aspaldiko

[aspaldiko]

Hoşgeldin acil!

[aspaldiko]

Şu an sahil kenarında kayalıkların üzerinde oturup pizza yemek istiyorum.

[aspaldiko]

Anaerop kokusundan midem bulanmıyor benim veya diyabetik ayak ya da melena kokusundan. Ama gelin görün ki bazı insanların düşüncelerine, davranışlarına karşı ciddi bir şekilde midem bulanıyor ve kusmak istiyorum.

[aspaldiko]

Mutluyum hem de çok mutluyum, sorunları çözüme kavuşturabildiğim için, belirsiz olan ne varsa hepsini zihnimde rafa kaldırabildiğim için, kapanmayan meseleleri kapatıp ileriye doğru yol alabildiğim için mutluyum. Bugün, güzel bir gün.

[aspaldiko]

Sessizce, hiç kimseye belli etmeden içinden hüngür hüngür ağlamak.

[aspaldiko]

Bas gaza şoför bey lütfen, evde beni bekleyen muhteşem kargom var.

[aspaldiko]

Neyse, düşünmeyelim artık. Şimdi artık iyi hissediyorum kendimi.

Yalnız adam, Eugène Ionesco

[aspaldiko]

Belki de, kendi kendine, ben istersem, hemen şimdi, her şeye yeniden başlayabiliriz, diyordu. Çünkü, diye düşünüyordu belki, ileri atılmamızı parasızlık, iç karartıcı çalışma engelledi, ama sevgi insana dağlar aşırır, sevgi demiri eritir, engelleri ortadan kaldırır, hiçbir şey duramaz onun karşısında, çok iyi biliyoruz bunu. Sıradanlığımızdan ötürü ipin ucunu bırakıyor, vazgeçiyoruz. Büyük sevgi vazgeçme diye bir şey tanımaz, yoktur böyle bir sorunu, vazgeçmek sıradan insanlara özgüdür, başarısızlık da öyle.

Yalnız adam, Eugène Ionesco

[aspaldiko]

Mikrobiyolojiye geçiş yapıldı sonunda!

[aspaldiko]

Nelson Mandela; Çevrendekilerin güveni sarsılmasın diye küçülmek, meziyet değildir.

Rezonans Kanunu: İsteklerin Yönetimi, Pierre Franckh

[aspaldiko]

Bildiğin, bıraktığın gibi benim yaşamım da. Aslında bu zaman dilimlerinde yanında olmak (dijital de olsa) isterdim. Bir şeylere dokunup değiştirmek için de değil ha, sahici bir arkadaşlık, paylaşım adına. Maddi olanı öteleyip maneviyata sarılan, kimliğin önemsizleştiği bir temas adına... Ama koşullar buna pek elvermedi. Gelip baktım, kullanıcı adın aynı, sevindim de. Uzun bir zamanın ardından selam verebildim en azından. Kendine iyi bak olur mu? π.

Merhaba sevgili arkadaşım, uzun zaman oldu. Ara ara mektuplarımızı okuyup seni anlamaya çalışıyorum. O zamanlar anlamadığım kısımları şimdi gelişmeye çalıştığım dönemde daha anlayabilir oldum, bazı noktalarda kendime kızdım yüzeysel düşündüğüm için, kemikleşmeye yüz tutmuş kısımların üzerinde durmadığım için..

"Yanında olmak isterdim" yazmışsın, sen hep benimlesin zaten yürüdüğüm yolda. Giden, geri döndüğünde beni bulabilsin diye hiç değiştirmedim adımı; hep aspaldiko. Kelimenin anlamını da seviyorum açıkçası. Mesela şu an bu mutluluğu iliklerime kadar hissediyorum.

Kendine mutlu bak olur mu? Hadi bana o zamanlar ilk göndermiş olduğun şiiri açıp okuyalım! Süreyya Berfe - Sevgili Arkadaşım

[aspaldiko]

Ben ki, gündüzüne ayrı gecene ayrı vurgunum İstanbul.

[aspaldiko]

Bu insanlara bu hakkı veren tek bir insan var, o da sensin. Başkalarını canlarının istediği gibi hayatınla oynamaları için davet eden yegâne kişi sensin. Gelecekte bunu değiştirip değiştirmemek, sadece senin elinde. Şimdi seni teşvik eden, destekleyen ve daima senin yanında olan bütün insanları tekrar listele. Bunlar azınlıkta olsalar bile; daima yanımızda bizi koşulsuz destekleyen birisi vardır. Bir düşün bakalım. Belki bu arkadaşını çoktan unuttun ya da yaşamında başka önceliklerin vardı. Belki o arkadaşın hep yanındaydı ama sen onu gözden kaçırdın ya da bu "dostluğun" farkına varamadın. Ve şimdi seni destekleyen ve seni hayatında ileriye götüren bu insanlara öncelik vermeye ve onlara daha fazla zaman ayırmaya karar ver.

Rezonans Kanunu: İsteklerin Yönetimi, Pierre Franckh

[aspaldiko]

"Herkes gibi olmaktan kork.."

[aspaldiko]

Hiç kimse tarafından anlaşılamamak çok kötü hissettiriyor.

[aspaldiko]

Yani yaşam aslında onu fark edebildiğin kadar.

[aspaldiko]

Gerginliğimin anında yok oluşu bir iki kelimeye bakar.