“karısı ölmüş. karaciğer yetmezliğinden. organ nakli için bi yıl beklemişler, ama sıra gelmemiş. karısı hastalıktan öyle zayıflamış ki, alyansı düşmesin diye parmaklarını hep bitişik tutuyormuş.”
110 notes
·
View notes
"Hayvanların yalnızlığı içime dokununca salak dedim kendime. Bu onların doğası, sen kendine bak. İnsanınkine kader diyoruz ama."
34 notes
·
View notes
karısı ölmüş. karaciğer yetmezliğinden. organ nakli için bir yıl beklemişler, ama sıra gelmemiş. karısı hastalıktan öyle zayıflamış ki, alyansı düşmesin diye parmaklarını hep bitişik tutuyormuş.
18 notes
·
View notes
“Beni engelleyen şeyin ne olduğunu hiç bir zaman bilemeyeceğim. Galiba kendime yaşamak için bir nedenim yok derken, aslında ölmek için bir nedenimin olmadığını görüyordum.
Ben kimdim ki ölecek?”
37 notes
·
View notes
"Senin hırçın dalgaların vardı, akıp giden, ben özgür yalnızlığımın durağı oldum hep…"
Aşkların en güzeli başlamadan bitenidir, çünkü her aşk bitmeye mahkumdur. Başlamadan biten bir aşkta da hayal kırıklığı, terk etme ya da yıkılış olmaz. Kısacası hayat bir kaybetme hikâyesidir Osman. Sonunda öleceğimize göre yaşamak yenilmektir.
Ayfer Tunç
20 notes
·
View notes
"İnsan ya kendi kendine konuşur, ya kendi kendine yazar. Kendi kendine konuşmayı makbul saymazlar. Oysa ne fark var ki arada?"
8 notes
·
View notes
"Kar tren yolu boyunca sıralanmış, korkuluksuz balkonlarında asılı çamaşırların kurumak bilmediği, kırık dökük bacalarından ince bir duman tüten, sıvasız boyasız, ağlamaklı evlerin üzerine bir çuval un dökülür gibi sessiz ve ince yağıyor (...) bütün bu yoksulluğu gizleyerek kendine katıyordu. Gece gibi gizleyen, bir kılan, temiz ve parlak bir örtüydü..."
..................
"Bu bakımsız evler ona kendi evini hatırlattı. Evine gidiyordu, bakımlı, huzurlu, temiz, aydınlık baba evine. Gidince eşofmanlarını giyecek, ayaklarını radyatöre uzatıp oturacak, annesinin demlediği çayı içecek..."
..................
"Bütün bu sohbetler, meyve soyup yemeler, çay içmeler, vakitlice yatmalar, lavanta kokan çarşaflar iyiydi, hoştu. Ama mutluluğu andırmıyordu. Bunların adına dense dense huzur denirdi. Kişiliksiz, sıradan bir huzur. Huzur böyle sıradanlaşınca bir değeri kalmıyordu."
- Ayfer Tunç - Kapak Kızı
14 notes
·
View notes
Herkes bir şey yapıyor. Kötülük için, iyilik için, acısını unutmak için, kaçmak için. Ben kıpırdayamıyorum.
21 notes
·
View notes
Düşündüm, BİR HAYAT NEDİR?
Başlar ve biter, BİR HAYAT NEDİR?
Acı ve tatlıdır, unutulur hepsi, BİR HAYAT NEDİR?
Emin olmasam da 'hayat bir iz bırakmaktır’ diyebilirim.
13 notes
·
View notes
ayfer tunç- suzan defter
56 notes
·
View notes
birini bir zamanlar sevmiş olmak insanın içinde iz bırakıyordu. insan o kişiyi artık sevmese bile iz kalan yer acıyordu.
14 notes
·
View notes
Şimdi insanın acıyı taşıma kapasitesinin sonsuz olduğunu düşünüyor.
insan ezilinceye,ezilip incecik bir tabaka kağıt haline gelinceye,
hatta yok oluncaya kadar acıyı taşıyabiliyor.
36 notes
·
View notes
- benim suçum yok derya, varsa da bağışla artık. suzan beni kaldırabileceğimden çok daha fazla sevdi. ezildim.
17 notes
·
View notes
“Hayata hep kendimi birilerine aşık olduğuma inandırmaya çalışarak tahammül etmiştim.
Ama hep birilerine aşık olmaya çalışarak sefil olmuştum.”
22 notes
·
View notes
"Duygular andır, geçer. Duyguları yaşarken sanıyoruz ki budur işte her şey. Hayat, ölüm, varlık, anlam hepsi bu andır, bu anın içindedir. Ama geçiyor. Duygu dediğimiz şey benliğimizin bir yerlerinde belirip kaybolan bir şeyler işte. Geliyor, geçiyor, ama çok ağrı yapıyor."
-Yeşil Peri Gecesi, Ayfer Tunç
43 notes
·
View notes
"Kendini düşündü, benim neyim vardı hayatta? Hiçbir şeyi yoktu. Kalbini yokladı, kimi sevdim? Boş buldu içini. Boş, çorak, ıssız. Harabe bile yoktu içinde. Sevmekten korkmuştu. Bu da bir tür tembellik işte. Hep ayrılacak olursa fazla acı çekmeyeceği kişilerle soluk, tatsız aşklar yaşamıştı. Neden? İnsan aşktan neden korkar?"
Ayfer Tunç-Kapak Kızı
25 notes
·
View notes