Tumgik
#23 Haziran 2020 Salı
cointahmin · 11 months
Text
Litecoin fiyatı, Salı günü artarak 100 doları yine test etti. Lakin geçmiş datalar, Litecoin Yarılanma tarihi yaklaştıkça LTC’nin muhtemelen geri çekileceğini gösteriyor. Madenciler şimdiden satış modunda mı ve önlerinde sıkıntı vakitler mı bekliyor? Kripto analisti Ibrahim Ajibade, mevzuyu detaylı bir formda ele alıyor.Halving öncesi ve sonrası Litcoin fiyatının tepkisicointahmin.com’dan takip ettiğiniz üzere, merakla beklenen Litecoin Yarılanması 2 Ağustos 2023’te gerçekleşecek. Bu hafta yaşanan %5’lik fiyat artışına karşın, LTC ekosistemindeki büyük holder’lar ayı konumu alıyor üzere. On-chain tarihî datalar, 2015 ve 2019’daki yarılanmalardan evvelki haftalarda Litecoin’in dikkat alımlı olmayan “fiyat çöküşü” eğilimini ortaya koyuyor.Litecoin’in 2015’teki birinci yarılanma etkinliğinden evvel, LTC fiyatı 10 Temmuz’da 7,54 dolar ile tepe yaptı. Lakin, 5 Ağustos yarılanma tarihinde %42 düşüşle 4,40 dolara geriledi. Benzeri bir model 2019 döngüsü sırasında da oldu. LTC fiyatı 23 Haziran 2015’te 142 dolar ile tepe yaptı. Lakin, daha sonra 5 Ağustos yarılanma tarihinde %53 düşüşle 93 dolara geriledi. Yarılanma sonrası düşüş trendi, Litecoin Ocak 2020’de diğer bir ralliye girmeden evvel birkaç ay devam etti. Tarih bu yıl da tekerrür edecek mi?Litecoin madencileri temmuz ayında rezervlerini tüketiyorHaziran ayında 300.000 coin ekledikten sonra Litecoin madencileri Temmuz ayında LTC rezervlerini tüketmeye başladı. IntoTheBlock’un Madenci Rezervleri bilgileri, 5 Temmuz ve 11 Temmuz tarihleri ortasında Litecoin madencilerinin 90.000 coin’i elden çıkardığını gösteriyor.Litecoin Satışları Yarıya İndiriyor. Madenci Rezerv Bilgileri. Temmuz 2023 / Kaynak: IntoTheBlockMadenci Rezervleri, tanınmış madencilerin ve madencilik havuzlarının cüzdan bakiyelerindeki gerçek vakitli değişiklikleri takip eder. Madencilerin rezervlerini tüketmesi, üstte görüldüğü üzere, mevcut fiyatlardan kar elde etmek istediklerini gösterir. Üstteki grafik, son LTC fiyat artışına karşın, madencilerin yarılanma olayı öncesinde düşüş konumu aldığını gösteriyor.2015 ve 2019 yıllarına ilişkin tarihi fiyat bilgileri, LTC’nin her yarılanmadan çabucak sonra iki kere düştüğünü gösteriyor. Yarılanma sonrası satış çılgınlığının önüne geçmek isteyen birçok madenci, tarih yaklaştıkça rezervlerinin bir kısmını elden çıkarmaya çalışıyor. Bu durum geçmişte LTC fiyatlarının Yarılanma tarihlerine hakikat düşmesine neden oldu. Tarih tekerrür ederse, devam eden Litecoin fiyat rallisinin kısa ömürlü olması mümkün.Traderlar borsalar ortasında satış buyrukları veriyorAyı görünümünün bir öbür teyidi olarak, birçok Litecoin holder’ı Yarılanma öncesinde LTC coin’lerini satmak için buyruk biriktiriyor. Halihazırda kripto traderları 414.000 LTC coin’i satışa çıkardı. Bu ortada, potansiyel alıcılar sadece 411.000 LTC satın almak için faal buyruk verdi.Litecoin Satışları Yarıya İndiriyor. Agg. Borsa Buyruk Defterleri. Temmuz 2023 | Kaynak: IntoTheBlockBorsa On-Chain Piyasa Derinliği grafiği, tanınmış borsalarda verilen faal limit buyruklarının gerçek vakitli fiyat dağılımını gösterir. Şu anda, borsalardaki Litecoin arzı, talebi 3.000’den fazla coin ile aşıyor Tarihî eğilimlerin de gösterdiği üzere, düşüş momentumu Yarılanma öncesinde artarsa, LTC’nin büyük bir fiyat düzeltmesine girmesi mümkün.Litecoin fiyat iddiası: 80 dolara yanlışsız düşüş!Yukarıda tanımlanan tarihi eğilimler ve düşüş faktörleri göz önüne alındığında, LTC önümüzdeki haftalarda muhtemelen 80 dolara düşecek. Ayıların bilakis dönüşten emin olabilmesi için Litecoin’in 90 doların altına düşmesi gerekecek. Lakin, aşağıda görüldüğü üzere, 1,26 milyon yatırımcı ortalama 88,42 dolar fiyattan 11,8 milyon LTC satın aldı. Bu kümenin, net ziyan konumuna düşmemek için bir takviye alım duvarı oluşturması muhtemel. Bununla birlikte, düşüş ivmesi beklendiği üzere artarsa, Litecoin 8 doların altına keskin bir formda gerileyebilir.Litecoin (LTC) Fiyat Kestirimi. | IOMAP, Temmuz 2023 | Kaynak: IntoTheBlockTersine, LTC 100 dolar direncini alırsa boğaların kaleyi muhafazası mümkün.
Bununla birlikte, 572.000 yatırımcıdan oluşan bir küme, en az 100,95 dolar fiyattan 3,63 milyon LTC satın aldı. Halving belirsizliğinin ortasında varlıklarını satmayı seçerlerse kazara bir geri çekilmeyi tetikleyebilirler. Fakat, direnci kırması halinde LTC’nin 2023’te 120 dolarlık yeni bir doruğa ulaşması mümkün. Bununla birlikte, bu ihtimal çok yüksek değil.
0 notes
aktuelbul · 4 years
Link
0 notes
yantekerlek · 4 years
Note
Enerjini düşürmek istemem ablazorlandığım bir konuda yazmak istedim Etrafımda mümin olup güzel ahlaklı olan pek insan yok birsüredir Tanıdığım ve güzel bulduğum insanlar insani ilişkilerde güzel ahlaklı olan insanlar genelde mümin değil Kendim de ahlaki yönden çok eksik hissediyorum Rasulullahı örnek almam gerektiğini biliyorum Bu benim uzun yolum olacak Ama etrafımda güzel ahlaklı insan görmeyince umutsuzlupa kapılıyorum kendim hakkında daSenin böyle tanıdığın varsa sendendinlemek isterim abla
Eğer öyle bir tanıdığın varsa, onun okuyarak tanımanın bana ve okuyacak insanlara iyi gelebileceğini düşünüyorum yante abla, o yüzden yazdım ama cevap vermezsen de hiç sıkıntı yok, selamet ile 🌸 (güzel ahlak sorumun devamı)"
not: sizi hedef aldığım bir yazı değil. hedef hepimiziz. Allah kolaylıklar versin.
insanın maddi-manevi yetişmesinde/gelişmesinde anne-babasının, anne veya babası yoksa yetiştiren kişinin gösterdiği itinanın önemi büyük. reddedilemez. aileden sonra karşılaşılan kişilerin, bulunulan ortamların da insan üzerinde tesirleri olduğu kesin.
akıllı iradeli bir varlık olarak insan ergenlik dönemiyle beraber ki buna akıl baliğ olmak diyoruz daha aktif bir şekilde düşünmeye, fikir üretmeye, fikirleri karşılaştırmaya, kendi iradesiyle yemeye, içmeye, giyinmeye, davranışlar sergilemeye başlıyor. kişilik oluşumu daha iradî bir noktada devam ediyor yani. artık taklit etmeden de yaşayabilir, tahkik dönemine başlanmıştır, inceleme, araştırma, fikir üretme güncellemesi aktfitir. taklidî olarak yaşamak isteyen adım adım birinin kendisine göstermesini isteyen kişi tahkik özelliğini kullanmayıp taklitle devam etmek istemiş olur. "biri göstersin yapayım, biri sürekli uyarsın ben yanlış yapmayayım. yanlış yapacaksam da birinin yanlışını taklit ettiğim için yanlış olsun." halbuki artık anne babanın cıs pıs sus demesi olmaksızın da neyin cıs neyin pıs olduğunu kendisi anlayabilir, susması veya konuşması gereken zamanları ayırt edebilir noktaya geliyor insan. taklitle devam etmek istemek insanı atıl/kendinde bulunan potansiyeli kullanmaz hale getiriyor. elbette akıl baliğ dönemimizden sonra da dışarıdan yine birtakım tesirler/etkiler olabilir kişiliğe. çünkü insan sosyal ve etkileşimli bir varlık. etkiler ve etkilenir. fakat insan bu tesirleri red veya kabul edebilir kapasitededir. bu kapasiteyi kullanmak kişinin kendi elinde. her fertte bu kapasite var. kapasitesini ısrarla keşfetmeyen, bunu reddeden insana, kapasitesi yıllarca gösterilse, bir organ gibi somut bir şekilde gösterilip "bak bu senin kapasiten kullan" dense kullanmak istemiyorsa çabalamıyorsa kullanmaz. tüm teşvik ve terbiyeye rağmen yapmaz bunu.
şunu demek istiyorum içinde bulunduğumuz iyi ve kötü hali tamamen başkalarının ürünü olarak görmek kendimizi yaşamıyor saymamızdır. bu görüş kişiyi başkalarına bağımlı kılar, akıl ve iradeyi başkalarına teslim etmeye götürür. başkasının klonu olma gönüllülüğü bu. böyle olmamamız lazım.
aklımız var, irademiz var. kuran var, onun yaşanma biçimi sünnet var. kuran içinde genel olarak bahsedecek olursak iman, ibadet, ahlak konuları var konuların bu temel maddeler altında genişliyor, detaylandırılıyor. bu üç konuyu hayatında tertemiz bir şekilde uygulayan bir peygamberimiz var. sallalahu aleyhi ve sellem. bunu uzak/uzun yol olarak değerlendirmek doğru olmaz. 700'lü yılların da en güzel örneği/usve-i hasenesi (ahzab 21) o, 1000'li yılların da, 1500'lerin de, 2000'lerin de, 23 haziran 2020 salı günün de en güzel örneği o. tutup da uzak bir örnek ben şimdi karşımda görmek istiyorum demek temelsiz bir fikir olur.
örneğin aklımız kuran ve sünnetteki gıybet etmeme emrini anlayamıyor mu? başkasının gıyabında onun hoşuna gitmeyecek sözler söylememek emri yeterince anlaşılır değil mi? neden uzun bir yol, uzak bir yol olarak düşüneyim ki sünneti? en temiz en kestirme en risksiz yol. etrafımda bin tane gıybet sofrası kurulmuş, ölü kardeş eti yeniyorken, bunun doğru olmadığı kitabımda ve sünnette haykırılıyorken neden ben sofradakilerden birinin "gıybet çok kötü bir şey. bu et kardeşimizin eti! yemeyelim!" demesini bekleyeyim ki. hakikat zaten belli. o sofrada gıybet edilirken kusarak oturmaktansa ayağa kalkıp yemeyin artık lütfen demek varken neden baygınlık geçireyim?
elbette gıybet edilmeyen sofralarda mekanlarda gıybet etmenin kötülüğünü bilip asla yaklaşmayan insanlar arasında olsam midem hiç bulanmaz. ama ortamım böyle diye neden kendimi bu ortamda aciz, yetersiz, doğruyu bulamayan addedeyim ki.
anam babam yalancıysa, gıybet ediyorsa, hak yiyorsa, küfrediyorsa kötü özellikleri varsa elbette üzülürüm. ama aynaya baktığımda gördüğümün bu kötü özelliklere sahip olmaması için gerekirse çırpınırım. çünkü bu aynada gördüğüm ümmetin bir parçası. toplum içinde Allah’ın rızasını baz alarak yaşayan bir örnek olmalı. bir örnek ben olmalıyım, bir örnek o, bir örnek şu ki örnekler çoğalsın, birileri çıkıp "hiç güzel örnek yok karşımda, mecbur ben de kötü olacağım, kötü olmasam da neden iyilerin hepsi benim etrafımda değil diye enerji kaybına uğrayacağım" demesin. bu bizim elimizde.
"Etrafımda mümin olup güzel ahlaklı olan pek insan yok bir süredir. Tanıdığım ve güzel bulduğum insanlar insani ilişkilerde güzel ahlaklı olan insanlar genelde mümin değil."
şems suresi 8. ayet nefse kötülük yapma potansiyelini (fücûr) ve iyilik yapma potansiyelini (takva) verenin Rabbimiz olduğunu bize öğretiyor. yemin olsun diye müthiş bir kuvvetle vurguyla kasemle başlar suremiz:
﴾7﴿ Nefse ve onu (insanın özü olarak) şekillendirip düzenleyene;
﴾8﴿ Ona kötü ve iyi olma kabiliyetlerini verene!
﴾9﴿ Nefsini arındıran elbette kurtuluşa ermiştir.
﴾10﴿ Onu arzularıyla baş başa bırakan da ziyan etmiştir.
bir ateist iyi ahlak özelliği gösterdiyse Allah'ın verdiği akılla, fıtratındaki nefsindeki iyilik yapma potansiyelini kullanmayı irade ettiğindendir/seçtiğindendir.
bir ateist kötü ahlak özelliği gösterdiyse Allah'ın verdiği akılla, fıtratındaki nefsindeki kötülük yapma potansiyelini kullanmayı irade ettiğindendir/seçtiğindendir.
bir mümin iyi ahlak özelliği gösterdiyse Allah'ın verdiği akılla, fıtratındaki nefsindeki iyilik yapma potansiyelini kullanmayı irade ettiğindendir/seçtiğindendir.
bir mümin kötü ahlak özelliği gösterdiyse Allah'ın verdiği akılla, fıtratındaki nefsindeki kötülük yapma potansiyelini kullanmayı irade ettiğindendir/seçtiğindendir.
bunu lütfen iyi anlayın. bunu lütfen iyi belleyin.
biri mümin olduğunda iman ettiğini söylediğinde otomatik olarak günahsız bir varlığa dönüşüyormuş, hata yapamazmış, yaparsa linç edilmeliymiş, sen nasıl müslümansın aghagagaha diye alay edilmeliymiş gibi saçma sapan düşünceler üretiliyor hatta günahkar müminler yüzünden üzerinden İslam'a ahahhaa işte islam dediğiniz bu diyen var. o anlamadığınız işinize geleni konuştuğunuz İslam'da tevbe neden var? Allah Tevvab olduğunu Ğafur olduğunu neden bize bildiriyor? hata yapabilen, ahlakında bozukluklar olabilen varlıklar olduğumuz için olabilir mi?
ilk insan olan Adem aleyhisselam ile bize bu özellik, tevbeye samimi bir şekilde sarılmanın ne denli önemli olduğu öğretilmiyor mu? peygamberimiz neden istiğfar ediyor devamlı, neden biz müminlere de tevbe istiğfarı tavsiye ediyor?
sanıyoruz ki iman etmeyen insan iyilik edince, ahlaklı olunca dinimizi yalancı çıkarmış oluyor. aksine insanın akıllı, iradeli, takva potansiyeline meyledebilecek şekilde yaratıldığını gün gibi gösteriyor bize.
asr suresinde neden bize iman edip salih amel işleyenler, birbirlerine hakkı ve sabrı tavsiye edenler kurtuluşa erecek buyuruluyor. hakkı ve sabrı tavsiye etmek neden önemli? demek ki müminler de hata yapabiliyor, bizim ne yapmamız lazım. ay herkes çok kötü ben ne yapacağım, yok mu beni kurtaracak biri 2020'den bir örnek olmadı 1500'ler bile olur yok mu bir örnek, yalan söylemeyen biri yok mu okuyayım de yalan söylemeyeyim, yere tükürmeyen biri yok mu? yere tükürmeyişini okuyarak yere tükürmeyeyim diyerek başkalarına bakacağımıza aynaya bakıp bi kendimize çeki düzen vereceğiz ki hakkı hem duruşuyla hem davranışıyla temsil edenlerden olalım. biz hazırcı olmayacağız yok mu hakkı sabrı tavsiye eden, hakkı sabrı tavsiye eden olmak için önce biz adım atacağız o zaman. bu birden olmuyor cehd etmek gerekiyor. gayret etmek gerekiyor. imtihan bu zaten.
bize örnek olması için önümüzde yaşayan her şeyiyle kusursuz bir insan aramamıza gerek yok. biri kötü sözden kaçınıyor mu? kötü sözden kaçınması örnektir. biri zülme uğrayanı mı koruyor onun zulme karşı direnmesi örnektir. biri sadaka mı veriyor sadaka verişi örnektir. biri tesettür emrini yerine getirmeye mi çalışıyor onun bu çabası örnektir. iyi davranışlar örnek alınsa yeter. bir sürü güzel davranış var ki görmemek için kör olmak lazım. tek başına her şeyiyle doğru, kusursuz canlı bir örnek yok mu, binlerce kişiden iyi davranışlar derleyeceğiz. metroda elinde tesbih gördüğüm 50 üstü yaşlarda bir beyefendinin elindeki tesbih, tertemiz giyimi, dimdik duruşu, yüzündeki ifade bana zikri hatırlatmıştı. belki beyefendinin birçok hatası vardır. ama ben ondan neyi alacağımı bildim. elhamdülillah.
istersem Allah'ın sadece annesine babasına değil hepimize emanet/imtihan olarak yarattığı taptatlı kaynaştırma öğrencimden bile ders alabilirim. istersem yerin dibinde bile bir iyiliği gündemim yapabilirim.
tık
tık
istersem kötülüğü görüp böyle olmamam lazım deyip tam tersini yapıp iyi olabilirim.
dilersem bir balıktan hatırlamanın hafıza tazelemenin ne kadar önemli olduğunu öğrenebilirim.
akan bir suyun berraklığından berrak olmayı öğrenebilirim.
tefekkür edene yollar açık.
ek olarak peygamberimiz sallallahu aleyhi ve sellem'in yaşayına bakmamız sünnetini takip etmemiz ahzab 21'de kuranın birçok yerinde emrediliyorken "offf çok kötüyüm, herkes çok kötü örnek yok" demek gülünç olur. ısrarla, Allah'ın örnekliğini ilan ettiği rasulü es geçmek olur estağfirullah.
çok önemli bir kısa yazı sünneti uzak görmekle ilgili İbrahim paşalı'dan geliyor. tık
4 notes · View notes
yeniyeniseyler · 4 years
Text
TRT’nin yeniden yayın hayatına başlayan kültür ve sanat kanalı “TRT2”nin 22 – 28 Haziran 2020 tarihleri arasındaki, haftalık yayın akışına bu başlıktan ulaşabilirsiniz. Farklı kültür sanat içeriklerini ekrana taşıyan TRT 2’de; sinemadan müziğe, resimden edebiyata, tarihten felsefeye kadar birçok alanı konu alan yapımlar izleyici ile buluşuyor.
İki hafta önce başlayan; İsveç – Danimarka ortak yapımı, polisiye drama dizisi “Bron/Broen”  haftaiçi her gece 00:30’da tekrarlanmaya devam ediyor. Dizinin bu hafta 2.sezonu tekrar yayında olacak. TRT2 bu diziyi ilk kez; 13 Eylül 2019 – 24 Ocak 2020 tarihleri arasında haftada bir bölüm olarak ekranlara getirmişti. Dizi ile ilgili bilgi için daha önceki başlığımıza buradan ulaşabilirsiniz.
Yayın akışında oluşacak değişiklikler ve akıştaki eksiklikler; öğrendiğimiz anda akışa eklenecektir.
TRT2  22 – 28 Haziran 2020 – Haftalık Yayın Akışı: [su_spacer] [su_tabs] [su_tab title=”Pazartesi”] 22 Haziran 2020 Pazartesi: 05:28 İstiklal Marşı 05:30 Anadolu Arkeolojisi 06:00 Nakkaşın Fırçası 06:30 Opera Dünyası 07:00 Aykut Köksal İle Mimarlık Söyleşileri 07:50 Destansı Kareler 08:00 Sinema Dünyası 08:30 Pera Konserleri 09:30 Resim Sevinci: Bob Ross 10:00 Tiyatro Dünyası 10:30 Sarayın Lezzetleri 11:00 Aramızda Müzik Var 11:45 Fotoğraflar 12:00 Tarihin Ruhu 12:30 Sinema + 13:00 Bir Resim Bir Hikaye 13:30 Karalama Defteri 14:00 Kısa Bir Ara 14:20 Randevu 14:30 Koleksiyoner 15:00 Anjelika Akbar İle Sesler 15:30 Bir Zamanlar 16:00 Kelimeler Ve Şeyler 17:00 Günseli Kato İle Hasılıkelam 17:30 Bizim Resmimiz 18:00 Hayat Sanat 18:30 Berceste 18:45 Yeryüzleri 18:50 Türkiye Atlası 19:00 Geleneğin Kalp Atışları 19:45 Kısa Bir Ara 20:00 Il Divo: A Musical Affair – Japonya Konseri 21:00 Yabancı Sinema “Dheepan” (2015) (Yönetmen: Jacques Audiard) 23:00 Tarih Söyleşileri 00:30 Yabancı Dizi “Bron/Broen” (11.Bölüm) (2.Sezon 1.Bölüm) 01:30 Il Divo: A Musical Affair – Japonya Konseri 02:30 Yabancı Sinema “Dheepan” (2015) (Yönetmen: Jacques Audiard) (Tekrar) 04:30 Opera Dünyası [/su_tab] [su_tab title=”Salı”] 23 Haziran 2020 Salı: 04:58 İstiklal Marşı 05:00 Bizim Resmimiz 05:30 Nakkaşın Fırçası 06:00 Sinema Dünyası 06:30 Hayat Sanat 07:00 Geleneğin Kalp Atışları 08:00 Günseli Kato İle Hasılıkelam 08:30 Sarayın Lezzetleri 09:00 Eskici 09:30 Resim Sevinci: Bob Ross 10:00 Evliya Çelebi 10:45 Ahenk 11:00 Il Divo: A Musical Affair – Japonya Konseri 12:00 Tarihin Ruhu 12:30 Hayat Sanat 13:00 Bir Resim Bir Hikaye 13:30 Opera Dünyası 14:00 Anadolu Arkeolojisi 14:30 Koleksiyoner 15:00 Aramızda Müzik Var 15:50 Fotoğraflar 16:00 Tarih Söyleşileri 17:30 Sinema Dünyası 18:00 Hayat Sanat 18:30 Geri Dönüşen Sanat 18:50 Renkler 19:00 Bir Resim Bir Hikaye 19:30 Tarihin Ruhu 20:00 Belgesel Beethoven 21:00 Yabancı Sinema “Karavan” (The Leisure Seeker) (2017) (Yönetmen: Paolo Virzì) (TV’de ilk) 23:00 İhmal Edilebilir Nasihatler 00:00 Hayat Sanat 00:30 Yabancı Dizi “Bron/Broen” (12.Bölüm) (2.Sezon 2.Bölüm) 01:30 Yabancı Sinema “Karavan” (The Leisure Seeker) (2017) (Yönetmen: Paolo Virzì) (Tekrar) 03:30 İhmal Edilebilir Nasihatler 04:30 Bir Resim Bir Hikaye [/su_tab] [su_tab title=”Çarşamba”] 24 Haziran 2020 Çarşamba: 04:58 İstiklal Marşı 05:00 Tiyatro Dünyası 05:30 Murat Boncuk’la Atölye 06:00 Karalama Defteri 06:30 Hayat Sanat 07:00 Evliya Çelebi 07:45 Opera Dünyası 08:15 İzler Suretler 08:30 Kelimeler Ve Şeyler 09:30 Resim Sevinci: Bob Ross 10:00 Murat Boncuk’la Atölye 10:30 Sinema Dünyası 11:00 Aykut Köksal İle Mimarlık Söyleşileri 11:50 Destansı Kareler 12:00 Tarihin Ruhu 12:30 Hayat Sanat 13:00 Bir Resim Bir Hikaye 13:30 Hülya Koçyiğit İle Film Gibi Hayatlar 14:30 Koleksiyoner 15:00 Sarayın Lezzetleri 15:30 Tiyatro Dünyası 16:00 İhmal Edilebilir Nasihatler 17:00 Muasır 17:30 Bir Zamanlar 18:00 Hayat Sanat 18:30 Koleksiyoner 19:00 Günseli Kato İle Hasılıkelam 19:30 Anadolu Arkeolojisi 20:00 Evliya Çelebi 20:45 Kısa Bir Ara 21:00 Yerli Sinema “Bütün Saadetler Mümkündür” (2017) (Yönetmen: Selman Kılıçaslan) (TV’de İlk) 22:45 Geri Dönüşen Sanat 23:00 Edebiyat Söyleşileri 00:00 Hayat Sanat 00:30 Yabancı Dizi “Bron/Broen” (13.Bölüm) (2.Sezon 3.Bölüm) 01:30 Yerli Sinema “Bütün Saadetler Mümkündür” (2017) (Yönetmen: Selman Kılıçaslan) (Tekrar) 03:10 Anjelika Akbar İle Sesler 03:45 Edebiyat Söyleşileri 04:45 Günseli Kato İle Hasılıkelam [/su_tab] [su_tab title=”Perşembe”] 25 Haziran 2020 Perşembe: 05:13 İstiklal Marşı 05:15 Evliya Çelebi 06:00 Koleksiyoner 06:30 Hayat Sanat 07:00 Aramızda Müzik Var 08:00 Tiyatro Dünyası 08:30 Ahenk 08:50 Berceste 09:00 Muasır 09:30 Resim Sevinci: Bob Ross 10:00 Günseli Kato İle Hasılıkelam 10:30 Randevu 10:45 Kısa Bir Ara 11:00 Anadolu Arkeolojisi 11:30 Karalama Defteri 12:00 Tarihin Ruhu 12:30 Hayat Sanat 13:00 Bir Resim Bir Hikaye 13:30 Evliya Çelebi 14:10 Geri Dönüşen Sanat 14:30 Koleksiyoner 15:00 Eskici 15:30 Bizim Resmimiz 16:00 Edebiyat Söyleşileri 17:00 Murat Boncuk’la Atölye 17:30 Konsere Davet 18:00 Hayat Sanat 18:30 İzler Suretler 18:45 Sinema + 19:30 Nakkaşın Fırçası 20:00 Pera Konserleri 21:00 Yabancı Sinema “At Hırsızı” (Centaur) (2017) (Yönetmen: Aktan Arym Kubat) 22:30 Felsefe Söyleşileri 23:30 Anjelika Akbar İle Sesler 00:00 Hayat Sanat 00:30 Yabancı Dizi “Bron/Broen” (14.Bölüm) (2.Sezon 4.Bölüm) 01:30 Yabancı Sinema “At Hırsızı” (Centaur) (2017) (Yönetmen: Aktan Arym Kubat) (Tekrar) 03:00 Tarihin Ruhu 03:30 Felsefe Söyleşileri 04:30 Sinema + [/su_tab] [su_tab title=”Cuma”] 26 Haziran 2020 Cuma: 04:58 İstiklal Marşı 05:00 Bir Zamanlar 05:30 Kelimeler Ve Şeyler 06:30 Hayat Sanat 07:00 Pera Konserleri 08:00 Bizim Resmimiz 08:30 Murat Boncuk’la Atölye 09:00 Opera Dünyası 09:30 Resim Sevinci: Bob Ross 10:00 Sinema + 10:30 Konsere Davet 11:00 Geleneğin Kalp Atışları 12:00 Tarihin Ruhu 12:30 Hayat Sanat 13:00 Bir Resim Bir Hikaye 13:30 Anjelika Akbar İle Sesler 14:00 Sinema Dünyası 14:30 Koleksiyoner 15:00 Evliya Çelebi 15:45 Ahenk 16:00 Felsefe Söyleşileri 17:00 Anadolu Arkeolojisi 17:30 Tiyatro Dünyası 18:00 Hayat Sanat 18:30 Geri Dönüşen Sanat 18:45 Destansı Kareler 19:00 Karalama Defteri 19:30 Muasır 20:00 Konsere Davet 20:30 Hülya Koçyiğit İle Film Gibi Hayatlar 21:30 Yerli Sinema “Bir Zamanlar Anadolu’da” (2011) (Yönetmen: Nuri Bilge Ceylan) 00:15 Kısa Bir Ara 00:30 Yabancı Dizi “Bron/Broen” (15.Bölüm) (2.Sezon 5.Bölüm) 01:30 Yerli Sinema “Bir Zamanlar Anadolu’da” (2011) (Yönetmen: Nuri Bilge Ceylan) (Tekrar) 04:15 Aramızda Müzik Var [/su_tab] [su_tab title=”Cumartesi”] 27 Haziran 2020 Cumartesi: 05:13 İstiklal Marşı 05:15 Sinema + 05:45 Sarayın Lezzetleri 06:15 İzler Suretler 06:30 Hayat Sanat 07:00 Bir Zamanlar 07:30 Konsere Davet 08:00 Anadolu Arkeolojisi 08:30 Tiyatro Dünyası 09:00 Karalama Defteri 09:30 Yabancı Sinema “Karavan” (The Leisure Seeker) (2017) (Yönetmen: Paolo Virzì) (Tekrar) 11:30 Aramızda Müzik Var 12:20 Kısa Bir Ara 12:30 Resim Sevinci: Bob Ross 13:00 Sarayın Lezzetleri 13:30 Günseli Kato İle Hasılıkelam 14:00 Sinema + 14:30 Anjelika Akbar İle Sesler 15:00 Bir Resim Bir Hikaye 15:30 Tarihin Ruhu 16:00 Tarihin Ruhu 16:30 Hülya Koçyiğit İle Film Gibi Hayatlar 17:30 Geri Dönüşen Sanat 17:45 Evliya Çelebi 18:30 Kelimeler Ve Şeyler 19:20 Müzelerin Yıldızları 19:30 Eskici 20:00 The Morricone Duel (Danimarka Ulusal Senfoni Orkestrası) 21:15 Film Önü 21:30 Yabancı Sinema “Paris’te Gece Yarısı” (Midnight in Paris) (2011) (Yönetmen: Woody Allen) 23:10 Film Arkası 23:40 Yeryüzleri 23:45 The Morricone Duel (Danimarka Ulusal Senfoni Orkestrası) 01:00 Film Önü 01:15 Yabancı Sinema “Paris’te Gece Yarısı” (Midnight in Paris) (2011) (Yönetmen: Woody Allen) (Tekrar) 03:00 Film Arkası 03:30 Aykut Köksal İle Mimarlık Söyleşileri 04:30 Muasır [/su_tab] [su_tab title=”Pazar”] 28 Haziran 2020 Pazar: 04:58 İstiklal Marşı 05:00 Nakkaşın Fırçası 05:30 Pera Konserleri 06:30 Konsere Davet 07:00 Sinema + 07:30 Bir Resim Bir Hikaye 08:00 Eskici 08:30 İzler Suretler 08:45 Kelimeler Ve Şeyler 09:45 Western Kuşağı “Silverado” (1985) (Yönetmen: Lawrence Kasdan) 12:00 Hülya Koçyiğit İle Film Gibi Hayatlar 13:00 Konsere Davet 13:30 Pazar Konseri 14:45 Müzelerin Yıldızları 15:00 Karalama Defteri 15:30 Tarihin Ruhu 16:00 Tarihin Ruhu 16:30 The Morricone Duel (Danimarka Ulusal Senfoni Orkestrası) 17:45 Kısa Bir Ara 18:00 Muasır 18:30 Anadolu Arkeolojisi 19:00 Aramızda Müzik Var 19:50 Kısa Bir Ara 20:00 Sarayın Lezzetleri 20:30 Sinema Dünyası 20:50 Renkler 21:00 Fotoğraflar 21:15 Film Önü 21:30 Yerli Sinema “Güvercin Hırsızları” (2018) (Yönetmen: Osman Nail Doğan) 23:00 Film Arkası 23:30 Hülya Koçyiğit İle Film Gibi Hayatlar 00:30 Evliya Çelebi 01:15 Film Önü 01:30 Yerli Sinema “Güvercin Hırsızları” (2018) (Yönetmen: Osman Nail Doğan) (Tekrar) 03:00 Film Arkası 03:30 Konsere Davet 04:00 Pazar Konseri [/su_tab] [/su_tabs]
TRT2 kanalının uydu frekans bilgileri ve platform kanal numaraları ise şu şekilde:
#gallery-0-4 { margin: auto; } #gallery-0-4 .gallery-item { float: left; margin-top: 10px; text-align: center; width: 50%; } #gallery-0-4 img { border: 2px solid #cfcfcf; } #gallery-0-4 .gallery-caption { margin-left: 0; } /* see gallery_shortcode() in wp-includes/media.php */
TRT2 Frekans 01
TRT2 Frekans 02
TRT2 – 22 – 28 Haziran 2020 – Haftalık Yayın Akışı TRT'nin yeniden yayın hayatına başlayan kültür ve sanat kanalı “TRT2”nin 22 - 28 Haziran 2020 tarihleri arasındaki, haftalık yayın akışına bu başlıktan ulaşabilirsiniz.
0 notes
jestyayinizletr · 3 years
Text
23 Haziran Jestyayın Taraftarium24 Canlı Maç Yayın Bülteni
HTML clipboard 23 Haziran Jestyayın Taraftarium24 Canlı Maç Yayın Bülteni 23 Haziran 2021 Çarşamba Jestyayın Taraftarium24 Euro 2020 günün maçları, saatleri ve canlı yayın kanalları. 23 Haziran 2021 Çarşamba günü yayınlanacak maç karşılaşmalarına bir göz atmak isteyenler için tam liste canlı maç bültenini sizler için derledik. Jestyayın izle | Taraftarium24 izle | Futbolcafe TV izle | Netspor izle | Matbet TV izle | Canlıkolik izle | Justin TV izle | Taraftarlar 24 izle | Taraftar Tv izle | Euro 2020 Avrupa Futbol Şampiyonası'nda grup maçları bugün sona eriyor. 2. tur eşleşmelerinin belli olacağı günde, birbirinden zorlu 4 maçla oldukça heyecanlı anlar yaşanacak. İşte milyonlarca futbolseverin merakla araştırdığı 23 Salı Çarşamab Euro 2020 maçları... 23 Haziran 2021 - Çarşamba 19:00: Slovakya - İspanya Maçı izle (E Grubu) - > TRT1 - TRT 4K / 19:00: İsveç - Polonya Maçı izle (E Grubu) - > TRTSPOR - TRT 4K / 22:00: Portekiz - Fransa Maçı izle (F Grubu) - > TRT1 - TRT 4K / 22:00: Macaristan - Almanya Maçı izle (F Grubu) - > TRTSPOR - TRT 4K Vegol Tv izle | Jestbahis Tv izle | Selcukspor izle | Canlı Maç izle | Şifresiz Maç izle | Online Maç izle | Son Dakika Spor Haberleri | Euro 2020 Avrupa Futbol Şampiyonası'nda grup maçları bugün bitiyor. 2. tur eşleşmelerinin belli olacağı bu günde, heyecan dolu 4 maç oynanacak. İşte 23 Haziran Çarşamba Euro 2020 maçları... Son Dakika Spor Haberleri | Taraftarium24 izle | Jestyayın izle Canlı Maç izle | Şifresiz Maç izle | Online Maç izle | Vegol Tv izle | Jestbahis Tv izle | Grupta 3 puanı bulunan Stefan Tarkovic'in öğrencileri, zorlu İspanya karşılaşmasında beraberlik alması halinde büyük ihtimalle adını bir üst tura yazdıracak. EURO 2020'de henüz galibiyeti bulunmayan İspanya ise bu mücadeleyi kazanması durumunda son 16 turundakini yerini alacak., Selcukspor izle | Futbolcafe TV izle | Netspor izle | Matbet TV izle | Canlıkolik izle | Justin TV izle | Taraftarlar 24 izle | Taraftar Tv izle |
0 notes
anamedblog · 4 years
Text
ANAMED Bülten - Küresel salgın, ANAMED bursiyerlik yaşantınızı ve ilgili araştırma sürecinizi nasıl etkiledi?
Rinse Willet, ANAMED Kıdemli Bursiyeri  (2019-2020)
ANAMED’de henüz bir ay geçirmiştim ki korona virüsün gazetenin uluslararası bölümünde yer alan bir haberden yaşam değiştiren bir olguya dönüştüğü anlaşıldı. İlk başta tepkim bencilceydi: Yedi yıllık bir çalışmanın sonucu olan bir monograf yayınlamıştım ve bunca zorluktan sonra 2020 yılı akademik açıdan bana büyük şans getirecekti. Açılış konuşması yapmak için birçok davet almıştım, onlar da cepteydi. Ancak kısa bir süre sonra, evden ve Hollanda’daki sevdiklerimden uzakta, İstanbul’da mahsur kalmanın ideal olmayacağını fark ettim. Bu yüzden 17 Mart Salı günü Hollanda’ya, Lahey’e geri döndüm. Yolculuk sırasında durumun ne kadar gerçeküstü olduğunun farkına vardım: maskeli insanlar, iptal edilen uçuşlar, piyasada kalmayan el dezenfektanı ve parasetamol içeren ilaçlar... Amsterdam Schiphol Havalimanı’nı Lahey’e bağlayan tren neredeyse boştu.
Eve döndüğüm ilk haftalarda, interneti yegâne (ama devasa) kaynağım olarak kullanarak araştırmamı sürdürmeye koyuldum. Öncelikle planlama aşamasında olan birkaç makaleyi, bölümü ve editörlüğünü yaptığım bir eseri tamamlamaya odaklandım. Her gün gelen yeni haber ve Hollanda’da çıkan yeni kurallar arasında yazmaya odaklanmak zor oldu. Bütün okullar kapatıldı, sadece yaşamsal ihtiyaçları karşılayan dükkânlar açık kalacaktı. Dışarıda egzersiz yapılmasına izin verildi, seyahat sadece hayati işlerde çalışan insanlarla sınırlıydı ve herkesin olabildiğince evde kalması gerekiyordu. Oysa çocukların oyun alanlarında eğlenmesine izin verilecekti. Buna “akıllı karantina” deniyordu, zira çoğu Hollandalı ortalamanın üzerinde zekâya sahip—en azından onlar öyle düşünüyorlar. Artık uçaklar uçmadığı ve ufkum bir sonraki apartmanın ötesindeki zar zor görünen ağaçlarla sınırlı kaldığından, dünyam hızla küçülüverdi. Ayrıca, 2020’nin bana vaat ettiklerinin yalan olduğu da ortaya çıktı. Başvuruların reddedilmesi akademik hayatın olağan bir gerçeği ancak Covid-19 yüzünden bursların ve arkeolojik alan çalışmalarının iptal edilmesiyle (yani gelirimin kesilmesiyle) işler oldukça korkunç hale geldi—sonuçta kiranın ödenmesi gerekiyor. Ne yapacaktım?
Tekrar egzersize başlamam biraz zaman aldı. Ancak bir kez parkta koşmaya, sahilde bisiklet sürmeye, evde biraz halter çalışmaya başlayınca zihnimde büyük bir fark oluştu. Her türlü kişisel mesafe ve hız rekorumu kırmakla kalmadım, aynı zamanda geleceğe dönük olumlu bir bakış açısı geliştirdim. İlkbaharın gelmiş, her türlü bitkinin yaşamın sihirli dönüşümüne girmiş ve kiraz ağaçlarının çiçek açmaya başlamış olması, fotoğrafçılığa olan ilgimi yeniden canlandırdı. Böylece fotoğrafçılık yaratıcılığım için bir çıkış noktası oldu (Instagram hesabım: @existentialblip). Haftalık market gezilerinde ve park yürüyüşlerimde fotoğraf makinemi yanımdan ayırmadım. Artık acil olarak gerekmemesine rağmen, iki haftada bir Türkçe derslerime çevrimiçi olarak devam ettim. Yaşamımı düzene oturtmak bir sonraki adıma karar vermeme yardımcı oldu.
Bir sonraki adım ise akademik uğraşlarıma (belki de geçici olarak) son vermek anlamına geliyordu. Gerekli sınav ve mülâkatları geçtikten sonra, Haziran ayının ilk haftalarında başlayacak olan Java programlama ve geliştirme eğitimine kabul edildim. Programlama geçmişim uzun zaman öncesine dayansa da bu çok farklı bir durum. Dokuz ile on iki yaşları arasındayken BASIC ve Turbo Pascal ile oyun programlama kitapları ödünç almak için cuma akşamlarını kendi köyümdeki yerel kütüphanede geçirirdim! Şimdiye kadar gördüğüm kadarıyla, heyecan verici ve zorlayıcı şeyler bunlar. “1,5 metre mesafedeki yaşam”ın yeni gerçekleri oturduğuna ve okullar yavaş yavaş yeniden açılmaya başladığına göre, geçtiğimiz son birkaç ayın üzerine düşünmenin zamanı geldi. ANAMED’deki geçirdiğim kısa zaman Roma arkeolojisi ve tarihine karşı duyduğum sevgiyi, Covid-19 döneminde bana bir kez daha beklenmedik şeyleri beklemem gerektiğini doğrulattı. Kimbilir, belki de yeni edindiğim programlama becerilerim gelecekte arkeolojik çalışmalarım için yararlı olabilir.
—Rinse Willet, ANAMED Kıdemli Bursiyeri, 23 Mayıs 2020
0 notes
marasnews · 4 years
Link
0 notes
yaziyorsonhavadis · 4 years
Text
Piknikte Bacağına Yapışan Kene Hastanede Çıkarıldı
Tumblr media
Piknikte Bacağına Yapışan Kene Hastanede Çıkarıldı ORDU'nun Ünye ilçesinde ailesiyle piknik yaptıktan sonra evine dönen Benhur Y. (20), bacağına yapışan kene nedeniyle hastanelik oldu. Sahilköy Mahallesi Çınarsuyu Mevkii'nde piknik yapan ve denize giren Benhur Y., evine döndüğünde bacağında... Güvenlik 23 Haziran 2020 Salı 19:56 ORDU'nun Ünye ilçesinde ailesiyle piknik yaptıktan sonra evine dönen Benhur Y. (20), bacağına yapışan kene nedeniyle hastanelik oldu. Sahilköy Mahallesi Çınarsuyu Mevkii'nde piknik yapan ve denize giren Benhur Y., evine döndüğünde bacağında kene olduğunu fark etti. Hemen Altınordu ilçesindeki özel hastaneye kaldırılan Benhur Y.'nin bacağındaki kene çıkarıldı. Benhur Y.'nin sağlık durumunun iyi olduğu bildirildi. Read the full article
0 notes
baknedio · 4 years
Text
Obezite cerrahisinde hekime dikkat; yılda en az 50 ameliyat yapmış olmalı
23 Haziran 2020, Salı 15:49
İstanbul
Tumblr media
Adli Tıp Kurumu’nun TBMM’ye gönderdiği, ölümle biten 34 obezite ameliyatına ilişkin raporu değerlendiren Türk Obezite Cerrahisi Vakfı Eğitim ve Araştırma Komisyonu Üyesi Prof. Dr. Halil Alış, önemli uyarılarda bulundu. Hekim seçiminin önemine dikkat çeken Prof. Dr. Halil Alış, “İleri düzey laparoskopi bilen ve yıllık 50 vakanın üzerinde ameliyat yapan cerrahların komplikasyon oranları daha düşük. Cerrahın yanı sıra hastanelerin yeterliliklerinin yanında 3. düzey yoğun bakımları olmalı. Yoğun bakımın olmadığı yerlerde bu ameliyatlar yapılamaz” dedi.
Adalet Bakanlığı Adli Tıp Kurumu’nun TBMM’ye gönderdiği obezite ameliyatlarına ilişkin raporda, merdiven altı kuruluşlarda, hatta Youtube’tan bakılarak ameliyatların yapıldığı bilgisine yer verildi. Raporda, son iki yılda gerçekleşen ve ölümle sonuçlanan 34 obezite ameliyatında hem teşhis hem de hekim hatasının ciddi oranda olduğu tespit edildi. Rapor, obezite cerrahisinin önemini ve taşıdığı hayati riskleri gözler önüne koydu. Obezite cerrahisinin estetik değil sağlık kaygısı nedeniyle yapılması gerektiğini belirten Türk Obezite Cerrahisi Vakfı Eğitim ve Araştırma Komisyonu Üyesi ve İstanbul Aydın Üniversitesi VM Medical Park Florya Hastanesi’nden Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Halil Alış, ameliyat olmak isteyen kişileri uyardı.
“ESTETİK DEĞİL SAĞLIK KAYGISI OLMALI”
Obezite cerrahisinde komplikasyon ile karşılaşılabildiğini ifade eden Prof. Dr. Halil Alış, “Adli Tıp Kurumu’nun raporunun aslını görmedim, ama yansımalarını takip ettim. Rapora göre 34 ölümden ve bu ölümlerdeki doktor hatalarından bahsediliyor. Bunlardan ilk 12 vakada yüzde 40, ikinci 22’de ise yüzde 70’in üzerinde doktor hatası mevcut. Bu sonuçlar doğru olabilir.  Ancak burada o yıl kaç tane ameliyat yapıldığına bakmak gerekiyor. 2019 yılında kabaca 27 bin tane ameliyat yapıldı. Bu 27 bin ameliyatta toplam 34 ölümden bahsediliyor. Hiçbir şekilde bu ölümler kabul edilemez ama sonuçta ameliyatlar estetik ameliyatlar değil ve sağlık için yapılıyor. Bunların sonucunda komplikasyon istenmeyen ama karşılaşılabilen bir olay” değerlendirmesinde bulundu.
KİMLER AMELİYAT OLMALI?
Ameliyat için hasta seçiminin önemli olduğunu hatırlatan Prof. Dr. Alış, “Vücut kitle indeksi 40’ın üzerinde olan ya da 35 ve üzerinde ise yandaş hastalığı olan insanları ameliyat etmeden, sadece medikal takip etmek ahlaki değil. Çünkü bu kişilerin ölüm oranı ameliyat olmamaları durumunda çok daha fazla. Vücut kitle indeksi 35 üstünde olan ve yandaş hastalığı olan kişileri ameliyat etmezseniz tıbbi hata yaparsınız. Bu hastaları doğal seyrine bıraktığınızda ölüm oranı daha fazla olacaktır. Ancak ameliyat yapan insanların Türk Cerrahi Derneği olarak bir eğitimden geçmesi gerektiğine inanıyoruz. Bu ameliyatları kim yapabilir, kime yapabilir, bu ameliyatlar nerde yapılabilir bunlarla ilgili 2017’de bir yayın yaptık. Denetleyici kurum bu 3 şartı yeterince denetlerse istenmeyen durumlar yaşanmayacaktır” diye konuştu.
“OBEZİTE CERRAHİSİNDE ANA ÖLÜM NEDENİ PIHTI”
Obez hastaların geçireceği tüm operasyonların risk taşıdığını hatırlatan Prof. Dr. Alış, şunları söyledi:
“Ölümlerin temel sebeplerinden biri pıhtı. Kilolu insanlarda ciddi pıhtı riski var. Bacaktan bir pıhtının akciğere ve kalbe gelmesi ve ölüme sebep olması.  Bu durum kan sulandırıcı ilaçların kullanılması ile azaltılabilir. İkinci ölüm nedeni ise kaçaklar. Bunlar karın içinde yaygın enfeksiyona sebep olursa ölümle sonuçlanabilir. Kaçaklar hekim tarafından düzgün yönetilirse eğer yüzde 90’ın üzerinde tedavi ile düzelir. İlave bir ameliyata gerek kalmaz. Bu ameliyatlarda ölüm oranları ameliyat sırası ve sonrasındaki takip eksikliği ile artabilir. Ama toplam ölüm oranına baktığınızda dünyada bu ameliyatlara bağlı ölüm oranları binde 1,5 civarındadır. 27 bin hastada 34 ölümden bahsediyoruz. Bu istenmeyen, ama ortaya çıkabilen bir komplikasyon sonucu olabilir. Burada önemli nokta, eğer bir özensizlik, dikkatsizlik varsa gereği yapılmalı ve kurum içinde de eğitimler sağlanmalıdır. Zaten otoriteye düşen de gerekli denetimi yapmaktır.”
HEKİMDE VE HASTANEDE BUNLARA DİKKAT!
Ameliyatı yapacak hekim ve ameliyatın yapılacağı hastane ortamının önemli olduğuna dikkat çeken Türk Obezite Cerrahisi Vakfı Eğitim ve Araştırma Komisyonu Üyesi Prof. Dr. Halil Alış, hastaların dikkat etmesi gereken hususları şöyle sıraladı:
“Yıllık 50 vakanın üzerinde ameliyat yapan cerrahların komplikasyon oranları daha düşük. Bir başka şey de komplikasyon çıktığında bunları düzeltebilme yetisine sahip olan insanların olması gerekiyor. Revizyon cerrahisi dediğimiz ikincil düzeltme ameliyatlarını yapabilmesi yetisine sahip hekimler olması gerekiyor. Bu ameliyatlar kapalı yöntemlerle yapıldığından ileri düzeyde laparoskopiyi biliyor olması gerekiyor. Cerrah için tanımlanan kurallar bunlar. Biz dernek olarak da bu ameliyatı yapacak kişileri bir eğitim sürecinden geçirelim istedik. Ameliyatların yapılacakları yerlerde önemli. O hastanelerin 3. düzey yoğun bakımları olmalı. Yoğun bakımın olmadığı yerlerde bu ameliyatlar yapılamaz. Bunun yanında endoskopi, girişimsel radyoloji ünitelerinin bulunması gerekiyor.”
“OBEZİTE CERRAHİSİ SONRASI BAĞIRSAKLARIM YAPIŞTI”
Yaklaşık 4 yıl önce 145 kilo ile tüp mide ameliyatı geçiren 37 yaşındaki Pelin Çağcı, yaşadığı sıkıntıları şu sözlerle anlattı:
“İlk zamanlar bir sorun yaşamadım ama ameliyatın üzerinden birkaç ay geçtikten sonra sorunlar yaşamaya başladım. O dönem hiç yemek yiyemedim, süt ve su ile beslendim. Vermem gereken kilonun yarısını veremedim. Doktorum ise hiçbir şeyimin olmadığını söyledi. Durumun psikolojik olduğunu belirtti. Bağırsaklarımın zarar gördüğünü tahmin ettim. Bir yıl boyunca iki gecede bir acildeydim. Farklı bir doktora gidip muayene olduğumda midemin büyük bırakıldığını ve bağırsaklarımın birbirine yapıştığını öğrendim. Ardından oradaki raporları alıp ilk ameliyatımı yapan doktora başvurduğumda midemi bilerek büyük bıraktığını söyledi. Kendisinin tecrübesi olmadığını belli bir kiloya indiğimde tecrübe kazanıp bana mide bypassı yapacağını anlattı. Samsun’da iyi bir hekimle karşılaştım. Organlarımı iyileştirdi. Tekrardan kilo vermeye başladım. Toplamda 66 kilo verdim. Bağırsaklarım yeniden işlevini kazandı. Önümde bir yıl daha yol var. Ama bu ameliyatı olacak herkesin doktor seçimlerini çok iyi yapması gerekiyor. En önemli uyarım bu olacak.”
Kaynak: DHA
Bu Yazı Obezite cerrahisinde hekime dikkat; yılda en az 50 ameliyat yapmış olmalı adresinde ilk olarak yayınlanmıştır. BakNeDio.Com.
source https://baknedio.com/obezite-cerrahisinde-hekime-dikkat-yilda-en-az-50-ameliyat-yapmis-olmali/
0 notes
aktuelbul · 4 years
Link
0 notes
kamu365 · 4 years
Text
Obezite cerrahisinde hekime dikkat; yılda en az 50 ameliyat yapmış olmalı
23 Haziran 2020, Salı 15:49
İstanbul
Tumblr media
Adli Tıp Kurumu’nun TBMM’ye gönderdiği, ölümle biten 34 obezite ameliyatına ilişkin raporu değerlendiren Türk Obezite Cerrahisi Vakfı Eğitim ve Araştırma Komisyonu Üyesi Prof. Dr. Halil Alış, önemli uyarılarda bulundu. Hekim seçiminin önemine dikkat çeken Prof. Dr. Halil Alış, “İleri düzey laparoskopi bilen ve yıllık 50 vakanın üzerinde ameliyat yapan cerrahların komplikasyon oranları daha düşük. Cerrahın yanı sıra hastanelerin yeterliliklerinin yanında 3. düzey yoğun bakımları olmalı. Yoğun bakımın olmadığı yerlerde bu ameliyatlar yapılamaz” dedi.
Adalet Bakanlığı Adli Tıp Kurumu’nun TBMM’ye gönderdiği obezite ameliyatlarına ilişkin raporda, merdiven altı kuruluşlarda, hatta Youtube’tan bakılarak ameliyatların yapıldığı bilgisine yer verildi. Raporda, son iki yılda gerçekleşen ve ölümle sonuçlanan 34 obezite ameliyatında hem teşhis hem de hekim hatasının ciddi oranda olduğu tespit edildi. Rapor, obezite cerrahisinin önemini ve taşıdığı hayati riskleri gözler önüne koydu. Obezite cerrahisinin estetik değil sağlık kaygısı nedeniyle yapılması gerektiğini belirten Türk Obezite Cerrahisi Vakfı Eğitim ve Araştırma Komisyonu Üyesi ve İstanbul Aydın Üniversitesi VM Medical Park Florya Hastanesi’nden Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Halil Alış, ameliyat olmak isteyen kişileri uyardı.
“ESTETİK DEĞİL SAĞLIK KAYGISI OLMALI”
Obezite cerrahisinde komplikasyon ile karşılaşılabildiğini ifade eden Prof. Dr. Halil Alış, “Adli Tıp Kurumu’nun raporunun aslını görmedim, ama yansımalarını takip ettim. Rapora göre 34 ölümden ve bu ölümlerdeki doktor hatalarından bahsediliyor. Bunlardan ilk 12 vakada yüzde 40, ikinci 22’de ise yüzde 70’in üzerinde doktor hatası mevcut. Bu sonuçlar doğru olabilir.  Ancak burada o yıl kaç tane ameliyat yapıldığına bakmak gerekiyor. 2019 yılında kabaca 27 bin tane ameliyat yapıldı. Bu 27 bin ameliyatta toplam 34 ölümden bahsediliyor. Hiçbir şekilde bu ölümler kabul edilemez ama sonuçta ameliyatlar estetik ameliyatlar değil ve sağlık için yapılıyor. Bunların sonucunda komplikasyon istenmeyen ama karşılaşılabilen bir olay” değerlendirmesinde bulundu.
KİMLER AMELİYAT OLMALI?
Ameliyat için hasta seçiminin önemli olduğunu hatırlatan Prof. Dr. Alış, “Vücut kitle indeksi 40’ın üzerinde olan ya da 35 ve üzerinde ise yandaş hastalığı olan insanları ameliyat etmeden, sadece medikal takip etmek ahlaki değil. Çünkü bu kişilerin ölüm oranı ameliyat olmamaları durumunda çok daha fazla. Vücut kitle indeksi 35 üstünde olan ve yandaş hastalığı olan kişileri ameliyat etmezseniz tıbbi hata yaparsınız. Bu hastaları doğal seyrine bıraktığınızda ölüm oranı daha fazla olacaktır. Ancak ameliyat yapan insanların Türk Cerrahi Derneği olarak bir eğitimden geçmesi gerektiğine inanıyoruz. Bu ameliyatları kim yapabilir, kime yapabilir, bu ameliyatlar nerde yapılabilir bunlarla ilgili 2017’de bir yayın yaptık. Denetleyici kurum bu 3 şartı yeterince denetlerse istenmeyen durumlar yaşanmayacaktır” diye konuştu.
“OBEZİTE CERRAHİSİNDE ANA ÖLÜM NEDENİ PIHTI”
Obez hastaların geçireceği tüm operasyonların risk taşıdığını hatırlatan Prof. Dr. Alış, şunları söyledi:
“Ölümlerin temel sebeplerinden biri pıhtı. Kilolu insanlarda ciddi pıhtı riski var. Bacaktan bir pıhtının akciğere ve kalbe gelmesi ve ölüme sebep olması.  Bu durum kan sulandırıcı ilaçların kullanılması ile azaltılabilir. İkinci ölüm nedeni ise kaçaklar. Bunlar karın içinde yaygın enfeksiyona sebep olursa ölümle sonuçlanabilir. Kaçaklar hekim tarafından düzgün yönetilirse eğer yüzde 90’ın üzerinde tedavi ile düzelir. İlave bir ameliyata gerek kalmaz. Bu ameliyatlarda ölüm oranları ameliyat sırası ve sonrasındaki takip eksikliği ile artabilir. Ama toplam ölüm oranına baktığınızda dünyada bu ameliyatlara bağlı ölüm oranları binde 1,5 civarındadır. 27 bin hastada 34 ölümden bahsediyoruz. Bu istenmeyen, ama ortaya çıkabilen bir komplikasyon sonucu olabilir. Burada önemli nokta, eğer bir özensizlik, dikkatsizlik varsa gereği yapılmalı ve kurum içinde de eğitimler sağlanmalıdır. Zaten otoriteye düşen de gerekli denetimi yapmaktır.”
HEKİMDE VE HASTANEDE BUNLARA DİKKAT!
Ameliyatı yapacak hekim ve ameliyatın yapılacağı hastane ortamının önemli olduğuna dikkat çeken Türk Obezite Cerrahisi Vakfı Eğitim ve Araştırma Komisyonu Üyesi Prof. Dr. Halil Alış, hastaların dikkat etmesi gereken hususları şöyle sıraladı:
“Yıllık 50 vakanın üzerinde ameliyat yapan cerrahların komplikasyon oranları daha düşük. Bir başka şey de komplikasyon çıktığında bunları düzeltebilme yetisine sahip olan insanların olması gerekiyor. Revizyon cerrahisi dediğimiz ikincil düzeltme ameliyatlarını yapabilmesi yetisine sahip hekimler olması gerekiyor. Bu ameliyatlar kapalı yöntemlerle yapıldığından ileri düzeyde laparoskopiyi biliyor olması gerekiyor. Cerrah için tanımlanan kurallar bunlar. Biz dernek olarak da bu ameliyatı yapacak kişileri bir eğitim sürecinden geçirelim istedik. Ameliyatların yapılacakları yerlerde önemli. O hastanelerin 3. düzey yoğun bakımları olmalı. Yoğun bakımın olmadığı yerlerde bu ameliyatlar yapılamaz. Bunun yanında endoskopi, girişimsel radyoloji ünitelerinin bulunması gerekiyor.”
“OBEZİTE CERRAHİSİ SONRASI BAĞIRSAKLARIM YAPIŞTI”
Yaklaşık 4 yıl önce 145 kilo ile tüp mide ameliyatı geçiren 37 yaşındaki Pelin Çağcı, yaşadığı sıkıntıları şu sözlerle anlattı:
“İlk zamanlar bir sorun yaşamadım ama ameliyatın üzerinden birkaç ay geçtikten sonra sorunlar yaşamaya başladım. O dönem hiç yemek yiyemedim, süt ve su ile beslendim. Vermem gereken kilonun yarısını veremedim. Doktorum ise hiçbir şeyimin olmadığını söyledi. Durumun psikolojik olduğunu belirtti. Bağırsaklarımın zarar gördüğünü tahmin ettim. Bir yıl boyunca iki gecede bir acildeydim. Farklı bir doktora gidip muayene olduğumda midemin büyük bırakıldığını ve bağırsaklarımın birbirine yapıştığını öğrendim. Ardından oradaki raporları alıp ilk ameliyatımı yapan doktora başvurduğumda midemi bilerek büyük bıraktığını söyledi. Kendisinin tecrübesi olmadığını belli bir kiloya indiğimde tecrübe kazanıp bana mide bypassı yapacağını anlattı. Samsun’da iyi bir hekimle karşılaştım. Organlarımı iyileştirdi. Tekrardan kilo vermeye başladım. Toplamda 66 kilo verdim. Bağırsaklarım yeniden işlevini kazandı. Önümde bir yıl daha yol var. Ama bu ameliyatı olacak herkesin doktor seçimlerini çok iyi yapması gerekiyor. En önemli uyarım bu olacak.”
DHA
The post Obezite cerrahisinde hekime dikkat; yılda en az 50 ameliyat yapmış olmalı appeared first on Kamu365 | Dünya Gündemi.
from WordPress https://ift.tt/318VHty via IFTTT
0 notes
yeniyeniseyler · 4 years
Text
Oyna Kazan – İpucu ve Joker Kodu (23 Haziran 2020)
Oyna Kazan – İpucu ve Joker Kodu (23 Haziran 2020)
Canlı bilgi yarışması “Oyna Kazan”, sunucusuz olarak kısa aralıklarla günboyu yapılan VIP yarışmalar ile devam ediyor. Uygulamada para ödülleri bir süredir puan şekline dönüştürülerek “OK Altın” olarak kullanılmaya başlandı. 100 OK Altın = 1 TL‘ye karşılık geliyor.
  Joker Kodu (Joker Paketi):  
Artık hediye Joker kodu verilmiyor.
  23 Haziran 2020 – Yarışmasının İpucu:
Yarışmalarda artık kopya…
View On WordPress
0 notes
mehmetkali · 4 years
Text
Ulaştırma ve Altyapıda Dijital Gelecek Zirvesi’ne Davetlisiniz https://ift.tt/2YqQprE
DAVETLİSİNİZ! 23-24-25 Haziran tarihlerinde https://ift.tt/2BzMcbR adresinden ve Bakanlığın sosyal medya hesaplarından yayınlanacak uzaktan erişimli bu tarihi Zirve’yi canlı izlemek için siz de yerinizi alın. Detaylar için https://ift.tt/2BzMcbR.
“Ulaştırma ve Altyapıda Dijital Gelecek Zirvesi”nde Türkiye’nin lojistik ve telekomünikasyon sektörlerinin fikir önderleriyle yarının Türkiyesi için dijital dönüşümü konuşulacak.
Bilgiye sahip olmak kadar onu doğru kullanmanın ve paylaşarak geliştirmenin önemini çok daha iyi kavradığımız bu günlerde dijital geleceği tasarlamak hedefiyle T.C. Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı tarafından başlatılan Dijital Farkındalık ve Siber Vatan Kampanyası çerçevesinde “Ulaştırma ve Altyapıda Dijital Gelecek” zirvesini düzenliyoruz.
İnternet ortamında gerçekleştireceğimiz bu etkinlikte sektörün öncülerini ve alanında uzman liderleri bir araya getirerek, lojistik, mobilite ve erişim konu başlıklarında dijital gelecek stratejilerinin konuşulacağı bir platform inşa edeceğiz. Zirvemizde ortaya koyacağımız bilgi ve fikir alışverişi ortamının, alanın gelişimi için devlet ve özel sektör arasında anlayış birliğinin pekiştirilmesine ve gelecek yılları dijital dönüşümün ışığında hep birlikte nasıl tasarlayacağımıza katkı sunacak.
23, 24, 25 Haziran 2020 tarihlerinde düzenlenecek olan “Ulaştırma ve Altyapıda Dijital Gelecek” Zirvesinde:
23 Haziran 2020, Salı günü 14:00 – 17:00 saatleri arasında Mobilite başlığı altında, 24 Haziran 2020, Çarşamba günü 14:00 – 17:00 saatleri arasında Erişim başlığı altında, 25 Haziran 2020, Perşembe günü 14:00 – 17:00 saatleri arasında Lojistik başlığı altında konuşmalar yapılıyor olacak.
24 Haziran 2020, Çarşamba günü akşamında ise T.C. Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil KARAİSMAİLOĞLU’nun katılacağı Dijital Gelecek isimli özel oturum 20:00 ile 21:30 arasında gerçekleşecektir.
Etkinlik dijitalgelecek.uab.gov.tr adresi üzerinden 3 günlük program süresince canlı olarak yayınlanacak.
DAVETLİSİNİZ! 23-24-25 Haziran tarihlerinde https://t.co/n7t00tmO34 adresinden ve Bakanlığımızın sosyal medya hesaplarından yayınlanacak uzaktan erişimli bu tarihi Zirve'yi canlı izlemek için siz de yerinizi alın. Detaylar için https://t.co/n7t00tmO34. gelecek #ulasıncabaslar pic.twitter.com/9mlJRCVyeb
— Sivil Havacılık GM (@SHGM) June 22, 2020
Tumblr media
from Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri https://ift.tt/3dpqAMT via IFTTT
0 notes
footballvt · 4 years
Photo
Tumblr media
Yeni tip koronavirüs Kovid-19 salgını sebebiyle askıya alınan ve 17 Haziran'da yine başlayacak olan İngiltere Premier Lig'de 3 haftalık maç programı belirli oldu. Premier Lig'den yapılan söylemeye göre, 2019-2020 sezonuna 17 Haziran Çarşamba günü oynanacak Aston Villa-Sheffield United ve Manchester City-Arsenal karşılaşmalarıyla devam edilecek. İŞTE PREMIER LİG'DE 3 HAFTALIK PROGRAM 17 Haziran Çarşamba: Aston Villa-Sheffield United Manchester City-Arsenal 19 Haziran Cuma: Norwich City-Southampton Tottenham-Manchester United 20 Haziran Cumartesi: Watford-Leicester City Brighton-Arsenal West Çiğ United-Wolverhampton Bournemouth-Crystal Palace 21 Haziran Pazar: Newcastle United-Sheffield United  Aston Villa-Chelsea Everton-Liverpool  22 Haziran Pazartesi: Manchester City-Burnley  23 Haziran Salı: Leicester City-Brighton  Tottenham-West Çiğ United 24 Haziran Çarşamba: Manchester United-Sheffield United Newcastle United -Aston Villa Norwich City-Everton  Wolverhampton-Bournemouth Liverpool-Crystal Palace 25 Haziran Perşembe: Burnley-Watford Southampton-Arsenal Chelsea-Manchester City 27 Haziran Cumartesi: Aston Villa-Wolverhampton 28 Haziran Pazar: Watford-Southampton  29 Haziran Pazartesi: Crystal Palace-Burnley 30 Haziran Salı: Brighton-Manchester United  1 Temmuz Çarşamba: Arsenal-Norwich City Bournemouth-Newcastle United Everton-Leicester City West Çiğ-Chelsea 2 Temmuz Perşembe: Sheffield United-Tottenham  Manchester City-Liverpool
0 notes
andasekiz · 4 years
Photo
Tumblr media
#348 Muhteşem bir #1Mayıs... Evde geçiriyoruz çoğunlukla ve Mayıs ayının tamamında gezegenler bir çeşit grev takvimi işletiyorlar! 1 Mayıs’ın emek, hak ve özgürlük isteyen işçileri gibi... 23Nisan - 5 Ekim> #Pluto Nisan’ın son haftasında öncülük etmişti, 23 Nisan’dan 5 Ekim tarihine kadar #RETRO 5 Mayıs Salı günü aydüğümleri aksı #İkizler #Yay aksına geçiyor ki 18 Ocak 2022 te kadar da burada... 10 Mayıs-30Eylül #Saturn’de daha ilk dekanda seyahatine başlamış iken #Oğlak burcuna geri dönüş hareketi! İşte bu gerçekten #önemli... VE ardarda #Venus ve #Jupiter’de RETRO harekete geçecekler: 12 Mayıs- 24 Haziran Venus İkizler retrosu... 13 Mayıs-14 Eylül aralığında ise #Jupiter’in Oğlak burcunda retro hareketini gözlemleyeceğiz!... Yetmedi mi? Gerisi Haziran’da:) Ne Merkürü, ne #Neptun, Uranus, #Mars’ı kalmayacak retro yapmadık... Her gidişin bir dönüşü var elbet:) Siz hangi yollardan yürüdünüz? Nereye gittiniz? Nereden dönesiniz var? Nasıl bir pişmanlığınız var? Nerede bir suçluluk duydunuz ya da haksızlığa uğrayıp sustunuz? Hangi planda adaletsizliğe uğradınız ya da hak yediniz? Kimlerin vebali üzerinizde ya da kimde kaldı ahınız? “Vallahi de bu son, billahi de bu son” diyerek tüm gezegenler böylesi bir grev ve meydan okuma ile sistemin yavaşladığını hatırlatıyorlar çünkü sonrasında herşey film gibi, fiction film içinde yaşıyor gibi olacağız!.... Hani ilk vitese atarken yanlışlıkla geri vitese atarsınız da sonra bir sinirle 1-2-3-4 hızla köklersiniz ya, Kova sembolizması hayatımıza derin, köklü, toplumsal değişimleri getireceğinin işaretleri bunlar: “Mikro bazda hazırlığını iyi yap ve yaşadıklarından emin, kesin ve kararlı ol ki bir sonraki süreçte gözlerimizi bambaşka bir hayata açıyor olacağız... Hazır mısın yeniye? Anda 2 Mayıs 2020 23;04 Istanbul (Moda, Istanbul, Turkey) https://www.instagram.com/p/B_ssZfhgBGb/?igshid=cl9zzyslogc
0 notes
sakaryamilat · 4 years
Text
Jandarma Asayiş Bülteni (23-24-25 Haziran 2020)
Jandarma Asayiş Bülteni (23-24-25 Haziran 2020)
Sakarya İl Jandarma Komutanlığı sorumluluk bölgesinde 23,24,25 Haziran 2020 tarihlerinde  meydana gelen ve sonucu alınan olaylar aşağıya çıkartılmıştır.
            ASAYİŞ OLAYLARI
1.       İŞ KAZASI (3 OLAY)
                                   Akyazı İlçe J.K.lığı sorumluluk sahasında, 23 Haziran 2020 Salı günü değişik saatlerde, çeşitli işyerlerinde çalışan (3) kişi dikkatsizlik ve…
View On WordPress
0 notes