geceleri bir yanım hep gitmek istedi ama buradan başka gidecek yer yoktu ki...
Don't wanna be here? Send us removal request.
Text
Bir şey sorabilir miyim arkadaşlar?tumblrda şifreyi nerden değişiyoruz?ayarlarda öyle bir bölüm yok.telefonuma format atilacak ve sanırım bir daha bu hesabimi acamayacagim😔
10 notes
·
View notes
Photo




deniz, rüzgar ,kitap huzur dolu bir gün uzun zaman sonra :)
17 notes
·
View notes
Photo


Film aslında hareketli, modern çağın insanları olan bizleri yavaşlatmaya teşvik ediyor. Zihnimizin nasıl bir yoğunluk ve kargaşa içinde olduğu gerçeğini kabul edersek filmden sıkılma nedenimizi anlarız. Bu kadar yavaş ve tekrar eden bir yaşam bedenlerimizi aşan zihinlerimiz için tahammül edilir değil ne yazık ki. Yaşamımızdaki 30 saniyelik bir boşlukta bile cep telefonuna sarılan insanlar olduğumuzu hatırlayalım :) Gerçek bir sabır göstererek filmi büyük bir dikkatle izleyen insanlar için, bir an idrak kapıları açılabilir, yaşam başka bir pencereden daha farklı görünebilir. İzleyiciye göre farklı anlam ve çıkarımlar yaratabilecek potansiyelde bir film olduğunu söyleyebilirim. Benim çıkarımlarım arasında yalnızca hayatta kalmaya odaklanan insanların tamamen sorgusuz ve mekanik bir yaşam içinde oldukları mesajı vardı. Filmde hayatta kalmak; o an şartlarına göre her gün aynı yemeği yemek, kuyudan su çekmek, uyumak, uyanmak ve bunu tekrar etmek şeklinde en dramatik haliyle ele alınmış. Günümüz gerçekliği açısından bakarsak durumlar arasında değişen hiç bir şey yok aslında! Hayatta kalmak, beslenmek, barınmak,korunmak için koşturuyor, düşünüyor, çalışıyor, tüketiyor, yiyor, içiyor ve yaşıyoruz. Ve en temel korkumuz olan “hayatta kalmak” modern yaşamımızda yüzünü değiştirse de işsiz kalmak, az kazanmak, borçlanmak, borçlarımızı ödeyememek, yettirmeye çalışmak gibi durumlarla kendini gösteriyor. Korku aynı, yalnızca şekil değiştirdi ve çok daha derinlere gömüldü aslında! Bu temel korkumuzu farketmemiz zorlaştıkça modern çağın insanları olarak daha mekanik hale geliyoruz, tamamen otomatik! Duygularımızla bağımız her geçen zaman zayıflıyor, duyarlılığımız azalıyor, daha hızlı, daha aksiyon dolu, daha adrenalin yüklü yaşamlara sürükleniyoruz ve aşkları bile tüketiyoruz. Filmdeki at, tamamen yeme, içme, barınma gibi temel içgüdülere saplanıp kalmış ve içsel olarak yol alamamış insandan daha erdemli anlatılıyor. Hayatta kalma korkusunu bir kenara bıraktığında kölelikte sona eriyor. Ve evden ayrılırken arabayı at yerine kız çekiyor. Bu da, içgüdülerin önüne geçtiğinde erdemi ve onuru nasıl kazanacağını ifade ediyor. İnsanı dört boyutlu bir varlık olarak ele alan bir bakış açısıyla, beden boyutunun önüne geçemeyen ve yalnızca bedenin ihtiyaçlarına yönelik yaşayan insanın, karanlıkta kalacağı ve kendi sonunu yalnızca kendisinin getireceği anlatılmak istenmiştir
19 notes
·
View notes
Text
Insanin sanıldığı üzere mutluluga değil,aciya ihtiyaci var.ancak o zaman yaşadığımizi hissediyoruz.
4 notes
·
View notes
Video
youtube
Bir zamanlar dinlerken içim acırdi.. Geçti..
9 notes
·
View notes
Photo








Ilk kez görüyormuşcasina hayretle bakmanin tadıdir mutluluk.
8 notes
·
View notes
Photo

mutlu pazarlar☺
🎧 https://youtu.be/40Dv1Sp_g3U
27 notes
·
View notes
Video
youtube
Insanin rüyasında bu şarkıyı görmesi neye yorumlanır acaba😕
2 notes
·
View notes
Photo

Yaprak döker bir yanimiz, bir yanimiz bahar bahce
3 notes
·
View notes