Tumgik
#evde ingilizce
bilisselakademi · 1 year
Link
Evde İngilizce öğrenmek için tavsiyer
0 notes
gatabs · 2 years
Text
Evde Çocuklara İngilizce Öğretmek🦸 | Çocuklar Nasıl Dil Öğrenir? | Total Immersion ve TPR Nedir? 📝 İngilizce Öğrenmenin Kolay Yolları
Evde Çocuklara İngilizce Öğretmek🦸 | Çocuklar Nasıl Dil Öğrenir? | Total Immersion ve TPR Nedir? 📝 İngilizce Öğrenmenin Kolay Yolları
4-15 yaş arası tüm çocuklar için online İngilizce öğrenme uygulaması Cambly Kids’i deneyin. 23 Nisan’a özel %50 indirim kodu: Cilemkids50 Link: Çocuklara ikinci dil öğretimi ile ilgili detaylı blog yazım: Çocuklara evde İngilizce öğretmek mümkün! Öncelikle nasıl dil öğrendiklerini, beyinlerinin nasıl işlediğini iyice bilmemiz gerekiyor. Tüm bunları çalışmalar ve araştırmalarla videoda size…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
abdullahkiblog · 1 year
Text
Evde kısa sürede 0’dan İngilizce Öğrenmek!
Yeni Yazı yayınlandı https://butekno.net/evde-kisa-surede-0dan-ingilizce-ogrenmek/
Evde kısa sürede 0’dan İngilizce Öğrenmek!
Evde kısa sürede ‘dan İngilizce Öğrenmek ister misin?
Merhabalar bugün sizlere herkesin mutlaka okuması gereken bir yazı ile beraberim peki bu yazı ne Kısa sürede 0’dan İngilizce Öğrenmek! evet yanlış duymadınız İngilizce öğrenmek günümüzün olmazsa olmazlarından o zaman size nasıl İngilizce öğreneceksiniz ondan bahsedeceğim.
Bu yazıyı okuduktan sonra sende evde İngilizce öğrenebileceksin.
Evde İngilizce Öğrenmeye Başlamak
Bu yazımızda her kesimden insanlara hitap ediyor olacak ama biraz daha genç kesime hitap edecek bir anlatım olacak. Bu yazı sayesinde tüm kesim hızlı ve kolay bir şekilde İngilizce öğrenebilecek.
Başlangıç olarak İlk önce gramer(dil bilgisi) , sonra reading(okuma) , sonra listening(dinleme) , sonra writing(yazma) en sonda ise speaking(konuşma) . 
Neden böyle bir sıralama yaptık burası çok önemli ilk olarak gramer yani Türkçe de dil bilgisi gibi düşünebilirsiniz. Bir dilde dil bilgisi olmadan o dili öğrenemezsiniz.
Evde İngilizce Gramer Nasıl Çalışılır?
İlk gramer dedik dedik ama bu grameri nasıl çalışacağız şimdi ilk olarak gramer den bahsedelim gramer çalışmak istiyorsanız yapmanız gereken konu anlatımı çalışmak bunun için ister gramer kitabı alın isterseniz Youtube üzerinden video izleyerek gramerinizi geliştirebilirsiniz.
Evde İngilizce Kelime Nasıl Öğrenilir?
Grameri öğrendik ama şimdi ne yapacağız şimdi cümle kurmamız ya da cümleden bir şeyler anlamamız için kelime öğrenmemiz gerekir. Kelime öğrenmek için farklı farklı yollar var biz bugün sizlere farklı yollardan da nasıl kelime çalışabileceğinizi öğreteceğiz.
Uygulamalar İle Kelime Öğrenmek
Duolingo ile İngilizce öğrenme
Bazı mobil uygulamaları sayesinde İngilizce’deki kelimeleri öğrenebilirsiniz. Bu uygulamalardan yardım alarak sizde kelime öğrenebilirsiniz. Bu mobil uygulamaların en başında Duolingo geliyor. Bu Duolingo sayesinde günlük 10 dk çalışmanız ile 1 aydan kısa sürede siz de yeni çok kullanılan kelimeleri öğrenebilirsiniz.
Oyun oynayarak Kelime Öğrenmek
Eğer ki arkadaşlarınız var ise arkadaş ortamında oynanabilecek tabu ya da adam asmaca gibi oyunların İngilizce versiyonları var ister bunları kendiniz hazırlayarak ya da isterseniz satın alarak oynayabilirsiniz bu sayede hem eğlenmiş hem de eğlenerek İngilizce kelimeleri öğrenmiş olursunuz.
Evde Reading Nasıl Geliştirilir?
Reading Türkçesi okuma demektir. Adı üstünde okuyarak okumanızı geliştirebilirsiniz ama sadece bir şeyler okuyarak değil okurken hem okuduğunuzu anlamanız hem de cümleleri güzel bir şekilde telaffuz etmeniz gerekir. Bu konu üzerinde fazla durmayacağım diğer başlığımıza geçelim.
Evde Listening Nasıl Geliştirilir?
Adında anlaşıldığı üzere dinlemenizin geliştirmek için yapmanız gereken şeyler sadece dinlemek evet sadece dinlemek tabii her şeyde olduğu gibi dinlediğiniz şeylerin kalitesi önemli bir unsur. Benim kişisel düşüncem İngilizce olarak sunulan haber kaynaklarını dinlemeniz hem bu sayede sadece İngilizce öğrenmekle kalmayacaksınız biraz da dünya hakkında bilgi sahibi olacaksınız.
Evde Writing ve Speaking Nasıl Geliştirilir?
Ortaokulda ve lisede öğretmeniniz size hiçbir diyalog yazdırıp sıra arkadaşınız ile bu diyaloğu tahtada okuttu mu bilmem ama benim öğretmenlerim bunu sürekli yapardı bu sayede hem yazmam hem de konuşmam gelişti. Siz de bir konu hakkında önce yazarak sonra onu bir arkadaşınız karşısında okuyarak hem yazmanız hem de okumanız gelişmiş olur.
Sizde bir diğer tavsiyem mobil uygulama kullanmanız bu konuda size önereceğim uygulama Cambly
Cambly Sayesinde Speaking Geliştirme
Cambly ana dili İngilizce olan insanlar ile sizi buluşturuyor. Bu uygulama sayesinde canlı olarak yabancı insanlarda konuşuyorsunuz yabancı insanlarla konuşmak size çok büyük katkı sağlayacaktır. Siz de hemen Cambly sayesinde yabancı insanlarla konuşabilirsiniz. Uygulamayı bu linkten kayıt olursanız size ekstra 10 dk konuşma hakkı veriyor uygulamanın tek kötü tarafı paralı olması ama dediğim gibi size verdiğim link sayesinde ilk 10 dk ücretsiz eğer beğenirseniz satın alabilirsiniz.
İngilizce Öğrenmek! İçin Yapılmasını Önerdiklerim
Yabancı dizi ve film izlemek kesinlikle işe yarayan bir şey ilk olarak Türkçe alt yazılı olarak izlemeye başlayın sonrasında alt yazıyı İngilizce yapıp izlemeye çalışın ve en sonunda tamamen İngilizce olarak izleyin. Bu sayede eğlenceli bir biçimde İngilizce öğrenmiş olursunuz.
İngilizce Öğrenmek için Haberler izle evet daha öncede bahsetmiştim. İngilizce haber kaynaklarını takibe alıp İngilizce olarak oku ya da dinle çok faydasını göreceksiniz.
Podcast dinlemek henüz Türkiye’de çok fazla yaygın olmasa da dünya genelinde yaygın olarak kullanılır yabancı podcast dinlemek İngilizce’nize katkı sağlayacaktır. Podcast nedir diye soracak olursanız buradan öğrenebilirsiniz.
Boş zamanlarınızda çeviri yapın. Evet doğu duydunuz çeviri tabii ki başlangıç aşamasında çok büyük çeviriler yapmanıza gerek yok ama herhangi bir yerde okuduğunuz bir paragrafı İngilizce’ye çevirebilirsiniz.
Diğer yazılarımızdan biri olan Tosla İle Para Kazanma adlı yazımızı okuyabilirsiniz.
Evde İngilizce Gramer Nasıl Çalışılır?
Bir gramer kitabı alıp oradan çalışabilirsiniz. ya da artık günümüzde birçok Youtube kanalı var gramer ile ilgili videolarını izleyebilirsiniz.
Evde Writing ve Speaking Nasıl Geliştirilir?
Eskiden okulda yaptığımız gibi bir diyalog yazıp yazdığınız diyalogları okumanız .Eğer varsa arkadaşınız ile karşılıklı bir şekilde konuşmanız.
Evde İngilizce Kelime Nasıl Öğrenilir?
Bazı programlar ile mesela Duolingo ile günlük kelime çalışabilirsiniz. Veya Bir İngilizce Sözlük alıp oradan kelimelere çalışabilirsiniz. Ama size önerim oxford sözlük kullanmanızdır.
Evde Reading Nasıl Geliştirilir?
Adı üstünde okuyarak gördüğünüz İngilizce metinleri yüksek sesle ve telaffuzunu dikkatli bir şekilde okumanız gerekiyor.
Evde Listening Nasıl Geliştirilir?
Bence en iyi yöntem yabancı film, haber, şarkı dinleyerek dinlemenizi evde geliştirebilirsiniz.
0 notes
tipitip213 · 2 months
Text
Sami hep annesini anlatırdı.
Merhaba Sizlere benim hayatımın dönüm noktası olan yaşadığım bir olayı yazıyorum..baska kimselerin basina gelirmi bilmem ama bana geldi ve dünyam degişti...
1999 yılı ydı, o güne kadar hiç cinsel deneyimim olmamıştı çok samimi bir arkadaşım olan Sami ile ara sıra odalarımıza kapanır birbirimize sanki biriyle ilişki yapmışız gibi hikaye anlatır,anlatırkende masturmasyon yaparak boşalırdık,bu okadar çok hoşumuza giderdiki her gün birbirimize ders çalışacaz diye gider masturmasyon seansları yapardık. nedense Sami hep annesini anlatır. bense özel ders aldığım ingilizce hocamı Birgün okulda dersimiz boştu tüm arkadaşlar okulun bahcesine cıkmışlardı bizde sınıfta 2 ders sonraki tarih imtihanı için kitaba göz gezdiriyoduk.
Birden Sami bana telaşla seslenerek " Korhan karşı apt.Balkonuna bak dedi. birde baktımki (apartman ile sınıf penceresi arası 5-10 mt.arası vardır)balkonda bir kadın camasır asıyor eğilincede donuna kadar gözüküyodu acaip etkilenmiş ve azmıştık. tarih dersinden önce beden egitimi vardı eşofmanları giyip cıktık bahceye tabi bu arada benimki inmemiş kazık gibi duruyodu. Hocamız geldi tek sıra dizildik tam kolları açacaktıkki bana seslenerek Korhan derhal dersi terket ve okul girişinde beni bekle dedi,,gittim az sonra geldi ve oğlum bu ne vaziyet sen sapıkmısın kız arkadaslarından utanmıyomusun dedi ve beni dersten cıkardı. Çok üzülmüştüm ve kendimi çok aşağılanmış hissediyodum okuldan sonra eve geldim doğru odama gidip kapıyı kilitledim ,, annem defalarca geldi kapıyı açmadım içerde utancımı yaşıyodum.
annem kapının önüne çokmüş bana kapıyı açmam için yalvarıyodu daha fazla dayanamadım kapıyı açtım annem hemen bana ne olduğunu ve beni bukadar yıkan şey ne olursa olsun anlatmamı istedi babam öleli beri hem anne hemde baba olmuştu bana ,bende utanırım söyliyemem dedim.. israrla söliceksin anne oğul arasında ayıp olmaz dedi sen benim içimden cıktın dedi. ve o an ağzımdan nasıl cıktığını anlamadığım hiç aklıma gelmiyen bir şekilde " o zaman neden evde yanlız ikimizken, iç çamaşırı giyip soyunurken giyinirken banyo yaparken kapıyı kapatıyoruz" dedim benim kadar annemde bu sözlere şaşmıştı. Birden kalkıp üzerindeki askılı diz üstü elbiseyi çıkarıp attı al işte dedi bak utanmıyorum vede senden birşey saklamıyorum ,saklamam için de hiçbir sebep yok dedi incecik bir siyah kilot ve göğüslerini kapayamayan siyah bir sütyenle kalmıştı.
O ana kadar hiç dikkat etmemiş aklıma bile gelmemişti ama annem gercekten inanılmaz güsel bir vücuda sahipti, uzun boylu benbeyaz lekesiz süt gibi bir vücut iri göğüsler,incecik bir bel uzun çok düzgün süt gibi biçimli bacakları vardı..benim onu incelemem belli rahatsız etmişti hadi sende cıkar eşit olalım dedi bende rüya aleminde gibi üzerimdeki t-şortu ve pantolonu cıkardım Kiloduma bakarak onuda dedi,,ben ama seninkiler duruyo anne dedim bir süre düşündü ve sütyenini sıyırdı inanamadım bu kadar güzel ve iri hemde dik memeler playboy ve diğer sex dergilerinde bile görmemiştim.bana kilodumu işaret etti hemen cıkardım,,ama şaşkınlıktanmı yoksa ilk defa canlı bir kadını cıplak gördüğümdenmi benimki hiç kımıldamadı. Tam bu anda annem iki elinin baş parmaklarını kilodunun kenar iplerine takarak sıyırdı ve kilodunu cıkardı. delirmek üzereydim pespembe pamuk gibi iki düzgün dudaklı kadınlığı karşımdaydı bayılacak gibi oldum ama yine benimki kımıldamadı....
annemde şaşmış olacakki Senin gercekten sorunun varmış,bumuydu seni bukadar üzen dedi. bende sadece evet anlamında kafamı salladım ne birşey düşünebiliyodum nede diyebiliyodum..Annem Bak oğlum babanı kaybettiğimden beri 7 yıl gecti ve ogünden beri oğlumda olsan hiçbir, erkeğin önünde soyunmadım beni mazur gör bende senin kadar utanıyorum ama sana yardım etmek mecburiyetindeyim ,hiç uyanmadımı erkekliğin dedi,ağzımdan hiç sözcüğü çıktı. bence bu ya hiç çıplak kadın görmediğin ve bu konuda sana yardımcı olan birileri olmadığından yada bir rahatsızlıktan dolayı olabilir dedi annem ve ekledi inşallah birinciden dolayıdır dedi neden anne dedim Cünki sana yanlız bu konuda yardımcı olabilirim dedi ne yapacağımı şaşırdım birde sölediğim yalanın altında eziliyodum sanki bak şimdi dedi yatağıma uzandı bacaklarını ayırdı kadınlığı bu sefer tamamen önümdeydi baktım ve sanki büyülenmiştim.
yine benimkide tık yoktu bana dokun dedi bende memelerini ellemeye başladım sert ve iri inanılmazdı başladım sıkıp oğuşturmaya bir elim göbeğine indi o an o elimi tutup kadınlığının üzerine kodu olamaz yarabbim pamuk gibi ama ateş gibide sıcaktı içimde yangın başlıyodu sanki.. aman tanrım bu bile kaldırmadı dedi.ve yatağın üzerine cıkmamı istedi,,cıktım doğruldu sağ elinın işaret ve baş parmağı ile sikimi tuttu ve dudaklarının arasına alıp öpmeye ve emmeye başladı ve içimdeki yangın büyümüş bu ateş sikimide hareketlendirmiş ti bir anda benimki kazık gibi olmuştu. Yaşasın başardık dedi annem çok sevinmişti ve gülerek mükafatınıda vereyim hemen dedi benimki ağzına sığmıyordu inanılmaz emiyor nerdeyse gırtlağına kadar sokuyodu,boşalacağımı anladı ve bana sakın kıpırdama yutarım bişi olmaz dedi ve emmeye devam etti artık dayanamıyodum inanılmaz emiyo emdikce bayılacak gibi oluyodum tam bayılacakmışgibi olduğum an sarsılarak boşaldım okadar fazla miktarda fışkırmışımki annemim dudaklarından dışarı fışkırdı menilerim ama annem garip bir şekilde her damlayı diliyle yalıyarak yutuyordu ve külçe gibi yatağa serildi Bu kadar büyük bir sikin olduğunu hiç ummazdım babanınkine cok büyük derdim, içime zor girerdi ama seninki ondan en az 3-4 cm.uzun,1-2 cm daha kalın dedi ben baygın bir şekilde kalkarken nereye dedi bende banyoya dedim.
Gitme durbakalım sana daha esas zevki tattırmadım dedi bende zaten gitmek istemediğimi ama ondan çekindiğimi söledim Bu aşamaya geldikten sonra çekinmen saçma olmuyomu dedi gülerek bende pekii anne ozaman mükemmel bir vücudun var seyretmek ve her santimetrekaresini öpmek,yalamak istiyorum dedim Seninim gel dedi başladım boynundan öpüp ,yalamaya göğüslerine indim bırakamıyordum bu kadar haz veren bir meme olacağına hiç imnanamıyorum delirmiştim. benimki kazık gibi olmuştu tam annemin apış arasına inmiştimki annem dön bana dedi döndüm ben onun o pespembe pamuk gibi sonderece biçimli dudaklı kadınlığını emiyor kılitoris ini dilliyor oda benim sikimi yalayıp,emiyordu bir zevk denizinde yüzüyorduk annem altımda yılan gibi çırpınıyor ve zevk çığlıkları atıyodu ki birden kasıldı ağzından garip bir inilti çıkardı ve tırnaklarını sırtıma gömdü acı ve zevkle bağırdım. ilk defa bir kadının organzımına şahit olmuştum,,,bana sırası geldiğini daha fazla dayanamayacağını söledi ve bende döndüm sanki sikim dahada büyümüştü bacaklarını karnına doğru çekti ve iki yana açtı,bende o pespembe hiç kılsız tertemiz kadınlığın dudakları arasına sikimin başını dayadım annemim hala kadınlığından hala zevk sıvıları sızıyodu bastırmaya başladım ama annemim amının içi çok dar benimkide çok büyüktü bir türlü girmiyodu annem bir daha ağzına aldı ıslattı ve tekrar dayadım sert bastır oğlum dedi anca öle girecek var gücümle bastırdım yavaş yavaş girmeye başladı annem de bağırmaya içi vıcık vıcıktı ama sikim yinede çok baskı altında zorla ilerliyodu,, ve annemde kalçalarını bana doğru itip yardımcı oluyodu, biraz tükürük akıttım ve birden sikim şlap diye dibine kadar gömüldü annemim attığı o cığlığı unutamıcam inanılmaz bir zevk alıyodum amı gidip geldikçe alışmış sikim daha az zorlanıyodu tempolu bir şekilde gidip geliyodum tempoyu annem ayarlıyodu ve birden vücudumuz kaskatı oldu ikimizde birden deli gibi sarsıla sarsıla boşaldık,, annem içinden çıkmama izin vermedi ve o gün 5 kere seviştik Banyoya gitmek için yataktan kalkarken annem dönerek bana Baban sağken çok istediğim ama yapamadığımız birşey vardı kabul edersen senle başka bir zaman onu yapmak isterim dedi bende nedir o anne dedim, Arkamdan oğlum kabaca götümden yapmanı istiyorum amıma girmede zorlanan bu kocaman sikin kim bilir götüme nasıl girer ve zevk verir dedi.
78 notes · View notes
maksurat · 28 days
Text
Tumblr media Tumblr media
Güne güzel bir kahvaltıyla başlayıp, biraz ders çalıştım. Günler sonra ilk kez evde olduğum için biraz da temizlik yaptım.
İngilizce dersi çıkışı annemlere geçtik, yemek hazırdı fakat kızkardeşimin hediye ettiği yemek kitabından bir tarif denedim; Laos yöresinden: yeşil papayalı salata. Papayam yeşil değildi ama olsun. Kurutulmuş karides de bulamadım. Sos da tr de bulabileceğim bir şey değildi.🥴😅Yani tarifi epey değiştirdim ama güzel oldu.
Tumblr media
Kardeşlerime "sizinle şöyle ..." Diye yazıp gönderdim. Başka başka hayaller kuruyoruz şimdilerde. Ankara'daki, bir yıllık Jp'ye gitsem siz de yaz tatilinde ziyarete gelirsiniz diyor. Ne güzel hayal! Olmaz mı olabilir!
Kardeşlerim demişken bu ara biraz dertliyim. Şu evlilik işleri ne zor, ne değişik... Nasip çok değişik.. bazı nasipsizlikler ise üzüyor. Hayrolsun diyorum:/
Tumblr media
Kitapçıda dolaşırken bunun çizimlerini çok beğenince fiyatına bakayım dedim. (İndirimli hali 150tl) Bakmaz olaymışım! İyi ki zamanında kızlarıma bir sürü kitap almışım. Artık çocuk kitabı falan almam ben. Kütüphane bize yeter.
10 notes · View notes
buffy-buffy · 5 months
Text
Rüya içinde rüya içinde rüya gördüm ve bundan daha garip olanı da kimya telafi sınavına girmiştim edb ve ingilizce sormuşlardı CKDJDÖXJDLXJ hocama gidip sormuştum neden edb ve ingilizce sordunuz diye büyük ihtimal sınavı o hazırlamamış mahcubiyetle ne bileyim ki yaa demişti gmfjfkfnxnx SONRASINDA SINIFIMA GİTTİM VE SINIFA İLKOKUL HOCAM GİRDİ FKDJDLFJFD
Ayrıca sınav zamanında telefonum yanımdaydı ve cevaplarının olduğu dosya da telefonumda vardı(sadece benim telefonum yanımdaydı son anda bir şekilde almıştım)ama açıp bakamadım bi türlü. Ulan rüyamda bile kopya çekemedim gkfjdlgkfj(dosyanın bir cevabı trol olsun diye yazılmış eman eman falam yazıyordu FMDBDÖFJDÖFJFH). Sınav kağıdımı eve götürüp evde dolduracaktım en son fmfndmfmfmfm. Sınav kağıdı da ne kağıt ama sanki a4 ile a3 arası bir şeydi ve dik ve yatay olarak değişiyordu son 10 dakika kalmış ben hiçbir şey yapamamıştım insanlar da ses yapmaktan çekinmiyordu onlara bağırıp ağlamıştım gkdjdmfmfnfjf. BİR TANE ESER VARDI YAZARINI MI SORUYORDU NE TAM HATIRLAMIYORUM BEN ONU GÖRMÜŞTÜM GERÇEKTE DE ÇALIŞMIŞTIM BULAMADIM ONU ŞİMDİ DE TAM OLARAK AKLIMA GELMİYOR SİNİR OLDUM.
7 notes · View notes
aradayastikvardi · 9 days
Text
Avrupa'ya göçenlerin hayal edip de yapamadığı evde de ingilizce konuşma müesseseni hayata geçirdik
Yanımızdakiler dediğimizi anlamasın istediğimizde Türkçe acil durumlarda kırınız olarak imdada yetişiyor
2 notes · View notes
kosmazsankosamazsin · 2 months
Text
BEN FRANSIZCA ÖĞRENMEK İSTİYORUM konuşulması o kadra kolay geliyor ki hani dilim de alışık olduğu için bı cümle falan söylediğimde aksagan da yapabiliyorum ama öğretecek kimse yok bı üniversiteye geçeyim var ya hem İtalyanca hem Fransızca ogrencem (İtalyancaya geçen aylarda bı basliyim dedim 2 ay falan sürdü sonra bıraktım) şuan Almancami hem okulda hem evde geliştiriyorum İngilizce için yazın bı yerde çalışnaya başlasam gelişir zaten bura İngiliz dolu Türkçe telaffuzlarimda az sıkıntılar var olarda düzelse Kürtçeyi konuşmayalı körelmeye başladı onu da halletsem çok güzel olur bunlar yetmezmis gibj bir de Ruscaya başladım şimdi sadece okumayı cozmeye basladim alfabe okey okuma da olsa ohh mis ya hayali bile mükemmel
6 notes · View notes
yantekerlek · 1 year
Text
Tumblr media
şunu yazan bendim. benim doğum günüm hayatım boyunca okul dışı döneme denk geldi. inanamıyorum bu sene de haziran 24'e denk geldi. okulda son hafta bi toplanmaya gezmeye ısrarla çabaladı arkadaşlarım. fakat toplanmamız işten güçten mümkün olmadı. ben öyle sene sonu vedalaşması diye düşünmüştüm. meğer o çabalar da benim doğum günüm içinmiş. okul bitti. oh eyvallah kutlama yok dedim. abim, eşi hanımefendiyle ilk zamanlarında bizim ailede doğum günü için özel kutlama yapılmaz güzel şeyler söylenir yenir ama öyle avrupalı değiliz biz tarzı konuşmuş. valla öyle sevgili gelinimiz. di
yor
dumm
dün kapıya araba çekmeli, araba hoparlöründen komik happy birthday şarkılı tebrik operasyonu yapıldı eve. esma ile yapılan işbirliğinden haberim olmuştu ama bu derece bir baskın olacağını düşünmemiştim. eeen fazla çiçek filan gelir eve filan dedim. sürpriz şaşırtmaca olsun diye de bi gün önceden yapacaklar sizi gidi sizii demiştim. aman Allah'ım. fjfkşsşalfkf. lan. djjrkrş. kapıdalar. ellerinde pasta. mumları yakmaya çalışıyorlar sönüyor. yaa shdkfklfş eve gelin diyorum gelsenize geliiin diyorum yok gelmiyorlar. başıma bir şal aldım üstümü giydim çıktım koştum sarıldık sıkı sıkı. gerçekten büyük bi çaba var. her şey düşünülmüş. işleri güçleri olduğu halde zaman ayırmışlar gelmişler. bizim dar arnavut kaldırımı sokaklara arabayı sokup LAN HAYIR PARK YERİ NASIL BULDUNUZ BİZİM SOKAKTA? BABAM OTOPARKA BIRAKMAK ZORUNDA KALIYOR ARABAMIZI, ABİM PUSUYA YATIP KOŞA KOŞA EVDEN ÇIKIYOR ARABASINA YER BULMAK İÇİN. SİZ NASIL YA FKKFGŞ öhm ne diyorduk arabayı park etmişler. gerçekten büyük başarı. akrabalar kaybolup fatih'i bi turluyorlar, siz tekte nasıl vurdunuz. maşallah.
ne diyordum çıktık sarıldık. bunlar heyecanla apartmandan inişimi de çekmişler. sonradan izlerken dedim ki gelin olarak şu kapıdan çıkıp merdivenlerden inmek nasip olmadı ama şu an görüyorum ki olsa böyle olurmuş dkfkgkg.
aslında kuduruk bi insanım ama kudurukluğumun, eğlence anlayışımın diğer insanlar tarafından fiillerimle sezilmesinden hazzetmem. ele güne karşı sincap sevdiklerime karşı komodo ejderi olmak çok daha eğlenceli.
yine ahlakıma ters bi kutlamanın bu kez öznesi oldum. Allah razı olsun hepsinden. hayır bi de en önemseyen üç kişininkinde bir araya gelmemiz hiç kolay olmamışken tatil günü gelmeleri en eğlenceli olanın benim tebrik olması bir miktar şaşırttı onları da. evde pastalanıp kahvelendikten sonra dışarı çıkarıldım. hayatımın ilk shawarmasını yedim. gruptan geriye iki kişi kaldığımız için boş olarak yalnızca dört kişilik masa bulunan bir yere bir adet suriyeli bir adet filistinliyle arapça türkçe ingilizce konuşarak kardeş olduk. sıradan müşteri kabul eden görevliye biz dört olduk dedik. görevli kırık türkçeyle tanışık olup olmadığımızı sordu. müminler kardeştir dedik oturduk. ben böyle bir şey yemedim. yemek boyunca kültürel, sanatsal, filolojik, sosyolojik, islami birçok şey konuştuk. bi yerinde ağzıma dürümün içinden sos gibi bi şey fışkırdı. offfff dedim. susabilir miyiz dedim. sustuk. özümsedim. maşallah dedim. tekbir getirdim. çok güzeldi ya elhamdülillah. durağa gittim otobüs gelmiyor. gelmez tabii saate bak. mutlu midemdeki shawarma ile zıplaya zıplaya eve döndüm. bu arada araplar bizimle yaşıtlar ancak bizi üniversiteli sanmışlar. yani yaş filan almadım. yallah habibi.
11 notes · View notes
gatabs · 2 years
Text
İngilizce Nasıl Öğrenilir? 🇬🇧 (En Sık Sorulan Sorular) İngilizce Öğrenmenin Kolay Yolları
İngilizce Nasıl Öğrenilir? 🇬🇧 (En Sık Sorulan Sorular) İngilizce Öğrenmenin Kolay Yolları
Uçan tekme gibi bir bilgi videosu çektim. 1- İngilizce öğrenmek kolay mı? 03:22 2- İngilizcemi nasıl geliştiririm? 04:28 3- İngilizce öğrenmek ne kadar zamanını aldı? 05:09 4- Öğrenmeye nereden başlayacağım? 07:33 5- İngilizce öğrenmeyi nasıl keyifli hale getirebilirim? 11:21 6- Nasıl direkt İngilizce düşünebilirim? 7- Hevesim ve ilgim yok, nasıl öğrenebilirim? 19:16 8- Sadece internetten, evde…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
emir616161 · 6 months
Text
Biri öldüğünde ondan geriye kalan kitapları ve defterleri bazen yakınları bir koliye doldurur ve sahaflara bırakır. Sahaflar o kolilerdeki kitapları ayıklar, satılabilir durumda olanları raflara koyar. Satılamayacak olanları ise ya depoya gömer ya da kağıt toplayıcılara verir. Defterler de önem bakımından kondisyon bakımına göre incelenir, bu işin meraklısı bazı kişilere gösterilir. İşe yaramaz olduğu düşünülenler ise yine kağıt toplayıcılara bırakılır. Üniversitenin ilk yılından beri elimden geldiğince o defterleri toplarım ben. Bazen bir matematik işlemi ya da telefon numaraları, bazen yarım bırakılmış bir günlük sayfası, bazen de yemek tarifleri çıkar o defterlerden. Ara ara şiirler olur. Bazen de öyküler olur. Çok nadir olsa da bazen sayfalarca iç kusmaya denk gelinebilir. Sadece bir kalem, bir defter, bir nefes, bir oda ve bir ışığın şahitlik ettiği ve tek şahidin de bunlar olarak kalacağı düşünülerek geçirilmiş o saatler, o düşünce fırtınaları, o defteri keşfetmemle sanki ölü sahibiyle zaman arası bir anlaşma yapmışız gibi bana emanet kalır. İrkilirim o zaman. Okurken irkilirim, taşırken irkilirim. Keşfetmek bir beladır bazen. Emanetini seçemezsin ve üstüne taşıması zor bir yük olarak kalır. O defterlerden birinde geçenlerde okuduğum bir durum günlerce kafama takıldı. Ne yapacağımı, kime anlatacağımı bilemedim. Buraya yazmayı düşündüm, nasıl olur ikilemine düştüm. Fakat bu bir emanetse şayet, ben zarımı emanetin anlaşılmasından yana atmaya karar verdim. Şöyleydi okuduğum;
''..... 1998
Abimin doğum günü. Heybeliada'yı bıraktığından beri yüzümüz gülmedi. On üç sene geçmiş. Deniz Lisesi'ni kazandı diye Kur'an okutmuştuk. ''Ne oldu okuttuğunuz dualar, borç içinde kaldık'' diye sorup durdu babam. Tazminat belimizi büktü. Anlatmaz, konuşmaz. Ben biliyorum arkadaşları hırpalamış. İfade edemez kendini o. Bir başına kalmışlığı yok. Dayanamıyorum dedi, geldi. Çok korktum babam kemiklerini kıracak diye. Bir şey yapmadı. 4 ayını boş geçirdi, anadolu öğretmen lisesini kazandı. Mutlu olmadı. Kendini iyi hissetsin diye hep gülümsedim ona. Evde babamla, okulda öğretmenlerle anlaşamadı. Yıl sonu başvuru yaptı, fen lisesine kabul aldı. ............ olduysa da ...... bilemiyorum. Hacettepe İngilizce tıbbı kazandığında mutluluktan havaya uçtum. Abim doktor olacak, az şey miydi? Zarf gelince babamın yüzü düştü, zehir oldu gecemiz. ''Senden bir bok olmaz onu da bırakırsın'' dedi. Babamın canını sıkan okul süresinin uzun olmasıydı. Allah biliyor, hepimizi zorlayan o tazminat parasını bir an önce abimden almak istiyordu. Onun Ankara'daki üçüncü yılında başladım Uludağ'a. Bir kere yanıma gelmedi. Ben Ankara'ya gitmek istedim, davet etmedi. Meğer o sene harç parasını gitara vermiş. Kaydı düşmüş. Pidecide çalışmaya başlamış. İlk ve en büyük kavgamız ............ bir şeydi. Babamdan intikam alıyorsun dedim. Çok sinirlendi. Doktor olacaktın sen abi dediğimde ben olacağımı oldum deyişini unutmuyorum. İnşaatlarda çalışmaya başladığında babamla neredeyse hiç görüşmez oldular. Eve gitmiyordu. Onu düşünmekten bir senem ziyan oldu, sınıfta kaldım. Son seneme geçeceğim yaz tatilinde Adana'da dikildi karşıma. İtü'yü kazandım, mühendis olacağım dedi. İnşaatta dövmüşler, hazmedememiş. Babama yalvardım. Ne olur üstüne gitme, harcanıyor dedim. ....... olacaksa sen sebep olma dedim. ''Her gün camiide ne günah işledim bu oğlu bana ceza verdin'' diye soruyorum dedi. Arada kalmaktan çok sıkıldım. Yoruldum. Keşke İtü'yü bitirse diye dualar ettim, tutmadı. Onu da bıraktı. Çeyreği olmayanlar aşağıladı, lise mezunu diye küçümsediler. Zeki abim. Zeka kurbanı abim. Öğretmen olduğum günden bu yana ona her harçlık verişimde saatlerce ağlıyorum. Benim abim bu olacak adam değildi. Tiyatroya merak sarmış. Oyuncu olacağım diyor. Bizden sonra sen ne olacaksın abim. Senden nefret ediyorum bazen baba.''
2 notes · View notes
bungoustraydogs-tr · 2 years
Note
Hey selam. Öncelikle mükemmel olduğunu söylemeliyim. Çevirilerin için çoooook teşekkürler. Tumblr'yi sadece bu yüzden yükledim hatta. Her neyse benim sormak istediğim light novellerin hepsini çevirmeyi düşünüyor musun ya da okuyabileceğim bir site biliyor musun? Şimdiden teşekkürler. İyiki varsın.♥️
Öncelikle teşekkür ederim 💙
Tüm romanları çevireceğim ama önceliğim değiller şu anlık. Bir sonraki roman çevirisi Storm Bringer olacak, hatta ilk bölümünü çevirdim ama bilgisayarımın faresini evde yemek yemek ve uyumak dışında başka hiçbir şey yapmayan kardeşim kırdığı için çeviri ve edit konusunda birkaç gündür sıkıntılar yaşıyorum.
İngilizce okuyabileceğiniz bir liste vardı ama elimde link yok şu an. Çevirilen türkçe romanları buradaki romanlar linkinden ya da wattpad hesabımdan okuyabilirsiniz. Hangisi kolayınıza geliyorsa.
Tumblr media
39 notes · View notes
pamiele · 11 months
Text
Sacimi kestirip boyatmam lazim, duzenli beslenmem lazim, lazer ve surucu kursu bulmam lazim,kpss'ye baslamam lazim,cilt rutinimi aksatmamam lazim,aldigim kitaplari okumaya baslamam lazim, evde kendi kendime org ogrenmem lazim,aldigim puzzle i tamamlamam lazim,korece ve ingilizce calismam lazim AMA BEN YAN GELİP YATİYORUM CUNKU COK SİCAKKK
5 notes · View notes
cesitkenar · 2 years
Text
Bazı şeyler (aaaaa)
Bazen çok şaşırıyorum şu anki hayatıma ve sabah erkenden evden çıkıp işe giderken ya da akşam işten dönerken oha kimsin sen ve ne yapıyorsun diyorum kendi kendime
Özellikle bazı sabahlar evde kahvaltı yapmayıp kendime iş yerime yakın bir yerlerden ofiste yemek üzere bir şeyler almış ofise yürüyorken bu his çok geliyor. O an yürüdüğüm o yol hem çok tanıdık hem de çok yabancı geliyor. Ve içimden diyorum ki şu an bu benim hayatım ve artık burada yaşıyorum ben? Ya da bazen öğle arasında yemeğinin yanında yemek üzere marketten yoğurt almış elimde taşıyorken aaa ben buradayım???? hissi geliyor ve anlatamadım da ?? noluyo
Galiba saçımı kızıl gibi bir turuncuya boyatacağım. Ne düşünüyorsunuz bu konuda?
Sosyal ortamlara asla alışamayan ve kabuğuna çekilip (?? böyle ifade edince kendimi çok yaşlı hissettim) o sosyal ortamdan uzaklaşmayı rahatsızlık içinde bekleyen biri olarak işe başlarken çok korkuyordum her gün işe giderken nefretle gideceğim falan diye ama hiç beklediğim gibi olmadı. İş arkadaşlarımla zevkler ve hayatı yaşayış biçimi olarak hiç birbirine benzeyen insanlar değiliz ama yine de kendimi ofisteyken rahat hissediyorum ve kendim gibi davranabiliyorum ve bazen işe giderken mutlu hissediyorum o insanları göreceğim için ve hatta bazen iş çıkışı planları yapıyoruz ve zorunluluktan değil gerçekten istediğim için katılıyorum. Kimsin??? Sizin için önemsiz gelebilir ama ben kendimle gurur duyuyorum böyle biri olduğum için??
Hatta artık tanımadığım insanlarla telefonda konuşmak bile streslendirmiyor beni ve ingilizce konuşmak da
2022 yılı için koyduğum hedeflerimin çoğunu hala gerçekleştirmedim ama onlar dışında gerçekleştirmeyi bile düşünemediğim bir sürü şey oldu hayatımda o yüzden namemnun (varsa böyle bir kelime) değilim bu senemden
Zaten bitmedi hala bu yıl??
Aslında hala her şeyden çok fazla söyleniyorum ama yine de biraz hayatımı yaşayan kişi olan bir bakış açısından uzaklaşıp baktığımda aaaa yapamam dediğin ne çok şey yaptın aslında ve keyif aldığın ne çok an oluyor şu an diyorum kendime
Hatta geçen gün iş arkadaşım nihal sen bu hayatı biraz fazla seviyorsun dedi,, evet ne sandın???
Yorumlanacak çok fazla çay birikti. Bir ara onları yorumlayacağım
Bir de burayı günlüğüm gibi kullandığım zamanları özledim. Sanırım yeniden her şeyi yazmaya başlayacağım
Aylık olarak bu ay ne dinledim ne okudum ne izledim şeyi mi yapsam ben de düzenli olarak
Bir de sürekli söylüyorum ama tamam bu sefer kesin olarak daha fazla fotoğraf çekip yaşadığım şeyleri görsel olarak belgeleyeceğim gelecek haftadan itibaren.
Bir de belki daha fazla fotoğraf çekmemi sağlar diye belki instagram kullanmaya da başlarım ama hem 5-6 kişi dışında kimseyi takip etmiyorum ve edilmiyorum,, tek başıma canım da sıkılabilir. Bir de love object'im tarafından takip edildiğim için utanç verici şeyler paylaşmak konusunda kendimi kısıtlayabilirim
Ama tamam fotoğraf çekmeye başlıyorum. Hatta belki yeniden fotoğraf makinemle??
Bir de 2022 hedeflerimin ilki hayatımda yaşadığım şeyleri yaşarken fark edip ufak şeyleri apreşyet edebilmekmiş. Bilmiyorum. Biraz düşüneceğim bunu ne kadar başardığım konusunda
Of kajuyu da çok seviyorum. İşten dönününce ağlayacak gibi oluyorum bugün kajuyla yeteri kadar vakit geçiremedim diye
Hiç kimseyle yeteri kadar vakit geçiremedim ve hayatımın en verimli olması gereken yılları gitti bile of bakın yine çok kötü oldum ben hiç iyi değilim
The farewell izledim geçen gün. Benim de yaşayacak sadece 3 ayım kalmış olsaydı bunu bilmek ister miydim yoksa istemez miydim diye düşündüm. Bilmiyorum hala karar verebilmiş değilim
Çok fenayım ya ne rezil bir hayat aslında
Çok düşününce hiç iyi olmuyor aslında pek de düşünmemek gerek sanırım
Gönderilerimi okumaya okumaya utanç verici bir insan olduğumu unutmuşsanız size bunu yeniden hatırlatan bir gönderi oldu
Ama yine de okuduğunuz ve takipten çıkmadığınız için teşekkürler
14 notes · View notes
liberavianimam · 1 year
Text
10.03.2023 | 14.44
Gönlümün En Ağır Lakin En Güzel Yükü;
Evde tek başıma temizlik yapmaya çalışırken arka planda çalan şarkıdan bir söz duymamla elimdeki her şeyi bir kenara fırlatıp olduğum yere çökmüş bir hâlde ağlarken buldum kendimi.Hani bir müddet tutarsın ya kendini,dudaklarını parçalaya parçalaya susarsın,yüzüne karşı küfür de etseler hayattaki en sevdiğin insan cam kadar keskin cümleleriyle öfkesini kussa da dilinin ucuna kadar gelen tüm sözleri yutarsın -yutamazsın,yeltenip de sustuğun her kelime boğazına dizilir;konuşamaz,nefes dahi alamazsın- boyun büker,kabullenirsin.Hani onca acıya göğüs gerer,sesini çıkarmazsın da kağıt kesse elini,dayanamaz oturup acısına hıçkıra hıçkıra ağlarsın ya.Ben hıçkıra hıçkıra bile ağlayamadım.İçime ata ata,sessizce,usul usul ağladım yine.İçimde birikenlere ağlıyorken hatırladıklarımdan korktum.Ağlamamla ilgili birkaç gün öncesinde bana dediklerini anımsadım.Canımın en içi,hatta ta kendisi bilmezsin ki ağlamam sana dert olur,gülmem bana.İşte bilmezsin ya bu yüzden bu sefer kısa kesmeyeceğim.Uzun uzadıya anlatacağım.Bir türlü göremediğin içimi buraya dökeceğim.
Bana yaşamayı öğretmediler,biliyor musun?Yarım yamalak,kendi başıma öğrenmeyi denedim.Gördüğün üzere pek de beceremedim.Dört yaşında bağcıklarımı bağlamayı öğrendim kendi kendime.Haciz gelmeden önceki evimizin bir odasına salıncak kurmuştuk çok iyi hatırlıyorum.Kimse beni sallamazdı,kendi kendimi hatta sonra da kardeşimi sallamayı öğrendim.Bana hiç söylenmeyen masalları uyusun diye ona anlatırdım.Anne babamın kavgalarına kulak misafiri olur,bana ait olan tek şeye -oyuncağıma- sarılır,o yaşımda pencere kenarında sabahlardım.Pencere kenarıyla dostluğumuz da o yıllara dayanır.Asla dahil olamayacağım hayatları izlerdim oradan.Sokakta oynamam yasaktı.Ağzı bozuk,kötü bir çocuk olurum diye.Kötü biri olmadım belki lakin çocuk kaldım.Dışarıda oyun oynayan çocukları izlediğim pencerenin başında bozuk plak misali takılı kaldım.Bize bakan halam saçlarımı öyle sıkı toplardı ki o yaşımda saçlarımı artık kendim yapmam gerektiğini anladım.Okuma yazmayı evde kendi başıma öğrenmeye başladım.Okulu bekleyecek vaktim yoktu,annemi o hâlde görünce söz vermiştim kendime çok para kazanacaktım.
Okulun ilk günü annemin beni bırakmasına ağlamadım,zaten alışıktım.Annelerinin alışması için gün sonuna kadar beklediği,öğretmenlerin oyunlarla oyalamaya çalıştığı çocuklara baktım.Kıyafetlerim,okul formam yırtılır;zarar görür,yük olurum diye oyun oynamaktan kaçmaya çalıştım.Hep düşmemeye çabaladım.Düştüğüm anda bile kanayan dizime değil de bir şey olmuş mu korkusuyla giysilerime baktım.Sıktım dişimi yine de ağlamadım.Bahçede koşarken bana çarpan bir çocuk yüzünden dişim kırıldığında da ağlamadım.Okul çıkışı benden yaşça büyük biri yüzünden kaç basamak olduğunu sayamadığım merdivenlerden yuvarlandığımda "Annemi arayın." diye de ağlamadım.Teneffüsün birinde adamın biri "Baban seni pastanede bekliyor." bahanesiyle beni kaçırmaya çalıştığında yardım için bağıramadım."Babam beni pastaneye götürmez." diye zırvaladım sadece.Hastalanıp her akşam iğne vurulmam gerektiğinde de ağlamadım.
Ne ortaokula gitmemle ne de oradan taşınmamla bitti kabuslarım.Bu arada oradan ayrıldığımızda da ağlamadım.Hiç arkadaşım yoktu,bağlandığım yoktu.Bir yerden ayrılmak hiç zor olmadı benim için.Zaten bu dünyanın her yerinde bir başımaydım.Ortaokulda da rahat bırakılmadım.Oturuşumla dalga geçtiler,yürüyüşümle,görünüşümle,nefret ederek taktığım gözlüklerle,İngilizce dersinde telaffuzumla,Türkçe'de okumamla,resimde çizdiklerimle,matematikte beceriksizliğimle.Üzerine tek çizik atılmasının disipline götürdüğü dolabımı çıkmayan kalemlerle çizdiler.Zar zor sahip olduğum defterlerimi,kalemlerimi çöpe attılar.Öğle yemeklerimi yere döktüler.(O zamandan beri okulda asla bir şey yemem,şu bile götürmem,kendi okulumda kantinin yerini bilmem.)Kazan dairesine kilitlediler,başımdaki şalı "Ne kadar çirkinsin." diyerek çektiler,koridorun ortasında dövdüler,arka bahçeye götürüp dört kişi birden -normalde beraber oyun oynamamız gereken iple- elimi kolumu bağlayıp,orada bırakıp gittiler.Nöbetçi olduğum bir gün dolabımın kilidini kırıp mavi kapaklarla doldurduktan sonra engelli diye güldüler.Dayanamayıp karşı çıkmaya yeltendiğimde merdivenden ittiler.Kimi zaman okul çıkışı yolumu kestiler,kimi zaman evime kadar takip ettiler.
En koyan tarafı da ne biliyor musun yıldızım? kez olsun arkamda durmadılar.Anne babam dahi umursamadılar.Okul yönetimine anlatmaya çalıştığımda bile alaya alındım lakin kâle alınmadım.Bu çırpınışlarıma daha da çok güldüler.Ben kendi mezuniyetime katılmadım.O okulun önünden geçmeye dahi çekinir oldum.O dönemlerde yalnızca bir ay kadar tanıyabildiğim ablama bağlandım,sonra onun tarafından da bırakıldım.O zamanlar bir kitap yazıyordu,bana göstermişti.Ben yazar olmaya bile onu tanımamla karar kıldım.Giderken günlüğüme bıraktığı bir sayfa yazıyı okumamla yazılarımı en acı mürekkeple kaleme almaya başladım.İlk kez bir taciz girişimine uğradığımda annemden duyduğum ilk şey de "Düzgün giyinseydin." oldu ya bir daha da ağzımı açamadım.Babam bu zamana kadar ödemek zorunda kaldığı tüm masrafları önüme koyup da "Harcadık da ne oldu,adam mı oldun?" dediğinde de ağzımı açamadım.Adam da olamadım ya,sevgilim.Görüyorsun ya olabileceğim en güzel şey oldum.Hiç oldum.Annem benimle kavga ettiği esnada -o hakaretler yağdırıyor,ben susup dinliyorken- "Sana bir parça ekmek,bir yudum su vermemek lazım.Yaşanmaz seninle,öldürürsün insanı sen." dediği anda da açamadım ağzımı.O an belki sustum ama çok ağırıma gitti,odamda yalnızken çok ağladım.Haklılardı,benle yaşanmazdı.Baksana ben bile yaşayamıyorum kendimle.Öldürüyorum beni.Titrek ellerle veda bile sayılmayan bir mektup bıraktım da ardımda,açtığım pencereden bir kendimi bırakamadım.Fakat o gün bir şeyler kırıldı içimde.Neden atlayamadığımı bilmediğim o pencereyi saatler sonra kapattığımda hayata dair umutlarım da çoktan sönmüş,ruhum gökyüzüne uçmuş,bense bomboş bir bedenle bu dört duvar arasında sıkışmıştım.
Beni hep yalnız bıraktılar,sevgilim.Her hevesimi kursağımda bıraktılar.Konuşmak istediğim her an lafı ağzıma tıktılar.Şimdiyse neden sustuğumu soruyorlar.Yalnızlığım büyüttü beni.Sadıktı,peşimi hiç bırakmadı.Şimdi kalabalığa çıkmamı istiyorlar."Bırak şu yalnızlığı." diyorlar.Boğuluyorum,sevgilim.Yeminim olsun boğuluyorum.Dayanamıyorum kimsenin yüzünü görmeye;kaçmak,uzaklaşmak istiyorum.Ben hep başkaları için yaşadım,yaşadığımı sandım.Öğretmenimin gözüne girmek için,kardeşim korkmasın,annem üzülmesin,babam sinirlenmesin diye yaşadım.Bir dilenci gördüğümde mahçup olur diye bakmaktan dahi çekinirken kendim katbekat mahçup oldum.Fotoğraf çekilenlerin önünden geçmeyeyim diye hep arkadan dolandım.Tanımadığım insanlara bile kolay gelsinler bağışladım.Yaşlılara yardım ettim,arabalara yol verdim,kedileri besledim,çiçekleri sevdim,çocuklara gülümsedim.İyi biri olmaya çalışan ürkeğin tekiydim.İnsanlara yetişeyim derken kendim için yaşamayı es geçtim.Bunca ızdıraptan sonra hiç yaşamayan birini ölmek istiyor diye suçluyorlar.Belki doğru belki yanlış,belki eğri belki düz,belki iyi belki kötü lakin ben iki aydır da senin için yaşıyorum.Yoksa belki çoktandır ölmüştüm.
Ömrüm boyunca ilk kez kendim için bir şey yapıyorum.Seni seviyorum.Seninle yaşıyorum.Lakin üzülüyorum.Beni bulduğun o uçurumun kıyısından tutup da çekmedin bedenimi.Senin elini tutuyorum fakat uçurumun ucunda yürümeye de devam ediyorum.Sana mı daha yakınım yoksa ölüme mi,çözemiyorum.Bir kez olsun elimden tutup da göğsünü gere gere beni sahiplenmediğin her an için kızıyorum.Gittiğim yerde unuttuğum için 100 km yolu geri dönüp aldığım oyuncağımı hatırlıyor musun?Sana öylesi bir bağlılık duyuyorum.Tek farkınız seni ardımda unutamayacak,geride bırakamayacak kadar çok seviyorum.Beni mutlu etmek kolaydır,bunu da biliyor musun?Büyük işlerin insanı olmadım hiç.Küçük hayaller peşinden koştum hep.Sana dair de ufak tefek umutlarım var işte pamuk ipliğine bağlı.Seninle beraber kira da olsa fark etmez 1+1 ev,kitaplarla dolu bir kütüphane yeter beni sevindirmeye.Dünyayı gezemezdik belki ama birbirimizi keşfederdik sürekli.Acı bir kahve yapar,kitap okurduk yan yana.Ufak balkonumuzdan yıldızları izlerdik,olur da biri kaymaya karar verirse dilek dilerdik.Ben yine seni dilerdim.Pazar sabah kahvaltıyı kim hazırlayacak,ekmeği kim alacak diye tartışırdık.Film seçerken belki hiç anlaşamaz en son ekranı kapatır,birbirimizi seyre dalardık.Maç izlerken anlamadığım hâlde sen her bağırdığında bağırır,belki seninle beraber ağzımı bozardım.Her gol attığımızda sen bana sarılırdın,atamazsak ben sana dolanırdım.Buyum ben.Bundan,senden ibaretim.Bundan sana alınganlığım,bundan kavgalarım.Ben böyle ufak mutluluklarla yetinecekken sen onları bile benden esirgedikçe parçalanıyorum.Tutamıyorum kendimi,dağılıyorum.Senin için her şeyi yapabilecekken senin yerinden kımıldamayışın çok koyuyor be,sevgilim. Problem olamayacak şeyleri büyütmen,konuşarak çözmektense her seferinde bir adım geri gitmen,beni sürekli sensizlikle sınaman çok acıtıyor.
Bir de rapunzel hikayesinde olsaydık senin için kendi saçlarımla o kuleden inecek olmayı,gerektiğinde oradan atlayacak olmayı dahi göze almışken,senin o kulenin aşağısında bile beklemekten kaçınman canımı yakıyor.
Hayatımın olur olmadık zamanlarında rastladım sana.Belki senin her şeye en iyi şekilde geleceğini zannettiğim için bu kadar tutuldum.(Kendini yara bandı gibi hissetmeni istemem,seni yaralarımla kana bulamaya kıyamam da zaten.O yaraları sarmak yerine kanattığında bile kaldım.Ne de olsa yarayı kapatan aşk yaradan da ağır.)Bu insanla her yol gidilir,ayaklarıma diken batsa,yaralar dolsa,felç dahi olsa yine gidilir sanmalarım her en ufak engelde bile bir başıma bırakmaların beni yerle bir etti.En zor zamanlarımda yanımda olmanı isterken yalnız bırakmalarına susmak zorunda kaldım.Ben seni ikinci bir ailem yerine koydum.Ailem oldun sen benim,biliyor musun?Kavga ederken,oyun oynarken kardeşim oldun.Uyuyacağım zaman "Üzerini ört." demen her seferinde gözlerimi doldurdu.Sanki gecenin bir yarısı gelip açılmış üzerimi örten,alnımdan öpüp giden annem oldun.Eve gidip gitmediğimi sorarken,maddi sıkıntılarımı öğrenmeye çalışırken babam oldun.Senin her gidişinde ben hiç sahip olamadığım ailemi tekrar tekrar kaybediyorum.Fark etmiyor musun,her şeyim oldun.Benden öte ben oldun.Çok isterdim biliyor musun?Babamın sevmediği saçlarımı senin sevmeni,annemin öpmediği alnımı senin öpmeni,kardeşim gibi sataşmanı çok isterdim.Senin elimi tuttuğun zamanlar her şeye,herkese göğüs gere gere bakar,gülümserdim.Beni bir başıma bıraktığın gecelerin sabahında kendime bile bakamaz oldum.Her tartışmayı sen kazandın belki ama biz kaybettik.Seni kaybetmemek için,bizi kazanmak için kendimi kaybetmeyi göze aldım ve sustum.Bakma sen böyle yazmalarıma,seni incitemem ben,yine olsa yine susarım.Görmezden gel ürkekliğimi,ben anca buraya konuşurum.Burada gülüşünden ayrı düşmüş bülbül misali şakır,sana gelince dut yemiş bülbül olurum.
Bilmelisin ki büyümesi için azarladığın bu kız çocuğunun sana olan aşkı ebedi.Kendinden vazgeçer de senden geçmez,çünkü sensin yaşamasının en güzel sebebi.Lakin incitmekten ölesiye çekinerek de olsa söylüyorum:
Kırgınlığım ne sana ne başkasına,belki en çok sana belki de tüm d��nyaya;bilemiyorum.
Bildiğim tek şey var ki yaşamadığım hâlde bu yaşadıklarımdan acı çekiyorum.
Benden büyük acım var,kalbime sığdıramıyorum.Seninle doldurduğum yüreğime başka bir şey koyamıyorum.Görmüyor musun,sevgilim?Acı üstüne acı olmuyor,kaldıramıyorum;eziliyorum.Fark etmiyorsun belki hâlimi lakin;
Haberin yok,ölüyorum...
Matmazel
@yildiztozu
2 notes · View notes
Text
İngilizce de yalnız anlamına gelen iki kelime var. Lonely ve alone. Aralarındaki fark ise alone derken etrafında kimse yok. Mesela evde yalnızım gibi. Ancak lonely de etrafında kişiler var ancak yine de yalnızsın. Yalnız hissediyorum gibi. Lonely olanlara gelsin;) benim gibi
3 notes · View notes