Text
Hela-i Ruhiye
Kendi derinliğinde boğuluyor yine güneş, farklı bilinçlerde farklı mekanlarda farklı zamanlarda. Karanlık ve soğuk bir kütleye dönüşüyor. Ondan sonra başlıyor insan oğlunun yok oluş macerası. Derin bir nefes al, bugün farklı bir savaş vermen gerekecek kendinle, sonrasında yine uzun bekleyişli uykulara dalıp, kaybolan güneşi arayacaksın karanlık zihinlerde.
Artık pırıltılar olmayacak, ertesi sabahın kanlı gözlerinde.Aldığın derin nefes kelimelere bürünüp bir küfür olarak çıkmaya çalışacak, direneceksin.
Mutsuzluğun oluşturduğu bir paradigmada olduğunu henüz anlamayacaksın.
Farklı dinletiler duyup, kafa tasında ki katrana katran katacak, düşünce ateşinde kaynatacak,gözyaşlarında vaftiz etmeye çalışacaksın. Mutsuzluk öğretildiği gibi yaşanmamalı, değiştiği kadar çoğalmalı, sistem kendini çoğalıp yok etmeye dayalı olmalı ki, varlığının temsili nefretin dolaşmalı kulaktan kulağa mevsimden insana.
Bir davul gibi olmalı duyan insanların kulağı.Katrana bulanmalı beyinleri, toprağa gömülmeli bedenleri veya rüzgara karışıp uçup yok olup gitmeli, anlamsız bedenleri de düşünceleri ile birlikte.
Her nefesinde nefretini dağa taşa yansıtmalı.Elementlerle birleşmeli, oksijene karışmalı karbondioksit ile ciğerlerde büyümeli en küçük canlı birimine ulaşıncaya kadar nefret bunu sürekli tekrar edip, her düşüncede daha da karanlığa, katrana dönüştürmeli. Yok etmeli , geçmiş ile gelecek arasındakini. İşte bu yüzden her nefeste daha çok nefret besleyip büyütmeli..
0 notes
Text
Ben Ölüyüm
Ben Ölüyüm Simdi bir ölüyüm ben, bir ceset, bir kuyunun dibinde. Son nefesimi vereli çok oldu, kalbim çoktan durdu, ama alçak katilim hariç kimse basıma gelenleri bilmiyor. O ise, iğrenç rezil, beni öldürdüğünden iyice emin olmak için nefesimi dinledi, nabzıma baktı, sonra böğrüme bir tekme attı, beni kuyuya tasıdı, kaldırıp asağı bıraktı. Tasla önceden kırdığı kafatasım kuyuya düserken parça parça oldu, yüzüm, alnım,yanaklarım ezildi yok oldu; kemiklerim kırıldı, ağzım kanla doldu. Orhan Pamuk- Benim Adım Kırmızı
1 note
·
View note