Tumgik
#demokrat dedem
Text
11 notes · View notes
angelvibesss · 1 year
Text
Son 19 saat 29 dakika🫶🏻
8 notes · View notes
ssimay · 1 year
Text
i voted :)
1 note · View note
justgrayjohn · 1 year
Text
İyi geceler sevgili sanal arkadaşlarım oylar demokrat dedeme öpüldünüz 😙
10 notes · View notes
dilsel · 1 year
Text
telefonumda muharrem incenin numarası var 14 mayısta bu seferde demokrat dedem için ‘’adam kazandı’’ diye mesaj atar mısın deme fikri çık aklımdan... 
13 notes · View notes
vishnyasoju · 1 year
Note
Eylül seçimle ilgili tek bir şey daha tamam bir oy demokrat dedeme peki diğer oy kime? benim vekiller hakkında hiçbir fikrim yok ki amk
Valla benim de yok ve umurumda da değil artık. Stratejik oy vermek istersen instada bu konuda paylaşım yapan bir sayfa vardı stratejikoy gibi bir şeydi adı
Onun dışında isteyen istediğine versin
4 notes · View notes
yu-talkin-to-me · 1 year
Text
demokrat dedeme oy vermek için 800 km yol çekiyorum 😎😎
1 note · View note
harepare · 1 year
Text
aylar oncesine kadar kk aday olmasin diyen kisiler demokrat dedem diye zirliyor simdi ne garip adamlarsiniz siz kalibiniza tukuriyim
0 notes
busrayim · 1 year
Note
Oy bolmekten başka hiç bi ise yaramicak o ama olsun veririm söz
demokrat dedeme ver o zaman abla
1 note · View note
mymemetransferpage · 2 years
Photo
Tumblr media
Demokrat dedem strateji yapıyor beyler 😠 via /r/TurkeyJerky https://ift.tt/vGdeCFT
0 notes
hetesiya · 4 years
Text
Teşkilat-ı Mahsusa devleti!
Tumblr media
Hrant Dink katledildiğinde aşağıda okuyacağınız yazıyı yazmıştım:
Hrant Dink’in ölüm haberini aldığımızda ilk aklıma gelen şu oldu; “Teşkilat-ı Mahsusa eylemlerine devam ediyor.” Ben Ermenileri ilk kez yengemle tanıdım. Küçüktüm daha… Çok sevdiğim ve babamın ikizi olan amcam bir kadını sevmişti… Kadının adı Jozefin’di… Ermeni’ydi…
Bir hukukçu ve “demokrat bir insan” olarak bilinen dedemin bu evliliğe onay vermek için bir “şartı” vardı. Jozefin Müslüman olacak ve adı da Hülya olacaktı.
Çocuk aklım ile çözmeye çalışıyor ve daha o zaman bile bunun ne büyük haksızlık olduğunu düşünüyordum. Yengeme, ailemizde dedem dışında hiç kimse Hülya demedi. O bizim hep sevgili Jozefin’imizdi. Ve hâlâ öyle olmaya devam ediyor.
16 yaşıma gelmiştim. “Sol” düşünceyle tanışmıştım. Bir gün Jozefin yengem ile Sedef adasının plajında idik. Yenge dedim, “Ermenilere çok zulüm yapıldı, değil mi?”. Yengem, endişe ile sağına soluna baktı ve “gel denize girelim” dedi. Kimsenin olmadığı bir yere kadar yüzdük ve denizin ortasında bana nasıl da acılı bir geçmişleri olduğunu anlattı.
Hrant’la birçok toplantıda, televizyon programında bir araya geldik. Onun toplantılarda yaptığı ince, duyarlı, kimseyi kırmamaya ve rahatsız etmemeye özen gösteren tavrına şaşırıp “bu kadar da olur mu?” dediğim çok olmuştur.
1.5 yıl önce, sevgili arkadaşımız Ayşenur Zarakolu adına İnsan Hakları Derneği olarak koyduğumuz “düşünce özgürlüğü” ödülünü Hrant’a vermiştik. Ödül töreninde yaptığı konuşmada Ayşe’nin Ermeniler için bir “Azize” olduğunu söylemişti. Gerçekten de Ayşe, Türkiye’de büyük bir tabu olan Ermeni Soykırımı konusunda ilk kitapları yayımlayan bir yayıncıydı.
Ben de şahsen bu konuda düşüncelerin çok açık olarak ifade edilmesinden yanayım.
Türkiye Cumhuriyeti devleti insanlara önce “yalan bir tarih” öğretiyor, doğruyu bulmaya çalışanları da ya çeşitli yöntemlerle susturuyor ya da kendi kendine “oto-kontrol” uygulayan bireyler haline getiriyor.
Artık oto-kontrolden vazgeçmenin, gerçekleri söylemenin zamanıdır. Ve gerçekleri söyleyenler çoğalmadıkça bu “zulüm” düzeni devam edecektir.
Çok açık bir gerçek! 1915’te yaşananlar soykırımdır.
Soykırımı uygulama kararı veren İttihat Terakki zihniyeti ve onun tetikçi örgütü Teşkilat-ı Mahsusa’nın kalıntıları bir ulus-devlet kurmuşlardır. Ve ne yazık ki, bu devlet anlayışı ve uygulaması her zaman varlığını korumuştur ve korumaya devam etmektedir.
Bugün Hrant’a tetik çeken “iyi çocuk”un kimliğine baktığımızda, Teşkilat-ı Mahsusa’dan bu yana kullanılan tüm tetikçilere ne denli benzediği ortadadır.
Artık her şeyi açık konuşmanın zamanıdır. Ortada “karanlık bir örgüt” falan yoktur.
Dünden bu yana muhalif gazetelerde emekli tuğgeneral Veli Küçük’ün Danıştay saldırısını gerçekleştiren Alpaslan Aslan ile çekilmiş fotoğrafları yayınlanıyor. Örgüt kendisini saklamıyor ki… Onlar son derece güçlüler… Çünkü bu devletin en güçlü, en tartışılmaz, en silahlı yapısının tam içinden besleniyorlar.
Bizim bir tek şansımız var. Başbakanı bile özgür olmayan bu topraklarda, dün Hrant’ın cenazesinde bir araya gelen insan selini gerçek bir sivil harekete dönüştürmek… Militarizme ve onun kanlı yüzüne karşı hep birlikte ve yüksek sesle haykırmak!
Umutlu olmak istiyorum!
Çünkü bu bizim tüm ölülerimize karşı borcumuzdur.
Bu yazının yazıldığı günden bu yana, önemli gelişmeler oldu. O günlerde henüz AKP ile Teşkilat-ı Mahsusa devleti arasında, böylesine “büyük” bir uzlaşma kurulmamıştı. Ve ben bu yüzden, “Başbakan’ı bile özgür olmayan bu topraklarda” gibi bir cümle kullanmıştım. Ancak o zaman Başbakan, şimdi Cumhurbaşkanı olan Erdoğan, bir dönem kendisini de kısıtlamaya çalışan, “o yapı” ile büyük uzlaşmaya gitti. Ve belki de istediği özgürlüğe kavuştu. Ancak bu “derin uzlaşma” bizim hanemize bir kez daha acı, baskı, şiddet olarak yazıldı.
Eren Keskin
http://yeniyasamgazetesi1.com/teskilat-i-mahsusa-devleti/
0 notes
bayrampasatv · 5 years
Text
Ekrem İmamoğlu İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı seçildi
Tumblr media
Yenilenen İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimlerinde oy sayım işleminin sonuna gelindi. Sandıkların yüzde 99.37'sinden alınan sonuçlara göre CHP'nin adayı Ekrem İmamoğlu yüzde 54.03 oranında oy toplayarak seçimi kazandı.AK Parti Binali Yıldırım ise yüzde 45.09 oranında oy aldı. İlk sonuçları değerlendiren Yıldırım, rakibinin yarışı önde götürdüğünü söyledi ve başarılar diledi.Kent genelinde kurulan 31 bin 186 sandıkta oyunu kullanan seçmen 21 aday arasından tercihini yaptı. Kayıtlı 10 milyon 570 bin 222 seçmenden yüzde 84,42'si sandığa gitti.Tekrarlanan seçimlerde, 31 Mart'takinden farklı olarak seçmene tek oy pusulası sunuldu.AK Parti, CHP, Saadet Partisi ve Vatan Partisi olmak üzere 4 parti ve 17 bağımsız adayın yarıştığı seçimlerin oy pusulası için bir önceki seçimlerdeki sıralama kullanıldı, yarıştan çekilen adaylar çıkarıldı.
Ekrem İmamoğlu'ndan seçim sonuçlarıyla ilgili ilk açıklama
CHP İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Ekrem İmamoğlu, 23 Haziran İstanbul seçim sonuçlarına ilişkin açıklamalarda bulundu. İmamoğlu'nun açıklamalarından satırbaşları şöyle:"BUGÜNKÜ SEÇİMİN NETİCELERİ HAYIRLI OLSUN"Öncelikle bugünkü 23 Haziran’da yaptığımız İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimi ve tabi ki anlamlı bu seçimin en önemli ifadelerinden birisi de Türkiye’nin demokrasi sürecine olacak olan katkısıydı. Her iki vasfıyla ülkemize ve dünya kendi İstanbul’umuza bugünkü seçimin neticeleri hayırlı olsun."MİNNET DUYGULARIMI BELİRTMEK İSTİYORUM"Sizinle uzunca bir metin paylaşacağım. Duygularımı hem basın mensuplarına aktarırken, hem İstanbullu hemşehrilerime, Türkiye’ye ve hatta dünyaya Türkiye adına birkaç cümle etme adına kendimi sorumlu hissediyorum. Ama önce bugün on binlerce hatta yüz binlerce diye ifade edebileceğim sandık başında görev yapan bütün yol arkadaşlarıma günün kahramanlarına, sandıklarda okullarda ilçe seçim kurullarında il seçim kurullarında hizmet eden bütün arkadaşlarıma minnet duygularımı belirtmek istiyorum."TARİHİ SORUMLULUK HALEN DEVAM ETMEKTEDİR"Onlar bugünün demokrasi kahramanıydı. Yaptıkları bugüne kadar hizmetleri her zaman güzel bir anı olarak hatırlayacaklar.Ancak şunu da belirtmek isterim ki bugün hali hazırda elimizdeki seçim verileri süreci netleşmeye dönük oluştursa da biliyoruz ki net sonuçlar tutanaklarla olur. Dolayısıyla sandık görevlisi arkadaşlarıma, yol arkadaşlarıma, kat görevlisi arkadaşlarıma, bilişim sorumlularına, sandık kurul üyelerine, ilçe seçim kurulundaki üye arkadaşlarıma, sonuç netleşinceye kadar görevlerinin başında kalmalarını önemle rica ediyorum. Bu süreçler ciddi süreçlerdir ve asla sandıklarınızın, tutanaklarınızın, ilçe seçimdeki birleştirme tutanaklarının netleşmesine varıncaya kadar asla sandıkları terk etmemenizi hepinizden rica ediyorum. Dolayısıyla bu tarihi sorumluluk halen devam etmektedir. "SAATLERİ DURDURARAK ZAMANIN AKIŞINI ASLA VE ASLA ÖNLEYEMEZSİNİZ" Çok kıymetli İstanbullular, çok değerli vatandaşlarımız biz Türkiye’de demokrasi saatinin her zaman tıkır tıkır çalışmasından yana olanlarız. Maalesef demokrasinin saati 31 Mart akşamı çalışmadı. Yaşanan her şeyi tüm milletimiz biliyor. Detaylarına girecek değilim. Ama saatleri durdurarak zamanın akışını asla ve asla önleyemezsiniz. Gerçekleri de örterek asla ve asla gizleyemezsiniz. Bugün sandıklardan oy pusulalarının yanı sıra bir de hesap pusulasının çıktığını tüm vatandaşlarıma duyurmak isterim. "İSRAF, ŞATAFAT KİBİR VE ÖTEKİLEŞTİRME BİTECEK" Vatandaş 31 Mart’tan bugüne bu ülkeye yaşatılanların hesabını, tanımladığım gibi bir avuç insana kesmiştir. Bu İstanbul’da yeni bir sayfa açıldı anlamına gelmiyor. İstanbul’da herkesin yeni ve ortak bir sayfa açması anlamına geliyor. Yeni bir başlangıç anlamına geliyor. İstanbul’da israf, şatafat kibir ve ötekileştirme bitecek. Bugün 16 milyon İstanbullu demokrasiye olan inancımızı tazelemiştir. Bunu yalnız bana oy verenler değil, seçimleri büyük bir olgunlukla gerçekleştiren tüm vatandaşlarımız sağlamıştır. Halkımıza minnet duygularımı iletiyorum. Yüz yılı aşan demokrasi geleneğimize milletçe sahip çıktınız. Teşekkürlü İstanbullu hemşerilerim. Tabi ki teşekkürlerim var. başta sevgili eşime, oğullarıma, kızıma, sevgili anne ve babama, kız kardeşime ve bütün aileme. CHP ve İYİ Parti’nin genel başkanlarına. Milletvekillerimize, Anadolu’nun dört bir yanından gelip kampanyalarımıza destek olan belediye başkanlarımıza, il ve ilçe başkanlarımıza, ilçe belediye başkanlarımıza, kadın ve gençlik kollarımıza, CHP – İYİ Parti örgütlerine, sahada çalışan üyelerine özellikle sayıları 150 bini aşan demokrasi ve adalet davasına inanan yürekli İstanbul Gönüllüleri’ne. HDP seçmenlerine, MHP seçmenlerine, AK Partili seçmenlere, Saadet Partisi seçmenlerine, DSP, Demokrat Parti, BTP bütün siyasi parti seçmenlerine, aynı mahallede komşularımıza aynı zamanda; bu güzel şehirde yaşayan vatandaşlarımıza; ister Türk, ister Kürt, Rum, Musevi, Süryanilere kısacası bu ülkenin asil vatandaşlarına; en yakın yol arkadaşım olan İstanbul’un çocuklarına, gençlere, hanımefendilerimize, annelerimize, kadınlara, beyefendilerine; başarılı kampanyayı planlayan ve yöneten kampanya direktörümüze, kreatif ekiplerine, çalışma arkadaşlarına, ilk günden beri yanımda olan sevgili basın danışmanına, sosyal medya ekibimize, her zaman yanımda olan polis ve koruma arkadaşlarıma, sahada çalışan meydanlarda çadırlarda görev yapan partililerimize, vatandaşlarımıza, bu kampanyada bize destek olan STK’lara, Türkiye’nin dört bir yanında benimle demokrasi mücadelemize şarkı besteleyen, arayan, soran, fikir veren milyonlarca vatandaşımıza; kimisi abi diyen, kimisi evladım diyen o güzel insanlara, yurdumun güzel insanlarına ve tabi ki tüm 16 milyon İstanbulluya yürekten teşekkür ediyorum. Seçimi bir parti, bir grup, bir kesim değil bütün Türkiye kazanmıştır. Bunu herkes belki tam olarak hissedemiyor. Ama göreceksiniz kısa sürede herkes böyle hissedecek. Bunu başarabilmek için de hiç kimseyi dışlamadan çalışacağım. Bugün benim için sandıktan sefer görev emri çıkmıştır. Bu benim hayatımdaki en değerli, en gururlu, en onurlu görevdir. "HER İNSANIMIZDAN YARARLANACAĞIM" Bu seçim yani oluşturduğumuz İstanbul İttifakı, Türkiye için var olan pek çok ön yargıyı da yok etmiştir. Çünkü biz hayat tarzı, görünüşü, konuşması, siyasi düşüncesi birbirinden çok farklı insanlar olarak sevgi ve saygı ortaklığında buluştuk. Bugünden sonra her kim giyimine bakarak, hayat tarzına bakarak bir başkası hakkında ön yargı oluşturuyorsa İstanbul İttifakı aklına gelsin. Önyargı dönemi artık bitmiştir. Ben bu kenti tek başıma yönetecek değilim. Böyle bir deha dünyada da yok zaten. Her insanımızdan yararlanacağım. Siyasi görüşü ne olursa olsun millete hizmet aşkı olan herkes benimle çalışacaktır, çalışabilir. Parti ilçelerinden alınan referans kağıtlarıyla işe girme dönemleri bitmiştir. Partiler kutsal yapılar değildir, tabu değildir. dünyaya farklı bir pencereden baksa da temel amacı milletin kalkınmasıdır. Partiler bir amaç değildir. hizmette araçtır. Bunu her vatandaşımın bilmesini ve duymasını istiyorum. "TÜM ADAYLARA TEŞEKKÜR EDİYORUM" Partiler gibi liderleri de kutsal değildir. bir parti başkanı, bir belediye başkanı, bir cumhurbaşkanı fark etmez. Onları kutsallaştırmak asla doğru değildir. en büyük millettir. Çünkü egemenlik kayıtsız şartsız sadece milletindir. Milyonlarca oy almak, iltifatlar duymak liderlerin ayaklarını yerden asla kesmemeli. Başta kendim gösterilen bu sevgi karşısında ancak boynumu bükerim. Rahmetli dedem makamın büyüdükçe boynun bükülsün derdi. Çok çalışacağım. Gençliğimiz var, çalışkanlığımız var. 24 Haziran seçiminde hem ittifak, hem parti adayı, hem de bağımsız aday olarak çalışan tüm rakiplerime ve demokrasiye katkıları için İstanbul’da bulunan tüm adaylara teşekkür ediyorum. Bana aileme, partime yönelik yapılan sistematik saldırıları elbette ki unutmak istiyorum. Bu dil bitsin. Artık asıl yeni sayfayı, olması gereken ilişkileri, üslup düzeyinde yeni bir dönemi başlatmak istiyoruz. Bu tür davranışlarda bulunanların bence zaman içerisinde hak ettiği cevabı milletimizden alacağını düşünüyorum. "TALEBİMİ BURADAN SİZLERE İLETİYORUM" Özellikle devletin başı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a da seslenmek istiyorum. Depreme hazırlık gibi, daha hızlı metro yapmak gibi, mülteci konuları gibi İstanbul’un acil sorunlarında merkezi ve yerel yönetimin uyumlu çalışmasını sağlamanın önemi ortadadır. Konuştuğumuz şey 16 milyon vatandaşlarımızın ihtiyacıdır. Ben seçim öncesinde vatandaşlara anlattığım yol haritasına uygun olarak sizinle uyum içerisinde çalışmaya hazırım ve buna talibim. Bunu tüm İstanbullular önünde duyuruyorum. Hiçbir siyasi mesele vatandaşımın mutluluğundan, işsizliğin önlenmesinden önemli değildir. Yasal sürecin tamamlanmasının ve mazbatamızı alıp göreve başlamamızın ardından yol haritamızı size sunmak, görüşlerimizi aktarmak aynı zamanda görüşlerinizi almak, sizi en kısa zamanda ziyaret etme talebimi buradan sizlere iletiyorum. Bu ülkenin buna ihtiyacı olduğunun da altını çiziyorum. "İSTANBUL’A YENİ BİR BAŞLANGIÇ HAYIRLI VE UĞURLU OLSUN Engellemeyle ilgili bir takım siyasi çalışmaların yapıldığını görürsek her şeyi vatandaşımızla paylaşacağız. Türkiye Cumhuriyeti’nin her kurumu önemlidir. İBB de Türkiye’nin en büyük kurumlarından biridir. ‘Tanıdıkça beni seveceksiniz’ demiştim. 31 Mart’tan sonra da “her şey çok güzel olacak” demiştim. Göreceksiniz her şey bu güzel İstanbul’da çok güzel olacak. Kıymetli hemşerilerim, değerli İstanbullular tabi ki bu güzel akşamda mutlu olacağız. Tabi ki bu güzel akşamda umutlu olacağız, sevineceğiz. Ama sevinmek bir başka kişinin kalbini kırmak manasına asla gelmez. bu bir zafer değildir, yeni bir başlangıçtır. Yarın birbirimizin yüzüne bakacağımızı ve yarından itibaren ben bir belediye başkanı olarak 16 milyon insana eşit davranacağımı söylemek istiyorum. Beylikdüzü’ne doğru yola çıkacağım. İstanbul’a yeni bir başlangıç hayırlı ve uğurlu olsun. Herkese duyuruyorum ki sevgi ve saygıyla selamlıyorum ki her şey çok güzel olacak. Hepinize yürekten teşekkür ediyorum. Kaynak : Hürriyet Read the full article
0 notes
justgrayjohn · 1 year
Text
Kadim sanal dostlarım hoççakalın ben askere gidiyorum 1 ay sonra görüşmek üzere oylarınızı demokrat dedeme atmayı unutmayın döndüğümde şeriat görmek istemiyorum öpüldünüz dnemdmwmsmw
10 notes · View notes
mymemetransferpage · 2 years
Photo
Tumblr media
demokrat dedem bee via /r/TurkeyJerky https://ift.tt/3oJGeKG
0 notes
mymemetransferpage · 3 years
Photo
Tumblr media
Demokrat dedem❤️ via /r/TurkeyJerky https://ift.tt/3iTtU7z
0 notes