Tumgik
#Sahneler
uzakharabe · 3 months
Text
The Loneliest Planet (2011) Dir: Julia Loktev
827 notes · View notes
kitaplardangelen · 4 months
Text
Çok konuşuluyor ama pek iletişim kurulmuyor sanki...
2 notes · View notes
tuceninkedisi · 7 months
Text
Tumblr media Tumblr media Tumblr media
tell me the truth
this is the end
ı feel like losing myself ✨️
5 notes · View notes
yantekerlek · 1 month
Text
Tumblr media
vayyy ananasını avangardını
1 note · View note
turevsiz · 4 months
Text
korkunclu sahne gelmis aaa neyse ben bi uyim sabah devam ederim izlemeye
0 notes
sairceketli · 9 months
Text
kimi anlar bıçak gibi keser ya bedenini. işte öyle...
1 note · View note
belleepoque7 · 10 months
Text
Tumblr media
1 note · View note
Photo
Tumblr media
1 note · View note
uzakharabe · 3 months
Text
The Loneliest Planet (2011) Dir: Julia Loktev
1 note · View note
nesrin-c · 9 months
Text
Nice mutlu yıllara demeyeceğim,
çünkü değişen bir şey yok. Günler aynı, insanlar aynı, yalanlar aynı, dekorlar ve sahneler aynı, kandırılanlar aynı. Ve yine
aynı olacak, sahte kahkahalar, sıra dışı böğürmeler... İyi kusmalar...
C. Bukowski
158 notes · View notes
deriinlerde · 4 months
Text
Zihninde dolanan sahneler...
97 notes · View notes
olumetutkunkadin · 6 months
Text
"Sahneler, konuşulanlar, hareketler unutulur hisler unutulmaz."
92 notes · View notes
arbrenu · 11 months
Note
Bizi güldürecek sahneler de var mı (yoksa da yalandan evet lütfen 😭😭😭)
Var tabii ki… ama bu bir “3!” bunu unutmamak lazım shshsjsjaj
120 notes · View notes
aynenaleeyna · 2 months
Text
ahiret günü hayatlarımız gösterilirken ben bazı sahneler de kapayın gözleri diyince kapatir misiniz bende sizde kapatirim
30 notes · View notes
hermes-0 · 2 months
Text
8.BÖLÜM
YENİ KEŞİFLER
T ve S, bulundukları adayı keşfetmek için dışarı çıktıklarında, karşılarına çıkan manzara gerçekten büyüleyiciydi. Geniş ve yemyeşil ormanlarla kaplı bu yer, adeta bir cennet gibiydi. Ağaçların arasında, rengarenk çiçekler ve egzotik bitkiler göz alıcı bir şekilde parlıyordu. Ormanın derinliklerinde, kristal berraklığında nehirler ve şelaleler akıyordu. Bu su kaynakları, adanın her köşesine hayat veriyordu. Nehirlerin kenarlarında, çeşitli hayvanlar su içiyor ve doğanın tadını çıkarıyordu.
Adayı çevreleyen sahil şeridi ise bembeyaz kumlarla kaplıydı. Deniz, turkuaz rengiyle göz kamaştırıyordu ve dalgaların sesi huzur veriyordu. Sahilde yürürken, T ve S, deniz kabukları ve renkli taşlarla dolu küçük koylar keşfettiler. Gökyüzü ise masmavi ve bulutsuzdu. Güneş, adanın her köşesini aydınlatıyor ve sıcaklığıyla insanın içini ısıtıyordu. T ve S, bu cennet gibi yerde yürüyüş yaparken, doğanın güzelliklerine hayran kaldılar ve keşfetmenin heyecanını yaşadılar.
T ve S, adanın iç kısımlarına doğru ilerledikçe, ormanın derinliklerinde gizlenmiş antik kalıntılar keşfettiler. Bu kalıntılar, eski bir medeniyete ait tapınaklar ve heykellerdi. Tapınakların duvarlarında, doğanın ve hayvanların betimlendiği karmaşık oymalar bulunuyordu. Bu oymalar, adanın tarihine dair ipuçları veriyordu. Ormanın içinde yürürken, T ve S, çeşitli kuş türlerinin cıvıltılarıyla karşılaştılar. Renkli tüyleriyle dikkat çeken bu kuşlar, adanın egzotik atmosferine katkıda bulunuyordu. Ayrıca, ağaçların dallarında maymunlar oynuyor ve meraklı gözlerle T ve S’yi izliyorlardı.
Nehirlerin kenarlarında, suyun üzerinde yüzen nilüferler ve su bitkileri vardı. Bu bitkiler, suyun berraklığını ve doğanın saflığını simgeliyordu. Nehirlerin bazı bölgelerinde, küçük balık sürüleri yüzüyordu ve suyun yüzeyinde sıçrayan balıklar, T ve S’ye hoş bir manzara sunuyordu. Sahil şeridinde yürürken, T ve S, deniz kabukları ve renkli taşlarla dolu küçük mağaralar keşfettiler. Bu mağaralar, deniz dalgalarının oluşturduğu doğal sanat eserleri gibiydi. Mağaraların içi, deniz kabukları ve mercanlarla süslenmişti.
Gökyüzünde ise, güneşin batışıyla birlikte ortaya çıkan renk cümbüşü, adanın güzelliğini daha da artırıyordu. Turuncu, pembe ve mor tonlarındaki gökyüzü, adanın üzerinde büyüleyici bir manzara oluşturuyordu. T ve S, bu manzarayı izlerken, doğanın sunduğu bu eşsiz güzelliklerin tadını çıkardılar.
T ve S, adanın derinliklerinde yürüyüş yaparken, büyük bir kaya parçasının üzerine oyulmuş eski bir yazıt keşfettiler. Yazıt, antik bir dilde yazılmıştı ve üzerindeki semboller, adanın eski sakinlerine dair ipuçları veriyordu. T ve S, yazıtı dikkatlice incelediklerinde, kendi isimlerine rastladılar. Bu, onların geçmişte bu adada yaşadıklarına dair bir kanıttı. Yazıtın üzerinde, T ve S’nin adanın koruyucuları olduklarına dair bilgiler yer alıyordu. Onların, adanın doğal güzelliklerini ve kaynaklarını korumak için büyük bir sorumluluk taşıdıkları anlatılıyordu. Ayrıca, yazıtın etrafında, T ve S’nin geçmişteki yaşamlarına dair sahneler betimlenmişti. Bu sahnelerde, onların adanın çeşitli bölgelerinde nasıl yaşadıkları, hangi görevleri üstlendikleri ve adanın diğer sakinleriyle olan ilişkileri anlatılıyordu.
Bu keşif, T ve S için büyük bir sürpriz ve heyecan kaynağı oldu. Geçmişte bu adada yaşamış olduklarını öğrenmek, onlara adaya olan bağlarını daha da güçlendirdi. Yazıtın etrafında biraz daha zaman geçirip, geçmişlerine dair daha fazla ipucu aramaya karar verdiler. Ancak, bu anılar onlara tamamen yabancıydı, sanki paralel bir evrende her şey onlardan habersiz yaşanmış gibiydi. Bu durum, onların merakını daha da artırdı ve adanın gizemlerini çözme isteğini pekiştirdi.
27 notes · View notes
azbirazdepresif · 14 days
Text
benim de sahneler aklımda seninkilerden farklı ama
19 notes · View notes