yinedemeliha

[yinedemeliha]

Kitapların arasında sıkışmış eski bir mektup buldum. Unuttuğum anılarım bir bir canlandı. Bir kağıt parçası zamanı geri getirdi.

[yinedemeliha]

Bir an durup nefes almanın, pencereyi açmanın ve elinizde bir fincan çayla dışarıya, güneş ışığına bakmanın lüksü. İşler henüz bitmedi ama hafta sonuna yavaş yavaş hazırlanabileceğiniz bir gün.

Dünya meşgul olsa da,

Sabahınız kendi hızınızda başlasın.

[yinedemeliha]

"Tanrım, değiştirmeye gücüm yetmeyen şeyleri kabul edecek huzuru, gücüm yeten şeyleri değiştirecek cesareti ve bunları birbirinden ayıracak bilgeliği bana ihsan eyle." Reinhold Niebuhr, s.11

[yinedemeliha]

Sebebi her ne olursa olsun, kargaşa dönemlerinde kitlelerin kolayca yönlendirilebildiği sosyolojik bir gerçektir. Nitekim yine Huzeyfe'den rivayetle Efendimiz (sav) şöyle söylemiştir: "Bir fitne ortaya çıkar. İnsanların akılları başlarından gider. Öyle ki aklı başında bir adam kalmaz." Hadisin devamında ashap, "herkes akıl ve izanını kaybederse ne olur" diye sorunca, Efendimiz (sav) "haklı ve haksızın tespitinin çok güç hâle geleceği" cevabını verir. Efendimizin (sav) kitle psikolojisine dair söylediği bu sözün haklılığı hem vakıa hem de psikoloji disiplini tarafından doğrulanmıştır. Bakıldığında İslam toplumlarındaki kutuplaşmanın arkasında yatan neden, daima hakikatin fraksiyonlar tarafından tekelleştirilmesi yani mutlak haklılık ve mutlak haksızlık dikotomisine inanılması olmuştur. Efendimizin (sav) de akıl ve şuur kaybından kast ettiği şey budur.

[yinedemeliha]

Gece geç vakit, tek başıma klavyenin başında yazıyorum. Klavyenin sesi tek tesellim gibi görünüyor. Sesler yankılanır ve anılar bırakır.

[yinedemeliha]

Yazdıkça kendimizi daha iyi anlıyoruz. Hangi anlarda güldüm, ne zaman incindim, aslında ne istiyordum? Yazmak, anıları geri getirmenin bir aracı ve kendimle ilgilenmenin bir yolu olabilir.

[yinedemeliha]

Yalnızlığın çok tatlı olduğu bir düzlük var. Beklenti yok, efkar yok, belirsizlik yok, her şeye/herkese belirli bir mesafede… Çok güzel. Çok.

[yinedemeliha]

Futûhât-ı Mekkiyye

[yinedemeliha]

Nasıl insan olmak isterim?

Birisinin morali bozuksa, sözlerime dikkat ederim. Karşımdaki kişi bana kaba davranırsa, yaptığım yanlıştan dolayı kendimi suçlamaya başlarım. Günümü ve ruh halimi başkalarının ne düşündüğünün etkilediği çok sayıda gün oluyor.

İnsan için doğal bir tepki gibi görünebilir ama bu biriktiğinde yorucu bir hal alır. Eğer hayatımı günde birkaç kez ruh halimi kontrol ederek ve duygularımı bastırarak yaşarsam, kendimle ilgilenmeye zamanım kalmaz.

Başkalarının duyguları kendilerine aittir.

Ben o yükün altına girersem o insan iyileşmiyor, bilakis ben yoruluyorum, yıkılıyorum.

Duygular bulaşıcıdır.

Kişi ne kadar yakınsa, ne kadar sık ​​görüşürseniz bağınız o kadar güçlü olur. Ama o duygular beni bunaltmaya başladığında, işte o zaman çizgiyi çekmem gerekiyor.

Neden benim ruh halim o kişinin ruh haline göre değişmek zorunda? Neden günüm başkalarının konuşmalarından, yüz ifadelerinden, atmosferden etkilensin ki?

Eğer bu tekrar tekrar olursa, ben giderek küçülürüm.

Duygularımın kontrolü başkalarına geçiyor..

[yinedemeliha]

"Dünyayı bugünkü durumuna getiren nedir, bilir misin? Yarım işler, yarım konuşmalar, yarım günahlar, yarım iyiliklerdir. Sonuna kadar git be insan, avara et ve korkma! Tanrı, baş şeytandan çok, yarım şeytanlardan iğrenir!" s.261

[yinedemeliha]

Kibirli kişi başkaları hakkında konuşurken kendini ortaya koymaktan çekinmez. İlk bakışta diğer kişiyi değerlendiriyor veya tarif ediyormuşsunuz gibi duyulabilir, ama bunun altında "Ben o kişiden daha iyiyim" inancı yatar. Tarafsız bir gözlemci gibi davranıyorlar ama aslında tüm bu söyledikleri, 'Ben yetenekli ve anlayışlı bir insanım' şeklindeki kendini doğrulamanın çeşitlemelerinden ibaret.

Buna karşılık, alçakgönüllü bir insan aynı durum hakkında tamamen farklı bir şekilde konuşacaktır. "Aslında çok şey öğrendim. Bunu yapma biçiminden etkilendim." Bu sözlerde ne başkalarını küçümseme niyeti ne de kendini öne çıkarma çabası var. Bilakis, kişinin kendi eksikliklerini ve karşısındakinin güçlü yanlarını kabul etmesini bilen bir bakış açısı vardır. Başkaları hakkında konuşan kişi, başkalarına ne kadar saygı duyduğunu gösteriyor demektir.

[yinedemeliha]

"Sürekli, tatmin etmeye uğraştığımız hazlarımızın peşinde koştuğumuz yeter, zira tüm bunların sonunda yine hoşnut olamayacağız. Sevilen her daim başka şeylerdir ve aslında istediğimizin gerçekte neye tekabül ettiğini bilememekten mutsuz olacağız."

[yinedemeliha]

Her ilişki çiçek açmaz.

Bazı ilişkiler yaprak gibi geçer, bazıları ise kök salamadan solar gider. Ama sonu diken olmamalı. Birbirinizi sevmeseniz bile, birbirinizi kırmadan bitirebilirsiniz. Eğer birbirimizi dikkatli sözlerle ve dürüst bir zihinle uğurlayabilirsek, o ilişki hafızalarımızda uzun süre kalıcı bir koku gibi kalabilir. Ve belkide.. Hafif ama unutulmaz bir rüzgar gibi..

[yinedemeliha]

Gertrud ( Carl Theodor Dreyer, 1964)

[yinedemeliha]

"Sevgili Liv..."

Liv & Ingmar (2012)

[yinedemeliha]

[yinedemeliha]

Merhaba. İnsanın içine dokunan şöyle güzel birkaç parça şarkı öneriniz olur mu?

Salomi -lizeta kalimeri

Sertab erener -yolun başı

Sezen Aksu-La’l

Zuhal olcay- beni benimle bırak

Emel-holm

Cihan M.burcu tatlıses-düşmedim daha

Tarkan - beni anlama

Sezen Aksu- hayat sana teşekkür ederim

Ferdi Özbeğen- söz yok anlatmaya

Yasemin levy - adio kerida

Mohsen namjo- ey sareban

Hümeyra- nasıl anlatsam

Murat yılmazyıldırım- adsız özlem

Nurettin rençber- aç kolların sar beni

Vedat sakman- usulca

Ruhi su - yarim derdini ver bana

Birsen tezer -bilsen

Hasanaki- büklüm büklüm

Tara jaff-yaran

Pinhani- ti trihas to yefir

Majida el roumi- matrahak bi albi

Zulal- mer dan ıdev