afedersinfeminist-blog
afedersinfeminist-blog
afedersin feminist
15 posts
Birtakım feministlikler, çemkirmeler, bağrıntılar
Don't wanna be here? Send us removal request.
afedersinfeminist-blog · 8 years ago
Text
Memleket Yanarken Kaygıyla Başa Çıkma Rehberi
Kaygı bozukluğundan muzdaripsiniz ve ülkenin içinde bulunduğu durumdan her gün boğulacak gibi mi oluyorsunuz? (Henüz) başınızın üzerinde bir çatınız, patlamada elinizden alınmamış bir hayatınız var, cezaevinde de değilsiniz ama yaşıyor da sayılmaz mısınız? Doğru yere geldiniz. Öncelikle, çok zor biliyorum ama, ülkede bu kadar kötü şeyler olsa *bile* kendi deneyimlerimizin ve kaygılarımızın önemli olduğunu kabul etmek. O yüzden ayrıcalıklarımızı tanımakla birlikte, kötü hissettiğimizde kendimize bakım vermekten, zaman ayırmaktan suçlu hissetmediğimiz bir mental alana ulaşmamız gerekiyor. Unutturulmaya çalışılsa da, evet biz değerliyiz, hissettiklerimiz, endişelerimiz, korkularımız da en az sevinçlerimiz, umutlarımız kadar önemli. Bunu aklımızda tutalım.
Burada yazdığım birkaç yöntem bana iyi hissettiren, ufak da olsa nefes alma alanı açan uygulamalar. Hepsi kendi başınıza ya da sevdiklerinizle beraber yapabileceğiniz şeyler. Sadece ve sadece kendi tecrübemden yola çıkarak derlendiler. Temel olan,size neyin iyi geldiğini, ne yaptığınızda sakin kaldığınızı keşfetmek.
Yoga
Tumblr media
Yogayı iki şekilde hayatımıza sokabiliriz, bir stüdyoya kayıt yaptırıp düzenli olarak derslere giderek ya da evimizden çıkmadan, kendi disiplinimizi oluşturup yoga yaparak. Bir kursa gitmenin tabii ki en büyük faydası ücretini verdiğiniz bir dersi takip etmediğinizde duyacağınız suçluluk ve faydalanma motivasyonu, ama neyse ki bu satırları en büyük derdi yogaya gitmeye üşenmek olan bir birinci dünya insanı için değil, iyi olmak için elindeki bütün kaynakları kullanan biz üçüncü dünyalılar için yazıyorum. Fiziksel olarak evden çıkıp bir stüdyoya gitmenin elbette sırf yoga yapacağınızı bildiğiniz güvenli bir alanda bulunmanız, bir hoca tarafından birebir yardım alabilmeniz gibi faydaları var. Ama hayatımızda Youtube varken uzman eğitimlerine ulaşmak da kolaylaşıyor. Zaten bildiğiniz ve sevdiğiniz bir yoga türü ya da özellikle aradığınız bir kategori varsa videolarını aratıp size uyanları deneyebilirsiniz. Eğer nereden başlayacağınızı bilmiyorsanız ya da daha önce hiç yoga yapmadıysanız bir süredir benim takip ettiğim ve faydasını gördüğüm şu ve şu videolara göz atın. Adriene'in neredeyse her dert ve durum için bir yoga videosu var. Enerji için, odaklanma için, stres ve anksiyeteyle mücadele için, uyku için... ("Arkadaşım tutuklandı" ya da "Şehrimde eli tüfekli bir katliamcı geziyor" videosu henüz yok tabii). Türkçe arıyorsanız şurada Cihangir Yoga'nın eğitmenlerinden Zeynep Çelen'in videoları mevcut.
Kendi deneyimimden yola çıkarak söyleyebilirim ki yoga yapmanın stresle mücadeledeki etkisi çokça zannedildiği gibi "Oh şu hareketleri yaptım bir rahatlama geldi" gibi anlık bir şey değil. Elbette içinde bu da var, ama giderek yükselen kaygılarımızla başa çıkmak için anahtar sözcük süreklilik. Herkesin kendi planı olabilir, ben her gün ya da gün aşırı uyandığımda 20-30 dakika yoga yapmanın iyi geldiğini deneyimledim. Sizin için uygun olan haftada iki ya da üç gün ikişer saat yapmak olabilir. Gece yatağa gitmeden ya da kalkınca ilk iş olarak yapabilirsiniz. Yeter ki kendi içinde bir düzeni, eksikliği hissedilince size "Bir şey unuttun" hissi verecek kadar rutinleşen bir sistemi olsun. Yaşadığımız zemin ayağımızın altından çekilirken sabit kalıp bize güven verecek ritüellere daha da çok ihtiyacımız oluyor. O yüzden günde 15 dakika da olsa kendine nefes alacak bir alan açmak önemli. Çünkü bu uygulama rutine bindikçe vücut ve zihin de o 15 dakikanın kendine ait olduğunu öğreniyor, adeta bir portal açıp tüm endişelerin ortasında güvende ve sakin hissedebilme izni veriyor kendine.
Youtube
Tumblr media
Tıpkı yoga videolarında olduğu gibi, Youtube çabuk ulaşılabilir kaliteli videolarda muhteşem bir kaynak, onu kullanalım. Neyin size iyi geldiğini düşünün, mutlaka videosunu bulacaksınız. Bana makyaj öğreten videolar çok rahatlatıcı geliyor. Lisa Eldridge'in kanalı çok sayıda eğlenceli makyaj videosu içeriyor. Lisa sakin ve tane tane anlattığı yöntemleri, acelesiz ama ustaca yaptığı makyajları, müzik kullanmayışı ve açık renk arka fonuyla neredeyse makyaj değil zen videosu çekiyor gibi. Elle ritmik ve kararlı işler yapmak anksiyete ataklarında birebir, kendi tecrübeme göre izlemesi de rahatlatıyor. Üstelik kaygınızı azaltırken bir de bakmışsınız nefis makyajlar yapmayı öğrenmişsiniz!
Hem makyaj videoları koyan hem genç bir trans kadın olarak kendi deneyimlerini anlatan Maya’nın vloğu ise şurada. Bana ne makyajdan, geçiş deneyimlerinden ayol diyorsanız. şuradan da mucit Simone Giertz’in inanılmaz eğlenceli “şapşal robot”lar yaptığı videolarına ulaşabilirsiniz.
Türkçe video getir zalim kadın dediğinizi duyar gibiyim, o halde şuradan Madır Öktiş'in harika video bloğuna koşmanız gerekiyor. Cinsiyet hakkında düşündüren, akıllıca yapılmış, ama asla didaktik olmayan, bilakis pek eğlenceli çekimleri tavsiye olunur.
Youtube'u iyice karıştırın, sevdiğiniz yazarların röportajlarını, okumalarını bulun. Resim yapmaktan hoşlanıyorsanız çizim öğreten videolara bakın. İnterneti sömürün.
El işi
Tumblr media
Ritmik hareketlerle yaptığınız el işleri kaygıyı azaltabiliyor demiştim. Örgü örüyorsanız örgü, resim yapıyorsanız resim yapmak, resim yapmıyorsanız bir boyama kitabındaki görselleri boyamak, hatta bazen diş fırçalamak, bir enstrüman çalmak, bunları yaparken de nefesinize dikkat edip 4 saniye nefes alıp 4 saniye nefes vermek, hızlı nefes alıp vermekten kaçınmak kaygının geldiği anlarda çok işe yarıyor. El işlerinize odaklanın ve bir yandan da nefesinizi dikkatinizden kaçırmayın. Nefesi göğsünüzden değil karnınızdan alıp vermek de bir diğer parçası bu işin.
Nefes
Tumblr media
Burada ilk maddeye bağlanıp, yoga nefesini iyice öğrenin diyeceğim. Nefes işi bir kerede olmuyor zira, vücudun pratik yaparak alışması ve gerektiğinde geri çağırabilmesi etkisini çok arttırıyor. Ben ilk başlarda sadece panik hissi geldiğinde nefesimi düzenlemeye çalışıyordum, ama o zaman vücut sadece paniklediğimde nefese odaklandığını fark edip daha da panik oluyordu. O yüzden kaygınızın yükselmesini beklemeyin, karnınıza derin diyafram nefesleri almayı gündelik rutininiz yapın. İster yoganın bir parçası olarak, ister meditasyonla, ister sadece nefes çalışmasıyla yapabilirsiniz bunu. Adriene'in muhtelif nefes çalışmaları var, şurada da diyafram nefesini anlatan kısacık bir Türkçe video mevcut. Yoga videolarının sonundaki dinlenmeli ve derin diyafram nefesi alıp vermeli kısım da nefese odaklanmayı zamanla içselleştirmenizi sağlıyor.
Son olarak, kitaplar
Tumblr media
Ne kadar klişe gibi görünüyor, ama ne kadar da gerçek. Kitap okumanın stresi çok büyük oranlarda azalttığını gösteren birçok çalışma mevcut. Tıpkı yoga ya da nefes gibi, bir hikâyenin içinde kaybolup sadece oraya odaklanmak zihnimize de bedenimize de çok iyi geliyor. Özellikle kurgu eserler, öykü ve romanlar bize kendi gerçekliğimizden sıyrılma ve hatta o gerçekliğe döndüğümüzde bile daha iyi başa çıkabilme becerisi veriyor. Bazen Nijeryalı bir kadının yazdığı öykü, tam da size umut verme gücüne sahip olabilir! Farklı dönemlerden, farklı coğrafyalardan, farklı cinsiyetlerden insanların yazdıklarını okumaya çalışın. İngilizce okumayı seviyorsanız libgen.io’nun dev arşivini sömürebilir, dolar ve euronun tavan yaptığı şu günlerde ebookları kucaklayabilirsiniz. Kitaplara gömülmenin tam zamanı!
20 notes · View notes
afedersinfeminist-blog · 9 years ago
Text
Türk Dil Kurumu’nun Regl ve Cinsiyetçilikle İmtihanı
Sözlükler anlamını verdikleri sözcüklerden ötürü eleştirilebilirler mi? Eğer objektif ve bilimsel bir yaklaşımları varsa, kullanımda olan her sözcüğü içeriklerine ekliyor ve gerekli bilgilendirmeyi yapıyorlarsa eleştiriye zaten gerek kalmaz. Peki Türk Dil Kurumu sitesinde sürekli güncellemekte olduğu Güncel Sözlük konusunda böyle bir yol mu izliyor? Maalesef hayır.
Daha önce “müsait” sözcüğünün karşısına “Flört etmeye hazır olan, kolayca flört edebilen (kadın)” yazdığının fark edilmesiyle eleştirilen TDK, bu kez de “kirli” sözcüğüne getirmeyi tercih ettiği açıklamayla cinsiyetçilik saçıyor.
Tumblr media
Kirli: “Aybaşı durumunda bulunan (kadın)”
Regl olan herkesin kadın olmak zorunda olmadığını, trans erkeklerin de regl olduğunu ve parantez içindeki kadın vurgusunun gereksizliği ve hatta yanlışlığını da belirtmek gerek aslında, ama anlaşılacağından hiç umudum yok.
Peki, diyelim ki TDK çok profesyonel çalıştı ve gerçekten de bazı insanların regl olduklarında “kirli” sıfatını kullandığını son derece objektif olarak okura verme yüküml��lüğü duydu. Öyle ya, sonuçta kullanımda olan bir anlam. O halde hemen olayın kaynağına, yani reglin kendisine bir göz atalım mı?
Tumblr media
Fakat o da ne, regl sözcüğü Güncel Sözlük’te yok! “Kirli” derken regli kastetme ihtimalimizi düşünen sevgili TDK, reglin kendisini sözlüğe eklemeyi uygun görmemiş. Yeterince kirli mi gelmedi acaba? Yoksa TDK hiç regl olmadı mı? Regl olan insanlar TDK’da ne kadar söz sahibi?
Bu noktada merak edip regl olunca kullandığımız aparatları aradım.
Tampon şu şekilde:
Tumblr media
Deliği kapamaya yarayan tıkaç, tamam, kanı silmek için kullanılan pamuklu parça, tamam, ama bunlar regl için kullanılan tamponları karşılamıyor. Regl olan insanlar da eczaneden ameliyat tamponu almadığına göre, hani bizim aradığımız anlam?
Diyeceksiniz ki memlekette tamponu zaten kim bulmuş ki sözlüğe koysunlar, gerçekten de üniversitede okurken aceleyle girdiğim kampüse yakın markette tampon bulamamıştım, sorduğum çalışan ise “Bizde öyle şeyler yok” diyerek yanımdan kaçmıştı. “Öyle şeyler” markette bile zor bulunurken, sözlüğe girmesini beklemek çok mu ütopikti? O zaman hepimizin kullandığı, Türkiye’nin en yaygın regl ürünü, boy boy beyaz pantolonlu reklamlarını izlediğimiz pedleri aratayım dedim.
Tumblr media
Ped sözü TDK’nın sözlüğünde bulunamıyordu. Tampon yoktu, ped yoktu, e ne kullanıyorduk biz? Lise boyunca utanarak elden ele geçirilen, görülmemesi için eciş bücüş hallere girilen, çantaların en dibinde saklanan pedler neredeydi? Toplumun yarısının evinde ve çantasında mutlaka bulunan, bulunmak zorunda olan bu eşyalar bu kadar görünmezken, “kirli” sözcüğünün regl olma anlamı nasıl acilen sözlüğe giriyordu?
Pes etmedim, önceki jenerasyonlardan duyduğum, artık kullanılmayan “kadın bağı” sözcüğünü bile arattım, bulunamadı. Bu ülkede kadınlar asla regl olmamıştı, sadece kirlenmiş olsalar gerekti.
Elim değmişken mereti az daha kurcaladım, bakalım daha neler çıkacaktı (ya da çıkmayacaktı). Eşcinsel kelimesini bulamayınca önce yok artık dedim, ama ansızın şöyle çıktı karşıma:
Tumblr media
Eş ve cinsel, ayrı ayrı. Eşcinsel değil, eş cinsel. Neden? Bilmiyorum. Halbuki yine TDK’nın Büyük Sözlük’ünde “eşcinsel” olarak geçiyor. (Bu arada aynı Büyük Sözlük’te regl sözcüğünün biyoloji sözlüğünden referansla yer aldığını, fakat bu yazıdaki aramaların anasayfada yer alan ve en çok kullanılan, “kirli” ve “müsait” gibi sözcüklere cinsiyetçi ifadelerin yapıştırıldığı Güncel Sözlük olduğunu belirteyim.)
Elde ne kalmıştı, mesela “homofobik” sözcüğüne bakalım mı?
Tumblr media
Maalesef, TDK homofobi ve homofobikliğin ne olduğunu bilmiyor, hiç duymamış. Peki acaba kendi yaptığı şeyin adını biliyor mudur?
Tumblr media
Ah, fakat suç bende, ne güzel cinsiyetçilik diye bir kelimemiz varken frenkçe seksizm sözcüğünü aratıyorum! Cinsiyetçilik yaygın olarak kullandığımız bir sözcük ne de olsa.
Tumblr media
Cinsiyetçilik sözü bulunamadı. Koskoca sözlük, gazetelerde yazılan, kitaplarda kullanılan, sokakta konuşulan cinsiyetçiliği göremedi. Öyle bir şey yokmuş gibi davranırsak ne kadar cinsiyetçi olduğumuzu anlamazlar diye düşünmüş olabilirler miydi?
Benzer şekilde yok saymak isteyecekleri neler olabilir diye düşündüm, “tecavüz” kelimesini aradım.
Tumblr media
Oh neyse kelime en azından mevcuttu, yok sayılmamıştı diyecektim ki, cinsel şiddet olan tecavüzün anlamlar arasında olmadığını fark ettim. Ona en yakın olarak “Namusuna saldırma, sarkıntılık” yer alıyordu. Namus? Sarkıntılık? Bir insana cinsel saldırıda bulunmak üzeri örtülerek azımsanmış, “namus” denerek de bilimsellikten uzak, kahvehaneden rastgele bir amcaya sormuşuz gibi bir cevap verilmişti. Tecavüz bir cinsel şiddettir, bunu namus gibi subjektif bir baskı aracıyla açıklamak iyi niyetli olamaz.
Peki ya tecavüz eyleminin faili, onlar TDK tarafından tanınıyor muydu?
Tumblr media
Tecavüzcü sözü bulunamadı. Tecavüzcülerin kendileri de bulunamıyor. Tecavüzler rapor edilmiyor, cesaret edip dile getirenler türlü baskı ve şiddete maruz bırakılıyor, mahkemelerden tecavüzlerin tecavüz olmadığı, tecavüzcülerin tecavüzcü olmadıkları kararları çıkıyor. Tecavüzcü diye bir şey yok, o sizin hüsnü kuruntunuz yahu!
Ama tecavüzcü gibi erkeği suçlayan, hedef gösteren değil de şöyle daha kabul edilebilir, şakalı bir terim arayalım mı?
Tumblr media
Fortçunun anlamını ince ince verebilir, taşıtlardan, kalabalıktan, sürtünmekten bahsedebiliriz. Tacizci değil, yanlış anlaşılma olmasın, fortçu sonuçta. Ehi ehi. Erkeklik çok güzel.
Bonus olarak Güncel Sözlük’te yer almayan bazı kelimeleri bulabildiğimiz Büyük Sözlük’te ped arayalım, belki çıkar.
Tumblr media
Pat, pet, pıt, pit, pot, pud, put, püt? Size hangisini verelim?
531 notes · View notes
afedersinfeminist-blog · 9 years ago
Text
Erkeklere Siyah Otobüs ve Gece Sokağa Çıkma Yasağı
Sivas’ta uygulamaya koyulan, kadınlara “özel” pembe taksileri gördünüz mü?
Tumblr media
Erkek şiddetini, tacizini durdurmanın yolu neden kadınları farklı araçlara hapsetmek, bir de üzerine o araçları pespembe boyayarak etrafa “Bakın, içeride kadın var!” diye adeta bağırmak olsun? Pembe araçların kadın şoförleri ve yolcuları, diğer araçlardaki erkekler tarafından daha kolay hedef seçilebilsin, daha kolay taciz edilsin diye mi?
Şiddeti önlemek için ille birilerini tecrit edip yaşam alanlarını kısıtlayacaksak, bunlar elbette şiddetin failleri olan erkeklerdir. O yüzden şiddeti ancak insanları birbirlerinden ayırarak önleyebileceğinizi zannediyorsanız, buyrun, erkekleri siyah otobüslere doldurun! Böylece çevremizden bir siyah otobüs geçerken bilelim, içinde potansiyel katiller ve tecavüzcüler var, uzak duralım!
Ayrıca erkeklere özel bu siyah otobüsler ancak saat 21.00′e kadar çalışabilmeli, erkeklerin hepsi o saatte evlerine varmış olmalıdır. Öyle ya, o saatten sonra çocuklarının babası, evinin erkeği bir adamın sokakta ne işi var? Zaten ille gece dışarı çıkmak isteyen erkek ya katildir ya tecavüzcü. Biz kadınlar olarak erkeklerin suratından kimin suçsuz kimin katil olacağını anlayamayacağımıza göre, sokaklarda güvenle yaşayabilmemiz için tüm erkeklerin hava karardıktan sonra evlerinde kalmaları ZORUNLUDUR.
Pembeyi boşverin, erkekleri taciz kadar karanlık siyah otobüslere buyur edin, siyah otobüs kampanyası için bir imza verin!
https://www.change.org/p/iett-iett-gov-tr-erkekler-için-siyah-otobüs-istiyoruz
Tumblr media
178 notes · View notes
afedersinfeminist-blog · 9 years ago
Text
Tecavüze Uğradığını Söyleyen Kadının Asıl Amacı Anlaşıldı
Tumblr media
Feride Ç. (24) geçtiğimiz ay ayrıldığı eski erkek arkadaşının kendisine tecavüz ettiği iddiasıyla polise gitmiş ve sosyal medyada tecavüze uğradığını söyleyip yakınlarının desteğini istemişti. Feride’nin adını vermek istemeyen arkadaşı bize konunun perde arkasını anlattı. “Feride uzun zamandır mükemmel hayatından sıkılmıştı, ondan olacak ki kendisine iş çıkarmak ve her gün tonlarca taciz mesajı almak için bu işe kalkıştı. Tek amacının sabah akşam kendisine gelen nefret dolu mesajları okumak olduğundan eminim. Örneğin daha bu sabah yirmi tane adamdan “Sana kim tecavüz etsin amk fsfsfsgsgsgsh”, “Hem mini etekli foto koyuyon hem tecavüze uğradım diye ağlıyon, ben sana bi tecavüz ediym de gör”, “Helal olsun kardeşime, iyi tecavüz etmişşşşşşş” benzeri mesajlar aldı. Bazıları evini bildiğini iddia ediyor, bazıları telefonunu bulmuş, tecavüz edeceğini söyleyen mesajlar atıyor, bence Feride erkeklerin ilgisini çekip bu mesajları alabilmek için yalan söyledi. Sonuçta haydi dürüst olalım, hangi genç kadın ölüm ve tecavüz tehditleri almak istemez?” diyen arkadaşın bizle konuşurken sürekli cep telefonundan sahte bir isimle Feride’ye mesajlar yazdığı da dikkatlerden kaçmadı.
Feride’nin ifade verdiği karakoldaki bir memur ise kısaca “Böyleleri bize her gün geliyor. Yapacak işleri yok, yok kocam beni öldürecek, yok eski sevgilim beni tehdit ediyor, yok amcam bana tecavüz etti diye bir hikayeler, inanamazsınız.” dedi.
Genç kadının babası ise kızının manen ve madden yıpratıcı süreçlerden geçmeye özel bir ilgisi olduğunu anlattı. “Kızım tecavüze uğradığını sosyal medyada paylaştığından ve dava açtığından beri bir günü huzur içinde geçmedi. Bu tecavüz yalanını uydurarak hayatına renk kattığını düşünüyoruz. Avukat bulmak için uğraşmak, defalarca verdiği ifadeler, karakolda ciddiye alınmayışı, ifade verebilmek için birkaç karakol gezmek zorunda kalışı, sonrasında sözde tecavüz failinin her gün ayrı bir tehditle kapımızı çalması, tüm bunlar belli ki kızımızın hoşuna giden şeyler. Bir sürü akrabamızın kendisiyle iletişimi kesmesi, üniversite arkadaşlarının kendisine inanmayıp yalnız bırakışı ve dalga geçişleri, hele hele artık her gün bir arkadaşının arkasından “Orospuya bak” deyişi, demek ki bundan keyif alıyor. Atsan atılmaz, satsan satılmaz, biz de her gün “Allah canını alsa da kurtulsak” demeye başladık, odasına kapanıp ağlamaya başlayınca ailemizin huzuru tamamlanıyor.” diyen baba, kızını daha iyi dövebilmek için kemer almaya gitmesi gerektiğini söyleyerek yanımızdan ayrıldı.
Görünen o ki genç kadınlar her gün terör estirmeye ve masum erkekleri tecavüzle suçlamaya devam ediyor, çünkü gördüğünüz gibi sonuçları gerçekten her kadının hayali olacak cinsten. Böyle bir hayatı gerçekten de hangi kadın istemez?
104 notes · View notes
afedersinfeminist-blog · 9 years ago
Text
Taciz İfşası Görünce Yapılacaklar
Tumblr media
1- Kişinin beyanını esas alın. “Kadın/mağdur beyanının” ne olduğundan emin değilseniz okuyun, öğrenin. Sonra kişinin beyanını esas alın. 2- Sorduğunuz soru “Ya adam haklıysa?” değil, “Ya adam tacizciyse?” olsun. 3- Kişiye sizce bunun “neden taciz olmadığını” değil, taciz failine “bunun neden rahatsız edici olduğunu” anlatın. Emin olun kadınları ve lgbti+leri *aslında taciz edilmediklerine* ikna etmeye çalışan yeterince insan zaten var, onlara katılmayın. 4- Kişiye destek olun. Bundan sonra ne yapabileceği konusunda yardımcı olun, hiçbir şey yapamıyorsanız geçmiş olsun deyin. 5- Kişiye akıl öğretmeyin. 6- Kişiye destek olan insanlara akıl öğretmeyin. 7- Tacizciyi savunan kişilere akıl öğretin. 8- Kişiyi susturmak için kendi başınıza gelen daha büyük tacizleri sıralamayın, karşınızdakinin deneyimini önemsizleştirmeye çalışmayın. 9- Kişiye detay sormayın. Ancak detay anlatırsa inanacağınız izlenimi vermeyin, kişiye yeniden travma yaşatmayın. 10- Tacizcinin masumiyet ihtimalini, kişinin beyanının önüne koymayın. İstatistiklere inanın, taciz kültürünü bilin, ataerkiyi çöpe atın. 11- Bunların hiçbirini yapamayacaksanız susun. Ağzınızı açmayın.
131 notes · View notes
afedersinfeminist-blog · 9 years ago
Text
İzlerken Ekranı Kırmak İstemeyeceğiniz Filmler: Feministler için Romantik Komedi Listesi
Kadın erkekle tanışıyor, fakat ah, kadın o kadar sakar ve şapşal ki! Bu yakışıklı adamı nasıl elinde tutacak?
Tumblr media
Kadınlara yeni hizmet: Reglinize birkaç gün kaldı, hormonlarınızın rahminizden beyninize yükseldiğini hissediyorsunuz ve sancılar ufaktan yolda. Sıcak su torbanızı hazırladınız, acil durum tatlılarını buzdolabının muhtelif köşelerine yerleştirdiniz, en sıcak tutan çoraplarınızı yatağın ayakucundaki yığında buldunuz (ve tabii koklayarak giyilebilirliğini test ettiniz, sorun yok), neredeyse hazırsınız. Şimdi tek eksiğiniz ağrı kesicileri yuvarlayıp yorganın altında kıpırdamadan yatarken izleyebileceğiniz eğlencelik bir film. Fakat o da ne, bulduğunuz tüm romantik komediler cinsiyetçi kalıp yargılarla bezenmiş, kadınların beyaz yakalı prensler peşinde helâk olduğu, erkeklerin ise lütfedip bu “delirmiş” kadınlarla evlendiği filmler. PANİĞE KAPILMAYIN, sorun sizde değil, filmlerde. Neyse ki saçlarımızı yolmadan ve pms etkisiyle laptopu duvara fırlatmadan izleyebileceğimiz eğlenceli romantik komediler var!
1- They Came Together
youtube
Parks and Recreation dizisi, Tina Fey ile feminist bombalar patlatarak sundukları Golden Globe ödül töreni ve güzel işler başaran kadınları desteklediği Amy’s Smart Girls projesinden tanıdığımız, canımızın içi Amy Poehler’ın başrolü Paul Rudd ile paylaştığı bu film listemize ilk sıradan girmeyi hak ediyor, çünkü kendisi zaten bir romantik komedi parodisi. İyi bir dizi izleyicisiyseniz Unbreakable Kimmy Schmidt, Saturday Night Live ve How I Met Your Mother’dan tanıdık yüzler bulurken, bir yandan da hem romantik komedilerle dalga geçip sizi güldüren hem de kendi romantik hikâyesini takip eden bu filmi izlerken çok eğleneceksiniz! 
2- Bridesmaids
youtube
Komik mi? Çok! Neredeyse sadece kadınlardan oluşan müthiş bir kadro? Kesinlikle! Gelinliğiyle koşarken bağırsak hareketlerini kontrol edemeyen bir müstakbel gelin? Mevcut!
Kristen Wiig, Maya Rudolph ve Melissa McCarthy gibi gezegenin en komik kadınlarını bir araya getirdiği yetmiyormuş gibi, normalde sadece erkeklere uygun görülen bedensel komediler ve pervasız şakalarla dolu bir film. Arkadaşının düğün hazırlıkları yaparken gelinzillaya dönüştüğüne şahit olan bir kadının, altından kalkamadığı başnedimelik göreviyle cebelleşmesi ve gelin ve nedimelerle beraber başlarının beladan kurtulmamasının öyküsünü kaçırmayın.
3- Trainwreck
Tumblr media
Erkeklerle sadece sevişen ve ilişkilerden uzak duran Amy Schumer, kendisine sarılıp uyumak isteyen bir adamla (Bill Hader, haydi yine iyisiniz SNL severler) tanışınca ne yapacak? İlişkilerin zorluğunu bağlanmaktan çekinen bir kadının bakış açısından anlatan Trainwreck, ağzınıza çikolata tıkarken izlenecek, çıtır çerez bir film.
4- For a Good Time, Call…
youtube
Gelelim kadın dostluğuna ve seks işçiliğine! Birbirinden epeyce farklı iki kadın hayatlarındaki terslikler yüzünden ev arkadaşı olmaya mecbur kalır. Zamanla önyargılardan sıyrılıp birbirlerini oldukları gibi kabul etmeyi öğrenirler ve sonunda beraberce telefonda seks hizmeti veren bir şirket kurmaya karar verirler. Homoerotik öğelerden hiç kaçmayan, ama bunları istismar da etmeyen yapım, kadın dayanışması ve önyargılardan kurtulmayı harika anlatıyor!
5- In A World
youtube
Bu aslında bir romantik komedi sayılmaz, ama içinde hem romantizm hem komedi öğeleri varsa, kime ne?
Hiç dokunulmamış bir konuyu, film fragmanlarının hep bir erkek anlatıcı tarafından seslendirilmesini ele alan In A World, bir kadının, kendisi de seslendirmen olan ve kızlarını hep küçük gören babasına inat, fragman seslendirmeye karar verişini ve bu konudaki mücadelesini anlatıyor. Lake Bell’in yazıp, yönetip, başrolünü oynadığı bu etkileyici komedi, feminist dertlerini anlatırken sizi gülümsetmeyi de hiç bırakmıyor. Aman kaçırmayın.
6-7- Spy & Tammy
Tumblr media Tumblr media
Bu iki filmi tek maddeye sıkıştırmamın sebebi ikisinin de başrolünde muhteşem Melissa McCarthy’nin olması. Tammy, McCarthy’nin çirkin ve hatta biraz da iğrenç olmaktan çekinmediği, Susan Sarandon ve Kathy Bates’i yanına alıp çıktığı bir komedi yolculuğu. Belki izlediğim en iyi komedi değil, ama McCarthy’nin performansı ve başroldeki bir kadının film boyunca Hollywood güzellik standartlarından bu kadar uzakta kalması insanın hunharca içini ferahlatıyor.
Spy ise gerçekten ç-o-k i-y-i! Komedi kısmı zaten muhteşem, ama film aynı zamanda bir aksiyon filmi ve McCarthy bu konuda da bir harika. Ofis işleriyle uğraşan bir ajan olan McCarthy, Jude Law’u kurtarmak için sahaya çıkmaya karar veriyor ve olaylar gelişiyor, hem de nasıl gelişmek! Patlayan silahlar, romantizm, bombalar, gizli ajanlar ve seks! Hepsinin odağında ise McCarthy ve inanılmaz komik personası. 
8- Obvious Child
youtube
Son olarak, belki türünün tek örneği olan bir kürtaj romantik komedisiyle karşınızdayım! Lafını sakınmayan stand-upçı bir genç kadın, sevgilisi tarafından terk edildikten sonra ilk hoşlandığı adamla yatar ve bir daha görmeyeceğini düşündüğü bu adamdan hamile kalır. Film, kadının kürtaj tarihini beklerken yaşadığı komik ve kaotik olayları anlatırken, kürtajı hayatın sıradan bir gerçeği olarak vermesiyle gönlümü kazandı. Endişelenmenize gerek yok, son anda doğurmaya karar vermiyor; alakası bile yok ve zaten bu yüzden pek güzel ve taze bir hikâyesi var. Mutlaka izleyin!
144 notes · View notes
afedersinfeminist-blog · 10 years ago
Text
Erkekler için: Kadınlara En Güzel Yılbaşı Hediyeleri
Tumblr media
1) Bizimle konuşmayı kesin.
2) Bize dokunmayı kesin.
3) Bize tecavüz etmeyi kesin.
4) Bize bakmayı kesin.
5) Otobüste yanımıza oturmayı kesin.
6) Susun.
7) Sokağa çıkmayın.
8) Bütün paranızı verin.
9) İşi bırakın.
10) İnterneti bırakın.
11) Asla konuşmayın.
12) Bütün erkekleri öldürün.
13) Yüksek basınçlı duş başlığı.
15 notes · View notes
afedersinfeminist-blog · 10 years ago
Text
Kadınların Yaraları - Blessures de Femmes
Tumblr media
Fransız fotoğrafçı Catherine Cabrol’ün “Blessures de Femme”, yani Kadın Yaraları adlı projesi, şiddet görmüş kadınların temsilinde ihtiyaç duyduğumuz bir nefes gibi.
Kadına şiddeti kınama kisvesi altında her yeri morartılmış gözlü kadın suratlarıyla bezemek, faili tamamen yok sayıp kadını mağduriyet vurgusuyla ön plana itmek, şiddeti estetize edip çürük dolu bedenler, kanayan uzuvlar ve hatta ağzı bağlanmış, bir köşeye sinmiş kadın fotoğrafları sunmak hem artık içimize baygınlık veriyor hem de şiddet kültürünü normalleştirmemizden başka işe yaramıyor.
Oysa Cabrol’ün fotoğrafladığı kadınlar gerçekten de şiddetten hayatta kalmışlar. Kimisi babasının, kimisi eşinin, kimisi annesinin şiddetine uğramış. Ensest ve genital mutilasyon gibi ağır travmalar geçiren bu kadınlar, beklentilere uygun şekilde mağdurlaştırılarak fotoğraflanmamışlar. Kimisi dimdik duruyor, kimisi bir çeşit beklentiyle bakıyor objektife, kimisi “İşte böyle” der gibi bakıyor. Pozlar, kadınların kendileri kadar eşsiz. Ancak hepsini bağlayan bir ortaklık, hepsinde fark edip tam tanımlayamadığımız bir aura da var. Güçlülük kesinlikle paylaştıkları bir özellik, ama eril dünyanın bize öğrettiği güç değil bu. Şefkatli bakışlarındaki güçlülük mesela ya da bebeğini emziriyor olmanın gücü. Hayatta kalmanın ve ne olursa olsun yaşıyor olmanın, hikâyeni anlatıp kameraya bakabilmenin gücü. Çok basit ama çok önemli bir güç. Belki çoğumuzun sahip olduğu, ama üzerine konuşulmayan türden.
Burada bazı kadınların hikayeleri de basılmış, şuradan ise Cabrol’ün sayfasına ve fotoğrafların orjinallerine ulaşabilirsiniz.
Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media
17 notes · View notes
afedersinfeminist-blog · 10 years ago
Text
Sokak Modası 2015 - Cizre Özel
Yazın yavaş yavaş bittiği, günlerin savaş sıcağı, akşamların ise ölüm kadar serin olmaya başladığı Eylül 2015′te kadınlar sokakta neler giyiyor, sizin için derledik.
Tumblr media
İlk fotoğrafımız Cizre’de, ölen çocuğunu defnetmeye giderken vurulmamak için elinde beyaz bayrak taşıyan bir anne. En önde, dimdik yürüyen bedeni, günlerdir çocuğunun bedenini kokmasın diye buzlara sarmanın ağırlığıyla bile eğilmemiş.
Tumblr media
İkinci fotoğrafımız da Cizre’den (bu sayımızın Cizre Özel olduğunu söylemiş miydik?)
Aileleri ölen, suları kesildiği için içme suyu bulamayan ve çocukları aç kalan kadınlar yemenilerinde mor ve eflatun tonlarını tercih etmişler. Salgın hastalıkla karşı karşıya kalan ve hastanelerde tedavi uygulanmadığı, ambulanslara ulaşım sağlanmadığı için ölümle yüz yüze olan kız çocukları ise her renkten giyinmişler. Üzerlerindeki sarı, camgöbeği ve kırmızının canlı renkleri, çaresizliklerinin yanında korkunç bir kontrast oluşturmuş.
Tumblr media
Güneydoğuya otobüs ve uçak seferleri iptal edildiği için akrabalarının yanına yürüyerek giden binlerce insandan biri olan bu mavili hanım, gerek her şeye rağmen umuda işaret eden renk seçimi, gerek omzunda taşıdığı taşın yüküyle bu haftanın sokak modasının en çarpıcı örneklerinden. “Her şeye rağmen hayat” diye düşünmeden edemiyoruz.
Tumblr media
Cizre’ye yürüyerek varan binlere yine rengârenk giyimli kadınlar öncülük yapıyor. Beyaz bayraklar ve çiçekli fistanlar barış özleminden bahsediyor bize.
Tumblr media
Cizre sokaklarında bugünlerde kana bulanmış ayakkabıları sıkça görmek mümkün. Akıbetini bilmediğimiz, yaralanmış veya öldürülmüş iki kadının kırmızı ve gri terlikleri, kırmızı ve gri zeminde kalakalmış. Öldürülen insanları düşünüp kahrolsak da, terliklerin bir çocuğa ait olmadığına neredeyse sevinecek haldeyiz.
Tumblr media
Cizre’ye yürüyen kadın vekillerin şıklığına diyecek yok. Saçlar açık veya örtülü, giysiler kısa veya uzun kollu, yürüyen kadınların aklındaki tek şey “Barış”. Birbirinden farklı görünümlerde ve farklı inançlarda olan bu kadınlar birbirlerini de, öldürülen halkı da sevgiyle kucaklamayı biliyorlar. Şıklıkları insaniyetlerinden geliyor.
Tumblr media
Cizre’ye yürüyen bu kadın gibi, siz de önce ayakkabılarınızdan, sonra önyargılarınızdan ve içinizdeki şiddet isteğinden kurtulabilir, hemen, şimdi barış isteyebilirsiniz.
Tumblr media
Konumuz sokak modası olsa da, Cizre’nin evlerine şöyle bir göz atmadan olmaz. Özenle dekore edilmiş pembe fayanslı banyolara atılan bombalar hem pembe çiçekli duvarları, hem de halkların bir arada yaşama umudunu kırıyor, parçalıyor. Ebeveynler bebeklerinin bezini değiştirmek için dahi banyoya gitmeyi göze alamıyor, gece gündüz evlerinin görece güvenli saydıkları bir köşesinde ölümü bekliyorlar.
Tumblr media
Yazımızı bitirirken size formda kalmak için bir tüyo verelim: Hdp vekilleri gibi, araçları bırakarak 96 kilometrelik bir yolu yürümeye ne dersiniz? Polis tarafından durdurulmak, çembere alınmak, 50 derece sıcakta güneş altında saatlerce bekletilmek de cabası. Gerek dehidrasyondan gerek üzüntü ve öfkeden beş kilo vermek garanti.
29 notes · View notes
afedersinfeminist-blog · 10 years ago
Text
Yeşil Kiraz Reloaded
Tumblr media
Kiraz, Özgür’e doğru sokuldu.Tatlı bir sesle konuşmaya başladı:
“Çalıştığım yerden saat ikiye kadar izin aldım. Ama işe gitmek istemiyorum. Nasıl olsa bende yalan bol. Patrona uygun bir şey uydururum. Sen de istiyorsan eğer, Boğaz’a doğru açılalım mı?”
Özgür olurla olmaz arasında bocaladı bir süre. Sonra garip bir kıpırtı belirdi içinde. Bir zamanlar, dokunulmaz bir tanrıça gibi taptığım bu kızla sevişmek, çok ilginç olur herhalde! Düşlerimde pek çok kez yaşadığım, o doyumsuz anlar, gerçek olur. Nasıl olsa kız ortalara düşmüş diye geçirdi.
(Buradan sonrasını hatırlıyorsunuz değil mi? Kiraz, ”Çürük Kiraz” ve “sokak kızı” olmadığını kanıtlamak için Özgür’le sevişiyor ve çarşaf kanını görüp kahrolan Özgür hıçkırarak ağlıyor falan. Kiraz da “çok değerli bekaretini” borçlarını kapatmak için bırakmanın gururuyla çıkıp gidiyor. Peki ya Kiraz akl-ı selim bir kadın olsa olaylar nasıl gelişirdi?)
Kiraz yataktan doğrulup kıyafetlerini aramaya başladı. Saman tadında bir sevişme yaşamış, pek az istisnasını gördüğü üzere Özgür de ileri-geriden başka bir şey bilmeyen, vücudunu kullanmayı bilmeyen erkeklerden çıkmıştı. İki kez sevişmişlerdi, o da ilki sadece iki dakika sürünce Özgür hırs yapıp “Dur bak daha iyi olacak” dediği için. İkincisi gerçekten de tam tamına 8 dakika sürmüştü, Kiraz sıkıntıdan başucundaki saatte dakikaları izlemişti çünkü. Yine misyoner pozisyonu, yine ileri-geri ve Özgür’ün kendini kanıtladığını zannederek çıkardığı böğürtülü boşalma sesi. Kiraz orgazm değil, tahrik bile olmamıştı. Giysilerini ararken “Bu da dandik çıktı” diye düşünüyor, bir yandan da Özgür’ün zafer sarhoşu uyuklamasını fırsat bilip bir an önce evden çıkmak istiyordu.
Ö: İlk seferin olmadığı nasıl da belli, seni yalancı, Çürük Kiraz… :((
Özgür maalesef uyanmıştı.Kiraz içini çekti.
K: Ee tabii ki ilk seferim değil. Senin ilk seferin mi? Bu yaşta?
Ö: Tabii, tabii değil, olur mu.. :(((( Çrk Krz.. :(
K: Ne dedin?
Ö: Bir şey demedim. Yemeğe gidelim mi? Tarabya’da ÇOK LÜKS bir restoran açıldı, oraya götüreyim seni yalancı kapıcı kızı…
Yemekten içmekten aslında anlamayan, mutlu olmayı, keyifli zaman geçirmeyi bilmeyen çoğu kişi gibi Özgür de “lüks” kelimesine takıntılıydı. 
K: Aşağılık kompleksin mi var da ÇOK LÜKS falan diye bahsediyorsun restorandan? Yıllarca aşık olduğun kadının babasının apartman görevlisi olduğunu öğrendin diye ne bu tavırlar ayrıca?
Ö: Kapıcı kızısın sen.
Yine başlamıştı. Kiraz bıkkınlıkla sütyenini taktı.
K: Evet. Yani?
Özgür Kiraz’ın kendine güvenli duruşu karşısında yatakta giderek ufalıyordu sanki. Kısık bir sesle ezberden söylendi.
Ö: ……. Kapıcı kızları yalancı olur…….. Fakir ve pistirler ve yalancıdırlar:( Ayrıca herkesle yatarlar.
K: Hem cinsiyetçiyim hem ayrımcıyım diyorsun? Neyse, yatağa bi bakabilir misin?
Özgür’ün gözlerinde saniyelik bir umut ışığı belirdi.
Ö: Yoksa çarşaftaki kan lekesini mi göstereceksin bana, yoksa, yoksa sen çürük değil misin? Yoksa bana bekaretini mi verdin :’)
Kiraz bir daha yatacağı erkeği mülakatla seçmeyi geçirdi içinden. Bu kadar gerizekalısını görmeyi gerçekten istemiyordu.
K: Külodumu bulamıyorum da yatakta mı diye sormuştum. Kan da reglden tabi ki, ne bekareti sayıklıyorsun hala?
Ö: Ne, regl mi ühühüh:((((( Kanlı Kiraz:(((( 
K: Hofff. Hadi ben gidiyorum. Az daha makul bir insan olsan yine görüşelim derdim de, sevişmen de karakterin gibi bişeye benzemiyor. O yüzden sana hayatta başarılar, bir daha beni aramazsan süper olur.
Ö: ……………….kpc kızı çrk krz:(((((((((((((((((((((((((
Kiraz artık ergen olmamanın verdiği akıl ve tecrübeyle kendisine bok gibi davranan erkeklerle beraber olmamayı öğrenmişti. Bu yüzden Özgür’den kurtulunca üzülmek şöyle dursun, kuş gibi hafifledi. Bir daha da cinsiyetçilik yapan, kontrolcü, kompleksli adamlarla beraber olmadı. Özgür hayatının büyük kısmını ekşi sözlükte “Çürük Kezban” gibi gerzek başlıklar açmakla ve hasbelkader kendisiyle beraber olmayı kabul eden kadınlara eziyet etmekle geçirdi. Kiraz’dan sonra erken boşalma sorunu kötüleşti, üzerine ereksiyon sorunu eklendi. Kırk yaşında banyodan çıkarken ayağı kayınca düşüp öldü, cesedini bir hafta sonra annesi buldu. Cenazesine annesinden başka kadın gitmedi.
23 notes · View notes
afedersinfeminist-blog · 10 years ago
Text
Regl Oldum Yerine Söylenebilecekler
Tumblr media
- Döle ulaşmayan yumurtalarım rahmimin iç duvarıyla beraber sökülerek vajinamdan akıyorlar.
- Aylık ücretsiz hamilelik testim negatif çıktı (zafer dansı eşliğinde)
- Çarşafımı yakmama yardım eder misin?
- Doğum kontrol hapı 1, sperm 0.
- Tuvaleti elbette kullanabilirsin, sana üç gün sonraya randevu yazıyorum.
- İşe gelemeyeceğim çünkü bedenim yeni bir hayat yaratmak gibi çok önemli bir misyona aylık hazırlığını yapıyor.
- Gördüğün şey bir bomba pimi değil, tamponumun ipi. 
- Sabahtan beri yarım litre kan kaybettim, her yoğun kan akışında tansiyonum düşüyor ve bayılacak gibi oluyorum, iki gündür sürekli ishalim ve karın ağrısından ölüyorum, saatte bir tuvalete koşmazsam her yeri kana buluyorum ama regl fikri bir erkek olarak seni mi rahatsız ediyor? :(
- Bugün mutfakta, fayansların üzerinde yapıyoruz. (Halıyı kaldır, halıyı kaldır)
- Evin çok güzelmiş ama beyaz koltuklarına oturamam. Tabii Japon bayrağına özel bir hayranlığın yoksa.
- İçimden yumurtalar göçüyor.
Görsel: Red Flag, Judy Chicago, 1971
109 notes · View notes
afedersinfeminist-blog · 10 years ago
Text
Zahter ve Baddawi
Tumblr media
Bugün annemin bir arkadaşının getirdiği zahteri zeytinyağıyla beraber yerken uzun süre önce blogunu okuduğum ve o zamandan beri paylaşmak istediğim bir çizeri tanıtmaya karar verdim.
Leila Abdul Rezzaq, Filistinli-Amerikalı bir sanatçı. Bir blogda yayımlamaya başladığı “Baddawi” isimli çizgi hikayesi yakın zamanda kitaplaştırılarak satışa sunuldu. Filistinli olan babasının 1970′lerde Lübnan’daki Baddawi adlı mülteci kampında geçen çocukluğunu anlattığı çizgi roman, ağızda Persepolis ile Maus arası bir tat bırakıyor. 
“Baddawi’yi eşsiz bir hikaye olduğu için çizmiyorum. Çiziyorum çünkü bu pek anlatılmayan müşterek bir hikaye.” diyor Leila. 
Kitabı buradan sipariş edebilir, Leila’nın portfolyosunu buradan görebilir ve Baddawi’nin bloguna buradan ulaşabilirsiniz.
Ben tadımlık olarak küçücük bir kısmı çevirdim. Türkiye’de yayımlamak isteyen olursa tümünü çevirmeyi de çok isterim. 
Kampta bilye oyununu biraz abartıp arkadaşlarından para toplamaya başlayan Ahmet’in, zahterle tanışma hikayesine misafir olalım:
Tumblr media Tumblr media Tumblr media
Bonus olarak, Leila’nın bir arkadaşının çektiği tanıtım videosunu da kaçırmayın:
vimeo
10 notes · View notes
afedersinfeminist-blog · 10 years ago
Text
Ataerkiye Cevaplar
Tumblr media
“Bütün erkeklere tecavüzcü muamelesi yapıyorsunuz”
- Yapmıyoruz. Yapsaydık çevremizdeki tüm erkekler hakkında dava açıyor, ifşalar yapıyor, Nevin Yıldırım gibi başlarını gövdelerinden ayırıyor olurduk. Oysa bunu ancak bazı tecavüzcüler için yapabiliyoruz, çoğunluğu ise bunları bile yaşamadan elini kolunu sallayarak gezmeye devam ediyor. Özetle, tecavüzcülerin bile çok büyük kısmına tecavüzcü muamelesi yapılmıyor. İçiniz rahat olabilir.
“Her erkek aynı değil”
-Her erkeğin aynı olup olmadığını bilemeyiz, ama yeterince çok erkeğin aynı davrandığını görecek kadar tacize ve şiddete uğradık. Kadın olmayanların çoğunlukla yaptığının aksine; taciz, tecavüz ve şiddet, üzerinde fikir teatisi yapılacak bir akıl egzersizi değil, her saniye hayatımızı tehdit eden korkunç olaylar. Sokakta yürürken orman kanunlarıyla baş başayız. Önümüze bakıyor, erkeklerle göz göze gelmiyor, gelmek zorunda kalırsak katiyen gülümsemiyoruz. Çünkü aksi takdirde karşımızdakinin peşimizden gelme, bizi takip etme, en azından sözle taciz edecek olma ihtimalinin çok büyük olduğunu biliyoruz. Çünkü bunu pek çok kez deneyimledik. Kaldırımda karşımızdan gelen adamın, arabasına bindiğimiz taksicinin, barda masamıza oturan gencin, komşunun, bakkalın, sınıf arkadaşımızın “o erkekler”den mi, “şu erkekler”den mi olduğunu bilmiyoruz. Biliyoruz ki tecavüzcüler de birilerinin abisi, oğlu, komşusu, arkadaşı. Tek istediğimiz tek parça evimize gitmek. Gözlerimizi yerden kaldırmadan yürümek sizce çok mu hoşumuza gidiyor? Söylenenleri duymamak için kulaklıksız yürüyememeye, birinin ısrarlı bakışlarını hissedince ter dökerek adımlarımızı hızlandırmaya çok mu bayılıyoruz? Canımızdan endişe etmediğimiz bir gün gelirse sizi tanırız belki, ama kusura bakmayın, şu an önceliğimiz hayatımız. 
“Ben o erkeklerden değilim”
-”O erkekler”den olmayanlar genelde karşılarındaki kadın başına gelenlerden bahsederken nasıl bir erkek olduğunu anlatmaya çalışmıyor. Karşısındakini dinliyor, o güne dek belki tanık olduğu, belki bizzat uyguladığı ayrımcılıkları düşünüyor, kendi erkekliğiyle yüzleşiyor. Bu dünyada erkek olmanın ayrıcalıkları olduğunu ve bunun insanın içine işlediğini kabul ediyor, kendini dönüştürmeye çalışıyor. Lafınızı kesmiyor, erkekliği eleştirdiğinizde savunmaya geçmiyor ve en önemlisi, gerçekten kadınların deneyimine kulak veriyorlar. Zaten birçoğu aynı erkeklikten kendileri adına da rahatsız, kendileri için de endişeleri var. Çünkü erkeklik onları da askerlikle, babalıkla, duygularını saklamakla, sorumluluk üstlenme mecburiyetiyle, maskülen olma zorunluluğuyla vuruyor. Bu yüzden “ama”larla, “ben”lerle başladıkları cümleleri yok, empatileri var. Sizin deneyiminizi sizden iyi bilemeyeceklerinin farkındalar. Siz de dinlemeye başlarsanız, kadınların sorunlarını kadınların çözümlerine saygı duyarak dinlerseniz, gerçekten de o erkeklerden olmayabilirsiniz. Bu bir seçim.
“İltifat da mı etmeyelim?”
-İltifatla tacizi karıştırmayın yeter. Israrcılık, takip etme, beklentiye girme gibi hareketler çoğunlukla taciz alarmıdır. Birine iltifat ettiğinizde istediğiniz cevabı alamadığınızı düşünerek öfkeleniyorsanız, o bir iltifat değildir.
“Neden bu kadar saldırgansınız?”
-Saldırganlık keyfinize göre yeniden anlam yükleyebileceğiniz bir kavram değil. Saldırganlıkla itham ettiğiniz feministler eşlerini mi öldürüyorlar, çalışanlarına tecavüz mü ediyor, sokaklarda erkeklerin peşine takılıp takip mi ediyorlar? Evlerini öğrenip gecenin bir yarısı kapılarına mı geliyorlar, yurt odalarına gidip yataklarında ellerini mi kesiyorlar, minibüsle kaçırıp tecavüze yeltenip sonra öldürüyorlar mı, eşlerinin kürtajına mı izin vermiyor, evden çıkmalarına mı engel oluyorlar? Bir coğrafyanın yarısı, diğer yarısı tarafından sistematik olarak öldürülüyorsa saldırganlıkla suçlayacağınız taraf öldürülenler olamaz. Bunu yapanlar ancak o düzenden bir biçimde kârlı çıkanlardır.
“Ben hayatımda kimseyi taciz etmedim”
-Tebrikler, adres bilgilerinizi verirseniz madalyanızı en yakın zamanda postalayacağız.
“Doğuda yaşayan, eğitimsiz, kocasına bağımlı bir kadın da değilsin ki, neden hala şikayet ediyorsun?”
-”Doğuda yaşayan kadın” ile dertlerim benzer çünkü. Hasbelkader eğitimli olmam beni şiddetten, tecavüzlerden, ayrımcılıklardan korumuyor. Belki daha şanslıyım, bazı ayrıcalıklarım var, ama bu ayrıcalıklar da beni erkek şiddetinden koruyabilir güçte değil. Hukukun kadın için işlemediği, cinsiyetçiliğin kültürün en temel taşlarından olduğu bir ülkede hayatta kalmaya çalışıyorum ben de. Üstelik bazen “şehirli” kadın olduğum için tacize uğruyorum, tıpkı bazı kadınların sadece milliyetlerinden, bazılarının ise giysilerinden uğradığı gibi. Her taciz için mutlaka bir bahane var. Hiçbir kadın taciz ve şiddetten muaf değil, son kertede hepimiz aynı gemideyiz ve aynı iktidara direniyoruz. Yoksa siz ciddi ciddi çevrenizdeki güzel okullarda okumuş, güzel işlerde çalışan kadınların hiç şiddet görmediğini, hiç tacize uğramadığını, hiç tehdit edilmediğini mi sanıyorsunuz? Üstelik onlara şiddet uygulayan, tecavüz edenler de yakın çevrelerinden, yani “eğitimli” erkekler. Şiddet kültürünü cehalete, belli bir coğrafyaya bağlamak bu yüzden tehlikeli. Uygulayıcılar uzaklarda değiller, ailelerimiz, arkadaşlarımız, öğretmenlerimiz, hatta profeminist olma iddiasındaki sevgililerimiz. Başkalarından önce kendi erkekliğinizi sorgulayın dememiz bu yüzden. Bu kadınlar için de geçerli, kadınların da içselleştirdiği ve zaman zaman uyguladığı erkekliği sorgulaması gerekiyor. Çünkü bu lanet şey çok kolay yayılıyor ve kurtulması pek zor.
391 notes · View notes
afedersinfeminist-blog · 10 years ago
Text
Regle Benzemeyen Şeyler
Tumblr media
Gelin regle benzetildiği halde alakası olmayan şeylere bir göz atalım.
Çiş: Reglinizden bahsettiğinizde susmanızı isteyenlerden alacağınız ilk tepki “Reglin geldiği yerden çiş de geliyor? Çiş mi konuşalım?” olacaktır. YANLIŞ. Çiş hepimizin bildiği gibi idrar kesesinde birikip üretradan dışarı atılır, sadece biyolojik kadınlarda bulunan rahim ve vajina organlarından değil. (Evet kadınlar vajinasından işemiyor, teşekkür etmene gerek yok ekşi sözlükçü genç erkek)
Kaka (nam-ı diğer bok): Karşınızdaki reglinizden bahsetmenize yeterince sinirlenmişse çiş örneğini esgeçip doğrudan kakadan bahsedecektir. Sükunetinizi koruyun. Kaka da çiş gibi insan ırkı olarak paylaştığımız bir hobidir ve kadını erkeği yoktur. Tam da bu sebeple etrafında regl benzeri stigmalar bulunmaz. Örneğin sabah kakasını yapmış bir adamın pişirdiği yemeğin yenmeyeceğine dair batıl inançlar yoktur. Kimse bir erkekten o gün kakasını yaptığı için ibadet etmemesini beklemez, erkek de işe gittiğinde arkadaşlarına “Bugün kirliyim” diye fısıldamaz.
Mavi su: Reklamlarda kanı tutması gereken pedlere dökülen bu mavi sıvının regl kanıyla uzaktan yakından alakası yoktur. Regl kanı tıpkı bir yeriniz kesildiğinde akan kan gibi koyu kırmızıdır. Üstelik reklamlarda pedlere mavi pıhtılar dahi atılmamaktadır ve bu durum regl olduğunda pıhtı döken genç kızlarımıza yanlış mesajlar vermekte, onları ürkütmektedir.
Tumblr media
Sperm: Yeterince kadın düşmanı bir adam bulursanız size regl kanının utanılması ve saklanılması gereken bir şey olduğunu, çünkü erkeklerin de sperm lekeleriyle ortalıkta dolaşmadıklarını söyleyecektir. Neredeyse doğru olacakmış gibi AMA YANLIŞ. Sperm, bolluğuyla övünülen, pornolarda kovayla boşaltılan, iktidar ve güç sembolü bir vücut sıvısı olarak kodlanmıştır. Regl gibi utanılması bir yana, rengi, miktarı ve üretilme sıklığı muhtelif ortamlarda erkekler için şişinme aracıdır.
Sünnet: Spermden hemen sonra verilecek diğer eril örneğimiz. “Siz regl oluyorsanız bizim de pipimiz kesiliyor” diyen arkadaşların bir noktaları var, çünkü cidden iradeleri dışında pipileri kesiliyor, ancak çocukluktan ergenliğe geçiş törenleri yine kızların aksine kral kıyafeti giyip hediyeler aldıkları bir gün. Üstelik hiçbir rasyonel bağı olmamasına karşın “erkek olmak” ile alakalandırılarak kutlamanın boyutu genişletiliyor. Regl olunca gerçekten de kadınlığa geçiş yapan kız çocuklarına ise bunu saklamaları öğretiliyor. Çünkü erkek olmak süper, kadın olmak ayıp bir şeydir.
Vişne reçeli: Hmm. Bu aslında epey benziyor. Özellikle taneleri. Şöyle:
Tumblr media
Hastalanmak: Regl olmak sağlıklı bir döngünün parçasıdır, vücudun işlediğini gösterir. Regl oluşunu “hastayım” diye betimleyen kadınların kafasına işlenmiş bilgi, reglin anormal bir durum olduğudur. Zira ataerki, kendisinde olmayan, anlamadığı ve bu yüzden çekindiği bu doğa olayına karşı çözümü onu anormalleştirmekte bulur.Böylece regli ve regl olanları tecrit etmek daha da kolaylaşır. Hasta biriyle yakın olmayı kim ister, öyle değil mi?
Kirlenmek: Yanlışlıkla elinizi kestiğinizde kanınız akınca kendinizi “kirlenmiş” hissediyor musunuz? Ya elinize koyduğunuz gazlı bezleri çöp kutusunun en dibine gizlemeye çalışmak, görünmesinler diye üzerlerine metrelerce tuvalet kağıdı döşemek gibi huylarınız var mı? Ben de öyle düşünmüştüm.
Tumblr media
Yukarıdaki kadar kanadığınızda zaman kaybetmeden en yakın çikolata reyonuna başvurun. Herkese sancısız regller.
Ana görsel: Carina Uber’in regl bezlerinden oluşturduğu sergisi Paños
300 notes · View notes
afedersinfeminist-blog · 10 years ago
Text
Dev Hizmet: Tacizci miyim testi
Bir kadın barda otururken bir sebepten telefon numarasını söylüyor ve muhtemelen yan masasındaki herif numarayı kaydediyor, gece de böyle bir mesaj atıveriyor.
Tumblr media
Twitterda bütün gün erkekler “bunun taciz olup olmadığını” tartıştılar, ifşa edilen her bir taciz olayından sonra adet olduğu üzere.
Olayı basitleştirelim:
İradeniz dışında telefonunuzun alınması = Taciz
İradeniz dışında alınan telefona sabaha karşı mesaj atılması = Taciz
Kadının alkol alması üzerinden taciz etmeyi meşru kılmak = Taciz/tecavüz kültürü
Birinin herhangi bir alanına izinsiz girmek = Taciz
Tüm bunları doğal hakkı görmek = İçselleştirilmiş tecavüz kültürü
Tacizci olup olmadığınızı nasıl mı anlayacaksınız?
Masasına oturmak için kadından izin aldınız mı? Muhabbet etmek için kadından izin aldınız mı? Kadın size konuşmak istemediğini belirtince özür dileyerek gittiniz mi? Gecenin bir yarısı mesaj attığınız kadının telefonunu kendisinden, gecenin bir yarısı mesaj atacağınızı belirterek mi aldınız? Burası önemli. İş konuşmak için telefonunu aldığınız bir kadına gecenin köründe mesaj atamazsınız. Hiç tanımadığınız bir kadına sosyal medyadan görünüşüyle ilgili bir mesaj ya da yorum yazmak sizce taciz mi? Eger bir kadina yazdiginiz mesaja cevap gelmediyse agresifleşip art arda mesajlar atmaktansa tedirgin ediciliğinizi anlayıp özür dilediniz mi? Tanımadığınız kadınların size gülümsemek, cevap vermek ya da ılımlı davranmak gibi bir yükümlülükleri olmadığının farkında mısınız?
Soruların bir ya da birkaçına hayır dediyseniz tebrikler, siz de bir tacizcisiniz.
1K notes · View notes