soyutsanal
soyutsanal
SoyutSanal
18 posts
Soyut ve Sanal Yaşıyoruz Artık!
Don't wanna be here? Send us removal request.
soyutsanal · 6 days ago
Text
Çalışan annelere müjde! Devlet destekli kreş yardımı, annelerin iş hayatına devam ederken çocuklarını güvenle emanet edebilmeleri için büyük kolaylık sağlıyor. 2025 yılı itibarıyla geçerli olan bu destek, belirli gelir sınırları ve başvuru şartlarına göre veriliyor. Yazıda, başvuru süreci, gerekli belgeler, kimlerin yararlanabileceği ve destek miktarları gibi detaylara yer veriliyor.
0 notes
soyutsanal · 6 days ago
Text
Tumblr media
0 notes
soyutsanal · 6 days ago
Text
Marka değeri detaylarda gizlidir! Ürün ambalajlarında kullanılan etiketler sadece bilgi vermekle kalmaz; aynı zamanda markanızın güvenilirliğini ve kalitesini de temsil eder. Peki, baskılı kuşe etiket ve baskılı PP etiket gibi özel çözümler, marka algısını nasıl etkiler?
0 notes
soyutsanal · 6 days ago
Text
0 notes
soyutsanal · 1 month ago
Text
Tumblr media
Ela’ya,
İsmini yazarken bile içimde bir sızı uyanıyor. Zaman ne kadar geçerse geçsin, bazı duygular hiç eksilmiyor içimden. Sanki yüreğimin bir köşesi hâlâ seninle konuşuyor, sessizce… bazen bir rüzgâr esiyor, bazen bir şarkı çalıyor uzaktan ve ben seni yeniden hatırlıyorum. Gözlerin geliyor aklıma; içinde biraz hüzün, biraz umut ve hep bir suskunluk vardı.
Bazı insanlar hayatımızdan gidince geride sadece boşluk kalmaz, bazıları bir iz bırakır… Sen o izdin Ela. Ne zaman içime dönsem, ne zaman geçmişi düşünsem, sen oradasın. Belki bir ihtimalle yeniden karşılaşırız diye düşünürken buluyorum kendimi. Ama belki de bu hayatta bazı buluşmalar sadece yürekte yaşanmalı.
Sana söyleyemediğim her şey hâlâ içimde duruyor. Belki bir gün okursun bu mektubu… Belki bir gün sen de bir rüzgârla beni hatırlarsın. Ama bil ki, nerede olursan ol, içimde daima sana ayrılmış bir yer var. Orası sessiz, sıcak ve sadece seninle dolu.
Seninle konuşamadığım bütün gecelerden, adını anmaktan çekindiğim her andan, gözlerimin içine yerleşen her özlemden sonra hâlâ aynı şeyi söylüyorum içimden: “İyi ki geçtin kalbimden, Ela.”
Sevgiyle,
0 notes
soyutsanal · 2 months ago
Link
KOSGEB İletişim
0 notes
soyutsanal · 2 months ago
Link
KOSGEB İletişim
0 notes
soyutsanal · 2 months ago
Text
Tumblr media
Sevgili Ela,
Yeşillikler içinde, köy kokulu bir sabahtan sana sesleniyorum. İçimde, ismini duyduğum an filizlenen bir huzur var. Sanki her harfinde bir parça doğa gizli gibi... Ela, senin adınla açan çiçekler varmış gibi hissediyorum burada.
Biliyor musun? Bugün sabah rüzgarı yüzüme dokunduğunda, sanki sen gülümsedin. Buralarda her şey biraz daha sessiz, biraz daha gerçek. Toprağın kokusu, dalların arasında gezinip duran kuşlar ve ufuktan süzülen gün ışığı... Hepsi seni anlatıyor bana.
Belki bir gün, böyle bir sabahı birlikte paylaşırız diye geçiriyorum içimden. Sana anlatacak çok şeyim var. Gözlerinde kaybolacak kadar derin bir gün doğumu var mesela burada. Ve içimde büyüyen, adı konulmamış, ama adını duyduğunda gülümseyeceğin bir özlem...
Şimdilik burada bırakıyorum kelimelerimi, Ama bil ki, her satırda sana biraz daha yaklaşıyorum.
Sevgiyle,
0 notes
soyutsanal · 2 months ago
Text
Tumblr media
0 notes
soyutsanal · 2 months ago
Text
Keşke
Sevgili Ela,
Biliyor musun, bazen düşünüyorum da… Belkiler ve keşkeler arasında bir yerlerde sıkışıp kaldım sanki. Seninle geçen her an, şimdi zihnimde parlayan küçük ışıklar gibi. O ışıkların peşinden gidiyorum her gece, Ve her defasında ya bir belkiye çarpıyorum, Ya da bir keşkenin içine düşüyorum.
Belki diyorum, bir gün bir şey olur. Belki bir mesaj, belki bir kahve bahanesi, Belki gözlerinde yine o eski mahalleyi bulurum. Belki, her şey yeniden başlar. Ama işte, sonra duruyorum. Gerçekler ağır geliyor, dizlerimin üstüne çöküyorum.
Çünkü keşke... Çünkü çok geç... Çünkü olması gerekenler, artık bir başkasının hayatına karışmış.
İşte bu yüzden Ela, Sana yazıp yazıp yollayamadığım mektuplarım var benim. Yarım kalmış heveslerim, söyleyemediğim cümlelerim. Çöp kutusuna attığım umutlarım var. Çünkü, yaşadığım her "belki" beni bir "keşke"ye daha yakınlaştırıyor.
Ve yine de... Hâlâ, saçma bir umutla, bir gün belki diye bekliyorum. İçimde çocukken çaldığımız okul zilinin sesi gibi... Bir gün o zil çalar, Ve sen dönüp gülümsersin diye.
Sana hep yarım kalan çocuk.
0 notes
soyutsanal · 2 months ago
Text
Sınav
Sevgili Ela,
Biliyor musun, hafızamda küçücük bir anı var; üzerinden bunca yıl geçmesine rağmen, hâlâ sıcacık. İngilizce yazılısıydı. İnan, haftalarca çalışmama rağmen yine de kelimeler kafamda birbirine karışmıştı. Sınav kâğıdına bakıyor ama harflerden bir anlam çıkaramıyordum. İşte o an, önümdeki sıralardan birinde döndün, gözlerinle beni buldun.
Sanki bir şey söylemek ister gibiydin. Sonra minicik bir hareketle kalemini kâğıdına vurup, elini şöyle bir kaldırdın. Bakışlarınla "C şıkkı" der gibi bir işaret verdin. Görünürde sıradan bir yardımdı belki, ama o küçücük anda, bir dünya kurmuştum kendime.
İşte o gün anladım Ela, Bazen bir bakış, bir insanın bütün hayatına sığacak kadar büyük bir hikâye yazarmış.
Bunu sana anlatmak isterdim, belki gözlerinde o günü yeniden görürüm diye. Ama işte, yine yazıp yazıp sessizce bırakıyorum bu satırları. Yollamadan. Hissettirmeden. Sana zarar vermeden.
Kalbinde sesini kaybeden çocuk.
0 notes
soyutsanal · 2 months ago
Text
İngilizce Dersi
Sevgili Ela,
İngilizce dersini bu kadar çok sevmemin sebebi, hiçbir zaman fiilleri, zamanları öğrenmek değildi. Seninle aynı sınıfta olmak, aynı havayı solumak, sana bir iki saniye daha fazla bakabilmekti asıl nedenim. Çarşamba günlerini iple çekiyordum, sanki haftanın geri kalanı sadece o iki saatin etrafında dönüyordu.
Hasta olduğum günleri hatırlıyorum. Annem ateşimi ölçüp yatakta kalmam için yalvarırken, ben hiçbir şey yokmuş gibi sırt çantamı alıp okul yolunu tutuyordum. Bir tek seninle aynı sınıfta olabileceğim o iki saatlik mucizeyi kaçırmamak için.
Sınıfa her girişinde kalbim hızlanırdı, Ela. Sıranın ucunda sessizce oturup defterime anlamsız cümleler yazarmış gibi yapardım. Oysa tek yaptığım, seni gizlice izlemekti. Gülümseyince içimde kıyametler kopardı, ama ben yine başımı önüme eğer, kalbimdeki çığlığı bastırırdım.
Şimdi bunları sana yazarken, 14 yaşındaki o utangaç çocuğu düşünüyorum. Ne kadar safmış, ne kadar temizmiş duyguları. Hiçbir şey istemeden, sadece bir tebessümün peşinden ömrünü harcamaya razıymış.
Bu mektubu da sana yollamayacağım. Çünkü bazı duyguların içinde büyümesi, uzakta saklı kalması gerekiyormuş.
Hep uzaktan seven, İsimsiz çocuk.
0 notes
soyutsanal · 2 months ago
Text
Sevgiliye Mektuplar
Sevgili Ela,
Bazen düşünüyorum da, belki de seni ilk kez o sonbahar sabahında fark ettim. Okulun demir kapısından içeri girerken saçlarının arasına dolanan rüzgarı, yüzünde savrulan birkaç tutam saçı ve onları arkaya atarken gözlerindeki parıltıyı... Ne garip, bir saniyelik bir anı, bir ömre yayıyor insan.
Ben hep kenardan izledim seni. Koca okul koridorlarında, gülüşün yankılanırken, sana yaklaşacak cesareti hiç bulamadım. Arkadaşlarım senin adını kahkahalarla anarken, ben sessizce defterime küçük cümleler karalıyordum. Adın, satır aralarına gizlenmiş bir sırdı benim için.
İçimde büyüyen şeyin adını koyacak yaşıma ancak gelmiştim ki, sen uçup gittin. Üniversite yılları, uzak bir Avrupa şehrinde senden geriye kalan sadece birkaç eski fotoğraf ve bir dolu keşkeden ibaretti benim için.
Şimdi, onca yıl sonra yine karşımdaydın. Üstelik daha da güzelleşmiş, daha da ulaşılmaz olmuştun. Ve ben, yine aynı çocuk gibi, sadece bakabildim.
Bu mektubu sana göndermek isterdim aslında, Ela. Sana, o günlerde içimde büyüyen isimsiz hislerin nasıl hâlâ sıcak kaldığını anlatmak isterdim. Ama biliyorum, yanlış olurdu. Senin huzurun, gülüşlerin, çocuklarının kahkahası, her şeyden daha değerli.
Bu yüzden, tıpkı o okul yıllarında olduğu gibi, içimde kalacak kelimelerim. Ve ben yine sessizce seni uzaktan seveceğim.
Bu mektubu da, göndermeyeceğim.
Sana hiç ulaşamayacak bir adresten, İsimsiz bir sevda.
0 notes
soyutsanal · 2 months ago
Text
Gönderilmeyen Mektuplar 1
Sevgili Ela,
Bilmiyorum, bu satırları bir gün görebilecek misin. Zaten sana göndermek için değil, içimde taşımamak için yazıyorum... Yıllardır o mahallenin köşesinde, o eski okul yolunda, o yaz akşamlarında kaybettiğimi sandığım şey, geçen hafta, tam da senin gözlerinde karşıma çıktı.
Gözlerinin kenarında birkaç ince çizgi, saçlarında belki fark edilmeyecek bir gölge... Ama kalbimdeki yerin, bıraktığım gibi duruyordu. Hiç değişmemiştin, Ela. Ve ben, galiba hiç unutamamıştım.
Konuşurken gülümsediğin an, içimden kopup gidenleri saklayabilmek için ellerimi cebime sıkıştırdım. Çünkü yıllar bana öğretmişti: Bazen en büyük sevgi, dokunmamayı seçmektir. Telefon numaran cebimde. Adresin de. Ve bir tek satır bile yazıp gönderemeyecek kadar korkağım.
Biliyorum, başka bir hayatın var şimdi. Başka gülüşlerin, başka küçük adımların peşinden koşan çocukların var. Ve ben, senin hayatına yalnızca geçmişten esen bir rüzgar gibi dokunabildim. Öyle kalmalı. Öyle kalacağım.
Bu mektubu yine yırtıp atacağım, muhtemelen. Ama belki bir gün, bilmeni isterim: Bazı aşklar, hiç yaşanmadan bile bir ömrü güzelleştirebilir.
Sen her zaman, o yaz akşamlarının kokusunda yaşayacaksın benim için.
Sonsuz bir sessizlikten, Kendince biri.
0 notes
soyutsanal · 2 months ago
Text
Başlıksız
Tumblr media
Başlığı dahi olmayan bu sayfanın içinde, adı konulamamış bir tutku hikayesi var demek yeterli midir bilemiyorum. Başlangıcı ve adı olmadığı gibi muhtemelen sonuda olmayacak bu yaşam işgal formunun faili ise  imtihan dünyamın en zorlu sınavı olan sen. Dışarıdan bakıldığında güzelliği dışında sıradan insanlardan hiç bir farkı yokmuş gibi gözüken, Allah’ın benim için Yeryüzüne indirdiği Huri….
Çocukluğumdan beri kendimi ifade etme sıkıntım olmamıştı sen hayatıma girinceye kadar,  özgüveni gayet yerinde ciğerlerimin kılcal damarlarına kadar derin bir nefes gibi yaşadığım dünyayı seven orta halli bir zaman dilimiydim.
0 notes
soyutsanal · 2 months ago
Text
Kargalar
Kargalar hakkında ne düşünüyorsun? Uğursuzluk mu? Şehirlerin karanlık kuşları mı? Peki ya sana, onların dünyanın en zeki hayvanlarından biri olduğunu söylesem?
Kargalar, sadece göründükleri gibi değil. Onlar çözüm üreten, plan yapan, alet kullanan, hatta insanları tanıyan canlılar. Beyinlerinin büyüklüğü, tıpkı şempanzeler ve yunuslar gibi, gelişmiş düşünce sistemlerine işaret ediyor.
0 notes
soyutsanal · 2 months ago
Text
Eğer bir iş fikriniz varsa veya mevcut işinizi büyütmeyi düşünüyorsanız, yolunuz mutlaka KOSGEB’den geçecektir. Peki KOSGEB’e nasıl ulaşılır? Kosgeb İletişim hangi yöntemlerle desteklere başvuru yapılır? Gelin adım adım inceleyelim.
0 notes