Tumgik
Text
Trendyol’da Satış Yapmak
Trendyol’da Satış Yapmak 2022 - 2023
Bilindiği üzere; şu an Türkiye e-ticaret pazarının odağında Trendyol yer alıyor. 2010 yılında kurulmuş olan Trendyol; sahip olduğu geniş müşteri ve satıcı portföyüyle; e-ticarete başlamak isteyenler için adeta ila akla gelen isim oluyor. Peki Trendyol’da nasıl satışa başlanır?
Tüm pazaryerlerinde olduğu gibi; Trendyol’da da satışa başlamak için yasal kuruluş işlemlerinizi tamamlamış olmalısınız . Burada hukuki statü olarak şahıs işletmesi yada sermeye şirketi olmanızın bir farkı olmayacaktır. Yani isterseniz kendi adınıza bir ‘gerçek kişi ‘şahıs işletmesi kurun; veya ‘tüzel kişi’ statüsünde limited, anonim şirket gibi bir yapıda olun her iki durumda da Trendyol mağazanızı açabilirsiniz. Bu işletme açılış aşamasından sonra sıra geldi Trendyol mağazamızı açmaya. İlk işlem olarak , trendyol.com adresinde sağ üst köşede bulunan ‘Trendyol’da satış yap’ butonunu tıklamalısınız. Trendyol başvuru formuna buradan ulaşabilirsiniz.
Şimdi sizden istenilen evrakları Trendyol sistemine yüklemelisiniz. Yükleme işleminden sonra; satıcı üyelik sözleşmesini her sayfası kaşeli ve imzalı olmak şartıyla; Trendyol’a posta yolu ile iletmelisiniz. Trendyol sözleşmeyi onayladıktan sonra; mağazanız aktif hale gelecektir. Sözleşme içerisinde zaten dahil olduğunuz kategorinin komisyon oranı yazacaktır. Başvuru tarihinizden sonra 3 gün içinde satışa başlarsanız 1 ay boyunca %40, 4 ile 7 gün içinde satışa başlarsanız 1 ay boyunca %30, 8 ile 15 gün içinde satışa başlarsanız, 1 ay boyunca %10 özel komisyon indirimleri alabilirsiniz Fiyat hesaplamalarınızı buna göre yapmalısınız. Trendyol ‘da komisyon bedelleri kdv dahil olarak işleme alınmaktadır. Fakat bir diğer maliyet kalemi olan kargo giderleri, kdv hariç olarak işleme alınmaktadır. Yani kargo bedelininin üzerine ayrıca belirtilen oranda kdv tutarı ekleyip hesabınızı o şekilde yapmalısınız. Fiyatları belirledikten sonra, ürünlerinizi yükleyebilirsiniz. İlk önce ürünlerin görsellerini hazırlamalısınız. Burada Trendyol tarafından istenen bir takım kriterler söz konusudur . Bu kriterler :
a) Ürün görselleri minimum 600 x 800 ölçülerinde hazırlanmalıdır.
b)Web ortamı için olan görsellerde ise minimum 72 dpi çözünürlük kullanılmalıdır.
c)Küçük ebatlı görseller, ayrıntılı ürün bilgilerini yansıtamadıkları için kullanılmamalıdır.
d)Görsel boyutları maksimum 10MB olmalıdır, şeklindedir.
Daha sonra gerekli şekilde açıklama metni eklediğiniz ve ilan başlığını oluşturduğunuz ürününüzü , onaya göndermelisiniz . (Ürün açıklamaları nasıl yazılmalıdır? konusunda bilgi almak için buraya tıklayınız.) Trendyol kargo gönderim süresini otomatik olarak 2 gün şeklinde tanımlamaktadır. Siz farklı bir zaman aralığı uygulamak istiyorsanız, destek talebi açmalısınız. Burada dikkat edilmesi gereken nokta ; eğer aklınızda ürünle alakalı revize yapma işlemi varsa, bunu ürün satışa açılmadan önce yapmanız gerektiğidir. Çünkü Trendyol, ürün onaylandıktan sonra çok küçük değişikliklere ancak imkân tanımaktadır. Ayrıca Trendyol’da satışa açılmış bir ürünü silemezsiniz, fakat arşive alabilirsiniz.
Trendyol size bu bahsettiğimiz başlangıç aşamasında; ürününüzü denemek için 48 saatlik bir süre boyunca ekstra görünürlük desteği sağlayacaktır. Ayrıca ilk 5 siparişiniz tamamlanınca ; ve ilk siparişin üzerinden 15 gün geçtikten sonra mağaza puanınız hesaplanacak ve ilk hesaplamanın ardından her hafta Salı günü bu puan güncellenecektir. Daha sonra mağaza puanı oluşup; ilk müşteri yorumları da gelmeye başlayınca satışlarda artışlar başlayacaktır. Trendyol bilindiği üzere; kampanyaları ile sık sık gündeme gelmektedir. Bu nedenle Trendyol kampanyalarına katılmaya özen göstermelisiniz. Kampanyaya katılan firmalar, pazarlama yatırımlarından epey destek almaktadırlar. Hele ki buybox kazanan firma ise. Yapılan araştırmalar gösteriyor ki ; müşterilerin 5/3 ‘ü alışveriş için indirim ve kampanya dönemini bekliyor, Trendyol ‘da ise kampanya dönemlerinde %80’e varan bir trafik artışı yaşanıyor. Bu yoğunluğu yakalayabilmek için mutlaka kampanyaları takip etmelisiniz ve kampanyalara dâhil olabilmelisiniz. Tabii bu noktada kendi kampanyalarınızı kurgulamayı ve uygulamayı da unutmamalısınız. Bizler de sizlere bol satışlı günler dileriz!
Tumblr media
0 notes
Text
Tumblr media
Datafark ile ihtiyacınız olan modülleri alarak ihtiyacınız olan kadarını öder, enerjinizi işinize odaklarsınız. 🔎 datafark.com 🔎 datafark.com/urun-rehberi/ 0800 606 80 88
0 notes
Text
Tumblr media
İnternetten satış yapmak artık çok kolay! 🛒 14 Gün Ücretsiz Dene! 🔎 app.datafark.com/ucretsiz-deneme #eticaret #Pazaryerientegrasyon
0 notes
Text
Tumblr media
Datafark ile Trendyol, Hepsiburada, N11, Gittigidiyor ve çok daha fazla pazaryerini tek bir panelden kolayca yönetebilirsiniz. 🔎 datafark.com #datafark #pazaryerientegrasyon #eticaretçözümleri #entegrasyonçözümleri
0 notes
Text
E-TİCARETTE ÜRÜN AÇIKLAMALARININ ÖNEMİ
📷
https://datafark.com/E-ticarette-urun-aciklamalarinin-onemi.html
E-TİCARETTE ÜRÜN AÇIKLAMALARININ ÖNEMİ
E-ticaret sürecinizi yönetirken sadece iyi bir ürün sunuyor olmanın tek başına yeterli olmayacağını bilmelisiniz. Kaliteli ürününüzü zengin görsellerle; yeterli ve detaylı içerik metniyle, reklam ve promosyon çalışmalarıyla ve uygun fiyat stratejisiyle desteklemelisiniz. Sayılan unsurlar arasında potansiyel müşteriyi, satın alma eylemine ikna eden unsurlardan belki de en önemlisi ’ürün içerikleri’.
Nedir Ürün İçeriği?
Ürün içeriği; ürünlerin açıklama ve tanıtım metinleridir. Kısaca ürünü satılabilir kılan etkenlerden bir tanesidir. Bu doğrultuda hazırlanacak ürün açıklamaları; ürünü tanıtmaya, kullanım alanları ve kullanma talimatına ilişkin bilgiler içermelidir. Metin çok kısa olup, ürün hakkında yeterince bilgi sağlamaması durumu da olmamalıdır. Uzun görüntüsüyle müşteri adaylarını en baştan okumaktan vazgeçiren bir yapıda da olmamalıdır. Burada kelime sayısı gibi bir noktaya fazla takılmamalı, olabilecek en uygun aralıkta, en doyurucu bilgi aktarılmaya çalışılmalıdır. Niteliğin bilgilendirici olması ile beraber kullanıcının yorulmayacağı uzunluk aralığı belirlenmelidir. Bu arada ilan başlığına yerleştirdiğiniz, anahtar kelimelerden serpiştirmek de faydalı olacaktır. Resmi bir üslup yerine ; akıcı, anlaşılır ve sade bir dil benimsenmelidir. Burada ana tema , ürün açıklamasının , ‘sanal pazardaki satış danışmanınız’ olduğu gerçeğidir. Fiziksel mağazanızda, ürün eğitimi verdiğiniz satış elemanınıza, müşterinize aktarsın diye hangi bilgileri aktarıyorsanız; sanal mağazanızda da ürün açıklamaları kısmına o bilgileri eklemelisiniz. Müşteri ürünü anlasın ki, satın almak için harekete geçsin. Bundan birkaç yıl önce yapılan bir araştırmada şöyle bir unsur dikkat çekici idi fakat bu gerçek zaman içinde çok değişti. Şöyle ki: Alman kültüründe ürün içerikleri çok okunurken; Türk kültüründe görseller daha çok değerlendirmeye alınıyor. Analiz edilen bu bilginin son hali; Türk insanının da ürün içeriklerini ziyadesiyle değerlendiriyor olması halini aldı. O halde satıcılara düşen görev; bu kısma gereken önemin verilmesi yolunda olmalıdır.
Burada değinmek istediğimiz bir diğer ayrıntı da; satışa konu olan ürünün mahiyeti doğrultusunda içerik hazırlanması gerektiğidir. Eğer ürününüz; fiyat açısından yüksek aralıkta ve özellikli bir ürün ise; değer odaklı satış kavramınca hareket etmelisiniz. Bu doğrultuda, ürüne ait teknik özelliklerden de bahsedip, ağırlığı ürünün faydasına yönlendirmelisiniz. Böylece müşteriniz, bu ürünün bu fiyatı hak ettiğine olan inancını sağlamlaştırsın. Örneğin ürün gamınız butik ve yüksek fiyat grubunda giyim kategorilerinden oluşuyorsa; ürünün iplik özelliği, dokuma sıklığı vb. teknik özelliklerine de değinerek; asıl vurguyu ‘ürünün faydası’ üzerine yoğunlaştırmalısınız. Hedef kitleniz bu ürünü neden tercih ediyor? Ürünün; teknik özelliğinin, müşteri deki yansıması nedir? Ürün müşterinin hangi sorununa çözüm oluyor? Hangi ihtiyacına cevap veriyor? İşte tam da burada ‘fayda’ kavramı devreye giriyor.
Kısaca; özellikli ve yüksek fiyatlı bir ürün sunuyorsanız; faydayı öne çıkarmalısınız. Kolayda mallar kategorisinde sıklıkla satın alınan ve çok bilinen bir ürün sunuyorsanız; fiyatta aksiyon almalısınız.
Son olarak; ürün açıklamaları kısmında; ürünün ebat, ölçü, boyut gibi özelliklerine yer vermeniz; bahsi geçen nedenlerle gelen iadeler için ‘ret hakkı’ kullanmanızı sağlar. Örneğin de monte bir masa satıyorsunuz ve ürün kurulumu sağlandığında ölçülerin ne kadar olacağı ile ilgili bilgiyi açıklamalar kısmında verdiniz. Bu şartı sağladığınız için ’ürün beklediğimden büyük/ küçük geldi’ şeklindeki iade sebepleri ile gelen iadeleri, ’ret’ etme hakkınız doğar.
Haydi o zaman ; sanal mağazalarımızda ürün açıklamalarını yeniden gözden geçirmeye, müşteri gözünden okuyup gerekiyorsa revize etmeye!
KOLAY GELSİN ŞİMDİDEN
0 notes
Text
Trendyol Kasım Kampanya Sonuçları Açıklandı
Trendyol Kasım Kampanya Sonuçları Açıklandı 2021
Alışveriş alışkanlıklarının değiştiği bu son yıllarda en çok tercih edilen sanal mağazalardan biri olan Trendyol, neredeyse her ay yeni bir kampanya yaparak adından söz ettirmeyi başarıyor. Geçtiğimiz ay gerçekleştirdiği “Süper İndirim Günleri” ve “Efsane Günler” kampanyalarında 112 bin işletme toplam 63 milyon ürünü alıcılarla buluşturan platform, 2020 yılının Kasım ayında gerçekleşen kampanya oranlarına istinaden bu yıl 2 kat artış göstererdi. Datafark olarak, Trendyol 2021 Kasım ayı kampanya verilerini sizler için ele aldık!
Tüm pazaryerleri arasında en çok tercih edilen platform başarısını elinde tutan Trendyol, bu yıl da zirveyi kimselere bırakmayacağa benziyor. Kasım ayı boyunca gerçekleşen indirim şöleninde birbiri ardına başarılara imza atarak, sanal mağazalarda sanal izdihamlar yarattı. Öyle ki Trendyol’un açıklamalarına göre normal günlere göre kampanyalı ürünlerin satışı 6 kat artarak anlık 2,1 milyon müşteri Trendyol’u tercih ederek tüm zamanların rekoru kırıldı. Günlük aktif müşteri sayısı 30 milyona ulaşan platformda, en çok satış yapan iller İzmir, İstanbul, Ankara, Kocaeli, Aydın, Bursa oldu. E-ticaret platformu üzerinden en fazla siparişin verildiği iller de listede yerini aldı. Açıklanan verilere göre İstanbul, İzmir, Bursa, Ankara, Adana, Mersin, Kocaeli ve Muğla en çok sipariş veren iller sıralamasını oluşturuyor.
Trendyol’un her yıl olduğu gibi bu yıl da reklam stratejilerinde kullandığı özellikler değişmedi. Müşterilerin indirimleri hızlı bir şekilde yakalamaları için “ürün favorileme” özelliğini kullandı. Kampanyalı ürünlerde ise “fırsat ürünü” etiketi kullanarak ürünlere hızlı erişimin kapılarını açtı. Toplamda 16 milyon ürünle kampanyayı başlatan Trendyol’da, en çok satılan ürünler ise bot, bebek bezi, bluetooth kulaklık, sweatshirt ve ayak maskesi oldu. Influencer anlaşmalarıyla da büyük etki yaratan Trendyol, yurt dışındaki müşterileri için de hazırladığı stratejilerin sonucunu aldı. Özellikle Hollanda, İtalya ve Almanya başta olmak üzere 19 farklı Avrupa ülkesine 50 binden fazla ürün satışı gerçekleştirdi.
Trendyol’un yakaladığı başarı aynı zamanda müşteri davranışlarını da gösteren iyi bir veri analizi bırakıyor. Müşteri ve satıcılar arasında iyi bir enerji yakalayan platform için uzun yıllar daha başarı sıralaması kendisinden sonra oluşacağa benziyor. Datafark olarak hazırladığımız yazımızda sizlerle verileri paylaştık. Eğer e-ticarette Trendyol pazaryeri entegrasyonuna ihtiyacınız varsa shop.datafark.com adresimizden bilgi alabilir, bizimle iletişime geçebilirsiniz!
0 notes
Text
PAZARLAMA KARMASI (4P)
Pazarlama kavramı genel kabul görmüş tanıma göre; kişilerin ya da örgütlerin istek ve ihtiyaçlarına uygun ürün, hizmet ya da fikirlerin üretilmesi, fiyatlandırılması, tutundurulması ve dağıtılması aşamalarının planlama ve uygulama sürecidir. Bu tanıma göre pazarlama kavramının dört bileşeni bulunmaktadır. Bunlar; ürün, fiyat, tutundurma ve tanıtım olarak sıralanmaktadır. Görüldüğü üzere pazarlama kavramıyla çoğu zaman neredeyse beraber anılan “satış” kavramı, taraflar arasındaki değişim anını işaret etmekle birlikte pazarlama karması kavramının kapsadığı alt kırılımlardan biri olarak kalmaktadır. Dolayısıyla eşdeğer ifadeler olarak kullanımının olmaması gerekmektedir. Pazarlama, satışı da kapsayan bir ana başlıkken satış pazarlamanın alt başlığı olarak karşımıza çıkmaktadır. Diğer taraftan 4p karması; çoğunlukla artık “pazarlama” kavramının yerine kullanılmaktadır. Ürün (product), fiyat (price), tutundurma (promotion), dağıtım (place) dörtlüsü işletme faaliyetlerinin ana başlıkları olarak karşımıza çıkmaktadır. 4P tanımlaması adını bu dörtlünün İngilizce kelime karşılıklarının baş harfinden almıştır.
Pazarlama departmanı işletme genelinde ele alındığında lokomotif departman özelliği taşımaktadır. Bunun nedeni işletmenin ana hedefi olan ürün hizmet satma sürecini içerisinde barındırmasıdır. Öyle ki pazarlama, satış yapma yoluyla gelir elde etsin ki insan kaynakları personel istihdam etsin. Pazarlama, ürün ya da hizmet satsın ki muhasebe departmanı kayıtları gerçekleştirsin. Pazarlama, yaptığı araştırmalarla talebi analiz etsin ki ar-ge ürün geliştirsin. Bu noktada diyebiliriz ki pazarlama departmanı diğer departmanlara yön veren ve işlerlik kazandıran temel departmandır. Bu yüzden en başta 4P unsurlarının kurgusu sağlam yapılmalı ve birbirleriyle koordinasyonu sağlanmalıdır. İşletmenin temelinde pazarlama kavramı bulunmakla beraber pazarlamanın temelinde de “ürün” kavramı bulunmaktadır. Talep edilen ürünler nelerdir?
Beklentileri aşan ekstra özellikler sunulabilir mi? Ürün, nerelerden, ne şekilde temin edilmelidir? Bütün bu sorular pazara yeni bir ürün sunulacağı zaman uygun şekilde cevaplanmalıdır. Ürün özelliklerinin ne olacağına karar vermek, ürün boyutunun işlevidir. Bu boyut aynı zamanda marka, renk, kalite, tasarım gibi birçok işlevi de içerisinde bulundurur. Doğru ürünü, doğru zamanda sunabilmek için, öncelikle pazar araştırması yapılmalıdır. Ayrıca, her ürün bir yaşam eğrisine sahiptir. Bu eğride evreler, doğma, büyüme, olgunluk ve gerileme olarak sıralanmaktadır. Pazarlama departmanı, ürünü gerileme aşamasına gelmeden, yenilik ve inovasyonlarla canlı tutabilmelidir. Fiyat kavramı ise ürün ya da hizmetin bedel olarak karşılığıdır.
Uygun fiyatlandırmayı yapabilmek adına işletme hedeflediği kar oranı ile müşterinin o ürün için ödemeyi göze alacağı değer arasındaki dengeyi sağlayabilmelidir. Rakiplerle olan rekabet durumu ve ürünün yaşam eğrisindeki seyri ayrıca karar mekanizmasındaki etkenlerdir.
Dağıtım kavramına gelince, en mükemmel ürünü üretiyor olsanız dahi ürününüz müşteriye ulaşamıyorsa, bunun bir anlamı olmaz. O nedenle hedef kitlenize ulaşımınızı sağlayacak dağıtım yöntemlerinden uygun olanını seçmelisiniz ve dağıtım zincirinizi buna göre oluşturmalısınız. Tutundurma (Tanıtım) boyutu ise ürünlerinizin varlığından hedef kitlenizin haberdar edilmesidir.
Unutmamalıdır ki reklamla duyurumu yapılmayan eylemler, karanlıkta göz kırpmak gibidir. İyi bir ürünü, iyi bir fiyattan, iyi bir noktada dağıtıyor olmanız çok güzel ama bu durumdan müşterinin haberi yoksa fazla da beklentiye girmemek doğru olacaktır.
Tüm iletişimsizliğe rağmen satış yapmak büyük bir şans yakalamak anlamına gelmektedir. Sonuç olarak, 4P karmasını dört ayaklı bir masa gibi sağlam temellere oturtabilirsek, hem kendisinin hem de üzerinde taşıdıklarının sürekliliğini sağlamış oluruz.
0 notes
Text
NASIL GİRİŞİMCİ OLUNMAZ?
NASIL GİRİŞİMCİ OLUNMAZ?
📷
NASIL GİRİŞİMCİ OLUNMAZ?
Girişimci: ürün ya da hizmet üretmek üzere, üretim faktörlerini en kazançlı koşullar altında bir araya getiren ve risk alan kişidir. Ekonomik bir değer üretmekle birlikte, istihdama da katkı sağlaması girişimcinin diğer özellikleridir. Girişimcilik kavramı teknolojinin gelişmesi ve ücretli çalışmanın zorlukları nedeniyle, son zamanlarda daha da popüler hale gelmiştir. Girişimcilik; kültür olarak yaygınlaşmakta ve ilgili ekosistemin gelişimine katkı sağlamaktadır. Devletin de bu konuda gerek eğitim desteği vermesi gerekse de hibe, kredi vb. adlar altında maddi destek vermesi ülkedeki seyri olumlu yöne çekmektedir. Yapılan araştırmalara göre insanlar, kendi işlerinin patronu olmak, bağımsız çalışmak, geleceğini şekillendirmek, yüksek gelir elde etmek, saygınlık kazanmak, başarma duygusunu tatmin etmek, katma değer etkisi ile genele faydalı olmak gibi motivasyon unsurlarıyla girişimciliği tercih etmektedirler. Adaylar bu arada “nasıl girişimci olunur?” Sorusu yerine daha çok “nasıl girişimci olunmaz?” Sorusuna cevap aramak zorundalar. Çünkü bu süreçte yapılan hatalar genellikle birbirinin aynısı. Nelerden kaçınmak gerektiği, neleri yapmak gerektiğinden belki de daha önemli.
Bu noktada ilk olarak karşımıza cazip iş fikirleri akımına kapılmamak geliyor. Bir tanıdığınızın, etkilendiğiniz sosyal medya paylaşımlarının başarı hikâyelerinin, yanı başınızda açılan bir mağazadaki müşteri giriş-çıkış oranının sizi bir atılıma özendirmesi normaldir. Fakat bu iş sizin için ne kadar uygun? Gerek sermaye altyapınız, gerek kişilik özellikleriniz, gerek işe ilişkin tecrübeleriniz bu iş için uygun mu? Hazır reçetelerle şahsi hastalığınızı tedavi edemezsiniz. Başkasına iyi görüş sağlayan gözlük size aynı görüş kalitesini sağlamaz. Ama çoğunlukla karşılaştığımız soru “hangi alanda iş yapmalıyım?” Sorusu oluyor maalesef. Özendiğiniz iş fikrinin, başarı bileşenleri tam olarak neler? Hiçbir başarı tesadüf değilse hangi şartların olgunlaşması bu zemini hazırlamış? Bu sorulara cevap vermeden “bizim bir tanıdık bir işe girdi, bir yılda şu kadar tutar paraya para demedi” söylemlerinin pek de özendiriciliği olmasa gerek. Bu noktada bizim görüşümüz; “en iyi iş bildiğin iştir”. Zaten hali hazırda o ana kadar hiç dâhil olmadıkları bir alanda atılımda bulunmak isteyen girişimciler için uzman tavsiyesi; o alanda ücretli çalışan olarak yola çıkmaktır. Bu sayede hem ana hatlarıyla sektörel piyasayı tanımış olursunuz hem de risk almadan uygunluk durumunu değerlendirirsiniz.
Girişimcilik serüveniyle ilgili yapılan bir diğer yanlış ise sabırsızlık olarak karşımıza çıkmaktadır. Oysaki İlk yenilgide “havlu atmak” kimseye hiçbir şey kazandırmamıştır. Unutmayın ki; sunduğunuz ürün ya da hizmeti muhtemelen zaten sunanlar mevcut. Yüksek ihtimal pazarın dört gözle beklediği işletme de değilsiniz. O halde sabır+ zaman ikilisi işinizi görecektir. Yatırımınızın kendini amorti etmesi, kara geçmesi zaman alacaktır. Bu zamanı kısaltmak için, müşterilerinize ulaşmak adına yapacağınız reklamlar fayda sağlayacaktır. İlk etapta onları varlığınızdan haberdar eden, bilgilendirici reklamlar yapmalısınız. Dikkat çekmeyi başarmalı, rakiplerinizden ayırt olmalısınız.
Farklı yönünüzü öne çıkararak, vurguyu o alana yapabilirsiniz. Bu konudaki diğer önerimiz ise mutlaka bir iş planı ile işe başlamalısınız. “Yapacağım her şey kafamda zaten, yazıya ne gerek var?” Demeyin. İş planı sizin için yol haritasıdır. Ana hatlarıyla hedeflerinizi ve sizi hedeflerinize ulaştıracak stratejileri belirleyeceğiniz varış noktasıdır. Unutmayın ki; sadece işe yeni başlayanlar değil, yıllardır bu piyasada yer alanlar dâhil kısaca her işletmenin bir iş planının olması şart. Bu aynı zamanda, ekibinizin de işbirliği içinde aynı amaca odaklanmasına zemin hazırlar.
İş planının finansal analiz kısmında, yatırımın karlılık analizine, başa baş noktasını hesaplamaya, tahmini gelir gider dengesini ayarlamaya dikkat etmelisiniz. Ayrıca iş planı, değişen piyasa koşullarına göre revize edilebilir yapıda hazırlanmalıdır. Değişken piyasa koşullarında, kısa vadeli iş planı hazırlamak özellikle önem arz etmektedir. Önerimiz 3–6 aylık şekilde bir iş planı hazırlamaktır.
Ve son olarak, ne iş yapacağınıza karar verdiyseniz, yılmadan yola devam etme kararlılığındaysanız ve iş planınız hazırsa başlangıç için girişimcilik deneyiminizde yolunuz açık olsun diyelim.
0 notes
Text
E Ticarette İade Süreci
📷
E-ticaret sektöründe sürecin bir parçası da hiç şüphesiz iade ve değişim aşamasıdır. Satıcı firmanın hiç karşılaşmak istemediği durumlardan birisi de budur. İadeler bazen firma kaynaklı bazen de kullanıcı kaynaklı olmaktadır. İadeler genellikle ürünün beklenilen kalitede olmaması, müşterinin ürünü almaktan vazgeçmesi ya da ürünün hatalı çıkması sebebiyle gerçekleşmektedir. Başka sebeplerde; Devamını Oku..
0 notes
Text
E –TİCARETTE DOĞRU BİLİNEN YANLIŞLAR
Yaşadığımız pandemi sürecinin de etkisiyle hayatımızdaki yeri giderek artan bir kavram e-ticaret. Günümüze kadar hep yükseliş trendi gösteren bu sektör, pandemi ile beraber adeta sıçrama yaşadı. Müşteri açısından kazanılan satın alma davranışlarının, devam edeceği düşünüldüğünde sektör dinamiklerini bir kez daha gözden geçirmekte fayda var.Bu noktada doğru bildiğimiz yanlışları, yanlış bildiğimiz doğruları ele alırsak süreci daha kolay yönetebiliriz. Tarafların ikisi açısından da değerlendirdiğimiz yazımızda olayı ilk önce satıcı firma açısından ele aldık. Öncelikle, sıklıkla düşülen bir hata olan “bir site ile her şey tamam” bakış açısından kurtulmamız gerekiyor. Bu işin alt yapısında yer alan, pazar araştırmaları, ihtiyaç analizleri, ürün tedarikinden, lojistiğe varana kadar bütünleşik ve yönetilmeyi bekleyen bir süreç sizi bekliyor. Yeni eko sistem her ne kadar farklı ve pratik bir görünüm arz etse de karşılaşacağınız problemler, geleneksel problemlerin ta kendisi olacak. Diğer taraftan “e-ticaret maliyetsiz bir iştir” yanılgısını aşmalıyız. Şu bir gerçek fiziksel bir mağaza açmaktan daha az maliyetiniz olacak ama e-ticaret sitenizde satışa sunacağız ürünlerin tedariki, depolanması ve kargolanması ayrıca birer maliyet olarak karşınıza çıkacak. Stok depolama ihtiyacınız fiziksel bir mağaza kadar olmasa da ürün tedariki için bir bütçeye ihtiyacınız olacak. Aynı şekilde ziyaretçi çekebilmek için reklam yapmanız ve hedef kitlenize bu yolla ulaşmanız gerekecek. Bu da bir reklam bütçesi oluşturmak anlamına geliyor. Bir diğer yanılgı internette yer alır almaz, geri dönüşlerin sağlanacağıdır. İlk zamanlar güven uyandırmanız ve talep toplamanız hedeflediğiniz düzeyde olmayabilir. Pazarda var oldukça, müşteri memnuniyeti sağladıkça ve kulaktan kulağa pazarlama kavramı işlerlik kazanıp insanlar sizi birbirlerine tavsiye etmeye başladığında ise sistem çalışıyor demektir. Tabi ki bu durum kademeli oluşabilecek, zaman ve sabır isteyen bir süreçtir. Bu noktada satışın sadece reklamla ilişkili olduğu yanlış inanışı da anlaşılmış olacaktır. Bir yandan reklama yer ayırıp müşterileri varlığınızdan haberdar ederken, diğer yandan mevcut müşterilerin özenle korunmasına, sadakat hissinin oluşturulmasına ve yeni müşterilere referans olmasına zemin hazırlanmalıdır Denilebilir ki, gereken şey ilk zamanlarda yoğun bir reklam kampanyası ve zamanla yanında yer alan ilişkisel pazarlama anlayışı. Bu pazarlama anlayışı müşteriyi elde tutma ve müşteri memnuniyetini ön planda düşünen doğrudan pazarlama kampanyalarından geliştirilen bir pazarlama türü olarak ifade edilir. Bir başka yanılgı çevrimiçi satışların çok maliyetli olduğudur. Yönetilebilen platformlardan, bağımsız yazılımlara kadar birçok teknoloji uygun maliyetlerle bu noktada seçenek olarak karşınıza çıkıyor. Şimdiye kadar satıcı firma tarafından ele aldığımız konunun bir de müşteri yönü var. Yani müşterilerde oluşan önyargılar, çekinceler ve doğru bilinen yanlışlar ise aynanın diğer yüzü. Müşteri inanışları içinde ise en yaygın olan olumsuz görüş hiç şüphesiz “internet alışverişi güvenilir değil” söylemi. Şöyle de bir nokta var ki bozuk, hatalı, orijinal olmayan, reklamdaki görsel ile alakası olmayan teslimatlara da ana haber bültenleri başta olmak üzere rastladık. Bu duruma maruz kalmamak için site hakkında bilgi toplanabilir, farklı kaynaklardan kullanıcı deneyimleri, müşteri geribildirimleri gibi bilgilere ulaşılabilir. Güvenilen bir firmadan satın alınan ürün ise sorun çıkarmayacaktır. Bir diğer yanlış inanış iade ve değişim koşullarındaki zorluklar olarak karşımıza çıkıyor. Bizler yasal haklarımızı bildiğimiz sürece de bu konuda sorun yok. Tüketici Hakları Kanunu’na göre satın alma gerçekleştikten sonraki 14 gün içinde gerekçe belirtmeden iade hakkınız bulunmaktadır. Anacağımız bir diğer olumsuz müşteri inanışı ise “gerektiğinde muhatap bulamam” algısıdır.
Artık birçok sitenin profesyonelliğin gereğini bildiğini, çağrı merkezi gibi uygulamalar geliştirdiğini bilmeliyiz. Son olarak “sipariş takibi yapamam” itirazına ise birçok sitenin kargonun aşamaları hakkında bilgilendirdiği takip sisteminin varlığından bahsetmeliyiz. Bütün sayılanları düşündüğünüzde ve işin tüm yönlerini değerlendirdiğinizde artık tercih sizin…
0 notes
Text
Pazar araştırması 2021
Tumblr media
Pazar araştırması ; bir pazar hakkında bilgi toplamak, analiz etmek ve yorumlamak süreçlerinden oluşur. Satışa sunacağınız ürün ya da hizmetin, kabul görüp görmeyeceğinin, potansiyel talep seviyesinin ne seviyelerde olacağının önceden kestirilmesi ve tüm programın buna göre oluşturulması için gerekli bir eylemdir. Pazarın demografik özelliklerinin, sosyo-kültürel özelliklerinin, satın alma davranışında tercih nedenlerinin, algı-ilgi özelliklerinin araştırılması sürecidir. Sürecin sonunda müşteri kitlesi ana hatlarıyla tanımlandığında geriye doğru ürünü, doğru zamanda, doğru fiyata sunmak kalıyor. Pazara giriş aşamasında ya da herhangi bir sorunla karşılaşıldığında (sorunun nedenini teşhis etmek amacıyla) bir kerelik yapılan araştırmalar “Pazar araştırması” olarak tanımlanır. Bununla birlikte bir sorun olsun olmasın, pazardan veri toplamayı sürekli ve düzenli bir şeklide gerçekleştiriyorsak, pazarlama bilgi sistemi (PBS) kurmuş oluruz. Burada ki temel fark eylemin sürekliliği olmaktadır. Pazar araştırmasında iki farklı yoldan veri toplanabilir.
1)Birincil elden veri: Direkt kendi amacınıza yönelik olmak üzere kendi tarafınızdan bilgi toplanmasıdır. Anket, telefon görüşmesi, e-posta, gözlem gibi yöntemler kullanılabilir.
2)İkincil elden veri: Başka amaçlar için, başka kurum ve kuruluşlar tarafından zaten toplanmış ama aynı zamanda sizin de amacınıza hizmet edebilecek nitelikte bilgilerdir. Örneğin Türkiye İstatistik Kurumunun derlemiş olduğu nüfusa ilişkin veriler, pazarın demografik özelliklerini belirlemekte kullanılabilir. Hedef kitleniz endüstriyel alıcılarsa bir ildeki Esnaf/ Ticaret Odasına kayıtlı işletmelerin sayısı, ilgili odadan temin edilerek potansiyel pazar büyüklüğü hakkında bilgi sağlanabilir.
Pazar araştırması yapmak, olası riskleri minimize etmenin en bilindik yoludur. Deneme- yanılma yapmaktansa, denemeden önce araştırma çok daha tercih edilen bir yöntemdir. Gireceğiniz pazarı tanımalısınız ki ona göre konum alabilesiniz. Bunun için o bölgenin, satın alma davranışını incelemek yerinde olacaktır. Ürün tercihinde pazarlama karması unsurlarından neye daha çok önem veriyorlar? İstek durumları nedir? Daha da önemlisi talep durumları nedir?
Talep, ürün y ada hizmete duyulan isteğin, ekonomik güç ile desteklenmiş halidir. Yani müşteriler istiyor ama ödeme güçleri var mı? Bu noktada istek maddiyat ile desteklenmeyince, cevapsız bir soru gibi havada kalmakta ve yatırımcılar tarafından dikkate alınmamaktadır. Konuya ilişkin bir örnek vermek gerekirse Türkiye’deki büyük zincir marketler özellikle discount tarzı ürün sunanlar, o kadar profesyonel araştırmalar yapıyorlar ki onların yolunu takip etmek gayet doğru bir yol olabilir. Bu tarz işletmelerin o bölgedeki sayısı bölgenin sosyo-ekonomik düzeyi hakkında bize fikir verebilir. Çünkü eminiz ki “tutmazsa kapatırız” mantığıyla hareket etmiyorlar. Tutabilecek bölgeyi seçip, orada konumlanıyorlar. Bunun için çeşitli araştırmalar yapıyorlar ki adı pazar araştırması. Pazar araştırması yaparken farklı bakış açılarıyla, farklı çıkarımlarda bulunmak da sürecin en keyifli yanı. Örneğin yapılan araştırmalara göre dünyanın en sulu çöpleri Türkiye’deymiş. Sebebi sorgulandığında çay tüketiminin fazlalığı ilk sırada yer alıyor. Bu durum birilerine Türk pazarını, çay satılabilecek ülkeler sıralamasında sunuyor. İşte belki de hiç beklenmeyen yerden çıkan enteresan bir sonuç.
0 notes
Text
Pazaryerinde Başarılı Olmak 2021
Tekrardan merhabalar,
Tumblr media
Bu yazımda sizlere senelerin verdiği tecrübe ile pazaryerlerinde nasıl başarılı olunur onun hakkında bilgi vereceğim.
İlk olarak pazaryerlerine başlarken kendinize bir program oluşturun. Her şeyi planlı ve programlı yaptığınızda başarılı olmanız kaçınılmaz olur.
Plan program için Excel programını kullanmanız sizler için daha rahat olacaktır. Veya farklı alternatiflerde kullanabilirsiniz.
Gelelim pazaryerinde başarılı olmanın altın kuralları dediğim şey nedir?
İlk başta, Hedef koyun. pazaryerinde başarılı bir mağaza olmanın ilk ve temel şartı hedef koymaktır. Hangi sektörde iş yaparsanız yapın; net, ulaşılabilir, ölçülebilir, zamanı belli ve spesifik bir hedefe sahip olunmalıdır. Ne istediğinizi ve nereye gittiğinizi bilmezseniz başlamadan kaybedersiniz.
Stresi yönetin
Stresin her işte olduğu gibi başarıyı doğrudan etkileyen bir faktörlerin başındadır. Bir noktaya kadar motive edici bir özelliği olsa da yoğun şekilde stres yaşayan kişiyseniz dikkat dağınıklığı, verim azalması, motivasyonsuzluk gibi sorunlar ortaya çıkmaktadır. Bunları tersine çevirmek için kısa molalar vermek, derin nefesler almak, planlı çalışmak, daha fazla sosyalleşmek etkili birkaç yöntem…
Planlı olun ve zamanınızı siz yönetin
Çalışan kişiler, üzerindeki iş fazlalığı çok fazla olduğundan ve hiçbir şeyi yetiştiremediğinden şikayet ederler. Bazı durumlarda bu doğru olsa da, temel sorun zamanın iyi yönetilememesinden kaynaklanır. Plansız çalışmak, zaman kaybına neden olarak kişilerin başarı oranını da düşürmektedir. Günü planlamak, hangi işin ne kadar zaman aldığını hesaplamak ve en önemlisi de ajanda tutmak, bu sorunu hızla ortadan kaldıracaktır. Söz uçar yazı kalır.
Tüm bunları hesapladıktan sonra yapmanız gereken şeyler sizi daha hızlı ve planlı çalışmanızı sağlayacak bir entegrasyon programı. Bu program sayesinde sizler pazaryeri ürünlerinizi tek panelde takip edebilir, faturalarını kesebilir, stoklarınızı güncelleyebilirsiniz, fiyatlarınızı güncelleyebilirsiniz. Piyasada çok fazla pazaryeri entegrasyon firması var fakat bunların arasında benim son zamanlarda kullandığım ve sıkıntısız çalışan aradığımda anında dönüş yapan sorunumu anında çözen firma datafark. Eğer sizde satışlarınızı tek panelde ve kolaylıkla takip etmek istiyorsanız Datafark firmasına göz gezdirebilirsiniz.
0 notes
Text
Pazaryeri Entegrasyon Firmaları 2021
Artık herkes e-ticaret yapmak istiyor. Herkes internetten para kazanmak istiyor. Oturduğu yerden para kazanmanın keyfini sürmek istiyor. Herkesten bir farkınız olması adına bu yazıda yazacağım pazaryeri sitelerinin programlarını yazılımlarını yapan firmalar. Başlıca n11, amazon, gittigidiyor, hepsiburada, trendyol, çiçeksepeti, epttavm v.b. piyasada adı sanı duyulmuş başlıca siteler bunlar.
Bu sitelere mağaza açmak için her birisinin farklı istekleri oluyor ama genel anlamda bir şirketiniz olmasını istiyorlar. Şahıs şirketi kurarak bu sitelere ücretsiz bir şekilde mağazanızı açıp ürünleri yüklemeye başlayabilirsiniz. Bunda bir sıkıntı yok herkes bu şekilde devam ediyor.
Ben burada sizlere firmaların sıkıntılı yanlarını yazacağım. Bunlar genelde hep kullandığım firmalardır. Demo olsun ücretli olsun kullandığım firmalar.
Bunların bir çoğunu 2020 yılı içerisinde kullanıp test ettiğim firmalardır.
Başlayalım…
1- Tamentegre firmasından başlayalım ucuz güzel sayılır eksiği ise xml ile stabil çalışamıyor, bir çok konuları var kendilerini geliştirmesi gereken fakat tek geliştiricisi var (sahibi) ona da telefonla ulaşamıyorsunuz Ticket ile ulaşıyorsunuz o yüzden bir problem olunca düzeltmeleri biraz uzun zaman alıyor, az üründe sorun olmayabilir belki ama xml ile çalışınca sorun oluyor özellikle ürün güncellemelerinde otomatik diye aldığınız yazılım manuel başlatıyorsunuz doğru çalışmıyor sorunuda bulamıyorlar yada vakitleri olmuyor 1–2 aydır kullandım. Panelleri kolay anlaşılır videoları izleyip her şeyi yapabiliyorsunuz ama panel tasarımları maalesef eski kendileride bunun farkında olmalı ki yeni tasarıma geçmeye çalışıyorlardı en son. Bu işi büyütmek için işi bilen yazılımcılar teknik destek ekibi almaları şart. Ama şu anda nasıllar bakmadım.
2- Entegratoryum ise 2018 2019 yılları arasın kullandım daha panelleri bile yokken sistemi sattılar manuel ürünleri yüklediler xml güncellemeleri falan manuel rezillik çektik, gına geldi resmen sonrasında panel yaptılar 1 saat güncelleme olayını vadettiler yapamadılar o zaman şimdi nedir akibetleri bilemiyorum sahibinin muhabbeti güzel fakat Kayseri’li galiba parayı çok seviyor ağzıda iyi laf yapar dikkat edin :)
3- Stockmount ise en az sorunla çalıştığım firma diyebilirim zamanında, güncel halini bilemiyorum fakat kullandığım zamanlar sıkıntıları, opencart entegre olamamışlardı 2.3 sürümüne panelleri karışık gelmişti ve güncelleme sıklığı çok azdı günde 3–5 kez yanlış yapıyorlardı yanlış hatırlamıyorsam ama bu şekilde kullanmıştık en azından sistemsel sıkıntıları yoktu.
4- Ayensoft tüm sanal pazarlara gireceğim derseniz hatta web api ile siparişleri alıp kendi programına entegre yapayım derseniz yıllık ortalama 10.000 TL vermeniz gerekiyor o yüzden pahalı. Demo sürümünü kullanmıştım her ekstra şeye para istiyorlar başta her şeyi netleştirip kullanın, kullanımı hakkında pek bilgim yok kısa bir süre kullandım neden bıraktığımı tam hatırlamıyorum.
5- Entegra ise diğer firmalara bakarak pahalı gibi anlamadığım yani ise bu kadar pahalı olupta hala web portallarında opencart altyapısını kullanmaları gerçekten çok manidar adamlar kendi sistemlerinde dahi hazır sistem kullanıyorlar kendilerine özgü panel yazmamışlar masaüstü programlarına bakınca çok fazla detay var aralarında başka firmalar ile en çok entegre olan firmadır herhâlde ama kullanımı nasıldır bilmiyorum masaüstünü gördüm detaylı kullanmadım.
6- Dopigo ise dışardan hiç bir şekilde veri almıyor ürünleri onların panellerine ekliyorsunuz oradan dağıtıyorsunuz o yüzden kullanamadım detayını bilemiyorum.
Bu firmaları dediğim gibi 2019 2020 yılları arasında kullanıp tecrübe eden kişilerden yorumları derleyip yazdım. Belki bu 6 firmada bu yazdığım yazılarda geçen sıkıntılarını ve eksiklerini düzeltmişlerdir.
Genel anlamda bunların en büyük eksiği, sorunları ne derseniz bana DESTEK birimleri der susarım. Bu sebeple çalışacağınız firmaların en önemli dikkat edeceğiniz noktaları destek taraflarının iyi olması.
Destek birimi bu pazaryeri entegrasyon yazılım firmalarında çok önemli çünkü yapacağınız bir hata bazen size zarar olarak dönebiliyor. Bu sebeple
Günümüzde aktif olarak kullandığım bir firma var bu firmayı diğer yazılarımda biraz da olsa bahsettim oradan bakabilirsiniz.
Sağlıcakla kalın…
0 notes
Text
Pazaryeri Entegrasyon Yazılımının Faydaları?
Pazaryeri Entegrasyon Yazılımının Faydaları?
Tekrardan merhabalar,Bu yazımda sizlere daha önce kullandığım pazaryeri entegrasyon yazılımlarından edindiğim acı tecrübelerden ve hatalardan dolayı şu anda kullandığım entegrasyon yazılımının faydalarından bahsedeceğim.Daha önce kullandığım pazaryeri entegrasyon firmalarda daha önce ki yazılarımda bahsettiğim gibi en büyük problem destek taraflarının yetersiz olmasından dolayıydı.
Pazaryeri Entegrasyon yazılımlarının faydalarını soracak olursanız örnek vererek açıklayayım;Sizin bir X. com adında (Giyim sektörü) bir e-ticaret siteniz var. Bu siteniz üzerinden ürünler satıyorsunuz. Her şeyi güzelce kurmuşsunuz ve planlamışsınız. Her gün ortalama 50 sipariş geliyor. Ve 50 sipariş için. Yapmanız gerekenler ise;-Müşteri iletişim bilgileri-Ürün stok kontrolü-Fatura Kesme-Kargo Takip-Kargo Etiketi Yazdırma-PaketlemeGibi birçok yapılması gereken işler var. Burada 1 adet sipariş için bunları yapmanız kolay. Fakat dediğim gibi 50 sipariş geldi. Ve 50 siparişi 1 kişi veya 2 kişi yetiştirmesi demek normal zamanda çok zor. Yapmanız gereken çalışan sayınızı arttırmak ile bunu çözebilirsiniz ki birçok firma bu şekilde devam ediyor yoluna.Her hangi bir sorun sıkıntı yok. Her şey gayet güzel gidiyor. Satışlar stabil, gelir stabil kısacası kazanıyorsunuz. Ama bir süre sonra gömlek dar gelmeye başlıyor. Günlük neden 100–150 sipariş yapamıyorum diye kendinize soruyorsunuz. Ve bu süreçte çözüm olarak pazaryerleri siteleri geliyor aklımıza. İlk olarak en çok tutulan sevilen belli başlı birkaç pazaryeri firmalar var. Bunlar N11, Hepsiburada, Trendyol, Gittigidiyor, İpsizcambaz, EpttAVM başı çeken sitelerinden başında geliyor.Tabi bu firmalar da içerik anlamında sizin gibi binlerce mağaza sahibi ve milyonlarca ürün mevcut. Örnek olarak Trendyol.Com sitesini ele alırsak mağaza açma aksiyonunuzu tamamladıktan sonra.Sizi zorlu bir süreç bekliyor. Ürünlerinizi, Stoklarınızı, Ürün Görsellerinizi, Ürün Açıklamalarını v.b bir çok bilgiyi mağazanıza girdiniz diyelim. Ortalama 300 ürün yüklemesi yaptınız diyelim. Bu 300 ürünü ortalama 1 kişi 3 günde gününün birkaç saatini ayırarak yükleyebilir. Bu iyi bir şey gibi görünsede sizin kendi e-ticaret sitenize her gün gelen siparişleri de kontrol etmeniz ve kargolamanız v.s derken zaman anlamında çok kaybınız olacaktır.Bu zorlu süreci atlattığımızı bir şekilde 300 ürünü yüklediğimizi düşünelim. Bir süre sonra 1 2 sipariş gelmeye başlayıp oradan da bir gelir sağlamayı başardınız. Ve bir süre sonra Trendyol.com da günlük 10 sipariş ortalamanıza ulaştınız diyelim. Toplam 50 + 10 Günlük 60 sipariş çıkartıyorsunuz. Bu sizi mutlu ediyor illaki :)Bu süreçte ürünlerinizi arttırıyorsunuz ve 300 ürününüz 400 ürün olarak e-ticarete devam ediyorsunuz. Ve artık Trendyol da yetmeyip diğer bir Pazaryeri olan n11.Com a geçiyorsunuz. Ama 400 ürünü yükleyecek zamanınız yok gerçekten. Elemanlara desek onlarda maalesef çok meşguller. İşte burada devreye pazaryeri entegrasyon yazılımları giriyor. Pazaryeri Entegrasyonu Nedir? Diye soracak olursanız daha önce ki yazılarımı okuyabilirsiniz.
Benim şu anda kullandığım firma bu işi 3,4 günlük işimi maksimum 30 dakika da her şeyi ile ekleyip satışa hazır bir şekilde başlatıyor. Kullandığım pazaryeri entegrasyon firması Datafark firması.
Ve büyük bir zamandan sizi kurtarmış oluyor. Pazaryeri entegrasyon firmalarının hepsi aynı mantıkla çalışıyor. Fakat daha önce tecrübelendiğim 4 5 farklı entegrasyon firmasından sonra Datafark firması aralarından en iyisi çıktı diyebilirim.
Yukarıda belirttiğim:-Müşteri iletişim bilgileri-Ürün stok kontrolü-Fatura Kesme-Kargo Takip-Kargo Etiketi Yazdırma-PaketlemeBu işlemleri ve daha fazlasını toplu bir şekilde tek tıkla her şeyi yapmayı olanak haline alıyor. Bu süreçte 60 olan kargo sayınız artık 100e çıkmış ve kazançlarınız artmış oluyor. Bu bir kısır döngüye giriyor. Trendyol ile başladığınız bu serüven Hepsiburada, , Gittigidiyor, İpsizcambaz, EpttAVM gibi büyük sitelerle devam ediyor. Tabi bu süreçte sizin ilacınız pazaryeri entegrasyon yazılımı oluyor. Ortalamanız ise günlük 300–500 sipariş olmuş oluyor ve her şey tıkırında gidiyor. :)Diğer yazımda görüşmek üzere..
0 notes
Photo
Tumblr media
Hangi Pazaryeri Entegrasyon Programını Kullanmalıyım? yazımı okuyabilirsiniz.
0 notes
Text
Hangi Pazaryeri Entegrasyon Programını Kullanmalıyım?
Bu yazımda siz değerli İnternet kullanıcılarımıza bir önceki yazımızda bahsettiğimiz Pazaryeri Entegrasyon Nedir? sorusunun ardından, piyasada en çok tutulan, sevilen ve bütün gereksinimleri karşılayan özelliklere sahip olan Pazaryeri Entegrasyon yazılımları hakkında bilgi vereceğim.
Bu yazıda objektif olmaya elimden geldiğince çalışacağım. Olumlu yanları ve Olumsuz yanlarını aktaracağım.
Pazaryeri Entegrasyonu kullanan mağaza sahiplerinin en çok bunaldığı ve en çok sıkıntı çektiği, firmaların teknik destek tarafları. Yaklaşık 7 senedir Pazaryerleri ile içli dışlı olmamdan dolayı. En çok sıkıntı pazaryeri entegrasyon yazılımlarında destek tarafları çok ağır işliyordu. Bu sebeple, bir pazaryeri entegrasyon ürünü satan firmalar da en çok dikkat edilen en önemli nokta teknik destek tarafıdır. Teknik destek anlamında şu anda kullandığım yeni en son çıkan bütün ihtiyaçlarımı karşılayan aradığımda sorunumu çözen beni hızlı sorun çözmelerinden şaşırtan Datafark firmasından bahsedeceğim.
Datafark firmasının hem pazaryeri entegrasyonunu, çağrı merkezi ve danışmanlık hizmetlerini toplu olarak 12 ay ücretle taksitli bir şekilde aldım. Kendileri kurulum anından son noktaya kadar devamlı telefon ve Whatsapp dan anlık gidişattan haberdar ediyorlardı. Bu daha önce kullandığım köklü isim yapmış firmalardan ilk dakikadan farklarını anladım.
Kurulum aşamasından sonra bilgisayarımıza uzaktan bağlanıp bizlere 30 dakikalık Ücretsiz Pazaryeri Entegrasyon programlarını anlattılar. Anlaşılmayan yerde hiç tereddüt etmeden sorup hiç aceleye getirmeden desteklerini esirgemiyorlardı.
Kurulum tamamlandıktan sonra panel bilgileri aldıktan sonra Ücretsiz bilgisayarımıza bağlanarak anlatmalarından ötürü kullanımı çok kolaydı.
Bu sebeple N11, Gittigidiyor, Trendyol, Hepsiburada da olan mağazalarımı tek bir panelde kullanım imkanım vardı. Bu benim çok hoşuma gitti. Diğer firmalarda kullandığım acı tecrübelerimden dolayı yaklaşık 14 tane farklı alanları vardı. Bunlar depo yönetimi en çok hoşuma gidenlerden. Depolarım ve stoklarım artık karman çorman bir hal almıyordu. Bunun gibi 14 tane yenilik katmışlar olaya.
Her hangi bir destek konusunda 45 dakika garantileri var. 45 Dakika içerisinde size ulaşıp sorunu tamamen çözüyorlar.
Bundan önce kullandığım pazaryeri entegrasyon firmalarının en büyük sorunları eksikleri ne diye soracak olursanız size net bir şekilde destek tarafları diyebilirim. Datafark firmasından farklı olan firmaların hepsinde telefon destekleri mevcut ama telefonla aradığımda şöyle bir sorunumuz var, şunu nasıl yaparız gibi bir talepte bulunduğumda bana söyledikleri mail atın mailden iletişime geçeceğiz dediler. Bu sebeple e-ticaret yazılımı ve hizmetleri yapan firmalarda destek en önemli unsur.
Programın diğer bir özelliği ise n11.com da bulunan mağazamda yaklaşık 4.500 adet %80 varyantlı ürünlerim var. Bunları tek bir tuşla Trendyol mağazama entegre yapmam çok iyi oldu. Şimdi diyebilirsiniz diğer firmalarda da zaten bu var diye haklısınız. Fakat diğer firmalarda ürün sayısından dolayı işlem hızı ve eksik çektiği ürünler oluyordu. En çok sıkıntıda varyantlı ürünlerde hatalar çıkarmıştı diğer firmalar. Ama Datafark Pazaryeri Entegrasyonu ile 4.500 ürünümüzü yaklaşık 5 dakika kadar kısa mesafede sorunsuz bir şekilde aktardılar. Bu benim çok hoşuma gitti açıkçası.
Size en iyi tavsiye edeceğim firma net datafark.com firmasıdır. Diğer firmalar başlarda oldukça iyi davranıyorlar sonra boşluyorlar bu sebeple yaklaşık 6 aydır bu firmayı kullanıyorum. Ve 1 kez olsun bile sıkıntı çıkmadı.
0 notes
Photo
Tumblr media
Pazaryeri Entegrasyon Firmaları Pazaryeri Entegrasyon Fiyatları Pazaryeri Entegrasyon Yazılımı E-Ticaret Yazılımı E-Ticaret Programı
0 notes