blogidealkilo-blog
blogidealkilo-blog
www.enidealkilo.com
21 posts
İdeal Kilo da Olma Yolları
Don't wanna be here? Send us removal request.
blogidealkilo-blog · 6 years ago
Text
Doğum Sonrası Kilo Verme
Doğum Sonrası Kilo Verme
Doğum sonrası kilo verme, emzirme döneminde beslenmenin önemi, doğum sonrası kilo vermenin püf noktaları.
 Doğum Sonrası Kilo Verme 
Herkese merhaba! Başlığı görünce heyecanlandınız değil mi?
Şimdi tüm doğum sonrası kilolarımı nasıl vereceğim endişelerinizi bir kenara bırakıp, arkanıza yaslanmanızı isteyeceğim.
Doğum sonrası kilo verme hızı gebelik süresince alınan kilo ile yakından ilgilidir. Hamilelikte kaç kilo aldınız ve hangi aralıktasınız öğrenmek için 1. ay gebelikte beslenme makalemizi okuyabilirsiniz.
Doğumun ardından enerjinizin çoğunu bebeğinizin bakımına adayabilirsiniz. Bununla birlikte kendi sağlığınızla da ilgilenmek, bedeninizin hamileliğin ardından toparlanmakta olduğu ve bebeğinize en değerli besini sunduğunuz bu dönemde çok önemlidir.
Kısaca özetlemek gerekirse;
Emzirme Döneminde Beslenmenin Önemi 
§  Maternal (anne) fizyolojik gereksinmelerini karşılamak
§  Süt üretimi için enerji ve besin öğeleri depolarını dengede tutmak
§  Anne sütü verimliliğini arttırmak
§  Yeni doğanın anne sütü ile optimum büyüme ve gelişimini sağlamak
Maternal (Anne) Beslenmenin Anne Sütüne Etkisi 
§  Maternal beslenmesi, anne sütünün enerji ve makro besin ögeleri miktarını etkilemez.
§  Yağ asidi bileşimi annenin besin alımını yansıtır.
§  Anne sütü vitamin düzeyi maternal yetersizlik durumunda azalır ve suplementasyon (ek destek) ile artar.
Önemli! Doğum sonrası dönemde şok diyetler, kalori kısıtlı diyetler yapılmasını asla önermiyorum 
Doğum sonrası dönemde en çok merak edilen konu; şu isimli diyeti yapabilir miyim? Bu isimli diyeti yapsam kaç kilo veririm?
Bu cümleyi her yazımda kullanıyorum belki ama akıllarınıza kazınmasını istiyorum.Diyet kişiye özeldir. Siz değerlisiniz, siz özelsiniz diyetinizde size özel olmalı. Benden size tavsiye, sosyal medyada duyduğunuz herhangi bir ismi olan moda diyetlerden uzak durun ve size özel bir beslenme programınızı oluşturmak için beslenme uzmanına danışın. Vücudunuz süt yapımı için çok fazla enerji harcıyor ve siz bu dönemde size özel olmayan, kalori kısıtlı diyetler yaparsanız sağlığınızdan olabilirsiniz ve süt üretiminiz azalır.
Şimdi içinizi rahatlatacak bir bilgi paylaşımında bulunacağım 
Bilgi! Emzirme döneminde anne, her gün yaklaşık 700 ml süt salgılar ve bunun için her gün 500-700 kalori harcar.
Bu demek oluyor ki; yeterli ve dengeli beslendiğiniz, vücudunuz için gerekli sıvı gereksinimini karşıladığınız zaman ekstra bir diyet yapmanıza gerek kalmaz.
Doğum sonrası dönemde, ayda 2 kg üzerinde kilo kaybı önerilmez. Bir an önce kilolarınızdan kurtulmak istiyorsunuz biliyorum ancak ne kadar hızlı kilo kaybederseniz geri alma riskiniz o kadar yüksek. Bu sebeple adımlarımızı sağlam atmamız oldukça önemli 
 Doğum Sonrası Kilo Vermenin Püf Noktaları
 Hedefi olmayan gemiye hiçbir rüzgar yardım edemez 
§  Öncelikle kendinize bir hedef belirleyin. Bir kağıt, kalem alın ve günlük beslenmenizde yaptığınız hataları not edin daha sonra, hatayı düzeltmeye çalışın ve düzeltince üstünü çizin.
§  Doğum sonrası kilo verme sürecinde, önemli diğer bir nokta besin günlüğü tutmak. Bazen gün içinde hangi besini ne kadar tükettiğimizin farkında olmuyoruz ve bilinçsiz tüketimler hem bizi kilo almaya itebiliyor hem de kilo kaybımızı zorlaştırabiliyor. 
§  Doğum sonrası dönemde diğer bir majör bileşenimiz ise düzen. Gün içerisinde kendinize beslenme düzeni oluşturmalı ve hep aynı saatte beslenmeye özen göstermelisiniz. Günde 3 ana, 2-3 ara öğün yapmalısınız. Çoğu kişi ara öğünlerin mucizesinin farkında olmuyor ve acıkmıyorum, ne gerek var gözüyle bakıyor. Aslında çok yanlış.
Ara öğünler bizim köprüden önce son çıkışımız! 
Peki bu ne demek oluyor? Ara öğünler kan şekerimizi dengeliyor ve ana öğünlerimize aşırı yüklenmememizi sağlıyor. Özellikle, öğle ve akşam yemeği arasındaki saat aralığı 5-6 saati bulabiliyor ve ara öğünler burada daha da önem arz ediyor.
Doğum sonrası dönemde emziriyorsanız vücudunuz çok fazla enerji harcıyor ve burada kaybolan depoları yerine koymak çok önemli. Eğer bu durumun tersi olursa vücut halsiz düşer ve bu durum bebeğinize olumsuz yansıyabilir. Aman dikkat!
§  Yapılan araştırmalarda tek başına kalori tüketiminin yeterli olmadığı, alınan enerjinin içeriğinin de çok önemli olduğunu öne sürüyor. Bu demek oluyor ki doğumdan sonra kilo verme sürecinde anne her besin grubundan besinleri yeterli ve dengeli miktarda beslenmesine eklemek zorunda.
§  Doğum sonrası kilo verme sürecinde annenin günlük beslenmesinde, %12-15’i proteinlerden, %55-60’ı karbonhidratlardan, %25-30’u ise yağlardan gelecek şekilde planlanmalıdır.
§  Doğum sonrası kilo verme sürecinde, beyaz undan yapılmış ürünler yerine tam tahıl ürünlerini, basit şeker içeren besinler yerine ise pekmez gibi kan yapıcı besinleri tercih etmelisiniz.
§  Protein alımı düşük olduğunda sütün kalitesi düşer. Sütün kalitesi sütün içeriği demektir. Anne sütüne en yakın protein, en kaliteli protein yumurtadır. Emziren annenin her gün beslenmesinde yumurtayı bulundurması gerekir. Haftanın iki günü sebzeli omlet ile kendinizi şımartabilirsiniz  Bunun yanında balık ve kırmızı et tüketimini de ihmal etmemenizi öneririm.
§  Vitamin mineraller vücudumuzun çalışmasını, enzimlerin ise daha işlevsel olmasını sağlar. Düzenli olarak mevsimine uygun meyve ve sebze tüketmeye özen gösterin.
Doğum sonrasında nasıl kilo veririm? Konulu videomuzu izleyebilirsiniz.
§  Doğum sonrası dönemde yağ oranının tamamen kısılması hiç doğru değildir. Bir kilo sebze yemeği 2-3 yemek kaşığı yağ ile yapılabilir. 
§  Yağda kızartmalardan uzak durun, fırın, ızgara, haşlama gibi pişirme yöntemlerini tercih edin.
§  Emzirme döneminde özellikle anne sütünü artırmak için en en en önemlisi sıvı desteği. Günde 2.5-3 litre su içmeye özen göstermelisiniz. Bu dolaylı yoldan kilo kaybetmenize de yardımcı olacaktır. Suyun dışında sıvı tüketiminizi desteklemek için probiyotik kaynağı kefir, ayranı tercih edebilirsiniz. Rezene, ıhlamur gibi bitki çayları da sizi rahatlatacak ve sıvı desteğine yardımcı olacaktır.
§  Yemek yeme sürenizi mümkün olduğunca uzatmaya çalışın. Hızlı yemek yediğinizde sindirim yavaşlar ve daha fazla yemek yemek istersiniz bu da kilo artışına neden olur. Bu sebeple yavaş yavaş sindirerek yemek yemeye çalışın ki sindirim enzimleriniz salgılanabilsin.
Yapılan araştırmalarda, günde 7 saatten az uyuyan kişilerin kilo alma risklerinin daha fazla olduğu bulunmuş 
Sevimli Bilgi! Uyku sırasında salgılanan büyüme hormonu yağ yakımına destek oluyor 
§  Haftada üç gün 40-45 dakika tempolu yürüyüş yapmaya çalışın. Açık havada yapılan yürüyüşlerde mutluluk hormonu olan endorfin salgılanıyor ve ayrıca yapılan araştırmalar düzenli egzersizin antidepresanlardan çok daha iyi bir tedavi yöntemi olduğunu söylüyor. Düzenli egzersiz ile hem kilo kaybedebilir hem de stres faktörünü azaltabilirsiniz.
§  Doğum sonrası kilo verme sürecinde, diğer bir önemli nokta ise huzur ve mutluluk. Tüm endişelerinizi bir kenara bırakın ve sağlıklı beslenmenin yanında hayattan da beslenmeyi ihmal etmeyin.
Emzirme dönemindeyseniz mutlaka incelemeniz gereken bir makale önerisinde bulunacağım.
Unutmayın ki! Siz çok değerlisiniz.
Siz doğum kilolarınızı verebildiniz mi? Bu makalenin altına yorum bırakarak tecrübelerinizi bizimle paylaşabilirsiniz
0 notes
blogidealkilo-blog · 6 years ago
Text
Evde Kalça Sıkılaştırmak İçin En İyi Egzersizler
Evde Kalça Sıkılaştırmak İçin En İyi Egzersizler
Çömelmek
Evde kalça sıkılaştırmak için önereceğimiz bu egzersiz; kalçalar, baldırlar ve bacaklar için en iyi egzersizlerdendir. Her egzersizde kesinlikle yapılması gereken önemli noktalar vardır. Bunları sopa, dambıl veya vücudun kendi ağırlığını kullanarak uygulayabilirsiniz.
Ayakta dururken bacaklarınızı omuz genişliğinde ayırın. 
Eğer dambıl kullanıyorsanız, ellerinizi vücudunuzun yanına yerleştirin veya kollarınızı omuz yüksekliğinde yanlara doğru açın.
Eğer sopa kullanıyorsanız, sopayı kafanızın arkasına koyun ve omuzlarınızda tutun. Dizlerinizi bükün. Baldırlarınızı yere paralel tutmaya çalışın ve dizlerinizinden ayak parmaklarınıza doğru bir çizgi hayal edin. Başlangıç pozisyonunuza dönmeden önce bir kaç saniye bekleyin. Hareketlerinizin yavaş ve ölçülü olmalı.
Yarım Çöküş veya İleri Adım
Bu egzersiz, önceki egzersizin daha farklı; ancak daha basit bir şeklidir. Pozisyon aynıdır ve yine vücudunuzu kullanabilir, bir sopa veya dambıllarla direnç yaratabilirsiniz.
Bu yazımız da ilginizi çekebilir:
Kadınların Vücudunda İncelmesi En Zor Olan Bölgeler: Kalça Çevresi ve Uyluklar
İlk olarak, ayaklarınızı omuz genişliğinde açın. Bu kez aşağı çökmek yerine, öne bir adım atın ve dengenizi kaybetmemeye çalışın. 
Omuzlarınızı kalçalarınızla aynı hizada tutun. Arkada kalan diziniz neredeyse yere değecek şekilde bacağınızı bükün.
Öndeki diziniz ayak parmaklarınızın çizgisini geçmesin.
Başladığınız pozisyona geri dönün ve aynı harekeleri diğer bacağınızla da tekrarlayın.
Bu egzersizi her iki bacakla aynı sayıda yapmayı unutmayın.
 Bacak Uzatma
Bir ağırlık bankında veya yatağınızda yüz üstü uzanın. Kalçalar yatağın sonunda olmalı ve ayaklarınız aşağı sarkmalıdır.
İki bacağı da aynı anda kaldırın. Bu şekilde baldır ve kalça kaslarınıkullanmış olursunuz. 
Bacaklarınızı kalça seviyesinde tutun. Bu pozisyonda kalmaya çalışın. Yüzüyormuş gibi yapabilirsiniz.
Bir bacak göğse yaklaştığında diğeri de kalçalar hizasında olduktan sonra ortada buluşmalarına özen gösterin.
 Merdiven
Küçük bir sandalyenin veya sağlam bir sandalyenin önünde durun. Sandalye, bacağınızı 90 derecelik bir açıyla koyacak yükseklikte olmalıdır. 
Sağ bacağınızı sandalyeye koyun ve vücudunuzu kalça ve baldır kaslarınızın gücüyle kaldırın. 
Olabildiğince esneyin. Bacağınızı tamamen esnetmeye çalışın.
Sol bacak sandalyeye dokunmamalıdır; ancak parmak ucunda durabilirsiniz.
Bir kaç saniye bu şekilde durun ve yavaşça aşağı inin. Diğer bacağa geçmeden önce beş kere tekrarlayın.
 Kalça Sıkma
Dizlerinizi, dirseklerinizi ve kollarınızı yere koyun.
Dizler kalça hizasında, dirsekleriniz omuzlarınızla düz bir çizgide olsun.
Karnınızı iyice sıkın ve sırtınızı düzeltin. 
Şimdi sol bacağınızı kalça hizasına gelecek şekilde düz bir şekilde kaldırın.
Kalçanızı 3 saniye boyunca sıkın ve başladığınız pozisyona gelin. Diğer bacağa geçmeden önce 15 kere tekrarlayın.
Tekmeler
Yukarıdakiyle aynı pozisyonda başlayın. Karnınızı sıkın ve sağ bacağınızı dizinizi esneterek kalça hizasına çıkarın. Tekmeler yukarı (ayak tabanı tavana bakacak şekilde) veya aşağı olabilir.
Bacağınızı düz olana kadar esnetin. Her iki şekilde de bu pozisyonu bir kaç saniye tutun.
8 kere tekrarlayın ve bacak değiştirin. Egzersize direnç kazandırmak için bilek ağırlığı kullanabilirsiniz.https://www.enidealkilo.com/en-kolay-evde-spor-yapma-programi/
0 notes
blogidealkilo-blog · 6 years ago
Photo
Tumblr media
0 notes
blogidealkilo-blog · 6 years ago
Text
Kilo almak hiç bu kadar kolay olmamıştı
Kilo almak hiç bu kadar kolay olmamıştır.
-Kilo almak sanılanın aksine çok da kolay değildir. Hızlı ve yağ ağırlıklı kilo almanın yolu fast-food, kızartma, şeker ve karbonhidrattan geçerken; sağlıklı kilo almak bu besinleri tüketerek olmaz. Sağlıklı kilo alımı için birinci şart gün içinde programlı şekilde yemektir. Yeme alışkanlığı zayıf olanlar genellikle öğünleri atlar ya da yemek yemeyi unuturlar. Bu nedenle bir hedef koymak ve programlı olmak önemlidir.
-Aşırı zayıflık halinde olanların midesi de haliyle küçüktür. bu nedenle mideyi anahtar gıdalarda doldurmak ve yüksek kaloriyle doymak önemlidir. Örneğin düşük kalorili lifli gıdadansa yüksek protein ve sağlıklı yağ değeri olan küçük bir porsiyon tercih edilmelidir.
İşte kilo almak için tüketilmesi gereken besinler:
Kırmızı Et
Kilo almak istiyorsanız kırmızı et iyi bir tercih olacaktır. Kırmızı et bir dizi protein ve demir içeriyor. Ancak gıda uzmanları, etin bütün kısımlarının eşit tutulmadığı konusunda uyarıyorlar. Kırmızı etin kendi yağı ile pişmesi önemlidir. Bu şekilde sağlıklı kalori alınmış olur.
Gerçek Fıstık Ezmesi
Doğal fıstık ezmesi protein ve katı yağlarla doludur, bu da sağlıklı şekilde kilo almaya çalışan insanlar için mükemmel bir seçimdir. Bir çorba kaşığı yaklaşık 100 kalori içerir ve 4 gram protein içerir. Gerçek fıstık yağı, folat, magnezyum, E vitamini ve B3 vitamini bakımından da yüksektir.
Yağlı Süt
Yağsız süt D ve A vitamininden yoksun kalmıştır. Yağlı süt ise hem kalori bakımından hem de vitamin açısından çok daha zengindir.
Tropik Meyveler
Günde bir elma doktor tutar, ancak tropikal meyve kilo almanıza yardımcı olabilir. Mango, papaya, muz ve ananas gibi meyveler, gıda uzmanlarına göre şaşırtıcı seçeneklerdir. Bunlar doğal şekerlerle doludur ve size büyük enerji verebilirler.
Avokado
Bu lezzetli yeşil sebzeler, diyetinize kalp-sağlıklı yağlar eklemek için mükemmel bir yoldur. Bir avokado'nun yarısı 140 kaloriyi içerir, fakat aynı zamanda yüksek oranda potasyum, folik asit, B ve E vitamini içerir.
Tahıllı Ekmek
Beslenme uzmanları, sağlıklı ekmek ürünlerinin tüketilmesinin kilo almaya başlamanın harika bir yol olduğunu söylüyorlar. Beyaz ekmek yerine bolca tahıl ve besin değeri olan ekmekleri tercih edin. Bunlar beyaz ekmekte eksik olan lif ve minerali içerir. Tahıllı ekmek daha uzun süreli enerji kaynağı olacaktır.
Bitkisel Yağlar
Yemek ve salatalarda doğal yağlar kullanın. Sızma zeytinyağı, hindistancevizi yağı ve fındık yağı lezzet ve kalp sağlıklı kalori ile doludur. Yüksek ısıda yanan zeytinyağı yerine hindistancevizi yağının kullanılması daha doğrudur.
Kuru yemişler
Yağ ve lif dolu olan kuru yemişler, kilo almak için harika bir atıştırmalıktır. Sadece birkaç avuç kuru yemiş yiyerek saatlerce dolaşabilirsiniz. Fındık, fıstık, ceviz, badem vb. kuru yemişleri kavrulmamış ve tuzlanmamış olarak tüketmeniz önemlidir.
İşte tüm detaylar….   https://www.enidealkilo.com/en-etkili-kilo-alma-programi-1-ayda-15-kg/
0 notes
blogidealkilo-blog · 6 years ago
Text
En Çok Hangi İçecekler Kilo Aldırır?
En Çok Hangi İçecekler Kilo Aldırır?
Kilo alayım derken sağlığınızdan olamayın. Sağlıklı bir şekilde kilo almak herşeyden önce gelir. Birazdan vereceğimiz örneklerde kilo alayım derken obezite kurbanı olmamanız için öneriler sunacağız.
Bir çok insan Dünya Sağlık Örgütünün tavsiyesine uyup günde en az 2 litre sıvı tüketiyor. Ancak, bu insanların çok küçük bir yüzdesi saf su içiyor. Meşrubatlarda bulunan fazla kalori ve şekerler hem görünüşümüzü hem de sağlığımızı etkiliyor.
Aromalı içecekler, şekerli meşrubatlar, meyve suları, meyve çayları, alkollü içecekler, gazlı içecekler… Bunları yemeklerin yanında, veya sıcak havalarda susuzluğumuzu gidermek için bol bol tüketiyoruz. Ama, bu içeceklerin bizi nasıl ve neden bu kadar etkilediğini biliyor muyuz?.
Alkollü içecekler
Alkol ve obezite, birçok sebepten ötürü yakın arkadaştırlar. Her şeyden önce, alkolün çok kalorili oluşu, karaciğerin çok fazla zorlanmasına neden olur. Aşırı alkol tüketimi karaciğerin zarar görmesiyle sonuçlanır, ve karaciğer alkolü sindirmek ile uğraşırken, vücudumuza giren diğer yağları yakamaz hale gelir. Üstüne üstlük alkol, tokluk hissi vermek yerine, insanın iştahını daha çok açar. Açlığımız, fiziksel görünüşümüzün en büyük düşmanıdır. Ayrıca, alkolün hafif uyuşturucu sınıfına girdiğini ve bağımlılık yarattığını da unutmayın. Alkollü içecekleri kararında içmeye çok dikkat etmelisiniz.
Tatlı meşrubatlar da obezitenin temel sebepleri arasındadır. İçinde şeker olan her alkolsüz içecekte, genellikle ucuz, kalitesiz, GDOlu mısır şurubu bulunur. Ayrıca içine, bağımlılık yaratması için hatırı sayılır miktarda glikoz da ekleniyor ve ortaya inanılmaz şekerli bir içecek çıkıyor.
Diyet içeceklerin de bir çok olumsuz etkisi vardır. Zira bunlar, insan sağlığına zararlı olan aspartam ile tatlandırılmaktadır.
İçerdikleri zararlı suni tatlandırıcıları da geçtik, bu içecekler vücutta aşırı sodyum birikimine neden olarak vücudun su tutmasına neden oluyor. Bu durum kilomuzu etkilediği gibi, sıklıkla tekrarlanıyorsa karaciğer ve böbreklere de çok fazla yük bindiriyor.
Doğal Meyve suları
Doğal meyve suyundan daha sağlıklı, daha lezzetli ve daha enerji verici bir şey yoktur. Hele bir de meyve organikse, ve çeşitli kimyasallara, tarım ilaçlarına maruz kalmamışsa çok da güzel olur. Eğer bu tür meyve sularını alacak olursanız, kutuların üzerinde meyvelerin hasat, sıkma ve kutulama süreci boyunca doğallığını koruduğunu belgeleyen organik damgası olmasına dikkat edin. Sanayi meyve sularında hem çok az meyve vardır, hem de aroma ve sağlıksız renklendiriciler içerirler. Bazılarına kalitesiz şeker katılmış olabiliyor. Tüm bu sebeplerden ötürü, meyve sularınızı, en taze meyve ve sebzeleri kullanarak, evde kendiniz sıkmanız en iyisidir.
Tavsiye edebileceğimiz, ve susuzluğunuzu gidermenin en iyi yolu hiç şüphesiz, saf sudur. Alp ve sıradağlardan gelen doğal maden suları da idealdir. Bunları marketlerde uygun fiyata bulmanız mümkündür.
Sağlığınız için en iyi içecekler, çaylar ve bitki çayları, taze sıkılmış meyve ve sebze suları, pirinç, yulaf ve badem sütleri, arpa ve kahve gibi kavrulup suda eritilen tahılların suyudur.
0 notes
blogidealkilo-blog · 6 years ago
Link
Lazer Epilasyonun Zararları Var Mıdır? | Genital bölgeye uygulanan lazer epilasyon zararlı mıdır? | Regl döneminde lazer epilasyon zararlı mı? |
0 notes
blogidealkilo-blog · 6 years ago
Text
Lazer Epilasyon Nedir, Nasıl Yapılır?
İnsan doğasının gereği olarak çocukluğun son evresinde çıkmaya başlayan ve ergenlikten itibaren istenmeyen bir görüntü halini alan koltukaltı, bacak, kol, yüzün bazı bölümleri ve bikini bölgesi kılları pek çok kişi için bir sorundur. Zira bu tüylerden tamamen kurtulmak adına doğru bir adım atılmazsa neredeyse yaşlılık dönemine kadar bu tüyler çıkmaya devam eder. Bu süreçte kişinin kıl yapısına göre ya da kılları yok etmekte kullandığı yönteme göre değişmekle birlikte on günde bir, iki haftada bir mutlaka tüyleri almak gerekiyor. Bu işlemde geleneksel olarak cımbız, jilet, ağda gibi yöntemler kullanılıyor ki bu yöntemler de tüylerden kısa süreli olarak kurtulmaya olanak veriyor. Ancak teknolojinin ilerlemesiyle birlikte ortalama 6 ay gibi kısa bir süre içinde istenmeyen tüylerden kurtulabilmek mümkün oluyor. Lazer epilasyon olarak adlandırılan bu sistem nedir, ne değildir, nasıl yapılır, kimler için uygundur? Bu çok merak edilen soruları cevaplamaya çalıştım.
Lazer epilasyon nedir?
Lazer epilasyon, belli bir dalga boyunda olan lazer ışığının tüy köklerine uygulanması ve kıl köklerinin kurtularak oradan yeniden kıl çıkmasının engellenmesi yöntemidir. Uzman kişilerin kontrolünde olan lazer epilasyon cihazı, sadece tüylerin yok edilmesinin amaçlandığı alana yönlendirilir. Bu bakımdan olumsuzlukların, istenmeyen durumlar yaşanmasının da önüne geçilebilir. Kişinin kıl kökünün gücü, lazer epilasyonun uygulandığı cihazın dalga boyu, etkisi, uygulayıcının uzmanlığı gibi pek çok etken lazer epilasyondan alacağımız olumlu sonucu etkileyecektir. Işığın, enerjinin tam olarak verildiği alandaki kıl kökleri zayıflar, bir sonraki seans zamanına kıllar çok daha zayıf, cansız olarak çıkmaya başlar. 2-3 seans sonrasında ise lazer epilasyonun etkisi çok daha net olarak gözle görülür. Genel olarak en fazla 7-8 seans içinde de tüm tüyler sonsuza dek bitebiliyor.
Lazer epilasyon nasıl yapılır?
Lazer epilasyonda, lazer ışını gönderme yetisi bulunan bir cihaz vardır ve bu cihaz uzmanın kontrolünde, onun hareket kabiliyetinde kullanılarak istenmeyen tüylerin köklerine lazer ışığı, enerjisi gönderilir. Bu işlemde lazer ışını cildin üzerinden geçerek kıl kökünde bulunan foliküle işler, nüfus eder, onu tahrip eder. Bu ışınların kıl folikülüne verdiği yoğun ısı, onun hasar görmesine ve bir sonraki seansa kılların daha cansız çıkmasına ya da ilerleyen dönemde hiç kıl çıkmamasına yol açar.
Lazer epilasyon kimlere yapılır?
Lazer epilasyon, cildin üzerinden uygulanan ve sadece kıl köklerine hasar veren bir uygulamadır. Bu bakımdan doğru yöntemler kullanılarak, uzman kişilerin uyguladığı lazer epilasyonun kişiye her hangi bir zararı yoktur. Bu bakımdan hemen her cilt tipine, her kıl türüne, her yaşa uygun bir lazer epilasyon yöntemi, cihazı bulunuyor.
Lazer epilasyon kimlere yapılmaz?
Lazer epilasyon güvenli ve konforlu bir yöntem olmakla birlikte bazı hastalıkları ve özel durumu bulunan kişilere uygulanamayabilir. Bunlar;
Hamileler,
Hamilelik şüphesi bulunanlar,
Kısırlık tedavisi görenler,
Kılları beyaz, sarı ve kırmızı renkte olanlar,
Ayva tüyü diye adlandırılan yumuşak ve az görünür şekilde tüylere sahip olanlar,
Hormon bozukluğu olanlar ve bunun için tedavi görmeyenler ya da tedavi aşamasında olanlar,
Cildinde aktif bir lezyon, açık yara bulunanlar,
Cilt kanseri teşhisi konanlar veya cilt kanseri tehlikesi bulunanlar,
Güneşlenmekten ya da solaryuma girmekten dolayı teni bronz olanlar,
Lazer epilasyonundan hemen sonra uygulama bölgesi güneşe maruz kalacak olanlar,
Son 1 ay içinde cildi soyarak gerçekleştirilen peeling yaptıranlar,
Son 6 ay içinde Roacutan kullanmış olanlar,
Kanıtlanmış bir zararı bulunmamakla birlikte 17 yaşın altındaki ergenlere lazer epilasyon uygulaması çok da uygun görülmez.
Lazer epilasyon öncesinde cilt bakımı nasıl olmalı?
Lazer epilasyon, bronzlaşmış cilde uygulanmadığı için genellikle kış aylarında, yani yazın bronzluğunun hafiflediği dönemlerde lazer epilasyon uygulanır. Bu bakımdan kendi rengine dönmüş teninizi temizleyin, kurulayın ve lazer epilasyona gidin. Gitmeden önce her hangi bir krem, parfüm gibi bir kimyasalı cildinize sürmemenizde fayda var. Hava nasıl olursa olsun, epilasyon sonrasında dışarı çıktığınızda epilasyon bölgesinin güneş görmemesi için kapalı kıyafetlerle gitmeniz doğru olacaktır. Lazer epilasyona gitmeden öncesinde çıkmış olan tüylerinizi ağda ya da cımbız gibi kökünden alan yöntemler değil, jilet gibi yüzeyden temizleyen yöntemler kullanın. Hatta epilasyon seansından 1-2 gün öncesinde jilet yaparsanız bu süre içinde kıllar biraz yüzeye doğru çıkmış olur, kıl kökleri daha net görülebilir. Bu sistemde kıl kökleri ne kadar görünür olursa, lazer epilasyon uzmanının doğru yere ışın gönderebilmesi o kadar mümkün olur.
Lazer epilasyon sonrasında cilt bakımı nasıl olmalı?
Uygulamayı yapan uzman, lazer epilasyonda kullanılan cihaz ve sizin ten, tüy renginiz bu işlemdeki başarıyı, seans sayısını ve izlenen yolu belirlemektedir. Lazer epilasyon öncesinde olduğu gibi sonrasındaki cilt bakımı ve diğer önlemleri de uygulamayı yapan uzamanın belirlemesinde fayda var. Ancak genel olarak belirtmek gerekirse; lazer epilasyon sonrasında cildin hassasiyetine bağlı olarak hafif kızarıklıklar, şişlikler meydana gelebilir. Bunu önlemek ve hafifletmek adına lazer epilasyon uzmanının önerdiği kremleri, losyonları kullanmak doğru olacaktır. Bunun için kesinlikle antibiyotik içeren kremler değil, daha çok günlük nemlendiriciler ya da ağrı giderici hafif kremler tercih edilmelidir. Lazer epilasyondan hemen sonra sıcak su ile duş almak, cilde kese yapmak ya da cildi kurutacak sabunlar asla kullanılmamalıdır. Bunun tam tersi olarak ılık ya da soğuk bir duş ve kese yapmadan nemlendirici duş jeliyle vücudu temizlemek yeterlidir. Ayrıca lazer epilasyon uygulanan bölgenin 1-2 gün boyunca asla güneşe maruz kalmaması, sonrasında ise güneşe çıkmadan önce yüksek korumalı güneş kremlerinin tercih edilmesi gerekiyor. Bu bakımdan aslında en doğru olan lazer epilasyona güneş ışığının etkisini yitirdiği Kasım ayında başlayıp, Nisan ayına kadar tüm vücudu kıllardan arındırmaktır.
#lazer epilasyon nasıl yapılır
0 notes
blogidealkilo-blog · 6 years ago
Text
HIZLI KİLO VERMEK 
Hızlı kilo vermek için yapılması gerekenler basit! İşte sizin için 30 bilimsel yöntem açıkladık. Sağlıklı şekilde 5 kilo, 10 kilo veya daha fazla verebilirsiniz!
Yöntemlere ve taktiklere geçmeden önce, buradan ideal kilo hesaplaması yaparak sizin kaç kilo olmanız gerektiğine bakabilirsiniz. Bunun yanında vücut tipleri hakkında da bilgi sahibi olmak isteyebilirsiniz. Aşağıdaki testi çözün ve tavsiyeler için vücut tipleri ile ilgili makalemizi inceleyin.
Şimdi kilo vermek için yapılması gerekenler.
1- Çok düşük kalorilerle beslenmeyin.
Kilo vermenin en basit açıklaması matematikten geçer. Yaktığımız kaloriden daha az kalori alırsak kilo veririz. Buna kalorik açık yaratmak deriz. Oldukça basit aslında. O zaman neden aldığımız kaloriyi iyice düşürüp daha çok kilo vermeyelim? Eğer çok düşük kalori ile beslenirsek, vücut direncinde düşme, hastalık, bitkinlik, kas kaybı gibi durumlarla karşılaşabiliriz. Bu da uzun vadede metabolizmanın yavaşlamasına ve kilo vermenin daha da zorlaşmasına yol açabilir.
Çözüm olarak kendimizi aç bırakmak yerine, dengeli ve düzenli beslenerek kilomuzu takip etmeliyiz. Kilo vermek için sabırlı olup fiziksel aktiviteyi arttırmak en sağlıklı ve verimli yol olacaktır. Bu sayede, zamanla kilo verme sürecimizi izleyerek, kilo veremediğimizde aktiviteyi arttırarak kalori yakabilir veya kaloriyi daha da düşürebiliriz. Bu sayede kilo vermeye başladığımızda aç kalıp, güçsüzleşmek yerine yaptığımız spor ile birlikte daha verimli ve uzun vadeli kilo verebiliriz.
Özellikle bazal metabolizmanın altında beslenmemeliyiz. Bazal metabolizma nedir? Vücudunuzun dinlenme halindeyken, hiç hareket etmeseniz dahi yaktığı kalori değeridir. Bu kalori değer vücudumuzun hayati fonksiyonlarını düzgün bir şekilde yerine getirmesi için gereklidir. Dolayısıyla dinlenirken vücudumuzun harcadığı enerjiden daha azını vücudumuza almak kesinlikle vücut direncini düşürecektir. Vücudumuz düzgün çalışmazken sağlıklı kilo vermekten söz edemeyiz.
Ağırsağlam’da günlük kalori ihtiyacınızı ve bazal metabolizmanızıhesaplayın!
Kilo verme yolunda karşılaşacağınız zorlukları Lynitine ile aşabilirsiniz!
2- Yağ alımını çok düşük tutmayın.
Hepimiz medyada yağsız yemeğin diyet yemeği olduğunu, yağın diyete, sağlıklı beslenmeye ve kilo vermeye karşı olduğunu duymuşuzdur. Bu inanış yavaş yavaş kırılıyor. Aslında vücudumuzun kilo vermek için sağlıklı yağlara ihtiyacı var. Dolayısıyla yağı diyetten tamamen çıkarmak veya çok düşük miktarlara indirmek kilo vermek ve yağ yakmak için iyi bir yol olmayacaktır.
Yağ tüketimi, yağ metabolizmasında, bir başka deyişle yağ yakmak için oldukça önemli bir rol oynar. Aynı zamanda yağ tüketimi hormonal sisteme olumlu etki eder ve metabolizmanın daha hızlı çalışmasını sağlar. Yağ tüketmezsek, yağda çözünen A, D, E ve K vitaminleri verimli bir şekilde kullanılamaz.
Kilo vermek istiyorsak sağlığımıza dikkat etmeliyiz. Bu sayede uzun vadeli ve daha kalıcı kilo verebiliriz. Vücudumuzun sağlığı bozulmadığı için de kendimizi kötü hissetmek yerine enerjik ve dinç hissedebiliriz. Bu da kilo vermek ve sağlıklı beslenmek için daha motive olmak demektir.
Bu kadar işlevi varken yağ tüketmemek söz konusu dahi olmamalı. Bununla birlikte sağlıklı yağ kaynakları tüketmeliyiz ve yağın kalorisinin fazla olduğunu unutmamalıyız. Sağlıklı yağ kaynakları arasında zeytinyağı, badem, fındık, ceviz, avokado, Hindistan cevizi yağı vardır.
Ağırsağlam beslenme piramidi ile günlük kalori ve yağ ihtiyacınızı hesaplayın!
3- Geç saatlerde yemek yemeyin.
Normalde kilo vermek için yaktığınızdan az kalori almanız yeterli olacaktır. Bu kaloriyi ne zaman alırsanız alın günlük harcadığınız kaloriden az kalori alıyorsanız kilo verirsiniz. Fakat gece geç saatlerde fazla yemek, özellikle kısa süre sonra uyuyorsanız sağlık problemlerine yol açabilir. Mide problemleri ve reflü yaşayabilirsiniz.
Gece yatmadan 2-3 saat önce son büyük öğününüzü yemeye çalışın. Metabolizmanız ve vücudunuzun işleyişi için daha sağlıklı olacaktır. Vücudumuzu ve sindirim sistemimizi sağlıklı tutarak, kas kaybını azaltıp daha uzun vadeli kilo verebiliriz.
4- Daha çok spor yapın, daha çok kalori yakın.
Kilo vermek için aldığımız kaloriden daha fazla kalori yakmak olduğunu söylemiştik. Bunu yapmanın en kolay yolu daha fazla fiziksel aktivite yapmaktır. Ağırlık antrenmanlarınızın yanında kardiyo seanslarını arttırabilirsiniz. Kardiyo seanslarının süresini veya zorluğunu zamanla arttırarak daha fazla kilo verebilirsiniz. İstikrarlı olup kilonuzu takip etmeniz yeterli olacaktır.
Aynı zamanda ağırlık antrenmanlarınızda kullandığınız ağırlıkları arttırmakta daha fazla enerji  harcayıp, daha çok kalori yakmanızı sağlayacaktır. Bu sayede gün içinde kaslarınızda daha fazla besine ihtiyaç duyacağı için kendinizi aç bırakmadan kilo verebilirsiniz.
5- Kilo vermek için ağırlık antrenmanlarına önem gösterin.
Ağırlık antrenmanları kilo vermenizi en iyi destekleyecek antrenmanlardır. Amacımız yağ yakmak, kas geliştirmek veya sadece genel sağlık olsa bile güçlenmemizi sağlayacak ağırsağlam bir antrenman düzenimizin olması çok önemli.
Antrenman programlarımızda gücümüzü korumaya, mümkünse güçlenmeye çalışmalıyız. Gücümüzü korumak kas kaybetmemizi engelleyecektir. Bu sayede metabolizmamız hızlı çalışmaya devam eder ve kaslarımız besine aç olur. Ağırlık antrenmanından sonra ki günlerde dahi vücudunuz kasları beslemek için enerji kullanmaya devam ederler. Bu sayede aç kalmadan daha hızlı ve düzenli kilo verebiliriz.
0 notes
blogidealkilo-blog · 6 years ago
Photo
Tumblr media
Bu günde bole olsun
0 notes
blogidealkilo-blog · 6 years ago
Text
Yüz bakım maskesi etkileri
Tumblr media
0 notes
blogidealkilo-blog · 6 years ago
Text
Cilt Bakım önerileri
Tumblr media
0 notes
blogidealkilo-blog · 6 years ago
Text
Propolis Neden Faydalı?
Propolisin en doğal besin olma özelliği zaten kaçınılmaz bir doğru ve insanlara en faydalı özelliği aslında kendi içerisinde bulunan vitamin ve minarelerdir diyebiliriz.
Propolis neden faydalı? Sorusuna cevap olarak   insan bedenine en çok lazım olan mineralleri ve vitaminleri içerisinde bulundurması diyebiliriz. B1, B2, C ve E vitaminleri ve demir, kalsiyum, magnezyum, çinko ve bakır mineralleri olarak sıralayabiliriz.
Bu neden den dolayı pek çok hastalığın devası olarak bilinmekte olan bir besindir.
0 notes
blogidealkilo-blog · 6 years ago
Link
0 notes
blogidealkilo-blog · 6 years ago
Text
https://www.enidealkilo.com/sarimsagin-insan-sagligina-etkileri/
0 notes
blogidealkilo-blog · 6 years ago
Link
0 notes
blogidealkilo-blog · 6 years ago
Text
Metabolizmanızı Hızlandıracak 7 Altın Adım
1. Kas Kitlenizi Artırın Kaslarınızı  güçlendiren egzersizler, günün 24 saati siz çalışırken de, dinlenme halindeyken de daha çok kalori yakmanızı sağlar. Ne kadar çok kasa sahip olursanız metabolizmanız o kadar daha hızlı çalışır.Kas güçlendirici egzersizlere anında başlayabilirsiniz. Düzenli spor yapacak zamanınız yoksa bile birtakım eşyalarınızı yokuş yukarıya çıkarken kendiniz taşıyın. İşyerinde, evinizde fark etmez çömelme egzersizleri yapın. Kol kkatiyenrını çalıştırmak amacıyla 2-3 kilogramlık ağırlık kaldırın. (Büyük boy su dolu plastik bir su şişesi bile olabilir) Bu egzersizleri haftanın 3 ya da 4 günü yaparsanız fiziksel görünüşünüz kadar metabolizmanızın da süratlandığını fark edeceksiniz. ________________________________________
0 notes
blogidealkilo-blog · 6 years ago
Text
evde kilo vermenin yolları
Sağlıklı beslenme alanında uzman yaşam koçu Ayşe Hocamız, evde kilo vermenin yollarıhakkında çeşitli veriler sunuyor. Sağlıkla zayıflamak istiyorsanız, özel hazırladığımız evde kilo vermenin yolları haberimiz size yardımcı olacaktır. Lütfen, sonuna kadar dikkatlice okuyunuz.
Sabah aç karna ceviz suyu amacıyla!
Bana göre evde kilo vermenin yolları arasında en iyisi, sabah aç karna ceviz suyu içmektir. Çünkü, uzun vakit aç olmama sunar ve metabolizma süratini yükseltmeye yardımcı olur. Yapılışı ise aslında çok kolaydır!
1 su bardağı oda ısısında suyun amacı ile bir tam ceviz içi ekleyin. Geceden sabaha kadar bekletin. Sabah aç karna, cevizi iyice çiğneyerek yiyin. Üzerine ceviz suyunu yudum yudum içiniz. Düzenli olarak kullanmaya devam edin.
İkindi vakti ara öğünü değerlendirin!
Belki çoğu birey ikindi vakti ara öğün yapmanın kilo vermeye etkisini bilmiyor. Fakat, siz farkında olun ve bunu bir fırsata dönüştürün! Akşamüstü saat 4-5 gibi bir ara öğün yapın. Bu sayede hem akşam yemeğinde daha az yiyerek doyacaksınız hem de tatlı, iştah krizleri olmayacaktır.
Ara öğünde bir bardak ayran ile beraberinde bir avuç kuruyemişle eş güdümlü yiyebilirsiniz.
Ara öğünde bir kase mercimek ya da ezogelin çorbası içebilirsiniz.
0 notes