Tumgik
#fıkıh ilmi
dareyynn · 9 months
Text
Tumblr media
Fakîh ol! Zira fıkıh ilmi,hayır ve takvaya götüren en faziletli önder, en kısa yoldur. Her gün fıkıhtan bilgini artırmakla faydalan! Faydalar deryasında yüz! Çünkü takva sahibi bir fakîh, şeytana bin âbidden daha şiddetli gelir.
İbni Abidin
42 notes · View notes
munzevibirokur · 6 months
Text
Tumblr media
بسم الله الرحمان الرحيم.🍃
Hakiki ilim, sayfalarda taşınan değil göğüslerde taşınandır. İlmin amele, davete dökülmesine vesile olan en önemli husus budur. Bir hususta kafa karışıklığı yaşayan, İslam ile alakalı ciddi şüpheleri olan birisi bize bazı sorular sorduğunda, bu fırsatı ezberlediğimiz ilimle en iyi şekilde değerlendirebiliriz. Şair şöyle demiştir: “Ezberleyen ve kavrayan biri değilsen, kitapları toplaman sana fayda vermez. İlmin evde duruyorken mi bir mecliste oturacaksın?” 
Abrurrezzak el-San’ani şöyle demiştir: “Sahibiyle tuvalete girmeyen hiçbir ilmi ilim sayma.” 
Mescid-i Nebevi müderresi Şeyh Salih el-Usaymi, hocası olan Şeyh Muhammed b. Salih b. Useymin’in şöyle dediğini aktarır: “Çokça okuduk, az ezberledik. Okuduğumuzdan faydalanmamızdan çok ezberlediğimizden faydalandık.” Ki Şeyh İbn Useymin; Buluğ el-Meram gibi binden fazla hadisi içeren ahkam kitabı, Zad el-Mustakni ismindeki Hanbeli mezhebiyle alakalı büyük fıkıh kitabı ve İbn Malik’in Elfiyye’si gibi bir 988 beyitlik Arap dili üzerine yazılmış olan manzum gibi eserleri ezberlemiş olan biriydi.
Yine, İmam el-Gazali’den şöyle bir olay aktarılır: Hırsızlar onun sandıklarını çalınca onların peşinden koşar ve onlara şöyle der: “O çaldığınız kutularda uğruna yolculuk ettiğim kitaplar ve yazdığım şeyler var, onları bana geri verin!” Bunun üzerine hırsız İmam el-Gazali’ye gülerek şöyle deyip kitapları ona geri verir: “Biz onu senden aldığımızda hiçbir şey bilmiyor hale gelmişken nasıl olur da onun ilmini aldığını zannedersin?” İmam el-Gazali bu olay üzerine şöyle der: “Bu kişi, beni meselemde irşad etmesi için Allah’ın konuşturduğu biridir. Geri döndüğümde üç senemi yazdığım her şeyi ezberlemek için ayırdım.”
İmam eş-Şafii’nin şöyle söylediği aktarılır: “Kardeşim; ilme ancak şu altı şeyle ulaşırsın, sana beyanımla onun tafsilini anlatacağım: Zeka, hırs, içtihad (çaba), mal sahibi olmak, üstad ile arkadaşlık ve uzun zaman.”
30 notes · View notes
anonimbeyy · 1 year
Text
İmam Şâfiî:
🔹Kurân öğrenen kimse, kıymetlidir.
🔹Fıkıh bilenin kadri yücedir.
🔹Hadis ilmini bilenin delilleri güçlü olur.
🔹Hesap bilenin görüşü sağlam olur.
🔹Dil öğrenenin tabiatı incelir.
🔸Ancak, nefsini korumayana ilmi fayda etmez.
Mâverdî, Edebü’d-dünyâ ve’d-dîn
82 notes · View notes
34-10 · 1 year
Text
Peygamber Efendimiz (s.a.v) şöyle buyurdu ;
" Nimete kavuşmuş olanlardan, tevazu gösterene ve kendini hep kusurlu bilene,
Helâlden kazanıp, hayırlı yerde sarf edene,
Fıkıh bilgileri ile hikmeti (tasavvufu) birleştirene,
Helâle, harama dikkat edene,
Fakirlere acıyana,
İşlerini Allah rızası için yapana,
Huyu güzel olana,
Kimseye kötülük yapmayana,
İlmi ile amel edene ve malının fazlasını dağıtıp, lâfının fazlasını saklayana müjdeler olsun.! "
(Teberani)
Tumblr media
59 notes · View notes
mnsrykt · 2 years
Text
Ebu Hanife rahmetullahi aleyh
Çünkü o, örneği olmayan bir ilmî çalışmayı başlatıp yerleştirdi. Fıkıh ilminin babası oldu. íçtihat etti. Kendisi gibi müçtehit talebeler yetiştirdi. Asırlar boyu Müslümanların dini anlamalarına yardım edecek meselelere imza attı. Yaptığı çalışmanın eseri olarak, Kur'an üzerinde düşünme, Arapçayı bilimselleştirme gayretleri arttı. O, ilmi kadar, ilminin heybetini koruyan, tavize yanaşmayan bir şahsiyetti. Siyasilerin, kişiliğini kullanmasına izin vermedi. Zindana atılmaya, orada ölmeye razı oldu ama günübirlik politikalara alet olmadı. İslâmî çok geniş düşündü. Medresesine kapalı bir âlim olarak bilinmedi. Ufkunun genişliği, basiretinin derinliği, sonrakilere örnek oldu. Fıkhın öncüsü, ümmetin âlimi oldu. İlmi asırlara yayıldı. Allah ondan razı olsun.
33 notes · View notes
tarikbinziyad · 2 years
Text
Abdülhalık Gücdevanî Hazretlerinin nasihatlerinden bazıları şunlardır:
‌Ey oğul! Bütün hallerinde ilim, edeb ve takva üzere ol.
‌Geçmiş büyüklerin eserlerini oku, Ehl-i Sünnet ve’l-Cemaat yolundan git.
‌Fıkıh ve hadis öğren. Cehaletten ve cahil kimselerden var gücünle kaç. Sakın cahil sofi olma!
‌Namazlarını mutlaka cemaatla kıl. Ancak, zaruret yoksa imam veya müezzin olma.
‌Şöhretten kaç; şöhrette afet vardır. Dünyanın makam ve mevkiine gönül bağlama, fani şeylere gözünü dikme, sevgine yazık olur.
‌Helâl ye, helâlden kazan. Bunun için bütün gücünü sarfet. Şüpheli şeylerden de elini çekmeye çalış ki, huzurun hiç bozulmasın.
‌Yerli yersiz çok gülme. Hele kahkaha ile hiç gülme. Çünkü çok gülmek ölümü unutturur, kalbi öldürür, insanın heybetini giderir, edebi zayi ettirir.
‌Herkese şefkat gözüyle bak. Kimseyi küçük görme. İçini unutup dışını süslemekle uğraşma. Dışını güzelleştirmekle uğraşanların çoğu, içleri harap insanlardır.
‌Halkla çekişme. Kimseden nefsin için bir şey isteme. Kimseyi kendine hizmet için çağırma.
‌Kâmil mürşidlere malın ve canınla hizmet et. Onların her halini aklınla değerlendirmeye kalkma. Onları asla kınama. Allah dostlarıyla uğraşanlar felah bulmaz.
‌Dünyaya ve dünya ehline gönül bağlama. Gönlün daima mahzun, gözün yaşlı olsun.
‌Asıl sermayen din ilmi olsun. İlmin yoksa kendini zengin sayma. Evini ibadetsiz bırakıp kabre döndürme. Nafile ibadetleri evinde kıl ve mümkün olduğu kadar çoğalt.
‌Zikrullah ile arkadaş ol. Allahu Teâlâ’nın sana yakınlığını hisset ve Allah ile huzur bul."
24 notes · View notes
Text
'' İmam Şafii dinle ilgili ilimleri ve onların faziletlerini açıkladı: '' Kim Kur'an ilmi öğrenirse onun kıymeti artar. Kim fıkıh öğrenirse onun kadri yücelir. Hadis yazanın(meşgul olanın , öğrenenin) delil getirme kabiliyeti yükselir. Kim matematik öğrenirse onun görüşü kuvvetlenir. Arapça öğrenenin tabiatı incelir. Kim de kendini haram ve şüphelilerden korumazsa ilmi ona fayda vermez.''
-Risale,s.4
4 notes · View notes
hattabi · 2 years
Note
Cevabınız için teşekkür ederim. Sonda vermiş olduğunuz alim hakkında size bir soru sormak istiyorum. Ali b. Medini'nin hapiste kaldığı ve en son canını kurtarabilmek için Halku'l Kur'an meselesini kabul etmek zorunda kaldığı söyleniyor. Bu hususta bir bilginiz var mı?
Evet Alî b. Medini ve Yahyâ bin Maîn Mihne olayında -baskı ve tehditlere karşı- Kurân'ın mahlûk olduğunu söylemek zorunda kalmıştı. Bu sebeple İmâm Ahmed onlara karşı soğuk davranmış, araları açılmıştı. Hatta İmâm Ahmed kendisinden rivayet ederken رجل (bir adam) şeklinde rivâyet ettiği bilinir. Daha sonraları ondan rivâyeti kestiği de söylenir. Bunları Ukayli rivayet etmiş ve onu zayıf görmüştür. Ancak bu eleştiriye açıktır. Zira râvî seçmede en titiz davranan Buhâri ondan birçok rivayette bulunmuştur. O sebeple cerh ve tadil ilmi derin bir araştırma ve fıkıh isteyen bir meseledir. İmâmların bu konuda sözleri cem edilip, sebeplerine dikkat edilmelidir.
5 notes · View notes
dayanilmazintinisi · 4 months
Text
''dayanılmazın tınısı''
Bu blogu dayanamadığım olay ve durumların bir yansıması olarak açmış ve ismini de buna göre seçmiştim. 6 ay boyunca neredeydim? bu süreç içinde neler oldu? Nihayet her şeyi apaçık yazabileceğim. Blogumun sırrını yazabileceğim. ----- Bu cümlelerimi taslağa kaydettikten 2 ay sonra ----- Yazıma başlamadan önce en son yazdıklarıma baktım da mezuniyetimden sonra olan hiçbir şeyi yazmamışım. Artık yazmam icabediyor. Yazmamın tam sırası. Buraya yazmadığım her an burayı düşündüm. evet hatta patlamayı düşündüm. sonra yazmadan hiddetim söndü sanki. Son yazılarıma dair bazı detaylara değinmeliyim. En son heyecanlı heyecanlı birinin hayatıma girmesinden bahsetmişim. Hayatıma giren ve benim de hayatına girmek istediğim kişiyle bir süre görüştükten sonra birbirimize uyumlu olmadığımızı farkettim. Ales haftası yaşadığım hüsranlar, kalp kırıklıkları bu karara sürükledi adeta. Onunla olan bu ilişkim bitmek durumunda kaldı. Ağustosta ilk defa alese girdim ve 70 puan aldım. Bir süre sonra okula gidip kelam hocamla tanıştım ve kelam ilmi alanında yüksek lisans yapmak istediğimi belirttim. Hocam beni çok sevdi ve benimle çok ilgilendi. Hemen bana bir program ayarladı. tefsir, kelam, fıkıh, hadis, arapça derslerine girip altyapı oluşturmamı istedi. ancak bir taraftan kpss kursum, arapça kursumla müthiş bir çakışma yaşadı Yine de her şeyi bir kenara bırakıp kelamı öncelemiştim. Daha sonra hocam sabah namazlarından sonra öğrencileriyle birlikte tefsir okumaları yaptığı ders halkasına beni dahil etti. O zamanlar çok zorlanıyordum ama feyz alıyordum. Yalnız derste hocamın çok küçük şeylerden bile sürekli şikayet ettiğini farkettim. Belki çok büyüktür de ben küçük görüyorumdur. şimdi yazarken o günlerin küçük detayları aklıma geldi. Tam anlamıyla hocam ve ben birbirimize uygun değildik. O benim dönüşmemi istiyor ama ben bunu içselleştirmeden başaramam. başaramazdım da. Hocama münasip bir dille devam edemeyeceğimi söyledim. Sonra kpss kursuma yüklendim. Aman Allahım. Resmen bütün bütün BÜTÜN günüm odada masa başında geçti. Ne annemin ne babamın ne kardeşimin ne de başkalarının yüzünü görmez olmuştum. Küçük keyiflerimi bile yapamaz olmuştum. Her daveti geri çevirir olmuştum. Bu sıralarda annem bir gün eve kolunu hareket ettiremez bir şekilde gelmişti.
0 notes
tulaysukun · 1 year
Photo
Tumblr media
BİR İSLAM KOMÜNİSTİ: ŞEYH BEDREDDİN Şeyh Bedreddin şimdilerde Yunanistan topraklarında bulunan Simavna kasabasında doğdu. Kesin doğum tarihi bilinmemektedir. Fakat takriben 1358-1420 yılları arasında yaşamıştır. Babası İsrail, Simavna'nın hem kadısı hem kale komutanıdır. Annesi ise Dimetoka Kalesi Rum Beyi'nin kızı olup sonradan Müslüman olan Melek Hatun’dur. Babasının mesleği nedeniyle Simavna Kadısı Oğlu Şeyh Bedrettin olarak anılmaktadır. Gençlik yıllarında fıkıh ve ilim tahsil eden Bedrettin bir süre Mısır'da Memluk sarayında bulunmuş, hatta ilk evliliğini orada yapmıştır. Karısı öldükten sonra hayatını baldızı Mariye'yle birleştirmiştir. Bedreddin, Osmanlı ülkesine döndükten sonra Osmanlı aristokratik sistemini sorgulamaya başladı. Muhalif tutumundan dolayı şimşekleri üzerine çeken Bedreddin, komünizmin babası Karl Marks’tan dört yüz yıl önce eşit ve adil bir düzeni savunuyordu. “Yarin yanağından gayri her şeyde hep beraber” sözü ona aittir. Bu söz onun toplumsal hasletini ortaya koyar. Ne var ki böylesi bir sistemin o çağda hayat bulması mümkün değildir. 15. Yüzyıl feodal üretim ilişkilerinin altın çağını yaşadığı bir dönemdir ve sömürüsüz bir toplum sisteminin koşulları bulunmamaktadır. Ne Avrupa’da ne Asya’da böyle bir çıkışın kabul görmesi tarihsel süreç bakımından imkânsızdır. Ancak Bedrettin kararlıdır. Bu amaçla Rumeli'ye geçerek Edirne'ye yerleşen Şeyh Bedreddin burada kendisini ziyarete gelenlerle görüşerek faaliyetlerini genişletir. Şeyh Bedreddin'in bu çalışmaları Fetret Dönemine denk gelmiştir ve o da bu durumdan yararlanmayı ummaktadır. Ne var ki Çelebi Mehmet kardeşleriyle girdiği iç savaşı kazanarak Osmanlının yeni padişahı olmuştur ancak Şeyh Bedreddin’in faaliyetlerinden rahatsızdır. Bu arada Şeyh Bedreddin’in ilmi ve öngördüğü toplumsal nizamı çevrede duyulmuş ve ciddi anlamda taraf bile toplamıştır. Özellikle Ege’nin yoksul köylüleri ve deniz emekçileri Bedreddin’in siyasasının toplumsal alt zeminini oluşturmaktadır. O dönem Torlak Kemal ve Börklüce Mustafa gibi halk önderleri bağlılık göstererek Şeyh Bedreddin'le hareket eder. Kısa sürede Bedreddin'in çevresindeki halka genişlemeye başlar. Şeyh Bedreddin üç ayrı yerde birden isyan https://www.instagram.com/p/CneJ1o4tjbv/?igshid=NGJjMDIxMWI=
0 notes
dareyynn · 7 months
Text
Tumblr media Tumblr media
Bu aşk bitmedi,bitemez..♥️.
Vehb bin Munebbih rahimehullah der ki: "(Tek başına) İman soyunuktur. Onun elbisesi takva, malı fıkıh ve süsü de Hayâ'dır." İbnu Ebi Şeybe
(Gece saat 00:57 @girif-tt ile birlikte)
19 notes · View notes
ismailaganet · 1 year
Text
Mirât Dersleri 10: Usûl-ü Fıkıh İlminin Tarifi - Hüsameddin Vanlıoğlu Hoca Efendi @ismailaganet
Mirât Dersleri 10: Usûl-ü Fıkıh İlminin Tarifi – Hüsameddin Vanlıoğlu Hoca Efendi @ismailaganet
İsmailağa Fıkıh Kurulu Başkanı Hüsameddin Vanlıoğlu Hoca Efendi ile Mirât Derslerinin onuncu bölümü sizlerle. Hüsameddin Vanlıoğlu Hoca Efendi, bu haftaki dersinde, takip edilen metinde alimlerimizin usulü fıkıh ilmi hakkında yapmış oldukları tarif ve tasnifin neler olduğunu anlatıyor. İlim ve bilmek hakkında bazı malumatlar vermektedir. Osmanlı zamanında muteber Hanefi fıkıh alimi Molla…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
hertaraf2023 · 2 years
Link
İslam Entelektüel tarihinin zirvesinde mantık bilimi (menâtık), hukuk (fıkıh), felsefi teoloji (kelam) ve Kur'an tefsiri gibi temel bilimlerde uzmanlaşmak için çalışılan İslam hukuk teorisi (usûlü'l-fıkh) ve diyalektik sorgulama (adabü'l-bahs) gibi araçsal ilim dalları geleneksel İslam eğitiminin merkezinde yer almıştır. Bu ilim dallarından en önemlisi mantık ilmidir. Zira hukuk teorisi ve diyalektik sorgulama bilimleri mantık ilmi tarafından atılan temeller üzerine inşa edilmiştir.
0 notes
foccak · 2 years
Photo
Tumblr media
İMAM-I SERAHSİ Hz. (r. aleyh): İmam Serahsi Hazretleri, aşağıda görmüş olduğunuz 30 ciltlik el mebsut isimli fıkıh kitabını delilleri ile birlikte ceza olarak atıldığı kuyudan öğrencilerine EZBERE yazdırmıştır. Üstadlarının bu derece ileri seviyede bir ilme sahip olduğunu gören talebeleri ona; "Efendim ne için bir mezhep kurmak yerine İmam-ı Azam hazretlerinin mezhebine tabi oluyorsunuz. Bir mezhep kursanızda biz size tabi olsak" dediler. Bunun üzerine imam Serahsi Hazretleri öfkelenerek; "Sizler İmâm-ı Azami tanıyamamışsınız, şayet onun ilmini ve maneviyatını bilmiş olsaydınız bana böyle bir teklifte bulunmaya cesaret edemezdiniz" dedi. Şimdi ezberden 2 sayfa yazacak kadar ilmi olmayan, her konuştuğunda yüzlerce hata yapan, sokağa çıktığında kimsenin yüzlerine bakmadığı, bir şey yerine koymadığı, ukalâ Prof.’lar çıkmış İmâm-ı Azamı eleştiriyor. Acaba neden…..!!! https://www.instagram.com/p/Cgg1E9EtFk4/?igshid=NGJjMDIxMWI=
0 notes
mnsrykt · 2 years
Text
Ömer Nasuhi Bilmen rahmetullahi aleyh
Çünkü o, İslâm'ın ilim müesseselerinin bir bir çökertildiği bir dönemde, fıkhın toplumdan, toplumun fıkıhtan koparıldığı zamanlardan birinde, elinde kalemiyle, muhteşem eserler yazdı. Müslümanların kütüphanelerinde yıllarca tek fıkıh kitabı olarak onun kitapları gösterildi. İlmî kişiliği, onu izleyen herkes için güven verici oldu. Oturtulduğu makamlarda tavizci olmadı. Şahsiyetli bir ilim adamı olarak bilindi. İlmi üzerinden ticaret yapmadı. Yazdığı başka, konuştuğu başka tiplerden değildi. Allah, ilmine ve kitaplarına bereket verdi. Sahasının en muteber kitaplarını telif etmiş bir âlim olarak hafızalara nakşedildi. Allah ondan razı olsun.
19 notes · View notes
ilahiyatuzmani · 2 years
Text
*ـ╗══ೋೋ══╔*
*🖋 طالب العلم 🖋*
*ـ╝══ೋೋ══╚**
İmam șafii'(ra)
🖌️Kurân öğrenen kimse, kıymetlidir.
🖌️ Fıkıh bilenin kadri yücedir.
🖌️ Hadis ilmini bilenin delilleri güçlü olur.
🖌️Hesap bilenin görüşü sağlam olur.
🖌️ Dil öğrenenin tabiatı incelir.
🖌️Ancak, nefsini korumayana ilmi fayda etmez."
Mâverdî, Edebü’ddünyâ ve’d-dîn
••┈┈●•❁❁✹❁❁•●┈┈┈•
0 notes