yinedemeliha

[yinedemeliha]

Ben bu hayatı seviyorum🤝

[yinedemeliha]

Hayat da pek farklı değil.Neyi yapıp neyi yapmayacağınıza, neye tutunacağınıza ve neyi bırakacağınıza karar vermek.Yaşama yeteneği bu seçimlerde gizlidir.

Yapmak istediğimiz çok şey, yürüyebileceğimiz sayısız yol var ama sonunda sadece bir adım atabiliyoruz.O bir adım için binlerce başka yolun sessizce açılması gerekir.

Değil mi?

[yinedemeliha]

Bazen hayat bize hiç beklemediğimiz sorular sorar. Bir anda önümüze çıkan ihtimaller, sevincin mi yoksa korkunun mu ağır basacağını gösterir. İşte o anlarda insan en çok sevdiğinin yanında güç bulmak ister. Ama bazen olmuyor… Yan yana duruyoruz ama aynı duyguda buluşamıyoruz. Kelimeler, kalbin en kırılgan yerine batıyor.

Belki de büyümek tam da burada başlıyor: Kendi iç sesimizi duyarken, karşımızdakinin suskunluğunu da anlamaya çalışmakta. Benim için kolay değil… Ama biliyorum ki bir gün, bu sessizliğin yükünü beraber taşımayı öğreneceğiz.

[yinedemeliha]

Yürüme mesafesinde,

Küçük sevinçler büyüyordu.

Evimin önündeki kafede bir fincan sesi,

Tanıdık bir sokağın yavaş esintisi,

Ara sıra karşılaştığım bir kedinin gözleri.

Çok uzağa gitmene gerek yok,

Çok fazla süslemeseniz bile,

Günümde çok sayıda parlak an vardı.

O küçük şeyler

Yaşam alanımı sıcak bir şekilde genişletiyordu.

[yinedemeliha]

Keder her zaman yüksek sesle ağlamayı içermez.

Elimde bir fincan kahveyle pencereden dışarı boş boş bakarken aniden içime sızan bir şey bu. Yıkılmadan da üzülebileceğimi öğrendim. Gözyaşlarından daha derin bir sessizlik, bir itiraftan daha ağır bir nefes. Üzüntüm yumuşak ve sessizdir. Hiç kimse bilmese de sorun olmayan bir hüzün. Yavaşça tutuyorum ve yazıyorum ki kaybolmasın. Bazen hüzün, kalbin bir kalıbı haline gelir.

[yinedemeliha]

Dünya ile benim aramda 🤝

[yinedemeliha]

Liv & Ingmar (2012), Dheeraj Akolkar

[yinedemeliha]

Herkesin hayatında sayısız anlar yaşanır, ancak bazı anlar sessizce kalbimizde kalır ve bizimle konuşmaya devam eder. O günkü sen, o günkü ben, o günkü gökyüzünün rengi, hatta birbirimize baktığımızda gözlerimizin titremesi. O an samimiyetle yüreğimizi açtık, yalnız kalmamayı, birbirimizin günü olmayı umduk.

Ama hayat sadece bu kadar hassas şeyleri kapsamıyor. Rüzgâr eser, zaman geçer, yürek bazen titrer. Bazen kıymetli şeyler unutulur, en içten sözler bile sıkıcı hale gelir. Ama unutmamamız gereken şey o anki hislerin ne kadar gerçek olduğudur. Söz konusu olan, yüreğinizin yüreğinize değdiği o günkü samimiyeti bir kez daha yüreğinizde kucaklamaktır.

[yinedemeliha]

kendini nazarlardan sakın ve yıkılma sakın^

[yinedemeliha]

Kelimeler toprak gibidir. Bazı kelimeler kökleri nazikçe kucaklarken, bazıları da onları sertçe kazır. Duygular onun üstünde biten çimenlerdir. Kalp, yumuşak sözle yeşerir, keskin sözle solar. Bu yüzden kelimelerin sonlarını inceliyorum. Öyle ki, düşüncesizce söylenen tek bir satır birinin yüreğini parçalamasın. Sözler kumaş gibidir; eğer bunları kesmezseniz, iplikler başkalarının aklına gider. Keşke duygularımı kucaklayan kelimeler rüzgar kadar hafif, ipek kadar yumuşak olsaydı.

[yinedemeliha]

Bazen başka bir kişinin bakışını nesnel bir bakışla karıştırırız, ancak aslında başka bir kişinin bakışı yalnızca bir bireyin öznel bakışıdır. Başkalarının gözlerine ne kadar bağımlı olursanız, o kadar başka birinin dünyasında yaşarsınız.

Başkalarının gözünden çıkmak, 'ben'i yeniden kazanmaktır…

[yinedemeliha]

insanın bazen çok ani kararlar verip hayatını alt üst edesi geliyo ama ani karar vericek bişey yok balkona çıkyrm

sıkıntılı insan sevmiyorum ben hiç sevmiyorum

[yinedemeliha]

canım çok sıkılırsa çok sıkıcı bir insan olurum,  canımı çok sıkıyorlar

[yinedemeliha]

Sonunda güçlü kalan insanlar vardır.

İlişkilere değer veren, ama “ben”in bu ilişkiler içinde mutlu olması gerektiğini unutmayan insanlar.

Korksalar bile sorunlarla yüzleşen insanlar.

Kendi bakış açısının da en az diğerleri kadar değerli olduğunu bilen insanlar.

İçlerinden yükselen duyguları inkâr etmeyen insanlar.

Zor zamanlarda ağlamanın zayıflık değil, insanlık olduğunu bilenler.

Küçük mutlulukları fark edip tadını çıkaranlar.

Çevresini gerçekten sevdiği şeylerle dolduranlar.

Ve kim ne derse desin, kendini olduğu gibi sevenler.

[yinedemeliha]

Her an %100 samimi olmalısın. Hayat, bazı şeyleri sana sadece bir kez gösterir. Aynı sözü iki kez fısıldamaz. Geçip giden fırsatlar bir daha geri gelmez. Sahip olmadığın şeyleri seçemezsin, bitmiş olanı geri isteyemezsin. Bu yüzden anla yüzleştiğinde, onu tüm kalbinle yaşamalısın. Çünkü sen umursamazsan, hayat da seni umursamaz.

[yinedemeliha]

Kitapların arasında sıkışmış eski bir mektup buldum. Unuttuğum anılarım bir bir canlandı. Bir kağıt parçası zamanı geri getirdi.

[yinedemeliha]

Bir an durup nefes almanın, pencereyi açmanın ve elinizde bir fincan çayla dışarıya, güneş ışığına bakmanın lüksü. İşler henüz bitmedi ama hafta sonuna yavaş yavaş hazırlanabileceğiniz bir gün.

Dünya meşgul olsa da,

Sabahınız kendi hızınızda başlasın.