Denizi her zaman çok sevdim. Zor bir yolculuğun sonunda ise şimdi baya baya içindeyim. Aynı sevgiyi oğluma da aktarmak istiyorum. Sanırım bir çok şey onun için daha hızlı olacak. Şu anda bile baba hadi dalışa gidelim diyor. Uzun süre de suda kalmayı seviyor. Bana balık sürülerini işaret edip peşinden gitmeye çalışıyor.
Baya zaman oldu yazmayalı. Bizimki de baya bir büyüdü. Artık davranışlar da konuşmalar da büyük adam gibi. Denizle arası gayet güzel gidiyor. Girdi mi çıkaramıyoruz. Açık denizde bile yüzüyor adam :). Maske ile alışamadı ama sanırım yakın zamanda o işi de çözeceğiz.
Bugün 17 mayıs 2017. Uzun süredir adını sorduğumuzda inatla baby diyen oğlum bugün nihayetinde Munzur bir gülmeyle Yamaç dedi. O kadar düzgün söylediki sanıyorum daha önceden bunu zaten söyleyebiliyordu :) Nazı bizeymiş anlaşılan :))
Çatık kaşlar ilginç oldu. Bu durum biraz bana benziyor :). Benim de kaşlar sürekli çatıktı. Benzetince insan kendinden birşeyin sıfırdan başladığını zannediyor hayata. Gerçi bir nevi öyle birşey. Kendinden birşey ama senden başka hayatı olan birşey. Kendi başına kararları olan bir birey. Çok karmaşık duygular aslında. Bakışlarıyla eriyor insan. Hayır demek benim için herzaman zordu. Tam demeyi öğreniyoruz derken bu bakışlara dayanamaz oluyor insan :)
O tüm ciddiyetiyle masamda oturup arabalarını dizmesi yok mu? Aşırı hızlı büyüdüğüne şahit oluyorum. Hiç bir şey insanın bıraktığı gibi kalmıyor. Kendisi bile... Zaman değişiyor, devir teslim oluyor. Bir bakıyorsun bir çok yıl habersizce ama gözlerinin önünde akıp gitmiş. Tüm dünya görüşün değişmiş şekilde. Yeni bir sen yetiştiriyor, doğrusuna yanlışına müdahil olmaya çalışıyorsun. Sonra da eserim diye bakıp bakıp gururlanıyorsun. Soru işaretlerim olsa da bu şekilde olması ruhumu besliyor. Belki bencilce ama durum bu. Ama sen yine de kendi doğrularından şaşma güzel oğlum. Doğrularına yön vermeye çalışan baban bile olsa...
Bu zamana kadar hayatın gerçekliğine hiç inanmadım. Bundan sonrası için de değişen bir şey olmayacak. Ölümün gayet normal olduğu dünyevi yaşamda süregelen bir zaman kaybı gibi yaşam. Tabi kaybolan zaman neye kıyasla bir kayıp o da şaibe... ancak bu zaman kaybı içinde yaşananlar içerisinde öyle enstantaneler var ki geride kalan için bu anıların varlığıyla yaşamak gerçekten acı. Hele ki işin içinde pişmanlıklar varsa... Kül'ümü 24 aralık 2016 gece yarısı kaybettim. Varsa bir öbür taraf huzurludur umarım. Kısa ömründe paylaştığımız herşey için çok teşekkürler. Seni hiç unutmayacağım...
Külümü kaybediyorum sanırım. Belki de bu bir günah çıkarma. Hayatımın en zor zamanlarında yanımda olan Külüm artık çok yaşlı ve hasta. Son bir kaç senedir hiç iyi bakamadım. Şu an senin en zor zamanında hala iyi bakamıyorum. Bu suçluluk duygusu üzerine bir de hala yetememek insanı çıldırtıyor.
Melek gibi uyuyorsun oğlum. Belki herkes için evlat denince dünya duruyordur ama benim dünyam 21 Nisan 2015'te tamamen durdu ve bir rüyayı yaşıyorum sanki. Saatlerce oturup sıkılmadan izleyebileceğim bir güzellik.
Baba göbeği gibisi var mı? Gibisi var mı bilecek son kişi benimdir ama oğlum bilsin isterim. Her mutluluğunda yada her halsiz olduğunda onu orada bekleyen bir baba göbeği olduğundan emin olsun isterim. Seni çok seviyorum canım oğlum.
Çatık kaşlı oğlum benim. Kaş çatma durumu benden kaynaklı sanırım. Zaman ne çabuk geçiyor seninle. Şimdiden kocaman oldun. Daha yolun başındayız gerçi ama yine de büyüme hızına yetişemiyorum.
0 notes
Statistics
We looked inside some of the posts by
innmurat
and here's what we found interesting.