Tumgik
#Adalet yıldızı
aynodndr · 1 year
Text
Tumblr media
Bugün Avukatlar Günü
Hukuk sistemimizin hakkaniyetle işlemesi için insanüstü çaba gösteren, adalet duygusunu vicdan terazisiyle dengede tutan, mesleğini insan onuruna ve huzuruna adayan tüm avukatlarımıza minnet ve saygılarımızla. Kutlu olsun gününüz.
Geçmişten bugüne adaletin ve hukukun önemine vurgu yapan devlet adamları, düşünürler, yazar ve şairlerden sözlerle; adaletin güçlüden yana değil haklının tarafında olması umudumuzla…
Sevginin kurduğu devleti adalet devam ettirir. – Farabi
Adaletin olmadığı yerde ahlak da yoktur.- Montaigne
Kılıcın yapamadığını adalet yapar. -Kanuni Sultan Süleyman
”İnsan dünyada bir Hak’tan, bir de haksız olmaktan korkmalıdır.” -A. Hamdi Tanpınar
Kuvvete dayanmayan adalet aciz, adalete dayanmayan kuvvet zalimdir. -Blaise Pascal
Adalet kutup yıldızı gibi yerinde durur ve geri kalan her şey onun çevresinde döner. -Konfüçyüs
Adalet gücü bağımsız olmayan bir milletin, devlet halinde varlığı kabul olunmaz. –
Mustafa Kemal Atatürk
Zulüm yanan ateş gibidir, yaklaşanı yakar; kanun ise su gibidir, akarsa nimet yetiştirir.
-Yusuf Has Hacip
Acizlik bize, yanılgı bize; hoş görmek sana. Geçimsizlikler bize, çatışmalar bize, anlaşmazlıklar bize; adalet sana.- Şeyh Edebali
“Eğer bir ülkede adalet yozlaşırsa, o memleketin dibi oyulmuş demektir. Adaleti çökmüş bir milleti yok olmaktan hiçbir güç kurtaramaz.” Yaşar Kemal
5 notes · View notes
onderkaracay · 21 days
Text
Tumblr media
🎯 Atatürk'ün İnsan Adlı Koşuğu 🎯
Gelenler adamdı, buldukları insandı
İnsan yalnız Tanrının yarattığı mâhluk
İnsan mâhluktan, adam insandan çıktı.
Tanrının insanı yer ve içer.
İnsanın adamı düşünür ve yaratır.
Mustafa Kemal Atatürk
Biraz beyin devrelerini yakalım.
Bu bilgiler Mustafa Kemal Atatürk'e ilmi gereği kozmik hafızadan gelmiş bilgiler.
Neden Mustafa Kemal Atatürk bu tür bir sır ile ilim sahibi oldu?
Çünkü yaşadığı yer zulüm görüyordu. O günlerde Ortadoğu benzeri bir zulüm vardı.
Son peygamber gelmiş ve mesaj Ortadoğu için bitmişti.
Öyleyse bu din Anadolu'da yaşayan Türk ulusunu müslüman olduğu halde neden koruyamadı ya da dini inanç insanların kendilerini korumalarına neden yetmedi.
Devlete yeni bir insanlık devrimi (töresi) adalet gelmesi için yaratan Mustafa Kemal Atatürk'e kut verdi.
Türklerde devlet kuranlara gök tanrı kut verir.
Gelenler adamdı Adem geldi diyor. İnsanın ilk atası. Nereden geldi?
Sirius yıldızı olabilir mi?
İstikbal göklerdedir ve ihtiyaç halinde gelir.
Yeryüzünde buldukları insandı.
Yani yeryüzünde ırklar vardı.
Adam oğulları insanlık adına ırk üstü bir isimle geldi.
Irklar kötülüğün neferi tanrının yarattığı mahluktu.
İnsan mahluktan adam insandan çıktı.
Tanrının yarattığı yer içer idraki kit diyor çünkü sadece nefistir. Şeytana en yakın olan.
İnsandan doğan adam ise düşünür ve yapar.
Türk işte o adamlardı insanlığı yaşatmak için bedenlenen ruhlar.
Yeri gelip nefsinden soyunan adam oğullarının ruhu ile zırhlanan.
Ergenekon da demiri eriten, nuh tufanında gemiye insandan çok hayvan dolduran, susuz denizde zalimleri canlı ölülere döndüren kimdi?
İmdada Hızır gibi gelenler yine nereden geldi?
Gökler yeryüzünü temizlemek için ağlıyordu!
Şeytan şimdi neden karalar bağlıyor?
Bir sır daha bilinmesi gerektiği gibi insanlığa izah oluyordu.
Adam oğlunu en aşağıya indirmeye kalktılar en tepeden birini indirdim yere serdim aldırmadılar. Hala çaldıklarını nasıl koruruz onun derdine düşmüşler!
Bir zalimin susuz denizde boğulduğuna şahit oluyordum canlı ölülere dönüşenler canlarından olmuyordu.
Bu nasıl bir ibretti?
Önder Karaçay
0 notes
elazigsurmanset · 3 months
Text
Yerli ve Milli Parti Genel Başkanı Teoman Mutlu ”Türk Milleti bizi bağrına bastı..
Tumblr media
Son yıllarda Türk siyaset sahnesinde yıldızı hızla parlayan Yerli ve Milli Parti, Genel Başkan Teoman Mutlu liderliğinde, Türkiye'nin dört bir yanında etkili bir teşkilatlanma ve yerel sorunlara odaklanma süreci tamamladı. Kısa sürede elde edilen bu başarılar, partinin güçlü bir muhalefet gücü olduğunu ve iktidarın var olan sorunlara çözüm arayışlarında etkili bir alternatif sunduğunu gösteriyor.
Tumblr media
Yerli ve Milli Parti Genel Başkanı Teoman Mutlu, partinin kuruluşundan bu yana Türkiye'yi karış karış gezerek, yerel sorunları tespit etmeye ve çözümler üretmeye yoğun bir çaba sarf ediyor. "Yüce Türk Milleti bizi bağrına bastı. Gittiğimiz her yerde, karşılaştığımız herkes bizim için bir aile üyesi oldu. Dün bir kişiyle konuştuğumuz ülke meseleleri, bugün milyonlarla konuşur hale geldi," diyen Mutlu, Türk halkının kendilerine gösterdiği ilgi ve destekten dolayı minnettar olduğunu belirtti.Yerli ve Milli Parti'nin genç ve dinamik Genel Başkanı Teoman Mutlu, geleceğe dair umut ve yenilik vaat ediyor. "Biz tohumu ektik, hem de Yerli ve Milli tohumları ektik güzel ülkemize. Bu tohumlar, adalet, eşitlik ve özgürlük ilkeleri üzerine büyüyecek ve Türkiye'yi daha parlak bir geleceğe taşıyacak," ifadelerini kullandı.
Tumblr media
Parti, ekonomiden eğitime, sağlıktan dış politikaya kadar pek çok alanda kapsamlı politikalar geliştirdi. Bu politikalar, Türkiye'nin karşı karşıya olduğu zorlukları aşmada yenilikçi ve uygulanabilir çözümler sunmayı hedefliyor. Yerli ve Milli Parti, güçlü bir demokrasi, yüksek yaşam standartları ve dünya sahnesinde saygın bir Türkiye vizyonuyla yola çıkmıştır.Teoman Mutlu, "Türkiye'nin dört bir yanından aldığımız destek, bizim için sadece bir onur değil, aynı zamanda büyük bir sorumluluktur. Milletimizin bize olan inancını boşa çıkarmayacağız ve söz verdiğimiz gibi, ülkemizin ve vatandaşlarımızın refahı için çalışmaya devam edeceğiz," dedi.Yerli ve Milli Parti ve Genel Başkanı Teoman Mutlu, Türkiye'nin içinden geçtiği bu kritik dönemde, umut ve pozitif değişimin sembolü olmaya devam edeceğe benziyor. Read the full article
0 notes
erttv · 7 months
Text
İlçe Emniyet Müdürlüğü 17 okulda 2680 öğrenci'ye eğitim verdi
İnsanların huzur ve güvenliğini sağlayan, suçların işlenmesini önleyen, suç işlenmesi durumunda suçluları suç delilleri ile yakalayıp adalete teslim eden Ereğli İlçe Emniyet Müdürlüğü,geleceğin yıldızı çocuklara eğitimler vermeye devam ediyor. Bu kapsamda Çocuk Büro Amirliği ve Trafik Denetleme Büro Amirliği ekipleri,polislik mesleğinin tanıtımı, çocuklarının polislik mesleğine ilgisinin…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
kurtlukiraz · 8 months
Link
Bu arada Suni Sharma (Brahmdeo Shannon Ramana), babası Amit'in (eski EastEnders yıldızı Anil Goutam'ın canlandırdığı) karanlık bir tarafı olduğunu ortaya koyuyor...Belle Dingle (Eden Taylor-Draper) erkek arkadaşı Tom King (James Chase) için endişelenirken, David Metcalfe (Matthew Wolfenden) hayatına devam etme konusunda isteksizdir ve Amelia Spencer (Daisy Campbell) sıkıntılıdır.Tüm Emmerdale spoiler'larınız için okumaya devam edin 16 - 20 Ekim 2023.Gelecek hafta 5 Emmerdale spoiler'ı1. Sam, Lydia'ya saldıran kişiyi Dingle'da adalete teslim etme planları yapıyorEmmerdale'de Lydia Dingle rolünde Karen Blick ve Sam Dingle rolünde James Hooton yer alıyor. ITVLydia, günü birlikte geçirme teklifini reddedince Sam'in içi çok üzülür. Lydia'nın Craig Reed (Ben Addis) tarafından tecavüze uğradığını öğrendikten sonra işleri nasıl halledeceğinden emin olamaz. Lydia evi temizlemekte ısrar ederken Sam kendini kaybolmuş ve çaresiz hissediyor ve travma geçiren karısına dokunmaktan korkuyor.Bir polis memuru ona bilgi vermek için geldiğinde Lydia gergindir ve Craig'in daha fazla soruşturmaya kadar serbest bırakıldığı söylendiğinde Sam sinirlenir. Sam tek başına oturuyor ve Rhona Goskirk (Zoë Henry) yanından geçtiğinde. Sam, umutsuz Lydia'nın kriz broşürlerine baktığı evine davet eder.Gergin bir Sam, endişeli bir Rhona ile gelir ve Lydia yükünü hafifletirken Rhona destekleyici olur. Acı çeken Sam, Craig'in cezasız kalabileceğini düşünerek öfkeyle dinliyor. Cain, Sam'i destekler ve kulağında Cain'in sözleri olan Sam, Craig'i bizzat adalete teslim edip edemeyeceğini merak eder.Hafta ilerledikçe, Lydia danışmanlık seansından döndüğünde Sam hayranlık ve sempatiyle doludur; aşkları inkar edilemez. Peki Sam'in ne planladığını bilseydi nasıl hissederdi?Lydia'nın hikayesinden etkilenen herkes Tecavüz Krizi'ni ziyaret ederek veya 0808 500 2222 numaralı telefondan 7/24 Tecavüz ve Cinsel İstismar Destek Hattını arayarak destek bulabilir.2. Suni, baba Amit'in dolabındaki iskeletleri ima ediyorAmit rahmetli kardeş Rishi gibi değil. ITVSuni ondan ülkede kalmasını istediğinde Amit gizlice sevinir, ancak Amit ona duygusal olarak şantaj yapmaya çalıştığında Suni inanamaz. Rahatlatıcı Nicky Milligan (Lewis Cope) sorunun ne olduğunu sorduğunda, Suni yükünü boşaltınca Nicky şaşkına döner.Buna benzer daha fazlaŞaşkına dönen Nicky, Amit'in sırrını dinlerken Suni her şeyin sona ermesini ister. Jai (Chris Bisson), eski hikayeleri hatırladığı için biyolojik babası Amit'e karşı temkinli davranırken, Amit hepsiyle mutlu aileleri oynamaya çalışırken Suni huzursuzdur.Suni, Amit'in Nicky'nin babası Caleb (William Ash) ile yiyeceği akşam yemeğinden endişelenir ve Nicky gergindir. Caleb ve Amit birbirlerini tartarken Nicky ve Suni bazı şeylerin ortaya çıkmamasını umar. Dörtlü birlikte yemek yiyor ve oğulları hakkında tartışırken Amit ile Caleb arasında gerginlik yaşanıyor.Amit, Gabby Thomas (Rosie Bentham) ile olan ilişkisini sorguladığında Nicky şaşırır ve Caleb ile Nicky aceleyle ayrılırken atmosfer buz gibi bir hal alır. Suni babasından memnun değildir. Nicky, Amit'in büyük sırları olduğunu ima ettiğinde Caleb'in ilgisini çeker. Onlar neler?3. Belle Tom için endişeleniyorTom'un sorunu ne? ITVBelle, ikilinin birlikte yaşamasından sadece birkaç hafta sonra, bastırılmış Tom'da bir şeylerin ters gittiğini hisseder. Ama sorun ne?Zaten Tom'un öfkesini kaybettiğine ve bizi onun gerçekten karanlık bir yanı mı var, yoksa sadece bir insan mı olduğu konusunda şüpheye düşürdüğüne tanık olduk. Peki Belle'nin kaygısı nereye varıyor?Bilgilerinizi girerek şunları kabul etmiş olursunuz: Şartlar ve koşullar Ve Gizlilik Politikası. Aboneliğinizi istediğiniz zaman iptal edebilirsiniz.4. David'in flört uygulaması aracılığıyla gönülsüz hamlesiEmmerdale'de David rolünde Matthew Wolfenden ve Jacob rolünde Joe-Warren Plant yer alıyor. ITVPollard (Chris Chittell) ve Jacob Gallagher'ın (Joe-Warren Plant) cesaretlendirmesiyle David, isteksizce flört uygulaması eşleşmelerinden birine mesaj gönderir.Ancak David hala Victoria Sugden (Isabel Hodgins) ile birlikte olmayı diliyorken, internetten randevu almak için çaba gösterecek mi? David'in çıkışı yaklaşırken Jacob'ın Vic'e karşı hisleri olduğunu öğrenebilecek mi?5. Amelia'nın yeni yenilgisiAmelia, hapisteki baba Dan'den gelen bir kart karşısında üzülür. ITVChas Dingle (Lucy Pargeter) ile birlikte Woolpack'e taşınan Amelia, şu ana kadar gayet iyi bir şekilde yerleşti.Ancak genç anne, babası Dan'in (Liam Fox) hapishaneden çıkışını hâlâ kabullenmeye çalışırken, ondan gelen doğum günü kartını okuyunca üzülür. Yeni durumuna dair bu hatırlatmadan kendini alabilecek mi?Devamını oku:Emmerdale hafta içi saat 19.30'da ITV1 ve ITVX'te yayınlanıyor. İzleyecek daha fazlasını arıyorsanız TV Rehberimize ve Yayın Rehberimize göz atın veya Sabunlarımızı ziyaret edin merkez.Radio Times dergisini bugün deneyin ve yalnızca 10 £ karşılığında 10 sayıya sahip olun, AYRICA evinize teslim edilen 10 £ John Lewis and Partners kuponu da alın - hemen abone olun. TV'nin en büyük yıldızlarından daha fazlası için dinleyin Radyo Times Podcast'i.
0 notes
gundemburadadedim · 8 months
Link
Bu arada Suni Sharma (Brahmdeo Shannon Ramana), babası Amit'in (eski EastEnders yıldızı Anil Goutam'ın canlandırdığı) karanlık bir tarafı olduğunu ortaya koyuyor...Belle Dingle (Eden Taylor-Draper) erkek arkadaşı Tom King (James Chase) için endişelenirken, David Metcalfe (Matthew Wolfenden) hayatına devam etme konusunda isteksizdir ve Amelia Spencer (Daisy Campbell) sıkıntılıdır.Tüm Emmerdale spoiler'larınız için okumaya devam edin 16 - 20 Ekim 2023.Gelecek hafta 5 Emmerdale spoiler'ı1. Sam, Lydia'ya saldıran kişiyi Dingle'da adalete teslim etme planları yapıyorEmmerdale'de Lydia Dingle rolünde Karen Blick ve Sam Dingle rolünde James Hooton yer alıyor. ITVLydia, günü birlikte geçirme teklifini reddedince Sam'in içi çok üzülür. Lydia'nın Craig Reed (Ben Addis) tarafından tecavüze uğradığını öğrendikten sonra işleri nasıl halledeceğinden emin olamaz. Lydia evi temizlemekte ısrar ederken Sam kendini kaybolmuş ve çaresiz hissediyor ve travma geçiren karısına dokunmaktan korkuyor.Bir polis memuru ona bilgi vermek için geldiğinde Lydia gergindir ve Craig'in daha fazla soruşturmaya kadar serbest bırakıldığı söylendiğinde Sam sinirlenir. Sam tek başına oturuyor ve Rhona Goskirk (Zoë Henry) yanından geçtiğinde. Sam, umutsuz Lydia'nın kriz broşürlerine baktığı evine davet eder.Gergin bir Sam, endişeli bir Rhona ile gelir ve Lydia yükünü hafifletirken Rhona destekleyici olur. Acı çeken Sam, Craig'in cezasız kalabileceğini düşünerek öfkeyle dinliyor. Cain, Sam'i destekler ve kulağında Cain'in sözleri olan Sam, Craig'i bizzat adalete teslim edip edemeyeceğini merak eder.Hafta ilerledikçe, Lydia danışmanlık seansından döndüğünde Sam hayranlık ve sempatiyle doludur; aşkları inkar edilemez. Peki Sam'in ne planladığını bilseydi nasıl hissederdi?Lydia'nın hikayesinden etkilenen herkes Tecavüz Krizi'ni ziyaret ederek veya 0808 500 2222 numaralı telefondan 7/24 Tecavüz ve Cinsel İstismar Destek Hattını arayarak destek bulabilir.2. Suni, baba Amit'in dolabındaki iskeletleri ima ediyorAmit rahmetli kardeş Rishi gibi değil. ITVSuni ondan ülkede kalmasını istediğinde Amit gizlice sevinir, ancak Amit ona duygusal olarak şantaj yapmaya çalıştığında Suni inanamaz. Rahatlatıcı Nicky Milligan (Lewis Cope) sorunun ne olduğunu sorduğunda, Suni yükünü boşaltınca Nicky şaşkına döner.Buna benzer daha fazlaŞaşkına dönen Nicky, Amit'in sırrını dinlerken Suni her şeyin sona ermesini ister. Jai (Chris Bisson), eski hikayeleri hatırladığı için biyolojik babası Amit'e karşı temkinli davranırken, Amit hepsiyle mutlu aileleri oynamaya çalışırken Suni huzursuzdur.Suni, Amit'in Nicky'nin babası Caleb (William Ash) ile yiyeceği akşam yemeğinden endişelenir ve Nicky gergindir. Caleb ve Amit birbirlerini tartarken Nicky ve Suni bazı şeylerin ortaya çıkmamasını umar. Dörtlü birlikte yemek yiyor ve oğulları hakkında tartışırken Amit ile Caleb arasında gerginlik yaşanıyor.Amit, Gabby Thomas (Rosie Bentham) ile olan ilişkisini sorguladığında Nicky şaşırır ve Caleb ile Nicky aceleyle ayrılırken atmosfer buz gibi bir hal alır. Suni babasından memnun değildir. Nicky, Amit'in büyük sırları olduğunu ima ettiğinde Caleb'in ilgisini çeker. Onlar neler?3. Belle Tom için endişeleniyorTom'un sorunu ne? ITVBelle, ikilinin birlikte yaşamasından sadece birkaç hafta sonra, bastırılmış Tom'da bir şeylerin ters gittiğini hisseder. Ama sorun ne?Zaten Tom'un öfkesini kaybettiğine ve bizi onun gerçekten karanlık bir yanı mı var, yoksa sadece bir insan mı olduğu konusunda şüpheye düşürdüğüne tanık olduk. Peki Belle'nin kaygısı nereye varıyor?Bilgilerinizi girerek şunları kabul etmiş olursunuz: Şartlar ve koşullar Ve Gizlilik Politikası. Aboneliğinizi istediğiniz zaman iptal edebilirsiniz.4. David'in flört uygulaması aracılığıyla gönülsüz hamlesiEmmerdale'de David rolünde Matthew Wolfenden ve Jacob rolünde Joe-Warren Plant yer alıyor. ITVPollard (Chris Chittell) ve Jacob Gallagher'ın (Joe-Warren Plant) cesaretlendirmesiyle David, isteksizce flört uygulaması eşleşmelerinden birine mesaj gönderir.Ancak David hala Victoria Sugden (Isabel Hodgins) ile birlikte olmayı diliyorken, internetten randevu almak için çaba gösterecek mi? David'in çıkışı yaklaşırken Jacob'ın Vic'e karşı hisleri olduğunu öğrenebilecek mi?5. Amelia'nın yeni yenilgisiAmelia, hapisteki baba Dan'den gelen bir kart karşısında üzülür. ITVChas Dingle (Lucy Pargeter) ile birlikte Woolpack'e taşınan Amelia, şu ana kadar gayet iyi bir şekilde yerleşti.Ancak genç anne, babası Dan'in (Liam Fox) hapishaneden çıkışını hâlâ kabullenmeye çalışırken, ondan gelen doğum günü kartını okuyunca üzülür. Yeni durumuna dair bu hatırlatmadan kendini alabilecek mi?Devamını oku:Emmerdale hafta içi saat 19.30'da ITV1 ve ITVX'te yayınlanıyor. İzleyecek daha fazlasını arıyorsanız TV Rehberimize ve Yayın Rehberimize göz atın veya Sabunlarımızı ziyaret edin merkez.Radio Times dergisini bugün deneyin ve yalnızca 10 £ karşılığında 10 sayıya sahip olun, AYRICA evinize teslim edilen 10 £ John Lewis and Partners kuponu da alın - hemen abone olun. TV'nin en büyük yıldızlarından daha fazlası için dinleyin Radyo Times Podcast'i.
0 notes
nergisblogsposts · 11 months
Text
İşte sirius Yıldızı bişeylerle kavuştu mu gözüktü mü kayboldu mu ne oldu bilmiyorum ama benim hayatımda hiç olumlu şeyler olmuyor bu ara.
Baksan bütün sayfalarda olumlamalar, işte bugün şu saatte dilek dileyin vs şeklinde tavsiyeler var.
Arkadaş ben devamlı bişey diliyorum ama olmuyor.
Ha bu istediğim şeyler öyle abartılı şeyler de değil.
Mesela huzur istiyorum.
Annemle babam yeni bir ev bulabilsin, taciz edip duran ev sahibinize de ilahi adalet tecelli etsin istiyorum
Sonra kendim için Sağlık istiyorum. Doktora gidiyorum ama çare bulamıyorum. Verdikleri ilaçlar nedeniyle acillik oluyorum. Artık bedenen ve ruhen saglıklı olmak istiyorum.
Şu siriusa söyleyin, benim dertlerin ve dileklerin yanından da geçsin biraz.
0 notes
Text
Başkan Gürkan: “Sizler Yarının İstikbali Ve Geleceğisiniz”
Tumblr media
Başkan Gürkan, Fuat Sezgin Anadolu Lisesi Kariyer Günleri programına katıldı.
Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Selahattin Gürkan, Fuat Sezgin Anadolu Lisesi ‘Kariyer Günleri’ programının konuğu oldu. Kariyer günlerinde öğrencilerle bir araya gelen Başkan Gürkan öğrencilerle hem sohbet etti hem de sorularını cevapladı. Kariyer Günleri programında bir konuşma yapan Fuat Sezgin Anadolu Lisesi Müdürü Bülent Çetinkaya, “Kariyer bilincini oluşturmak, öğrencilere bakış açısı kazandırmak, kişisel seçim süreçlerinde katkıda bulunmak ve mezuniyet sonrasında doğru tercihler yapmak amacıyla bir program düzenledik. Ayrıca bu yıl okulumuz ilk mezunlarını verecektir. Bu yıl ilkini düzenlediğimiz Kariyer Günleri programına siz değerli devlet büyüğümüze bizleri kırmayarak, davete icabet ettiğiniz için okulumuz adına 
Tumblr media
Fuat Sezgin Anadolu Lisesi ‘Kariyer Günleri’ programında bir konuşma gerçekleştiren Büyükşehir Belediye Başkanı Selahattin Gürkan, ilk olarak kendi biyografisinden bahsederek, kariyer günlerinin amacına değindi. Başkan Gürkan, “Bizler hangi aşamadan buralara geldik. Sizlerin yarınları için yön pusulası nasıl oluşacak, bu yön haritanızın belirlenmesinde bir nebze sizlere bir katkı sağlayabilirsek kendimizi mutlu hissederiz.  Sizler yarının istikbali ve geleceğisiniz. Bu okullarda ve bu sıralarda ne kadar güzel yetişirseniz, geleceğiniz o kadar aydın ve parlaktır. Bizim öğretmenlerimiz çok disiplinliydi. Davranışlarıyla, hal ve hareketleriyle, giyim ve kuşamlarıyla bizlere çok iyi örnek olmuşlardır. Uygulamadaki adalet konusunda da çok adil ve adaletli davranırlardı. Biraz önce otobiyografimi anlattım. Bu başarılarımı neye borçlu olduğumu sorarsanız ilkokul, ortaokul ve lise yıllarımı söylerim. Bizim o dönemdeki müfredatımız hakikaten de çok ağır, çok doğruydu.   Şimdi sizin zihinleriniz berrak. Bu berrak zihinlerinizi sosyal medya diye tabir ettiğimiz o telefon trafiğine kurban etmeyin. Geleceğimize yazık. Sizlerin de istikbaline yazıktır. Tabi ki teknolojiyi ve teknolojik aletleri kullanmak güzel bir şey. Ama yerinde ve dozunda olmalıdır” dedi.
Tumblr media
Öğrencilere, okullarda yapılan kültürel ve sosyal etkinliklere katılım sağlamalarını ve kendilerini çeşitli dallarda da yetiştirmeleri gerektiğini söyleyen Başkan Gürkan, Malatya’nın tarihi önemine de değindi.  Başarının önemini de vurgulayan Başkan Gürkan, “Malatya doğunun değil, Malatya Türkiye’nin değil, Malatya Avrupa’nın değil, Malatya Dünyanın parlayan yıldızı olacak. Sayın Cumhurbaşkanımız hizmet ve yatırım görmek istiyorsanız gidin Malatya’dan öğrenin diye boşa söylemedi. Malatya Türkiye’de açık ara ile en fazla yatırım yapan şehirdir. Malatya’da yapılması gereken büyük işlerin tamamı gerçekleştirildi. İşte biz de bu sıralarda oturduk. Sizler de yarın bizden aldığınız bu hedefi daha ilerilere götüreceksiniz” şeklinde konuştu.  Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Selahattin Gürkan, konuşmasının ardından Fuat Sezgin Anadolu Lisesi öğrencileri tarafından yöneltilen sorulara cevap verdi.  Fuat Sezgin Anadolu Lisesi ‘Kariyer Günleri’ programına katılan Büyükşehir Belediye Başkanı Selahattin Gürkan okul anı defterini imzaladı. Program sonunda Fuat Sezgin Anadolu Lisesi tarafından Başkan Gürkan’a günün anısına plaket takdimi de gerçekleştirildi. Ayrıca Büyükşehir Belediyesi yatırım ve hizmet sinevizyon gösterimi öğrencilere izletildi ve son olarak öğrenciler tarafından hazırlanan mini Türk Halk Müziği konseri sahnelendi.  Read the full article
0 notes
mum-alevi · 3 years
Text
Gerçek adalet nedir bilir misin? Adalet, insanın ruhundaki dengedir.
3 notes · View notes
aynurant · 2 years
Text
Tumblr media
HAYATIN PROVASI OLUR MU?
#Filiz #AKIN..
27 yıldır aynı hayatı paylaştığı
üçüncü kocası…
Yeşilçam’ın…
Avrupai yüzü, kolejli kızı, sarışın yıldızı ünlü eşini bir cümlede şöyle anlatıyor:
“Orkideye benzer o, beyaz orkideye… Zarif, güzel ve dayanıklı... Ama özen ister, ayrı bir ilgi ister…”
***
78’li yaşın ortasını geride bıraktı; hala…
Çok özel, çok güzel, çok sevgi dolu,
***
Yeşilçam’ın yarım asırlık…
Ünlü “Dört Yapraklı Yoncası”nın iki numarası…
O’ndan bir yaş büyük…
Sadece Fatma Girik usta var…
***
Gözlerini dünyaya Türkiye’nin başkentinde açan…
Ender şöhretlerden biri…
Anne kadın terzisi, baba adalet dağıtan bir hakim…
Bi’yanı Arnavut, bi’yanı Çerkez…
Yedi yaşında annesiyle babası boşandı…
Küçükten azimliydi…
Ortaokul ve liseyi Ankara Koleji’nde yatılı ve burslu tamamladı…
Muazzam bir taklit yapma yeteneği vardı…☑️
Koleji birincilikle bitirdi…
Ana dili gibi İngilizce konuşuyordu…
Bir Amerikan seyahat şirketi…
Taş bebek gibi o sarışın kızı havada kaptı…
Ankara temsilciliğinde masa verdi…
Fransızca ve İtalyanca’ya da hakim oldu…
Bunları yaparken…
Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi’ne başladı…
Arkeoloji bölümünü seçti; çünkü devam mecburiyeti yoktu…
***
O sırada “Artist Dergisi” sinema yıldızı yarışması açmıştı…
Arkadaşının annesi…
O sarışın güzelin fotoğraflarını gizlice gönderdi…
Birinci oldu; yıl 1962…
Aynı yıl, sözleşmelere imzaları çaktı; geçti kameraların karşısına…
Doğuştan oyuncuydu sanki…
Beyaz perdeye “Akasyalar Açarken” filmiyle giriş yaptı...
Göksel Arsoy’la oynadı; gişeler patladı…
Türk Sineması’nda ilk kez…
Esas oğlan ile esas kız “sarışın”dı; ilgi büyük oldu…
Şahane roller üstlendi
***
Cüneyt Arkın’la oynadığı “Gurbet Kuşları” bir klasiktir…
Bi’daha öylesi bir “Göç Filmi” yapılamadı…
10 yılda (1962-1972) 120’ye yakın filmin başrolüne imza attı…
Bu arada anne oldu…💕
İlk eşi Türker İnanoğlu’ndan doğan…
İlker İnanoğlu, bugün 56 yaşında…
***
Türker İnanoğlu’ndan boşandığında…
Takvimler 1974’ü gösteriyordu…
Son olarak…
“Babaların Babası” filmini çekti; Yeşilçam’a veda etti…
Kasım 1975 - Mayıs 1981 arasında…
Ekonomik nedenlerle şarkıcılık yaptı…
Sonra…
Bi’anda sevenlerini şaşırttı; müthiş bir sürpriz yaptı…
Ermeni asıllı Türk işadamı Leon Bubi Rubinstein’la…
İkinci evliliği için nikah masasına oturdu…
Evlilikleri…
Türkiye’den uzak Fransa’nın başkenti Paris’te 11 yıl sürdü…
Boşandılar…
14 yıl aradan sonra…
“Geçmiş Bahar Mimozaları” dizisi için yeniden kamera karşısına geçti…
Bir de kitap yazdı; adı “Güzelliklere Merhaba”…🙋
***
Sonrası ilginç…
1994'te dönemin MİT müsteşarı Sönmez Köksal ile evlendi…
2002 yılı gelip çattığında…
Nazofarenks (üst yutak) kanserine yakalandığını öğrendi…
Gördüğü ağır kemoterapi ses tellerine zarar verdiği için…
Sesi değişmişti; yılmadı…
Ayrıca kulağında işitme kaybına yol açtı, o melun hastalık…
Sevenlerinin duasıyla kanseri yendi…
O süreci anlatan “Hayata Merhaba” kitabını yazdı…💯
***
10 yıl önce…
“Gün Akşam Oldu” dizisi için son kez…
O da bir bölümlüğüne, kamera karşısına geçti…
Tadını çıkardı; “Bu kadar yeter” dedi…
***
Oyunculuk kariyerinin ilk yıllarında…
Şımarık zengin kız rollerini oynayan…
Sonraki filmlerinde daha çok masum, kırılgan ve…
Fedakar kadınları canlandıran…
Yeşilçam’da “siyah saçlılar”ın saltanatını yıkan…
Türk Sineması’nda…
Sarışın “esas kadın” sayfasını açan Filiz Akın…
Bugün…
“Hayatın Provası Yok” adlı son kitabıyla…
Yine manşetlerde…
8 notes · View notes
mustafasalihbozok · 3 years
Text
HAYATIN PROVASI OLUR MU?
#Filiz #AKIN.. 🌹🧿💕
27 yıldır aynı hayatı paylaştığı
üçüncü kocası…
Yeşilçam’ın…
Avrupai yüzü, kolejli kızı, sarışın yıldızı ünlü eşini bir cümlede şöyle anlatıyor:
“Orkideye benzer o, beyaz orkideye… Zarif, güzel ve dayanıklı... Ama özen ister, ayrı bir ilgi ister…”💖
***
78’li yaşın ortasını geride bıraktı; hala…
Çok özel, çok güzel, çok sevgi dolu,
***
Yeşilçam’ın yarım asırlık…
Ünlü “Dört Yapraklı Yoncası”nın iki numarası…
O’ndan bir yaş büyük…
Sadece Fatma Girik usta var…
***
Gözlerini dünyaya Türkiye’nin başkentinde açan…
Ender şöhretlerden biri…
Anne kadın terzisi, baba adalet dağıtan bir hakim…
Bi’yanı Arnavut, bi’yanı Çerkez…
Yedi yaşında annesiyle babası boşandı…
Küçükten azimliydi…
Ortaokul ve liseyi Ankara Koleji’nde yatılı ve burslu tamamladı…
Muazzam bir taklit yapma yeteneği vardı…☑️
Koleji birincilikle bitirdi…
Ana dili gibi İngilizce konuşuyordu…
Bir Amerikan seyahat şirketi…
Taş bebek gibi o sarışın kızı havada kaptı…
Ankara temsilciliğinde masa verdi…
Fransızca ve İtalyanca’ya da hakim oldu…
Bunları yaparken…
Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi’ne başladı…
Arkeoloji bölümünü seçti; çünkü devam mecburiyeti yoktu…
***
O sırada “Artist Dergisi” sinema yıldızı yarışması açmıştı…
Arkadaşının annesi…
O sarışın güzelin fotoğraflarını gizlice gönderdi…
Birinci oldu; yıl 1962…
Aynı yıl, sözleşmelere imzaları çaktı; geçti kameraların karşısına…
Doğuştan oyuncuydu sanki…
Beyaz perdeye “Akasyalar Açarken” filmiyle giriş yaptı...
Göksel Arsoy’la oynadı; gişeler patladı…
Türk Sineması’nda ilk kez…
Esas oğlan ile esas kız “sarışın”dı; ilgi büyük oldu…
Şahane roller üstlendi 🌺
***
Cüneyt Arkın’la oynadığı “Gurbet Kuşları” bir klasiktir…
Bi’daha öylesi bir “Göç Filmi” yapılamadı…
10 yılda (1962-1972) 120’ye yakın filmin başrolüne imza attı…
Bu arada anne oldu…💕
İlk eşi Türker İnanoğlu’ndan doğan…
İlker İnanoğlu, bugün 56 yaşında…
***
Türker İnanoğlu’ndan boşandığında…
Takvimler 1974’ü gösteriyordu…
Son olarak…
“Babaların Babası” filmini çekti; Yeşilçam’a veda etti…
Kasım 1975 - Mayıs 1981 arasında…
Ekonomik nedenlerle şarkıcılık yaptı…
Sonra…
Bi’anda sevenlerini şaşırttı; müthiş bir sürpriz yaptı…
Ermeni asıllı Türk işadamı Leon Bubi Rubinstein’la…
İkinci evliliği için nikah masasına oturdu…
Evlilikleri…
Türkiye’den uzak Fransa’nın başkenti Paris’te 11 yıl sürdü…
Boşandılar…
14 yıl aradan sonra…
“Geçmiş Bahar Mimozaları” dizisi için yeniden kamera karşısına geçti…
Bir de kitap yazdı; adı “Güzelliklere Merhaba”…🙋
***
Sonrası ilginç…
1994'te dönemin MİT müsteşarı Sönmez Köksal ile evlendi…
2002 yılı gelip çattığında…
Nazofarenks (üst yutak) kanserine yakalandığını öğrendi…
Gördüğü ağır kemoterapi ses tellerine zarar verdiği için…
Sesi değişmişti; yılmadı…
Ayrıca kulağında işitme kaybına yol açtı, o melun hastalık…
Sevenlerinin duasıyla kanseri yendi…
O süreci anlatan “Hayata Merhaba” kitabını yazdı…💯
***
10 yıl önce…
“Gün Akşam Oldu” dizisi için son kez…
O da bir bölümlüğüne, kamera karşısına geçti…
Tadını çıkardı; “Bu kadar yeter” dedi…
***
Oyunculuk kariyerinin ilk yıllarında…
Şımarık zengin kız rollerini oynayan…
Sonraki filmlerinde daha çok masum, kırılgan ve…
Fedakar kadınları canlandıran…
Yeşilçam’da “siyah saçlılar”ın saltanatını yıkan…
Türk Sineması’nda…
Sarışın “esas kadın” sayfasını açan Filiz Akın…
Bugün…
“Hayatın Provası Yok” adlı son kitabıyla…
Yine manşetlerde…🌹🧿♥️
Tumblr media
9 notes · View notes
aynodndr · 2 years
Text
Tumblr media
HAYATIN PROVASI OLUR MU?
#Filiz #AKIN.. 🌹🧿💕
27 yıldır aynı hayatı paylaştığı
üçüncü kocası…
Yeşilçam’ın…
Avrupai yüzü, kolejli kızı, sarışın yıldızı ünlü eşini bir cümlede şöyle anlatıyor:
“Orkideye benzer o, beyaz orkideye… Zarif, güzel ve dayanıklı... Ama özen ister, ayrı bir ilgi ister…”💖
***
78’li yaşın ortasını geride bıraktı; hala…
Çok özel, çok güzel, çok sevgi dolu,
***
Yeşilçam’ın yarım asırlık…
Ünlü “Dört Yapraklı Yoncası”nın iki numarası…
O’ndan bir yaş büyük…
Sadece Fatma Girik usta var…
***
Gözlerini dünyaya Türkiye’nin başkentinde açan…
Ender şöhretlerden biri…
Anne kadın terzisi, baba adalet dağıtan bir hakim…
Bi’yanı Arnavut, bi’yanı Çerkez…
Yedi yaşında annesiyle babası boşandı…
Küçükten azimliydi…
Ortaokul ve liseyi Ankara Koleji’nde yatılı ve burslu tamamladı…
Muazzam bir taklit yapma yeteneği vardı…☑️
Koleji birincilikle bitirdi…
Ana dili gibi İngilizce konuşuyordu…
Bir Amerikan seyahat şirketi…
Taş bebek gibi o sarışın kızı havada kaptı…
Ankara temsilciliğinde masa verdi…
Fransızca ve İtalyanca’ya da hakim oldu…
Bunları yaparken…
Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi’ne başladı…
Arkeoloji bölümünü seçti; çünkü devam mecburiyeti yoktu…
***
O sırada “Artist Dergisi” sinema yıldızı yarışması açmıştı…
Arkadaşının annesi…
O sarışın güzelin fotoğraflarını gizlice gönderdi…
Birinci oldu; yıl 1962…
Aynı yıl, sözleşmelere imzaları çaktı; geçti kameraların karşısına…
Doğuştan oyuncuydu sanki…
Beyaz perdeye “Akasyalar Açarken” filmiyle giriş yaptı...
Göksel Arsoy’la oynadı; gişeler patladı…
Türk Sineması’nda ilk kez…
Esas oğlan ile esas kız “sarışın”dı; ilgi büyük oldu…
Şahane roller üstlendi 🌺
***
Cüneyt Arkın’la oynadığı “Gurbet Kuşları” bir klasiktir…
Bi’daha öylesi bir “Göç Filmi” yapılamadı…
10 yılda (1962-1972) 120’ye yakın filmin başrolüne imza attı…
Bu arada anne oldu…💕
İlk eşi Türker İnanoğlu’ndan doğan…
İlker İnanoğlu, bugün 56 yaşında…
***
Türker İnanoğlu’ndan boşandığında…
Takvimler 1974’ü gösteriyordu…
Son olarak…
“Babaların Babası” filmini çekti; Yeşilçam’a veda etti…
Kasım 1975 - Mayıs 1981 arasında…
Ekonomik nedenlerle şarkıcılık yaptı…
Sonra…
Bi’anda sevenlerini şaşırttı; müthiş bir sürpriz yaptı…
Ermeni asıllı Türk işadamı Leon Bubi Rubinstein’la…
İkinci evliliği için nikah masasına oturdu…
Evlilikleri…
Türkiye’den uzak Fransa’nın başkenti Paris’te 11 yıl sürdü…
Boşandılar…
14 yıl aradan sonra…
“Geçmiş Bahar Mimozaları” dizisi için yeniden kamera karşısına geçti…
Bir de kitap yazdı; adı “Güzelliklere Merhaba”…🙋
***
Sonrası ilginç…
1994'te dönemin MİT müsteşarı Sönmez Köksal ile evlendi…
2002 yılı gelip çattığında…
Nazofarenks (üst yutak) kanserine yakalandığını öğrendi…
Gördüğü ağır kemoterapi ses tellerine zarar verdiği için…
Sesi değişmişti; yılmadı…
Ayrıca kulağında işitme kaybına yol açtı, o melun hastalık…
Sevenlerinin duasıyla kanseri yendi…
O süreci anlatan “Hayata Merhaba” kitabını yazdı…💯
***
10 yıl önce…
“Gün Akşam Oldu” dizisi için son kez…
O da bir bölümlüğüne, kamera karşısına geçti…
Tadını çıkardı; “Bu kadar yeter” dedi…
***
Oyunculuk kariyerinin ilk yıllarında…
Şımarık zengin kız rollerini oynayan…
Sonraki filmlerinde daha çok masum, kırılgan ve…
Fedakar kadınları canlandıran…
Yeşilçam’da “siyah saçlılar”ın saltanatını yıkan…
Türk Sineması’nda…
Sarışın “esas kadın” sayfasını açan Filiz Akın…
Bugün…
“Hayatın Provası Yok” adlı son kitabıyla…
Yine manşetlerde…🌹🧿♥️
MAVİ KADIN 💙💙
2 notes · View notes
hevalenroje · 4 years
Text
Tumblr media
Kaynak kurdistan kadın özgürlük partisi
#PAJK PJAK İLE karıştırmayın
Ama Rojhilata mucadele agirlikli alanı bu kürt özgülük hareketi mensubu kürd kadın partisi
Site burda, yasaklı fakat linkini sitenin bir şekilde isteyen arkadaşlar olursa iletirim bir yolunu bulurum
Bedirxan botanll 2020.
POSTED ON: PAJK 12 HAZİRAN 2020 ARAŞTIRMA-İNCELEMEHAKİKAT ARAYIŞÇILARININ SERÜVENİ – HERMES
Doğu eksenli felsefi çizgilerin hemen hepsi ışık eksenlidir. Evrenin ve varlığın kökeni ışık olarak yorumlanmaktadır. Bugün kuantumun geldiği düzey bunun doğruluğunu ispatlamaktadır. Yani hakikat arayışın bunca yıl ve yollardan sonra başlattığımız noktada evrenin sınırına ulaşıyoruz. Oysa batı felsefesinde evrenin ve varlığın kökeni ağırlıkta maddesel kökene dayandırılmıştır. Materyalizm ve idealizm olarak iki akım çatışsa da, batının idealist çizgisinde bile materyalist bir mantıkla yorum vardır. Doğu felsefesinin ışık kökenli olması kendisinden önce uzun bir süre canlı doğa anlayışına dayanan tanrıça kültürünün yaşanmış olmasıdır. Tanrıça kültüründe evren canlıdır, tanrıça yeryüzünün yıldızıdır, gökteki yıldızlar da tanrıça gibi canlı ve yaratıcıdır. Böylece tanrıça ve yıldız, yani ışık aynı özellikte buluşur, bu da yaratıcılıktır. Tanrıça kültürü ve canlı doğa anlayışı bu görüşe doğayı ve tanrıçayı izleyerek ulaşmışlardır. İlk doğa gözlemcileri bu neolitik toplum insanlarıdır. Işığın dokunulmaz, elle tutulmaz oluşuna rağmen yaşam için önemini bilmektedirler. Işıksız dünya öl,m, getirir, ışıkla doğa canlanır, hem gece gündüz farkı, hem yaz kış farkı bunu anlatır. Bir de ateşin kullanılmaya başlamasıyla ışığın yaşamı yaratma ve sürdürmedeki sırrı için şüphe götürmezdir. Kadın da aynı şekilde toplum içindeyken toplum mutlu ve güvendedir. Yokluğu karanlık gibi toplumu dağıtır, öldürür. Tanrıça önce yerin ve göğün yaratıcısıyken sonra yer gök erkek tarafından parçalanmış erkek kendisini gök ve havanın tanrısı yapmıştır. Hava soyut elle tutulmaz ama her şeyi yaratan düşünce ile özdeştir. Yani ışık evrenin enerjisi ise, düşünce de insanın enerjisidir ve artık bu enerjinin temsilcisi erkek olmuştur. Erkek egemenliği gelişse de tanrı kültürü unutulacak kadar eski bir mazi değildir. Onu arayanlar, onun kültürünü sürdürmek isteyenler uygarlığa karşı direnenler olarak tarihe çıkacaktır. Hakikati arayanların ulaşacağı yaşam anlayışı tanrıça kültürünün özgün komünal yaşamıdır. Bu nedenle hakikat arayışı tanrıça kültürünün kalıntıları etrafında dolaşacaktır. Yaşam insanlık için gece kadar karanlık olsa da yıldızlar parlamaya devam etmektedir. Ve onlara bakanlar tanrıçayı göreceklerdir. Karanlığı delen ışık, yaşamın sırrı olarak tekrar tekrar keşfedilecek, insanlığın tarihini araştıranlar özgür toplumun sadece tanrıça çağında yaşanmış olduğunu bulacaktır. Ve hakikat arayışçıları tanrıça kültürünün bir devamı olacaklardır. Tanrıçanın adı unutulduğu çağlarda bile tarihten kalan içsel bir hisle bu devamlılık sürecektir.
Hermes:
M.Ö 3500 yılına denk süreçlerde yaşadığı tahmin ediliyor. Bu dönem iktidarın ilk gelişimi ve kurumlaşmasına denk gelir. Hermes’i farklı halklar kendi kültürlerine ait olarak görmüşlerdir. Bu nedenle farklı farklı adları vardır. Aslen Mısırlı olarak kabul ediliyor. İdris adının ise Kürtçe’de dikiş fiilinden türetilmiş olması ihtimaliyle Kürt olabileceği de söylenmektedir. Ki ismi ‘terzi Hermes’ olarak ifade edilir. Kısacası tüm halklara mal olacak kadar tarihe ve insanlık hafızasına damgasını vurmuş bir kişiliktir. Hem mitolojik bir kahramandır hem tanrıdır. Düşünce tarzında ise dualite ve sezgisellik esastır. Bu nedenle de felsefeye temel olmuş bir hakikat arayışçısı olarak anılmayı hak etmektedir.
Işık desenli tüm felsefi yaklaşımların ona dayandığı yanları vardır. Doğuda Sühreverdi’den, batıda Bruno’ya, simyacılara kadar tüm ışık ve evrensel bütünlük eksenli felsefeler ondan etkilenmiştir. Hermes Mısır’da tanrıça İsin’in tapınağında rahiptir, yani tanrıça ışığıyla aydınlanmış, tanrıça kütürü içinde yetişmiş biridir.
Hermes’in gözlemi iç gözlemidir, sezgisel yöntemdir. Hermes’e göre insanın kendisi tüm bilmelerin kaynağıdır. İç gözlem yöntemiyle insan kendine bakarsa bütün bilgilere ulaşır. Bilgiye beş duyu ile (görmek, duymak, dokunmak, tatmak, dokunmakla) ulaşılmaz. İşte bugün algıcı pozitivist bilime göre algılarla somutluğu bilinen şey bilimin konusudur, sezgiler bilim dışıdır. Oysa beş dudyu varlık üzerine en dışsal yüzeysel veriler bize sağlar. İlk çağlarda insanlar şimdiki bilim insanlarından daha derinlikli yaşama bakabilmişlerdir.
Hermes’in terziliği de bu anlamda içsel bir oluşum, biçim vermedir. İnsanın içine doğan duygu, düşünceleri biçilmemiş, işlenmemiş bir kumaşa benzetirsek, terzi bunları biçer ve kullanışlı elbiseler çıkarır. Yani Hermes sadece içsel islerini dinlemez, onlardan faydalı düşünceler inşa eder. İçine doğan her görüşü doğru diye hemen kabul etmez. Ölçer, biçer ve faydalısını paylaşır, gerisini atar. Düşünceleri ‘ölçüp-biçme’ söylemi, dilimizde hala kullandığımız bir terim olarak Hermes’ten kalmış olmalı. Tabii ki Hermes’te ölçme ve biçme bir bakış açısına göre olur. Bu da dediğimiz gibi tanrıça kültürünün bir oğlu olarak toplumsal yaşam çıkarına olur.
Onun felsefesinde zuhal yıldızı ışığın, mutlak ışığın merkezidir. Yani zuhal yıldızı ışığın ana kaynağıdır, ışık oradan evrene yayılıyor. Böylece ışık dünyaya da düşüyor. Dünya karanlık olan yerdir, Zuhal yıldızı ise aydınlık merkezidir. Burada aydınlık karanlık dualitesi karşımıza çıkıyor. Işığın tekrar ana kaynağına dönmek istemesiyle aydınlık ve karanlık arası mücadele başlıyor. Işığın merkezi ideal iken dünyaya yansıması aydınlık. Aydınlık-karanlık dualitesi önce Zerdüşte tekrar karşımıza çıkar. Hermes’in bu aydınlık-karanlığa dayalı dualite yaklaşımı Platon’un idealar, fem-nomenler anlayışı ve tek tanrılı dinlerin cennet ve yalan dünya anlayışında olduğu gibi yansımasını bulur. Platon’da idea, biçimler dünyasına düşmüştür ve asil olana dönülmelidir. Dinde dünya bir yanılsamadır, cennete gidiş amaçtır. Aydınlık-karanlık, ruh-madde, biçimler-idealar dünyası, madde-enerji vb bunlar felsefenin temel konuları olarak hep tartışılacak ve felsefeye karakter vereceklerdir. Daha da önemlisi bunların çatışması olarak dile gelen dualite felsefenin temel yöntemi olacaktır.
Hermes’in hakikat arayışı hakikatin birliğidir. İnsan için bu birliğe ulaşmak esas olmalıdır. Onun anlayışında küçük, büyükk ayrımı yoktur, her şeyin kendine göre bir özelliği, farklılığı vardır. Varlıkları ayrıştırmaya karşıdır. Anlayışı dualiteye dayansa da ulaşılacak olan hakikatin birliğidir, bütünlüğüdür. Dualitenin tarafları birliği oluşturur.
Hermes İsis tapınağında rahiptir. Tapınakta rahip olmak isteyenleri 7 aşamalı bir sınavdan geçirir. Her aşama bir basamağı temsil eder. Rahip olabilmek için bu aşamalardan geçilmesi gerekir. Bu aşamalar şöyledir:
1. Ay: Ay’ın kendisi düşünce dehasıdır.
2. Utarit Yıldızı: Göğün ikinci katında Utarit vardır. Soyluluk dehasıdır. İnsanın temiz, arı olması anlamında soyluluk.
3. Zühre Yıldızı: Aşk dehasıdır.
4. Güneş: Güzellik dehasıdır.
5. Merih: Adalet dehasıdır.
6. Müşteri Yıldızı: Bilim dehasıdır.
7. Zuhal Yıldızı: Mutlak ışık merkezidir. Ölümsüzlük ssağlayan büyük aydınlık merkezi Zuhal Yıldızı’dır.
Yedinci kata ulaşmak, aşamaların hepsinin başarılya aşılması ile ulaşılan sonsuz bilgelik, ölümsüzlük derecesinde bir bilince ulaşmadır.
Hermes’e göre, insan eğitiminde terbiyenin üç ilkesi vardır. Beden eğitimi, hayvansal ruh eğitimi ve insani ruh eğitimi. Ona göre insanda bir hayvansal ruh bir de insani ruh vardır. Açlık, korku, fazla mülk, şatafatlı şeyleri sevme gibi alışkanlıklarlaa mücadele ederek buna karşı sürekli kendisini terbiye etmesi gerekir. Hermes’e göre güdüleri ile yaşayan insan olamaz. Bunlar Hermes’in ahlak anlayışıdır. Bilgelik ve ahlaklı kişilik bir bütünlük içindedir.
Hermes’in tanrı tanımı ‘insan ölümlü bir tanrı, tanrı ölümsüz bir insandır’ şeklindedir. Yani ikisi de birdir, aralarında sadece bir fark vardır o da ölümdür. Ölümsüzlük ise insanın kendi elindedir. İnsani ruh terbiyesi ve hakikatin yedi basamağını aşmak ölümsüzllüğe ulaşmaktır. Ölümsüzlükle Hermes’in ifade ettiği, manevi bir sonsuzlaşma, insanlığa mal olma ve kültürleşmedir.
Şehit Zilan-Zeynep Kınaci Özgür Kadın Akademisi Yayınları
Hakikat Ders Notları-Emine Erciyes
Devam Edecek: Hakikat Arayışçılarının Serüveni – Zerdüşt
6 notes · View notes
multecibekes · 4 years
Text
Ahmet kahramanın yazisi
Mafya’nın Sultan Recebe şükran borcu
Bugün, en son Libya’da ortaya çıkan “kiralık Kürtler” konusunu yazacaktım. Başka bir güne erteledim, onu. Sultan Receb’in katiller, tecavüzcüler, hırsızlardan kurulu “paralel orduları”nın bir kolunun Mexmûr’da sivil, savunmasız Kürt Berivanlarına taarruzu da başka güne. Kürdistan’ın salgın günlerinde ilaç, tıbbi malzeme konusunda çırılçıplak kalması da…
Benim için, bugünün konusu, “görgüsüz Sultan’ın Mafya” ile ballı, güllü, çiçekli balayı…
Ama önce şunu söyleyeyim: Mafya, bütün yer yüzünün lanetli bir ağıdır. Adına “yer altı dünyası” da denilen bu ağ, yalnız bir yerde, belirli bir coğrafyada değil, yer küre boyunca kanun, ondan giderek hukuk dışıdır. Suç örgütüdür, yani. En başta politikacılar dahil, onunla ilişkisi, bağı, bağlantısı olan herkes suçlu muamelesi görmekte, suçu sabit görülenler ise mahkum edilmektedir.
Çünkü, örgütün yaptığı, yasadışılıktır. İnsanlığa karşı suç işlemekle iştigal etmektedir. Uyuşturucu temini ve dağıtımıyla insanları zehirlemekte, piyada alıcısı bulunup da kıtlığı hissedilen ne varsa, mesela sigara, içki, silah Mafyanın iştigal alanıdır. Yasa dışı kumar ve bahis çeşitleri, kiralık katillik, cinayet, gasp, haraç, fidye toplama, kadın ticareti ve aklınıza ne gelirse…
Mafya, elbette ki bir devlet yapılanması değildir. Ama devlet organları ve yöneticileriyle bağlantılıdır. Devletle bağınının olmadığı yerde, zaten Mafya olmaz. Devletin adli, idari ve polisiye aygıtları ile sarmal olduğu takdirde, Mafya vardır. Bu tür bağlantılardan yoksun yapılara, Mafya denmiyor. Çetedir bunlar. Derin desteksiz oldukları için de, ömürleri kısadır.
Öte yandan, her ülke kendince ama, bütün yer yüzünde, Mafya’ya karşı kesintisiz bir mücadele yürütülüyor.
Mafyanın ana vatanı İtalya, ta başından beri, bu suç örgütlenmesiyle savaş halindedir. Ama hiç bir zaman başarılı olamamıştı. Çünkü, bağlar derinliklerde, hükümetlerdedir.
Giulio Andreotti, İtalya tarihinin en önenli politikacılarından başlıcasıydı. 1950’lerden itibaren, Dışişleri başta olmak üzere, çeşitli bakanlık görevlerinde bulundu. Üç kez Başbakanlık yaptı. Ama sonunda Mafya ile dostluk ve karşılıklı yardımlaşma ilişkileri ortaya çıkınca halk tarafından üstü çizildi. Yıldızı söndü. 1990’larda, adı kayıplara karıştı.
Recep Tayyip oğlunun nikah şahitliğini de yapan yakın dostu İtalya Başbakanı Berlusconi, Mafya ile bağlarının gün ışığına çıkmasıyla baş aşağı yere çakıldı, sonra dibe battı.
Demek istiyordum ki, Mafya ile ilişki yüz karasıdır. Kara yüzlülük, büyük ayıp, ağır suçtur.
Ama Türkler, bu konuda da bir yer yüzü istisnası olarak güneşin altında ışıldadı. 12 Eylül 1980 darbecileri Mafyayı, “terör devleti hizmetine” aldı. Mafyayı kullanarak, Avrupa’da Ermenilere karşı terör rüzgarları estirdi.
Böylece, yer yüzünde suç örgütü ve insanlığın lanetli ayıbı olan Mafya bağ ile bağlantı, Türkler için, “şeref” sayıldı. Süleyman Demirel, 12 Eylül darbesinden sonra, yedinci kere Başbakanlığa dönerken, Mafya ile anılan en az iki ismi Bakan olarak yanına aldı. Cumhurbaşkanlığında, Başbakan yaptığı Tansu Çiller ise “devlet için, kurşun atan da, kurşun yiyen de şereflidir” diyerek Mafyayı yüceltti. Dünya’da ilk defa, suç yapılanmasını kutsal makama oturttu.
Türk devleti, 1990’larda Mafya şefleri ve tetikçilerini Kürdistan’da, cellat ve savaş masraflarını karşılamak üzere, uyuşturucu naklinde kullandılar.
Tansu Çiller’in Adalet Bakanı (Memet Ağar), daha sonra düzeninin adaleti tarafından, Mafyacılıktan mahkum edildi. Bu adam, Recep Tayyip Faşizminin “şereflileri”inden başlıcasıdır.
12 Eylül darbesi öncesinin, MHP’nin “para-militer” ülkücü tetikçilerinden pek çoğu, daha sonra, Türk adaleti infazcıları olarak, iş adamlarının batık çek ile senetlerini, Mafya usulu ile (tehdit, içkence, yaralama ve hatta öldürme) tahsil etme işine girdiler. Bunlara “Ülkücü Mafya” veya “çek-senet Mafyası” deniyordu.
Abdullah Çatlı, Yeşil lakaplı Mahmut Yıldırım, Alaattin Çakıcı, Nurullah Ağansoy, Kürşat Yılmaz ve Erol Evcil bunlardan bir kaçıydı. Tümü, bunlar kendi nam ve hesabına gasp yapıp, haraç, fidye topluyor, çek-senet işi yapıyor, ek iş olarak çoğu devlet için, Kürtlere karşı tetik çekiyorlardı.
Sonra devir, dönem, iktidarlar, Mafya’nın ardındaki “baba güç” değişti. Çatlı, Ağar çetesiyle seyahatteyken bir trafik kazasında öldü. Yeşil kayıplara karıştı. Ağansoy, İstanbul Bebek’te bir gece, rakip Çakıcı ile giriştiği savaşta öldü. Çakıcı, Evcil ve Kürşat Yılmaz ise içeriye düştü.
Çakıcı iki yıl eski dostu, Mafyatik deyimle ülkücü “kankası” Devlet Bahçeli’yi yattığı hastane odasında kabul etti. Kendisi karısını da öldürtmekten hükümlü Çakıcı, cezaevinden çıkmak istiyor, büyüğünün önerisini soruyordu. Afta uzlaştılar. Bahçeli, “vatansever ülkücü”nün isteğini, büyük ortağı Recep Tayyip’e iletti. Ancak konjonktür el vermediği için üstü kapandı.
Sonra, Korona salgını baş gösterince, cezaevlerini seyrekleştirme adına, bu “vatan evladı”nın salıverilmesi gündeme geldi. Kanunu da, Çakıcı’nın avukatı MHP milletvekili hazırladı. Alaattin Çakıcı, el yazısıyla yayıp yayımladığı bir mektupla, Cumhurbaşkanı sıfatlı AKP reisi Recep Tayyip ile onun iktidar ortağı Bahçeli’ye şükranlarını sunuyor, bu vesileyle, hizmetlerinin karşılıksız kalmayacağını vaad ediyor, Devlet-Mafya ilişkilerini gün aydınlığına seriyordu.
Bunlar, Mafya babalarıyla birlikte, cami soyguncuları, ayakkabı, halı, kilim, ayakkabı hırsızları, katiller, çocuk tecavüzcülerini sokağa saldılar. Çakıcı, Mafya-Devlet ilişkilerinin sıcaklığında, tecavüzcüler, katillerin özgürlüğü için de teşekkür ediyordu.
Yerlerde sürünen devlete bakın, siz!..
Oysa Mafya ile bu ve benzeri ilişkiler ağı da değil, aralarında rabıta bulunduğuna dair söylenti yüzünden, dünyada pek çok politik hayat söndü. İktidarlar çöktü.
Demek ki neymiş; Türk devletinde Mafya, iktidar ortağıymış. Gerçek bu ve çıplak…
18/04/2020 Ahmet Kahraman
5 notes · View notes
alperenreis44 · 4 years
Text
Tumblr media
TÜRK MİTOLOJİSİ NEDİR
Türk mitolojisi, Orta Asya bozkır yaşamında şekillenen söylenceler düzenidir. Coğrafya, toplum, politika gibi unsurlardan etkilenmiş, bu dönem insanını yansıtan bir düzenek haline gelmiştir. Diğer tüm kültürler gibi, Türklerde de toplumun belleğini yansıtan, inançlarda toplum özelliklerini yaşatan ögelerdir. Kamuoyunca pek bilinmeyen bir konudur. Sadece Gök Tanrı’ya bir aşinalık olabilir. O da mitolojik eksende değildir. Ayrıca halk kültüründe halen yaşayan: Umay, Al bastı, Karabasan gibi unsurları tanıdık gelebilir. Nazar, kurşun dökmek, çaput bağlamak gibi geleneklerin Orta Asya göçer kültürüne ve bu dönemdeki kültlere dayandığını da belirtmekte fayda var. Her ne kadar bilgilenmesek de, bu inançlar yaşamını sürdürmektedir.
Herkesin malumudur ki, Türklerde ana öge “Gök Tanrı”dır. Toplayıcı bir unsur olan gök tanrının yanında birçok ruh ve kült bulunmaktadır. Mesela en eski mit, “ağaçtan yaratılma”dır. Eski Türkler kayın ağacından geldiklerine inanıyor, kayın ağacının kutsallığını mütemadiyen işliyorlardı. Kamların (şamanların) davulları üzerine ay ve yıldız resimlerinin yanı sıra kayın ağacı resmi vardı. Ağaçların gökten indiğine inanılmaktaydı. Başta Oğuzlar ve Uygurlar olmak üzere, sözlü ürünlerde büyük insanların(kağan, ata) ağaçtan doğduğu anlatılır. Ötüken Ormanı bu yüzden çok kutsaldır.[1] “Kadın” sözcüğünün de kayın ağacından geldiği savunulmaktadır. Buna göre, kayın ağacı da insanın anasıdır, kadın da; ayrıca kadın süt verdiği gibi kayın ağacının da süte benzer bir sıvı salgıladığı söylenmektedir.[2]  Bunlar için kaynakçadaki belgelere bakmanızı öneriyorum. Bak: dmy.info/mitoloji-felsefe-iktidar-iliskisi/
TÜRK MİTOLOJİSİNDEN ÖRNEKLER
 
Türk kozmolojisinin dört büyük yıldızı: gök ejder, kızıl saksağan, ak pars, kara yılandır. Mevsimleri bu yıldızlar belirler. Gök Tanrı ana unsur olarak diğerlerine çerçeve halindedir. Gök Tanrı’nın mekanı “Kutup Yıldızı”dır. Diğer yıldızlar onun etrafında döner. Yıldızlar bir çark gibi dönmektedir.[3] Türk mitolojisinde kült, yani olağanüstü- tapınılan güçler bulunmaktadır. Bu güçlerin temelinde, doğadaki her şeyin canlı olduğu düşüncesi(animizm) hakimdir.[4] Aşağıda kısaca anmaya çalıştığım kültler ve bu kısa yazı, farkındalık oluşturmak içindir. İçinde yaşadığımız toplumun benliğini tanımak ve inancın yaşamdaki tesirlerini görmek için mitoloji okuması yapabiliriz. Levi Strauss- Mit ve Anlam; Emel Esin- Türk Kozmolojisine Giriş; Yaşar Çoruhlu- Türk Mitolojisinin Ana Hatları adlı kitaplarla ileri okuma yapabilirsiniz.
TÜRK KAYNAKLI KÜLTLER
Gök Tanrı: Hayatın yöneticisidir.  Gökte oturur. Yeryüzünü cezalandırabilir. Yılda iki kez adına tören düzenlenir ve beyaz bir at kurban edilir.
Güneş, Ay: Güneş ata, ay ise güneşin yeryüzündeki temsilcisidir.
Ülgen: En büyük yaratıcı tanrıdır. Yıldızların üstünde yaşar ve iyilik yapmayı sever. Ezeli ve ebedidir. Ülgen için boz kısrak kurban edilir.
Yayık: Ülgen ile insanlar arasındaki aracıdır. İnsanları korur.
Suyla: At gözlü olan suyla, insanların koruyucusudur.
Utkuçı: Ülgen’in en yakın elçisidir.
Ürün Ar Toyun: Göğün dokuzuncu katında, doğuda yaşamaktadır. İnsanlara iyi düşünceler verir.
Yo Kan: Ruhların en güçlüsüdür.
Talaykan: Denizlerin, suların hakimi; ölülerin koruyucusudur.
Ana Maygıl( Ak Ene): Dişi tanrıçadır. Ülgen’e yaratma ihtimali verir.
Umay: İnsanların doğup büyümesiyle ilgilenen tanrıçadır. Çocuk ve hamile kadınların koruyucusudur.
Al karısı(Al bastı): Kötü ruhtur. Hamilelere, bebeklilere musallat olur, bebekleri öldürür.
Taş Ruhu: “Yada” taşı gibi: dilek, yemin, şifa, yağmur amacıyla kutsanan taşlardır.
Dağ Ruhu: Gök Tanrı’ya yakındır, dağ da kutsaldır.
Ateş Ruhu: Ateş temizleyicidir. Kötü ruhları kovar.
Su ruhu: Su her şeyin başı, anasıdır.
Ev ruhları: Evi koruyan, kollayan ruhlardır.
Ata ruhları: Ataların ruhu yaşayanlara yardımcı olur. Onlar için kurban kesilir.
Erlik: Yer altı ruhlarının reisidir. Kayrakan olarak da bilinir. Ölüm getiren anlamındadır. Kömrös adlı ruhu kötülük yapması için yeryüzüne gönderebilir.
Karabasan: Uyuyanların göğsüne bastırarak, hareket etmelerini engeller ve boğmak ister.
Kırk Basması: Lohusa kadınla çocuğunun doğum itibariyle 40 gün içinde hastalanmasına verilen isimdir.
Kapoz: İnsanları tanıdıklarının sesiyle çağırıp, yüksek yerlerden düşürerek öldüren kötü ruhtur.
Mayısa: Alevden saçları olan cadıdır.
Koruyucu İye: Evin temelinde yaşayan koruyucu yılandır.
Hunkur Mukur: Ölü ya da yaşayan insanları yiyen kötü ruhtur.
Sarı kız: Yaşadığı eve mutluluk veren, iyi bir ruhtur.
Çarşamba karısı: Her şekle girebilen, korku veren bir yaratıktır.
Karakura: Sessiz yerlerde insanları boğmaya çalışan kötü ruhtur.
İRAN KAYNAKLI KÜLTLER
Ahura Mazda: Zerdüştçülüğün en büyük iyilik  tanrısıdır. Farslarca Hurmuzd olarak bilinir. Her şeyi bilir. Kötülükle savaşır.
Asuman: Ahura Mazda’nın yaşadığı yerdir. Aynı zamanda gökyüzünü koruyan tanrının adıdır.
Ateş: Ateşi Huşeng bulmuştur. Tanrıların gücünün simgesidir. Yeryüzüne ateş bir kahraman tarafından getirilmiştir.
Cam-ı Cem: Süleyman Peygamber, Büyük İskender, Keyhüsrev ve Cemşid’in sahip olduğu, içinde dünyadaki her şeyin göründüğü bir kadehtir. Ayine-i Süleyman, Ayine-i İskender, Ayine-i Cem olarak da bilinir.
Ehrimen: Zerdüşt doğunca yeryüzünden kaçan şeytani kötü varlıktır.
Heft(Yedi): Yedi rakamına tanrısal nitelikler yüklenmiş, iyi anlamda kullanılmıştır.
Nevruz: İran takviminde yılbaşıdır. En eski bayramlardan biridir.
Pir-i mugan: Şarap satıcısı, mürşid-i kamildir.
Simurg: Anka kuşu, Zümrüdüanka olarak da anılır. Yuva kurduğu ağaç hastalıklara deva olur.
Yelda: Yılın en uzun gecesidir. Milat anlamına da gelir.
Cemşid(büyük hükümdar), Bijen(kuyuya atılmıştır), Dahhak(Cemşid’i öldürerek tahta geçer), Dara([Darius]büyüklük sembolüdür), Feridun(Dahhak’ı öldürüp adalet dağıtmıştır), Efrasiyab(Alp Er Tunga- kahraman savaşçıdır), Hızır(Ab-ı Hayat içip ölümsüz olmuştur), Hüsrev(büyük bir saray yaptırmıştır), Nemrut(zalim hükümdar), Nuşirevan(adaletli hükümdar), Rüstem(Kahraman savaşçı) gibi mitolojik kişilikler de Türk kültüründe genişçe yer edinmektedir.
Bunu seninle paylaşmak isterim. İşte bu uygulamayı PlayStoredan indirebilirsinizhttps://play.google.com/store/apps/details?id=com.enverk.UluTurkTarihi#türk #islam #turan #vatan #devlet #bayrak #millet #tarih #türktarihi #islamtarihi #muslim #asker #polis #jandarma #milliyetçihareketpartisi
#mhp #bbp
#ülküocakları #alperenocakları #türkiye #ülkücü #asena #bozkurt #ankara #tbmm #malatya #reis #alperen #durak #birumutturyaşamak
3 notes · View notes
spirituals-stuff · 4 years
Text
Tumblr media
FEHU – “ Her başlangıç kendi sonuna giden tohumlar barındırır”
Denir ki; başlangıç ya da son yoktur, sadece değişimlerin belirli yerlerde işaretlenmesi vardır. Fehu, başlangıçlarla ilişkilidir. Bu rünün kullanımı, yeni başlangıçlar yaratmada önemli bir araçtır. Fehu, bir çok anlam taşımaktadır. Hepsi yazılamayacak kadar fazla. Bir diğeri ise şansın oluşturduğu bir enerji. Bu enerji hayatta ki gücünüzün ve zenginliğinizin temeli olur.
URUZ – “ Akıl maddeden, madde akıldan üstündür.
Eğer Fehu genç aşıkları simgeliyorsa, Uruz’da genç savaşçıları simgeler. Daha çok hayatın özü, yaşama gücü(iradesi), cesaret ve iyileşmede kullanılır.
THURİSAZ – “Eğer barış(huzur) için savaşmalıysak, bırakın kendi barışımızı(huzurumuzu) savaşta bulalım”
Bir kavga başlatmamak akıllıca bir harekettir ama başlattıysanız bitirseniz iyi olur. Thurisaz, Tanrı Thor’un sembolü olarak gösterilir fakat bunun yanında şevkin, iç kavgaların, direnişin ve ilişkilerin iyileşmesi için kullanılır.
ANSUZ-“ Konuşmak için kelime bulmadan önce dinleyin”
Odin’in insanlara ilk hediyesi nefes ve konuşmadır. Bu yüzdendir ki mitoloji de iletişim Ansuz rünü ile pekiştirilir. Ansuz, iletişim, dinlemek, konuşmak ve hatta manipülasyon için kullanılır.
Tumblr media
RAİDHO-“ Yolculuk amaç, istikamettir”
Raidho gerçekliğin rünüdür. Ve hepsi arasında belki en değer verdiğim. Raidho, şimdinin yaşanmasını öğütler. Raidho, hayatın sizi çektiği yönlerde, bir pusula olarak kullanılır. Hayatınızda bir şeylere olan ilginizi, hayatınızın aşkını, en büyük dileklerinizi ve hayallerinizi, onunla bulursunuz. Denir ki; Raidho’yu anlayan, gerçekliği diğerlerinin yaşadığı hayattan ayrı göreceklerdir ve kendi hayatlarını ancak o zaman kuracaklardır. İster bir fiziksel seyahat olsun, ister bir “iç seyahat”, daima etrafımızda olacaktır. Aynı zaman da o liderlikle bağlantılıdır çünkü bir lider kendi gerçekliğini ilk olarak görmelidir.
KENAZ-“Öğrenci hocasını geçer”
Hayatta her birimiz, patikamızda yürürken kendi meşalemizi taşımalıyız. İşte Kenaz, bu meşaleyle aranan gerçekliği ve aydınlanmayı temsil eder. Bilgiye olan aşk, kontrol edilebilen bir enerji, düşüncelerin berraklığı hep Kenaz ile bağdaşıktır.
GEBO-“Her hediye lanetini getirir”
Gebo, birinin karşısındakine ister fiziksel ister başka şekilde verdiği hediyelerin sembolüdür. Karşılıklı verilen hediyelerdir. Ya da yapılan bir iş karşısında şükranlarını vermek için birine sunulan hediyelerde olur. Aynı zamanda erkek ve kadının birbirlerine karşı hissettikleri şevki temsil eder.
WUNJO-“Ne dilediğine dikkat et..”
Wunjo birinin içinde ki gerçek iradeyi bulmasının sembolüdür. Hayatta olan neşe ve sevinçlerin, hayatı yaşama iradesinin ve uyumun sembolüdür.
Tumblr media
HAGALAZ-“ Yok etmemiz gereken şeyleri düzeltmeye kalkma.”
Çoğunlukla “çok büyük” bir değişime işaret olsa, ya da bu değişimi isteyenler tarafından kullanılsa da, diğer bir sembolize ettiği şey ise,felaketler, kriz durumları ve radikal değişimlerdir. Bir farklı durumda da, bilinçsiz durumların etkilerini dağıtmak ve hayatın kendi şeklini bulması için kullanılır.
NAUTHİZ-“Bilinç gereklilikdir.”
Nauthiz, onu kullananı karışık durumlarda karar vermesi için cesaretlendirme de kullanılır. Daha çok, gereklilik, irade isteği, sıkıntının üstünden gelme ve değişilmezliğin kabullenilmesi olarak yer alır.
ISA-“Buzlar sadece bir nehrin akışını durdurmak için ortaya çıkar.”
Isa ilk başta bir kontrol rünüdür ve daha çok şu an ki durumun varlığını korumak için kullanılır. Odaklanmanın ve kontrol edilen kişiliğin sembolü olsa da çoğu şey gibi bunun da bir karanlık yanı, yani egoyu tetikleme durumu vardır.
JERA-“Sabır bir noktaya kadardır. Zamanını bil ve ona göre karmana çalış.”
Jera çoğu rün arasında neredeyse tek bir anlam ve amaç için kullanılan rünlerden biridir. Bu da; hasat. Bu konuyu açtığımızda bunun altında iki şey yattığını görürüz ki bunlardan biri Karma’nın temeli olan, yaptıklarının ödülünü alma. Diğeri ise verimlilik, sabır ve insanın yaşadığı toprakta bulduğu harmoni.
Tumblr media
EIHWAZ-“ Patika zorlu ve karanlık ve görünürde bir son yok.”
Uzun ömürlülük.. Ihwaz, temsil ettiği şeylerle ruhani olarak diğerlerinden ayrılır. Çünkü kullanıldığı diğer amaçlar arasında, insanların eski atalarıyla iletişim kurması, onlardan dileklerde bulunması yatmaktadır.
PERTHRO-“ Başlangıç ve bitiş çoktan ayarlanmıştır. Arada kalanlar ise sensindir. “
Karma ve kader’in rünü. Tüm evrende ki gelişimde kaderin rolünü temsil eder. Tüm rünler arasında,belki de Ihwaz ile birlikte Perthro, en büyük gizemle uğraşır, yani evrenin doğumu ve ilerleyişi ile. Perthro’nun kullanımı, akılların en derinlerinde yatan en büyük fikirlerin ortaya çıkmasına yardımcı olmaktır
ALGİZ-“Korkunun her kalpte yeri vardır. Cesaret ise sadece bir tepkidir”
En çok Tanrılarla, ya da mitoloji de melek figürü olarak görülebilen Valkürler ile iletişim kurmayı temsil eder. Aynı zamanda evrenin işleyişiyle kişi arasında ki bağında bir sembolüdür. Algiz, rünler arasında ilahiliği, tanrısallığı içinde en çok barındıran ründür.
SOWİLO-“ Bir rehber seni kapı eşiğine kadar getirir, sonra da senin hamleni bekler”
Başarının, hedeflerin ve rehberliğin rünüdür. Aynı zamanda güneşin temsilcisidir. Kalbi, diğer insanların düşüncelerinin soğukluğuna karşı sıcak tutarak bir amaç üzerine yoğunlaşmasını sağlar. Yani amaçlarla, hayallerle bağlantılıdır.
Tumblr media
TİWAZ-“Kişinin kendisinden güçlü olan şey, yine kendisidir”
Dengenin rünüdür. Aynı zamanda kişinin toplum için bireyselliğini feda etmesidir. Tiwaz rünü, savaş ve adalet tanrısı Tyr’den sonra adlandırılmıştır. Tyr ise kuzey yıldızı Polaris’in sembolüdür. Bu denklemden yola çıkarak denilebilir ki; Tiwaz, aynı zamanda dengenin, bireyselliğin ve adaletin tek sembolüdür. Evrende insanın adalet ve yasalarla yönünü bulmasını açıklar. Adil bir karar vermeniz ya da biri hakkında adilce düşünmeniz gerektiğinde Tiwaz size bunu yapmanız için gerekli olan dengeyi ve adalet hissini verecektir.
BERKANO-“En açık gerçek derinlerinde saklıdır ve bunu sadece sen bilirsin”
Oluşumun, yani devamlı gelişimin, yeniden doğuşun ve yenilenmenin rünüdür. Doğuş, değişimler ve aynı zamanda bilincin bulanıklığı Berkano’nun temsil ettikleri arasındadır. Denir ki; Berkano bahar zamanı geldiğinde ilk büyüyen ağaçtır, bu yüzdendir ki bu rün tamamıyla doğum, ve yeniden doğmadan ibarettir. Önemli bir şey olarakta, anneliği temsil eden ründür. Söylenenlere göre, yeryüzünde anne rahmi kadar güvenli bir yer yoktur, ve Berkano ise bize bu güvenliği sağlayan ründür.
EHWAZ-“ Akıl, bedene güvenir, beden ise akla”
Takım çalışmasının ve tek bir amaç için dostlarla olmanın simgesidir. Uyum, güven, sadakat bunun içerdikleri arasında olsa da aynı zamanda arkadaşlığın da en büyük sembollerinden biridir. Ehwaz’ın gücü, iki kişiyi belli bir enerji altında toplar, ya da birbirlerine olan çekimi arttır.
MANNAZ-“ Hepimiz birer kurtarıcı, hepimiz birer tanrıyız”
Mannaz, en değer verdiğim rünler arasında yer alır. Çünkü onun anlattıkları, mitoloji de en güçlü figürlerle eşleşir. İnsanoğlunun birbirlerine olan bağı, insanın varoluşu, ve insan ruhunda ki enerjinin en büyük temsilcisidir Mannaz. İnsanlar kendinin farkına varmada, ya da birbirlerinin güçlerini, hislerini ve birbirlerine olan duygularını fark etmede güçsüzlerdir, bunun için Mannaz gereklidir. Bir anlamda, Tiwaz’da olan kişinin kendi rakibi olmasında ki yolu bulmaya yarar.
Tumblr media
LAGUZ-“ Gelecekte ki hallerimiz,bizleri sayısız geçmişlerden çağırır ve her gece bir hayalle aşınır”
Hayatın, ve bilincin sembolüdür. Hayat bir çok yönde Su’ya bağlı olduğundan Su Laguz ile anlam bulur. Hayat, evrenin ilerleyişi, döngüler Laguz’un temsil ettikleri arasındadır.
INGUZ-“ Ancak bir başınalığın, yalnızlıktan farklı olduğunu anladığımızda, bir başkasının hayatımızda ki yerini onurlandırabiliriz”
İnsanın daha yüksek seviyelere ulaşmada, soyutlanma ve bir başına kalma isteğinin, ya da düşüncelerle baş başa kalma isteğinin sembolü denilebilir. Aynı zamanda kişinin hayatın tüm zorluklardan kaçmasını, inzivaya çekilmesini ya da kendini tanrılara adamak adına toplumdan soyutlanma anlamlarını içerir. Bunlardan tamamen farklı olarak, erkeğin doğurganlıkta olan yararını ve kadının gebelik sürecini kolaylaştırma da ya da bunu belirtmede kullanılır.
DAGAZ-“ Zaman bir kere fark edildiği zaman sevgiyle kucaklanması gerekir”
Bir şey hakkında aşırı bilinç sahibi olmanın, ya da ayrı olarak, insanlar tarafından fark edilişin sembolüdür. Aynı zamanda, gün ve gece döngüsünü en iyi anlatan ründür. Uyanış, farkındalık ya da tersi olarak vizyon eksikliği temsil ettiği şeylere eklenebilir.
OTHALA-“Miras bıraktığımız şey kendimiziz”
Atalarımızdan kalan ruhsal gücün, kişiliğin sembolüdür. Eski nesillerden kalmış, bilgi ve güç bu rün içinde toplanır. Fehu gibi o da zenginliğin bayrağını taşır ve aile ilişkilerini bağlar. Size geçmiş olan onca nesil karakteri ve ruhu arasından gerçekten damarlarınızda dolaşan en fazla 2 tane nesil vardır. Bu nesiller sizin karakterinizi olgunlaştırır ve etkiler. Ama yine de eksik hissedilen bir parçanız var ise Othala bunun için oradadır.
4 notes · View notes