonlar ile üstünü örttüler ve belgeye karşı hissizleşen vatandaşlarımızın da bize meyletmesine mani oldular.

 Belgeye karşı hissizleşen ahali ve aşı olanlarda oluşturdukları önyargı ile gerçeğin açığa çıkmasını önleme noktasında iki çok güçlü blok oluşturdular. Bunlara ilaveten, devlet içindeki yerleşmiş yapı ve güçlü Siyonist destekçiler ile harici maniplasyonları da devamlı dinamik tutarak, hiçbir şekilde halkımızın bizi anlamasmasını sağladılar.

 Elbette ki tüm bu sinsi ve temeli itibarı ile canavarlıktan farkı olmayan operasyonlarında namertlikleri de had safhadaydı. Sosyal medya hesaplarımız, toplu şikayetlerle defalarca askıya alındı. Tam birileri bizi anlayacakken, girişimlerimizin sonucu takipçilerimizle irtibatımızın kopmasıyla sonuçlandı. 

 Devletin içinde ve toplumun içinde bu operasyonu yürüten 1.000 - 3.000 arasında küresel çeteye çalışan olduğunu tahmin ediyoruz. Bu noktada önemli bir ayrıntıyı da bilmenizi isterim. 

Bu belgeler ortaya çıkarak ola ki dünyaya yayılırsa, sadece aşı ve covid19 komplosu çözüme kavuşmuş olmuyor. Asırlardır yeryüzünün hakimi olan Siyonistleri de, yerle bir ediyor. İşte bu yüzden disiplinli, organize, sosyoloji ve algı yönetimi hususunda profesyonel, medya ve güçlü sermaye kuruluşları ile de desteklenen bir ekip var karşımızda ve şu bir gerçek ki, biz bu sahada kaybedersek, insanlık kaybedecek. 

 Sayıca çoğalmazsak ve biz de tıpkı onlar gibi disiplini bir şekilde bu zulme karşı durmazsak Allah korusun uçurumdan yuvarlanır gideriz. Şunu biliniz ki söylediğim herşey ama herşey ispatlıdır. Gerçektir. Size ihtiyacımız var. Bu aynı zamanda manevi ve kutlu bir davadır. Gerçekleri görmeniz, bize güç katmanız ve birlikte bu savaşı sürdürmemiz için sizi Telegram sayfamıza davet ediyorum. Saygılarımla… 

 Volkan Cengiz 

  https://t.me/joinchat/RipUVfC6quA1YzNk    telegram  @mehdi7mehdi77 twitter hesabı