esereklibrokoli-blog
esereklibrokoli-blog
manikfesto
4 posts
sinirli parmaklar geri döndü.
Don't wanna be here? Send us removal request.
esereklibrokoli-blog · 8 years ago
Text
'Ensar Ensar' diyenler Laik Murat Başoğlu'na ses çıkarmıyor!!
Vaybabaanneninkemüğünevay..
Yorum yapmayayım diyorum kaç gündür ama; Ensar ile Murat Başoğlu vakasını bir gören ve ordan bir şeyleri vurmaya çalışan şapşallara bir kaç lafım olacak.
'Ensar Ensar' (!) dediğimiz noktada, maruz kaldığı istismara karşı koyacak gücü bile olmayan, el kadar çocuklardan bahsediyorduk..
Kalkıp Murat Başoğlu'nu savunacak değilim. Ensestin %40 olduğu bir ülkede kabak ünlü olduğu için onun kafasında patladı.
Kimine göre amca baba yarısıdır ama bu ülkede 'insan yetiştirdiği meyvenin tadına bakmaz mı?' diyenlere de 'baba' deniliyor.
Kişilerin ahlakı kendinden başkasına dokunmadığı sürece kimsenin yaşayış biçimini yargılayamıyorum. Ancak açıktır ki, Murat Başoğlu'nun bu tercihi eşini ve çocuğunu yaralamıştır. Yine de bundan bana ne!?
"Ensar'a ses çıkaran laikler, Murat Başoğlu'na ses çıkarmıyor" zırvalığına geleyim;
be gerizekalı, Murat Başoğlu'nun teknedeki yeğeninde herhangi bir zorbalığa uğramış kadın hali var mı? Ya da oradaki 7 yaşında bir kız/erkek çocuğu mu? Sen bu konuyu Ensar'a nasıl çekebiliyorsun?
Güzel kısmı şu; Ensar olayını kötü ahlak çerçevesinde kabul etmişsiniz, bak bu iyi. Bunu kabul etmeyenleriniz de var aranızda..
Şu bir gerçek ki; ünlüler Instagram'ı çılgın gibi kullandığından beri magazinciler 'profil derlemesi'nden öteye gidemiyorlar. Bu olayla, skandallara aç bir durumdayken onlar için iyi malzeme çıktı. Ve eminim Murat Başoğlu'nun oğlu en çok yara alacaklardan.
İnsanlar, magazinciler 'çocuğundan da mı utanmadın?!' noktasında skandalı canlı tutmaya devam ettikçe, eleştirdikleri şey için tarihe daha çok malzeme bırakıyorlar.
Madem ben de sorayım, aile içi zorbalıkla evlendirilenler, tacizler, tecavüzler, sakat doğumlar, hayatı kararan insanlar... Tüm bunları konuşmak için ünlü birinin skandalı mı beklendi?
Gerçekten bu kadar mı salaksınız?
İçiniz rahat olacaksa, laik biri olarak rahatlıkla söyleyebilirim, Murat Başoğlu'nun öz yeğeniyle, karşılıklı da olsa ilişkisini normal bulmuyorum. Peki sen Ensar'da olanlara ses çıkarmayıp nasıl rahat uyudun?
Biraz da onu konuşalım mı?
1 note · View note
esereklibrokoli-blog · 8 years ago
Photo
Tumblr media Tumblr media Tumblr media
Aleyna’yı Anlamak.
Aleyna’nın ilk klibi “Cevapsız Çınlama”yı izlediğimde epey alay etmiştim. Bu kızcağızın kolları aşağıya inmiyor mu acaba, diye (Fotoğraf 1). Sonra baktım herkes bu kızı konuşuyor; araştırmaya başlamıştım.
Hem tekinsiz gelmişti hem de biraz tanıdık. Sanıyorum ki olamadığım çoğu şey vardı o küçük kızda. Sonra dönüp kendi 16-17 yaşıma baktım.
Ben Aleyna Tilki 'nin yaşındayken aynı anda 4 kişiye aşıktım ve beni sevmedikleri için sürekli ağlıyordum. İşin ilginci 9 yaşındayken de öyleydim. 28 yaşına gelip de ortada 4′er 4′er aşık olacağım bolluk kalmayınca evlendim zaten :)
Yani genel olarak hep aşık ve boş işlerle u��raşan bir faydasızdım bence.
Aleyna 'nın, doğru bulursun ya da bulmazsın, hayatta bir amacı var. Bir şeyleri başarıyor.
Arada tuhaf çıkışları olabilir, acayip demeçler(!) verebilir, belki ileride şöhreti kaldıramayabilir ama bu üzerine gelişler daha çok yıpratıcı.
Günlerdir klibindeki zorlama pedofil öğeleri konuşuluyor. Aleyna 'nın küçük yaştaki kitlesinin de bulunduğu Facebook sayfalarında çocuklar 'pedofil ne?' diye soruyor.
O çocuklar, tam da eleştirisi yapılan şeyin içine atıldı. Biz sanıyoruz ki bilgi, bizim zamanımızdaki gibi Milli Kütüphanelerden ediniliyor.
Gelelim 'O Sen Olsan Bari' klibi mevzuuna. Aleyna'yla yaşıt bir erkek oyuncunun yerine koca bir oyuncak ayının yer alması doğru olmuş. Oyuncak ayıya farklı bir anlam yüklenmesi, analiz edip o anlamı yükleyebilenlerin ciddi bir sorunu gibi geliyor bana.
Dansçının boynundaki üçgen kolye ucuna bile bir mana buldular, müfredattan geometriyi falan çıkaralım mı? Komple çözüm gibi sanki, fena değil.
Yok Aleyna uyanıp çığlık atıyormuş, koşuyormuş. E birlikte uyuduğu oyuncak ayıyı yanında bulamıyo, işte telaşlanıyor. Neler yazıldı buna bir de.
"Aleyna uyanıyor ve röntgenlendiği hissiyle kalkıp perdeyi açıyor, koşmaya başlıyor" diyor, havuzdaki ayıyı görüp telaş yapmış olabilir mi?
Havuzdan çıkan ayının kalbi kırmızı yanıyor. Boğulmadığını ya da bozulmadığını gösteriyor bize burada :)) jskskkddl açıklama yapıyorum resmen.
Başucundaki pembe flamingo konusu var bir de. Ona da pedofil etiketi koydular. Hanginiz Instagram anasayfanızda şu modayı görmedi bu yaz? (Fotoğraf 2)
Deniz veya havuzla özdeşleşmiş bir öğe olan flamingoyu, yazın çıkarılan bir tekli şarkının klibinde yer vermeyi normal buldum ben.
Damacanaya hallenilen bir memlekette arkadaki objeler de farklı bir şeye benzetilmiş mesela, nefis bir kafa tebrik ederim kendilerini. (Fotoğraf 3)
Ama kötü haber; normal insanlar öyle düşünmedi o objeleri.
Pedofilden çok iyi anlayanlar tarafından durdura durdura ilerletilerek, fikir-zikir zincirinde, klibe zorlama anlamlar yüklenmiş belli ki. Yazıyı yazanlara pedofili damgası vurmuyorum. Dinimizin imanımızın 'like, RT, şükela' olduğu şu yerlerde sivri çıkışlar yapmak normalleşti. Ama yüzbinlerce takipçisi olan, koca koca Facebook sayfalarının Aleyna 'nın klibini konu yapıp, pedofil tartışmasına açması yanlıştı.
Bunun dışında, 'Sen Olsan Bari' başarılı olmuş bir pop şarkısıdır; benim gözümde ne kadar tıklandığı değil günlerdir dilimde takılı olmasıdır .
Ek olarak Türkçe Pop'u 90'larda bırakmış, günümüz popuna asla katlanamayan bir kişi olarak Aleyna 'nın müziğini tuhaf bi şekilde beğeniyorum.
Arada bir denk geldiğim konuşmalarının bazılarına fena halde gıcık olsam da, yaşına verip geçiyorum.
Umarım çöküşler yaşamadan, sürekli olarak başarıyı yakaladığı bir hayatı olur.
2 notes · View notes
esereklibrokoli-blog · 8 years ago
Photo
Tumblr media
Toplumun Esir Eserleri.
“çocuk da dünyaya bıraktığın bir eser” dedi arkadaşım.
Oysa çocuk, kişinin toplum baskısından ve kabul görmüş gerçekliğinden uzakta tutabildiğin bir şey değil.
Böylelikle çocuk hiçbir insanın eseri olamaz, toplumun eseri olur.
Bir kere sen, çocuğu dünyaya getirmeden çok önce toplumun dayattığı kalıba farkında olmadan giriyorsun. Kendini 'yeaa hangi devirde yaşıyoruz!?' dediğin her şeyi yaparken buluyorsun. Hadi çocuk 2-3 yaşına kadar pek bir şey anlamıyor. Sonra senin de işine geliyor; benim doğrularımla büyüyecek, öyle anneanneye, babaanneye bırakmam, laflarını bir bir yutarken buluyorsun kendini.
Çocuk çok büyük ihtimalle tehditle büyüyor, yemeğini bitirmezsen, oyuncaklarını toplamazsan...
Hadi o dönemlerde kimseyi karıştırmamayı başardın, peki ya okula gönderdiğinde? İşte artık kaçamayacağın noktadasın, toplum tornanın başında bekliyor;
Bu diyalog aslında, dünyadan madden gitme olayım gerçekleştiğinde geride birilerine dokunabilecek bir şey bırakma düşüncesi üzerine gerçekleşmişti. Uzun zamandır ilerletemediğim kitabımı, artık tamamlamam gerektiğini düşünüyordum. Bunca acayip olayı sebepsiz yaşamıyorum. Yani umarım.
Yazmalıyım, bir şey bırakmalıyım, diye düşünürken, halihazırda kardeşi gibi sevdiği arkadaşının baba olacağını, kendisinin de amca olacağını öğrenen arkadaşım, hormonları halay çekerken her konuyu çocuk yapmaya getiriyordu.
Benim de bununla ilgili sancılar yaşadığımı biliyor ama kendi heyecanıyla karışınca ağzından çıkıverdi işte, aslında çocuk da dünyaya bıraktığın bir eser, diye.
Değildi maalesef..  
Çocuklar, toplumun eseri ve çoğunlukla birer projedir.
1 note · View note
esereklibrokoli-blog · 8 years ago
Photo
Tumblr media
Evet, sinirli parmaklar geri döndü.
Yaklaşık 1 sene önce, hışımla her şeyi silip kapattığım “esereklibrokoli - İşkembe-i Kübradan Atmam” bloğumu “esereklibrokoli - Manikfesto” olarak değiştirip yeniden aktifleştirdim.
“festo” Esperanto dilinde “bayram” demekmiş.
Google Çeviri’nin yabani çevirisi ne kadar doğru aktardı bilemiyorum ama kafadaki manyak bayramlar zaten devam ediyor.
Gerçi caaanım Twitter’da flood modası çıktığından beri blog yazmak/okumak ne kadar tercih edilir oldu, bundan emin değilim. Bir de Vloglar var. Çok iyi başaranlar var ama ben henüz deneyemedim, ürküyorum :)
Belki hala bir şeyler okumayı tercih edenler vardır diye kendimce iyi yaptığımı düşündüğüm şeye, yazarak anlatmaya devam etmeye karar verdim. Twitter’daki floodlarımı da arada bir burada paylaşayım diyorum. https://twitter.com/lepisteskalinka
Büyük ihtimalle bitirmeyi düşündüğüm kitabımı da hiç bitiremeyeceğim bu blog nedeniyle.
Hadi bakalım.
Şimdi kimseler yok diye bu ilk yazıyı boşluğa gönderiyorum.
0 notes